Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8ŞUBAT1993PAZARTESİ
8 DUNYADA GEÇEN HAFTA
Üçıııilyoıı kişi okıır yazar değil
GÜNERYÜREKLİK
BONN - Geçen hafta Bonn'da
düzenknen bir basın toplantısı,
dikkatleri, ileri endüstri ülkesi
Almanya'daki okuma-yazma
bilmeyenlerin sayılanna cekiyordu.
Basın toplantısında verilen bilgiye
göre sadece Baü Almanya'da
okuma-yazma bilmeyenlerin sayısı üç
milyon civannda. Bu sayıya
Almanya'da yaşayan yabancılar dahii
değil elbette. Bu sayının daha da
artmasından endişe ediliyor ve buna
karşı ülke çapında bır okuma-yazma
kampanyası açılması düşünülüyor.
Ne ki kampanyanın gereken adrese
ulaşacağına kuşkuyla bakılıyor.
Çünkü gerçekten okuma-ya2ma
bilmeyenlere yaalı çağnlarla ulaşmak
çok gûç. Öte yandan, okuma-yazma
bilmeyenler bu durumlannın ortaya
çıkmasından çoğu kezçekiniyorlar ve
utanıyorlar. kurslara katılmak
istemiyorlar. Bu arada bir kitap
okuyamayacak ya da bir form
dolduramayacak kadar
"okuma-yazması olanlara" da
dikkatler çekiliyor ve karanlıkta kalan
sayılann verilenden çok daha y üksek
olduğu öne sürülûyor.
Nasıl oluyor da Almanya gibi zengin
bir endüstri ülkesinde okuma-yazma
bilmeyenlerin sayısı artabiliyor
diyecekşiniz. İlgjliler ABD'de de 30
milyon insanın okuma-yazma
bilmediğini, salt bu nedenle ekonomik
yönden Japonya'ıun gerisine
düştüğünü vurguluyorlar. ABD bu
Almanya
sorunun çözümü için yılda 20 mılyar
dolarharcıyormuş.
Uzmanlar okuma-yazma
bilmeyenlerin sayılannın artışında
teleyizyonun da büyük rol oynadığına
değiniyorlar. "ABC'yi söküp bir okul
diploması edindikten sonra yıllarca
eline ne bir gazete ne de bir dergi
almamış "okumuşlann" sayılannın
gıderek büyüdüğünü belirtiyorlar.
Almanya'da sayılan büyüyenler
arasında işsizler ile sosyal yardım
aJanlar da bulunuyor. Geçen hafta
son işsizlik sayılan açıklandı ve 3.5
milyonla bu sayının birleşmesonrası
rekordüzeye ulaşüğı bildirildi. Uzun
süre işsiz kalanlann sayısı nda'da
jnderek büyûyen bir artış görûlüyor.
Bu nedemek? İşsizlere işsizlik parası,
ardından da işsizlik yardımı ödemek
için devletin elini biraz daha fazla
cebinedaldırması gerekecek demek.
Doğu Almanya'nın kalkmması için
sinekten yağçıkartırcasına tasarruf
önlemleri almaya çalışan hükümet
bakalım işsizlikle nasıl başedecek?
Biliyorsunuz Almanya'da geçımini
karşılayamayacak durumda olan dar
gelirlilere "sosyal yardım" adı altında
kûçük bir meblağ para ödenir. Sosyal
yardım alanlann sayılannın da
Weimar Cumhuriyeti'nden bu yana en
yüksek dûzeye ulaştığı, geçen hafta
basında yer alan tatsız haberler
arasındaydı. Almanya'da sosyal
yardım alanlann sayısınıh 4 milyona
yakın olduğu anılıyor. Belki de
Federal Almanya tarihinde ilk kez
geçenlerde Bonn bağımsız yardım
örgütleri biraraya gelerek "Ulusal
Yoksulluk Konferansı" oluşturdular
ve kamuoyunun dikkatlerini sayılan
giderek artan "düşkünlerin" ûzerine
çekmeyeçalıştılar. Konferansta,
hükümetin sosyal yardımlarda
yapmayı planladığı kısıtlamalar ve
tasarruf önlemleri de sert birdille
eleştirildi.
Almanya kuşkusuz yoksul bir ülke
değil. Avrupa'nınekonomisi en güçlü
veen zengin ülkelerinden biri. Fakat
bu zengin ülkenın böyle sorunlan da
var. Madalyonun öbür yüzünü de
birazgösterelim dedik. Her şey gûllük,
gülistanlık değil bu "zengin" ülkede.
Salman Rüşdü
kovuktan çıktı
EDİPEMİLÖYMEN
LONDRA - Dört yıkhr sürekli
adres değiştirerek. saklanarak
yaşayan yazar Salman Rüşdü.
artık bu işten bıktığını. ve
"normal bir fani gıbı. ama
saçma sapan risklere de
girmeden" yaşayacağmı
açıkladı. Yani.saklanmadan...
İran İslam Devnmi'ninlideri
Ayetullah Humeyni. Salman
Rüşdü hakkında "Şeytan
Ayetlen'" romanı nedenıyle
ölüm cezasını uygun görmüş,
Salman'ı öldürecek kişiye
büyük para ödülü verileceği de
açıklamıştı. Bu ödül. geçen yıl
ikiye katlanarak 2 milyon
dolara çıktı. İran Devlet
Başkanı Haşemi Rafsancani.
daha geçenlerde "Humeyninin
ölüm fermanını kimse iptal
edemez. Ancak kendisi
edebilirdi"dedi.
Salman "Artık
saklanmıyorum" dedikten
sonra İngiltere Dışişlen
Bakanhğı'na gıitı. yetkıliler ile
dört yıldan bu yana ilk kez
resmen ve açıkça görüştü.
Konunun ne olduğu bilinmiyor
ama dış ıstihbarattan sorumlu
MI-6örgütününbundan sonra
kendîsine "nasıl yardımcı
olacâğtnı"görûşmüş olabilir.
İran. hemen tepki gösterdi.
"fngiltere. Salman Rüşdü ile
resmen görüşerek ne demek
ıstiyor?" diye sormayı da ihmal
eimeden. İngıltere'nin, İran'a
ne yanıt vereceği önümüzdeki
hafta belli olacak.
"Şeytan Ayetleri'Vomanındaki
kısa bir bölüm, şenatçılar
tarafından dine küfür sayılmış
ve Humeyni'den aylarca önce
Hindistan. Pakistan ve
Bangladeş'te büyük gösteriler
yapılmış, ölenler olmuştu.
Şenatçılann tehditleri üzerine
kitap Ingılterede ilk baskısı ile
kaldı. Hakkında yazılıp
söylenenleryüzünden. belki de
hak etmediği kadar büyük bir
ingiltere
reklam konusu oldu. Yazanna
da belki hak etmediği ölçüde
"insan haklan, düşünce ve
ifade özgürlüğu savunucusu"
sıfatı yakıştınldı. Çeşitli
ülkelerden aydınlar. "Salman'a
Öjjgürlük Komitesi"
oluşturdular. bildinler
yayımladılar. Salman'ın sürekli
adres değıştirerek sürekli
saklanarak yaşaması
milyonlara mal oldu. Ve
evliliğinın sonlanmasına da...
İngjltere'de yaşayan 2 milyon
kadar Müslüman içinde şeriatı
destekleyenler, ölüm fermanını
açıkça savundular.
Artık saklanmamaya karar
veren Salman bakalım nasıl
korunacak? Bakalım İngiltere
de İran kaynaklı bir suikasta
şahne olacak mı? Yanıt.
İngiltere. önlemini lafla değil.
evlemle alır.
Sabnan Rüşdü yıilardır belki de ilk kez içinden getdiği gibi hareket edebilmenin tadını çıkanyor. Almanya'da gazetecilerle söyk
yapmak üzere buluştuklan bir restoranda piyanoyu görür görmez hemen kolları sn av ıp, gönlünce birşeyler çalmaya koyuiııyor.
Seçim öııcesi Sosyalistleriçinkötii haber
lMtŞELPERLMAN
PARİS - Hak, hukuk, adalet, mafya,
ayncalık... Bütün bu katramlar ve
değerler ağır bastı geçen hafta
Fransa'da.
Sanırız, kamuoyunu en çok sarsan
olay, şu Yüce Divan prosedürii
çerçevesindeki soruşturma
komisvonumın, eski Sosyalist
başbakanlardan > e partinin şimdiki
lideri Laurent Fabius, Sos> alist eski
Sosyal İşler Bakanı Bn, Georgina
Dufoix ve Sağlık eski Bakanı Edmond
Herve'nin, "AI DSTi kaıT olayı
komısunda, artık dava
edilemeyecekleri karan. Secimler
kapıda iken, Sosy alistler için kötü bir
haber doğrusu. Zira. o\ lamadan önce
olası aklanma da yitiriİmiş oluyor
böylece.
Fransa
Entipüften bir merci değil bu karan
veren. Adı geçen bakanların zaman
aşımı gerekçesivle Yüee Divan'da
mahkeme edilemeyecekleri sonucuna
\aranlar. Temyiz Ylahkemesi
yargıçlarından oluşan 5 kişilik
soruşturma komisyonu üycleri.
Efendim, "tehlikcîi durumdaki bir
kişiye v ardım etmemek" suçlaması 3
v ıl içinde zaman aşımına uğnıy ormuş.
İşte. bunun sonucunda da ölen
hemofillerin kanı şimdilik yerde kauntş
oluyor.
Tabii soruşturma komisvonunun bu
kararına tepkiler büyük. Suçlanan
kişinin arasında özellikle Fabius ısrar
ediyor.
Aklanmak amacıyla Yüce
Divan karştsına çıkmakta ısraru.
Çünkü, kaçamak tarafından, sorumlu
olmadtğının kararlaştırılmasına
kesinlikle karşı. İlle de Yüce Di\ an'da
olacak... Öteki 2 bakanın kendikri de,
avukatları da sessiz şimdilik. Peki. şu 3
kişiyi Yüce Divan'a nasıl göndermek
mümkün acaba? Top > ine
parlamentoda. Ve deniliyor ki
"kasıtsız olarak adam öİdünnek"
sucuna ilişkin bir iddiay a zaman aşımı
engeli yok. Şuradan, biıradan sesler:
Vaparız, ederiz! Evet, ama nasıl?
Parlamento dönemiıü tamamiadı.
Mart ay ındaki genel seçimlerden sonra
göreve gelecek meclis mi üstlenir
suçlama prosedürünü, yoksa
Cumhurbaşkanı François
Mitterrand'dan, meciisi şimdi derhal
olağanüsrü toplantıy a çağırması mı
istenir? Bekk) elim ve görelim..
Aslında, yürek parçalayıcı bu
"A IDS Ii kan" ola> ının yanı sıra. bir
dizi başka tatsndurumlara da tanık
olundu geçen hafta. Buniardan biri
Başbakan Pierre Beregovoy'un.,
Şandiierde ölmüş, kendisinüı ve devlet
bakanının dostlanndan Roger-Patrice
Pdat'dan, bir apartman dairesi satın
alabibnek için 1986'da faizsiz olarak
borç aldığı bir milyon frank (yaklasık
1.5 milyar lira). Bütün işlemler yasaya
uygun ve "şeffaf bicimde yapılmış
oîmasına ve bu borç ödenmiş olmasına
karşın, tadı bunık bir dostluk örneği
işte. Tam da seçim öncesi, sol eğilimli
ünlü haftalık Le Canard Enchaine
gazetesinin ortaya çıkardığı bir
atlatma haber.
AMLAR-KAMLAR
ECMELBARUTÇII
Noktalanmayan Meslek
Cuma günü Kavaklıdere'den Kızılay'a doğru yürüyor-
dum, geçen yazımda bahsettiğim eski CHP'li dostumu
gördüm. Vakıflar Bankası'ndan çıkmış, o da aynı istika-
mete gidiyordu. Adımlarımı sıklaştırıp arkasından yetiş-
tim.
- Geçen haftaki yazında beni konuşturmuşsun, ama
ismimi açıklamamışsın. Merak eden çıkmadı mı?
"Soran çok oldu, ama ismini açıklamadım. Belki iste-
mezsin diye düşündüm'' dedim.
- Televizyonda, dedi, seni gördüm. Dışişlen Bakanı
Hikmet Çetin emekli büyükelçilere nişan veriyordu, sen
de oradaydın
"Evet, Mesut Yılmaz'ın DışişleriBakanı iken yerleştir-
diği bir geleneği Hikmet Çetin de devam ettiriyor. 1989
yılından bu yana emekli olmuş büyükelçiler ile aramız-
dan ayrılmış olan büyükelçilerin eşlerine, Türkiye Cum-
huriyeti'ne verdikleri uzun hizmetlerine bir şükran ifa-
desi olarak onurplaketlerini ve beratlannı verdi" dedim
ve ilave ettim:
"Duygu dolu konuşmalar dinledik ve yehmizi alan ku-
şak ile biraraya gelip eskigünlerı anarak doyumuolma-
yan bir birlikteliği kısa da olsa tekraryaşadık ve böylece
mesleğimizi noktaladık."
itiraz edercesine kaşlarını kaldıran dostum,
- Mesleği noktalamak ne demek?Emekliliğe rağmen,
noktalanmayan bir meslek varsa o da diplomasidir, de-
di.
Bu sırada tam Best Oteli'nin önündeki gazete bayiinin
yanmdan geçıyorduk. Elıyle göstererek
-Bak şunlara, hepsinin ön sayfalan dünya olaylan ile
dolu. Iç ve dış olaylar bir arada. İnsan sabah kalktığında
dışarda ne olup ne bitiyor diye eline aldığı bu gazeteler-
de hep sizin konularınız ön planda geliyor. Siz her gün
mesleğinizin içinde yaşıyor sayılırsınız, dedi ve sordu:
- Ne diyorsun şu Bosna-Hersek konusuna?
"Yugoslavya Konferansı Başbakanları Cyrus Vance
ve David Owen ile BM Genel Sekreteri Butros Gali, bu
üç zat-ı muhteremin ellerinden Bosnalı masum insanla-
rın kanı akıyor."
Bosna-Hersek'teki katlıama seyirci kaldılar. Barış pla-
nı diye Sırplann etnik temizleme polıtikasını âdeta meş-
rulaştıran bir belge çıkardılar ortaya. Bu plan Sırplann
silahlı saldmlarla ele geçirdikleri toprakların büyük ço-
ğunluğunu saldırgana bırakıyor. Saldırgan cezalandın-
lacağı yerde ödüllendiriliyor. Şimdi de işi Güvenlik
Konseyi'ne havale ederek bu planın Bosna-Hersek'e
zorla uygulanmasınt sağlamaya sağlarnaya çalışıyor-
lar. Zorla uygulanan barış planının saldırıları durdurma-
yacağını. aksıne daha geniş bir savaşın tohumunu ata-
cağmı hesap bıle etmiyorlar. Sanki beceremedikleri ve
yüzlerıne gozlerine bulaştırdıkları bir işin içinden bir an
evvel kurtulmak istiyorlarmış gibi bir halleri var. Bereket
versin, ABO bu planı kuşkuyla karşıladı. Sadece bütün
taraflarca kabul edilen bir planı destekleyeceğini açıkla-
dı.
Bazen durup ayak üstü konuşuyorduk
Milliyet'teki karikatürü görüp görmediğini sordum.
-Çlangisi, hatırlayamadım, dedi.
- Canım, üç parti liderinin tekme ile evden dışarı atıl-
malarmı göstereni.
- Ha, hatırladım. Ama o daha ziyade bir temenniyi ifa-
de ediyor. Bencegerçekçi olmak lazım. Bunların h,erbirt
bir partinin lideri. Partililer, liderlerınin etrafında kenet-
lenmiştir. O karikatürdeki hiç gerçekleşmez.
- Pekiyi, nasıl olacak bu partilerin birleşmesi?
- Normali partilerin yetkıli organlannın karar verme-
siyle olanıdır. Baskı gruplarının faaliyetleribuna yönelik
olmalıdır. Bir kere bugünkü koalisyon hukümetinin se-
çimlere kadar devam etmesi üzerinde mutabık kalmalı-
dırlar. Ülkenin içinde bulunduğu durum, üçpartibirleşe-
cek diye hükümet buhranı yaratma gibi fantezilere
tahammüle müsait değildir. Koalisyonun diğer ortağı-
nın da başka türlü düşüneceğini sanmıyorum.
Sohbetimizin sürükleyici havası içinde Bakanlıklar
kavşağına gelmiştik. Kırmızı ışık bizi durdurdu.
-DenizBaykal'ın, dedi, bugünkügazetede çıkan beya-
natını okudun mu?
"Evet okudum" dedim.
- Ne diyorsun, diye sordu dostum.
"Ben ne diyeyim, asıl sen ne diyorsun?" şeklinde mu-
UArkası 17. Sayfada
Biz, İSTANBUL ECZASIODASIÜYELERÎ;
Araştırmalan. yaa ve kitaplanyla ülkemizi aydınlatan, tek amacı bilgisini diğer insanlarla paylaşmak olan
UGUR MUMOJ'mınDüşünce ve savunduğu ilkeleri her zaman yükselteceğimizi vurguluyoruz.
Ülkemizi karanlıklara sürüklemek isteyenlere, onlann işbirlikçilerine, bu ülkenin var olma koşulu kabul ettiğimizçağdaşlık, laiklik, demokrasi ilkelerinden asla taviz vermeyeceğimizi bildiriyor,
SORUMLU MEVKİDE OTURANLARI, GÖREVLERİNt DERHAL YERINE GETİRMEYE ÇAĞIRIYORUZ.
MEHMET DOMAÇ, t. IVABÎ ALTUIVA Y, ERTAN ÇİFTÇİ, ORHAN CİHAN, SEMİH GÜINfGÖR. FERDA GÖÇENER, ZAFER KAPLAJV, AHMET BAHADIR BEŞDERE. MUAMMER EVÎN, ERKAN ÖNSEL, SABRİKALYONCU, EMtVE ESİN,
GÜNAL SÜRMEIİ, SELEN AKATA, MERAL TATUOĞLU. EROL NİZİPÜ, ULVİ ERGÜN, ZAFER ÖZTÜRK, TÜEN ATAY, CEM ADAU, NEJAT BALTACI, ADNAN GÜMÎŞEN, FİKRET GÜRŞEL, SAİT YÜCEL, OLCAY DOMAÇ,
AHMET ÇİMER. ASAL UÇKU1VKAYA, MUSTAFA TURU>Ç, INCİKOCAOGLU, HADİ TOMRUK, NURGÜL AKTAY, TURGAY KORKMAZ, A. tLKİN ÖZTtİRKAL, A. ZULAL OZKÜÇÜK, ADtLE ÖZDAC. AFET TANRIÖVEtV. AHMET
HATIPOCLU, AHMET KUDRET HAKER, AHMET KUYULLXU, ALAETTT\ AKARÇAY, ALEV KIRDAR. ALt CEÎVGİZ TEPE. ALİ kARLI, AIİYE BERKSOY, ALTAN KELEPlR, ALTAY DEMİRK.4iN, ALTUĞ DOGAN, ARİF
AYDOĞMUŞ, ARtF tHSAN CANİKIİOĞLU, ARZU DURSUNOĞLU, ARZU-MURAT SEVGÖR, ASUMAJV BAKIRKER, ASUMAN ERCEIVK TURGUT, ASUMA> ÖZMAN, ASUMAN SEPKİN, ASUMAN TÖRÜN, ATALA Y ERDOGAN,
ATALA Y KABA.N, ATİKE BE^XtLER, ATÎLLA BAYKAL, AYDDJ KİZİR. AYDES KOCAOGLU. AYFER ERDENER, AYFER LALOCLU, AYFER ÖZBİLEN, AYLA AKTAN, AYNUR DURAK, AYMJR TOSUN, AYSEL OLCAY, AYSEL
ÖZSALAN, AYSIN FOTAN ÇEVtKER, AYŞE DEMİRCİ, AYŞE DURMUŞ. AYŞE HALE KÖKÇÜOĞLU, AYŞE TUZLACI, AYŞEGÜL AKMAN, AYŞEGÜL ÖZUĞURLU, AYTE.N SARI, AZMÎ BALLIK, BAYER HAOBEYOGLU, BEHÇET
TEMEL, BEKtR DEDE. BEKtR SAMIAKTAR. BE\GÜ ÇAM. BETÜL SOLEY, BEYHAN TEKİN, BİROL EROL, BUKET ÖKTEM, CAHÎDE TÜLAY, CANAN BİIİMER, CANDAN TUTÜNCÜOGLU, CAVİDAN AKGÜN, CELAL ÖZKAN,
CELAL ÖZER. CELAL TURKER, CEMAL UTKU, CENKMEN ERÇAK, ÇAĞLA YAN AKÇAY, ÇtĞDEM ÖRSEL, DENÎZ ERDEM, DERYA SARIGÜL, DtLEK BEDİZCİ, DOĞAN GÜNDÜZ, E. YASEMİN VAROGLU, ECEIŞIKBAY, ELVAN
ERGENE, EMEL EGE, EMEL SOKL L, EMİNE KA YACIOGLU, EMtNE SAMI R, EMtNE TURNACILAR, ENDER LÜLEBl RGAZ, ERDAL AKÇAMLI, ERDAL DERİCİ, ERDOĞAN ARDA, ERDOGAN ÇOBAN, ERKİSAYGEV, EROL
AÇINCI, EROL SAADE, ERSAN KILIÇÇI, ERSAN ÖZKAM, ERSİN ASAL, ERTUĞRUL AĞCA, ESÎN BAYER, ESİN TEKİNEL, ESVET KORKMAZ. EYÜP LEBLEBİCİ, EZEL CANBAZ, F. MEHVEŞ CİNEMRE, FAHRİÖZKA YA, FARUK
AYKIN, FATMA BACAKSIZ. FATMA K.4RAKAŞ, FATMA SÖZMEN. FAZİLET FİŞEK, FERİDUN SERT, FERTT KUTLA, FERSAN ÖZSAYIN. FİGEN AKSOY, FİGEN AKTAŞ, FÜJZ ÖZALP, FFrNAT ÜNLÜ, FUNDA TLfNC FÜSUN
OKÇUOGLU, GİLMAN DOĞAN, GÖKHAN ORHUN. GÖNÜ L KURT, GÜL TANER, GÜLAY KAPLAN, GÜLAY USKUAY, Gt LÇİN AKÇL4, GÜLER OKA Y. GÜLGÜN ÇETTNKAYA, GÜLGÜN EGEMEN, GÜLGÜN ERTEM, GÜLGUN TEKİN,
GULHAN ORHUN-TORLA, GULİSTAN ÇABA, GÜLİZ YETİŞEN-M. CAN YETİŞEN, GÜLNİHAL YUV ACAN, GÜLSEN CANBAKAN USTA, GÜLSEN ÖNALDI, GÜLSEN SAYIN, GÜLSERENÖZKAN, GÜLŞEN BAKHL GÜLŞEN YİĞİT,
GÜLTEN SÜLEYMANOĞLU, GÜLÜMSER USTAOĞLU, GÜNDOĞAN YnJ)miM, GÜRCAN ÖZStVRİ, GÜZİN CÜRE, HACER TAJFLAN, HALİDE ALTUNAÇAR, HALİL ERSOY, HALİT OFLAS, HALUK YAZ.4R, HAMDİARI, HARİKA
YAZia, HARUN ERBtL, HASAN BARAK, HASAN EGE ERCAN, HATİCE AKBAYDOGAN, HAYRİ tSLAM, HAYRİYE ERDOĞRU-KUDRET, HtKMET KARAHASANOĞLU, HURİYE ERDOCAN, HÜDAVERDİ ARTAR, HÜL YA
ANU, HÜLYA ARA, HÜLYA ÇEVlK, HÜLYA KARATAMU, HUSEYİN AHISIC4LI, HÜSEYİN DUMAN. HÜSEYİN SEZGİN, HÜSNÜ ŞİRİN, I Ş K ÇOPUR (HOTAMIŞLI), IŞIL YDLDmiM, IŞILAY ÖNAL, İBRAHİM GÜVENİLİR,
İBRAHtM YEŞİL, İLHAN ÜREN, ILKNUR ERDOGAN, İNCİ AKSOY, tNCİ YttMAN, JALE BÜYÜKSARI, KADRİASLANDOĞAN. IC4DRİHAZNEDAR. KAMER ALEV, KAMÎRAN UZUNARSLAN, KAYA ÖZAYDIN, KENAN MURAT
1İR YAKİOGLU, K E R J M A N EĞİLMEZ, KİFA YET KJZILKAN. KUDRET ERSİNA, LEVENT EKİZ, LÜTFİTÜRKMENOĞLU, M. BEŞtR BATL R, M. ERTUĞRUL KIN, M. KAZIM BOZKURT, M. OKAN GÖREN, MARDİROS
ZOVtKOĞLU, MEHMET ALİ AKGÜN, MEHMET ALTLTN, MEHMET BA YKARA, MEHMET BOZÇAĞA, MEHMET SEY^fEN, MELAHAT MISIROĞLU, MELEK PARLAK, MEIİH BARUTÇUOĞLU, MEIİHA IŞIK, MELİKE
KARAKAYA, MERAL ANADOL-YÖNENLİ, MERAL GÜREL, MERAL İZGİN. MERAL ÖZCAN, MESRURE ENDEROĞLU, METİN BA YRAMİN, METTN HAÖİSMAİL, MİNE AKÇA, MİNE GÜLEN, MİNE KOCAMAN, MtVE TOKAY,
MUALLA YAGCI, MUHLİS AKMAN, MUSTAFA TÜZER. MÜBECCEL ERDEM, MÜCELLA Kn,IÇER, MÜJGAN KURUOĞLU, MÜZEHHEN ERŞAN, MÜZEKKER TOKKAL, NAZAN ERDEM. NECLA BAL, NEDİME SARICA, NEJLA
DİCLE, NERMİN ÇİLOĞLU-ŞENEL, NESLİHAN ÜZEL, NESRİN ASLAN, NESRİN AYDIN, NESRİN KANGAL, NEŞE ERKAN, NEŞEİNCE, NEŞE SOYUGAZl, NEVİN ÜNSAL, NEZÎHE BİLGIN, NEZİHİGOZEN, NİHAL DÖNMEZ,
NtLA Y ÖZTEN, NİLGÜN ERSOY, NÎLGÜN KAR ABACAK, NİLGÜN ÖZTÜRK, NİLGÜN TEZKAN, NİLÜFER TOKLU, NtZAMETTİN ERYILMAZ, NİZAMETTİN YODHUM, NURAL D l RDAĞ, NURAN ÇAKIROĞLU, NURAN
DURSUNOĞLU, NLRAN ERBİL, NURHAN ÜNLÜ, NURİYE TOPRAK. NURSUN AZERGÜN, NURSUN AZERGÜN,NURTENGÜNGÖR,OĞUZ ATMACA, OĞUZ MARANGOZOĞLU,ORHANTUNÇATAY, OSMANDEMİRCİ,OSMAN
ERDEM, OSMANKESKİN, OYA KOLCUOĞLU. Ö. MECİT SERÜVEN, ÖMER ÖZGER, ÖMER YILDIZ, ÖMER YTLMAZ GÜVEN, ÖZC4N KEKEÇ, ÖZCAN TEKİNALP, ÖZDEN SARGUT, ÖZDEN SARGUT, ÖZLER ALTINOIt, ÖZNUR
FIRAT, RABİA KAKI, RAFET ŞAHİN, RAŞİT EGE, RENGİGÜL KAH YAOĞLU, RESMİYE YEŞİL, REYHAN BATMAZOĞLU, REYHAN TUĞAÇ, REZZAN ÇANAKÇI, RD7AT GÜNEY, RUHİGÜMÜŞOĞLU, RUKİYEİNAJVU, RÜYA
OTMAN, SACİDE BÜKEY, SADIK KARTAL. SAFFET SERT, SAİM İRTİŞ, SAİME BAĞIŞLAR, SALİH SÜMER, SAMET ORAL, SARA AKDAĞ, SARPER SEZER, SEDA KARTAL, SEDAT GÜÇLÜ, SELAHATTİN DEMİRİZ, SELDA
TULUY, SELMA EGE, SELMA METE, SELMA YAKAR, SELNUR CELASUN, SEMA HÖCEK, SEMA KUŞCULUOGLL, SEMA NUR AKSÖZEK, SEMA SARUCAN, SEMİH CELAYİR, SEMİNE DURMUŞOĞLU, SEMRA ERCAN, SEMİHA
YAYLAJLJ, SERAP ALTUĞ, SERAP AYIK, SERAP BASA, SERDAR SALTUK ALEV, SERETAN CENGİZ, SERGÜL ÖZDEMİR, SERPİL PEKÖZ, SE\ GİESEN, SEVGİKAPISIZ, ŞEVGİKOZULCALI, SEVİM AKTAR, SEVİM DURMAZ,
SEVİM HANOĞLU, SEVTNÇ ARTLIN, SEVİNÇ BAĞCI, SEVİNÇ ÖZFİLİZ, SEZEN ELMALI, SITKISEYDİM, SİNAN ALPER, SULTAN HATİPOĞLL, SÜHEYLA BAYKARA, SÜHEYLA SARIOĞLU, SÜREYYA ŞAHİNLER, ŞAFAK
MISIRLI,ŞEBNEM YILMAZ, ŞERIFESEVİM AKSOY,ŞEVKİBAYRAKTAR,ŞİMA KERMOOĞLU,ŞULEGERGER,ŞÜKRAN İMAMOĞLU,ŞÜKRÜYEMUMCU,TAMAYERİŞ,TEMEL AKKAN,TUĞRULORNEK,TUNCAY
AKDOĞAN. TUNCER OKTA YMEN, TURAN GÜRSOY, TURGA Y ÇELİK, TURGUT ULLĞ, TÜLAY KOÇALP AYKUT, TÜLAY ŞENEL, TÜLAY TOMRUK, TÜLİN BEŞLİ, TÜLİN GÖKMEN, TÜLİN GÜNER, TÜMAY TOSUN, TÜRKAN
ARSLAN, TÜRKAN GÜVENİLİR, ULVİYE GENÇOSMANOĞLU, L. ŞENAY SUNGUR, ÜLKÜ ARIK, ÜLKÜ YILDIZHAN, ÜMİT ZAİMLER, ÜMRAN ŞEN, ÜSTÜN AYABAKAN^, VAHAP İLHAN, VEDAT TÜRK, VİJDAN SARI, YALÇIN
GÜLER, YAŞAR TOPALLIOĞLU, YASEMEN SOYÎÇ, YASEMİN ERSİNA, YAŞAR ÇİFTÇİ, YEŞİM ERÇAK, YEŞİM PEKŞEN, YILDIZ OĞUZ, YİJCEL GÜVEN, YÜCEL KÜÇÜKKARAKAŞLI, YÜCEL OTLATICI, YİJKSEL tSANÇ,
YÜKSEL KARDEŞLER, ZEKİNE KALENDER, ZELİHA \\ GÜL, ZELİHA M. HİLMİOĞLU, ZEYNEP ÇELİK, ZİHNİÜSTÜNDAĞ, ZÜBEYDE KAYA, ZÜLFİYE KAYA (AKKAN)