Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
IŞUBAT1993 PAZARTESİ CUMHURİYET SAVFA
HABERLERDV DEVAMI 17
GUNCEL
CÜTSEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi I. Sayfada
Çoğunluğu sağlamak, hükümet çalışmalarma koşut gö-
rev yapmakla yükümlü DYP grubu ise, Meclis'e gelme-
yenlerın, çoğunluğun sağlanmasına hizmet vermeyen-
lerin başında geliyor.
Oysa DYP Genel Başkanı, Başbakan Süleyman Demi-
rel, hemen hersalı gruptoplantısında "acilen çıkanlma-
sı gereken kanunları" sıralıyor, milletvekili arkadaşla-
rından "yardım" rica ediyor.
Evet, sadece grup toplantılarında değil, basın toplantı-
larında ricayı yineliyor Başbakan; arkasını dönünce,
Meclis ten ne istediği yasalar geçiyor, ne de komisyon-
larda gereken hızda çalışmalar yapılıyor.
Muhalefetteki DYP'nin zamanın iktidarına yönelik ya-
kınılarından başlıcası, ülkenin kanun hükmünde karar-
namelerle yönetilmesiydi. Ya şimdi? Hükümet, Meclis'-
ten dilediği desteği görmeyince, icraat yapabilmek için
kanun hükmündeki kararnamelere yükleniyor Bugüne
değin 224 kararname çıkarmış, ancak 23'ü yasalaşmış!
Rakamsal gerçekler
Örneğin, 1993egirerken,Ocakayı başlarındaBaşba-
kan, grubunda neredeyse yalvar yakar oldu. 'Devlet
hizmetlerini yürütemiyoruz, lütfen yeni by-pass yasala-
rını Ocak ayı içinde çıkarın " dedi.
Ne oldu? Ocak gecti, takvim Şubat'ın ortalarına yakla-
şıyor. By-pass yasaları hâlâ gündemdeki yerinde "sa-
biV
insan Hakları Bakanlığı yasası, koalisyonun önde ge-
len ortak sorunu. DYP grubu nazlı. Yasanın geçmesi için
gereken çabayı göstermiyor. Kuliste tatsız söylentiler.
Grup İnsan Hakları Bakanı'nı beğenmiyormuş!
Çocuk Mahkemeleri Yasası? Bir türlü çıkmıyor.
Ustelik hükümete yasa üretmiyor diye bir suçlama
yapmak olanaksız. Bugüne dek Meclis'e 231 yasa gön-
dermiş, 73'ü geçmiş. 73ü gündemde sıra bekliyor, 79u
komisyonlarda.
Uğur'un öldürülmesinden sonra, Meclis'teki siyasal
partilerimiz uyandı. "Faiti meçhul cinayetleri araştır-
mak" amacıyla bir komisyon kurulmasında yarar gördü-
ler.
Dört partinin bir araya gelerek ortak bir metin hazırla-
maları on günlerini aldı.
Faili meçhul cinayetler komisyonu, eğerçoğunluk bu-
lunur, karar yeter sayısı sağlanırsa, galiba önümüzdeki
salı günü kurulacak.
TO'nün veto ettiği, ancak yedisinin yeniden görüşüle-
bildiği on bir yasaya gelince; acelesi yok, yaz tatilinden
sonra, belki ele alınır.
Bu koşullaraltında eski eleştirilerini, yakınılarını unut-
mak zorunda kalan Başbakan, son olarak yeni bir yetki
yasasından söz etmek, bununla "Ankara-lstanbul de-
miryolu projesini, nükleer santral yapımını, özelleştir-
me projesini" gerçekleştireceğini açıklamak zorunda
kalıyor
Ve sonra, milletvekilleri kuliste, zamladıkları maaşla-
rına toplumdaki tepkileri yadsıyacak nutuklar atıyorlar
Maşallah!
Işte infaz evi
TAYFUN GÖNÜLLÜ -
FARUKKIRTAY
Derflîl t n n r a a a VPriMİ A»D'de29Ocak ta^Vnii£kaJpknasonucnyaşam.n.
ı s e r o u l o p r a g a v e n ı o ı y W r e n ^ E k o n o m i k l ş l e r Kski B a k a n , ö^r Derbii'in
B b k l
y ^ ş
cenazesi BebekCamünde öğleyin kılman namazdan sonra Aşiyan Mezarlıgı'nda toprağa veriMi.
Cenaze törenine DerbiPin ailesinin yanı sıra, eski bakanlardan Ziya Müezzinoğlu, Yazar Yaşar
Kemal, Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi Berrin Nadi, Gazetemiz yazarlanndan İlhan Sel-
çuk, Genel Yayın Koordinatörümüz Hikmet Çetinkaya, Cumhuriyet Gazetesi Yönetim Kuruiu
Başkanı Alev Çoşkun ile bazı burokratlar, işadamlan, gazeteciler ve vatandaşlar katıldı. 1928
yılında Ankara'da doğan Özer F.rbil, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Derfoîl bir
süre avukatlık yaptıktan sonra TPAO Genel Sekteterliği, Petroi Ofisi Genel Müdür Yardımcılı-
ğı, Motorlu Araçlar İmal ve Satış A.Ş Genel Müdürlüğü, OYAK Grup Müdürlüğü ve yönetim
kuruiu görevlerinde bulundu. 1971 yılın da Dış Ekonomik İşlcr Bakanlığı görevine getirilcn Dcr-
bil. 1977 yılında kontenjan senatörü secildi. (FoloğrafZAFER AKNAR)
Kahveci son kez Meclis'te
Gündüzleri de pek görmüyor-
duk."
Villanın civanndaki siteler
Halkın Mücahitleri Örgütü'- yazhk olarak kullanıldığı için
nün önde gelen ısımlerinden Ali bu aylarda çok fazla oturan
Akbar Gorbani'nin işkence edi- yok. Ancak yaz kış yaşayanla-
lerek öldürüldügü Yalova'daki
lüks vıllarun sahibi işadamı Ze-
ki Kandemiroğhı 15 gündür
kayıp. Kandemiroğlu'nun eşi
komşulanna "kocam hasta"
derken, bazı arkadaşlan da gö-
zaltına alınmış olabileceğini
söylüyor. Jak Kamhi'ye suikast
gırişminde bulunanlara benze-
yen kişilerce yılbaşında 10 gün-
lüğü 25 milyon liraya kiralandı-
ğı öğrenilen villanın temizliğini
yapan kadın ve yandaki sitenin
kapıcısı olan kocası olaydan
gûnler sonra gözaluna alındı.
Polis tarafından henüz bilgileri-
ne başvurulmayan öteki görgü
nn da ifadelerine başvurulma-
mış.
Konuştuğumuz vatandaşlar-
dan biri, bulunduğu sitenin dai-
resinden villayı gördüğünü
söyledi. Bu villada bir süre son-
ra şüpheli davranışlar sezinle-
yen kişi şunlan anlattı:
"Buraya sürekli yabana uy-
nıklu insanlar gelip gidiyordu.
Tabii hep Araplar. Bu ocak
ANKARA (Cumhuriyet Bo-
rosu) - Gcredc yakınlannda ge-
çırdiği ırafik kazası sonucu,
önccki gün cşi Füsun Kahveci
ilc birlikic hayalını kaybcdcn
Maliyc vc Gümrük eski bakanı,
ANAP İsianbul Millclvckili
Adnan Kahvcci için TBMM'dc
lören düzcnlcndi. Kahveci çifü-
nin cenazesi Kocaiepc Camii'-
ndc kılınan ecnazc namazından
sonra loprağa vcrilmek ûzcrc
İstanbul'a gönderildi.
Adnan Kahveci için dün
TBMM'nde dü/cnlcncn lörc-
ne, Adnan Kahvcci'nin babası
Dursun Kahveci, oğlu Mchmci
Kahveci. kardcşlcri Sclahallin
ve Kcnan Kahveci, ablası Mc-
lahatÇakırılc TBMM Başkanı
Hüsamettin Cindoruk, TBMM
Başkanvçkili Yasin Halıpoğlu,
Başbakan Süleyman Dcmircl,
Devlet Bakanı vc Başbakan
Yardımcısı Erdal İnönü.
ANAP Gcncl Başkanı Mesut
Yılmaz, MÇP Genel Başkanı
Alpaslan Türkcş, DSP Genel
Başkanı Bülcnl Ecevit. bazı ba-
kanlar. mcclıslc grubu olan
tüm partilcrin grup haşkanvc-
killeri, milletvekilleri ve çok sa-
yıda valandaş katıldı.
Dün sabah Ankara Acil Yar-
dım ve Trafik Haslancsinden
alınan Kahveci çiflinin ccnaze-
leri iki ayn ambulansla
Füsun
Kahvcci'nin cenazesi meclis dı-
şında beklctilirken, Adnan
Kahveci'nin cenazesi meclis
bahçcsindc haarlanan kalafal-
ka konuldu.
TBMM'dcki lören sırasında
Kahvcci'nin ccnazcsinc kalıl-
mak için Bursa'dan harckct
cden ANAP Bursa Millclvckili
Mümin Gencoğlu'nun Sivrihi-
sar yakınlannda gcçirdiği ırafik
kazasındn öldüğü öğrcnildi.
Habcr. mcclistcki törcnc kalı-
lan parlamcntcr vc vatandaşlar
arasında büyük üzüntü yaraltı.
Meclis bahçcsindc düzcnlc-
ncn törcn sonrasında Mcclis'in
Dikmcn kapısına kadar askcr-
lcrin omuzlannda götürülcn
Adnan Kahveci vc cşinin ccna-
/csi, yakınlannın vc valandaş-
lann isicğı üzcrinc ambulansa
konulmayarak omuzlar üzerin-
dc İnönü Bulvan. Akay Caddc-
si ve Bankacı Sokağı güzcrgâhı-
nı ızlcycrck tckbir scslcri ilc
Kocatcpc Camii'ne gctirildi.
Burada öğlc namazından sonra
Kahveci çıfti için cenaze nama-
n kılındı. Kalabalık bir vatan-
daş vc parlamcntcr lopluluğu
cşliğindc kılınan cenaze nama-
zından sonra Kahveci çiflinin
ccna/csi loprağa vcrilmek üzc-
rc İslanbul'a gönderildi.
ANAP'ta bir trafık
TBMM'yc gcıirildi.
13kitaba
Baştarafi 1. Sayfada
U Baştarafi 1. Sayfada
şanjcpıc Dulunan Mümin Gcn-
çoğlu(61) vc işadamı Şcvki
Ozlürk hayalını kaybcili
Gcnçoğlu için bugün saat W.
30da TBMM'dc bir törcn dü-
/cnlcnccck. Törcnin ardmdan
cenaze Bursa'ya göndcrilccck.
Gcnçoğlu, yann Bursa Camii"-
ndc öğlc namazının ardmdan
EmirSullan Mezarhğı'nda lop-
rağa verilecck.
Gençoğlu. 1932 yılında Bul-
garislan'ın KırcaaliıYiğiılcr
Köyü'ndc doğdu. 1950-51 gö-
çünde Bursa'ya gclip ycrlcşcn
Gençoğlu, 1959 yılında Dc-
ladı. Gcnçoğlu. DP'nin kapalıl-
masindan sonra AP Bursa il
ikincı başkanlığını yapiı.
Burva Ticarcl vc Sanayi Oda-
sı
Meclis Başkanlığı görcvi dc ya-
pan Gençoğlu, 1985 yılında
Balkan Türklcri Göçmcn ve
Müllcci Dcrncklcri Fcdcras-
yonu Gcncl Başkanlığı'na scçil-
di. Bursa'da günlük yayınlanan
Hakimiyct Gazclcsi'nin dc
sahibi olan Gcnçoğlu. 1991 yı-
lında ANAP'tan millclvckili
scçildi. F,vli vc 4 çocuk babası
olan Mümin Gcnçoğlu, Arap-
ça, Bulgarca vc İngilizcc bili-
vordu.
id-p p
ayında da birtakım üpler geldi. ^ ^ ^ a r a m ] 2 d a
Alem yapacaklardır dıye du-
J
-
şündüm. Ama havanın olduk-
ca soğuk olmasma karşın ne
şomınenedesobayanıyordu.
Kohneb.r.ş.ktasabaha kadar
bilim yöntemini, Kürt sorunu-
nu kavrama açısından çok bü-
i,zıthk-
mokrat Parli'dcpolilikaya bas-
Ankara-Tahran
• Baştarafi 1. Sayfada müyle iptal edilmiş değil. belki
kenti Tahran'da yapüğı son bir süre erteleyebileceklerini
temaslar sonrasında Ankara'ya söylemişlerdir. Bunu da yann
gelişinde. Habibi'nin bugün (bugün) kesinleştirmiş olacak-
Türkiye'ye geleceğini sanmadı- lardır" yanıtını verdi.
ğını belirtti ve "Iptal edilmiş Öte yandan, Iran Dışişlen
değil, ama ertelenebilir" dedi. Bakanı Ali Ekber Velayeti. Pa-
Çetin, Esenboğa Havali- kistan'ın Quetta kentindekitanıklan ise villanın sık sık oturuyorlardı. O zaman merak ce[eTİm kaühnadığımız ıçın
Araplara kiralandığını, kirala- ettim, dürbünle izlemeye başla- s u c j a n ı v o r u z Aftır haras ceza- manı'nda yapüğı basın toplan- EKO toplanüsmın ardından
yan kişilerin gündüzlen ortahk- dım, ancak kalın perdeler sıkı * cezalandırSnamız isteni- tısında. EKO zirvesi ile ilgili düzenlediği basın toplantısın-
ta görünmekten kaçındıklannı sıkıya kapalı olduğundan bazı £ H ^ d&vada üeriye bilgi verdikten sonra, İran Dı-
anlaüyor.
Islami Hareket örgütû'nün
üs olarak kullandığı belirtilen
dubleks villa Yalova'ya 5 kilo-
metre uzaklıkta, Karamürsel
karayolu üzerindeki Pınar Si-
tesi'nin arkasında. Bahce içinde
denize nazır dubleks villanın sa-
hibi Yalovaü işadamı Zekı
Kandemiroğlu'nun Çınarcık'ta
karaltılar dışında bir şey göre-
medim. Gündüzleri dışan çık-
mamaya özen gösteriyorlardı.
Böyle bir şey olduğunu büsey-
dim ihbar ederdim, ama anla-
yamadım. Bu villaya , 6-7 ay
önce yaklaşık 30 kişilik bir grup
daha geldi. Birçok araba var-
dı."
dönük bir düşünce sıçraması
içerisindeyiz. Davalar bizi yıl-
dırmamaktadır. Ama davalara
gitmekten, savunma hazırla-
maktan dolayı yeni araştırma-
lara giremıyor ve kitaplaştır-
mak için vakit bulamıyoruz."
Beşikçı'nin kitaplannı basan
Suikastlar
• Baştarafi 1. Sayfada
bul'daki operasyonlar sonucu
clc gcçirilenlcrin, İslami Hare-
ket'e mensup olmadığını,
Güncydoğu'da halkın Hizbı-
kontra olarak adlandırdığı ör
gülün clcmanlan olduğunu bil
dirdi.
Bircmniyct yctkılisı PKK v(
Hızbullah örgüılcrinın Bal
man'da büyük ölçüde çökcrtil
mesi hcdcfinc yaklaşıldığın
bcliriirkcn. İHD yönclicılcrin
dcn Sıddık Tan'ın öldürülmcs
olayına kanşan Hızbullah'ır
kurucusu Şcfik Polalın DGM
tarafından scrbcsl bırakıldığ
öğrenildı.
İçişlcri Bakanı İsmet Sezgin
ın 4 şubatla İslanbul'da adını
Hizbullah'ın kurucusu diye
ycrdiği Balmanlı Şefik Polal'ın,
İHD yöncticılcrinden Sıddık
Tan'ın öMürülmcsi olayına ka-
nşlığı bclirlcndi. Sağlanan bil-
giyc görc Hi/bullahçı Şcfik
Polal, İHD yönclıcisı Tan'ı
Hürriyct Mahallcsi'ndckı üç
kallı cvınc davcl etli. Bu sırada
cvc gclcıı silahlı üç kişi Tan'ı si-
lahla tarayarak öldürdü. Olay-
dan sonra gözaluna alınan Şc-
fik Polal, 15 gün sürcylc cmnı-
ycltc sorgulandı. İfadcsindc.
"lanımadığı kişilerin Sıddık
Tan'a aicş cltiğini gördüğünü"
söyledi. Balman Vali Vckili Ah-
met Sotey. "Kayıtlara görc sor-
gusundan sonra mahkemcyc
scvk edilmiş, ancak yargı suç-
suz bulup serbcst bırakmış. Bi/
değil, mabkcmc scrbesl bıraklı.
Dcmck ki yetcrli delil yokmuş"
dcmckle vetindı.
Ötc yandan bir başka cmni-
ycl ycıkilisi Diyarbakır'da öl-
dürülengazeleci HalitGiingen-
in kalilinin dc Hizbullahçı çıktı-
ğını söylcycrck şöyle dedi:
"27 Ekim 1992'de Batman'-
da polisin "Dur" ihlanna uyma-
yan Mehmet Nurkoyun ölü.
Nedim Lysal ise sağclc gcçiril-
di. Uysal, sckiz olayın faili ola-
rak suçunu itiraf ctli. Yeni bir-
çok olayın faili bclli oldu. Bırı
dc Hizbullahçı Mchmct Nu-
yum'dur."
Balman 1992 yılını 162 faili
meçhullc kapalırkcn 1993'ün
ilk 28 günündc dc 22 kişi öldü-
rüldü. Sayı. önceki gün Ko/luk
ilçcsinc bağlı Orlaca Köyü
muhtarı İzzettin Yaşar'm öldü-
rülmcsıylc 23'c yükscldi.
Sağlanan bilgilerc görc, Bal-
man Emniycl Müdürlüğu.
PKK vc Hızbullah örgüllcrinin
Güncydoğu'yla ya da başka
bölgclcrlc ılgılı olabılccck cy-
lcmlcrini başka emniycl bırim-
lcriylc ortaklaşa araştınyor.
Ankara'ya sürekli bilgi aktaran
Balman Valılıği, emniyclin
opcrasyonlarını mahkcmclcre
scvk edilcn ya da halcn sorgula-
nan sanıklar konusunda hazır-
laltığı bır dosyayı sürekli gcniş-
lcliyor. Üsidüzcy bıryetkili.
"Polisimiz günde 16 saal ça-
lışmak suretiyle hangi örgüllçn
olursa olsun mililan. suçlu izi
aramakladır. Bu aşamada. da-
ha fazla bilgi aktarmak doğru
değil. Ancak sinagog baskınını
yapanlan da Balman'da yaka-
ladık. Türkıye'de ılk kcz Hiz-
bullahçılada çalışarak örgül evi
clc geçirmeyi Balman polisi ba-
şardı."
Balkanlara
• Baştarafi 1. Sayfada
Güreş,"Yunanistan'da aske-
ataşe olarak görev yaptım.
İran'daki rejim muhalifi Hal- ^-. ,«._••• , '. - , . .
da 35 yatak kapasıielı Nilton kın MücahiÜeri Örgütû'nün p
n
f ° *
u r k d e
"zerlçnndekı
Oteli'nin sahibi olduğu öğrenil- önde gelen isimlerinden olan baskılan kınayarak şunlan soy-
Mansur Emin takma adlı Ali
Akbar Gorbani kaçınldıktan
sonra Yalova'daki villaya geti-
rikli. Burada İran'dan geknle- kü bu mahkemeler, devletin al-
rinkurduğumahkemede yargı- ü n a
™ f a
" #
-- - - - - - anlaşmalara bıle
di. Kandemiroğlu, Pimapen,
Singer Ev Aletleri ve Çimtaş'ın
Yalova başbayiliğini de yapı-
yor.
Emniyet güçleri bu villaya
yaklaşık 15 gün önce gece yan- landığı belirtilen Gorbani daha
sına doğru bir baskın gerçekleş- sonra işkence edilerek öldürül-
tirdi. Operasyon sırasında Pı- dü. Gorbani'nin cesedi Çınar- ,- , . . -
nar SitesTnin bahçesinde bulu- cık'ta ormanlık arazide gömülü tekraretmekısüyorum
ve villaya en yakın olarak bulundu. Başbakan Sö-
feyman Demirel, cesedin bulun-
masından sonra, yapılan ope-
rasyonlarda başta Kamhi
suiİcasti olmak üzere birçok fai-
li meçhul cinayetin aydınlan-
masında önemli ipuçlan bulun-
duğunu söylemiş, Gorbani'nin
nan y y
konumdaki tek odalı evde ya-
şayan sitenin yaşlı kan-koca
bekçileri Cafer ve Ayşe Kük-
ner'e bir şey sorulmadı. Ancak,
yaşlı çift geçtiğinüz cuma günü
saat 23OO'den itibaren villaya
yakın Kıhç Jandarma Kara-
kolu'nda gözalünda tutuluyor- cesedinin bulunmasının birçok
lar. Burada görüştüğüinüz konuyu aydınlatacağmı açıkla-
Ayşe Kükner, villanın söz ko- mışü.
nusu kişilere kiralanmasıyla il-
gili bildiklerini şöyle anlatü:
"Villanm sahibi Zeki Kande-
niroğlu bir gün benden villayı
temizlememi istedi. Temizlik
yapüğim gün telefon ederek işi-
min bitip bitmediğini sordu.
Sonra 'sen hemen paranı al evi-
ne git' dedi. Eve kabanlan yeşil
renkte olan, sakallı üç genç ile
bir kadın
*Bunlann
geldi. Kadın bana
temizlikçisi benim.
dıramayacaklar. Biz de bir an
önce DGM'nin bu davalarla il-
gili kesin bir karar vermesini
bekliyoruz. Kesin karar veril-
dikten sonra Avrupa tnsan
Haklan Komisyonu'na kişisel
başvuru hakkımızı kullanaca-
ğız. Avrupa insan Haklan
Mahkemesi ve dünya kamuoyu
önlerine böyle bir kitap davası
geldiğinde, Türkiye'deki de-
mokratikleşmenin boyutlannı
ve özellikle Kürtlerle ilgili ya-
saklamalan yakından görecek-
lerdir. Yani tarüşma daha
büyük bir alanda devam ede-
cekür."
Ankara DGM'nin, hakkın-
da 26 milyar lira para cezası is-
tedığı kitaplar şunlan
"Ortadoğu'da Devlet Terö-
rü, Kürtlerin Mecburi İskânı,
LEFKOŞA-Güney Kıbns'ta Türk Tarih Tezi Güneş Dil
Vasiliu ile
Klerides
barajı
aşamadı
Sen git'dedi. Bana lOgünkala- beş adayın kaüldığı başkanlık Teorisi ve Kürt Sorunu, Dev- olduklan izlenimini edindim."-
caklan söylenmişti. Hafta tatili seçimlerinin ilk turunda Yorgo letlerarası Sömürge Kürdistan, diye konuştu. Çetin, Habibi'-
nedeniyle 12 gün kalmış oldu- Vasiliu ile Glafkos Klerides Unesco'ya Mektup, Bilim Res-
lar. Sonra Zeki Bey'in eşiyle başkan seçilmek için gerekli mi İdeoloji Devlet Demokrasi
çocuğu geldi. Onlara 'Zeki Bey yüzde 50 oy barajını aşamadı- ve Kürt Sorunu, Cumhuriyet
nerede? ' dedım. ' Hastalandı' îar. Vasilu'nun oylannda 1988 Halk Fırkası'nın Tüzüğü
dediler ve gittiler. Şimdi bizi bu- seçimlerine göre yüzde 11.2, (1927) ve Kürt Sorunu, Zihni-
rada tutuyorlar. Eşim kalp has- KJerides'in oylannda ise yüzde mizdeki Karakollann Yıkılma-
tası, yatağından pek fazla çık- 0.9'luk artış oldu. Gece 22.30'- sı, Doğu Anadolu'nun Düzeni
maz, televizyon izlemediğım, da kesinleşen gayn resmi so- Sosyoekonomik ve Etnik Te-
gazete okumadığun için de ya- nuçlara göre Güney Kıbns meller 2, Bilim Yöntemi, Baş-
kalanan bu kişilerin onlar olup capındaki oylann yüzde 44.2'- kaldınnın Koşullan, Tunceli
olmadığını bilmiyorum. Ama sini Vasiliu, yüzde 36.7'sini de Kanunu, Kürt Aydını Üzerine
çok sessiz hareket ediyorlardı. Klerides aldı. Düşünceler."
da, Türkiye'deki bazı terör
şişleri Bakam Ali Ekber Vela- olaylanyla İran arasında bağ D v ,, - v .. ,
yeti ile görüşmesi konusunda bulunmadığın. söyledi. Velaye- Ben Yunanhlan, Yunanlılar da
şunlan soyledı. ^ "Türk Dışişleri Bakanı ile benı beğendı. Bunu da göz
"1990 yılından bu yana Tür- görüşmemde bu suçlamalan önünde tutarak Yunanlı mes-
kiye'de önemli yazar ve gazete- kategorik olarak reddetüğimi lektaşıma iyi niyet mesajlan
cilere yönelik ve faili henüz söyledim. Kendisi de bana gönderdim. Edindiğim bilgilere
bulunamayan cinayetler işleni- j^k hükümeünin İran hükü- g°
r e
Yunan gazeteleri mesajlar
yor. Güvenlik güçlerimiz baa- metinin bu konuyla ilgisi olma- y°
k
'
d
W yazmış. Hayır, mesaj-
lannın aydınlaülması yolunda dığına inandığını söyledi. Bildi- larvar"şeklindekonuştu.
önemli veriler ve bilgiler edin- ğjni2 ğ\y\ Başbakan Süleyman Doğan Güreş, Yunan Genel-
miştir. Ilk veriler Emeç, Dursun Demirel de aynı şeyi çok açık kurmay Başkanı Yannis Veri-
ve Iran muhalifinin katli olayla- olarak söyledi" diye konuşiu. vakis ile eskiden beri lanışüğını,
nnda Iran bağlanüsı olduğu Türkiye'de işlenen cijiayet- ^ o s t v e
birbirlerine karşı sami-
yolunda bir değerlendirmeyi ıe r ( je i r a n bağlantısının doğru-
m i
olduklannı belirterek. "Bazı
ortayaçıkardı." lanması durumunda Ankara'- adımlan ortada poliıik konular
Çetin, bu konudaki tüm veri- m n
1989'dan bu yana izlediği olduğu için hemen atamayaca-
leri ve bilgileri Iran Dışişleri iran politikasmın temelleri yok ğımıa biliyorum. ancak siyaset-
Bakanı Velayeti'ye ilettiğini ve olacak. çilerde ikna olabilir. Bu neden-
Türkiye'nin terör konusundaki gu aşamada Ankara, şu so- '
e
Saym Verivakis ile birlikte ilk
hassasiyetini de aktardıgmı runun yanıtı almaya çalışıyor: adımlan atalım. Paşa Limanı-
kaydederek konuşmasını şöyle Gerçekten bu işlerin arkasında °a (Pire'deçok sayıda lokanta-
sürdürdü: Rafsancani hükümeti mi var? "'" bulunduğu sahil semtı)
"Biz komşumuz Iran ile böl- Yoksa Iran'daki kanşık yapı- Zorba'ya (balıkçı tavernası) gi-
gedeistikrarvebanşsağlamaya dankaynaklananveîrandevle- delim. uzo içelim. Sonra onlar
çalışırken, böyle bir olayın iki tinin kontrol edemediği başka bize gelsin rakı içelim. Bu bir
ülke arasındaki sorunlan mut- devrim odaklan mı bu eylemle-
a d ı r n
olacaktır" şeklinde ko-
laka etkileyebileceğini söyle- riyaptınyor. nuşlu.
dim. Eldeki bilgilerin olayın
zanlılanndan alındığını, yani
teröristlerin kendi ifadelerinden
olduğunu bildirdim. Şimdi bu
konudaki değerlendirmeler ve
araşürmalar sürüyor. iki ülke
ilişkilerine gölge düşürecek ge-
lişmelerin ve şüphelerin dağıül-
masında kendileri bakımından
da yarar olduğunu söyledim.
Bunlan değerlendirmelerini
beklediğimi söyledim. Tatmin
olmamız, kamuoyunun tatmin
olması gerekir dedim."
Çetin, Velayeti'nin ilk başta
bunlan kabul etmediğini de bil-
dirirken "Ancak diyaloga açık
mn bugün Türkiye'ye gelip
gelmeyeceğine ilişkin soruya ise
"Yann gelmeyecegini sanıyo-
rum. Yani kendisi gelmesinden
yarar gördüğünü söyledi bana.
Gerekli telkini de yapabilecek-
lerini söyledi, ama ben şimdi
Tahran Havaalanı'na uğraya-
rak geldim. Ben başından beri
yann geleceğini sanmıyorum.
Ama bu konuda, ne zaman ge-
lebileceği konusunda da, tü-
CIMHURIYETTEN
OKURLARA
• Baştarafi 3. Sayfada
DerbM'le bir önemli aydınını daha yitirdi.
• • •
New York şoförleri de istanbul şoförleri gibi bıçkındır.
Günün birinde "New York'ta bir Türkşoförününanıları"-
nın röportajını yapacaktım. Artık, bu röportajı gerçekleş-
tirmeme olanak yok... Çünkü bu Türk şoförü öldü.
Bu şoför, Adnan Kahvecl'den başkası değildi... Ame-
rika'da yükseköğrenimini sürdürebilmek için bir ara
New York'ta taksi şoförlüğü de yapmıştı. Birkaç yıl önce,
bir iş için New York'tan Ankara'ya geldiğimde, bana
New York'taki taksi şoförlüğü günlerinden söz etmişti.
Ilk fırsatta, New York'a gelecek, eskiden çalıştığı taksi
şirketine gidip, New York'ta bir günlük şoförlük yapacak
ve ben de bunu görüntüleyip yazacaktım. O sadece Nevv
Yorklu bıçkın bir şoför değildi. Dost ve düşmanının ken-
disinden "kendine özgü" diye söz ettikieri değerli bir
insandı.
Dün bir arkadaşım şöyle diyordu: "N'oluyor böyle?
Hep iyıler gidiyor?"
Hepimizin başı sağolsun...
Acısız günler dileğiyle...
GOZLEM UCURMUMCU
• Baştarafi I. Sayfada
Dünya, 20. yüzyılın ilk çeyreğınde iki buyük devrime
tanık oldu. Devrimlerden ilki. Lenın'in önderliğindekı
Sovyet devrimiydi. 20. yüzyılın ilk çeyregındekı ikinci
devrim de Ulusal Kurtuluş Savaşı ve Ataturk devrimiydi.
Leninizmin devrim anlayışı, Marksist kuramdan kay-
naklanıyordu. Lenin'e göre sınıf ayrımlarını ve savaşını
benimseyen bir insan komünist olamazdı. Tek başına
sınıf egemenliğini savunanlara da komünist denmezdi
Leninizme göre sınıf savaşını sınıfların yok olacağı ve
sımfsız bir topluma ulaşıncaya kadar savunana komü-
nist denirdi
Atatürk devrimi, Marksist kuramdaki sınıf' gerçeği
yerine 'halk'kavramını dayanak seçmişti Atatürkdevri-
minde sınıf egemenliği söz konusu değildi Sınıf yerine
'halk' dayanak seçildiği için sınıf egemenliği' ve 'dikta-
toryası'gibi kavramlara da yer yoktu.
Atatürk devrimini, Anadolu'da 'aydınlanma çağ/'başiat-
mıştı. Bu aydınlanma çağı, ister istemez, Batılı çoğulcu
demokrasiye yönelecekti.
Lenin, Kurtuluş Savaşı boyunca Anadblu ihtitalini ve
Mustafa Kemal'i desteklemişti.
Sovyet devrimi, ayrı ayn ulusları, devrim adınatek bir-
lik altında toplamıştı. Atatürk devrimi ise çeşitli etnik
toplulukları Türkiye halkı' kavramı içinde görmüş, bu
halk kesimlerini laik, halkçı ve devrimci cumhuriyet çer-
çevesinde toplamıştı.
Lenin'in amacı 'sımfsız toplum' kurmaktı, Atatürk'ün
amacı da çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmak'. Sovyet
toplumunda sımfsız toplum kurulamadı; sımfsız toplum
yerine, Rus halkmın diğer halkları sömürdüğü, bürokra-
tik tek parti egemenliği yerleştirildi. İkinci Dünya Sa-
vaşı'nda, Alman faşizmini yenme onurunu paylaşan
Sovyet ordusu, soğuk savaş döneminde Polonya, Maca-
ristan, Çekoslovak ve Afganistan işgalleri ile insanlık
suçlart işledi.
ABD ile girdiği silahlanma yarışında yenik düşerek
kapitalizme teslim oldu.
Atatürk devrimi, kendi içinde geçırdiği yeni bir oluşum
ile 4O'lı yıllarda çok partili yaşama ulaştı; 60lı yıllarda
sosyal demokrasiye açıldı, 80li yılların resmi devlettu-
zaklarından kurtulduktan sonra 9O'lı yıllarda Batılı an-
lamda temel hak ve özgürlükleri ile bütünleşti.
Bugünden yakın geçmişe bakınca da anti-emperyaliz-
mın, ulusal kurtuluş ve onurunun, çağdaşlığın simgesi
olduğu anlaşıldı.
Leninizm, Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin en
ateşli önderleri tarafından çokuluslu ihaleye çıkanlırken
Atatürkçülük, ulusal kurtuluşçuluğa, çağdaşlaşmaya ve
aydınlanmaya tutkun devrimcilerce savunuluyor.
Bu devrimcilerden biri Atatürk devriminin ve hukuk
devletinin dirençli ve inançlı savaşçısı Prof. Dr. Muam-
mer Aksoy, bu düşüncelerle Ankara'da Atatürkçü Dü-
şünce Derneği'ni kurmuştu. Aksoy'un, alçak ellerin sıktı-
ğı karanlık kurşunlarla aramızdan ayrılması üzerine
dernek, aynı düşünce ve inançtaki insanlarca yaşatılı-
yor.
Atatürkçülük, 80'li yıllarda devlet eliyle kundaklandı,
bugün de dinsel gericisinden Kürtçüsüne, Kürtçüsün-
den sivil toplumcusuna kadar genişleyen bir kesim tara-
fından yaylım ateşine tutuluyor.
Atatürkçülüğün bir hedef tahtası haline getirilmesi ve
karalanması, yurtiçinde ve yurtdışında tepkilere yol açı-
yor. Ama ne var ki Atatürk devrımcileri dağınık, küskün
vefergütsüzler.
Bu tepkiler, gün gelecek büyüyecek ve 'Kuvayı Milliye
ruhu'dernekler ve partiler aracılığı ile ete-kemiğe büru-
06C6K.
"Almanya'nın Kamen kentinde Atatürkçü Düşünce
Derneği' bu tepkilerle ve bu düşünce ve inançlarla ku-
ruldu. Derneğin kurucusu, Yük. Mimar Eriş Ülger.
Eriş Ülger, geceçündüz çalışarak Almanya'da 20'li
yıllardan bu yana Atatürk ve Türkiye ile ilgili yayınları
toplayarak toplantılar düzenleyerek Atatürkçü düşünce-
yi savunuyor.
Atatürkçü düşünce yenilmedi, yenilmeyecek; Kurtu-
luş Savaşı'na, Kuvayı Milliye ruhuna, ulusal onura, Ana-
dolu devrimine, aydınlanma çağınave çağdaş özgürlük-
lere sahip çlkarak güçlenecek...
POTJTIKADA
ERGUNBALCI
• Baştarafi 9. Sayfada
lişkiye" dönüşmüştür. Ancak yine de Iran ve Suriye ile
olan çelişkiler kadar sert değildir
• • •
Biz, Türkiye'nin Yunanistan'la olan çelişkisini de Iran
ve Suriye ile olan çelişkisine oranla daha az sert buluyo-
ruz. Türkiye, Kıbns'ta bir ölçüde esneklik gösterebilir. En
ufak bir esneklik gösteremeyeceği konu ise Ege'de kara-
suları sorunudur.
Yunanistan'ın Ege'de karasularını 12 mile çıkarması,
Türkiye için haklı olarak savaş nedenidir (casus belli).
Kıbns'ta esneklik göstermiş bir Türkiye, Ege'de karasu-
ları için savaşa girerse, dünya kamuoyunun da desteğini
sağlar. Atina da bunu bildiğinden, Ege'de karasularını
hiçbir zaman 12 mile çıkarmaya kalkışmaz.
Türkiye, Iran'la çelişkisini yumuşatmak için din devleti
olamaz. Suriye ile çelişkisini hafifletmek için de GAP pro-
jesinden vazgeçemez. Ama Irak'la çelişkisini, daha akılcı
ve daha az Amerikancı bir politika ile yumuşatabilir.
Yunanistan'la olan çelişkisini ise Kıbns'ta daha esnek ve
gerçekçi bir politika ile hafifletebilir. En azından ileri bir
tarihe erteleyebilir.
Bu, kesinlikle Güvenlik Konseyi'nin 789 sayılı kararını
kabul edelim, anlamına gelmiyor. Zaten Rumlarda bu ka-
rarı sadece "müzakere zemini" olarak kabul ediyorlar.
Ama herhalde daha gerçekçi olup, hangi noktalarda es-
neklik gösterebileceğimizi düşünmekte, KKTC muhalefe-
tinin de sesine kulak vererek yeni bir degerlendirme yap-
makta yarar vardır.
Masaya yumruğunu vurup gücünü göstermek iyi de,
Türkiye Iran'a, Irak'a, Suriye'ye, Yunanistan'a, Rusya'ya,
Batı'ya ve de Kıbns konusuna hiçbir zaman bizi destekle-
meyen 3. Dünya'ya karşı yumruğunu masaya aynı anda
vuramaz.
Gerçekçi politika, gücün sınırlannm hesaplanması ve
önceliklerin saptanmasıyla başlar.
AMLAR-KAMLAR
ECMEL BARUTÇU
• Baştarafi 8. Sayfada
kabeiede bulundum.
- Sizin, diplomaside kullandığınız bir deyimle cevap
vereyim. Doğru yolda atılmış bir adım, dedi ve devam
etti:
- Soldaki üç partinin birlesmesinin, anladığım kada-
nyla, şimdiki CHP çatısı altında olmasındaki ısrarından
vazgeçmiş gözüküyor. Ama birleşme halinde partinin
adınınCHP olmasından bahsediyor ki bence de doğru-
su budur. Deniz Baykal, bunun tarihı nedenini iyi vurgu-
ladı. Sanırım bu izahata kimsenin itirazı olamaz.
Eski CHP'li dostum bir hafta içinde Baykalcı mı oldu
diye ı lıi, ııııı hilı 11 ıfjimi •tf^mıi ııı geçirmiş olmalı ki:
- Bunlan soyluyoryM- 4ty* ne çabuk Baykalcı oldun
deme. Doğruya doğru eğriye eğri. Şimdi sıra öteki iki
partide, dedi.
Bakanlıklarda veda edip ayrıldık O. Akay a doğru yö-
neldi