27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 KASIM1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER IşçiningündemiyerelseçimTOKTAMIŞ ATEŞ • Siyasi partiler yerel seçimlerden önce işçinin nabzını yokluyor. Bazı parti yetküileri sendikalan ziyaret turlanna başladı • Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral, "İşçi iki suyun arasında. Biz istersek işçinin yüzde 70'i sandık başına gitmez. Işçi, bunafit.Ancak demokrasiye zarar vermemek için ince ince hesaplıyoruz " dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Işçiler, mart 1994 yerel seçimleri için karar verme aşamasına geldi. Türk-îş Genel Başkanı Bayram Meral, siyasi partilerin kendilerinden destek isteme turlanna başladıklannı belirtti. Türk-İş Genel Başkaru Bayram Meral, yerel seçimlere 4 ay kala, işçi kurultaylanyla tabanın nabzını dinlediklerini belirterek "İşçi kurultaylannı niye yapıyonız? Hükümet, verdiği sözleri yerine getirmiyorsa yarın halkın karşısuıa hangi yüzk çıkacaktır?Tabanın sesini dinliyoruz. Başbakan'ın, Başbakân Yardımcısı'nın telgrafları işçi kunıltayında yuhlanıyorsa bu, onlara bir uy arıdır."Verdığın sözü tut' demektir" diye konuştu. Meral, yerel seçimlerde işçi sınıfının nasıl bir tavır izleyeceğine ilişkin olarak "tşçi, iki suyun arasında. Biz istersek işçinin yüzde 701 sandık başına gitmez. İşçi, bunafit.Ancak demokrasiyezarar vermemek için ince ince hesaplıyoruz. Bazı siyasi parrilerden gelenler oluyor. Destek isteyen, Daha çok işçi kökenli adây göstereceğiz" diyenlervar. Onlan da dinlemek zonındayız" dedi. Aralık ayında Sıvas ve İzmir'de işçi kurultaylan düzenleyeceklerini ifadeeden Meral, yerel seçimler öncesinde Türk-İş'in "kargaşa yaratmak istemediğini" söyledi. Meral, kurultaylarda "TBMM'nin çauşması" gerektiği yönünde oybirliğiyle karar alarak bu karan TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'a sunacaklarmı da söyledi. Meral, yerel seçimlerde memur sendikalanyla birlikte hareket edebileceklerini de vurguladı. Türk-İş'in Genel Sekreteri Şemsi Denizer de "İlkelere bakıyonız. İktidar olan partilerin çalışma yaşamına ilişkin vaatlerinde başansız olduklan ortada. Başansızüğıncezası verilecektir. Omın şekli tartışılıyor'' dedi. 1 ay önce ANAP Genel Başkan Yardıması Işuı Çelebi'nin, Türk-İş Genel Merkezi'ni ziyaret ettiği ve çalışma yaşamına ilişkin istekleri konusunda bilgi alarak partinin vaatlerini aktardığı öğrenildi. Çelebi, Türk-İş yöneticilerine iktidar hazırLklanna ilişkin çahşmalar konusunda bilgi verdikJerini belirtti. Öğretmenler Günü'nde yenibir üniversite •Türkiye'nin beşinci vakıf üniversitesi Ankara'da faaliyet gösterecek. Vakıf Hastanesi kampusunda eğitim verecek olan Başkent Üniversitesi 6 fakülte, 3 enstitü ve 3 yüksekokulu bünyesinde banndıracak. ANKARA (Cumhııriyet Büro- su) - Türkiye"nin beşinci vakıf üniversitesi olacak Başkent Üni- versitesi'nin kuruluşunu öngören kanun hükmünde karamame. TBMM Milli Eğitim Komis- yonu'nda kabul edildi. "Ortak Avnıpa mirasmın korunmasını'' öngören, "ArkeoJojik Mirasın Konınmasına tlişkin Avnıpa Söz- leşroesi T 'nın onaylanmasmı öngö- ren yasa tasansı da komisyondan geçti. TBMM Milli Eğitim Komis- yonu üyelen dünkü toplantılan- na, 24 Kasım'ın Öğretmenler Günü olması nedeniyle "şehit öğ- retmenler"in anısına saygı duru- şuyla başladı. Komisyon Başkanı Nuretön Tokdemir. Türkiye'ye, öğretmenler Günü'nde yeni bir üniversite kazandırmaktan mut- lu olduklannı söyledi. Türkiye Organ Nakli ve Yanık Tedavi Vakfı Başkanı Prof.Dr. Mefamet Haberal'ın kuruçuluğunu üstfcn- diği Başkent Üniversitesi An- kara'da faaliyet gösterecek. Va- kıf-Hastanesi kampusunda egi- umserooefcdlan Başkent Üniver- sitesi 6 faküke. 3 enstitü ve 3 yüksekokulu bünyesinde bann- dıracak. Komisyonda üye milletvekille- ri tarafından verilen değışikük önergesiyle. KHK'da 2 olarak öngörülen fakülte sayısına 4 fa- külte daha eklenmesi benimsen- di. Buna göre Başkent Üniversi- tesi'nin bölümleri; tıp fakültesi, fen edebiyat fakültesi. iktisadi ve idari bilimler fakültesi, güzel sa- natlar, tasanm ve mimarhk fa- kültesi, mühendıslık fakültesi ile rektörlüğe bağh sağhk bilimleri enstitüsü, fen bilimleri enstitüsü, sosyal bilimler enstitüsü, fızik te- davi ve rehabiütasyon yükseko- kulu, sağhk idaresi yüksekokulu ve hemşirelik yüksekokulundan olusacak. Kadmlar dayağıbirkez daha kinıyor İZMİR (ANKA) - Şiddete Karşı Uluslararası Eylem Haf- tası bugünden itibaren kadın ör- gütlerinin çeşitli etkinliklerine sahne olacak. İzmir'de Bornova Belediyesi Kadın Danışma Merkezi. hafta nedeniyle 26 kasım cuma günü "Aüede ve toplumda şiddet" ko- nulu söyleşi düzenliyor. Top^ lantıda Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikıyatri Anabi- lim Dalı Başkanı Prof.Dr. Z«liba Tunca ile Ege Üniversitesi Edebi- yat Fakültesi Psikoloji Bölümü Başkanı Prof.Dr. Şefik Uysal aile içi ve toplumdaki şidddeü psiko- jojik açıdan yorumlayacaklar ve izfeyicilerden gelebilecek sorulan yanıtlayacaklar. Toplantırun düzenleyicisi Bor- nova Belediyesi Kadın Sorunlan Koordinatörü ve Kadın Danı- şma Merkezi Sorumlusu Berrin Delikçi, bugün Türk ailesinde ev içi şiddet kadar özellikle Doğu ve Güneydoğu'daki terörün de cid- di boyutlara ulaşması nedeniyle şiddetın psikolojik nedenlerini tartışmaya açmayı öngördükleri- ni söyledi. Dayak çok yaygın Bugün Türkiye'de her dört kadından üçünün eşleri tarafın- dan dövüldüğünü Doğu vedo- ğu'da ise annelerin ve çocuklann terör belasıyla acı çektiklerini, can verdiklerini bildiren Delikçi, "Biz kadndar her tûriü şiddete karşnız. Bir yılda işlenen suclann 20 binini tecavüz sucları oluşturu- yor. TBMM'nin Enformasyon Merkezi'nin rakamianna göre 1 müyonu aşkın erkek eşierini dövii- yor. Güneydoğu'da terör kadın- çocuk demeden can almaya devam ediyor. Gerek e> içi terör gerekse Doğu ve Güneydoğu'daki terörün öflüne geçiletniyor. Her iki terör betasından kurtulunabilmesi için yasal düzeniemelere ihtiyaç var." Tûrbanlı işçi de "komünist" sendikaya girmenin faturasını tşini kaybetmekle ödedi. (Fotoğraf: UFUK TEKİN) DİSK'iseçen işçüeviştenatıhhADANA (Cumhuriyet Güney İUeri Büro- su) - Lee Cooper blucinlerini üreten Koni- teks Şirketi'nin 22 işçisi, Teksif Sendikası'- ndan aynlıpişyerinde DİSK'i örgütledikleri gerekçesiyle işten çıkanldı. Görevine son venlen işçilerden Adalef Binici. Koniteks Şirketi Genel Müdürü'nün kendisini çağı- rarak "Sen türbanltsııu dindarsın. komünist- lerin kurduğu sendikada ne işin var" deyip baskı yaptığını. "Hakkımı anyonım" deyin- ce de işten çıkanldığını söyledi. Emin Özgür Holding bünyesindeki Ko- niteks Şirketi. sendika değiştirdikleri gerek- çesiyle 10'u kadın toplam 22 ışçiyi işten çıkardı. Görevine son verilen işçilerden Emine Çelik, Yasemin Avcı, Adalet Binici. Saliha Akpuıar, Ayşe Biçer, Seher Akbulut, Nursen Baydan, Muazzem Serin ve Kemal Taşdelen d'ün DİSK'e bağü Tekstil İşçiieri Sendikası'nda bir basın toplanüsı'düzenle- dıler. Koniteks'te 8 yıldır çalıştığını belirten Ayşe Biçer. sürekli sömürüldüğüne, haksızlık yapıldığına inandığı için arayış içine girdiği- ni belirterek şunlan söyledi: "Bizi Teksirten. Necdet İnandıoğlu'ndan (sendika başkanı) kurtanp hakkımızı araya- cak bir sendika. bir kurtancı anyorduk. Her- kes huzursuzdu, ama hiçbir şey yapanuyor- duk. Bilinçlenip faaliyet göstermeyi karar- laştırdık. DİSK Temsilcisi Nihat Göküş'le konuşnık. Bize DİSK'i anlattı. kafamıza yath. O ka- dar çok sömürûkiyorduk ki artık Teksirten nefret etmeye başlamtştık. Bayağı Oerleme kaydettik, ama ispiyoncular işverene bildir- mis, kapua koydular." Konft&s ŞrfketıGenel Müduru HaJdun Aygfin, işten çıkanlanlafca yöneltilen suçla- malar için "Yalan söylüyorİar" dedi. Cumhuriyet'in telefonla yönelttiği "Bazı işçilere "Siz dindarsınız, komünıstlerin kur- duğu sendikada ne işiniz var" diye baskı kurduğunuz iddia ediüyor" sorusuna şu ya- nıtıverdı: "Yalan söylüyorİar. Böyle bir şey söyle- tnedim. Zaten komünizm kaunadı ki. Ben sa- dece, işi bırakıp mesai saati içinde işçiieri meşgul edenlere kızıyonım. Zaten bu çıkar- dıklanmız da tazminat alıp kendisi ayrılmak isteyen kişiler." '•• r.Y R.'.T "IV Kafeslerin üzerinde. gü\ercinlerin cinsleri yazılıydı: gaydacı. bango. posta. taklacı, siğil gagalı... Sahiplerine sadık, yûzlerce kilomcrreden evlcrine dönenler, sahibi ne verirse onu yiyenJer, tel kafeste bile yaşayanlar... Satamam,layatnamkuşuma • 5. Çorlu Evcil Hayvanlar Sergisi'nde fıyatlan 300 ila 1500 dolar arasındaki güvercinleri görenler birbirlerine, "Acaba mücevher sergisinde miyiz" diyordu. dolara endeksliydi. Örneğin bir bango toncu için iri ve hantal bir vücut yapısı- veya postaa güvercinine sahip olmakZAFER AKNAR ÇORLU- Güvercinler. iflah olmaz feministtir. Atalan kayagüvercininden, günümüze bu yapı böyle gelmiştir. Yu- vayı erkek ve dişi kuş birlikte yapar. Kuluçkaya birlikte yatar ve yavrulann sorumluluğunu birlikte üstlenirler. Er- keğin, dişiden üstünlüğü yanm dirhem- dir. O da sadece çiftleşme döneminde ortaya pkar. Güvercinler, gerçekçi- sadelikten yanadır ve postmodemist kargaşadan hiç hoşlanmaz(î). Gizb' kö- şeleri severler ve erdemli sayılmazlar... Bu ilginç ansiklopedik bilgileri, pra- tikte görmek için 5. Çorlu Evcil Kanatlı Hayvanlar Sergisi'ne gittik. Kafeslerde hakimiyet kayıtsız-şartsızdişinindi. Er- keğin tüylerini kabartarak dolaşması, dişi mahallesinde çiçekçilik yapmaya benziyordu... Kafeslerin üzerinde, güvercinlerin cinsleri yazılıydı; gaydacı. bango, posta, taklacı, siğil gagalı... Fiyat hanesindeki rakamlar ise sergiyi dolaşanlara. "Mü- cevher sergisinde miyiz" şorusunu ister istemez sorduruyordu. Üstelik fîyatlar için 300 ila 1500 ABD Dolan arasında bir parayı gözden çıkarmanız gereki- yordu. Serginin en heyecanlı yeri, yanşmaiar bölümüydü. Yanşmaya giren hercinsin jürisi. o cinsin uzmanlanndan kuruluy- du. Güvercinlerin gaga, göz. göz ka- pağı, kafa şekli, tepesi, kanatlan, kuy- ruklan, duruş yüksekliği ve rengi tek tek inceleniyordu. Puanlama yüz üze- rinden veriliyor ve yanlış klasmanda yanşan güvercinler diskalifiye ediliyor- du. Zaman zaman. cinsi tanımlanama- yan kuşlara da rastlanıyordu. Posta güvercinleri Bol ödüllü bir güvercin kafesinin önünde duruyoruz. Cinsleri posta ga- vercini. Posta güvercinlerinin ilginç özellikleri var. Bir kere ıleri derecede sadıklar. Yûzlerce kilometre uzaktan kafeslerine dönmek gibi bir huylan var. Bülbül gibi altın kafeste yaşayıp va- tanım demiyorlar. Ne verirsen onu yi- yip tel kafeste bile kalıyorlar. Bir mara- na.sahipler. Ilk önce, geçen yıl yapılan. posta gü- vercinleri maratonu Adapazan-İstan- bul (150 km) etabını kazanan posta gü- vcrcini sahibi Selahattin Çelen ile konu- şuyoruz. Fena halde posta güvercini takıntısı olan bir kişi. 2Ö0'e yakın posta güverci- ni beslediğini söylüyor ve konuşmasını şöyle sürdürüyor: "Benim gü>ercinim 150 km'yi iki saat beş dakikada uçarak birinci oldu. Bürün bir yıl hpkı bir tnaratoncu gibi gmercini- mi çalıştırınm. Sonra da start yerine gö- türiir ve salarım. Saldığım güvercine gitti gözüyle bakanm. Çünkü yolda atmaca veya avcılara yakalanıp ölebilir." 300 ki- lometre ve 500 kilometre etabının birin- cilen de benzer şeyler söylüyor. Daha sonra yanımıza gelen bango güvercini bırincisi Hüseyin Çakal'la görüşüyoruz. Çakal'a 1000 ABD Dolan değenndeki kuşun neden bu kadar pahalı olduğunu soruyoruz. Yanıtı ilginç oluyor; "Sanlmasuı diye ağabey. Kimse almasın, kıyamam ben kuşunia..." «•efnur sendlkosı Çelebi:ILO normlannda grevyok • ANAP Genel Başkan Yardımcısı Işın Çelebi, ILO normlan çerçevesinde memur sendikalan yasa taslağını incelediklerini. ILO normlannda toplusözleşme ve grev hakkının olmadığını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ANAP Genel Başkan Yardıması Işın Çelebi. memur sendikalanna "grevli toplusöz- leşme" hakkı verilmesinin ILO normlannda yer almadığmı söyledi. Çelebi, parti genel merkezin- de memurlann örgütlenmesine ilişkin yürüttükleri çalışmada "ILO normlannı esas akhklan- nı" vurguladı. Çelebi. "ILO normlarnıda toplusözleşme ve grev hakkı yok. Batıda da yok- tur. ILO normlarına göre me- mur sendikalanna ilişkin çalışı- yonız. \f eseley i, bu normlar çer- çevesinde etüd ediyoruz" dedi. Çelebi, iktidar olduklannda çalışma yaşamına ilişkin ger- çekleştirecekleri vaatleri önü- müzdeki günlerde kamuoyuna açıklayacaklannı söyledi. BOLU Maden oeağmda facia: 6 ölü ZONGULDAK (AA) - Bolu'nun Mengen ilçesinde özel bir kömür oeağmda mey- dana gelen gaz sızınüsı sonucu 6 işçi zehirlenerek öldü. Yetkililerden alınan bilgiye göre Mengen ilçesinin Gökçesu mevkiinde bulunan, Karael- mas Madencilik İşletmesi'ne bağlı ocakta önceki gece saat 20.00 sıralannda karbonmo- noksit gazının sızdığı belirlendi. Ocakta çalışan 16 işçiden 11'- inin durumu fark ederek dışan çıktıklan, kalan 6 işçinin ise ze- hirlenerek hayatlannı kaybetti- ği bildirildi. Gaz yoğuniuğunun bu sa- bahtan itibaren azalmaya baş- ladığmı belirten yetkililer, kur- tarma çalışmalanna yeniden başlandığmı kaydettiler. Alı- nan bilgiye göre faciada hayatı- nı kaybeden işçilerin kimlikleri şöyle^ İrfan Bozma, Yaşar Di- bekçi. Recep Çotur, Metin Ça- kır, Hikmet Güzeloğlu ve Halil Acar. Cumhurbaşkanı Süieyman Oemirel, maden ocağında ze- hirlenerek ölen 6 işçi için bir başsağlığı mesajı yayımladı. Demirel mesajında. "Bolu'nun Mengen ilçesinde bulunan kö- mür ocağındaki gaz sızıntısı ne- deniyle 6 işçinin hayatını kay- betmesinden büyük üzüntü duydum" dedi. Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral, göçük olayının "gerekli önlemlerin alınmaması nedeniyle gerçekleş- tiğini" belirtti. Kitap Fuarından TÜYAP'ın onikincisini düzenlediği kitap fuan, kitapse- verler açısından tam bir şölen oldu. Geçen hafta bu fuar- la ilgili olarak yazdığım yazıda, konuya tekrardeğinece- ğimi söylemiştim. Ama böyle bir şey söylememiş olsam da gene aynı konuya dönerdim. Zira bu fuar bana, ger- çekten unutmuş olduğumuz kimi mutlulukları anımsattı ve yaşattı. 13 Kasım cumartesi günü, "Laiklik ve Demokrasi" ko- nulu bir panelde konuşacaktım. Saat 14.30 sularında fu- arın kapısma geldiğimde, şaşkına döndüm. Giriş kuy- ruğu, döne dörte neredeyse Galatasaray'a kadar uzanı- yordu. Çoğunluğu gençler ve öğrencilerden oluşuyor- du. Aslında birileri kuyrukta beklerken yandan bir yerle- re girmeyi hiç sevmem. Ayrıca böyle yapan "uyanıkla- ra"da çok kızarım. Ama çaresiz kalmışüm. Zira o kuyru- ğun başını bulsam ve katılsam değil, 15 00'teki panele yetişmem, saat 16.00'da bile zor içeri girerdim. Yan kapıya giderek kendimi tanıttım ve kifap kolileri için açık tutulan bu kapıdan içeri girebildim. içeri girme- sine girdim, ama bu kez de toplantının yapılacağı alt kat- taki toplantı salonuna gitme sorunum vardı. Fuarın içi kalabalık bir otobüs gibiydi. Kitap imzalatmak isteyenle- rin oluşturdukları kuyruklar, fuar içindeki i.nsan trafiğini iyice düğüm etmişti. Üst kattan alt kata (abartmadan söylüyorum) on daki- kada inebildim. Paltomu Işrtan Gündtiz ün Sarmal Ya- yınları standına bıraktım ve panelin yapılacağı salona güçbela ulaştım. Bu arada ismim anons ediliyor ve bek- lendiğim söyleniyordu. Salon bir başka alem idi. Oturanlardan çok daha fazla- sı ayakta kalmıştı. Çoğunlukla genç insanlardı. Kiminin de sanıyorum ruhu genç idi. Zaten bir süre sonra yerle- re bağdaş kurarak oturdular. Karşılıklı tartışmaya pek zaman kalmadı, ama (bence) çok güzel bir panel oldu. Panelden sonra gençler etrafımı çevirdi. Bir kısmı içe- ride soramadıklarını sormak istiyordu. Bir kısmı da baş- ka şeyleri görüşmek istiyordu. içlerinden biri Cumhuriyet'te çıkan kimi yazılarımı fo- tokopiyle çoğaltıp okullarına asmak istedikJerini söyledi ve iznimi istedi. Izin ne demek? Bir öğretmen-yazar için bu öneriden daha çok mutluluk veren ne olabilirdi? Kimi gençler çıkardıkları ya da çıkarmayı planladıkları dergiler için yazı istiyor, kimileri okullanna gelip konuş- ma yapmamı istiyorlardı. Geçenlerde oturdum saydım. 1993 yılında bugüne kadar yüze yakın toplantıya katılmı- şım. Bir kısmı konferans, bir kısmı seminer, bir kısmı panel. Bu gidişle Nevln "bayraklan açacak." işin kötüsü Ayşegül'ü de azdırıyor ve üzerime sürüyor.. Bir başka genç, ilginç bireleştiri getirdi. "Hocam"de- di, "Siz vahşi kapitalizme vururken okumak hoşuma gi- diyor. Ama sonra Kemalizmi kurtuluş yolu olarak gös- teriyorsunuz. Kemalizm zaten kapitalizmin içinde yer almıyor mu? Bu çelişkiyi nasıl açıklıyorsunuz?" Kemalizm elbette ne "sosyalizmdir" ne de "sosyal demokrasi."Ama Kemalizm antiemperyalistyaklaşımı, çağdaşlığa ve bağımsızlığa özlemiyle bu memlekette özgürlükçü demokrasinin gerçekleştirilmesi hedefiyle "Türk aydınlanması" demektir. Bugün Atatürkçü olmak demek, elbette 1920'leri, 1930'ları yaşamak istemek de- ğildir. 1990'ları yaşamak istemektir. Ama Kemalizm'in öngörmüş olduğu laik cumhuriyet zeminine ayaklarınızı basma^sanız Türkiye'de hiçbir yere ulaşamazsımz. Yayinobir arkadaşım, ilginç bir gözlem yapmış. "Ya- hu" diyor, "Kitaba ilgi çok fazia. Ama kitap alanlara ba- kıyorum; ya otuz yaşının altında ya ellisinin üstünde. Bi- zim de içinde olduğumuz birkaç kuşak pek ortada gö- rünmüyor." Aynı şeyi ben de gözledım. Ama 1970lerin, 1980lerin gençleri o kadar ağır faturalar ödemeye zorlandılar ki bugün kitaba düşman olsalar, kimse suçlayamaz onları. Idealleri törpülendi, umutları kırıldı. "Ateşi. ihaneti"gör- düler ve yaşadılar. Ama artık toparlanmanındasırası geldi. Hadi "40'lıyı- llarda doğanlar" silkinin artık kıpırdanın biraz. Bakın, bayrağı taşıyacak gençler de geliyor... Oniversiteye sınavsız giriş gündemde • ANKARA (ANKA) - Milli Eğitim Bdkanı Nevzat Ayaz, üniversiteye giriş sına\ının önümüzdeki öğretim yılında tek aşamalı hale geürilmesi. bir sonraki yıl da tümüyİe kaldınlması konusunun YÖK tarafından oluşturulan komisyonlarda görüşüldüğü ve konunun gündemde olduğunu söyledi. Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz, ANAP İstanbul Milİetvekili Gürhan Çelebican'ın konuyla ilgili şoru önergesine verdiği yanıtta, 1993-1994 öğretim yılında Öğrencı Seçme ve Yerleştirme Sınavı'na giren ve ÖSS-SÖZ. ÖSS-SA Y ile ÖSS-EA bölümlerinin en az birinden 105 vey a daha fazla puan almış veya ÖSYS sonuçlanna göre herhangi biryükseköğrenim programına yerleşmemiş bulunan adaylar için 440 bin kontenjan aynldığını belirterek ekim ayı içinde yapılan başvoırulann değerlendirilmesinin sürdüğünü kaydetti. Atatürk Havalimanı ihalesi •ANKARA(ANKA)-Atatürk Havalimanı terminal binası ihalesi yap-işlet-devret modeliyle aralık a\T içinde yapılacak. Turizm Bakanı AbdülkadirAteş. terminal bınasınıncharter yolcu taşımacılığından yararlananlann hizmetine 1994 yılı turizm sezonunda verilecejani açıkladı. Toplusözleşme görüşmeleri • İZMİT (Cumhuriyet) - Lastik fabrikalannda çalışan yaklaşık 2 bin 500 işçiyi kapsayan toplusözleşme görüşmeleri başlaüldı. Kocaeli'nin Körez ilçesinde kurulu 586 kişinin çalıştığı Igsaş Gübre Fabrikası'nda da toplu sözleşme görüşmeleri 30 kasım _günü başlıyor. İzmit'te kurulu Brisa, Prelli, Good-Year'ın Izmit ve Adapazan'nda bulunan işyerlerinde çalışan işçileradına Laspetkim-İş Sendıkası ocak 1994'tengeçerli olacak sözleşme görüşmelerinı başlatü. Milli Gençlik Vakfı'na molotof • İstanbul Haber Servisi - Ümranıye Sangazi'deeski Ankara Asfaltı yolu üzerinde bulunan Milli Gençlik Vakfı bürosuna kimüği belirsiz kişilerce atılan molotofkokteylı binanın hasar görmesine neden oldu. Polis yetküileri, saldırganlann arama çalışmalanna başlandığmı bildirdiler. İNGİLİZÇE İNGİLTERE'DE ÖĞRENİLİR! EF Uluslararası Dil Okulları ve BTA İngiliz Turizm Bakanlığı sizleri İngiltere'de İngilizce öğrenmeye çağırıyor. Türkiye'de kendi ofisi ile hizmet veren ilk ve tek yabancı dil okulları zinciri olan EF, 28 yıllık dil eğitimi deneyimini ve eğittiği 3 milyon öğrenci ile kanıtlanmış başarısını şimdi sizlerle paylaşmak isliyor. * YILBAŞINDAN ÖNCE İNGİLTERE'DE 12 HAFTALIK VOĞUN PROGRAMA BAŞLAYIN, UÇAK BİLETİNİZİ HEDİYE EDELİM. Ayrıntılı bilgi ve broşür için bizi hemen bugün arayın. ^ ^ ^ ^ ^ ^ ? British Tourist Authority EF EĞİTİM LTD. MİM KEMAL ÖKE CAD. 9/480200 NİŞANTAŞI-İSTANBUL TEL: (0212) 225 02 10 FAX: (0212) 225 46 92
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle