Katalog

SAYFA CUMHURİYET 24 OCAK1994 PAZARTESİ - 18 HABERLEREV DEVAMI Cinayetleraydınlatılmalı Mıuncu anısına meşaleli nöIBaştarafi lSayfada Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, ûzerinden tam bir yıl geçmesine karşın hiçbir ciddi bulguya ulaşılamayan Mumcu cinayetine ilişkin soruşturma- nın, "kesintiye uğramasmın ve- yahut savsaklanmasımn söz konusu olmadığınr bildirdi. Demirel, Cumhuriyet'in, soruş- turmanın hangi aşamada oldu- ğu ve kendisine bu konuda ulaşan son bilgilere ilişkin soru- suna, şu yanttı verdi: "Değerli araştırmacı gazeteci merhum L'ğur Mumcu'yu ölü- mûnün birinci yddönümünde bir kere daha rahmetle anjyorum. Maaiesef içinde yaşadığımız yd- larda, terör, dünyanın her yerin- de, toplumların her kesiniindefl kurbanlar seçmekte ve en iyi ko- runan kimseler dahi teröre kur- ban olabilmektedir. Buna rağ- men güvenlik makamları. bütün imkânları kullanarak önleyici tedbirler almaya çalışmaktadır. Ayrıca, terör olay larının failleri- ni meydana çıkarmak ve bunlan yargı organlannın eline tesliın ederek cezalandırtlmalannı sağ- Cerkezköy 5 katlı banka inşaatı çöktü: 2 kişi öldü CERKEZKÖY (Cumhuri- yet) - Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinde Ziraat Bankası'na ait 5 katlı inşaatın çökmesi sonucu 2 kişi öldü. 11 işçi yaralandı. Atatürk Caddesi üzerinde in- şa edilmekte olan Ziraat Ban- kası Çerkezköy Şubesi hizmet binası, dün saat 16.30 sıralann- da 5. kat betonu aülması çalış- malan sırasında çöktü. Enkaz altında kalan işçilerden Süley- man Çekli ve soyadı belirlene- meyen Ramazan adlı bir kişi hayatını kaybetti. Yaralı olarak kurtanlan Tahsin Bulut, Meh- met Dirican, Arap Bulut, Mus- tafa Elveren, Edip Aslan, Yusuf Zeytin, Mustafa Ersoy, Nadir Sevim, Yaşar Kınmlı, Mustafa Kınmlı ve Şerif Kınmlı Çorlu Devlet Hastanesi'nde tedavi al- tına alındılar. Nalkal.Ma kahve tarandı: lölü9 14 yaralı fstaniıui Haber Servisi - Halka- lı polıs lojmanlannın karşısında bulunan kahveye dün akşam saat 21.00 sıralannda otomatik silahlı ve bombalı saldında bulunuldu. Olayda 1 kişi yaşamını yitirirken, l'i başkomiser, 6'sı polis toplam 14 kışjyaralandı. Görgü tanıklannın ifadelerine göre, Halkab Nayman Mahal- lesi'nde bulunan polis lojmanlan karşısındaki ve çoğunlukla polis- lerin uğrak yeri olduğu bildirilen kahvehaneye gelen 2'si kadın 4 saldırgan. yaklaşık on dakika otomatik silahlarla taradılar. Saldırganlar daha sonra olay yerinden siyah renkli Doğan marka otomobille kaçarken. par- ça tesirli bir adet el bombasını da kahvehaneye attılar. Saldın sonucu ismi belirlene- meyen 1 kişi yaşamını yitirirken, Hasan Çavuşoğlu adlı başkomi- ser, Ayhan Erkanlar adlı emekli polis memuru ve Ahmet Tekdal, Necati Cömertoğlu, Cemal Şen- gil, Fevzi Açıkgör, Yücel Ağdaş, adlı polis memurlan ile Hüsevin ÇaJışkan, Mustafa Yıldınm, On- der, Senet, Hüseyin, Zeki, Aîi ve Şevket Yıldınm adlı vatandaşlar çeşitti yerlerindenyaralandılar. lamak ve terör girişimlerinı cay- ruşturma gayretlerini sürdür- dırmak, devletin en önemli göre- mek gerekir, aksi o cinayetin hiç vidir. L'ğur Mumcu cinayetinde aydınlanmaması sonucunu ve- pek çok ipucuna rağmen, bugü- rir" dedı. ne kadar kesin bir sonuca vanla- mamıştır. Araştırmaya ve soruş- turmaya devam edilmektedir. Devlet, bu cinayeti işleyen hain- leri ortaya çıkarmak için büyük bir gayret içindedir." Demirel. Türkiye'de işlenen bir dizi cinayetin faillerinin ha- len neden bulunamadığına iliş- kin soruya. "Bilhassa nokta hedeflere yönelen suikastlar, fevkalede profesyonelce tertip edilmekte ve bunların faillerini bulmak pek kolay olmamakta- dır. Maaiesef hiç aydınlığa ka- vuşmayan cinayetler olduğu gi- bi, cözümü çok uzun zaman alan cinayetkre her yerde rastlan- maktadır. L'ğur Mumcu cinaye- ti ve diğer cinayetlerin henüz aydınlatüamamış olmalannı, "daima failleri meçhul kalacak- tır' şeklinde yorumlamak vaoltş olur" karşılığını verdi. Uğur Mumcu'nun katledil- mesinin ardından. suikastin ardmdaki güç odağı olarak ki- mi çevrelerde İran'ın, kimi çev- relerde ise ABD'nin admın geç- tiğinin anımsatılması üzerine Demirel, "Bir cinayet işlendi- ğinde, o cinayetin failini ve az- mettirenini kişi olarak açığa çıkarmak, bulmak gerekir. Spe- külatif amaçlarla bir ülkeyi suç- lamak. aslında o cinayeti karan- lıkta kalmaya nıahkûm etmekle eşanlamlıdır. Bu tür spekülas- yonlar yerine araştırma ve so- nrT Başta Mumcu cinayeti ol- mak üzere. diğer faili meçhul cinayetleri aydınlatmanın ve fa- illerini bulmanın Türkiye Cum- huriyeti'nin her hükümetinin "borcu obnaktan öte, görevi" ol- duğuna işaret eden Demirel, sözlerini şöyle sürdürdü: "Failleri bulunacak veya bu- lunmasa da olur kategorileri, cinayetler için geçerli olamaz. Rahmetli Mumcu'nun öldürül- mesine ilişkin yapılan soruştur- manuı kesintiye uğraması veya- hut savsaklanması söz konusu değildir. Devletin en üst düzeyini ben temsil ediyorum. Faili meçhul ci- nayetler tarafımdan gayet ya- kından takip edilmektedir. Herkes şundan emin olmalıdır ki, ülkemde kanunlann uygulan- masında herhangi bir ayrıcalık yapılması kesinlikle söz konusu değildir. Suçu işleyen kim olursa olsun, araştırma ve soruşturma nereye vanrsa varsın, bütün ci- nayetlerin aydınlatılması ve ka- tiUerinin cezalandırılmasını her zaman istedim ve istemeye de- vam edeceğim. Önceki sorunuz- la bağlantılı olarak soylüy orum: faili bulunması la/ım ki arkasın- da bir çevre. örgüt ya da devlet, kim olursa. o ortaya çıksın. Fail bulunmadan. eğer varsa azmetti- renin kim olduğu ortaya çıkmaz. Bir devleti genel olarak sucla- maya kalkışmak yanlış olur.1 " I Baştarafi LSayfada Mumcu'yu anlattı. Yazanmız, bugün de Ankara, İstanbul ve İzmir başta olmak iuçre. bir- çok kentte çeşitli etkinliklerle anılacak. CHP Şişli örgütü üyeleri. dün saat 15'te Osmanbey'deki ilçe binasından meşalelerle yürüye- rek kavşaktaki Uğur Mumcu Anıtı önüne geldiler. CHP Şişli İlçe Başkanı Dursun Çaltı yaptığı konuşmada, laik- liğin sosyal demokratlann vaz- geçemeyeceği temel ilke oldu- ğıınu belirıerek "Lğur Mumcu da bu ilkeleri savunduğu için öl- dünildü. Laikliğin demokrasinin Mumcu aıusına halkyürüvüşüdüzenkndi, saygı dunışunda bulunuldu. (MEHMETDEMİRK A YA) Demiral görevden alınsın • Baştarafi LSayfada "Adalet Bakam'na izleme kurulu- muz adına yaptığımız yazılı bir başvuru ile Ankara DGM Başsa\cısı Nusret Demiral ve görevlendirdiği ekibin Mumcu soruşturması görevinden alın- ması için gerekli girişimlerde bulunul- ması istenilmiştir. Yine İçtşleri Ba- kanlığı'na soruşturmanın merkezileşti- rilerek özel bir ekibin kurulması ve bu ekibe de daha deneyimli ve bu tür olay- ları çözûmJemiş yeni elemanlann atan- masına ilişkin daha önce yaptığımız so- mut önerilerimizin sonuçları beklen- mektedir." Çelenk, siyasal ve yönetsel otorite- lerde Mumcu cinayeti soruşturmasına ilişkin "genel bir duyarsızlık" gözledik- lerini ifade ederek, "Güniimüze kadar uygulanan yöntemier ve soruşturma gö- revlileri ile Lğur Mumcu cinayetinin aydınlatılacağı konusunda ciddi kuşku- lar taşıyoruz. Bu nedenlerle, soruştur- mayı yürüten adalet te emniyet yetkili- lerinin derhal değiştirilmesini zonınlu görüyoruz" dı>e konuştu. Olay sırası- nda İçişleri Bakanı olan İsmet Sezgin"- in. "Bu olayı çözeceğiz. Bu olayı çöz- meden görevden ayrılırsam, kendimi gelmiş geçmiş en başarısız İçişleri Ba- kanı sayacağım" şeklindeki sözlerini dc anımsatan Çelenk. soruşturmanın kanıt toplama aşamasında özensizlik saptadıklannı ve görevli birimler arasında eşgüdüm eksikleri bulundu- ğunu söyledi. Soruşturmada saptadıklan eşgü- düm eksikliklennin giderilmesi için yetkili makamlara defalarca başvur- duklannı kaydeden Çelenk. Nusret Demiral'ın görevinden "kendiliğinden çekilmesi'" gercktiğinı ilcri sürdü. Çe- lenk. önümüzdeki günlerde yeni giri- şim vöntemleri geliştireceklerini kay- detti/ İzleme kurulu adına 21 aralık cuma günü Adalet Bakanı Seyfi Oktay'a yapılan yazılı başvuruda. "DGM Baş- savctsı Nusret Demiral ile Mumcu cina- yetini sonışturmakla görevlendirdiği savcıların bu görevlerinden almmalan ve dosyanın başka yetkililere verilmesi" istendi. Olayın ûzerinden bir yıl geç- mesine karşın soruşturmada hiçbir ilerleme sağlanamadığının vurgu- landığı başvuruda, özetle şöyle denil- di: "Toplumun böyle bir aydınının, hiç- bir koruma önlemi alınmaksızın bu den- li saldınlara açık. sağında 24 saat işle- yen bir taksi durağı, solunda yine 24 sa- at koruması bulunan elçilik polis nok- tası arasında ve güpegündiiz herkesin gözleri önünde öldüriilmüş olması ve bu- nun karşısında devletin hâlâ eli kolu bağlı çaresiz bir seyirci durumunda kalması asla kabul edilemez. Engin devlet deneyimi olan halkımız, bunu içi- ne sindiremez; o yüzden tedirgin. kaygılı ve huzursuzdur. Toplumun bun- ca yoğun ilgi ve duy arlılığına karşın. olayın aydınlığa çıkarılmasında neden hiçbir gelişme kaydedilmemiştir? Bir yılın sonunda bu sorunun artık açık ve sağlıklı biçünde yanıtlanması gerek- mektedir." Soruşturmayı yürüten DGM Baş- savcısı Demiral'ın "hukuku algdama biçimi" ve "düşünce yapısının" Mum- cu'nun görüşlerinc zıt olduğuna dik- kat çekilen başvuruda. Demiral'ın ola- y ın çözümü için istediği 1 yıllık sürenin dolduğu da vurgulandı. Kurul adına Çelenk'in yaptığı baş- vuruda. Ankara DGM'nin bugüne kadar yürüttüğü çeşitli soruşturmalar- da "kanıt toplama yöntemi ve iddia- namelerin içeriği" açılanndan "hukuk skandalı" yarattığı görüşü dile getıril- di. Türkiye'de yaşanan "adalete gü- vensizUk bunalunının" odak nok- tasının Nusret Demiral olduğunun sa- vunulduğu başvuruda. " l ğur Mumcu cinayetinin soruşturması, böyle bir kişi- Uğe bırakılamaz" deniidi. ydmaz sav aşçsı olduğu için bay- raklaşmtştır, yıireklerimizde geçmişe ait bir iz değildir. Gele- ceğimize yön gösteren bir aydındır" dedi. Konuşmadan sonra topluluk, Mumcu'nun anıtını karanfillerle donattı. CHP'liler meşalelerle bütün gece anıt önünde nöbet tuttu- lar. Ankara'da da CHP Genel Merkezi'nde düzenlenen kon- feransta Ceyhan Mumcu. kar- deşini anlattı. Ceyhan Mumcu, Uğur Mumcu'nun ölüm yıldö- nümünü, onun düşüncelerini paylaşma ve olaylan sorgula- ma günü olarak düşünmek ge- rektiğini söyledi. 