23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet tmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni. Özgen Acar »Genel • Görsel Yönetmen: Ali Acar » D ı ş Haberler: Ergun Ankara Temsilcisı: Mustafa Balbay «Haber Müdürü: Doğan \km AtatürkBul- Müessese Müdürü EroJErkut •Koordinatör Yayın Koordınatoru: Hikmet Çetinkaya •Genel Balcı » l ş - Ekonomi: EHnç Tayanç • tsühbarat: Yalçın vanNo: 125, Kat: 4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 Hat).Telex: 42344, Fax: \hroet Kondsan «Muhasebe- Bdent Yener Yayın Danışmanı Ortıan Erinç •Yaaışlen Mu- Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç •Makaleler (4)4195027 •IzmırTemsılası: SerdarKızık,H.Zı>a Blv. 1352 S.2 3 Tel:4411220 »Idare HüsevinGûrer •işletmeönderÇdik dürleri: tbrahünYıkiız. Celal Başfangıç ıSorura- Sami Karaören • Spor: Abdülkadir Yüceteıan •Düzelt- Jejex: 52359, Fax: 4419117 «Adana Temsilcisı: Çetin Yiğenoğlu InönüCd. 119 »Bilgi-İşlem Nafl Inal «Bügısavar Sıstem: lu)«Haber Merkea Mudürü: tpek Çabşlar me- Abdıdlah Yazıcı S N o : ' K a t : '•T e l : 352255O-35226O1-3522492, Telex: 62155, Fax: 3522570 Mürfrrt ÇOer »Reklanv Reha%rtman Ytymlayan ve Basan: \ enı Gün Haber Ajansı. Basm ve Yayıncıük A Ş TûrkocagıCad 39 41 Cağaloğlu 34334Ist PK 246KtanbûlTel (0 212)51205O5(20hat)Telex 22246.Fax (0 212)5138595 25KASIM1993 Imsak.5.25 Güneş 6 55 Oele: 11 56 Ikindi- 14.24 •\k\am 16 46 Yatsı: 18 Moda okulu • tstanbul Haber Servisi- Lasalle International Fashion School-Kanada işbirliği ile kurulan ve yabancı eğitimciler denetiminde İngilizce olarak iki yıllık eğitim veren Lasalle Uluslararası Eğitim Merkezi, Maçka'da Milli Reasürans binasında hizmetegirdi. Bilgisayar teknolojisi ile kurulan özel okul. moda. giyim ve tekstil sektörlerine yönelik eğitim verecek. 14 şubat tarihindeeğitime başlayacak okulun kuruluşu amacıyla, önceki akşam Svvissotel'de bir kokteyl ve defiledüzenlendi. Moda tasanmı ve moda ürünleri pazarlaması konulannda eğitim verecek olan Lasalle Uluslararası Eğitim Merkezi, önlisans düzeyinde dünyada geçerliliği olan diploma verecek. Okul mezunlan isterlerse Kanada. Fransa ve Los Angeles"ta iki yıl daha okuyarak üniversite diploması alabilecekler. 'SivilSavunma' pulları saüşta • ANKARA (ANKA) - Çok renkli bastınlan, "Sivıl Saviinma' konulu anma pullan25kasıml993 tarihinden itibaren satışa çıkanlacak. PTT"den verilen bilgiye göre anma pullan bin lira bedelle satılacak ve 6 ay satışta kalacak. Aynı gün "Sivil Savunma 25 K.asım 1993 Ankara" yazılı ilk gün damgası kuUanılacak. Bu seriye ait ilk gün zarflan pullu ve damgalı olarak 2 bin lira bedelle satılacak ve 3 ay süreyle satışta kalacak. Gneenpeace'in Yunanistan zaferi • ATİNA(AA)- Uluslararası Çevre Örgütü Greenpeace'in Atina yakınlanndaki bir petrol rafınerisindeki eylemi başanyla sonuçlandı. Çevre Bakanı Kostas Laliotis, Greeneace'in tepkisine yol açan rafınerinın üretimini artürmasına yönelik bir önceki hükümet tarafından alınan karann feshedileceğini açıkladı. Laliotis, rafınerinin bulunduğu Elefsina bölgesinde daha fazla kirliliğe ve çevre halkının güvenliğinin daha fazla tehlikeye girmesine müsaade etmeyeceklerinika\detti. Nikolaeva öldü •SAN FRANCISCO (AA) - Dünyaca ünlü Rus piyanist Tatiana Nıkoloeva. San Fransisco'da bev in rahatsızlığı sonucu öldü. Nikolaeva'nın menajeri 69 yaşındaki piyanistin San Fransisco'daki California Pasifık Tıp Merkezi'nde öldüğünü açıkladı. Tatiana Nikolaeva. ABD'ye düzenledıği turunun son durağı olan San Fransisco'daki Herbst Tiyatrosu'nda 13 kasımda verdiği bir resital sırasında, geçirdiği beyın kanamasından bu yana komada bulunuyordu. Moskova'da yaşayan Nikolaeva, Rahmaninov, Prokofıev. Stravinsky ve Kabalevski gibi ünlü Rus kompozitörlerinin eserlerini yorumlamasıyla ünlüydü. Fransa'da sağlık harcamaları • STRASBOL RG (AA) - Avrupa'da kişi başına en fazla sağlık harcamasını Fransızlar yapıyor. France-Soir gazetesinde çıkan bir araştırmaya göre Fransa'da ulusal gelirin yüzde 8.8'i. sağlık harcamalanna gidiyor. Bu oranın önümüzdeki yıllarda yüzde 10'acıkacağı biidiriliyor. Sağlık alanında en fazla harcamanın ise ABD ve Kanada'da yapıldığı, bu ülkeleri Fransanın izlediği kaydediliyor. ABD'de, ulusal gelinn yüzde 12'sinin. Kanada'da ise yüzde 9'unun sağlık harcamalanna gittiği biidiriliyor. Türkiye'ninenerji açığı yok'Prof.Dr. Tolga Yarman, son günlerdeki elektrik kesintilerinin enerji yetmezliğiyle bir ilgisi olmadığmı belirtti ÜMtTOTAN İZMİR- Elektrik kesintilerinin ardından gündeme getirilen "İleride karaniıkta kalma- mak için Gökova Termik SantraJı'run devreye sokulabfleceği" yaklaşımlan, çevrecılerin varu sıra konunun uzmanlannın da tepkisini çekti. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO)Türkiye'- nin enerji açığı olmadığını açıklarken Prof. Dr. Tolga Yarman. "Bunlar > a hesap bibniyor ya da dayak yememişler*' dedı. Bodrum Gönüllü- leri de tepkilerini. helikopterle Gökova Termik Santrah bacaana kapak takarak göstermeye hazırlanıyor. TEK Genel Müdürü Sedat Yıküz'm "Ka- ranlıkta kalabiüriz'* yaklaşımı, Türkiye'nın yakın bir zamanda enerji yetmezliğiyle karşı karşıya kalacağı izlenimi yaraülması. uzman- lann da eleşürilerine neden oldu. Prof.Dr. Tol- ga Yarman, son günlerde ülkemizde yaşanan elektrik kesintilennin enerji yetmezliğiyle hiç- bir ilgisi olmadı'ğını belirtti. Yarman, Türkiye'- de enerji yetmezliğınin tam tersine fazla enerji bulunduğunu belirterek şunlan söyledı: "Ancak bu enerji ya yerine ulaştınlama- makta ya da sağhklı olarak ulaştınlamamak- tadır. kısacası enerji dağıtım şebekelerinde so- runlar >e >enilenme gereği ortaya çıkmaktadır. Sorunun çözümü, şimdi hayret içerisinde öne sü- rükiüğünü gördüğüm gibi yeni santrallar kur- mak değil, şebekeyi gerektiği biçiınde yenile- mek ve geüştirmektir. Türkije'nin şu anda ku- nılu elektrik gücü. yu\ ariak olarak 20 bin mega- vatnr. Bumın hakn kabaca ancak vansı kullanı- iabilmektedir. Sorun şuna benziyor, kapmızm önüne y a da mahallenizin yakııuna kadar su ge- liyor, ama tesisatmız y akmımzdaki sudan yarar- lanmaya elvermiyor. Çözüm. mahaüeye ya da kapımza su mu getirmektir, yoksa yeterti olan suyu kullanabüecek bir tessat mı gerekmekte- dir." Dayak yememişler Çevrecilenn termik santrallara karşı yapü- klan eylemlenn hedef olarak gösterilmesinı de eleştıren Yarman sözlerini şöyle sürdürdü: "Hele konunun, çevrecilerin, veşillerin termik santral ve nükleer santrallar kurulmasma engel olan ta>ırlanyla özdeş gösterilmesi, eğer bügi- sizük ve basjretsizlik değflse dehşetli bir sapn- rmadır. Şebekenin yenilenmesj yuvarlak 5 mil- yar dolara mal olacaktır. Şimdi 5 milyar dolan yeni bir santral kurma>a mı ayıraüm, yoksa şebekeyi onarmaya ve yenileme>e mi? Bu du- rumda asıl yanılgı söz konusu tesisarı elden ge- çinnek yerine ilave santrallar kurmakla olur. Her şey açık ve ortada. buniar ya hesap bilmiv or ya da dayak yememişler." EMO İzmir Şube Sekreteri Macit Mutaf. ül- kenin hidrolik kaynaklannın yalnızca yüzde 26'smın kullanılabüdiğini. şu an enerji fazlası- run bulunduğunu; ancak gereği gibi değerlen- dirilemediğini vurgulayarak."Bir karmaşadır gkliyor. Verilen sozler tutulmuyor. Kuruhı güç gereği gibi kullanılmıyor. Gereği gibi kullanıka 2000ü ydlara kadar bir sıkmtı olmaz. Şu an Gökova'nm devreye sokulma yaklaşonlan yanhş"dedi. Bodnımlu Gönüllüler Demeği de Gökova Termik Santralı'nın bacayla kapaülması eyle- mine haarlanıyorlar. Defnek sözcüsü Saynur Gelendost Cumhurbaşkanı Demirel'e gönder- dikleri mektuptan bir yanıt alamadıklannı, be- literek, şunlan söyledi: "Şu an ülkede elektrik açığı değil, elektrik kaçağı \ar. Gökova cennetine koca bacayı di- kenler önce yüzde 30'luk elektrik kaçağını önle- meye çabşsalardı daha akıllıca >e tutariı dav- ranrmş olurlardı. Sürekli aynı senary olar günde- me geliyor, buna çoctıklar bile güler. Eğer elekt- rik açığı var deyip. bunu cennet Gökova'yı ce- henneme çevirerek çözmek gibi bir düşiincesi oianlar varsa, bundan vazgeçsinler. Başta Cum- hurbaşkanı olnıak üzere birçok yetkili, 'Göko- va Termik Santralı'nı bitireceğiz. ama çabşb- rmayacağız 1 diyor, arkasmdan bacaya desülfıri- zasyon Gltresi için ihale açüıyor. Madem cabştmlmayacak, fîhreye ne gerek var. Biz filt- reden önce bu bacav a kapak takacağız. Bir beli- kopter kiralayıp bacanm üzerini kapakla örte- ceğiz. Arük her şeyi göze akük. Bu santrab çahştırmamak için ne gerekiyorsa her şey yapt- lacak." Doğu Akdeniz Çevrecileri Ortak Sekretar- yası adına açıklama yapan Oktay Demirkan da TEK Genel Müdürü Sedat Yıkiz'ı "tninare- ye kıuf hazrlamakla" suçladı. Gelecekte bir enerji sorunu yaşanması durumunda bunun sorumlusunun çevreciler değil. Enerji Ba- kanhğı ve TEK Genel Müdürlüğü olacağını savTinanOktay Demirkan. şunlan söyledi: "Termik ve nükleer santralları tek seçenek gibi gösterirseniz, bunlara haklı olarak karşı çıkan kamuoyumı, "Benim yatınmlanmı engel- livor" diye suclarsınız. Ama buna kimseyi inandıramazsını. Termik ve nükleer santrallar çağdışı kalmış teknolojilerdir. Uluslararası enerji tekelleri bu teknolopleri geri kalmış ülke- lere tabiri caizse -bu kelinieyi kullanmak zorun- dayım- kakalamaktadır." ÂNAP Genel Başkan Yardıması Cem Kozlu da hükümetin son iki yıldır yeni bir enerji yatınmını başlatıp yüriitemediğini, bu nedenle büyük kentlerde sık sık elektrik kesin- / tilerinin yaşandığını söyledi. TEK"te bir yö- \ tim boşluğu bulunduğunu da savunan Kozlu, bunun yol açtığı kesinti ve karanlıklardan en çok İstanbul'un etkilendiğini ifadeettı. Kozlu, "Istanbul elektrik dağıtım müessesea mutlaka yeniden yapılandınlmaudır" dedı. \M j | ı. ı Malezya'nın kuzeyindeki Kota Baru kasabasını son günlerde yağan yağmurlar nedeniyle J\2CUCZyCl SllUUf CUtlHtlCl ^HerD a s t I - Yollarda biriken sular ulaşımı zorlaştınrken, bu üç yaramaz okullann kapân- ^ masını fırsat bilerek eğlenmeye çalışıyor. El yapımı ağaçtan yapılma bu kayıkla yolun bir tarafından diğer tarafına geçen bu yaramazlar hayatın zevkini çıkarmaya çaûşıyor. Malezya'nın doğusunu etkisi altına alan muson yağ- murlan, bölgedeki hayatı felce uğratırken, meydana gelen sellerde sekiz kişi yaşamını yitirdi. (Fotoğraf: REUTER) Betonlaşan bölgede SİT karan tepkiye neden oldu Silivırde ^kalanlar9 korumaaltında OKTAY EKİNCt Geçmişi l.Ö. 14. yüzyıla dek uzanan. son on yılda ise İstanbul'a yakın ol- manın talihsizliğıni yaşayan Sılnn'de, Bizans dönemine ait İcalenin bulunduğu "Fatih MahaUesi" kentsel SİT olarak ilan edildi ve korumaya abndı. İstanbul II. Nolu Kültür ve Tabiat Varlıklan Koruma Kurulu. eylül ayında ilan ettiği SİT alanı için "koruma planı yapılması" koşulunu da getırerek her türlü imar fa- aliyetini denetimi altında tutuyor. Tescilli parsellerle birlikte bölgedeki yeni yapılaşmaya da kısıtlamalar geti- ren kurul karan ilçede "şok etkisi" >a- parken Silivn Belediyesı "bölgenin tarihi özelliğinin artık kalmadığı" gerekçesiyle SİT koşullanna itiraz ediyor. Belediye Başkanı Selami Değirmenci. kentsel koruma karannı "henüz inşaat yapamayan az sayıda kalmış arsa sahip- lerine büyük haksızlık" olarak yorumlu- yor. Koruma kurulu ise hiçdeğilse Siüv- ri'nin tarihsel çekirdeğini yitirmeme- mesi için tek tek yapılar yerine daha ge- niş bir alanda koruma uygulaması ge- rektiğini savunuyor. 'Planlı' betonlaşma Bir zamanlann "yoğurdu", denızı, kumsalı ve "tarihsel önemi" ile nam sa- lan Silivri ilçesi, özellikle son 10 yıl içeri- sinde İstanbul'a vakın bir "sayfiye bel- desi" olmasından ötürü voğun yapılaş- manın baskısı altında kaldı. Kamiloba-Selimpaşa arasındaki "yazlık site" patlamasına koşut olarak E-5 karayolu koridoru ve yolun kuze- yindeki tanm alanlan hızla imar parsel- lerine dönüştüler. Bu hızlı yapılaşma. sonunda antik Selymbria kenti üzerindeki eski Silivn yerleşmesinden kalabilen mimari doku- yu da kıskacı altına aidı ve ilçenin tarih- le olan bağjan neredeyse tümüyle yok oldu. Bugünkü kent merkezinde yer alan Fatih Cami altındakı Bizans • 1983'ten bu yana verilen beş katlı imar izinleriyle büyük ölçüde yok olan tarihsel kent kimliği, 'kalanlan kurtarabilmek' amacını taşıyan SİT karanyla yeniden kazanılmaya çahşılıyor... sarnıa. yine aynı bölgedeki Selymbria Kalesi kalıntılan ve Fatih Mahallesi'- ndeki az savıda kalabilen eski ahşap ev- ler. Silivri'de geçmişe ait "yegane" de- ğerleri oluşturuvorlar. Koruma kurulunun SİT karannı iş iş- ten geçtikten sonra. vatandaşa darbe olarak yorumlayan Belediye Başkanı Selami Değirmenci. bu bölgenin 1983'- ten bu yana "beş katlı" imarla yapı- laştığını belirtı\or ve "10 yıllık gecikme- den" ötürü kurulu sorumlu tutuyor. 1983-1984 döneminde Silivri'nin imar planı yapılırken Fatih Mahallesi'ne 5 kat verildiğini ve bunu o yıllarda koru- ma kurulunun da "onayladığını" belir- ten Değirmenci. 1989'dakı plan değı- şıkliğinde de yıne kurulun "uygun görü- şü" abnarak avnı imar koşullannın sür- dürüldüğünü vıırguluyor. Böylece yüzde 80"ı 5 katlı olarak yapı- laşan bölgede. genye kalan az sayıdaki parsele şimdi 2 kat sınırlamasının geti- rilmiş olmasına da "haksız bir karar" gözüyle bakıyor Belediyeninbutepkısinekarşın. "Siliv- ri'de hiç değilse kalanı kurtarabilmek" amacıvla alınan İstanbul II Nolu Ko- istanbul'dan eski bir kent Selymbria Silivri'nin tarihi. İstanbul'un kuruluşundan çok öncesi çağlara dek uzanıyor. İ.0.14 ve 13. yüzyıllarda Traklann > aşadığı bu bölge. >ine Trak dilinde "kent" anlamına gelen "Selymbria" adıyla anılıyor. Aynı anda Bizans'ın da kuruculan olan Yunanistan kökenli Megaralılar, İ.Ö. 7. yüzyıl başlannda önce SelyTnbria'ya > erleşiyorlar ve güçlü bir kale inşa ediyorlar. İ.Ö. 6. yüzyılda Persler tarafından işgale uğrayan bölge, İ.Ö. 4. yüzyıl sonlannda Makedonyalılann cgemenliğine gıriyor ve bunu önce Roma. ardından da Bizans dönemleri izliyor. Bizans İmparatoru I. Anasta- sios, İ.S. 507-511 yıllan arasında. Marmara ile Karadeniz arasında 60 kilometrelik bir sur yaptınyor ve Selymbira Kalesi. bu surlann başlangıcındaki konumuyla İstanbul'un savunulmasında stratejik önem taşıyan bir "ileri karakol" görevini üstlenıyor. İstanbul'la yazgı birliği içine giren Selymbria, Osmanlı döneminde deönemini koruyor ve adı"SUivri"oluyor. 19.yüzyıl sonlannda Çatalca Mutasarrafhğı'na bağlı bir kaza olarak gelişen Silivri. tarihi Fatih Camisi. Mımar Sinan'a ait 348 m. uzunluğundaki Sultan Süleyman Köprüsü ve çok sayıda ahşap evleri ve konaklanyla Roma, Bizans ve Osmanlı uygarlığını yansıtan İstanbul'un "küçük bir modeli" gibi, Marmara kıyılannı süslüyor. Bugünkü Silivri ise tümüyle antik Selymbria kenti üzerinde kurulmuş. tarihsel izleri hemen hiç kalmamış, sıradan bir "beton kent" görünümü içerisinde. geçmişine ait zengin kültür kimliğini yitirmiş olmanın "gerilimini" yaşıyor... ruma Kurulu'nun 26.10.1993 gün ve 3257 sayılı karanvla Silivn kent merke- zinde her türlü imar faaliyetiyle birlikte parselasyon. tevhid. ifraz gibi işlemler de durdurulmuş durumda. SİT bölgesinde koruma planı yapılı- ncaya dek ancak 2 katlı ve 150 metreka- reyi gecmeyen vapılara izin verilebilece- ğinin de belirtildiği kurul karan. bu kı- sıtlamayla birlikte özellikle az sayıdaki eski eser vapılann bir an önce restore edilmelerinı de hedeflivor. Ne var ki Sı- lıvri'de yıllardan bu yana ilk kez bir ta- rihi ahşap evın geçenlerde "yakılmış" olması. kurulun koruma karannın "hırçın" bir tepkiyle karşı karşıya oldu- ğunu göstenyor. Cesur ve gerekli bir karar SİT karan Silivri'yi "yangın yerine" çevirirken yöredeki betonlaşmadan şi- kayetçi olan çevreler ise koruma kuru- lunun "cesur" ve gerekli bir adım attı- ğını belirtıyorlar. Kurulun. 80'lı yıllarda bu duyarlılığı göstermemiş olmasını eleştiren Belediye Başkanı Değirmenci ise "Yeni atanan kurul üyeleri eskiyi hiç dikkate almadüar" diyerek buna itiraz edeçeklerini belirtiyor. Öte yandan, son SİT karan öncesin- de, Fatih Mahallesi'ndeki boş parselle- rinde 5 katlı inşaat yapmaya hazırla- nanlar da şimdi umutlannı koruma imar planına bağlamış durumdalar. Ne var ki koruma planı bır an önce yapılsa bile, antik Selymbria kenti üzerinde kurulan eski Silivn yerleşmesinden "ta- rihsel bir kesiti" yeniden yaşatmayı amaçlayan kurul karan, özellikle henüz apartmanlaşmamış arsalarda etkili ola- cak. Beton yığınlan arasında bile kalsalar bu parşellerde "geçmiş kültüre saygılı" olarak inşa edilecek binalar, diğer koru- ma altındaki tarihi yapılarla birlikte kentin özgün kimliğini yannlara taşıya- caklar. Elbette, SİT karan "delinmeden" u\- gulanabilirse... VEYSEL ATASOY Karanbk günler paıüği gereksizTÜREY KÖSE ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerji ve Tabıi Kaynaklar Bakanı\eysel Atasoy.elektrik kesintilennin başlamasıyla birlikte "karanlık günler" panığine girmeye gerek olmadığmı belirterek "Şu anda enerji açığı yok, yatırımlarda da aksama yok"dedi. Atasoy.TEK'in Başbakanlık'a bırrapor sunarak Gökova Termik Santralı'nın devreve sokulmasını ıstemesıne ılişkın sorulara da "Bu santral bir siy asi kararla çaltştırılmadı. Çalıştırmama yönündeki karar sürüyor" yanıtını verdi. İstanbul'da elektrik kesinülen başlarken TEK Genel Müdürü Sedat YıMız. "Enerji yatırunları hızlandınlmazsa Türkiye karaniıkta kalabilir" dedi. Enerji ve Tabiı Kavnaklar Bakanı Veysel Atasoy ise Cumhunyet'in sorulannı yanıtlarken bu görüşe katılmadığını bildirdi. Atasoy. "Şu anda enerji açığı yok. TEK 2010 yılına kadar planlama yaptı. Planlanan yatırırnlar sürüyor. Yatu-unlarda aksama yok. Yatınm y bütçesi 17 trilyondan 19 trilyona İ VPVSPI ç y y yükseldi" dedi. Atasoy. İstanbul'dakı kesintilerle ilgili olarak şunlan söyledi: "Rusya'da hava şartlarından dolayı doğalgazda azalma var. Ambarlı devreden çıktı. \ oltaj düşüklükleri oldu. Geçen hafta yağmur da çok yağdı. Altyapı eksiklikleri nedeniyle arızalar oîdu. Doğalgaz getmeye başladı. Sadece çimento fabrikalannda sıkmtı var. İstanbul yeniden AmbariVdan beslenecek. Böyleee v oltaj kaybı önlenecek. Zaten iletim hatlarında sorun yok. Altyapıdaki sıkıntılar da giderildi." Elektrik kesintisi nedeni yağışlar ANKARA (AA) - İstanbul'- da geçen cuma günü mey- dana gelen şıddetli yağmurda 199 İcablonun birden kop- masıyla meydana gelen anza giderilerek Güngören, Bakı- rköv. Şirinevier ve Avcılar semtlerine elektrik verildi. Türkiye Elektrik Kurumu (TEK) Genel Müdürü Sedat Yıldız, İstanbul'da altyapının çok eski olduğunu ve sürekli vapılan kaalarda kablolann zedelendiğini belirterek, ze- delenen kablolara yağmur su- >unun değmesiyle kısa devre yaptığını bildirdi. Bölgede her yıl yüzde 29 güç artışı olduğunu kaydeden Yıldız. altyapının yetersız ol- ması nedeniyle iletim hat- lannın iflas ettiğıni. bunun üzerine kasım - şubat aylan- nda Rusya'dan gelen doğal gazın vüzde 75'lere varan oranda azalması ve Ambarlı santralının 6 türbininin devre dışı kalmasıyla da 325 mega- vatlık daha az elektrik vermek zorunda kahndığnı anlattı. RahaÜık2000Me Anadolu'dan Rumeli ya- kasına ikinci bir yüksek geri- lım hattı çekilmesi için çalı- şmalann başlatıldığını, böyle- ce gerektığinde elektriğın Anadolu yakasından verilece- ğini ifade eden Yıldız. bu yıl istanbul'a 600 milyar lira ya- tınm yapıldığını belirterek. "İstanbul'a son teknolojiyi geti- riyoruz. Dış etkenlerden etki- lenmeyen yeni trafolar yerleşti- riyoruz. Bir yandan da yeni enerji iletim kablolarını yeraltı- na döşüyoruz" dedi. Yıldız. 1995 yılına kadar tamamlana- cak yatınmlarla da İstanbul'- un eİektrik konusunda 2000'li yıllarda rahat etmesinı sağla- vacaklannı kavdetti. D E M Ö K R A T I K T A RT I { M A
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle