26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22HAZİRAN1993SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ozel yayıncılıkta iktidar sopası Özel yayıncılan denetleyecek üst kuruldaki 9 kişiden 5'i iktidarpartisi ya da partilerinden oluşacak. Radyo-TV yayınalığmda devlet tekeli kalksa da iktidar, yayınlarda baskısını sürdürebilecek. ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Radyo ve televizyon yayınlanna iliş- kin ilkeleri düzenleyen anayasanın 133. maddesinin bugün TBMM'deki oturumda değiştirilmesi durumunda Türkiye, yeni bir "radyo-televizyon düzeni"nekavuşacak. TBMM'de gru- bu bulunan siyasi partilerin temsileüe- rinin yer aldığı "radyo televizyon alt komısyonu"nun hazırladığj Radyo Televizyon Yasa Taslağı'na göre ya- yınlann denetimi-gözetimi, lisans ve- rilmesi, lisans iptali, frekans tahsisi gjbi konularda yetkiler, oluşturulacak olan "Radyo Televizyon Üst Kurulu'- 'na (RTÜK) veriliyor. Radyo Televizyon Yükşek Kurulu'- nun lağvedilip yerine RTÜK'ün oluş- turulmasını sağlayacak taslağa göre bu kurul, "Radyo ve televizyon yayın- lannın kamu hizmeti anlayışına, anla- tım özgürlüğüne, iletişimde ve yayında çoğulculuk esasına ve devletin anaya- sada belirtilen temel ilke ve niteliklen- ne, genel ahlaka ve manevı değerlere saygı gösterilerek yapılmasını" gözete- cek. Taslakla getirilecek yeni radyo te- levizyon düzeni şu ilkeleri içeriyor: • RTÜK, 5'i iktidar partisi veya partilerinin, 4'ü muhalefet partilerinin göstereceği adaylar arasından TBMM tarafından seçilen 9 üyeden oluşacak. • RTÜK üyelerinin görev süresi 6 yıl olacak. Ancak üyelenn üçte ikisi 2 yılda bir yenilenecek. • Yurt içine yayın yapacak kamu ve özel radyo televizyon kuruluşlan, Av- rupa Sınırötesi Yayın Sözleşmesi il- kekrine uygun yayın yapacaklar. • Genel ahlaik, genel sağlık, yasala- ra, kişi hak ve özgürlükfcrine aykın yayın yapan ya da haksız rekabete yol açan yayınlar yapan kuruluşlann ti- sanslan, gerekli görûldügü hallerde RTÜK tarafından iptal edılebılecek. • Ulusal kanal ve frekans bandı planlamasındaki kanal ve frekans bantlannın dörtte biri TRTye tahsis edilecek. • Yargı kararlandışında, özel radyo ve televizyonlann yayınlan önceden kontrol edilemeyecek ve durdunı- lamayacak. Ancak ulusal güvenliğin gerekli kıldığı hallerde, haber yeya ya- yın Başbakanlıkça men edilebilecek. • Üst kuruldan izin almadan radyo televizyon yayını yapan ya da yayın iz- ni iptal edilen kuruluşlann yayınlannı sûrdürmeleri halinde bu kuruluşlara 10 milyon ıle 10 milyar lira arasında değışen para cezalan verilebilecek. Ayrıca suçun ağıruğına göre bu kuru- luşlann yayın câhazlan da müsadere edilebilecek. 133. madde bugün TBMM'de görüşülüyor Hükümeti kurma calışmalannı sür- düren DYP Genel Başkanı Tansu Ç3- ler'in "ilk icraat" olarak gerçekleştir- mek istediği anayasanın radyo-TV te- keline ilişkm 133. maddesinin değiş- tirilmesi önerisi bugün TBMM'de gö- rûşûlecek. öneri metni ûzerinde parti- ler arasında bir uzlaşma sağlanamadı. Referanduma gitmeden gerçekleşmesi için 300 oy gereken değişiklik konu- sunda uzlaşma arayışlannın bugün ge- nel kurul toplanüsından önce de sür- dürüleceği belirtiliyor. 133. madde değişikliği bugûn genel kurulda ele ahnacak. DYFli tüm mil- letvekillerine Tansu Çiller imzasıyla mektuplar gönderilirken, ANAP Ge- nel Başkanı Mesut Ydmaz da yurt ge- zılerini iptal etti ve milletvekillerine çağnda bulundu. Değişiklik önensı 270-300 arasında bir oy alırsa referan- duma gıdilecek. 300 ve daha fazla ka- bul oyu alınırsa, cumhurbaşkanının imzasından sonra yürürlüğe girecek. Ancak bugün TBMM'de milletvekil- lerinin genel kurula katılması yeterli olmuyor, çünkü henüz partiler arasın- da değişiklik metnı üzennde bir uzlaş- maya vanbnadı. TBMM başkanının çağrısı üzenne dün parti grup yönetici- lerinin katılması gereken toplantı da yapılamadı. Sanatçılar unutulmaktan korkuyor 'Parayı veren, şarkıyı çalar' Magazin/TV Servisi - Popü- ler Müzik Sanatı Vakfı (POP- SAV), Müzik Yapımalan Derneği (MÜ-YAP) ile çok sa- yıda ünlü sanatçı, Sepetçiler Kasn'nda düzenledikleri basın toplanusında, TBMM'deki "kader günü" öncesinde özel radyolara karşı ortak tavrrlan- nı ortaya koydular. Sanatçılar, yasal güvence istediler Toplanüda ANAP Genel Başkan Yardımcısı Lütfullah Kayalar. ANAP milletvekilleri Orhan Ergüder, Eyüp Aşık, Te- mel Gündoğdu ve Burhan Kara- bey de yer aldı. Toplanüda söz alan sanatçılar, yasal kimlik ka- zandırmakla birbkte özel rad- yolann açılmasmı da sağlaya- cak olan 133. maddenin TBMM'de değiştirilmesinin görüşülmesi sırasında, kendi te- lif haklannı güvence altına ala- cak yasal bir düzenlemenin de yapılmasını istediler. Orhan Gencebay, daha fazla sömürül- meye tahammülü kalmadığını belirterek telif haklanrun bir sü- re daha görmezlikten gelinmesi durumunda müziği bırakacağı- na yemin ederek 25 yıllık sanat yaşamına "nokta" koyacağmı acıkladı. POPSAV Genel Sekreteri Ali Rıza Türker. yönetim kurulu üyeşi Osman Yağmurdereii, MÜ-YAP Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Kencebay, yar- dımctsı Aydm Oskay. her iki kuruluşun hukuk müşaviri avukatOzdemir Arkun'un yanı sıra Sibel Can, Ebru Gündeş, Aşkm Nur Yengi, Belkıs Akka- le, Burhan Çaçan, Ercan SaatçL, tzel Çeük 0e Hurşid Yenigûn'ün de aralannda bulunduğu sanat- çılar, herhangi bir yasal düzen- lemeye dayanmadan yayına başlayan ve 800'e ulaşan sayıla- nyla Türkiye'de bir "radyo enf- lasyonu" yaratan özel radyola- nn yeniden açılmasına kesinlik- le karşı olmadıklannı, ancak eserlerinin izinsiz, sonımsuz ve terbiyesiz biçimde kullanılma- sına daha fazla göz yummaya- caklannı söylediîer. Yapımcı. yonımcu ve beste- cilerin eserlerinin daha önce olduğu gibı izinsiz ve sorumsuz- ca kullarulacağı yolunda ciddi kaygılar duyduklannı belirten sanatçı ve müzik kuruluşlannın temsilcileri, 133. maddenin de- ğiştirilmesi sırasında kendi telif haklannın da yasal bir düzenle- meyle açığa kavuşturulmasırun zorunlu olduğunu dile getirdi- kr. 58yüm bitirenmüğibir kara sevda HATİCETUNCER Önce bir keman sesi yayılıyor Birgi'ye. Ardından öz bir ses o bildik türküyü bir kez daha yorumluyor yanık yanık: "Izmir'in kavaklan dökülür yapraklan" Mustafa Kaya'nın sesi ve kemanı bu. Birgililer tarlalanndan, evlerinden dinliyor yıkık dökük kahveden gelen türküyü... 69 yaşmdaki Mustafa Kaya 58 yüdır müzik yapüğını söylüyor. "Müziği koyun güderken öğrendim. Sonra bilenlerden ders aldım" diye anlatıyor kendini. Sesiyle de övünüyor: "Berıim sesim Bedia Akartürk'ten bile incedir". Birgi, Ödemiş'in bir köyü. Eski evlerini, restore çalışmalan süren Çakırağa konağını görmek için Birgi'ye uğrayanlan ihtiyar kemanarun incecik sesi karşılıyor: " Bize derler mertefe ey fıdan boylum süpürün konaklan." Yapay kulağa bilimadaiîilarından6 hayır9 • îstanbul'da rekor sayıda bilim adamının katıldığı "Kulak Burun Boğaz Zirvesi" olarak da adlandınlan "15. I>ünya Otorinolarengoloji ve Baş Bo>Tin Cerrahisi Kongresi" dün başladı. Kongrenin ilk gününde kulak anotomisindeki bozukluklar, işitmeye yönelik ameliyatlar, KBB'daki pediatrik gelişmeler, gûrültüye bağlı işitme kayıplan ile kriz halinde baş dönmesi gjbi konular tartışıldı. Istanbul Haber Servisi- Soa 10 yıldır terilen yoğun flgi nedeniyJe toplaııtı saloo- "Sağır hastalara müjde" olarak tanrtmu Umoda sabah saatlerinden itibaren izdi- yapılan yapay kulak(biyomk kulak) ham yaşandı. Kongre salonlannda 7 dfl- ameliyatlanDdan, bugüoe kadar uygu- den siroûltane çeviri yapdn-ken toptanb landığı ülkekrde yeterli randıman alma- dev ekranlardan drjanya yansrtıldı. madığı vurgulandı. Bugüne kadar dün- Kongre yetkflfleri kanhmcıiardao kayıt yada vaklaşık 2000 kişiye uygulanan ya- gideri >e stand iicreti oiarak 2 ^ mflyon pay kulak ameliyatlannda başan şansının dolar eide edildiğini bdirttiler. hayh' düşûk olduğu beKıtfldi. 15 salonda gerçekleştirikn kongrenin v- îstanbul'da rekor sayıda bffim adamı- Ok gününde kulak anotomisindeki bo- nm katddığı "Kulak Burun Boğaz Zir- zukiuklar, işitmeye yöoelik ameliyatlar, vesi" olarak da adlandınlan "15. Dûnya KBB'daki pediatrik gelişmeler, burun ar- C y Otorinolarengoloji ve Baş Boj-un Cerra- hisi Kongresi'" dün başladı. Koogreyegös- y y KBB'daki pediatrik gelişmeler, burun ar- kas, tiniörieri, gûrültüye bağh işhroe kayıplan Be kriz halinde baş dönmesi, aşm kuiak çınlaması sonucu iç kulak sağırüğı yapan menniere's hastalığı tarbşıldı. Kongrede yapay kulak ameüyatlan ile ilgffi bügi veren tstanbul Ünvershesl, Istanbul Tıp Fakültesi KBB AnabOim Dalından" Prof.Tahir Altuğ, yapay ku- kk konusunun "mucize ameüyat'" olarak tanıtınunın yapümasuun yanliş olduğunu vurguUyarak şunlan söyledi: "Bu ameli- yat şu ana kadar ülketnizde 8-10 defa ger- çekleştirildi. Bflinmesi gereken husus bu ameliyatın gerçekleşmesi için çeshU stan- daıHarm olduğu. Örneğin bu tip bir ameli- yatın gerçekleşmesi için ilk sırada istenen hastamn daha önceden konuşmoş ounası. Bir başka deyişle hasta konuşurken iç ku- lağmda meydanageİM etkili bir infeksiyon sonrası sağır ofanası. Ya da geçirdiği bir kaza sonrası sağır kalması. Her iki şartta da iki kutağu birden sağır olması gerekB. Dünyada yapay kulağı üreten fimıası sa- yısı 5'i geçmiyor. Yapay kulağui hayli pa- halı bir ameliyat oluşu da bir başka etken. Bugün yapay kulağın sadece fîvatı 200 milyon lira. Bu ameli> atlarda çok önemli bir başka hususda şarrJar uygun olduğu takdirde ameliyattan sonra gerekli reha- bilitasyon çabşmalan. Çünkü kulakta duyuhnaya başUnan mekanik seslerin an- laşılması için çok uzun süren bir rehabüite dönemi mevcut. Zaten dünyada bugüne kadar yapay kulak takdmış hasta sayı- sının 2 bin oluşu göz önüne alınırsa bu amelhatlarda başan şansının fazla olma- djğı ortaya çıkar. ABD'de sağır çocukla- ra bu kulaktan takıp konuşmayı öğretme- ye basladüar. Bu çauşmalar hala süriiyor. Ulkenıizde SSK bu ameü> atın masrafun karşdamıyor." Kongrede görüstüğümüz Türk KBB uzmanlan ise kulak bankasının gelişmiş diğer nlkelerde olduğu gibi Türkiye'de de kunıimasmı istediler. Bu sayede orta ku- lak nakiHerinde büyük mesafe alınacağını belirttfler. Kongreyebir postersunan Cer- rahpaşa Tıp Fakültesi Kulak Burun Bo- ğaz Anabilim Dalı göreviileri hipofız ti- mörlerinin teda\isinde KBB uzmanlan ile nöroşirürn uzmanlannın ortaklasa ça- lışmalanndan büyük başan elde edildiği vurguladılar. Düne kadar beyinden girflen hipoflz timör ameüyarJarında artık bu- rundan ghüdiğine dıkkat çekilen poster- de şu bilgiler yer alıyor: u Hipofız tmörieri kesinlikle kanser olarak kabul edilemez. Ancak beyinde bütün fonksiyonlan idare eden hipofız bezindeki hücre artışlan kör- lükten, ktsırlığa, cüceükten. aşın büyü- rneye kadar bir çok rahatsızuğa neden oluyor. Yeni yöntemle gerçekkştirilen bu ameliyatlarda nöroşirürji uzmanı ile KBB boğaz uzmanı ortaklaşa çahşıyor. Burun- dan girilerek beynin altında yer alan hipo- fize ulaşılıyor. Burdaki tümör nöroşirürji uzmanı tarafından aunıyor. Amdiyat 1.5-3 saat sürüvor." Belediye işçisinin umudu CUler'de Haber Merkezi- Türkiye ge- nelinde beledıyelerden toplu iş sözleşme farkı. ikramiye ve ma- aş karşılığında toplam 2 trilyon lira alacağı bulunan 93 bin bele- diye işçisinin umudu, DYP Ge- nel Başkanı Tansu Çflfer'de. Belediye işçileri, yeni kurulacak hükümetten göreve gelir gel- mez, alacak sorunlannın çö- zümlenmesine daha aktif olrna- sınıbekliyor. Belediye -tş Sendikası Genel Sekreteri Kasm Yorulmazbaş konuya ilişkin sorulan yanıtlar- ken, yeni hükümetin belediye işçilerininalacakkonusunu"do- ğal afet" kabul ederek önceük vermesi gerektiğini belirtti. Karabük Beledıyesi'nde çalı- şan 780 işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde olumlu sonuç almamaması ha- linde 25 Haziran'da greve gidi- leceği bildirildi. Karabük Demir Çeük Fabri- kalannda 28 Haziran tarihinde başlayacak grev öncesinde. işci- lerin bugün toplu vizite eylemi yapacaklan bildirildi. Bu arada, Akfa Çay Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin krizde oldu- ğunu gerekçe göstererek 195 iş- çinin iş akitlerini fes etmesi ve 5 milyar lira olan kıdem tazmi- natlannı ödememesi gerginlik yaratü. Tek Gıda-İş Sendikası Rize Bölge Şube Yönetim Ku- rulu'nca yapılan açıklamada, "Akcaklan icra yoluyla değil de nzaen tahsil etmenin en sağ- hklı yol olduğu hepimizce bili- nen bir gerçek olmasına rağ- men, nzaen tahsil etmek müm- kün olmadığından icra yoluna gidilmiştir "denildi. öte yandan DÎSK'e bağlı Gı- da -İş Sendikası Genel Başkan Vekıli Mehmet Miüacı yapüğj yazılı açıklamada, Ünilever grubuna bağh Dosan (Lipton) işyerinden sendika değiştirdiği için Tek Gıda-lş'le işbirliğj için- de çıkanlan 27 işçinin hesabının sorulacağıru acıkladı. Mıhlacı açıklamasmda 27 işçinin ka- nunsuz olarak işten aülarak yerlenne yeni işçilerin ahndığını söyledi. Ekonomik sıkmtı içinde bu- lunan Zonguldak Belediyesi'- nin personeline maaş veremedi- ği belirüldi. Belediye-tş Sendi- kası Zonguldak Şube Sekreteri Cavit Zülflkar yaptığı açıkla- mada, belediyenin 2 yıldır dü- zenli maaş ödeyemediğini belir- terek,,"Toplu sözleşme görüş- melerinde grev aşamasına gel- dik.Yönetimin uzlaşmaz tutu- mu yüzünden, kısa sürede greve çıkacağız"dedi. Bk mezunlar 'İletişim andı' içti • Marmara Üniversitesi Üetişim Fakültesi ilk mezunlaraıı verdi. Açılışını Kemal Sunal'ın yapüğı diploma töreninde 250 öğrend "İletişim andı" içti. Magaziıı/TV Servisi - Marmara Üniversite- si İletişim Fakültesi, bu adı aldıktan sonra ilk mezunlannı verdi. 1948 yılında İstanbul Ga- zetecilik Okulu olarak kurulan ve daha sonra Basın-Yayın Yüksekokulu'na dönüşen fakül- tenin Gazetecüik, Halkla İlişkiler ve Tanıtım, Radyo-Televizyon' bölümlerinden 250 öğren- ci, "İletişim Andı" icerek diplomalannı aldı. Üniversitenin Haydarpaşa Kampusu'nda gerçekleştirilen törene, öğretim görevlilerinin yarusıra çok sayıda öğrenci yakını da kaüldı. Sinema sanatçısı Kemal Sunal'ın açış konuş- masuıı yaptığı törende kürsüye gelen üniversi- tenin eski mezunlanndan Kadir İnanır, genç üetişimcilere gelecekteki yaşamlannda başan diledi. Törende Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Necmi Tanyolaç da bir konuşma yaptı. Gaze- teciler arasında okullu-alayh aynmı yapılma- sının sakıncalanna değinen Tanyolaç, yeni mezunlann, mesleğjn zorluklanna göğüs ge- receklerine ınandığını da belirtti. 37 Anadolu lisesidaha açılacak • Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan, daha önce yeni öğretim yıhnda 23 Anadolu lisesi açılacağının duyurulduğunu belirterek bunlara 141isenindaha eklendığıni acıkladı. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - - Mılli Eğitim Bakanı Kök- sal Toptan, 1993-94 öğretim yılında yeni açılacak Anadolu lisesi sayısının 23'den 37'ye çıkanldığını bildirdi. Toptan, daha önce yeni öğretim yılında 23 Anadolu lisesi açılacağının duyurulduğunu belirterek bun- lara 14 lısenin daha eklendiğini acıkladı. Toptan'ın verdiği bilgiye göre aynca Kahramanmaraş ve Yozgat'ta da birer fen lisesi açı- lacak. 1993-94 öğretim yılında açılması planlanan 14 Anadolu lisesinin isimleri şöyle: Ankara Mamak, Ankara Şereflikoçhi- sar, Ankara Nallıhan, İçel Er- demli. İstanbul Yeşilköy 50. Yıl, İstanbul Nasrettin Hoca, İstanbul Maltepe, İstanbul Kartal Fatın Rüştü Zorlu, Mardin Kızütepe, Sinop Boya- bat, Şanlıurfa Suruç, Hakkari Yüksekova, Sivas Şarkışla ve Antalya Serik Anadolu Lisele- ri. ARAYIS TOKTAMIŞ ATEŞ Cesur Olmak... Çok satan gazetelerden biri, geçen pazar günü sekiz sütun üzerinden bir manşetatmış: "Cesur kararlar geli- yor." Bir de altbaşlık: "Ekonominin önündeki tüm kısıtla- malar kaldırılacak." Bu gidişle bizler "cesaretkurbam" olacağız herhalde. Yahu bu ülkede, ozamanlar henüz "Baba" sayılmayan Sayın Demirel'le; "Evliyalığı henüz ilan ve reklam edil- memiş" Sayın özal'ın eseri olan 24 Ocak Istikrar Önlem- leri'nden daha cesur karar olur mu? Bir gecede paramız pul olmuştu. Bir Amerikan Doları karaborsada elli beş lira iken resmi kur yetmiş lira olarak saptanmıştı. Neden bu kadar yüksek bir devalüasyon yapıldığını soran ga- zetecileri de Turgut Özal yanıtlamıştı: "Uzun yıllar by ra- kamla oynamamak için..." Zaten Allah da biliyor, uzun yıllar döviz fiyatlarıyla oynamadılar... Dolar on bin lira- nın üstüne kendi kendine yükseldi. Enflasyon da kendi kendine ortaya çıkıyor... 24 Ocak 1980'deki "cesur kararlar" az gelmişti ki, 1984'te 1. özal hükümeti bir dizi "cesur karar" daha aldı. Zaten Türkiye'ye ne zaman IMF heyetleri gelse, bızim yöneticilere bir cesaret geliyor. Ondan sonra da "acı re- çete" edebiyatı başlıyor. 1987 seçimlerinden önce, "bir dönem daha" dediler, "Fırsat verin bize, bakın neler yapacağız." Halk bunu pek yutmadı ama, seçim yasasının azizliğiyle bir dönem daha süre aldılar "Bakalım ne göreceğiz" diye bekler- ken özal Çankaya'ya çıktı, göre göre Sayın Akbulut'un başbakanlığını gördük. Mesut Yılmaz ANAP'a genel başkan olunca, Sayın Özal'la ipleri kopardı. Hani çağ atlamıştık, sahip çıksanı- za. Sanki ANAP gitmiş, yerine bir başka parti gelmişti. 1991 erken genel secimlerine de aynı hava içinde girildi. Amacım geçmiş günlerde yaşadıklarımızı yinelemek değil. Bu nedenle lafı uzatmak istemiyorum. Ancak her "yeni" iktidar, "cesur" kararlar alıyor, "acı bir reçete" veriyor. Ve sonra da "mangalda kül bırakmayan" bu ce- sur yöneticiler, "Hadi bana müsaade" deyip ışı bir baş- kasına devrediyor. Işin hoş yanı, yükü sırtından atanlar, konuşmaya baş- lıyor. örneğin Dışişleri Bakanı yken yıllarca "gıkı çıkma- yan" Mesut Yılmaz, başkalarını "pısırık olmakla" suçlu- yor. Hele geçenlerde, özal'ın "evladı maneviyelerin- den" olan bir köşe yazarı, "özal olsaydı, KlT'leri çoktan özelleştirmişti" diye yazmaz mı. Bunlar halkın unutkan- liğına biraz fazla güveniyorlar, sonları kötü olacak. Yahu Özal bu ülkede yedi yıl "maiyet memurluğu" mu yaptı? Başbakanlık görevindeyken özelleştirseydi ya. Muhale- fet yoktu, basın yoktu, başta sendikalar olmak üzere baskı grupları susturulmuştu, üniversiteler YÖK düzeyi- ne geçmişlerdi... Konuşmak kolaydır. "Cesur kararlar" alınacakmış. Cesaret; yapılan işin, alınan kararın, ger- çek bir maliyeti, bir sorumluluğu varsa söz konusu ola- bilir. Yapılan hatanın bedelini başkalan ödüyorsa ve ödeyeceği biliniyorsa bunun adına cesaret denmez. Türk halkını bugün örgütsüz ve medya bombardımanı ile tepkisiz bırakarak şaşkına çevirdikten sonra, "Eko- gıominin önündeki tüm engelleri kaldıracağız" derseniz, adama "On yıldır yapılan neydi" diye soramasalar bile bu soru ortada durmaktadır. Hiç kimse "Benden önceki- ler beni ilgilendirmez" diyemez. özal, Akbulut, Yılmaz, Demirel, Çiller; hep aynı siyasettiyatrosunun oyuncuları ve aynı piyesin aktörleri ve aktrisidirler. Bu arada bir kı- sım insanlara da "muhalefet" rolü verilmiştir. Ama bi- linçli, ama bilinçsiz; ama iyiniyetli, ama kötü niyetii, on- lar da kendilerine verilen bu rolü oynamaktadırlar. Ortada bir sürü yalan dolanmaktadır. "Çağ atladık", bunlardan biridir. lyi bir iletişim ağı kurmaklaçağ atlarv maz. Insanı insan yapan, toplumları onurlu kılan tüm de- ğerter ayaklar altına alınmıştır. "Adriyatik'ten Pasifik'e Türk Dünyasının Liderliği" gibi ipe-sapa gelmez hayal- lerle toplumun dikkati başka yönlere çekilmektedir. Gelir dağılımı bozulmuştur. Bu gidişle daha da bozu- lacaktr. Buna karşı önlem alacak "cesaret" nerede? Devletin vergi gelirlerini arttıracak önlemler vardır. Kim bunları yaşama gecirecek kadar "cesur?" Eski köy düğünlerinde hatırlı konuklar ve ağalar ma- salarda ağırlanırken; halk çevrede halka olur, damların üzerine çıkar, yiyip-içenleri ve oynayanları izlerdi. Kimi zaman sofrada yeyip-içenlere bakarak yutkunur; kimi zaman elindeki kuru ekmek ya da dürümü dişler, ama bu arada el çırparak kendince eğlenirdi. Hele eli-yüzü düzgün bir de program olursa, keyfine sınır olmazdı. Türkiyemiz de bu köy düğünlerine döndü. Bir yanda yiyip-içenler; öte yanda bunları seyredip el çırpanlar. Ama bu şenlik, bu şamata ne kadar sürer acaba? Trafik kazaları: 13 ölû • Haber Merkezi -Giresunda Tuncay Kanunan yöneumındekı 28 DD 266 plakalı minibüs. Şebınkarahisar-Dereli karayolunun Erimez mevkıinde rot çıkması yüzünden uçuruma yuvarlandı. Kazada Hasan (4) ve Emriye Karaman öldü, 17 kişi yaralandı. Yurdun dığer yerlennde meydana gelen trafık kazalannda yaşamlannı yiürenlenn isimleri ise şöyle: Mersın'de Necla Düz, Hasan Başel, Hüseyin Ydmaz, Adana'nın Pozantı ılcesınde Ali Karakuş. Şevket Karakuş. Aydın'da Adnan Gokalp, İrfan Altıntaş, Konya'da Yasemin Bozkurt. Tekirdağ'da Bekir Düzgün, Basri Damar, Erzurumda Gülcin Yıldız Öğretmen İbrahim İşyar öldü • İstanbul Haber Servisi - Öğretmen hareketinin tanınmış ve çok sevilen üyelerinden İbrahim İşyar, dün İstanbul'da öldü. Işyar'ın cenazesi, yann İzmit'te kaldırılacak. Örgütlü öğretmen hareketinde başlangıcından beri aktif görevler üstlenen eğıtimci İbrahim İşyar, TÖS'teki etkınliklerinden dolayn 12 Mart 1971 'de ve TÖB-DER'deki etkinliklerinden dolayı da 12 Eylül 1980'de tutuklanmış ve çok ağır işkence görmüştü. 12 Eylül sonrası TÖB-DER davasında yönetici olmamasına rağmen en yüksek cezaya çarptınlmış. 9 yıla mahkum edilmişti. Ankara'daki Mamak Cezaevı'nde ciğerlerinden hastalanan İşyar, önceki gün kaldınldığı Florance Nightingale Hastanesı'nde komaya girdı ve dün öldü. Öğretim üyelerinin görev dağılımı • İstanbul Haber Servisi - Üniversite Öğretim Üyeleri Derneğinin yeni yönetim kurulu görev dağılımı yaptı. İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. E>r. Burhan Şenatalar, başkanlığa seçildi. Yıldız Teknik Üniversitesi öğretmı üyesi Prof. Dr. Ayhan Alkış'ın ikinci başkanlık, İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selcuk Özarmağan'ın genel sekreterlik, aynı ünıversiteden öğretim üyesi Prof. Dr. Kadir Erdin'ın muhasiplik görevlerini üstlendiğı dernegin yönetim kurulu üyeleri de şöyle: "Prof. Dr. Ayla Gürsov, Prof. Dr. Cihat Aral, Prof. Dr. Erğun Gedizboğlu, Prof. Dr. Ülkü Azrak, Prof. Dr. Nesrin Ertel, Prof. Dr. Durul ören, Prof. Dr. Bümaz Toprak, Prof. Dr.Cevat Demir." Merkez Av Komisyonu toplanıyor İstanbul Haber Servisi- Merkez Av Komisyonu, bugün toplaruy or. Orman Bakanlığı, Milli Parklar ve Av-Yaban Hayaü Koruma Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamaya göre, toplantıda koruma altına ahnacak türler ile avına izin verilecek türler belirlenecek. Bu türlerin avlanma süreleri ile limitlerini belirleyecek olan komisyon, aynca, yasaklanan avlanma şekilleri ve av turizminin yaru sıra, avalığın dûzenlenmesi ve avcılığın yasaklandığı sahalan karara bağlayacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle