Katalog

15 EYLÜL1993 ÇARŞAMBA CUMHURIYET SAYFA EKONOMI 11 Yibitaş'tan çimento fabrikası •KAYSERİ (AA)- Yibitaş tarafından Nevşehir'de yaptınlan çimento fabrikası, 17 eylül cuma günü Cumhurbaşkaru Süleyman Demirel tarafından açılacak. Ankara-Kayseri karayolunun 240. küometresinde, Kalaba kasabasında kurulan çimento fabrikasının temeli geçen yıl atılarak biryıl içerisinde tamamlandı. Yaklaşık 150milyarliraya mal olan fabrikanın yılda 400 bin ton katkılı Portlant türü çimento üreteceğı bildirildi. Fabnkada 60 işçi çalışacak. DikmenVadisi •I ANKARA (AA) - Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yüriitülen "Dikmen Vadisi Konut ve Çevre Geliştirme Projesi" kapsanunda tamamlanma aşamasına gelen 404 konut bu yıl sonunda hak sahıplerine dağıtılacak. Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamaya göre gecekondusu olan ve belediye ile sözleşme imzalayarak konut sertifikası alan hak sahipleri bu konutlardan yararlanabilecek. Konutlar 80 metre kare büyüklüğünde yapılırken her türlü ihtiyacı karşılamak üzere düzenlendi. DDYarsabn saülık • HAVZA(AA)- Samsun'un Havza ilçesinde, Devlet Demir Yollan'na ait arsalar, yap-işlet-devret sistemi ile satılığa çıkanldı. llçe merkezinde bulunan ve mülkiyeti DDY'yeait, biri 820. diğeri ise bin 600 metre kare olan iki arsa, 4 ekimde, Devlet Demir Yollan Sıvas4. Bölge Müdürlüğü"nde yapılacak açık arturma ile satışaçıkanlacak. Orman köylüsüne kredi • ZONGULDAK (AA) - Zonguldak'ta taşkömürüne alternatif yeni iş alanlan yaratılmaya çalışılırken bölgedeki orman köylennde balıkçılık, ancılık. besicilik ve süt inekçiliği gibi iş aJanlanna ilgiarttı.Orköy yetkililerinden alınan bilgiye göre 1993 yıh için Orköy Kalkınma Fonu'ndan Zonguldak ve Barün'daki orman köylülerine verilmek üzere töplam 17 milyar lira aynldı. Toplam 350 aileye süt inekçiliği. besicilik. analık, seracılık, balıkçılık, el sanatlan gibi konularda kredi verildi. Limon ihracatı • ANTALYA(AA)- Antalya'dan sezonun ilk limon ihracau bugün gerçekleştirildi. İlk ihracat Avusturya ve Polonya'ya yapıldı. Antalya İhracatçılar Birliği Başkanı Yalçın Tuncer, limon ihracatında iyi birsezon beklediklerini belirterek "Avrupa"daki üretim boşluğunu iyi değerlendirirsek bu yıl geçmiş yıllann üzerinde ihracat yapabiliriz" dedi. fakirleri • MADRİD (AA) - Avrupa Parlamentosu tarafından yapılan bir araşürma sonucu, Avnıpa Topluluğu (AT) üyesi ülkelerin parlamentolannda görev yapan milletvekilleri arasında en düşük maaşı İspanyollann aldığı ortaya çıktı. îspanyol milletvekilleri 2 bin 320 ECU( 32.568.168 TL)ilePortekiz milletvekillerinin (2 bin 929 ECU) ve Yunanistan'm (2 bin 352 ECU) arkasından son sırada yer ahyor. Fiyattazam, üretHnde arüş •SAMSUN(AA)-Tekel Samsun Sigara Fabrikası'nda. fıltreli ve filtresiz sigara üretiminde artış olduğu bildirildi.Fabnkada son 10 yılda işçi sayısında düşüş olmasına rağmen, yapılan modernizasyon çahşmalan sonucu, üretim artışı sağlandı.Buyılın8aylık • döneminde. 2 bin 730 ton sigara üretildi. Yetkililer, daha önce sadece Karadeniz bölgesiflin sigara talebini karşıladıklannı. şimdi ise 23 ilinTekel' • başmüdürlüklerinin taleplerine cevap verdiklerini belirterek. şunlan söylediler: "Yabancı sigaralardaki fiyat artışı vatandaşlan yerli sigara ya yöneltti. Yerli ve yabancı otomobilciler "teşvikle koruma" konusunda birbirine düştü Üretici-montaicı kavgası MERİHAK İZMİR - İzmir Fuan'nda. otomobil standlannın bolluğu ve bunlara gösterilen ilgi. yerli veyabancı üreticileri bir"otomo- bil savaşı"nın eşiğine getirdi. Yerli fırmalann yöneticileri, Türk otomobiUerinin dünya markalanyla rekabet gücüne ulaştığını ileri sürerken yabana üreticiler, bu rekabete henüz hazır olunmadığı görüşünde. Bu tartışmalann odak nok- tasını "teşvik ile konıma" oluş- turuyor. Tofaş'ın Genel Müdürü Uğurman Yelkencioğlu, oto- mobil sektörüne verilen teşvi- ğın "sulandınldtğııu", "60 mil- yona Uno"nun da buna bir tep- ki olarak ortaya çıktığını ileri sürdü. Yelkencioğlu. hüküme- tin "akücı" davranmasını istedi ve "montajcı ile üreticiyi" a- yırması gerektiğini söyledi. Türkiye General Motors Ge- nel Müdürü Kevin Jackson ise gümrük birhğine geçeceği 1996'ya kadar Opel'in büyüme- siyle ilgili çalışmalar yapacak- lannı açıkladı. Jackson, güm- rük birliğinden önce koru- macılığın kaldınlmasını yerli üreurilerin "göğüsleyemeyece- ğinF'devurguladı. Hîl T İ İ r l r İ v p ' H p T ü r k o t o m o t i v kunıluşu BMC ile ünlü Japon oto- u a * u ı «vıj t u c mobil markası Nissan'ın üreticisi Sumitomo arası- nda joint-venture anlaşması yapıldı. Türkiye'de öncelikle Nissan'ın binek ve ticari araçlannın ithalati ve pazarlaması amacıyla kurulan şirket, yakın bir gelecekte Nissan'ın Türkiye'de üretilmesi de planlıyor. Kuruluş sözleşmesi ekim ayı içinde imzalanacak ve İstanbul merkezli olacak olan şirkette Sumitomo'nun yüzde 60 BMC'nin yüzde 40 payı bulunuyor. 62. Uluslararası İzmir Fuan otomobilcilerin yoğun reka- betine tanık oluyor. Standlar- daki bu rekabet "'üi'etici" ve "montajcı"lan karşı karşıya ge- tiriyor. Tofaş Genel Müdürü Yel- kencioğlu, Türkiye'de her 1000 kişiye 38 otomobil düştüğünü. buna karşılık dünya ortala- masının ise 89 olduğunu söyle- di. "Bu rakama bakarak söyle- yebiliriz ki Türkiye çok iyi bir pazar" diyen Yelkencioğlu. bü- tün dünya otomobil üreticisi fırmalannın gözünün Türkiye'- ye döndüğünü söyledi. 1996"da gecilmesi planlanan gümrük birliğınin Türkiye'de otomobil sektörünü canlandı- racağını söyleyen Yelkencioğ- lu, Bursa'dan sonra ikinci bir fabrika kurulması yolunda çab- şma yaptıklannı söyledi. Tofaş'ın 100 bin otomobil ürettikten sonra teşvik almaya başladığını anımsatan Yelken- cıoğlıTöOmilyona Uno'nun"su- lanmaya" tepki oluğunu söyle- yip "Önce Tofaş, ardından Re- nault bu rakama ulaştı. Ondan sonra ber şeyde olduğu gibi bu da sulandı.w 100 bin otomobil ürete- ciğim' diyen yeni yatırımcılara da Tofaş'ın 100 bin otomobil üreterek kazandığı teşvik uy- gulandı. Geçen > ıl bunu 50 bine çekmek isteyenler oldu, gerçek- ieşmedi. BLrim Uno'yla ilgili a- çtklamalanmız da buna bir taş atmaydı. Ama bugün fabrika- mızda üretilecek olan Uno da günümüz koşullarına uygun ola- rak fiyatiandırılacak." GM'nin hedefi büyfimek Türkiye'de yüzde 70'lerde dolaşan enflasyonun ileriye yö- nelik yatınm yapma düşüncele- rinde sıkıntı yarattığını belirten GM Genel Müdürü Jackson, Türkiye'deki otomobil fiyat- lannın yüksekliğini aşın vergi ve yerli araç üreticilerine bağla- dı. Jackson, "GM olarak ser- best piyasa ekonomisinden ya- nayız. Avrupa piyasasalannda rakipterimizle kafa kafaya mü- cadele ediyoruz. Tofaş'ın konın- mayı sürdürme istemini anlayı- şla karşılıyonız. Biz koru- macılığın kaldırıimasını değil, serbestlik istiyoruz" dedi. Bilgisaycovnzhenüzyemek yapnnyor Ekonomi Servisi - Bilgisayar ekranmdan hıç tele- vizyon veya video seyrettiniz mi? Ya da müzik din- lemek istedigjnizde compact dıscinizi, bir gün mü- zik setiniz yerine kompüterinize yerleştireceğiniz hiç aklınıza geldi mi? Dahası müzik yeteneğirazi orgunuzun değil de bilgisayar klavyenizin tuşlan- na dokunarak ortaya koyabileceğiniz, faksınızı da yine aynı bilgisayannıza vereceğiniz bir komutla istediğiniz yere geçebileceğiniz... Bunun adı artık bilim-kurgu değil, "Multimedya." Dünyada son 1 yıldır bilgisayar pazanna giren çok fonksiyonlu bu yeni ürün. 2-3 aydır Türkiye'- de de satılıyor. Multimedya'yı Türkiye'ye ilk kez getıren Escort Computer, dün düzenlediği basın toplantısıyla •'marifetli" ürününü kamuoyuna tanıttı. "Bilgisayar, faks, tetevizyon, radyo, CD pta- yer ve org" özelliklerini bir arada bulunduran Es- cort Multimedya, yaklaşık 28 milyon liradan satı- şa sunuluyor. Escort yetkililerinin verdiği bilgiye göre özel kartlar ve donanımlar sayesinde ilginç işlevler ka- zanan bilgisayar. 2-3 aylık bir çalışmayla uyumlu üniteler bir araya getirilerek pazardaki talebe uy- gun hale getirildi. Escort Multimedya'nın 40 kanal televizyon yayın kapasitesi, kaliteli görüntü, gö- rüntü küçültme. görüntü ve ses kaydı, bunlar üze- rinde atraksiyonlar yapabilme. \ideo. kamera. anfi, kulaklık bağlanabilme, disketler yoluyla bilgi ve görüntü arşivi ya da ansiklopedik depolama gibi çok sayıda fonksiyonu da bulunuyor. Toplantıda. Escort Computer'in 1991 "de kurul- duğu ve 6 ay içinde Türkiye'de ilk 7'ye, 1 yıldır da ilk 5'e girdiğı vurgulandı. Escort'un kişisel bilgisayar pazannda çok uluslu pek çok güçlü firmayı geride bırakarak ünlü IBM'- İe zirve mücadelesi yaptığı kaydedildi. Escort Computer Genel Müdürü fbrahim Özer, dünyada televizyon satışının yansı kadar bilgisayar satıldığını. Türkiye'deki satış oranının ise yüzde 5'te kaldığını belirterek pazann katlamalı olarak artmasını beklediklerini ve bu yüzden geleceğe yaünm yaptıklannı söyledi. Para Özel kartlar sayesindeüginc işlevler kazanan bilgisayar, uyumlu üniteler bir araya getirilerek pazardaki talebe uygun hale getirildi (Foto: MÜHARREM AYDIN) îmalat sanayiinde çalışan sayısı sürekli düşüyor Devlet kapısı, işsizlik ocağıANKARA (ANKA) - Devlet hem çalışma hem de iş bulma konusunda vatandaşlannın kapısı olmaktan giderek çıkıyor. Kamu kesimi imalat sanayii işyerleri 1988 yıhndan bu yana sürekü işçi azaltıyor. İşçi azaltma hızı yıldan yıla da artıyor. DİE'nin imalat sanayii işyerlennde yapüğı anketlerin sonuçlan. 1988 yılının ilk altı aylık döneminde kamu kesimine ait imalat sanayii işlerlerinde ayda ortalama 193 bin işçinin çahşuğını ortaya koyuyor. İşyerlennde üretimde çalışan işçi sayısı ay- lara göre konjonktürel dalgalanmalargöster- diği için aylık ortalama işçi sayısı dikkate alı- narak yapılan hesaplamada bu yılın ilk altı ayında kamu kesimi imalat sanayii işyerlerin- de çalışanlann aylık ortalaması ise 153 bine kadar geriliyor. Yılın ilk altı aylık dönemleri itibanyla kamu kesimi işyerlennde çalışanlann aylık ortalaması 1989 yılında bir önceki yıla göre yüzde 1.6 öranında. 1990 yilında yüzde 2.2 oranında, 1991 yılında yüzde 4.2 oramnda. 1992 yilında ise yüzde 5.7 oranında azalma gösterdi. Bu yılki azalma ise son beş yıhn en yüksek rakamını oluşturdu. 1992 yıhnın ocak-hazi- ran döneminde bu işyerlerinde ortalama 168 bin kişi çahşıyordu. Bu yıl ise bu rakam 153 bine kadar gerilemiş bulunuyor. birliğine bağhlık BRLKSEL (AA) - Avrupa Topluluğu maliye bakan- lannın Brüksel'de toplantıda tüm dalgalanmalara ve sıkıntılara karşılık ekonomik ve para birliğinden yana ol- duklan ortaya çıktı. Sıkı para birliğine hemen dönüşten hiç kimse sözetmezken, bakanlar arasında 1999 yıh için öngö- rülen takvimden yana görüş birliği olduğu da bir kez daha ortaya konuldu. Öte yandan bakanlar önümüzdeki aylar için "Milyonlarca işsize iş bu- lunması, istıhdam imkan- lannın artınlmasmı" önccliklı konu olarak belirlediler. ATdönem başkanlığını yü- rüten Belçika'nın Maliye Ba- kanı Philippe Maystadt, eski para sistemine dönüşü "tehli- keli" olarak nitelendirirken. Fransa Maliye Bakanı Ed- mond Alphandery, döviz kur- lan mekanizması için para bi- rimlerine yönelik olarak belir- lenmiş olan sınırlan "dar bir alan" şeklinde değerlendirdi ve daha dikkatli bir planlama yapılması gerektiğini savun- du. Hollanda Maliye Bakanı Wim Kok ise televizyondan naklen verilen konuşmasında para birimlerinin entegrasyo- nuna geçişi çalkantılı bir suda ilerlemeye benzeterek kimi dalgalanmalann doğal oldu- ğunu kaydetti. Bazı bakanlann daha dik- katli olunması, yeniden plan- lama yapılması ve sistemin kimi yönlerinin yeniden dü- zenlenmesi gerektiği yolunda- ki konuşmalanna karşılık. pek çok bakanın tek para biri- mi ve bir Avrupa Merkez Bankası ile birlikte ekonomik ve para birliği için belirlenen takvime sadık kalınması gö- rüşünde olduğu da ortaya çıkü. EKONOMIYEBAKIŞ TANERBERKSOY Hrdı Büyüyopuz SHP Kurultayı sonuçlandı. Sürpriz olmadı. Mural Karayalçın SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcı oldu. Kutluyorum. Başarılarının sürmesini diliyorum. Karayalçın, göstergeleri ilginç sinyaller veren bir eko- nomi ortamında görev yükleniyor. Bunların belki de en önemlisi ekonominin öngörülen düzeyi de aşan bir hızla büyüyor olması. Hızlı büyüme önemli. Neresinden baksanız, ekonomi- nin canlı olduğunu gösteriyor. Ama aynı ölçüde sağlıklı mı bu büyüme derseniz, işte o başka. Sağlıklı büyümenin ana kaynağı üretime dönük yatı- rımlar. Bu tür yatırımlar, üretme kapasitesini arttırarak daha fazla üretilmesini ve ekonominin büyümesini sağ- lıyor. Bir de mevcut kurulu kapasitenın tamamını kullana- rak, kimi kez vardiya arttırımı vb yollarla bunu zorlaya- rak büyüme olanağı var. Bu da fazla üretim ve büyüme- dir kuşkusuz. Ama konjonktürel nitelikli bu tür büyüme, kolayca tıknefes olabiliyor. Kapasite sınırına erişilince hız kesiliyor. Uzun döneme yönelik sonuçlan açısından pek güvenilir olmamasının nedeni bu. Herhangi bir zaman aralığında ekonomi her iki eğilim- den de kaynaklanan karna bir ivme ile büyür. Yeni yatı- rım yapılır. Koşullara bağlı olarak, kurulu kapasite de zorlanır. Burada hangi eğitimin başat olduğu, sürükleyi- ci etkenin nereden kaynaklandığı önemlidir. ••• Bizde hızlı büyüme dönemlerinde genellikle ikinci eğilimin başat olduğu, kurulu kapasitesinin kullanımın- daki değişmelerin büyümeyi hızlandırıp yavaşlattığı söylenebilir. Bu nedenle ekonomi istikrarlı bir süreçten çok, boyutu oldukça büyük dalgalanmalar gösleren bir süreç içinde büyüyor. Örneğin, 1986 yılında yüzde 7.5 olan büyüme hızı 1987'de yüzde 9.7'ye çıktıktan sonra, 1988'de yüzde 1.5 ve 1989'da yüzde 0.9 düzeyine inmiş. 1990 yılında yeni- den yüzde 9.9'a çıkan büyüme hızı sonraki yıl yüzde 0.5 ile dibe vurmuş. Son iki yılda da yeniden artan bir büyü- me hızı söz konusu. Gördüğünüz gibi, istikrardan çok ciddi bir dalgalanma var büyüme hızımızda. Şu veya bu biçımde, ekonominin büyüyor olması olumlu bir şey kuşkusuz. Ama ortalama bir hızda, istik- rarlı biçimde büyümek, nedenleri ve sonuçları açısın- dan daha iyi ve olumlu. Büyük ölçüde kısa dönemli tepkilerden ve kapasite kullanım farkından kaynaklanan dalgalı büyüme kaçınıl- maz olarak tüketim talebi tarafından sürükleniyor. Tüke- ticiler talebi tırmandırınca, üreticiler de yeni kapasite yaratmaktan çok, kurulu kapasiteyi zorlayarak daha faz- la üretip artan talebi karşılamaya çalışıyorlar. Üreticile- rin tepki hızı ve üretim kararlarının esnekliğini göster- mesi açısından önemli bir eğilim bu. Türkiye'de üretici- ler oldukça esnek. Hızlı tepki veriyorlar. Bu, olumlu bir gösterge. Ekonomiye yeni bir kapasite eklemeden büyüyor ol- manın yanı sıra bu sürecin önemli bir sakıncası daha var. Kendisi istikrarsız olduğu gibi ekonomideki istikrar- sızığı da besliyor. Bu da tüketici talebini uyaran etkenle- rin değişkenliğinden kaynaklanıyor. Bizde gözlenen dalgalı büyümede enflasyon, gelir da- ğılımı ve siyasal tercihlerin tüketici talebini uyardığı ve dalgalandırdığı kanısındayım. Sağlıklı olabilecek bir sü- recin dev boyutlarla dalgalanmasının ve ekonomiye ek istikrarsızlık aşılamasının nedenleri bunlar. Enflasyon beklentisinin süregelmesi özellikle daya- nıklı tüketim malı talebini besliyor. Tüketiciler bir yan- dan enflasyona karşı önlem olarak, bir yandan da tasar- ruflarını saklayabileceği düşüncesiyle başta binek ara- bası olmak üzere bu tür mal talebini yükseltiyorlar. Eko- nominin 1992 ve 193 yıllarında hızla büyümesinin öncü- lerinin bu malları üreten sektörler olmasmın nedeni bu. Enflasyon beklentisine dayalı büyüme iyi bir şey değil. Finansal liberalleşmenin başta faiz olmak üzere para- sal getırileri tırmandırdığı biliniyor. Bu, gelir dağılımını rantiye kesim dediğimiz kişiler lehine bozuyor. Üretime dönük yatırımları caydıran bu eğilim, konjonktürel tüke- tim talebini de besliyor. Rantiye eğilimlerine bağlı büyü- me de sağlıklı bir yöntem değil. Nihayet, uzunca süredir siyasal otoritenin seçim vb. kaygılarla nominal gelirlerle oynaması da tüketim tale- bini istikrarsız bir değişken haline getiriyor. Siyasal ni- yetlerin sürüklediği hızlı büyümenin sürdürülebilmesi olanaklı değil. Kısa dönemde hızlı büyüyor olmak oturup ağlanacak bir gelişme değil. Tersine hoş bir şey. Ama nedenlerini düşünüp sonuçlarını kestirebilmemiz gerekiyor. Neden- leri güven vermiyor. sonuçlan yeniden yavaşlamaya işaret ediyorsa bu tür büyümeyi abartmayıp ihtiyatla karşılamak, büyüme sürecinde üretime dönük yatırımla- rın öncülüğünü sağlayacak bir yön değiştirmeyi kurgu- lamak daha doğru olur. Karayalçın, pek çok misyonun yanı sıra bu tür bir yön değiştirme görevini de yüklenecek. Umarım başarabilir. Ortadoğu sakinleşincepetrolfiyatlan hızla düşüşegeçîi Dünyadaucuzluyor, bizde 'zamlanıyor'LONDRA/KARAKAS (AA) - Ortadoğu'da Arap-İsrail düş- manlığının gidenlip banş anlaş- masının imzalanmasıyla esen banş rüzgarlan. petrol fiyat- lannın da düşmesine neden oldu. Petrol arzındaki fazlalık ve bu- nun daha artacağı beklentisi üze- rine. brent petrolünün varil fiyatı, Körfez Krizi'nden bu yanaki en düşük düzeyine, 15.50 dolann da altına düştü. Irak'ın Kuveyt'i iş- gal edip Irak füzelerinin S. Arabistan'daki pet- rol yataklannı vurması tehlikesinin belirdiği 1990 yılı ağustos ayı başmda. yine, petrol stoklannı arttıran pet- rol şirketleri. ham pet- rolün varil fıyatının yeniden 40 dolan aşmasına neden oldular. Ortadoğu'daki bu olağanüstü siyasi gelişmeler dışındaki dö- nemlerde ise petrol fiyatlan, dün- ya ekonomisındeki durgunluk ve petrol talebindeki azalmaya bağlı olarak aşın derecede düştü. Uz- manlara göre petrol piyasasın/la- ki bolluk dönemlerinin birbirini izlemesi, petrol arz ve talebindeki yapısal dengesizliği gösteriyor. Ortadoğu'dakı istikrarsızlık endişesı, Batı'yı, bu stratejik hammaddeye, bu tehlikeli bölge dışındaki Alaska ve Kuzey Deni- zi gibi yerlerde milyarlarca do- larlık yatınma sevk etti. Bu politi- kanın sonucu olarak, Norveç, Suudi Arabistan ve İran hariç, herhangi bir OPEC ülkesinden daha fazla petrol üretir hale geldi. Uluslararası Ekonomi Ensti- • Enflasyon farkı da hesaplandığında, ham petrolün reelfiyatı,1973'- teki petrol ambargosu öncesindeki düzeyindekinden daha yüksek değil. tüsü'nden Philip Verleger'e göre OPEC'in piyasadaki gücünü kaybetmesi, petrol fıyatlanndaki düşüşün en önemli nedeni. Verle- ger. "OPEC kuvvetten duştfikçe, fiyatlann daha da ineceği" kanısı- nda. Ham petrolün varil fiyaünın 10 dolar ve altına düşmemesi için şimdi gözler. "muhafazakarlar kanadı" Lden Suudı Arabistan ile onun rakibi "şahiıder kanadı" li- deri İrana çevrildi. OPEC ülkele- ri. fiyat istikran için S. Arabis- tan'ın petrol üretimini 500 bin va- ril kısmasını istiyorlar. Ne İran ne de Kuveyt. me\cut üretim kota- lannı adil olarak kabuJ ediyor ve üretim kotalannı aşan miktarda petrol pompalıyorlar. Toplantı- da. S. Arabistan'ın günlük 8 mil- yon varillik üretim kotası don- durulurken, İran, Kuveyt ve Ni- jerya'nın kotalannın artünlması formülü üzerinde duruluyor. Ancak S. Arabistan'ın formüle itiraz ed^or, İran'ın da, S. Arabis- tan'ın kotasının dondurulması yerine, azaltılmasmı istemesi bekleniyor. Batı'daki petrol şirketleri, petrol fiyatlan düştüğündc. OPEC üye- lerinin uzlaştığını hatırlatıyorlar. Venezüella ise piyasada arz bolluğu olmasına karşın OPEC ülkelerinin günlük toplam petrol üretim kotasının 900 bin varil artışla 23.58 milyon varilden 24.5 milyon varile yükseltilmesini önerdi. Venezüella, OPEC'in ger- çeklere dönmesi gereğine işaretle, 25 eylüldekı toplantıda üretimin kısılmasına imkan olmadığını bildirdi. SİZE BİR CİFT SÖZÜMÜZ VAR! I VI t I ISTEDIĞINIZ TIP RENAULFU HURPA KOŞULLARfYLA ALIN! Hürpa • KDV DAHIL SABIT FİYAT • SABİT TAKSİT • HEMEN TESLİM GÜVENCESİ • EN UYGUN TÜKETİCİ KREDİSİ HÜRPA MERKEZ Tel 232 32 00/ 12Hal Bûyükdere Cad. Hür Han 15 / ÂK.2 Şışiı / İSTANBUL Fax 247 98 94 HÜRPA ANKARA Tel (4) 467 23 25 - Fax (4) 467 23 26 HÜRPA İZMİR Tel (51) 25 88 10 - Fax: (51) 89 77 02 Geniş Bilgi ve Ödeme Tablosu HÜVTİyet'te! İnceleyiniz.