Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 HAZİRAN1993 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Turgut Özal'ın sağhğında dinlence yeri olarak kullanılan Okluk Koyu'nun halka açılması için kampanya başlatılıyor
Oklıık'taki 'Konut' yıkılsııı mı?
tiZCANÖZGÜR
MUĞLA - "Turgut Özal'ın Okluk
Koyu'ndaki evine kim izin verdi?"'
Rahmetli Cumhurbaşkanı Turgut
özal'ın sağhğında, bu soru gerek
Muğla'nın gerekse ûlke kamuoyunun
aylarca, yıllarca gündeminde kaldı.
Şimdi yanıu hala verilememiş olan bu
sorunun yerini, "Cumhurbaşkaru Sö-
leyman Demirel, hukuka bağlıbğının
bir göstergesi olarak koyu halka mı
açacak, yoksa Özal gibi o da 'resmi
dinlence yeri' olarak kullanmaya mı
devam edecek" sorusu aldı.
Kurban Bayramı tatili süresince.
Muğla ve Gökova'daki çevre söyleşi-
lerinın ağırkkh gündemini oluşturan
soru. bugûnlerde Muğla'da "Gökova
Temıik Santralı çalışünlacak mı" so-
rusuyla eşdeger hale geldi. Bu yıl için-
de "müteahhitten teslim alınacak"
gerekoesiyle çalıştınlacak olan santra-
lın çahşmasının engellenmesı içın oluş-
turulan Gökova Süreklı Eylem Kuru-
kluk Koyu'ndaki Devlet İstatistik Enstitüsü'ne ait arazinin üzerindeki tek katlı
binanın, üç yıl önce Vakıflar Genel MüdürlüğiTne devredilerek ek inşaatlarla büyütüldüğü,
ağaçlann kesildiği, antik Sedir Adası'ndan getirilen kumlarla plajının yaratıldığı, daha
sonra da özel yat iskelesi yapılarak koyun Cumhurbaşkanlığı'na tahsis edildiği belirtiliyor
lu, gündemine santralla birlikte Okluk
Koyu'nu da aldı. Kurul, "Okluk Ko-
yu'nun halka açılmasf' için bir kam-
panya başlaülmasına karar verildi.
Gökova Sürekli Eylem Kurulu'nda
yer alan meslek odalanndan Mimar-
lar Odası Muğla Şube Başkanı Rukiye
Uslu, "Koyun neden halka açılması
gerektiğj" sorusunu yanıtlarken "Ok-
luk Koyu'ndaki Devlet İstatistik Ens-
titüsü'ne ait arazinin üzerindeki tek
kath binanın, üç yıl önce Vakıflar Ge-
nel Müdürlüğü'ne devredilerek yeni
baştan elden gecirilip ek inşaatlarla
büyütüldüğünü ve ağaçlar kesilerek
yeniden yapılan düzenleme sırasında
antik Sedir Adası'ndan getirilen kum-
larla plajının yaratıldığmı, daha sonra
da özel yat iskelesi yapılarak koyun
Cumhurbaşkanlığı'na tahsis edildiği
ni" anımsatarak şunlan söyledi:
"Bir kere Okluk Koyu'nun buiun-
duğu yer de içinde olmak üzere körfe-
zin her iki kıyısında 500 metreük bir
kuşak KüJtür ve Tabiat Varlıklannı
Koruma Yüksek Kurulu'nun 11.12.
1986 gün ve 2/53 sayılı karanyla I. de-
rece doğal SİT alanı ilan edilmiştir.
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıkla-
nnı Koruma Yasası'njn 9. maddesi ge-
reğince resmi ya da özel tüm inşaatlar
içın 'Koruma Kurulu'ndan izin ah-
nması gerekmektedir. Böyle bir izin
yok.
Tartışma konusu bina, TBMM'de4
Nisan 1990 tarihinde kabul edilen
3621 sayılı Kıyı Kanunu"nda belirle-
nen ve "kesin olarak yapı yasağı' getiri-
len kuşak içinde kalmaktadır.
Okluk Koyu, 5 Temmuz 1988 ve 21
Kasım 1990 tanhü Resmi Gazetelerde
iki kere yayımlanan Özel Çevre Koru-
ma Bölgesi içinde yer almaktadır. Bi-
na ÖÇKK kararlanna da aykındır.
Sonuç olarak söz konusu villa kacak-
tır ve yıkılıp koyun halka açılması ge-
rekmektedir " Kurul üyelerinden
Muğla Barosu avukatlanndan eskı
IHD Şube Başkanı Av. Sabahat Aykm
da şöyle dedi:
"İnşaat ruhsatsız olmasuun nedeni
yürürlükteki tüm yasalara göre bu
bölgede böylesi bir binanın yapılması-
nın yasak olmasından ötürüydü. Bü-
tün yasal engellerin üstünde, Okluk
Koyu'ndaki Cumhurbaşkanüğı konu-
tu. anayasayı da ihlal etti. 1982 Ana-
yasası'nın 43. maddesine göre kıyıla-
nn topluma açık tutulması gerekiyor.
Umanm, rahmetli Cumhurbaşkanı'-
nın ihlal ettiği bu ahayasa maddesine
yeni Cumhurbaşkanımız tarafından
uyulur."
Gökova Sürekli Eylem Kurulu'nda
yer alanlardan Bodrum Gönüllüler
Derneği Genel Sekreteri Saynur Ge-
lendost da Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel'in "Yeni ve tertemiz birdefter
açıhyor" sözünü anımsatarak "Sayın
Cumhurbaşkanımızı bu yeni ve terte-
miz defterin ilk sayfasını Gökova
Körfezi'nde açmaya davet ediyoruz."
dedi.
Sapık genç iyîleşiyor
Boyabat'tayaşam
ııonııaledönüyor
• Boyabat'taki olaylara
takviye ekip olarak
Sinop'tan hareket eden
polis otosunun uçuruma
yuvarlanması sonucu
yaralanan 26 polisten
biri yaşamını yitirdi.
CENGİZ DEMİREL
SfiVOP - Boyabat'ta çıkan
olaylara Sinop'tan takviye ekip
olarak gitmekte iken yaklaşık
40 metrelik uçuruma yuvarla-
nan polis otosunda yaralanan
26 polisten biri tüm çabalara
karşın dün kurtanlamayarak
yaşamını yitirdi.
Boyabat olaylanna müdaha-
le için Sinop'tan yola çıkan 26
kişilik takviye ekip Boyabat'a
20 kilometre mesafede Çulhalı
mevkiinde rot çıkması sonucu
virajı alamayarak yaklaşık 40
• metrelik uçuruma yuvarlandt.
Kazada 6'sı ağır, 26 polis me-
muru yaralanırken yaralılar-
dan Eroi Mühürcûoğlu'nun (36)
ilk tedavısı Bovabat Devlet
Hastanesinde yapıldıktan son-
ra Samsun Tıp Fakültesi'ne
sevk edildi. Ancak polis memu-
ru tüm çabalara karşın kurtan-
lamadı.
Evli ve iki çocuklu şehit poli-
sin cenazesi, dün Sinop Emni-
yet Müdürlüğü önünde yapılan
törenden sonra Büyük Cami'ye
götürüldü. Cenaze daha sonra
şehit polisın doğum yeri olan
Bolu'ya gönderildi. Boyabat'ta
yaşanan gergin saatler yerini
yumuşamaya bırakırken ilçede
yaşam tamamen normale dön-
dü. Tahrip edilen kayma-
kamlık binası çok sayıda isci ile
birlikte yeniden onanldı. flçeye
gelen takviye kuvvetlerin bü-
yük bölümü de ilçeden aynldı.
Sinop Valisi Adil Yazar,
Cumhuriyet'e yaptığı açıkla-
mada linç edilmek istenilen H.
U. "nun sağlık durumunun iyiye
gıttığıru belirterek "Boyabat'ta
gerginliğin artması üzerine za-
manında tüm tedbirler
alınmışür. Olaylar küçümsen-
meyecek kadar büyüktür. An-
cak olaylann Boyabat halkına
mâl edilmesi mümkün değildir.
Hassas bir konuda birtakım
tahrikçiler olayı amacından
saptırmaya çahşmışlardır. Bi-
nanın tahribi ile araçlann yakıl-
ması bir avuç tahrikçinin yaptı-
ğı eylemdir. Boyabat'ın sağdu-
yulu vatandaşlan bu eylemlere
ortak olmamışlar. güvenük
kuvvetlerine yardıma olarak
dağılmışlardır. Güvenlik kuv-
vetlerimiz de bir tek vatandaşı-
mızuı burnunun bile kanamaa-
na yol acmamıştır" dedi.
Şu anda 37 kişinın gözaltında
tutulduğunu ve soruşturmanın
çok yönlü sürdürüldüğünü de
belirten Vali Adil Yazar, "Olay-
da ihmali veya çeşitli davranı-
şlan nedeni ile kusuru bulunan
görevliler olabilir. Bu açıdan da
idari soruşturma sürmektedir.
Boyabatlı vatandaşlannuz bazı
görevlilerden şikayetlerini biz-
lere iletmiştir. Dunım incelen-
mekte ve sonuca göre de işlem
yapılacaktır" diye konuştu.
H.U. Samsun 'dan Ankara'ya sevkedflecek.
Avşar, Mumcu'nun UHsma 'Bv Ç Ş B^gg|ŞÇgl(^|<Ç şarkjm seslendirdi. (İBRAHİM GÜNEL/ABDULLAH EKŞİOĞLU)
Beyaz güvircktİereksikobnasın
• Beşiktaş Belediyesi'nin
Ortaköy'deki etkinlikleri
kapsamında sahneye çıkan Esin
Afşar,'Atatürk ilkelerine ve laik
Türkiye Cumhuriyeti'ne sahip
çıkalım ki, daha çok Uğur
Mumcu'lar yitirmeyelim' dedi.
Magazin/TV Servisi - ÖzellikJe
entelektüel gençbğin uğrak yeri Ortaköy
Iskele Meydanı. önceki akşam şiirin yanı
sıra ESİJI Afşar'ı konuk etti. Beşiktaş
Belediyesi'nce düzenlenen '4. Kültür ve
Sanat ŞenliğT etkinlikleri kapsamında,
Türkiye Yazarlar Sendikası'nın
katkılanyla gerçekfeştirilen şiir
dinletisinde, şair veyazar Muazzez
Menemencioğlu, Gülsiim Akyüz, Metin
Cengiz, Bedrettm Aykın, Hakkı Özkan
şiirler okudu.
'Mumculan yitirmeyetinı'
Daha sonra sahneye çıkan Esin Afşar,
kendi bestelerinden oluşan Yunus Emre
şarkılanyla başladığı programına, bir
Coşkun Sabah coşturdu.
Bodrum türküsü olan 'Odam Kireçtir
Benim' ve Ahmed Arifin dizelerinden
oluşan 'Vurulmuşum' adb yapıtlan
seslendirdikten sonra izleyicilere ve
gençlere "Atatürk ilkelerine ve laik
Türkiye Cumhuriyetine sahip çıkalım ki,
daha çok Uğur Mumcu'lar yitirmeyelim"
dedı.Ardından, yazanmız Ûğur
Mumcu'nun anısına, Melih Cevdet
.'\jıday'ın yazdığı 'Anı' adlı şiirden Tank
Öcalın bestelediği 'Bir Çift Beyaz
Güvercin' adlı şarkıyı seslendirdi.
Havai fişekler atddı
Ortaköy Iskelesi'ndeki çay bahçelerini ve
meydanı dolduran bineyakın İstanbullu,
şiir ve şarkılara yoğun alkışlanyla eşlik
etü'Ier.
Beşiktaş Gösteri Merkezi'nde
düzenlenen halk konserinde ise Coşkun
Sabah ve Ebru Gündeş coşkuyla
karşılandı. İzleyıciler, şarkılara maytap,
havai fışek ve oyunlarla eşlik ettiler.
Konser sırasında şarkıcılara birerplaket
veren Beşiktaş Betediye Başkanı Ajrfer
Atay, sanata ve sanatçıya verdikleri
öneme değinerek "Hepinizden,
önümüzdeki yıl yine burada olmanızı ve
bizi yalnız bırakmamanızı istıyonız"
dedi
Londra'da 5 kişiyi öldüren katil her hafta bir kişiyi öldüreceğini açıkladı
Hoıııoseksüelleriıı ölüııı korkusıı
Haber Merked - tngiltere po-
lisi, bugüne kadar bcş homo-
seksüeli öldürdüğü düşünülen
katili anyor. Yetkılilere telefon
eden katil, bundan böyle her
hafta bir kişiyi öldüreceğini
söyledi.
Geçen üç ay içinde Londra'-
da öldürülen dördü homosek-
süel, beş kişinin, homoseksüel-
leri hedef alan bir katilin kur-
banlan olduğu düşünülüyor.
Işlenen cinayetler araanda
önemli benzerlikler var: Kur-
banlann hepsi boğularak öldü-
rülmüşlerdi ve evlerinde çıplak
halde bulundular. Kurbanlar-
dan üçü AIDS virüsü taşıyor-
du. Kurbanlardan dördü
homoseksüel barlanna ve pub-
lanna düzenli olarak gidiyordu.
Kurbanlann, sado-mazoşist
eğilimli olduklan da tahmin
ediliyor.
Polisin cinayetleri birbirine
bağlamasının bir diğer nedeni,
olaylann ardından telefon eden
birisinin, cinayetleri aynntıla-
nyla anlatması oldu. Polis, ka-
tifin kurbanlannı homoseksüel
barlanndan aldığını, sonra bir-
likte eve gittiklerini düşünüyor.
Kurbanlann çoğu rastgele cin-
sel ilişkilerde bulunuyordu.
îlk kurban Peter VValker, ti-
yatro yönetmeniydi. 8 martta
Londra, Battersea'deki evinde
tngfliz homoseksuelkr bariarda müşterilerini seçerken ölüm
korkusunu da hissediyorlar.
ölü bulundu. Walker'ın ölü-
münden sonra 'Sun' gazetesini
arayan birisi cinayetin sorum-
luluğunu üstlenirken VValker'ın
homoseksüel olduğunu söylü-
yordu. 30 mayısta, 37 yaşındaki
kütüphane memuru Christop-
her Dunn'ın cesedi, \Villesden'-
deki evinde arkadaşı tarafından
bulundu. Polis, önce bunun bir
kaza olduğunu düşündü.
4 haziranda Amerikalı satış
müdürii Perry Floyd Bradley
(35), Kensignton'dâki evinde
ölü bulundu. Bradley'in homo-
seksüel olduğuna dair bir kanıt
olmamakla birlikte polis, öldü-
rülüş biçiminin diğerlerine ben-
zediğini söylüyor.
Dördüncü kurban Andrew
Coüier, (33) bir yaşhlar evinde
çabşıyordu. 9 haziranda evinde
ölü bulundu.
Son kurbanın kimliği resmi
olarak saptanmamakla birhk-
te, adının Emmanuel Spiteri
olduğu sanıbyor. Otuzlannda-
ki Spiteri de boğularak öldürül-
dü.
Kurbanlardan üçünün
AIDS virüsü taşıması, poliste
katilin kendisinin de virüs taşı-
dığı ve öç almaya calıştığı kuş-
kusunu uyandırdı. Katil, ken-
disine hastabğı bulaştırmış olan
kişileri ziyaret ediyor olabilir.
Alü yü önce, Londra homo-
seksüel sado-mazoşist toplulu-
ğunun dört üyesi, AIDS virüsü
taşıyan Vlkhael Lupo tarafın-
dan öldürülmüştü. Italya do-
ğumlu homoseksüel Lupo,
sado-mazoşist eğibrnler taşı-
yordu. iki kişiyi de öldürmeye
teşebbüs eden Lupo, polis tara-
findan, homoseksüellerin gitti-
ği yerlerden birinde yakalan-
mıştı.
Homoseksüeller ise ciddi bir
panik yaşamıyor. örneğin, 27
yaşındaki Davkt H'ümot, rad-
yoda katille ilgili uyarıyı dinle-
dikten birkaç saat sonra, ho-
moseksüel bannda tanıştığı
John MacDonald isimlı bir Ka-
nadab ile eve gitmiş.
"Bu. yeni tanışüğım insanlar-
la eve gitmekten alıkoyamaz"
diyor Wilmot.
Londra'ya iki haftabk bir ta-
til için gelmiş olan John Mac-
Donald da aynı derecede rahat:
"Ben kendimi koruyabilirim.
Benden daha in birisiyle asla
eve gitmem."
'DAN HABERLER
Şünümüz\merikan romanının en parlak yazan
Paul Auster
ŞANS
MUZIGITürkçesi: Seçkin Selvi
roman / 39.000 lira
Gerilimle coşkuyu aynı anda yansıtan Şans Müziği, her
türlü kötulüğe ve haksızlığa ugrarken, bunlann karşısında,
bizim deyapabileceğimiz kücük, ama değerli şeylerin öykü-
sü. Bu roman, Paul Auster'in, Amerika'nın en özgün ve şa-
şırtıcı düş gücüne sahip yazarlarından biri olma yolundaki
sotnut adımlanndan birisi. Onun, modern edebiyata yeni
boyutlar eklemekle kalmayıp daha da önemlisi dünyaya da-
ha geniş açılardan bakmamızı da saglayan gerçek bir dahi
olduğunu söyleyenler de var.
CAN YAYlNLARI'nda
Paul Auster
• AY SARAYl / ro/na* / 57.000 lira
• YALNIZLIĞIN KEŞFİ / roman 139.000 lira
• SON ŞEYLER ÜLKESİNDE / roman / 41.000 lira
• LEVİATHAN/roman/(çevriliyor)
CAN YAYINLARI/ BSbıâliCad. No. 19/2, 34410 Cağaloğlu, İstanbul
CUMHURIYErTEN
»KURLARA
Ö2GEN ACAR
Pul KoleksiyonuGertçliğimde pul koleksiyonu yapardım. 4 Ağustos
1958 devalüasyon kararı, pullarımın değerini yüzde 67
oranında düşürünce pul toplamayı bıraktım. Ancak bana
gelen yerli ve yabanct mektupların üzerindeki damgalı
pulları atmam. Pulları keserek büyükçe bir zarfta topla-
rım. Zarf dolunca önüme çıkan ilk meraklı çocuğa bu
pulları veririm. O gün bugündür de bu böyle sürer gider.
Cumhuriyet'e Genel Yayın Yönetmeni olunca, posta
trafiğim de arttı ve zarflar çok çabuk dolmaya başladı.
Amerika'dan, Iskandinavya'ya; Yeni Zelanda'dan
Italya'ya kadar geniş bir yelpaze içinde'gelen bu mek-
tupların çoğunluğunu özellikle "protesto" mektupları
oluşturuyor.
Vluslararası Af' ve 'Helsinki Izleme Komitesı" gibi ör-
gütlerin dünyanın dört bir köşesine yayılmış üyelerinin
Türk Başbakam'na gönderdikleri bu mektuplarda ge-
nellikle Türkiye'deki insan hakları ihlalleri protesto edi-
lir.
Üyeler, ayrıca Türkiye'de demokratikleşmenin bir an
önce gerçekleştirilmesini isteyen bu mektupların birer
fotokopisini de bilgi için Cumhuriyet Gazetesi Genel
Yayın Yönetmeni'ne gönderirler.
• • •
Tansu ÇJIIer'in başbakanlığa seçilmesi dış dünyada,
özellikle Batı'da, Türkiye'nin görüntüsünde gerçekten
çok önemli ve olumlu degişikliğe neden oldu.
Gün geçmiyor ki yabancı gazete ve dergilerde Ata-
türfc'ten bu yana Türkiye'de kadının rolü konusunda bir
haber ya da yorum yayımlanmasın.
özellikle Amerika'da 'Türkiye' dediğinizde 'Ortado-
ğu\ 'Türk'dediğinizde 'Ortadoğulu'aklagelir.
Çünkü Amerikalının gözünde deve heryerde devedir.
Deve, Iran'da da, Suudi Arabistan'da da, Mısır'da da,
Türkiye'de de devedir.
Çiller'in (delegelerin yüzde 95'i erkek olan) DYP kong-
resinde başkanlığa seçilmesi ve ardından başbakanlık
koltuğuna oturması, Türkiye'yi ilginç bir kıyaslama nok-
tasına getirmiştir.
Çünkü Çiller, Batılının gözünde ne bir Saddam, ne bir
Kaddafl, ne de bir Humeyni'dir Çiller her şeyden önce
bir kadındır. Güzel bir kadındır. Batılı bir kadındır. Orta-
doğulu Türkler bir kadını başbakan olarak seçerek
önemli bir adım da atmışlardır.
Çilier, Pakistan'ın Benazir Butto'sundan farklıdır.
Çünkü Çiller 'laik'bir kadını simgelemektedir. Bu seçim
Batı basını için bir 'haber'dh.
Uğur Mumcu'nun öldürülmesinden sonra Türk halkı-
nın laikiik konusunda gösterdiği azim, dünyada Tür-
kiye'nin Ortadoğu'daki görüntüsünde bir başka olumlu
havanın yaşanmasına neden olmuştu.
Şimdi 'laik Çiller', bir kadın başbakan' olarak bu iki
önemli avantajla görevine başlıyor.
• • •
ABD Dışişleri Bakanı Warren Chıistopher geçen haf-
ta Ankara'daydı. Bu ziyaret hakkında Türk basınında
ceşitli şeyler yazıldı. Ancak Türk basınına yansımayan
en önemli noktayı, VVashington Post Gazetesi adına bu
ziyareti izleyen muhabiri John M. Goshko Istanbul'dan
bildirdi.
Muhabirin haberindeki bu önemli nokta özetle şöyley-
di: " •? ' f-
1
^ ı
"DışişleriBakanı Christopher, ABD 'nin Türkiye'ye ya-,
pacağı ekonomik ve askeri yardımın Türkiye'de insan'
haklarının gerçekleşmesine bağlı olduğunu, Türk hükü-
metine bildirdi."
Anımsanacağı üzere daha önce ABD, yardımı ceşitli
tarihlerde ya Yunanistan ile ilişkilereya Kıbrıs sorununa
ya da Ermeni tasarısına bağlamış ve işi çeşitli gerekce-
lerte yokuşa sürmüştü.
Anlaşılan artık başka bir gerekçe bulamayan VVas-
hington şimdi 'insanhaklarıdosyası'm açıyor.
• • •
Çiller'in önündeki bu dik yokuşun Türkiye'deki 'insan
hakları ihlali' olduğu anlaşılıyor.
Christopher'in mesajı açıktır. Demokratikleşme ger-
çekleşmedikçe, insan hakları ihlalleri önlenmedikçe ne
Batı'dan yardım gelecektir, neözelleştirmeolabilecektir
ve ne de Türkiye'nin dış görüntüsü değişecektir.
Çiller'i 'işkenceye göz yuman, insan haklannı ihlal
eden bir başbakan' olarak görmeyi düşünmüyoruz. Sa-
yın Başbakan'a, dünyanın dört bir köşesinden gelen
protesto mektuplarının oluşturduğu zengin pul koleksi-
yonumuzu göstermeyi ise hiç istemiyoruz.
Acaba yeni başbakanımız, özel kaleminden, her gün
postadan çıkan 'insan hakları ihlalleri ile ilgili protesto
mektuplarının sayısını' isteyebilecek mi?
Çiller, özel kaleminden "Artık bu tür mektuplar gelmi-
yor" yanıtını aldığı gün, başarılı bir başbakan olduğunu
anlamakta gecikmeyecektir.
Uğur Mumcu'nun disketlerindeki son araştırmasını 23
haziran çarşamba günü yayımlamaya başlıyoruz. Ge-
çen hafta, dizinin 21 haziranda başlayacağını yazmış-
tım. Bir teknik olaydan dolayı başlangıç tarihini 23 hazi-
ran çarşambaya kaydırdık.
Mumcu'nun son araştrması, bilgisayarındaki disket-
lerinden aynen yayımlanacak. Ne bir sözcük eksik ne bir
fazla...
Bu dizinin ardından iki önemli yazı dizisi sırada bekli-
yor. Son yıllarda Türkiye'yi etkileyen uluslararası iki
önemli olay, Cumhuriyet için yazı dizisinedönüştürüldü.
Gelecek hafta bunlann birincisi hakkında bilgi verece-
ğim.
Sağlıklı ve mutlu günler dileğiyle...
Sarıyep Kültür Merkezi açıldı
•Magazin/TV Servisi - Sanyer Belediyesi'nin, uzun hukuk
savaşından sonra mülkiyetine geçirdiği Tarihi Horozogu
Konağı, restore edildikten sonra, dün Kültür Merkezi olarak
hizmete açıldı. 1870'li yıllarda konak olarak inşa edilen bina,
cumhuriyetin ilanından sonra, Pertevniyal Ilkokulu.daha
sonra da Halk Eğitim Merkezi olarak Sanyeriilere hizmet
verdi. Şenlik kapsamında akşam daZiyaOnişStadı'nda
gercekleştirilen ve Seda Sayan, Osman Yagmurdereli, Mahsun
Kırmızıgül, Atilla Kıbçlar ile Sanyer Belediyesi TSM
Korosu'nun verdiği konserlerkalababk bir topluluk
Urafından izlendj. (Fotoğraf:İBRAHİM GÜNEL)
TV'de Değjşikljk
• ShowTV'de saat 23.00'ten itibaren Kn'stal Elrna ve Randy
Crawford Konsen ekrana geleceğinden'Av Peşinde' adlı dizi
yayımlanamayacaktır.