23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9ARAUK1993 PERŞEMBE SAYFA HABERLER Memurdan, altematifsendika yasası Hükümetin, memurlara sunduğu 'grevsiz' sendika hakkı önerisi, kamu çahşanlan tarafından tepkiyle karşılandı GÜNEŞGÜRSON ANKARA - Kamu çalışanlan- na, yeni yasal düzenlemeter ile toplu pazarhk hakkı t anınıp ta- nınmayacağına ilişkin belirsizlik sürüyor. Hükümetin. memurlara şunduğu 'grevsiz' sendika hakkı önerisi. kamu çalışankn tara- fından tepkiyle karşılandı. Ça- hşma ve Sosyal Güvenlik Baka- nı Mehmet Moguitay'ı "DYP'- nn avukatlığını vapmakla" suç- layan kamu çalışanlan, grev ve toplusözleşme hakkıru da içeren altematif bir taslak haarladılar. Moğultay, toplanacak ilk Ba- kanlar Kurulu'na, ıki seçenekli memur sendikalan yasa taslağı- nı sunacak. Taslaklardan birin- de, sendika ve konfederasyonla- ra "Üyeteri adına toplu pazariık görüşmeierine katıhnak" hakkı- ru veren bir hüküm yer alırken diğerinde böyle bir hüküm bu- Junmuyor. Ancak, her iki tas- lakta yer verilen "Diğer kanun- tarU bu sendikalara tanınan yet- kfleri kullanmak" hükmüyle me- murlann toplusözleşme yapma haklannın mevcut yasalara göre düzenlenmesi yolu açık tutulu- yor. . Taslakta memur sendikalan- na verilen bir yetki de "Kamu görevlilerinin aylık ve ödenekleri- trin belirienmesi ile ilgili konular- da yapıian bütçe hazırük çah- şmalarına katılmak" olarak tanımlanıyor. Taslağın yasalaş- ması durumunda. bu hakkın kullanılabilmesi için bütçe Göleük'te özellestlrmeyl ve Isten cıkarmaları protesto îşçilerden yemek yememe eylemi AHMETKURT GÖLCÜK - Gölcük Tersanesi ve dığer askeri işyerlennde çalışan işçiler, işyerle- rindeki işten çıkanlmayı. özelleştirmeyi protesto için yemek yememe eylemi yaptı- lar. Aynca öğle tatilinde Atatürk anıtına doğru toplu halde yürüyerek anıta siyah çelenk koydular. Gölcük tersanesi ve diğer askeri işyerle- rinde çalışan yaklaşık 5 bin ışçi dün ye- mek yememe eylemi yaptılar. Kayseri Hava Ikmal'den 5. Gölcük Tersanesi Ko- mutanhğı'ndan 5. Ankara Hava İkmal Merkezi'nden 4. en son olarak da önceki gün Eskişehır Hava İkmal Merkezi Ko- mutanlığı'ndan 4 kişinin işten çıkan- lmasını tepkiyle karşılayan işçiler öğle ta- tilinde toplu halde işyerlerinden Atatürk anıtı önüne geldiler. Burada sürekli olarak alkışlı protesto- da bulunan işçiler sık sık da "İşçi kıyımına son". "Özelleştinneye ha\ır", "Antiterör yasasına hayır", "Hükümet istifa" diye sloganlarattılar. Atatürk anıtı önüne üze- rinde. "Yetti artık, tersane işçisi işkolu- mu/daki işci kıyımını ve tersanelerin özel- leştirilme çalışmalannı protesto ediyor" yazılı siyah çelenk bıraktılar. Türk-Harb-İş Sendikası Kocaeli Şube Başkanı Bekir Yurdagül, burada lopla- nan işcilere yaptığı konuşmada. "Bu an- lamlı hareketiniz ilgili makamlara anlav a- cakları dilde iletilmiştir. L'lusumuzun her zamankinden daha fazla birlik ve beraber- lik içinde olması gereken böyle hassas bir dönentde silahlı kuvvetlerimiz iş>erlerinde işçilerin onuıiarı rencide edilireesine soka- ğa bırakılmalan, devlete olan güveni temel- den sarsacak. ordumuza olan sevgiyi ise köreltecek niteliktedir" dedi. Ülkemiz ekonomik gündeminin birinci sırasında özelleştirmenin yer aldınldığını vurgulayan Yurdagül. "Diğer adıyla halkımızuı malı olan işletmelerin yerli ve yabancı sermayeye peşkeş çekilme çalı- şmalarının işkolumuza da sıçradığı bir dö- nemde işten çıkarmalar. gelecekteki kitle- sel işci kıvımının pro\ası niteliğinde >e tan- siyonu ölçmeve yöneliktir" dıye konuştu. "Gölcük ışçısınin 1989 bahar. 1991 ve 1993 yaz cylemlerinde ilk kıvılcımı çaka- rak işçi sınıfının yolunu aydınlatığını kay- deden Bekir Yurdagül. "Özelleştirme ve taşeronlaşmanın engellenmesi içinde tarihi sorumluluğunu verine getirecek ve sınıfa örnek olacak, yol gösterecek evlemleri ha- vata gecirecektir. Işsizlik. açlık ve sendi- kasızlaştırma demek olan, halkımızın ve çocuklarınıızın geleceğini karartan özelleş- tirmeyi engelleyebilmek. ancak işci sınıfının örgütlü mücadelesj ile mümkün- dür" şeklinde konuştu. hazırlıklannı yürüten Maliye Bakanbğı ile TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nun çalışma yöntemlerine ilişkin yeni yasal düzenleme yapılması gereğine işaret ediliyor. Çalışma Bakanı Moğultay'ın, 6 ayLk süre içinde memur sendi- kalanna ilişkin 25 adet yasa tas- lağı hazırladığı halde, taraflann görüşlerini almakta gecikmesi. kamu çalışanlannca eleştirili- \or. Moğultay'ın "SHP'nin tek başma iktidar olmadığı" gerek- çesini ıleri sürerek grev hakkı içermeyen "iki seçenekü" yasa taslağı hazırlaması, memur sen- dikalanrun yönetialcri tarafın- dan tepkiyle karşılandı. Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Niyazi Altunya. Cum- huriyet'in sorulannı yarutlarken Çalışma Bakanı'nın iki seçenek- li yasa taslağı hazırlamasını "şaşkınlık" olarak nıtelcndirdi. Moğultay'ın haziran ayından beri hazırlık yaptığı halde. kamu çahşanlannın görüşlerini alma- dığını ifade eden Altunya. "Ya- sa taslağu Bakanlar Kunüu'na iki seçenekli gitmez. L'sül olarak yanlış. Şaşkınlık. Metnurların mücadelesine denk düşmeyen. antidemokrarJk bir rutum. Mo- ğultay, DYPnin avukatlıgını yapıyor. 'Ortağım grev hakkı is- temiyor" diye memurları oyah- yor" di>e konuştu. Altunya, DSP Genel Başkanı Bûlent Ece- vit'in Çalışma Bakanı olduğu dönemde hazırladığı taslakta haklann "geraş" olarak tanım- landığını, ancak daha sonra de- gıştirildiğini anımsatarak "Mo- ğıdtay, en geri hükümleri kova- rak taslağı baştan buduyor. Hak- lann önünü kapayan bir yasal dü- zenieme getiriyor" dedi. Kamu Çalışanlan Sendıkalan Platformu (KÇSP) Sözcüsü ve Tüm Bel-Sen Genel Başkanı Vicdan Baykara da altematif bir taslak ile görüşlerini Çalışma Bakanlığfna sunduklannı belir- terek "SHP'nin bir programı varsa, samimiyse çalışanlarla or- tak bir metin hazuiar. Bu metni Bakanlar Kurulu'na sunduğun- da, SHP'ye gerekli destegi veri- riz. Ortaklaşa hazırladığımız bir metin oltırsa sahip çıkarız. D\P ya da bir başka parti buna karşı çıkarsa onları teşhir etmek görevi kamu çalışanlaruıın olur" dedi. Baykara. Moğultay'ın hazırla- dığı taslakta yer verilen "Yüksek Yönetsel Kuni"un, toplu sözlcş- me hakkırun kullanılması duru- munda "geçersiz'' olması gerek- tiğini savunarak, şu görüşleri dile getirdi: "Bize sunduklan taslakta. hiz- met kollanna göre örgütlenme yapılmasının yönetmelikle dü- zenleneceği beİirtiliyor. Bu, ida- renin keyfi tutumuna göre belirle- mek anlamma geliyor. Belirsiz çerceve istemiyoruz. Toplusöz- leşme, sendikal bir haktır. Hepsi bir yasa içinde düzenlenmeti. Sendikal haklar yasası obnaİL Zaten biziın sendikamız, bu hak- kı kullaımor. \ eni bir hak olma- yacak. Taslakla getirilmek iste- nen, kullandığınuz bir hakkı gas- petmektir." Motor-ShoH^'te ünlü mankenler kullanıkiı. (Fotoğraflar: MUHARREM AYDIN) Motor-Show'da tüm Ugi konuşan otomobUe İstanbul Haber Servisi- İnterteks tarafından düzenlenen "8. Uluslararası İstanbul Otomobil Fuan"(Motor-Show"93) dün Hilton Exhibition ve Convention Center'da açıldı. 12 aralık günü- ne kadar sürecek olan fuarda sergilenen en pa- halı otomobil. anahtar teslim fıyatı 3 milyar 845 milyon lira olan. BMW'nin 850 CSİ modeliydi. BMW standında aynca. dünyaca ünlü Formula sürücüsü Yolanda Surer. Türk ralliciler Mahir Bayındır ile Ahmet Tarhan hayranlanna tişört ımzaladı. En çok ılgiyı ise. yalnızca sergilenmek için getirilen Voice Innovation marka milyarlık "Konuşan Otomobil" topladı. Diğer standlarda da ünlü mankenler kullanıldı. ünlverslte Incirlik 9 te 247 Amerikalı kaçak çahşıyor UFUKTEKİN ADANA - Amerikalı işverenlerin. 'ikili anlaşmalara. iş yasasına, Yargıtay karanna ve sözleşme hükümlerine aykı- n olarak' İncirlik Üssü'nde 247 Ameri- kabyı kaçak olarak çalıştırdığı belirlen- di. Amerikalı yetkililerin, ınceleme ya- pan Türk müfettişlerden. 'kaçak Ame- rikalılan kaçırdığı'. personelle ilgili do- kümanlan da göstermediği öğrenildı. Ehırum, bütün aynntılanyla bir rapor haline getirildi ve "gereği yapılmak üze- re' Adana ValiliğTne iletıldi. 'Türk-ABD Ortak Şavunma Tesisle- ri' diye geçen İncirlik Üssü, geçen hafta- lar içersınde bir kez daha soruşturma konusu oldu ve Türk-İş üyesi Harb-İş Sendıkasrnın sövlediklerinın de *sav' değil. gerçek olduğu bir kez daha anla- şıldı. Ozel giriş izni alarak İncirlik'te in- celeme yapan Çalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanlığı Adana İş Teftiş Grup Başkanlığı'nda görevli ıki müfettiş, mü- teahhit şirket VBR ile ABD Komutanlı- ğı TUSLOG ve AAFES EUR TLAY birimlerindeki personelin dunımunu evraklar üzerinde_ ve bizzat görüşerek anlamaya çalıştı. İki iş müfettişi tarafı- ndan yapıian suç duyurusuna dönüştü- rülen raporda şöyle ifade edildi: "İşyerine gjdilerek Türk ve ABD yet- kilileriyle görüşülmüş, konuyla ilgili ka- yıt ve belgeler talep edilmiş, ayrıca iş\er- leri gezilmek istenmiştir. Bu talebimiz karşısında işveren etkilisi. işverlerinin gc- zilebileceğini. ancak işyerlerinde çalışan ABD vatandaşlarıvla ilgili kayıt ve bel- geleri vermeyeccklerini. buna karşüık iş- yeıierinde çalışan ve Türk makamların- dan izni olan ABD vatandaşlannın ve mahallinden temin edilen ancak çalışma izni bulunmayan ABD vatandaşlannın say ılarını verebileceklerini ifade etmişler- dir. Çalışma izni bulunan ABD vatandaşı sayısının 77, çalışma izni bulunmayan ABD vatandaşının sayısının 30 olduğumı belirtmişlerdir." Büyükerşen ve Demiroğhı için çözünı arayışı ANKARA (UBA)- YÖK'ün Danıştay'ın karanna uyarak Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Yılmaz Büyükerşen ile İs- tanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Cem'i Demiroğlu'nu gö- revden almasının tartışmalan devam ediyor. Anadolu Üniversitesi'nde görevli öğretim üyeleri başkent- Te iktidar partileri başta olmak üzere. siyasi platfojmda soruna çözüm için baskı grubu oluştur- maya başladılar. Yasa değjşikliği arayışlan sü- rerken. YÖK Başkanı Prof. Mehmet Sağlam da "futına ko- paranlar altematif önermiyor- lar"dedi. Prof. Mehmet Sağlam, Da- nıştay 5. Dairesi'nin "esastan iptal" karannın görevlerinden alınan rektörler tarafından "temyiz"e götürülebileceğini hatırlatarak "Ancak temyize başvurulması u\gulamavı dur- durmuyor. YÖK'ün uygulama- sında herhangi bir rektörlük boşaldığmda vekaleten atama gerekivor. On beş gün içinde de rektör vekili seçim yaptırıyor" dedi. Bu arada Konya Selçuk Üni- versitesi rektörü Prof. Halil Cin ile hacettepe Üniversitesi Rek- törü Prof. Yüksel Bozer'in de Demiroğlu ve Büyükerşen ile aynı durumda olduklan belir- lendi. Ancak bu iki profesörle ilgili olarak Danıştay'a başvuru olmadan ve bir karar alınma- dan YÖK'ün herhangi bir iş- lem yarjamayacağı öğrenildi. L. YENİ YILA MERHABA ! Fethi EDESPiyanist Şantör 1 KİŞİ 2 gece - 3 gün (YP) Açık Büfe • Konaklama ve YILBAŞI BALOSU dahil Eski Çeşme Mahollesi Gumbet / Bodrum - MUCLA Tel: (252) 316 95 79 • 316.95 80 Fax:(252)316 5140 İzmir İrtibat Tel (232) 422 15 50 ANAHTAR BAR SADIKGÜRBÜZ ve özel grubu. cuma-cumartesi geceleri 23.00'ten itibaren Yazarhurın Evi / Kuruçeşme 2576787/88 KARAMAN TEKEL SUMA FABRİKASI MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN 1- Fabnkamız stoklannda bulunan 823 ton çuvalb kuru üzüm Nevşehir İçkı Fabrikası'na naklettirilecektir. 2- Yükleme. boşaltma Tekele aıt olmak üzere. ışin muhammen bedelı KDV hanç 185 175.000-(Yüzsek^enbeşmılyonvüzvetmişbeş- bin)TL.dır. 3- İhale 30.12 1993 tarihinde saat 10.00da fabnkamızda vapıla- caktir. Naklıye şartnamesi. fabrikamızda görülebilır \eya 20.000- TL ücret karşıüğında tcmin edılebılır. 4- Tekel 28S6 sa>ılı kanun kapsamında olmadığından ıhalevı ya- pıp >apmamakta \e>a dılediğine yapmakla vcya kısmen yapmakta serbestıir llanolunur. Basın-49102 Ünlü bir mizah yazarı- çizerinin kaleminden... MİUH yaşanan OLAVLARIN GERÇEK Û Bu haf ta ARAYIŞ TOKTAMIS ATEŞ Babalann Inci Baba da pisi pisine gitti. Ne diyelim. Allah rahmet eylesin. Eskiler "Su testisi suyolunda kınlır"derler. Ga- liba doğru. Bizim yeraltı dünyasının babaları ilginç in- sanlar. Ailelerine karşı son derece sevecen ve müşfik, dostlarına karşı cömert ve sadık, devlete karşı müthiş saygılı. Satın aldıklan devlet görevlilerini kapılarında köpek gibi kullanmalarına bakmayın. Satın alamadıkla- rına karşı içten bir saygı duyar ve gösterirler. insan bunların "acımasız çete reisleri" olduğuna zor inanıyor. Ama gerçek de bu. Farklı dünyalarda ya da farklı ortamlarda farklı kişilikleri var sanki. Galiba farklı kişilikler taşımak, manevi baba olmanın bir özelliği. Yer üstündeki "babalara" bakıyorum, ortlar da öyle. Bir ortamda "baba " oluyorlar, bir başka ortam- da "dert" oluyorlar. Cumhurbaşkanımız, tarihsel bir esere defnedilebil- mesi için rahmetli Inci Baba'ya son bir "kıyakyapmak" ıstemiş. insan vefası açısından olumlu bir şey. Ama dev- let adamlığı açısından bakıldığı zaman, ne büyük bir gaf... Mülkiyeti kendinde de olsa, böyle bir yer amacının dı- şında kullanılamıyprsa ve bu ancak Bakanlar Kurulu'- nun kararı ile oluyorsa, Cumhurbaşkanımızın bunun aracı olmaması gerekirdi. Aile rica etseydi, belki anlar- dım. Ama Cumhurbaşkanı'nın rica etmesi ne demek? En basit bir yaklaşımla, "Ben aileden sayılım"ya da da- ha insaflı bir yaklaşımla ' muteveffa bana çok yakında" anlamına gelir bu tutum. Ve her ikisi de son derece yan- lış ve sakıncalıdır. Bir devletin cumhurbaşkanı, cumhurbaşkanlığı sıfatı- nı taşıdığı sürece (nitelik ve özellikleri ne olursa olsun) yeraltı dünyasının bir "babasına"yakın olamaz. Kendini yakın hissetse bile, bunu dile getiremez. Toplumumu- zun "değerler sistemini" ve insanlarımızın kafalarında- ki "hiyerarşi" düzenini böylesine sarsmaya hiç kimse- nin hakkı olmasa gerekir. Biraz yukarda, manevi babalann kimi zaman dert ol- duklarını belirtmiştim. Gerçekten, demokrasinin babası olarak ortaya çıkan (ve çıkmasına kendimce katkılarda bulunduğum) Sayın Demirel'in bu tutumunu, bu bakış açısı altında değerlendirmek gerekir. Ölüm, acı ve üzüntü verici bir şeydir. Bu nedenle geri- de kalanların duygularmı incitmemeye çalışır insan. Hatta tam tersine, teselli verecek şeyler yapmaya çalı- şır. Fakat son yıllarda bu insancıl yaklaşım biraz sömü- rülmeye başlandı Bakanlar Kurulu bir karar aldı, Nakşibendi tarikatının lideri, Süleymaniye Camii'nin bahçesine gömüldü. O zamanlar sözde ve sahte bir Atatürkçü cuntanın totaliter rejimi egemen olduğu için, haberimiz bile olmadı. Zaten olsaydı da yapabilecek bir şeyimiz yoktu. Bir başka Bakanlar Kurulu bir karar aldı, Turgırtözal'- ın annesi de aynı yere defnedildi. Siyasal ortam biraz daha yumuşamıştı. Karara karşı biraz yazıldı-çizildi, ama hiçbir etkisi olmadı. "Kim dinleye, kim duya..." Derken bir başka Bakanlar Kurulu bir karar aldı, Tur- gut Özal'a vasiyet ettiği varsayılan bir yerde gömülme izni verildi. Bugün inci Baba'ya babalık eden "Demokra- si Babası", o gün de rahmetli Özal'a ve ailesine bir ba- balık yapmıştı (İlginç olan husus şudur ki; ölüm haberi duyulana kadar, demokrasinin önünde en büyük engel olarak görülen Özal, birden bire en yakın dost oluver- mişti). Şimde de Bakanlar Kurulu'na, bir başka babalık için başvurulduğunu ibret ve hayretle görüyoruz. Ve sanıyo- rum Bakanlar Kurulu da bu insancıl ricayı kırmayacak ve istenen kararı çıkaracaktır. Inci Baba huzur içinde yatsın. Şanlıurfalıların da gözü aydın. Bir türbeleri daha oldu... Kimbilir, belki de bu tür yazıiarı yazmamaK gereK. AI- leSİnİn gazeteiere Verdİğİ ilanlarrla inanın arılı haykırıç- larını duyar gibi oldum. Ama birilerinin bu saçma gidişe, "dur" demesi gerekmez mi? Bir toplumda "babalann babası "olmanın yolu, yeraltından mı geçer, yeraltından mı geçmeli? Kimbilir, belki de Inci Baba yaşıyor olsaydı. bu yapılanları hoş karşılamaz; yürekten sevdığine inan- dığım Cumhurbaşkanı'nın böyle zor durumda bırakıl- masına kızardı. Tepkisiz toplumlarda demokrasi çok zor işler. Ve bu nedenle tepkisiz toplumlarda tepki gösterenlere pek hoş bakılmaz. incl Babayı Aldttren cüvcn: Kurşunsıkacağıın en son kişi odur • Emniyette sorgusu tamamlanan Yakup Yaşar Güven. Inciler'i baba gibi sevdigini belirterek 'Ben, yeğeni Faruk'a ateş etmek istedim. Araya İnci Baba girdi' dedi. Kiralık katil olmadığını belirten Güven. 'Kimse bana bunu teklif edemez. Teklif edeni ben öldürürdüm' diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bö- rosu) - "İnci Baba" adıyla tanı- nan Mehmet Nabi İnceler ı öl- düren Yakup YaşarGüven."Ha- yatta kurşun sıkacağım en son kişi odur. Olay tamamen bir ka- zadır"dedi. Gözlem altında tutulduğu emniyette, gazetecilerin cina- yetle ilgili sorulannı yanıtlayan Güven, İnceler'i "manevi ba- bası"olarak niteledi. 7 yıldır İnceler'in yanında çalıştığını kaydeden Güven, şunlan söyle- di: "Kendisi. beni oğlu Möjdat Inceler'den bile çok seven insan- dır. Hayatta sırtını dönebileceği tek insan benim. Bunu kendisi de söylerdi her zaman. Ye hayatta kurşun sıkacağım en son kişi odur. Olay tamamen bir kaza- dır. Yeğeni Faruk Kasapoğlu ile aramda bir anlaşmazlık oldu. İn- ci Baba'nın ara\a girdiğini fark edemedim. Silahımı, Faruk Ka- sapoğhı'nu korkutmak amacıy- la yere sıkarken maalesef Nabi Bey'in ayağına gelmış." Faruk Kasapoğlu ile aralann- daki kavganın. kendisine "oğ- lum" dive hitap etmesi üzerine başladığını anlatan Güven, "Bana oğlum deyince, ben de 'Bana neden oğlum diyorsun. Senin bana oğlum demen için anamla yatman lazım' dedim. O da bana, "Farzedelim ki yat- tım. ne olacak?' dedi ve bana tekıue attı. Ben de ona yummk attım. Daha sonra bana dbise askısıyla saldırdı. Belimdeki si- lahımı çektim. Silahı görünce iceri girip silahını aldı geldi. Elini beline atıp 'Seni vuracağım. öl- düreceğim' de>ince, silahımı iki el ateşledim. Olay, böyle oldu" dedi. Güven. kendisinin kiralık ka- til olabileceği yönündeki iddia- lan yalanlarken "Kimse bana bunu teklif edemez. Teklif edeni ben öldürürdüm" açıklamasın- da bulundu. Güven. cezaevinde öldürülmekten korkup kork- madığına ilişkin bir soruya, "Fark etmez. AUah'ın verdiği bir can. Ama zannetmiyonun. Bunu bütün Türkiye biliyor ki bu bir kazadır" yanıtını verdi. Emniyetteki sorgusu tamam- lanan Güven'in. can güvenliği nedeniyle savcılığa sevki gizli tutuluyoı. SATILIK 3 KATLITİCARİ TEKNE 20 metre boyunda, vemek salonu. amerikan ban. mutfağı. 2'şer kişilik 8 kamarası, geniş güneşlenme terası. 2 WC ve 2 duşu bulunan ahşap ticari tekne saulıktır. Tekfon:2518897
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle