20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 EYLÜL1993 PERŞEMBE DIZIYAZI KLJRULTAYA 2 GUN KALA SHP IzıniıIiIeiTiıcoşkusu74'tekalmış AYDCV ENGİN İZMtR - Tam ondört yıllık bir aradan sonra yeniden İzmir'de ol- mak ! Çocukluk, gençhk, deli- kanlılık yıllannın biüp tükenmek bilmeze benzeyen anılanyla dolu bir kente ondört yıllık bir aradan sonra yeniden gelmek... ve kenti neredeyse tanıyamamak! Betonlaşmanın boyutlan ondört yıl arayla bakıldığında sert bir tokatetkisi vapıyor. Körfez'- in (ah, o güzelım Körfez'in) kırlenmişliği kavran- maz ölçülerde. Bir kent kendıni böyle - neredeyse bile bile - nasıl tahrip edebildi acaba ? Ve bütün bunJara rağmen nasıl bu kadargüzel kalabildi ? Neyse... Ondört yil önce Izmir Körfezi kirü bir su idi. Bugün sulu bir kir olmuş. 1974"de bu kentte altıoklu CHP bayraklan dal- galanıyordu. Kente giden tüm yollarda, dağa taşa Karaoğlan yaalıydı. Konak Alanı'nda bır Kara- oğlan kısılmış sesiv le " TekeUerPdıyordu. "tekefle- ri kuşatacağız!.." Sılme sıvama doîu Konak Alanı yankılanıyordu. Kürsüdeki adam "Yoksuliuk ka- der değildir" diyordu. Daha bır kaç yıl önce Çakı- rbeyli Çiftliği'ni işgal etmiş Göllüce. Atalan köylü- lerinin. kasketlerinin gizkyemediği kuşkulu bakı- şlan (kuşkulu, çünkü ülkenin bütün sosyaiistleri, devrimcileriyle tanışmış, evlerinde konuk etmiş akıl almış, akıl vermış köylülerdir onlar) yavaş ya- vaş yumuşuyordu. Bıri yanındakine o güzelim Ege ağzıyla "Efe, bu Garaoğlan sıkı çıktı beeee !" diyordu. Aradan neredevse yirmı uzun yıl geçti. İzmir'de Fuar'daki bir toplantı salonunun önün- de bekliyoruz. SHP'nin Izmir Kurultay delegeleri toplanacak. 38 delege bir araya gelecek ve Kurul- tayı... hayır genel başkanlık sorununu... hayır ge- nel başkanın kim olacağını. kım olması gerektiğini tartışacaklar... hayır hangi genel başkan adayına oy vereoeklerini konuşacaklar. Şu bir kaç kez "hayır" demek zorunda kaldı- ğımız uzun ve acemi cümle bizim suçumuz değii. Toplantı başlamadan, gelen kurultay delegelerine bakarak, ayaküstü bir kaç kelime konuşarak edın- diğimiz ilk'izlenim: Coşkusuzluk. Herkes bir an önce toplanıp "Karayalçm mı, Aydın Güven Gür- kanmıT" sorusuna vanıt verip jiağılmak istıvor gibi. Nitekim beş buçuk saat sürdü toplantı ama, böylesi uzun bır toplantıdan çıkanlar "Amma da uzadı. Ne oldu içeride: nasıl geçti toplantı ?" soru- muzu handiyse ağız birliğı etmiş gıbi '"Sıkıcı yav, herkes konuştu. Uzadı da uzadı..." diye yanıtladı- lar. Basma kapalı toplantıda olup bitenleri öğren- mek zor olmadı. Hayır bızım mesleki hünerimiz- den değil. aslında "kapalı" bir toplantıyı gerekti- recek bir çekişme olmadığmdan. Toplantı başlar- ken Cumhuriyet Ege Bürosu Temsılcisi Serdar it ıtlâJı&uZ. Önc£. guğuriuk,âonra da Torbals &nlikİ6ritıe ymz fanrin du$m, beru izmiryöresmtyaklagtnnca, "' \ o f w L u l u k . < - - • > < <- • • -- •*'-•• - göre, konuk. & ıfc karıkatiircuolmmn heye&nyia güzel ikj 3üı şeçti Penc& frtelden. Sonra, aydnlk bitdogUa, SHPTothgU Aç ts&eiKi Âktn AAaLı t û arkadâştanyh bulüşiık. &me},kmtt7iH4tez- 3te Kızık,"Sonuç belli abi 23 delege Karayalçın di\e- cek, 8 delege Ayduı Güven Hoca'ya oy terecek. Geri kalanlar ya çekimser kalır ya Çakmur'a ve- rir" demişti. Bizim Kıak'da iş yok. Fena halde yanıldı. Gizli toplantıdan 23 değil 24 oy çıktı Ka- rayalçın'a. Aydın Güven Gürkan 8 değil 7 oy aldı galiba. Çakmur'a hiç oy çıkmadı (Çakmur îzmir'in belediye başkanıdır). iki kışi oy kullan- madı. geri kalanı da (siz hesaplayıverin, geri ka- lan var mı) çekimser kaldı. Kurultay öncesı İzmır SHP örgütünün hava- sını koklamak üzere görevlendirildiğimiz gözö- nüne alınırsa aslında bu yanyı burda bitirmek ge- rek. 24 delege Karayalçın'a, 7 delege Aydın Gü- ven Gürkan'a oy verecek. Hava bu işte. Ama bu yazı burda bıtmeyecek. Çünkü "hava" gerçekten bu ise ardından ister istemez "Bir sosyal demokrat partide hava bu mu olmalı V sorusu geli- \or. Konuşabıldığimiz ilçe başkanlan ile, delegelcr- le, yöneticilerle konuyu daha derinlemesine tartış- maya calışıyoruz. Özelleştırme konusunda ne dü- şünüyorlar ? Karayalçın'ı ya da Aydın Güven Gür- kan'] >eğlemelerındeki ölçütler ne ? Karavalçın'ın iddialı "adem-i merkeziyetçilik tezi" merkezi devleti öne çıkaran CHP geleneğinın doğal uzanlısı SHP'- de ne anlama geliyor ? Kürt sorunu için çözüm öne- rileri var mı ? Karayalçın'a vönelen (moda deyimlc) medya desteği delegelerce nasıl açıklanıyor? Kara- yalçın gerçekten dendiği gibi partiyi sağa mı çeke- cek ? Aydın Güven Gürkan gerçekten sol kanadın mı temsilcisi ? Karayalçın "sağ" ise neden sağ ? Aydın Güven Gürkan niye sol ? 1974'deki coşku bugün niye yok'? 1974"cie halkın karşısına "tekelleri kuşatmak, yoksulluğu kader olmaktan çıkarmak. hatta, toprağıişlejene, su>u kullanana *crtnek"slo- ganlanyla çıkan CHP'nin bugünkü uzantısı SHP, kitleleri saran. sarsan, silkeleyen, hareketlcndıren hedefler niye gösteremiyor ? İliraf edelim ki pek dişe dokunur yanıtlar ala- madık. Ama gene de aktanlmava değer ilgınç de- ğerlendirmeler, gözlemler, yargılar var notlanmız arasında. İlkın onlan aktaralım. Turan Karakaş. SHP eski ıl başkanı, şimdi ku- rultay delegesi. Karavalçın'ın "sağcı" olarak nite- lenmeMni "yargısız infaz"a benzetiyor. Bu rasgele bır yargı değil. Devam ediyor. "Bu parti bir kaç kezbölündü. Bu unutulmasın "diyor. "Bu partide ben sağ unsur kaldığını sanmıyorum" diye sürdü- rü\or."Kimse kimscyle solculuk yanşına çıkmasın SHP'de". İlginç. Dahası iddialı. Ancak Narlıbahçe ilçe başkanı Altan İnanç pck dc onun gibi düşün- müyor. Aynen aktaracağız: '"Bi? SHP olarak partileşme sürecıni tamam- lavamadık. Hele bizim Narlıbahçe gıbi metropol- lerin kıyısındaki ilçelerde yöre yapısı,. etnik. mez- hepsel bağlargüçlüdür. Buna. metropolün merke- zine ilerledıkçe giderek 'çıkar bağlan" da eklenir. Bunlar bizim partileşemediğimizin. henüz partile- şemedığımizin göstergeleri. Karavalçın 'üreten. üretımı artan" bir Türkiye'yi hcdcf göstenyor. Buna kım katılmaz. Ama ben Türkiye'nin demok- ratikleşmesini tamamlamış bir ülke olduğunu dü- şünmüyorum. Güneydoğu'da içbanş sağlanmadı- kça ürctımin artacağına ınanmıyorum..." İzmır'de SHP'nin havasını aktarmaya çalışır- ken "olumsuzluklan" fazlaca mı vurguladık ? Galiba öyle oldu. Öyleyse olumlu bir noktayı aktararak bu yazıyn noktalayalım. İlkın Bergama İlçe Başkanı anlattı. CHP geleneğınin kırk yıllık tepeden ınmeciliğini aşma kavgası venyorlar. Bergama İlçe Başkanı'nı anlatıyor- "Beledive hoparlörleriyle duyurdum. Bergama'daki tüm partililcri. delegeleri, hatta ko- nuya ilgi duyan partisizleri datet ettim. Bir konuş- ma yaptım önce. Ben' dedim, "kişı olarak Aydın Güven Gürkan'a eğılımliyım. Ama benıın kişisel eğılimım değil, örgulun eğılımi esastır. Buvrun şu anket formlanm. yeğlediğinız başkan adayını be- hrtin'. Belırttiler. Vü/dc63'ü Karayalçındedi. Yüz- de 22'si Aydın Güven Gürkan. Ben de bugün burada ve varın kurullavda örgütiin iradesini >ansıtmakla yükümKiyüm. En azından sosyal demokrat saflarda parti içi demokrasıde olumlu bıradım. Üstelik "Bergama'- ya özel" filan da değil. Daha sonra Tire. Menemen ilçe başkanlan da aynı yöntemi uyguladıklannı - haklı- bır öğünçle anlatlılar. Dahası İzmir'in ilçe- lerinın hemen hepsi bunu uvgulamış. Kurultayın sonucu ne olur bılemeyiz. Ama parti içi demokratikJcşmede İzmir'de birşeyler kımıldamış besbelli. Körfez'in kirli sulanna bakıp bövle teselli ettik kendımızı.* BİR GÖRÜŞ Büyük lUîiutların partisi olmalıdır İBRAHtM YETKİN(Türkiye Ziraatçdar Demeği Genel Başkanı): Türkıye kritik bır dönüm noktasından geçerken SHP gibi hükümetin ve siyasetin dengesini değiştirebilecek bir parti, liderarayışı içinde. Bu noktada. ister SHP'li olsun isterse olmasın siyasete ilgi duyan herkesin. SHP'nin lıder arayışı ile ilgilenmesi ve hatta tercihıni belırtmesi son derece doğal. ŞHP içinde olduğu gıbi demokratik kitle örgütleri içinde de bu konuda farklı düşüncelerin var olmasının kaçınılmaz olduğunu beUrterek kendi düşüncelenmi ıfade edebilirim. Bence gerçekten de "nasıl bir lider" sorusuna cevap vermeden önce kendi kafamızda nasıl bir sosyai demokrat parti ve nasıl bir Türkiye istediğimiz sorusuna cevap vermelıyiz. En sondan başlarsak. benim kafamdaki Türkiye; demokrasinin e\rensel kurallannın tam olarak uygulandığı, çıkarlan farklı tüm kesimlerin mücadelelenni bu asgari müştereklerçerçevesinde yürüttüğü, uluslararası politikasını uzun vadeli gerçek çıkarlan üzerine oturtmuş ve bu politikayı uygulama gücüne yani bağımsızlığına sahip. laik ve uygar bir Türkıye'dir. Öysa maalesef hem dünyanın düzeni. hem de Türkiye'dekı baa çevreler, ülkeyi; yalnızca baa kesimlerin sesinı duyurabildiği, çelişkilerini şiddet yoluyla çözmeye yönelmiş, bağnazhklann egemen olduğu ve büyük devletlerin güdümünde yaşayan bir ülke durumuna getirmek istiyorlar. Bence bu koşullarda ülkenin en büyük sosyai demokrat partisine çok önemü görev ler düşüyor. SHP, biraz önce sözünü ettiğimiz eğilimlenn esürmekteolduklan rüzgarlara kapılmaynp, aksine göğüs gerebılecek, "yeni sağ" kaynaklı bu akım karşısında varlık nedeni olan sol değerlen öneçıkanp, bunlan uygulayabılecek, bu konularda hem kendi saflannda hem de kitleler içinde yayılmakta olan umutsuzluk ve"nenıe lazuncüık" eğilimıni umuda dönüştürebilecek bir parti olmak zorundadır. SHP küçük çıkarlann. günlük hesaplann, delege a vcılannın partisi değil, çalışanlann gönüllerinde yaşattıklan büyük umutlann. özlemlerin partisi olmak zorundadır. Demokratik bir kitle örgütünün yöneticisi olarak benim görmek istediğim SHP budur ve elbette ki bu değerlen savunup geliştirebılecek bir ınsanı SHP'nin lideri olarak görmek isterim. 8 5 D E N 9 3 E SHP Altı Ok yeniden tanımlandı Tüzük ve Progranı Kurultay120 Şubat yerine 3-4 Nisan 'da yapıhyordu. GenelBaşkan İnönii, 77 sayfalıkkonuşmametnini yaklaşık 2.5 saatte tamamlıyor, iç ve dışpolitücaya ilişkin görüşlerini anlatıyordu. Kurultay• salonunda 24 Ocak 1993 'de katledilenyazarvnız Uğur Mumcu için özelbir bölüm hazırlandığı dikkat çekiyor, İnönü de en çok alkışı Mumcu \ia ilgilisözlerinedeniyle alıyordu. Tüzük ve Progranı Kurultayı sonunda SHP 'nin altı okuyeniden tanımlanıyordu. Ömeğin Milliyeıçilik ilkesi "SHP Atatürk Miüiyetçisidir "diye, Devletçilik ilkeside ' 'SHPsosyai devletikurup geliştirme ve ekonomik kalkınmada kamu gücünün soruınluluğuna inanma anlammda devletçidir"şeklinde yeniden vorumlanıyordu. Laiklik tanımındaise " Dineğitiminin temeleğitimdeseçmeliders olması, Diyanetin siyasal düsünce ve inanç aynmlan dtşında kalmasmtn sağlanması "sözleri dikkat çekiyordu. SHP Tüzük ve Programı daha sonra oy birliğiyle kabulediliyordu. Antalya'GenelMerkez'dolmakistiyorBÜLENT ECEVİT ANTALYA - SHP'de; Antalyah Deniz Baykal ile CHP aynmı gerçek- leştiği zaman, Cemil Köksal'lı il yöne- timi de görevden ahnmıştı. Merkez dahil birçok ilçede de değişiklikler yapılmış, parti "Baykakriıktan kur- tanbnaya çalışılmıştı. Aydm Güven Gürkan'ın u has adamı" olarak bilinen, avukat Zeki Durmaz, bu aynmdan sonra Eylül 1992 sonunda atama ile Antalya \\ BaşkanlığVna getirilerek, "Gûrkancı" devribaşlamıştı. Durmaz'h yönetim. merkez ilçede atamalar yaparak SHP'deki "Eteniz dalgası' nı durdurmaya çalışıyordu. Durmaz'ın, Nisan 1993'de sağlığını bahane ederek görevden aynlmasına karşın. ayru yönetim Esat Lluhan baş- kanlığında devam ettı. Son kongrede de Gürkan'ın ekibi yönetimi kaybedip. Malik Günal eki- bı gebnce, genel başkanlığa soyıınan Aydın Güven Gürkan da bir dönem milletvekilliği yaptığı Antalya'yla banşık kalmak için çaba göstermeye başladı. Geçen hafta içinde Antalya'ya ge- len Gürkan, parti binasında eski il yö- netim üyeJeri tarafından karşılandı. Yaptığı konuşmada. banşık olmanın güzelliğinden, bütünleşmeden, solu birleştireceğinden söz etti. Aynca, Antalya'dan oy alamazsa, bir dönem milletvekilliği yaptığı halde, kendini; bunu hak etmemiş sayacağmı, söyle- di. Gürkan, kendisine ilgi gösteren herkesle tek tek sohbet etmeye özen gösterirken. özel ricası üzerine 18 ku- rultay delegesi ve ilçe temsilcisi ile gizli bir toplantı yaptı. Amaç kendisine olan güvenin sağlanmasıydı. Gürkan'ın özür toplantısı Toplantıda Gürkan, açıkça özür dilemese de kendi adamı olarak bili- nen Zeki Durmaz'lı i] oluşumundan haberi olmadığmı ve hiçbir katkısının da bulunmadığını belirtü. Aydın Gü- ven Gürkan, SHP genel başkan adayı olarak delegelerden oy isterken, il ve merkez ilçe yönetiminden baa üyele- rin, konuşmayı dinlemek istemedikle- ri için toplantı yerinden uzak kalmaya özen gösterdikleri gözlendi. İl başkanı Malik Günal, genel baş- kanlık konusunda konuşmaktan kaçınıyor. Günal, Antalya olarak Baykal etkisiyle genel merkeze sürekli muhalif kalındığı için, partinin zayı- fladığını. artık genel merkezci olacak- lannı söylüyor. Günal, Yüksel Çakmur için gülüm- serken, Gürkan'la çalışılabileceğini. Karayalçın'ia partinin büyüyeceğini belirtiyor. Kurultay delegeleri, kendi aralan- nda yapacağı bir toplantı ile hangi adayı destekleyeceklerini tartışacak- ÖRGÜT NE DİYOR? lar. Karann "Karayalçın desteklen- sin" yönünde olması bekleniyor. An- cak, Gazipaşa ve Korkuteli delegele- rinin Gürkan'ı destekleyecekleri, par- ti içinde sık sık konuşuluyor. Gür- kan'a gidecek oylann ise 18 kışiden 5'ine ait olacağı ihtimalinden bahse- diliyor. Antalya'da, Gürkan ve Çakmur'un ziyaretleri sonrasında bir değişikliğin olduğu görünmüyor. Malik GünaFın tavnnı belli etmemesini, "Adaylanbe- ğenmemesinden kaynaklanıyor" diye açıklayanlar da var. Kurultay delege- lerinın tavn, Günal'ın istediği şekilde bir Antalya teşkilatı oluşmasına yardım edecek mi sorusunu da yanı- tlamış olacak. SHP'li belediye başkanlarına ve örgüt yöneticilerine Nasıl birparti, /Vasıl bir lider ve Sasılbir Türkiye bekledikleri sorularııuyönehtik. Ulaşabildiğimizyerel yöneticilerinsomlarınuza verdiğiyamtlan yayınhyoruz. Genel başkan : birleştirici olmalı MEHMET ONAY (Lşak SHP İl Baş- kanı): Öncelikle demokrasinin tüm kural ve kurumlanyla işlediği bir ülke istiyoruz. De- mokrasiye inanan insanlann istedikleri gibi örgütlenebildiklen. fikırlerin özgürce ko- nuşulup savunulabildiğı. toplum \arannı her olayın üstünde tutan konumda ve top- lumcu yapıya sahip bir ülke, bir Türkiye isti- yoruz. Nasıl bır parti konusunda da kendi içinde tutarlı bir yapıyı özellikle belirtmek istiyorum. Kendi içinde tutarlı. sağlıklı örgüt yapısına sahip üyelerinin özgür ve hiç bır ıpote- ğın etkisinde bırakılmadığı. böyle bir anlayışta her düzeyde adaylann çıktığı. ön seçimleri şaibesiz, özgürlüğün hiç bırct- ken altında kalmadığı, ülke ve parti çıkarlannın gözetıldiği bir oluşum. bır parti örgütü ıstnoruz. Genel başkanlık için en önemlı özellik bırleştiricilik olmalı. Önceükle ülkemize yönelik son yıllardakı iç ve dış tehlikelen gözönünde bulun- duran. buna karşı tavır alabilen. partimızın yücclmesi ve daha geniş tabana yayılabılmesi için örgütürıü koruyabüen. birleştinci yapıda. tüm sosval demokratlan kucaklayabile- cek özellik ve ınanışta olan. bunun ıçın sürekli arayıştaki bir genel başkan gerekiyor. ALİ FERUDLN CEYLAN (SHP MiUetvekiU adayı, Muğla İl Yönetim Kurulu Üyesi): L'lusal bağımsızlık savaşı ile belirlcnen sınırlanmız içinde yaşayan uluslann varlığını kabul eden. her ulusun uiusal varlıklanna saygılı olan ve on- lann dil, din. ırk aynmı gözetmeden. eğitimlerinin. kültürel gelişmelennin ve özerkliklennin sağlanması gerekmektedir. Tam bağımsız ve uiusal gelirden payını hakça pavlaşan bir ülke olmalıvız. Türkiye'deki lüm sol oylan tavanda değil, tabanda birleştiren ve kendi içinde demokratik yapıyı sağla- mak ve daha sonra da ülkede demokratik yapıyı oluşturmak gerekmektedir. Eğer bir siyası parti kendi içinde demokrasi- yi uygulamazsa. ülkede demokrasiden söz edilemez. Kendi programına koyduğu ve ülke ekonomısı için aldığı kararlan topluma tam olarak açıklaması ve bunu toplum önünde sa- vunması gerekmektedir. Aynca sola açık ve sol düşünceden oluşan parti. kesinlikle özelleştirmeye karşı pkmalı ve özerk- leşmeyi, yeniden yapılanmayı savunmalıdır. Tabii ki, yeni- den yapılanma emekten yana olmalıdır. Türkiye'dekı lider- ler, hele sol liderler toplumun sosyo ekonomik yapısını çok iyi tahlil etmeliler. Bugüne kadar yapılan sözler dışında yeni söylemler bulmalı. Kıtlelere sözünü dinletebilen. basınla ve medyayla ilişkilerini çok iyi ayarlayan ve çok geniş teknik, bilim adamı danışmanı kadrolan olan bir lider olmalıdır. NEVZAT SARIÇOBAN (SHP Muğla İl Başkanı): De- mokratikleşmesini tamamlamış. insan haklanna saygılı, ge- lir düzeyinin yükseldiği ve bu gelirin adaletli bir şekilde bölü- şüldüğü. ücretsiz sağJık veeğitim hizmetinin verildiği, bütün insanlannın kendileriyle banşık olduğu, terör ve enflasyo- nun ortadan kalktığı. demokratik ve laik bir Türkiye istiyo- rum. Tabandan tavana örgütlenmiş, katılımcı, demokratik toplumun bütün sorunlanna duyarlı, çağdaş sosyai demok- rat bır parti istiyorum. Dinamiİc ve mücadelecı bir yapıya sahip. soldaki dağınıklığı ortadan kaldırarak birlik ve bü- tünlüğü sağlayabilecek. partiyi tek başına iktidara taşıyabi- lecek bir lider isüyorum. BEL£DİYE BAŞKANLARI NE DİYOR? Etkin ve güçlü bir SHP RUHİ CÖBEKOĞLU(Kdz.EreğU Bele- diye Başkanı): "Terörden uzak, işsizlik sorunun çözüldüğü. insanlann birbirini sevip saydığı. insan haklannın korundu- ğu gelişmiş bir Türkiye. Daha uygar, daha demokratik. etkin ve güçlü bir SHP. Düşlediğim Türkiye ve partiyi omuzlayabilecek, ileriye taşıyabilecek. sosyai demokratlan birleştirip, bütünleştirecek bir lider." NADİR SARAÇ (Devrek Belediye Baş- kanı): "Herkesin özgürce yaşayabildiği, emeği karşılığınm verildiği, hakça pay- laşımın olduğu, gelir-gider dengesizliği- nin ortadan kaldinldığı, eğitimde fırsat eşitliğinin sağlandığı. özgür, çağdaş, laik ve Atatürkçü bir Türkiye. SHP prog- rammın aynen uygulandığı ve hayata geçirildiği bir parti. Dürüst, mütevazı, kitlelere güven ve- ren, yapılan çeşitli anketlerde görünen SHP'nin oy yüz- delerini daha yukanya çekebilecek. parüye ivme ka- zandırabilecek. partideki kısmi kan kaybını durdurabile- cek, partiyi tanıyarak, örgütleriyle çok sıkı bir diyalog kurabilecek bir lider." MEHMET IŞIK ((Giresun Belediye Başkanı): "Çağdaş bir Türkiye, insarüa- nn demokratik hak ve özgürlüklerini ra- hatlıkla kullanabilecekleri, düşüncelerin- den dolayı suçlanmadıklan. demokratik kitle örgütlerinin tamamının kurulmasını tamamlamış, yasalar çerçevesinde sahip olduklannı bilen, savunan ve koruyan in- sanlann meydana getirdiği bir Türkiye." "Laik ve de- mokratik Türkiye'yi savunan, dürüst bir yönetim anlayı- şına sahip, Türkiye'de yaşayan tüm insanlann sorunlan- na eğilen, özel çözümleri gözardı etmeden ağırlığını genel sorunlann üzerine gjtmede kendini sorumlu hisseden, ör- gütsel kurulmasını savunan, tutarlı bir dış politika anlayı- şı olan ve bu konuda cesur kararlar alan. aldığı kararlan kamuoyuna yansıtan, bir parti." "Her şeyden önce insanı seven, yenilikçi, atılrma çağdaş, düşünce ve görüşüne sa- hip olan, ekip çabşmasına değer veren ve yaranna ina- nan, vaat ettiklerini yapan. yapamadıklannın nedenini halka anlatan, ülke ve genel menfaatlerin kişisel menfaat- lerin üzerinde olacağını kabul eden ve çok çalışan, yurt gerçeklerini iyi bilen, halkla sık sık diyalog kurabilen bir genel başkan." BAYRAM ALÎ HORZUM (Bel. Bşk): Modern, çağdaş. katılımcı. demokratik, bilimsel. insanı on planda tutan Atatürk- çü .ye laik bir Türkiye... Öncelikle insana değer veren, sosyai demokratik kitleyi kucakJayabilecek, hızlı adımlar yapabilecek bir lider... Çağdaş uygarhk düzeyi- nin yakalanmasını ve geçilmesini, iç vedış banşın sağlan- masını ve genel refahın arttınlmasını öngören, uiusal te- mel amaçlanmız doğrultusunda tüm sorunlann çözümü- nü kolaylastırmaya, yönelik çağdaş. verimli. etkin. işlerli- f"i olan, nızlı çalısma, insancıl ye katılımcı. en düşük örgut irimlerine kulak verebilen bir parti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle