23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 OCAK1994PAZARTESİ 12 DUNYADAN Mayalanndevrimdruhu Zapatlstalar Maya kültürü ve tarihi isyan etti Mayalann torunlan Zapatistcdarm ayakkmma- sının temelinde sadeceyoksulluk değilbinlerce yıllık Maya kiUtürünün yaşcon savaşı da var. Meksika Devlet Başkanı Carios Salinas de Gortari'nin, Meksika'nın güneyindeki ayaklanmanın kesinlikle bir "KmJderili isyanı" ol- madığını vurgulamasına karşm, hükümet asilerin dı- şandan yardım aldığına iliş- kin herhangi bir açıİdamada bulunmuyor. Kendilerine "Zapatistalar" adııu veren asiler, köklerinin Maya Kıalderililerine da- yandığını ileri sürüyor. Bin- lerce yıllık bir geçmişe sahip olan Mnyalar, güney Meksi- ka'run gerçek sahipleri olduk- lannı her fırsatta belirtiyor. Maya uygarlığını inceleyen uzmanlar, Kıalderililerin yoksulluktan kurtulmak için başkaldırmaktan başka çare bulamadıklannı kaydediyor. Meksika'nın başkenti Meksi- ko'da bulunan Kıalden Ör- gütleri Ulusal Kongresi koor- dinatörü Aracdi Burgete, "sa- vaşan halkın çoğunluğu Kızı- Iderili" dıye konuşuyor. Burgete son olaylan değer- lendirirken Chiapas Eyalet Valısi Absalon Castellanos Dominguez'i rehin almak iste- yen yerlilerin çaresizlikten bu yola başvurduklannı ileri sü- rüyor. Burgete, aynca, Sali- nas'ın bölgedeki ekonomik ve sosyal sorunlan göz ardı MexlcoClty etmesinin büyük bir hata ola- cağıru kaydediyor. Chiapas'- la ayru konumda olan Pueb- la, Veracruz ve Michoacan gibi eyaletlerde de benzer olaylann çıkmasının an me- sclesi olduğuna dikkat çe- kiyor. Mezhep çatışmalannın ve uyuşturucu trafığırun duru- mu daha da yaşanmaz hale getirdiğini ifade eden uzman- lar, eyaletin tek gelir kaynağı- run petrol olduğunu kaydedi- yor. Ne var ki, petrol şirket- lerinin devletin tekelinde ol- ması nedeniyle petrol gelirleri bölgenin kalkınmasında kul- lanılmayıp, iktidann uygun gördüp alanlara akıtılıyor Siyasal bilimci Adolf Gilly bölgedeki ayaklanmayı bastırmayı amaçlayan hükü- metin para yardımı vaadleri- nin uzun vadede yarar sağ- jpmayacağuıı belirterek şöyle konuşuyor: "Iktidarın olaya yaklaşunı tek yönlü. Salt para yardımı ile sorunlara çözüm getireceklerini sanıyorlar. Bu- rada Kızüderili kültürünü ya- şatmak ve geliştirmek için hiç- bir çaba sarfedilmi\or. Böige- de görülen yalmzca yoksulluk değil. İnsan onuru yıllardan beri ayaklar altına alınmtş." James E.Garcia The New York Times Zapatistalar bombalı saldınlannı sürdürüyor Dış Haberler Servisi - Mek- sika'nın Chiapas eyaletinde Zapatista gerillalan tarafı- ndan yılbaşında başlatılan is- yanın bastınlmasından sonra önceki gün başkent Mexico City'de üç şiddetli patlama meydana geldi. Turistik Aca- pulco kentinde de solcu bir grup, belediye binasına el bombası atü. Mexico City'de bir ticaret merkea'nin bodrumundaki otoparkta çalıntı bir arabaya yerleştirilen patlayralann infılak etmesi sonucu bir kişi yaralanırken, bina da hasar gördü. Şiddetli patlamanın ardından sokağa firlayanlar. duvarlarda "Biz Geldik" yazısını gördüler. İsyan sı- rasında Mexico City'ye saldı- racaklannı bildiren Zapatis- talar, hedeflerinin "oligarşi- nin merkezleri" olduğunu ve sivillere zarar vermeyecekle- rini de belirtmişlerdi. Bu patlamadan sonra Mexico City yakınlanndaki Naucalpan'da 1 numaralı as- keri kampm giriş kapısında bomba yüklü bir pikap infı- lak etti. Daha sonra da yine kent yakınlanndaki Cuautit- lan'da bulunan trafonun ayaklanna yerleştirilen iki bomba patladı.Polis yetkili- leri, patlamalarda hasar olup olmadığı konusunda bilgi vermediler. Patlamalann so- rumluluğunu henüz hiçbir örgüt üstlenmedi. Meksika'daki ekonomik krizden ve teknolojik gelişmelerden olumsuzyönde etkile- nen Mayalar, yaşamlannı sürdürebilmek için son çare olan ayaklanmayı seçtl EhcXtto JJork fcimcs Yoksul Meksikahlar arasında, 1910 Meksika Devrimi'nirı ideallerini korumak amaayla memleketlerinin uzak bir köşesinde gizlice eğitim gören bir gerilla ordusu hakkında söylentiler yıllardır dolaşır durur. Ne ki, ea'ci yoksulluk, mülksüzleştirme ve siya- sal baskılann korkunç bir kanşımının hüküm sürdüğü Meksika'nın Guatemala sınınnda yer alan Chiapas eyaletinde bile bu söylentilerin doğ- ruluğuna gerçekten ina- nanlann sayısı pek fazla değildir. Meksika'nın, ekono- misini liberalleştirmesi ve yabancı yatınmcılara karşı olağanüstü bir ya- kınbk göstermesi üzeri- ne, Chiapas'ta yaşayan ve Mayalann torunlan olan 1 milyon 200 bin Yerlinin yaşam koşullan bir kat daha ağırlaşmış oldu. Öğrenimini Harvard'- da yapmış bir antropo- log olan ve Zapatista Ulusal Kurtuluş Ordusu isyanına kanşan etnik gruplardan birinın kul- landığı Tzotzili dilini akıeı bir biçımde konu- şan Jan Rus, "Meksika'- daki yeni ekonomik uygu- maların Harvard mezunu ekonomistlerce yüriitül- düğfinü işittik. Ancak, Meksika toplumsal so- nınlarının \arlığını yadsı- yor" dedi. Güney California'dan gelen Rus. isyanın baş- ladığı bölgedeki Yerlile- nn hıir çoğunun eskiden mısır ekilen arazilerin sa- hiplerince yancı olarak çalıştınldıklannı ve son zamanlarda işten çı- kanldıklannı belirtti. Toprak sahipleri araaie- rinde ithalata yönelik olarak sığır yetiştirmeyi daha çok tercih ediyor- lar. Bu ise daha az işçiyle yürütülebilen bir iş. Rus. "Bu korkunç bir tabk». 198Tden beri, du- nımlan gittikçe kötüks- tikçe daha radikal dav- ranmaya başladdar" dı- yor. Topraksız Yerli- lerin, hükümetçe geçen yıl Meksika Devrimi'nin geleneksel kırsal reform programının kaldın- Iması üzerine umutlannı tümüylc yitirdık- lerini de ekliyor: "Artık bu vknılsama bile kalmadı." Köylü örgütleriyle ilişkide olan Chia- paslı bir Meksikalı San Fransisco Müfetti- şine Zapatista ordusunun beş yıl boyunca böigenin uzak bir köşesinde eğitildiğini \e kendi gücü konusunda "romantik" fıkir- lere sahip olduğunu söyledi. Gerillalann, Meksika hükümetinin son yıllarda değişime uğrayan tarım poütikası, çiftlik sahiplerini tanmdan soğutup, hayvan yetiştirmeye yöneltti. Bu da tarunla uğraşan yoksul Mavalan işsizlik tehlikesiylejcarşı karşıya getirdi. MEKSİKA BûyO, Otyanua Mayalar, hükümetin liberal reformlannı destekleyenve bir aradatutan önemli etkenlerin başında gelen NAFTA'yı lanetliyor. New York Times'dan Cumhurryet'e Özel üyelen yıllardır sözünü tutmayan hükü- metin reform progrartunı yürürlüğe koy- masını bekle>en Emiliano Zapata Köyİü Örgütü'yle bağlanüh olduklarını da be- lirtti. Meksika hükümetı yetkilileri Guate- mala solculannı Zapatıstalara yardım etmekle suçluyor. Ne ki Rus. Chiapas Yerlilerini silahlı bir başkaldınya iten et- kenlerin bölgedeki bü- yük sorunlar oiduğuna inanıyor. Ayaklanmada kullanılan silahlann Meksika'da her yerde bulunabilen türden ol- duğunu belirterek, genç- lerin Meksika ordusun- da hizmet ederken askeri eğitim gördüklerini de hatırlatıyor. Kazılderililerin çoğu Yerli Maya dillerinde konuşuyor ama kendi- lerini ifade edecek dere- cede İspanyolca da bili- yorlar. Rus, pan-india- nizmin de kitle iletişimi aracılığıyla son yıllarda yavgınlaştığına dikkati çekiyor. Sözlü tarihleri kayde- den bir Maya vakfında çalışan Rus, "Köylerinde radyo ve tekvizyondan uzak kaldıklan sürece, köylerinde yaşayan Yerli- lerin kimlik ara>ışına ge- reksinimleri olmuyor" di- yor. Chiapas'taki tanmsal değişimj. inceleyen Stan- ford Üniversitesi'nden antropolog George Col- lier, "Burada yaşayan in- sanlardan çoğu yaşamuı kıvısında bulunuyor, bu yüzden de buradaki halkın liberal reformların rotasından rahatsız ouna- ları son derece doğal" dı- yor. Collier ayaklanmacı- lann lanetledikleri NAF- TA'nın "Tefornılan bir arada tutan" etken oldu- ğunu belirtti. Aynca Col- lier'e göre Chiapas'taki binlerce Ycrli. 1992 eki- minde San Cristobal'e gelip İspanyol fatihlerin- den olan Diegode Maza- riegos'un heykelını yıktı- klannda da benzer bir öfke dalgasına kapılmı- şlardı. Son köylü ayaklan- malanna benzer olaylar, seçim yolsuzluklan ve hükümetin küçük çiftçi- lere yaptığı yardımlan ve verdıği kredilen azalt- ması sonucu Meksika'- nın diğer eyaletlennde de yaşanmıştı. Ne ki. Rus Chiapas'- daki Zapatistalann baş- kaldın boyutlan, örgüt- lenmesi ve Orta Ameri- kalı gerillalann ünifor- malanna benzer ortak giysileri olması açısından hayret uyandıncı oldu- —^—^—~ ğu n u söylüyor.VVashing- ton'daki Yanküresel İlişkiler Kurulu baş- kanı Larry Bims, Chiapas ayaklanmasmın Meksika'yı yabancı yatınmalara istikrarlı bir ülke olarak tanıtmak isteyen devlet baş- kanı Salinas de Gortari için son derece tehli- keli olarak tanımlıyor. Birns. "Chiapas'ta başkaldın varsa. Sonora'da da olabilir. Ya kaba güçle çözülecek ya da yasal yoUaria" diyor. Peru'da terör kurbanlannın sayısı düştü Hükümetin geri kalmış bölgelere yaptığı yatırımlar ve ülke genelindeki ekonomik kalkınma terör eylemlerini azalttı. Aydınlık Yol örgütü, 1991'de (on beş ay önce) tutuklanan liderteri Abbnael Guzman'ın savaşa son verilmesi doğrultusundaki emirlerine karşın ,kanlı teröreylemleriy le savaşını surdfiriiyor. Güney Amenka'nın en acımasız gerilla sa- vaşına sahne olan Peru'da hükümet güçleri\le "Aydınlık Yol" örgütü arasında süregelen çatı- şmalarda ölü sayısı giderek azalıyor. Maocu Aydınlık Yol partisi 13 yıldır eylemlenni sürdü- rüyor. 1992 yılında teröre kurban gıdenlerin sayısı 3101 iken, gectığimiz yıl ölü sayısı 1692'ye düştü. Terörün yol açtığı ölümlerde görülen bu azal- ma, Peru'nun 1993 yılında tüm Güney Amerika ülkeleri ıçindekı en vüksek ekonomik bü\ ümeji gerçekleştirmesine yol açtı. Devlet Başkanı Al- berto K.Fujimori. gerillalann yuvalandıklan dağlık ve geri kalmış bölgelerin kalkınması için devletin tüm olanaklannı seferber edeceğını bil- dirdi. 199l'de örgütün lideri Abbnael Guzman'ın tutukJanmasıyla son bulan yenilgiden sonra. ör- güt en büyük darbeyi geçtiğimiz yıl yaşadı. Te- röristlerin askeri mahkemelerde yargılanmasını öngören yeni yasanın v ürürlüğe girmesi> le 1993 yılında 827 örgüt üyesi hüküm giydi. Asken mahkemelerce yargılanan tutuklulann üçte biri suçsuz bulunarak serbest bırakıldı. Peru güven- lık güçlen gözaltına alınanlan "yargısız infaz" yöntemiyle ortadan kaldırmayı yeğliyor. Geçti- ğimiz yıl 80 tutuklu ortadan yok oldu. 15 ay önce örgüt lideri Guzman çizgıli hapis- hane giysileriyle taşınabilir bir kafesin ıçınde yaptığı basın toplantısında, taraftarlanna çağında bulunarak, Mao'nun doğum gününü bombalarla kutlamalannı istedi. Guzman ha- pishaneden mektuplar yazarak resmi makamla- ra banş görüşmelerine başlama önensinde bu- lundu. Aynca taraftarlanna savaşa ara vermele- rini buyurdu. Örgüt üyeleri Hderlerinin bu çağınsına uy- mayarak. mektuplann baskı altında yazıldığını, devrim karşıtlannın olayda parmağı olduğunu iddia ettiler. Gerillalar terör eylemlenne devam ederek savaştan vazgecmeyeceklerini kesinlikle belirtiler. James Brooke - The New York Times CAUSAINLAR1N SORULARI / SORUNLARI YILMAZ SIPAL 18 yaşın altında geçen çalışma S : 15 Ağustos 1956doğumluyum. l%8ydında 12yaşınıdol- durmadan özel sektörde sigortalı olarak çalışmaya başla- dım. Bu çalışmam 1977'ye kadar sürdü. 1968-1977 yülan arasındaki bu çalışnialanm 1.633 prim günü tutuyor. Kasım 1977 tarihinde Emekli Sandığı'na bağlı bir ka- mu kuruluşunda göreve başladım. O tarihten bu yana hiç ara vermeden çaltşmaktayım. Sigortalı günlerle ilgili hiz- met birleştirmesi yaptım. Emekli otanak istiyorum. Bayan olmanı nedeniyle 20 fi- ili hizmet ydının dobnası gerekiyor. Bu 20 fıili hizmet yı- lının hesabında işyerim 18 yaş altında ve 1968-1974 ara- sında geçen sigartalı günlerimin hesaba katılamayacağı- nı, ancak 20 fıili hizmet ydını doldurduktan sonra, 18 yaşın altında geçen çalışmalanmm hesaba katılacağını söylemektedir. Öğrenmek istediğim konu: 1) 20 fıili hizmet yılımı doldurmada 18 yaş altında si- gortalı olarak çalıstığıın giinler hesaba katılacak mı? 2) Bu dunımda, 20 fıili hizmetimi hangi tarihte (gün, ay, yıl olarak) dolduracağımı bilmek istiyorum. (G.K.) YANIT: 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Yasası'nın tandığı haklardan \ararlanabilmek için "Tıirk uyruğunda olmak ve 18 yaşını bitirmiş bulunmak" gerekmektedir. 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlanna Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesine ilışkin yasanın, 9.12.1983 günlü Resmi Gazete'deyayımlanan "Lygulama Esaslanyla İlgili Yönetmelik" uyannca: Kurumlardan herhangi birine ilk defa sigortalı olunan tarih. diğer kurumlarda da sigortaülık süresinin başlama tarihidir. Şu kadar ki emeklilik veya yaşlılık aylığına hak kazanılıp- kazanılmadığının tespitinde 18 yaşın doldurulduğu tarih sigorta- lığın başlangıcı olarak alınır. Yine aynı yönetmeliğe göre. "1/4/1981 tarihinden önce Sosyal Sigortalar Kurumu'nda 18 yaşın dolumundan önce sigortalı olarak tescil edilmiş bulunanlann haklan saklıdır." 2829 sayılı yasanın 4. maddesine göre, "Kurumlara tabi çeşitli işlerde çalışmış olanlann hizmet süreleri aynı tarihlere rastlama- mak kaydıyla" bırleştirilir. Prim ödenerek geçmiş süreler de bir- leştirme kapsamına alınmıştır. Yasa ve yönetmelik uyannca, 18 yaşın altında ve sigorta primi ödenmiş çalışma sürelerinin hizmet birleştirilmesinde göz önüne alınacağı tartışmasızdır. Ancak, sorun 18 yaşın dolumundan önce geçen sigortalı ve pnm ödenmiş sürelerin, 20 fıili çalışma yılının başlangıcında ge- çerli olup olmayacağıdır. 2829 sayılı yasa uyannca, aylığı hangi sosyal güvenlik kurumu bağlayacaksa "kendi mevzuatma göre" bağlamaktadır. Emekli Sandığı mevzuatına göre iştirakçıliğin başlangıcı 18 yaşın dolduğu tarihtir. 2) Emekli olacağınız tarih ise, 18 yaşınızın dolduğu 15 Ağustos 1974'ün zerinden 20 yılın geçeceği 15 Ağustos 1994 tarihidir. POLTTIKAVEOTESI MEHMED KEMAL Kuytulardan Çıkanlar... Demokrat Parti Meclis Grubu'nun azgınlık döneminde kürsüye çıkan Başbakan Menderes şeriat azgınlarma karşı, "Siz isterseniz hilâfeti bile getirebilirsiniz..." demiş, bir süre suyun başını kesmişti. Bugünkü şeriat azgınları- nın önünü kesemezsiniz, sonunu alamazsımz, onlar daha açıktan dövüşüyorlar. Şeriat kavgasında başına gelenleri Falih Rıflu Atay açıklıkla anlatır. Bolu Milletve- kilidir, gelirler, "Bizim bir ortaklığımız var, gel, sen de katıl, birlikte orman işletelim, baltalıkları kullanalım" derler. Oysa Falih Rıfkı Atay, bir yeşillik ve orman edebi- yatçısıdır, karşı çıkar. ötekiler, orman çalgısından, odun satıcılığından, zamanın Ankara'sında birkaç apartman sahibi olurlar. Üstat Falih Rıfkıyı şikayet ederler: "Partinin değil, odunların temsilciliğini yapıyor, bir daha, seçimde or- mansız bir yerden adaylığını koyunuz." Birkaç dönem de Ankara'dan milletvekili olur. 1950 yılına gelinir. DP ile CHP arasında Arapça ezan ve şeriat tartışması vardır. Milletvekili listeleri yapılmak- tadır. "Eğer Ankara listesinde onun adı olursa kazanama- yız" derler. Ankara listesinden alır, Gümüşhane listesi- ne iliştirirler. 1950 seçimleri siyasal bir bozgunla sonuç- lanır, CHP her yerde sapır supur dökülür. Anadolu Kulübü'nde seçimi yitirenlerle burun buruna gelir. "Ba- kınız" der, "Ankara'da ilkkez benim içinde bulunmadı- ğım liste seçimi yitirdi." Bir fantezidir, ama dogrudur Her şeyde çıkar gözeten çevrelerle demokratik yol- dan başetmek hayli zordur. Çünkü dayanakları dindir. İlk ağızda, "Bize oy verirseniz Türkçe ezanı Arapça'- ya çevireceğiz" derler. Daha gelmeden çevirirler bile. Biraz bastırdığınızda, anayasaya da "DeWet/n dini Is- lamdır" maddesini koymaya çoktan hazırdırlar. Gerisi halifeliğe, padişahlığa kadar gider. Sağdaki anamuha- lefetin korkusu sol değildir. Gizliden ve el altından şeriat isteyenler başı çekerler. Iktidarın ucu görünmeyegör- sün, çarşaf da türban da peçe de aralanmaya başlar. Birinci sınıf kuaförler elinden çıkma saçlar görürsünüz. Falih Rıfkı Atay'dan açıldı, üstadın bir yazısında oku- muştum. Camilerin birinde bir vâiz diyesi imiş ki: "Bili- yorsunuz Peygamberimiz Arap'tır. Onun için kara bir kediniz olur da onu Arap diye çağınrsanız günaha girer- siniz." Üstat, "Kediyi kötülemek neden" diye soruyor. "İnsan kedisine sevdiği adlan verir, sevmediğini değil. Verdiğiadlar:Pamuk, Vezir, Sultan olur." Deniz Som'un "Vaziyet"inde okudum. Bir milletvekili partiden istifa edince CHP grupluktan düşmüş. RP'liler ilginç bir öneride bulunmuşlar: "Laiklik ve Kemalizm den vazgeçin size yeniden grup olma olanağı verelim." Belli ki ödünç milletvekili vere- cek, sayıyı tamamlayacak. Eskiden ödünç milletvekili "araştırma komisyonları" için geçerliydi. Komisyona bir üye daha verildi mi oyların dengesi bozulurdu. Böyle bir ödüncü Feyzioğlu'nun Güven Partisi almıştı. Uzun dedi- koduların kaynağı oldu. Ne olsa kökü, kökeni Atatürk'ün partisine dayanıyor. Lafı yerde korlar mı, hemen bastır- mışlar: "Siz laiklik ve Kemalizmi kabul edin, biz sizin partiye katılalım!" Şaka da olsa insanın gülesi değil, ağlayası geliyor. Şairin söylediği gibi, "Ey didar-ı iktidar, kimlerin kursa- ğında, hangi renge bürünüyorsun!.." Yıllar sonra geldiğimiz noktaya bakınca Atatürk'ün ne kadar büyük olduğu bir kez daha anlaşılıyor. Nerelere gizlenmişler de vakti gelince hangi kuytulardan ortaya döküyorlar... BULMACA 1 2 3 4 5 6 7 8 9SOLDAN SAĞA: 1/ Gerçekte olmadığı hal- de varmış gibi tasanmla- nan. 2/ Eli işe yatkın, becerikli... Selçuklular'da şehzadeleri eğitmekle gö- revli kişilere verilen san. 3/ Pişirildikten sonra di- c lim dilim kesilen et... Ka- zanç, çıkar. 4/ Onurlu 6 insan. 5/ İslamlıktan ön- j ce Kâbe'de duran üç put- tan biri (Diğerleri Lat ve 8 Menat)... Boks yapılan g alan. 6/ Bir nota... An- talya'nm bir ilçesi... Bir haber ajansının simgesi. 7/ Silifke yakm- lannda, bir adı da Olba olan antik Roma yerleşmesi... Tuzağa düşü- rülen şey. 8/ Çamaşır dolabı. 9/ Libya'da bir bolge... Lantan ele- mentinin simgesi. YUKARIDAN AŞAĞI YA: 1/ Nazi işgali altındaki Yunanis- tan'a yiyecek yardımı götürürken 21 Şubat 1942'de Marmara Adası yakınlannda batan Türk gemisi- nin adı. 2/Yunan rakısı... Hoşa giden, beğenilen. 3/ İnce ka- mış... Gösteriş. caka. 4/ Kahn sopa, değnek... Kimyada basit şekerlerin genel adı. 5/ Maddenin, bir kimyasal tepkimeye gire- bilen en küçük parçası... Erden Kıral'ın bir fılmi. 6/ Kalsiyumun simgesi... Göklerin en yüksek katı... Yabanıl hayvan bannağı. 7/ Ipekten, sanmtırak dallı nakışlarla işlenmiş bir tür beyaz ku- maş... Bernardo Bertolucci'nin bir fılmi. 8/ Notada durak işare- ti... Ikinci bir meyveciği tepesinin iç kısmında bulunan bir por- takal cinsi. 9/ Kaçak tütün... Eski Mısır'da güneş tannsı. İLAN T.C. BARTIN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 1993/120 Mahkememizde davacı Saniye Demiıok tarafından davalı Naci Demirok aleyhıne açılan nafaka davasının yapılan yargılaması so- nunda: Davaanın davasının kısmen kabulü ile aylık 800.000 TL. nafaka- nın davahdan abnarak davaaya verilmesine dair karar verilmiş, an- cak tüm araştırmalara rağmen davalımn adresi temin edilemediğin- den karar tebliği yerine gecmek üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 45139 İLAN T.C. YEŞİLYURT ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo: 1992/27 Yeşilyurt ilçesi Onatlı Köyü'nde kain, doğusu Hûseyin ve Ha- san öztürkoğlu'na ait 313 ve 314 no'lu parseller, baüsı Sultansuyu Çayı, gûneyi Hüseyin Bozkurt ve arkadaşlan, kuzeyi çay boşluğu ile çevriİi 2125 m 1 mesahayı haiz sulu kavakhğın davacılar Hüseyin Öz- türkoğlu ile Hasan öztürkoğlu adlanna tapuya tescili yapılacağın- dan, bu yerler üzerinde herhangi bir hak iddia edenlerin, mahkeme- mizin 1992/27 esas sayılı dava dosyasma müracaatlan lüzumu ilan olunur. 27.12.1993 Basın; 17005
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle