Katalog

Cumhuriyet tmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni: Özgen Acar •Genel Görsel Yönetmen: Yayın Koordinatörii: Hikmet Çetinkaja • Genel Yayın Danışmanr Orhan Erinç •Yazı- işleri Müdürir Celal Başlangıç •HaberMer- kezi Müdürir Mustafa Balbav Ali Acar •Düzenleme Musta/a Sağbuner Ankara Temsılcısı Cöneyt Arcayürek • Haber Mudürlen: Işık Kansu, Hakkı Erdem • lstanbul Haberleır Şenay Kalkaa »Dış Haberler Ergun Bak-ı AtatürkBulvanNo 125. Kat 4, Bakanhklar-Ankara Tel: 4195020 (7 Hat), Telex • lş - Ekonomı Dinç Tayanç »Yurt Haberlerr Mehmet Saraç 42344, Fax (4)4195027 «Izmir Temsılası: Sentar Kmk. H.Zı>a Blv 1352 S.2/3 Tel • Makalder. Sami Karaören • Spor AbdüUuıdir Yüceiman «Dü- 831230 Tele*-52359, Fax: (51)895360 •AdanaTemsıkası:Çetin YiğeooğtaJnönûCd zeltme Abdallah Yancı " 9 S No 1 Kat: I,Tel: 522550-522601-522492 ,Telex:62155,Fax:(71)522570 Müessese Müdürü: Erol Ertut •Koordinatör Atanet Koruisaıı »Muhasebe Böient Yeotr • ldare Hüseyin Görer • işletme. öndcr Çdft • Bılgı-tşlcm: N«fl lnal »Bılgısayar Sistem: M U ı d ÇBer •Reklam: Refca Işttnao YıymUyaa n Basam: Yenı Gûn Haber Ajansı. Basın ve Yayıncıhk A.Ş TûrkocağıCad.39,41 Cagaloghı34334la PK 246 lstanbul Tel 5l2O5OSTdCT 22246.Fax (1)5138595 27HAZİRAN1993 İmsak:3.26 Güneş: 5.26 Öğle-13.12 İkindı: 17.12 Akşam: 20.47 Yata 22.38 İnönü Stadı'nı dolduranlar, havai fışekler eşliğinde coşkuyla Metallica'nın şarkılannı hep bir ağızdan söyledi IstanlnıTdametal fiıtmasıTUN A ERDEM/NtLGÜN TOPTAŞ SfKirculardan sonra müzısyenleri de konuk etmeye alışan Inönü Stadyumu, önceki gece yıne alışılmadık bir tabloya sahne oldu. Metallica'nın konseri, "stad konsen'nın, stadda yapılan bir konser olmarun çok ötesinde bir anlam taşıdığını da ortaya çıkardı. Sahnenin ıçine seyirci alan, seyırcilerin arasına inip onlara mikrofon tutan, bir ağızdan yaklaşık 30 bin kişıye şarkı söyleten, sahneden havaı fışekler atan topluluk üyeleri, üç saat süren gösterileri boyunca bir an bile seyirciyle aralanndaki iletişimi koparmadı. Ünlü heavy metal grubu, program sona erdikten sonra da seyırcinin ısteğını kırmayarak iki kere daha sahneyegeldi. Bir önceki geceden stadın önünde geceleyen gençler de daha önceki stad izleyicilerinden farklı bir nıtelikteydi. Siyah, kurukafalı metalci tışörtleri. yırtık pırük kotlan ve metalcilerin vazgeçilmez derili-metalli aksesuarlanyla, bu seyirci, konsere "Gidelim bakalım neymış" düşüncesiyle gelmediğini hemen belli ediyordu. Nıtekim konser boyunca seyircilerin çoğu ezbere bildikleri şarkılan topluluk üyeleriyle birlikte söylediler. Çoğu izleyici metalin yanlış anlaşıldığından şikayet ederek samlarun aksine banşsever insanlar olduklanm belirtirken, rengarenk ve diken diken saçlanyla metalciden çok punka benzeyen bir grup, sorulanmıza cevap vermektense küfrederek üstümüze yürümeyi tercih etti. Stada girişte artık ahşılmaya başlanılan. ayakkabı kontrolü, arama ve bozuk paralara el konması aşamalan yine yaşandı. Fakat bu kez kadın ızleyıcilerin deodorantlanna da el konuldu. Kapıda görevlilerle tartışan bir genç kız "Lütfen deodarantımı almayın. Ben o çılgınlar gibı değılim. kimsenın gözüne sıkmam" diyerek tartışü ama sonunda o da içeri girebilmek ıçin kurallara razı olmak zorunda kaldı. Bozuk paralar her ne kadar Kızılay'a yollanıyorsa da deodarantlann ne yapılacağı merak konusu oldu. Bu konserin dikkat çeken bir dığer farklılığı da, bugüne kadar polislerin hep stad dışında görev yapmasına karşılık bu konserde stadın içinde de yer almalanydı. Gerçı bektenenin aksine onlara değil, daha çok hastaneçadınndaki doktorlara iş çıktı. Çünkü daha konser başlamadan onlarca kişi baygınlık geçirerek ambülansla saha dışına taşınmak zorunda kaldı. Konser boyunca da sedyeler ve tekerlekh iskemleler stadın bir ucundan diğerine koşuşturularak "artık devam edemeyecek durumdaki" gençleri sahanın dışına taşıdı. Öte yandan pohslerin varlığı tatsız olaylara da neden oldu. Tuvalette kız arkadaşının mide bulantısını gecirmeye çalışan Türkiye Yazarlar Sendikası üyesi Ercüment tdik, tuvalette seviştikleri iddiasıyla polıs tarafından tartaklandı. Idik, "Konsere gelen herkes polislerin gözünde bırer potansiyel suçlu ve abidiydi" diyerek bu olay karşısındakı tepkisını dile getırdı. Kontrolleri atlatıp stada gjrmeyı başaranlar, bir gecedir uykusuz beklemenin yorgunluğuyla yerlere ve bırbirlerinin kucaklanna yatıp uyumaya başladılar. Doğru bir karar verdikleri de kısa sürede anlaşıldı çünkü konserin ilan edildiği gibi 19.00'da değil 20.00'de başlayacağı anonsu yapıldı. Biz de bu fırsattan istifade, kimi içkilerini yudumlayan, kimi yerde oturmuş kağıt oynayan, kimi de sevgilileriyle sarmaş dolaş yatan gençlere metal müzik hakkındaki düşüncelerini sorduk. Işte aldığımız cevaplar: -Aslında bu müzik rock'dur. Rock. metalin öfüdür. Her insanın ruhuna hıtap eden bir müzik vardır, bu da oizimkine hitap ediyor. Biz herhalde biraz anarşist ruhlu insanlanz. -Müzik bir hayat felsefesi degildir. Sadece müziği beğenıyoruz. Metalciler hakkında hep kötü şeyler biliniyor. Örneğin herkes Ozzy Osborne'un civcivleri ezdiğini bilir de •Konseri izleyenlerin eleştirisi:"Duygu Asena köşesinde Metallica'yla ilgili bir yazı yazmış. Kendisini kınıyoruz. Bilmediği konularda ahkâm kesmesin. Ahmet San'a buradan selam yolluyoruz. Organizasyon berbattı. Bekleme yerleri çok dardı, ezildik, her yanımız morardı. Ama yine de çok mutluyuz." kimse Alke Cooper'ın New York'u cöp yığınlanndan kurtardığını bilmez. -Bu müzik insanı düşünmeye itiyor. Sözlere baktığında hayaün ne olduğunu anhyorsun. Hayatın gerçeklerini anlatıyor. -Bu müzik aykınlıkür. Düzenbozuculuktur. İnsanı rahatlatır, deşarj eder. Tüm sıkınülanru unutursun. Ama maalesef metalci kavramı çok yanlış anlaşılıyor. Bu müzik pop, rap gibi kolay bir müzik değil. Öğrenme gerektiriyor. Sadece hoşumuza gittiği ıçin dinliyoruz. Felsefesini herkes kendine göre yorumluyor. -Bu gençler çok şansh. Biz yıllardır Metalüca dinliyoruz, bizim içın çok geç geldiler. -Metalüca, dığer heavy metal gruplanndan, müziğinin yanı sıra tavır olarak da farklı. Kendilerini hiç bir zaman satmadılar, medyanın destek olmamasına karşın yine de başanh oldular. - Metallica'yı yıllardır bekliyoruz. Ona tapıyoruz. Savaş karşıtı, banş yanlısı şarkılannı seviyoruz. - Ailemizi çok zor, günlerce uğraşarak ikna ettik. Ama 'bu son konseriniz olur' dediler. - Biz evden kovukiuk. İki gündür evin dışında orada burada yatıyoruz. - Duygu Asena köşesinde Metallıca'yla ilgili bir yazı yazmış. Kendisini kınıyoruz. Bilmediği konularda ahkâm kesmesin. - Ahmet San'a buradan selam yolluyoruz. Organizasyon berbattı. Bekleme yerleri çok dardı, ezildik, her yanımız morardı. Ama yine de çok mutluyuz. Bol küfurlü parçalar Sohbetimiz alt grup The Cult'ın sahneye çıkmasıyla kesilıyor. Herkes serildiği köşesinden kalkarak sahneye koşmaya başlıyor. Tüm eller havada, ışaret parmağıyla küçük parrnaklan havada metalci işareti yaparak sallamaya başlıyor. Cult. sözleri bol küfüriü birkaç parça söyleyerek sahneden aynkyor. The Cult'ın ardmdan sahnenin iki yanına ekran kurulması ve sahnenin tam ortasında bulunan boşluğa şanslı izleyıcilerin alınması hazırhklanna başlandı. Yaklaşık yüz kişi tüm eşyalannı girişte bırakmak kaydıyla sahne içine alındılar. Ve sonunda, saat 21.15'de beklenen an geldi. Metallica iki yanında kurukafa resmi bulunan sahnede yerini alıp ilk parçalannı söylemeye başladı. tzleyiciler hemen ünlü metalci işaretleri veritmikkafa sallamalanna başladılar. Saha içindeki izleyicilerse koşup koşup birbirlerine çarpma oyunu oynamakta ve çığhklar atmaktaydı. Şarkının sonunda James HetfiekJ "lstanbul we fucking love you" diyerek izleyicıleri selamladı. 'Sizı çok seviyorum" gibi bircümlenin içinde bile sık sık kullanılan küfürlerin. küfiir değil bir sevgi belirtisi olarak algılandığı anlaşılıyordu. Sahneden patlatılan havai fışeklerin eşliğinde sahnenin bir ucundan bır ucuna koşarak parçalannı seslendiren grup üyelen, "İstanbul'daki Metallica dostlanyla buluşmaktan çok memnun kaldık diyerek sahneden aynldılar. Ancak yoğun istek üzerine tekrargelerek seyircilerle birlikte "Nothing Really Matters" adlı parçalannı söylediler. Bir kez daha programı bitirme gırişiminde bulunup, yeniden sahneye çağnldılar. Son olarak sahneden aynlırken davulcu Lars Ulrich bagetlerini seyircilere atarak kimi hayranına değer biçilmez bır anı bırakmış oldu. Staddan dağılan gençler bir süre Dolmabahçe ve Taksim'de toplandılar veçığlık atmayı sürdürdüler ama bır izleyicinin dedigi gibi, aslında "Konser bitince hemen normal hayata geri dönüldü..." Metallica, 30 bini aşkın genci coşrururken. erken saatlerde stada gelenler sıcağa aldırmadan beklediler. Konserin başlamasıyla tüm yorgunlukla- nn yerini, böylesinegüzel bir müzik zivafetini;yaşamanınke^fi aldı. (Fotoğraflar HAYRETTİN SAGNAK) 30 BİN KİŞİ İZLEDİ Metallicahayranlannıcoşturdu BLRAK ELDEM "Istanbul'unçılgın Metallica havranlanna selamlar"dıyehaykınyor James Hetfıeld. Sözlen çığlıklar. alkışlar ve ıslıklardan oluşan coşkulu bir tezahüratla kesiliyor. Büyük şovun muhteşem başlangıcıyla kendinden geçen yaklaşık 30 bin izleyici, Metallica"yı sahnede ızlememn keyfıni sonuna dek çıkarma çabasında. Tnbünler fosforlu yeşil çubuklarla ışık ışıl. Sahaya ve sahne kenanna da sürekli maytap yağıyor. Intemational Hospital'ın kurduğu acıl servısçadın büyuk hastaneleri aratmayacak bır tempoda çalışırken. ıçkiden, sıcaktan ya da keyiften bayılanlar birer ikişer sedyelerle çadıra taşınıyorlar. Kolay degl, Türkiye'deki ilk büyük metal konserini izlıyoruz. lstanbul böyle bır konseri yillardır özlüyordu belki ama, coşku ve heyecanın bu bpyutlara varması perşembe günü başladı. Öğleden sonra gruplar halinde Taksim"de gezen ve yavaş yavaş İnönü Stadyumu çevresinde toplanmaya başlayan gençler. bır gece önceden konserin havasına girdiler. Cuma akşamı kapılar açıldığında tribünleri ve alanı, sabırsızlığı giderek artan bir kitle doldurmuştu. Giysileri. saçlan ve aksesuarlanyla bugüne dek konserlerde görmeye alışmadığımız bir kitley di bu Yaş ortalaması 20"in altındaydı ve neredeyse tümü Metallica şarkılan külliyaünı ezbere bilıyorlardı. Rock ve metal konserlennı "Müslüman mahallesinde salyangoz satmak" olarak yorumlayanlarcumagecesı İnönü Stadı'ndaki 30 bini aşkın "salyangoz tüketıcısf'ni görselerdi biraz daha düşünürlerdı herhalde Ön grup olarak sahne alan The Cult. baştan sona yoğun bir tezahürat altında sürdürdüğü göstensını 45 dakıkada noktaladı. Cult'un şanssızlığı. alanı dolduran kıtlenın Metallica'yı bır an önce sahnede görmek isteğıyle sabırsızlanmasıydı. Dolayısıyla bis ıçin hiçbir çağn olmadı. Oysa sahne performansı ve mükemmel sounduyla Cult. cuma gecesini güzelleştiren unsurlardan bınvdi. Saat 21.00"e yaklaşırken sahnenin iki yanında dev ekranlar kuruldu ve son kontroller yapıldı. Kısa bır süre sonra ışıklar anıden sönüyor ve Metallica'nın görkemli şovu başlıyordu. Sahneye çıktıklan andan itıbaren profesyonellıklerinı ortaya koyan ve atmosferi ısıtan dört adam. izleyiay le de çok çabuk veçok sıcak birdiyalog kurdu. Repertuar ağırlıklı olarak son albüme yaslanmakla birlikte,"And Justice for All" ve "Masterof Puppets" gibı eskı yapıtlardan da önemli hıtlerin hepsi seçilmişti. Dev ekranlar ye dört dörtlük ışık düzeni sayesinde İstanbul'da bugüne dek ızlediğımiz • konserlenn en etkıleyicısıni gerçekleştırdi Metallica. James Hetfıeld tam anlamıyla bir şovmen. İnanılmaz birenerjisi ve karizması var. Hayranlannın hangi parçalan ve hangi hareketlen bekledığinı çok ıyi biliyor ve ona göre davranıyor. Lars Ulrich'in da\ ulu. altın baget ödülü hakedecek oranda dinamik ve hızlı. Kirk Hammett tam Metalhca'ya yakışan bır gitanst. Teknığı çok ıyı ama ışin gostenşine çok fazla önem vermıyor Jason Newsted ise bas gitann olanaklannı sonuna dek zorlayan. bunu yaparken inanılmaz sesler üreten bır virtüöz. Kısacası Metallica sahnede mutlak ızlenmesı gereken son derece profesyonel ve enerjik bir grup. Elemanlar arasındaki uyum ve paslaşma da kusursuz. İki saati aşkın bir süre sahnede kalan Metallica sanıyoruz kendi tanhı açısından da önemli bir konser verdı cuma gecesi Böylesine sıcak. coşkulu ve ısteklı bır kıtleyi her konserde bulmak kolay değil. Özellikle '"The Unforgiven"da izleyicinin oluşturduğu muhteşem tablo gerçekten görülmeye değerdı. Sırada şimdi Sting var Eylül ayında da Bon Jovi, Scorpions ve Deep Purple. Inönü Stadfndaki konserlerin keyfı giderek artıyor. SİMAVİ KARİKATÜR YARIŞMASFMN SONUÇLARI BELİRLENDİ Hırvat kaıikatibiste bmndtik ödülüKültfir Servisi - Hürriyet Vakfı'nca bu >il onbirincisi düzenlenen Simavı Uluslararası Kankatür Yanşması'nm sonuçlan belh oldu. Fransız sanatçı Maurice Sinet'nin başkanlığında Semih Balcmğlu, Paul Conrad, Kambiz Derambakhsh. Ali Ulvi Ersoj, F. Puig Rosado ve Turiıan Selcuk'tan oluşan secıci kurul. Hırvatıstanlı sanaıçı İsmet Voljevicayı bırincılığe değer buldu. 67 ülkeçızennın katıldığı yanşmada, Romany ali sanatçı Florian Donı Crihana ıkinci. yine Romanya'dan Constantin Ciosu da üçüncü oldu. 11. Simavı Uluslararası Karikatür Yanşmasrnın seçici kurulunun "şeref mansiyonu"na değer gördüğü sanatçılar ise şöyle sıralanıyor: Sergei Bobylev (Rusya Federasyonu), Dağıstan Çetinkaya (Türkiye). Tank Karaçiçek (Türkiye), Peter Kaste (Almanya). Victor Kudin (Ukrayna). Daniel Ladman (Çek Cumhunyetı). İsmet Lokman (Türkiye), Touka Neyestani (İranj, Srecko Puntaric (Hırvatistan Cumhunyetı). Mostafa Ramezani (İran I. Viacheslav Shilov (Rusya Federasyonu). Borojevic Vladimir (Makedonya Cumhuriyeti), Miroslavv Zdrodowski (Polonya). Yanşmada derece alan sanatçılann yapıtlan 27 ey lül pazartesi günü Ankara Devlet Resım ve Heykel Müzesi'nde gerçekleştinlecek bir törenle sahıplenne verilecek. Yapıtlar. daha sonra müzede bunulan Sedat Simavi Galerisi'nde sergılenecek. Uluslararası İpekyolu Festivali başladı Köprüden geçtideve kervatu• Kültür Bakanı Fikri Sağlar açış konuşmasında festivali banşı, dostluğu ve işbirliğini simgeleyen bir etkinlik olarak niteledi; İpekyolu'nun yalnızca bir ticaret yolu değil, aynı zamanda Doğu ile Batı arasında kültürel alış-veriş sağlamış bir kültür yolu olduğunu vurguladı. Kültür Servisi - Kültür Bakanlığı tarafından düzenlenen Uluslararası İpekyolu Festivali, dün sabah Asya'dan Avrupa'ya İpekyolu'nun bağlantısını sembolize eden deve kervanlan ge- çişı ıle başladı. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'- nün Anadolu ayağında başlayan geçiş, Rumeli yakasında son buldu. Daha sonra Topkapı Sa-' rayı Mecıdiye Köşk'te gerçekleştirilen basın toplanüsında. Kültür Bakanı Fikri Sağlar festi- vali düzenleme amaçlannı anlatarak. festival içinde yer alacak etkinlıkleri açıkladı. Kültür Bakanı Fikri Sağlar konuşmasına, banşı. dostluğu ve işbirliğini simgeleyen bir et- kinlik olarak ipekyolu Festivali'ni gerçekleştir- mekten büyük bir mutluluk duyduklannı belir- terek başladı. İpekyolu'nun yalnızca bir ticaret yolu değil, aynı zamanda Doğu ile Batı arasın- da kültürel alış-veriş sağlamış bir kültür yolu olduğunu da vurgulayan Sağlar, bu nedenle Avrupa Konseyi ve UNESCO'nun oluşturdu- ğu komitelerle çeşitli etkınlıkler düzenlediğini anlattı. Sağlar. bakanlıkça Türkıye'nin tanıtımı açısından önemli bir olanak olarak değerlendir- dikleri festivale, UNESCO İpekyolu Projesi Başkanı ıle Avrupa Konseyi Kültür Yollan Projesi Başkanı ve yurtdışından 20 ülke temsil- cisinın katıldığını bildirdi. 10-15 ekim tanhleri arasında Ankara ve Antalya'da, konusu ker- vansaraylar olan bir sem- pozyum dü- zenleyficek- lerini ve önü- müzdeki yıl büyük bir toplantının gerçekleştin- leceğinı açı- lclayan Sağ- lar. sözlerini şöyle sürdür- dü:. "İpekyolu sadece bir ti- caret yolu de- ğıldir. Bu yol- da yürüyen ınsanlar. bir kıtadan diğe- rine. bir dil- den başka bir dile, bır uy- garlıktan di- ğer uygarh- klara etkile- şim olanak- lan ve yeni soluklar taşımışlardır. Böylelikle in- sanlık dilin, dinin ve ırkın aynma yaklaşn mlannın dışına çıkarak. tüm irisanlığı ortak bir potada eritec«k evrensel ülküyü canlandırmaya çalışmıştır. İpekyolu. bu ülkünün soyut bir dü- şünce olmaktan çıkarak. yaşanan somut bir gerçekhğe dönüşmesidir." İpekyolu'nu yeniden gündeme getınrken, sa- nat ve kültür boyutunu ön plana çıkarttıklannı belirten Sağlar, "İnsanlık bugün de iki uygarh- ğın kesiştıği, buluştuğu bir kavşak noktasının arayışı içındedır. BizTürkiye'yi bu kavşak nok- tası olarak tüm insanlığa sunuyoruz" dedi. Kültür Bakanı Fikri Sağlar savaşlann. ırksal ve dını farklılıklara dayalı aynmalığın,çelişkilerin > aşandığı bır dünyada kültürler arası etkileşi- mı, evrenselliği sağlamak ıstediklerini sözlerine ekledı. Basın topiantısına UNESCO Kültür Yollan Başkanı, Avrupa Konseyi Kültür Yol- lan Başkanı, Kültür Bakanlığı Müsteşan Emre Kongar ve İstanbul Devlet Opera ve Balesi Ge- nel Sanat Yönetmeni Yekta Kara da katıldı. Kültür Bakanı Fıkn Sağlar. basın toplanüsın- dan sonra İpekyolu Festivali çerçevesinde ger- çekleştirilen "İpekyolu'nun Getirdiği Resim Dünyası", "Zühal Nihal Ankdal İpek Sergisi" ve "Çinden İstanbul'a Porselen" adlı sergilerin açılışını yaptı. INANOBA N U T L A R1 H U Z U R, Y U V A S A H İ B İ 67 ülke çizerinin katıldığı L luslararası Simavi Karikatür \artşması'nda Hınat sanatçı V'olje- vica'nın karikatürü birinci oldu (İ stte). Y anşmada ikinciliği Romanyalı Florian Doru Crihana, üçüncülüğü ise a\ nı üikeden Constantin Ciosu aldı. MARMARA DENİZİ, BÜYÜKÇEKMECE KOYU'NDA; YAZ/KıŞ OTURULABILECEK ISTANBUL'UN SEÇKIN SEMTLERINDEN BIRI SIZLERI BEKLIYOR... EMLAK BANKASı'NıN AYLıK %A TL VEYA % 1.2 DM, % 1 $ FAİZLİ "YUVA KREDİSİ"Nİ KULLANARAK, SİZ DE HER TÜRLÜ ÇAĞDAŞ KONFORA SAHİP İSTANBUL / SİNANOBA KONUTLARI'NDAN BİR YUVA SAHİBİ OLABİLİRSİNİZ. EMLAK BANKASI