24 ocağm cumhuriyet tarihinin iki karan- lık olayını çağnştırdığını vurgu- layan Mumcu, bunlardan biri- sinin Uğur Mumcu'nun sürekli eleştirdiği 24 Ocak Kararlan, diğerinin de kardeşinin öldürül- mesi olduğunu söyledi. Uğur Mumcu'nun solda birlik konu- sundaki görüşlerini de anlatan Ceyhan Mumcu, Uğur Mum- cu'nun ölüm yıldönümünü onun düşüncelerini paylaşma ve olaylan sorgulama günü ola- rak düşünmek gerektiğini söy- ledi. Sosyalist Devrim Partisi Ge- nel Başkanı Cenan Bıçakcı da Uğur Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu'ya gönderdiği mesajda, Mumcu'nun uğraşlan içinde devlet adamlannın verdikleri sözleri tutacak kadar namuslu olmalan özleminin de bulundu- ğunu söyledi. Bugünkü programda neler var? Ankara'daki anma progra- mı, Uğur Mumcu'nun evinin bulunduğu "Uğur Mumcu'nun Sokağı" (Karh Sokak) 65 nolu Erdem Apartmanrnın önünde. suikastin gerçekleştirildiği saat olan 13.30'da, öldürüldüğü yer- de yapılan parkın açılışıyla baş- layacak. Evin önünde gençlik adına bir konuşma yapılacak ve şiir okunmasından sonra. helikop- terden karanfıl atılacak. Daha sonra evin önünden. Ankara sanatçısı İsa Çelik'in diagöste-; risinin eşliğinde ^^onmeyeo.*: Mum" adlı oyun sergilenecek. ; Gazetemizin merkez binası-; nın bahçesindeki tören saat 13. „• OO'te başlayacak. Saat 13.30'da ; yapılacak saygı duruşundan« sonra konuşmalar yapılacak»; müzik ve dinleti etkinlikleri ger-> çekleştirilecek. * Bugün saat 13.00'te Beşik-C taş'taki Uğur Mumcu ArutıZ önünde meşaleler yakılacak,-; sanatçılar ve gençler 24 saat; anıt önünde nöbet tutacaklar. ~ Daha sonra kuruluşlann oN; tak bildirisi sunulacak. Bu tö-f ren için Bornova, Buca, Karşı-» yaka. Üçkuyular, Narüdere ve^ Gaziemir ilçe merkezlerindenZ saat 12.15'te ESHOT otobüsle-; ri yurttaşlan ücretsiz Cumhuri-^ yet Alanı'na taşıyacak. .* Anakent Belediyesi'niö^ katkılanyla bu akşam İsmet» İnönü Kültür ve Sanat Mer*^ kezi'nde saat 19.00'da başlaya»î cak "Uğur Mumcu'vu Anıyo-J ruz" adlı etkinlikte, "Uğut^ Mumcu'dan Seskniş" ve TRT^: Ankara Televizyonu tarafm-1" dan haarlanan "Uğur Mumcu.' Belgeseli" sunulacak. 1 Anakent Belediye Başkani^ Yüksel Çakımır'un konuş-.» masının ardından saat 20.00'dç^ de Ankara Sanat Tiyatrosu;» Sakıncalı Piyade oyununu sah- "* neleyecek. Türkiye Gazeteciler Cemiye-" tı Başkanı Necmi Tanyolaç,- yayımîadığı mesajda, Mumcu'- nun acısının bir yıldır yürekler- de taşındığını belirterek, "Onu- koruyamadık, ama düşünceleri- ni konımak görevimizdir" dedi. Türk basınmın ülkesinin bö-. lünmez bütünlüğü uğrunda susmaması gerektiğini kayde- den Tanyolaç, "Türk basını Uğurlarını çoğaltmalı, Uğur'un düşüncelerini yaşatmalıdır. Mumcu'nun ilke ve düşünceleri, Türk basınına bir vasiyettir. Va- siyetine sahip çıkmalıyu. De- mokrasi ve basın şehidi kardeşi- mizi bir kez daha sevgiyle ku- caklıyoruz" diye konuştu. Tanyolaç, Mumcu'nun kat- ledilişinin birinci yılı dolayısıyla cemiyet binasında bir anı ve im-Anakent Belediyesi'nce sağla- nan araçlarla Cebeci Asri Me- za defterinin bulunduğu "şereft; zarhği'na gidilecek. köşesi" oluşturulduğunu da be-S lirtti. *** Türkiye Yazarlar Sendikasf Başkanı Oktay Akbal da laik Türkiye'nin. demokratik Tür-.»$ kiye'nin onadan kalkması îçirçi* calışan iç ve dış güçler olduğu-* nu bildırerek "Bir Lğur Mumcu daha yok ki onu da katlettüer".v dedi. Uğur Mumcu'nun anıt me- zannın önünde yapılacak an- manın ardından saat 20.00'de Atatürk Spor Salonu'nda bir etkinlikduzenlenecek. Bu etkinlikte gazetemiz ya- zan İlhan Selçuk ılc Mıllıvetga- zetesi yazan Ali Sirmen'in ko- nuşmalannın ardından, tiyatro Namus ve onur sözünün 365. ffünü • Baştarafi LSayfada - SHP'nin eski Genel Başkanı Erdal İnönü. 24 Ocak 1993 tarihinde, Başbakan Yardımcılığı görevinde iken. Uğur Mumcu cinayetinin aydınlatılmasını. bir "namus bor- cu" olarak gördüğünü açıklamıştı. SHP'nin yeni Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, bu sözü üstlcniyor mu? - Eğer üstleniyorsa göreve geldiğinden bu yana. bu konuda ne tür girişimleri oldu? So- ruşturmayı sürdüren makamlar. bu işin sa- hiplenilmesi ve en üst düzeyden "kesin çö- zün" emrinin gelmesi gerektiğini söylüyor- lar. Karayalçın'ın bu yönde bir girişimi oldu mu? Seyfi Oktay - Ankara'da işlenen Uğur Mumcu. Bahri- ye Üçok, Muammer Aksoy, Victor Marvick, Ehud Sadan cinayetlerine ilişkin Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcılığı'- nca yürütülen soruşturmalar bugüne kadar sonuçlanmadı. Uğur Mumcu cinayetine iliş- kin soruşturmada ilerleme sağlanma- masının. soruşturmayı yürüten makamlar üzerindeki baskılardan kaynaklandığı belir- tiliyor. Soruşturmayı sürdüren makamlar- dan sorumlu olan Adalet Bakanı Seyfi Ok- tay. bu baskılann nereden geldiğini araştırdı mı? Seyfi Oktay'ın bu baskılan gıderme yö- nünde bir girişimi oldu mu? - Mumcu Ailesi'nin söz konusu soruştur- mayı Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demiral'ın yürütmesine karşı olduğu. bası- nda yer aldı. Soruşturmayı sonuçlandırma- yan Dcmiral'a soruşturmadan el çektirilme- si söz konusu mu? Neden? - Seyfi Oktay "a göre. Ankara DGM Baş- savcısı Demiral. Uğur Mumcu cinayeti baş- ta olmak üzere. Ankara'da işlenen diğer faili meçhul cinayetlerle ilgili soruşturmalan ge- rektiği şekilde ve nitelikte yürüttü mü? - Hükümetin. Uğur Mumcu cinayetinin aydınlatılmasını "namus borcu" olarak nıte- lendiren kanadında yer alan Seyfi Oktay, ki- litlenen soruşturmayla ilgili olarak bugüne kadar nc yaptı? Bundan sonra ne gibi giri- şimlerde bulunacak? Ankara Valisi - Ankara Valisi Erdoğan Şahinoğlu. 25 Ocak 1993 tarihinde olay yerine gelen döne- min Başbakan Yardımcısı Erdal Inönü'ye ve basına. "Sayın Mumcu'ya daha önce yakın koruma veriİmiş. bir müddet sonra kendisi bu koruma isteğinden sarfınazar etmiştir. Buna rağmen, evinin bulunduğu bölgede iki polis noktası hizmete geçirilmiş, ayrıca bu bolge, gayri muayyen saatlerde, motorlu devriyeler- le kontrol altında tutuluyordu" şeklinde açı- klama yaptı. Kendisine venlen "yakın koru- ma"dan Mumcu'nun ne zaman v e ne şekilde "sarfınazar ettiğine" ilişkin olarak valiliğe bağlı Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde bir başvuru belgesi var mı? Böyle bir belge yok- sa Şahinoğlu bu açıklamayı neye dayanarak yaptı? - Uğur Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu"- nun I Aralık 1993 tarihli dilekçesine 24 Aralık 1993 tarihinde Ankara Emniyet Mü- dür Yardımcısı Llkü Met tarafından verilen yanıtta. "Uğur Mumcu'nun konınması husu- sunda şifahi veya yazılı herhangi bir talebin bulunmadığı, ayrıca hiçbir biriminüzce ko- runması ile ilgili konuda özel veya resmi gü- vence verilmediği aniaşümıştır" denilmekte- dir. Ankara Valisi Şahinoğlu, olay yerinde açıklaması ile bu yanıt arasındaki çelişkiyi nasıl açıklıyor? - Şahinoğlu, 25 Ocak 1993 tarihindedöne- min Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü'ye olay yerinde bılgi verirken "Mumcu'nun bir ay kadar önce emniyetten birtakım bilgiler is- tediğini" vc "bu bilgiler ûzerinde durduğunu" söyledi. Bu bilgiler ne hakkında idi? Soruş- turmada. bu bilgilerin olayda rolü olduğu sonucuna ulaşıldı mı? Nusret Demiral Nusret Demiral'dan yanıt bekleyen soru- lar ise şunlar: - Suikastin çözümü için 1 yıllık süre gerek- tiğini söylemiştiniz. Bu süre doldu. Bugüne kadar soruşturmada ne tür belge, bulgu, ipucu ya da deliller sağlandı? - Soruşturmada sonuca ulaşılması için yeni bir süre talebi var mı? - Soruşturmada, suikastta yabancı gizli servislerin parmağı olduğuna ilişkin bir bul- guya ulaşıldı mı? - Dönemin İçişleri Bakanı İsmet Sezgin. olay yerinde görevli olan polis memurlannın "süs bebeği" olmadıklannı sövledi. Buna rağmen görevlerini yerine getirmeyen ve Uğur Mumcu'yu tanımadıklannı. arabasını bılmediklennı söyleyen polis memurlan hakkında. takipsizlik karan verilmesinin ne- deni nedir? - Soruşturmayı yürüten DGM savcı- lannın karşılaştıklan baskı ve engeller neler? Bunlar neden kaynaklanıyor? Bu engelleri aşma yönünde girişimde bulundunuz mu? - Emniyet Genel Müdürlüğü. istihbaratt örgütleri ve savcılar arasında soruşturma» sırasında yaşanan koordinasyonsuzluk ne-S den kaynaklanıyor? - Ankara DGM'nin TBMM Faili Cinayetlen Araştırma Komisyonu'na ambargosu" uygulamasının nedeni nedir? Z - Faili meçhul cinayetlerde ve İslami Hare-t ket Örgütü'nün eylemlerinde sahte kimlik ver çalıntı otomobillerin kullanımına ilişkin.* araştırma yapıldı mı? Ne gibi sonuçlara ula-« id? 'idı? > : - İstanbul DGM Savcısı AytaçToley, Isla-t; mi Hareket Örgütü sanıklannın tutanakla-v nnda tahrifat yapan 4 polis memuru hakkın^^ da soruştunna açılmasını istedi. Ancak soruşturmalar takipsizlik karanyla sonuç->: landı. > Soruşturma makamlan. İslami Hareket;- Örgütü elemanlannın yakalama tutanak-; lannda yapılan "tahrifat"lann "uykusuz-;* luk" gerekçesine dayandınlmasını yeterli v&«î tatmin edici buluyorlar mı? ;•; - TBMM Faili Meçhul Cinayetleıt^: Araştırma Komisyonu'na. Mumcu'nun^ ölümünden önce. öldürüleceğine MİT'e bilgi geldiği söylendi. Bu g doğruluğu. soruşturma makamlan tarafı-T ndan araştmldı mı? NOTLAR/MUSTAFA BALBAY Ozdeıı ve Konuşma Hakkı ANKARA - Meclis'te artık partilerüstü bir "kutsai ittıfak" var. Görüş farkı, parti farkı gözetmeksizin birleştiklerı ana nokta şu: "Laikliğe olabildiğince güçlü darbeler indirmek..." Sayıları 90 kadar. RP'den tulum 40, DYP'den 35 dolayında, ANAP'tan da 10'a yakın. Bunlara zaman zaman BBP milletvekılleri de eklenı- yor. Son marifetlerı, Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör özden'i susturmak için yasa önerisi hazırlamak. Cuma günü verdikleri değişiklik önergesi şöyle: "Anayasa Mahkemesi Başkanı ve üyeleri, asli görevleri dışında resmi veya özel haber ajanslarına, basına, radyo. te- levizyon istasyon ve kanallarına, resmi veya özel kurum ve kuruluşlara bilgi veya demeç veremezler, yorum veya açıkla- mada bulunamazlar. Aksıne davrananlarçekilmiş sayılırlar." Anayasa Mahkemesi Başkanı "yanlış düşünüyor" diye- miyorlar. "düşünceleri zararlı" diyemiyorlar, susturmak isti- yorlar... Anayasanın 149. maddesi Anayasa Mahkemesı'nin ça- lışma yönteminin mahkemece hazırlanacak içtüzükle sap- tanacağını hükme bağlamış. Hazırlanan içtüzüğün 32. mad- desinde de demeç yetkisinin başkan veya başkanın görevlen- direceği kişi tarafından kullanılacağı belirtilmiş. Yani özden'in konuşma yetkısini kullanmasında hiçbir ya- sal engel yok. Eğer söylediklerinde suç unsuru varsa savcılar harekete geçer Zaten, kutsai ittifakçılar özden'in söyledikle- rine bir şey diyemiyorlar... Amaçiarı susturmak... özden'in gürültüye pabuç bırakacak birisi olmadığını her- kes bıliyor. özdenin görüşlerini savunma biçimi tartışılabilir. Bazıları üslubunu sert, görüşlerini katı buluyor. Bu ayrı konu.. Ama özden siyaset yapmıyor. "Bu hükümet beceriksiz de- mıyor. Bu enflasyonla kalkmamayız"demiyor... Ne diyor? "Sonuna kadar laikliği savunacağım" diyor. "Ülkenın bütünlüğü temel ilkemdir" diyor. Hukuk devletınden, yargı bağımsızlığmdan, cumhurıyetten. Atatürk ılkelennden söz ediyor.. Bazen de şiır okuyor. Özden'le önceki gece uzun uzun bu konuyu konuştuk. Ken- disini susturmak isteyenlere cevabı şu oldu: "Hodri meydan..." Ardından ekledı: "Benim susmamla ölmem arasında bir fark yoktur." Özden'e haftada ortalama yüz yerden konuşma daveti geli- yor. özden bunlardan üç ya da dörttanesını seçiyor. Kutsai ittifakçılar son girışımlerıyle ıkiyüzlülüklerini bir kez daha ortaya koydular. Işlerine gelince demokrasi maskesini takıp Kuran kurslarını denetleyecek yasanın çıkmamasına çalışıyorlar, fırsatını bulunca da laikliği savunanları sustur- mak ıçın yasal kılıflar hazırlıyorlar. Tekrar altını çızmek istiyorum. özden'in görüşlerini kabul edip etmemek ayrı konudur. Ama özden'in şahsında yapılan saldın, "konuşma hakkına"dır. özden'le sohbette, konularlayakından ilgili bir kişi, "Özden yanlız mı bırakılacak" diye sorup şu fıkrayı anlattı: Mustafa Ketnal, Kurtuluş Savaşı sırasında bir birliği denet- liyormuş. Birliğin arka sıralarından, irikıyım bir askeri çağırıp sormuş: "Oğlum, sol tarafta düşmanı gördün ne yaparsın?" Asker hemen sırtından kazma küreğıni çıkarmış, siper kazıp ıçine gırmiş ve tüfeğini düşmanın yönüne çevirmiş. Mustafa Kemal, "Aferin, tatbiki gösterdin... Peki düşman sağ taraftan gelirse ne yaparsın "diye sormuş. Mehmetçik yine sıperi kazıp ıçıne girmiş... Bir aferin daha... Mustafa Kemal, askere düşman karşıdan gelirse ne yapacağını sormuş. Kan ter içinde kalan Mehmetçik bir siper daha kazmış ve hafif belini tutup ayağa kalkmış. Mustafa Kemal son kez sormuş: "Pekı düşman arkadan gelirse ne yaparsın?" Dermansız kalan Mehmetçik karşılık vermiş: "Mustafa Kemal'in tek askeri bendir?" Demirel: Mumcu KuvayıMilliyeci dürüstlük anıtı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel. yazanmız Uğur Mumcu'nun ölümünün 1. yıl- dönümü nedeniyle Mumcu- nun eşi Güldal Mumcu'ya gön- derdiği mesajda. "Menfur bir saldınyla onu ölümsüzlüğe gön- deren hainler, mutlaka buluna- caktır" dedi. Demirel. mesajın- da "Kuvayı MiUiyeci" ve "dü- rüstlük anıtı" olarak nitclendır- diği Mumcu'nun. Türkiye'nin hafızasında yaşamaya devam edeceğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Demirel'in, Güldal Mumcu'ya gönderdiği yazılı mesaj. aynen şöyle: "Muhterem eşiniz. değerli araştırmacı yazar Lğur Mum- cu'yu ölümünün birinci yıldönü- münde bir kere daha rahmetle anıyorum. Alçakça bir suikast sonucunda. en verimli çağında kay bettiğimiz L'ğur Mumcu, Türk basınında titiz araştırma- lan ve yazıları ile bir dürüstlük anıtı olarak nesiller boyu takdir- le hatırlanacaktır. Lğur .Vlumcu, büyük Ata- türk'ün kurduğu Cumhuriyet'e, onun ilkelerine olan akılcı ve sa- mimi bağlılığı ile en değerli varlı- ğımız Türkiyemizi; vatan topra- ğının ve aziz milletimizin bölün- mez bütünlüğüne yönelik saldırı- ların arttığı bir ortamda. bilim- sel birikim, mantık ve vakarla sa\unmaktan geri kalmamıştır. Atatürk Türkiyesi'ne kendLsini Kuvayı Milliye ruhuyla adayan Lğur Mumcu, Türkiye'nin hafı- zasında yaşamaya devam ede- cektir. Menfur bir saldınyla onu ölümsüzlüğe gönderen hainler mutlaka bulunacaktır. Bu dü- şüncelerle size ve sizin şahsınuda Mumcu Ailesi'ne, sabır ve meta- net dileklerimle sevgilerimi ileti- yorum." Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. gazetemiz Genel Ya- yın Yönetmeni Özgen Acar'a gönderdiği mesajda da "Ölü- münün birinci yılında Mumcu'yu rahmetle anarken, ailesine, ya- kmlarına ve Cumhuriyet gazete- si camiasına metanet ve sabır di- leklerimi yeniliyorum" dedi. Mesajında Uğur Mumcu'- nun titiz. araşuna ve dürüst bir basın mensubu olarak yaptığı çalışmalarla fıkirlerine karşı olanlann da takdirini kazandı- ğını belirten Cumhurbaşkanı Demirel. görüşlerini şöyle dile getirdi: "Uğur Mumcu, Büyük Ata- türk'ün kurduğu demokratik ve laik Cumhuriyete samimi ve de- rin bağlılığmdan güç alan heye- can ve iradesini tarihten hukuk ve sosyolojiy e. uluslarası ilişki- lerden ekonomi ve siy asete çeşit- li alanlarda sahip olduğu engin birikimle birieştirerek. biricik varlığımı/ Türkiyemiz'i. ülke ve milletin bölünmez bütünlüğüne y önelik saldırıların arttığı bir or- tamda, Kuvayı Milliye ruhuyla, vakarlı bir biçimde savunmak- tan geri durmanuş; bu özelliğiy le • misyon sahibi bir şahisiyet oWu-> ğunu kanıtlamışdr. Kendisini Atatürk Türkiye'- >: sinin bugününe >e geleceğinc'ÎJ adayan, bu uğurda canını dahi feda eden Lğur Mumcu, değerli araştırma ve çalışmalarıy la, el- bette Türkiye'nin hafızasında; yaşamaya devam edecektir. O'-; nun bağlı olduğu ilke >e değerler, - Türkiye'nin variık temellerini - oluşrurmaktadır. Kurtuluş Sa-- vaşı ve Cumhuriyet'in kurulu-.' şuy la atılan bu temelleri sarsma-" ya, bundan sonra da kimsenüv gücü yetmeyecektir. Türk halkn- mn, haklarını savunacak Lğur- Mumcu gibi nice evlatları oldu-- ğunu, nicelerini de yetişrireceğiniC herkes bilmelidir"' 6 Sürpriz tanık' iftiradan yargılanıyor Haber Merkezi- Uğur Mumcu suikastının "süp- riz tanığı" Ayhan Aydın iftira suçundan yargılanı- yor. Ankara DGM Savcısı Ülkü Coşkun'un suç duyurusu üzerine açılan davaya şubat ayının ilk haftasında Ankara Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlanacak. İslami Hareket Örgütü'ne yönelik operasyonlar sırasında gözaltına abnan 7 kişi arasından M.AU Şeker ve Ayhan Usta'yı "Mum- cu'nun arabasına bomba koyan kişiler" olarak tcş- his eden Ayhan Aydın'a bir yıldan üç yıla kadar hapıa cezası isteniyor. Ayhan Aydın daha önce TRT-1 'de yayımlanan "Ateş Hattı" orogramına yüzü görülecek şekilde çıkmış ve program yapımcısı tarafından gerçeği söylemediği gerekçesiyle suçlanmıştı. Ayhan Aydın. TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştı- rma Komisyonu tarafından da dinlenmişti. Tüm bu geü«melenn ardından DGM Savcısı Ülkü Coşkun. iki kişiyi teşhis ettiğini açıklayan ve sui- kasttan sekiz ay sonra ismi gündeme gelen Ayhan Aydın hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılığı'- na suç duyurusunda bulunmuştu. Bunun üzerine harekete geçen Sava Süreyya Güzeltepe. Aydın hakkında TCK'nın 285/1 maddesine göre. "suç u\curma" fıiline muhalefetten dava açmıştı. Aydın hakkında bu maddeden bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası istenmişti.