Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22OCAK1993CUMA
HABERLER
Yalçm Kücük
Küçük'ten
TRT'ye hırsızlık
suçlaması
• ANKARA (Çumhuriyet
Bürosu) - Yeni Ülke Gazctesi
Yayın Danışmanı Doç.Dr.
Yalçın Küçük, PKK Iideri
Abdullah Öcalan ile yaptığı
röportajı, Ertürk Yöndem'in
haarladıgı "Perde Arkası"
programında yaymlayan
TRT'yi "hırsızlıkla"suçladı.
Küçük, TRTye noter
kanalıyla dün ihtamame
çekti. Küçük, avukatlan
Dursun Ermiş ve Şenal
Sanhan aracılığı yla çeküği
ihtamamede, Perde Arkası
programında yer aJan
Abdullah Öcalan
röportajının kendisıncait
olduğunu belirterek,
programın yayınlanması
halinde, kurum aleyhine
dava açacağını bildirdi.
Küçük, bu röportaj
sonrasında25Aralık 1991
tarihinde gözetim altına
alındığını ve lOadet video
kaseti ile 19 audio kasete cl
konulduğunu bildirdi.
'CMUMtılanilk
adım'
• ANKARA(AA)- İnsan
haklanndan sorumlu Devlet
Bakanı Mehmet Kahraman,
ABD Dışışleri Bakanlığı
tarafıdan hazırlanan ve
Türkiye'de insan haklanna
dayah hukukdevleti
kurulması yönündeki
hedeflerin gerçekleşmediğini
beürten raporla ilgili
açıklamalarda bulundu.
Kahraman, yaptığı
açıklamada, söz konusu
raporda CM UK ile ilgili
hususlar bulunduğunu
kaydederek-CMUKbir
usul yasasıdır. Bu atılan ilk
adımdır. „ ^,,,^,..-,. .Ğ r
Kayıplar
bulundu
• İstanbul (AA>- Gözaltında
kaybolduğu ileri sürülen 3
kişinin İstanbu! Emniyet
Müdürlüğü Terörle
Mücadele Şubesi'nde olduğu
açıklandı. Emniyet
Müdürlüğü'nden yapılan
açıklamada kayıp olduklan
öne sürülen Nedim Köroğlu,
Erol Büyükkaraca ve Selçuk
Bilmış'insahtekimlik
kullandığı bildirildi.
Açıklamada 23 kişinin
Türkiyc Devrimci Komünist
Partisi (TDKP) operasyonu
nedeniyle gözaltına
aJmdıklan bildirildi.
Açıklamada sanıklann
örgütün bildirilerinin
basılması. dağıtılması.
pankart asılmasj, korsan
gösleri yapmak suçlannın
tşlediklerî öne sürüldü.
Köy koruculannı incelemek üzere bölgede araştırma yapan SHP'lilerin raporu:
Korucıılarbaskıunsuru
BIR BAKIMA
SERVER TANİLLI
ANKARA (ANKA)-SHP
TBMM grubunca
Güneydoğıı'da köy
koruculannın durumlannı
araşurmak üzere bölgeye
gönderilen milletvekilleri,
bölgede köy koruculuğunun
halk üzerinde "baskı unsuru"
olarak kullanıldığını
gözlemlendiklerini söylediler.
Milletvekilleri, köy
koruculannın "yasal
statülerine" çekilmesi
gerektiğini vurguladılar.
SHP Izmir Milletvckili Halil
Çulhaoğlu. Ercincan
Milletvekili Ali jbrahim Tutu
ve Mardin Milletvekili
MuzafTer Ankan, Adıyaman,
Siirt, Mardin ve Diyarbakır'da
inçclemelerde bulundu. Üç
milletvekili görüş ve önerilerini,
partili milletvekillerinc
aktardilar. Çulhaoğlu köy
koruculannın kendi statüleri
• SHP milletvekilleri, Adıyaman, Siirt, Mardin ve Diyarbakır'da
incelemelerde bulundu. Üç milletvekili görüş ve önerilerini, partili
milletvekillerine aktardılar. Çulhaoğlu, köy koruculannın kendi
statüleri içinde görev yapmadıklannı genel bir sonuç olarak
saptadıklannı söyledi.
içindegörev yapmadıklannı
genel bir sonuç olarak
saptadıklannı söyledi.
Çulhaoğlu şu görüşleri
savundu: "Köydegüvenliği
sağlaması gereken kişiler kentte
kimlik yoklaması yapıyorlardı.
Üst arama faaliycücrindc
bulunuyorlardı. Bu görevlilerin
halk üzerinde bir baskı unsuru
etkisiyaptıklannı saptadık. Bu
kjşilerin güvenlik güçleri gibi
görev yapmasının bölgchalkı
üzerinde yaratacağı etki, son
derece olumsuz."
Çulhaoğlu, bölgede köy
koruculuğunu isteyen köy.
istemeyen köy gibi aynmlann
da gündeme geldiğini
vurgulayarak, "Köy
koruyuculuğunu benimseyen
köyler diğerierine terörist,
düşman gözüylebakıyor. Bu,
terörün illerde başka
boyutlarda gelişmcsine,
terörün aşiretler arasına
sıçramaana nedcn olabilir.
PKK'nın yarattığı terör
ortamına yeni bir destek
gündeme gelir"
değerlcndirmesini yaptı. SHP
milletvekillerinin gözîemleri
arasında, köy koruculannın
keyfı tutumlarsergilemelennin
dc bulunduğu, bu nedenle
konunun cn kısa süredc ciddi
birşeklide gündeme geürilmesi
gcrcktiği görüşünü aktardıklan
öğrenildi.
Gelir kaynağı
Güneydoğu'da köy
koruculuğunun adcta bir
sektördurumuna
gctirilmcsinin sakıncalanna da
dikkatçekcn milletvekilleri,
"Bu kişilere devlet para
harcıyor. Terörle mücadele için
tabi ki hiçbir harcamadan
kaçınmamak gcrekli. Ancak,
bölgenin ekonomisine katkıda
bulunabilecck kişilcrin,
güvenlik gücü gibi
kullanılmasının yaratacağı
sakıncalar göz önündc
tutulmalıdır. Yaşamını
koruculuğa bağlayan bu
insanlar, devletlen daha fazla
şey bekliyorlar" diye
konuştular.
Milletvekillerinin gözlemleri
arasında. bölgede Süryanilere
yönelik baskılarda bulunuyor.
Güneydoğu'nun önemli küllür
mozaîkleri arasında yeralan
Süryanilerin sayılannın
baskılar nedeniyle çok
azaldığına dikkatçekcn
milletvekilleri,"Süryanilcrin
sayısı iki bine düşrnüş.
Mardin'de Süryaniler üzerinde
baskılar yapılıyor. 13ocakta
bir münibüsün taranması
sonucu dört Süryani ölmüş, bir
süryani de yaralanmış" dedilcr.
KTTABADAVA
Devleti
bölmenin
cezasıbir
buçukıııilyar
BmZATŞAHİN
15 milyar liranız olsa ne yaparsınız?
Dönüşüm Yaymlan sahibi Fikretöntaş,
kafasından hemen şöyle bir hesap yapıyor
ve "Demek ki devleti 10'a bölebilirim" ya-
nıunı veriyor.
Fikret Onlaş, Kahraman Dcmirkapı'nın
yazdığı "Dünyada ve Ülkcmizdeki Geliş-
meler; Şimdiki Durum; Gelişmc Perspek-
üileri ve Görevler Üzerine" adlh kilabın
yayıncısı. Devlet Güvenlik Mahkemesi'ncc
kitap hakkında Terörle Mücadele Yasası'-
yla açılan dava sonucu, "Bölücülük yap-
maktan" 1 milyar 503 milyon 76 bin 500
lira para cezasına çarptınldı. "Kitapta
Kürdistan adı geciyor. Yani biz, 2-3 bin
basılan bir kitapla devleti ikiye bölüyor-
muşuz. Bunun cczası 1.5 milyar lira. De-
mek ki 15 milyar liram olsa devleti 10'a bö-
lebilirim" diyor, Gerci bu paranın tama-
mnu bir anda ödemeyecek, "24 taksidc
bağlandı Yani her. ay 62 milyon lira: BıV.
vergilerimizi ödeyemiyoruz, 62 mîlyön ay-
lık taksidi nasıl öderiz? Amaç, yayınevleri-
ni sindirmek."
Para ödenmezse?
"141-142 yürürlükteyken, II milyon li-
ranın karşılığı 70 yıl hapis yatmakü. 1.5
milyar liraya da olsa olsa (Hesap makine-
siyle işlemi yapıyor), 9 bin 520 yıl hapis yat-
mamız gerekir."
Kendilerinin ve diğer yayınalann yürek-
lerini 'hop' ettiren bir diğer olgunun da,
"Çorba, deterjan, diş macunu ve ansiklo-
pedi" olduğunu söylüyor Önlaş. Anlamaz
gözlerle bakınca açıklama getiriyor:
"Biz mevkute (sürcli yayın) olmadığımız
için satışımızı belirleyemiyorlar. Bize bir
kolaylık gctirmışler. Kitaba davanın acıldı-
ğı tarihten bir ay önceki en çok satan gün-
lük gazetenin ortalama satış tutanrun yûz-
de 9O'ı kadarceza veriyor. Gazeteler çorba,
deterjan fılan verince satış 2-2,5 milyona
çıkıyor. Bu da bize verilen cezalan artın-
yor. Şimdi hakkında dava açılan yayıncılar
arasında 'çorbacılar, omocular, diş macun-
cular" şeklinde bir aynm yapmaya baş-
ladık."
Başbakan Sülevman Dcmirel, AP kongresinde karşı karşı-
ya kaJdığı 'Koca Reis' Sadettin Bilgiç'i Floranoe Nightin-
gale'de ziyaret etti. Demirel ve Fçişlen Bakanı İsmet Sez-
gin, İstanbul Emniyet Müdürlüğii'nde potis kepi taktılar.
(Fotoğraflar: İBRÂHİM GÜNEL)
İstanbul'da temaslarda bulunan Demirel, 'Miloseviç bu işin kasabıdır' dedi
6
Kan lekesini çıkaraımyoruz'
Iç Politika Servisi - Türİdye'nin
Bosna-Hersek konusunda dünyayı
ayağa kaldırdığını ancak olaylann bu-
günkü boyuta ulaşmasını engelleye-
mediğini söyleyen Başbakan Süley-
man Demirel, "Kan kandır, dökülen
kanın Müslüman kanı ya da Hıristi-
yan kanı olması önemli değil" dedi.
Sırbistan Devlet Başkahı Miloseviç
için "Bu işin kasabıdır" diyen Demi-
rel. silah ambargosunun da Müslü-
manlann ezilmcsine neden olduğunu
öne sürdü. Demirel. Bosna-Hersek
olayının Avrupa'nın ortasında mey-
dana gelen insan mezarlığı olayı olma-
dığını belirterek "Aynı zamanda
dünyanın banş için ümit bağladığı
BM veAvrupa Güvenlik velşbırliğTni
aşağı doğru göıürüyor" şeklinde ko-
nuştu.
Başbakan Süleyman Demirel. dün
İstanbul'da çok sayıda bakanla birlik-
te yoğun bir gün geçirdi. Demirel, öğ-
leden sonra ilk olarak Florance Nigh-
tingale'de. salı günü by-pass ameliyatı
geçiren AP'li eski bakanlardan Sadet-
lin Bilgjç'i ziyaret etti. Daha sonra
Bahçelievler'de Birleşik Arap Emirlik-
lefri Şe>hi Seyh Zayed Bin.Sultan El
Nfahayan tarafından yaptınlan Çocuk
Koruma Merkezi'nin açılışını yaptı.
Tesisi gezen Demirel, çocuklara Banş
Manço'nun 'Ayı* şarkısını hecelettire-
rek söyletti.
Açılışta bir konuşma yapan Demi-
rel, çocuklanna sahip çıkmayan ülke-
nin uygar bir ülke olamayacağını söy-
ledi. Demirel şöyle devam etti:
"Biz sosyal devletin sosyal niteliğini,
insanlann insan haysiyetine yaraşırşe-
kilde yaşadığı bir toplumun sağlanma-
sında bulunız. Bizim Meclis günde-
minde sosyal devleti güçlendiren tasa-
nlar vardır. Onlar bugün yann
kanunlaşacaktır."
Daha sonra İstanbul Emniyet Mü-
dürlüğü'ne gelen Demirel ve bakanlar
polis kepi taktı. Demirel'e. Emniyet
Müdürlüğü'nde Necdet Menzir. Vali-
lik'te Hayri Kozakçıoğlu tarafından
1.5 saaüik brifingler verildi.
Başbakan ve bakanlar akşam da
Uluslararası Rotary 2420. Bölge'nin
Swiss Otel'deki toplanüsına katıldı.
Başbakan Süleyman Demirel, burada
yaptığı konuşmada Bosna-Hersek*te
yaşananlan facia olarak nitelendirdi.
Demirel. Türkiye'nin meseleye çok
büyük önem verdiğini söyleyerek,
"Kan kandır. Dökülen kanın Müslü-
man kanı ya da Hırisüyan kanı olması
önemli değil. Dünyada her lekeyi çıka-
racak bir şey bulundu ama kan lekesi-
ni çıkaracak bir şey bulunamadı" diye
konuştu.
Türkiye'nin Bosna-Hersek'e tek ba-
şına müdahalesinin söz konusu ola-
mayacağını ifade eden Demirel, şöyle
devam etti:
"Neyi yapacaksanız. dünya kamuo-
yu ile birükte yapacaksınız. Bizim
Türkiye'den kalkan uçaklanmız Sa-
raybosna'ya kadar gidip gelemez, çün-
kü benzini yetmez. Aynca hangi hava-
yolunu kullanacak? "
Dünyanın Bosna-Hersek"e müda-
hale etmeyi göze alamamasının Sırpla-
n 'adeta teşvik* ettiğini de öne süren
Demirel, Sırbistan Devlet Başkanı
Miloseviç'i "bu işin kasabı" olarak ni-
teledi.
Demirel, SırpJann elinde Yugos-
lavya"nın silahlan bulunduğunu,
ambargonun Müslümanlann aleyhine
olduğunu belirtti.
İLKOKUL,ORTAOKUL VE LİSE ÖĞRENCÎLERİ İÇİN BİLGİSAYARDA
RESİM YARIŞMASIŞARTNAMESİ
MJIJİ Eğitim Bakanlığı Bilgısayar Eğitimi ve Hizmeden Genel Mü-
dürlüğü tarafından ilkokul, ortaokul, lise vedengi okullardüzeyindc-
ki öğrencilerarasında Bılgisayarda Resim Vanşması düzenlenmiştir.
I. YARIŞMA KONULARI:
Yanşma konulan okul seviyelerine göre aşağıda belirtilmışlir.
İLKOKÜLLAR için: Çevremizi koruyalım
ORTAOKULLAR için: Uzaya yolculuk
LİSE VE DENGİ OKULLAR için: Bilgi çağı
Bu konulan her öğrenci kendi hayal gücüne göre dilediği şckilde
ygrumlayabiür.
II. AMAÇLAR:
1 - Her düzeydeki öğrencilerde bilgısayar kullanımının yaygınlaştı-
nlmaş,
2- Öğrencilerin resim yapabilme yeteneğinin bilgısayar kullanımı
ik geliştınlmesi,
3- İlkokul öğrencilerine çevre konusunun önerainin kavratılması,
4- Ortaokul öğrencilenne uza> konusu üzerinde düşünmelerinin
sağlanması,
5- Lise öğrencilerine bilgi çağının öneminin kavratılması.
6- Tüm öğrencilerin bu konulara olan ilgilerinin arttınlması ve
7- Öğrencilerin yeni teknolojiler hakkında araştırmalar ve uygula-
malar yapmalannın sağlanması.
III. YARIŞMA KURALLARI:
1- Yanşmada belirlenen konular ilkokul, ortaokul. lise ve deilgi
okul öğrencilenne açıktır.
2- Her öğrenci yanşmaya bir çaLşma ile katılacaktır.
3- Çalışmalar renkli veya siyah beyaz olabilir.
4- Bilgısayar ortamında (donanım, işletiril sistemi ve resim çiam
yazılımı bakımından) birsınırlama yoktur.
5- Yanşmaya kaulan tüm resirnlerin ve programlann dûzenlene-
cek bir sergidegösterilme hakkı Miili Eğitim Bakanhğı'na aıt olacak-
ür.
6- Yanşmada ödül alan resimlerin bütün haklan Milli Eğitim Ba-
kaniığVna aittir.
7- Komisyon üyelerinin ve Milli Eğitim Bakanhğı Bilgisayar Eğiti-
mi ve Hizmetleri Genel Müdürlüğü Daıre Başkanlıgı persondinin
yakınlan bu yanşmaya katılamaz.
8- Yanşmaya gönderilen ürünler iade edilmeyecektir.
9- Resimlerin posta ile gönderilmesinden kaynaklanan hasarlar-
dan Milli Eğitim Bakanhğı sorumlu değildır
10- Ödül alan yanşmacılann ödül lörenine katılma (yol, konakla-
ma, vb) giderleri 3418 sayılı yasanın 39. maddesinin (b) fıkrası gere-
ğıncs Milli Eğitim Bakanhğı tarafından karşılanacaktır
IV- DEĞERLENDİRME.
1- Yanşmaya kaulan resimler komisyon üyelerince belirleneoek
kriterlere göre değerlendirilecektir.
2- Secici kurul üyeleri: Prof. Dr. Biilent Özgüç (Bılkent Üniversitcsi
GÜ2el Sanaüar Tasanm ve Mimarlık Fakültesı Dekanı). Hatice Yü-
cel Gel (Hacettepe Üniversilesi Guzel Sanaflar Fakültesı Resım B6-
lümü Öğretim Görevlisi), Şükrüye Kozan (Milli Eğitim Bakanhğı
BİLGEM EBlT Şubc Mûdürii). Gülser Baycr (Gazi Osman Paşa
Kız Mcşlek Lisesi/Resim öğrctmeni), Senih Çavuşoğlu (TED Anka-
ra Koleji İlkkısım Resim Öğrctmeni).
V-ÖDÜLLER
İlkokul 1 -2-3. vc 4-5. smı/lar, oıtaokullar, lise vc dengi okullar ol-
mak üzere dört yaş grubunda ilk iki öğrenciyc birer bilgisayar sistemi
ödül olarak verilecektir. Bilgisayarlar ödüle hak kazanan öğrenciler
arasında kura sonucu belırlcnccekıir. Ödül olarak vcrilecck bılgisa-
yar sisiemlerinin herbirinin birim fiyalı 15-20 milyon TL arasında
değişmcklcdir
VI-YAR1ŞMAC1LARDAN İSTENENLER:
Yanşmaya katılacak olan öğrenciler ürünlcrini ve aşağıda behrli-
len cvraklan clden veya posta ile göndcrecekterdir.
a- Resmın bulunduğu 3.5 ya da 5 çeyreklik disket (diskct etikcti
üzenne öğrenci kendi belirleyeceği bir rumuzv ve disketteki resim
dosyasının adını yazacakur),
bi- Resmin A4 boyutundakı örnek çıkusı. Resım örneği renkli veya
siyah beyaz olabilir. (Resim örncğinin sağalt koşcsınc öğrencinin ya-
nşma rumuzu yaalacakür.)
c-.Disketin içinde aynca öğrencinin rumuzu belirtılecek.
d- Öğrencinin kayıılı bulunduğu okul idaresinden alacağı vc aşağı-
daki bilgilcn iccrcn öğrcnci durum bclgcsi,
Yanşmaanın:
Adı veSoyadı:
Doğum yeri ve larihi:
Sürekli adresi (cv) vc Tel:
Okul adı:
Okul adresi: »
Sınırı:
"Bu belge ağzı yapışıınlmış zaıf içinc konulacakur. Zarfin üzerine
öğrenci rumuzunu yazacakur.'"
e- Kullanıian bilgisayar sistemınin özellikleri:
- Markası ve modeli
- Ekran özellikleri (siyah beyaz, EGA, VGA vb)
- Resmin çiziminde kullanıian programın adı ve sürüm sayısı (Mic-
rosofl Paintbrush 3.1, vb)
Resim,dosyasının kalıbı (*.pcx, *.gif, *.lifTvb)
VII-YARIŞMA TAKVİMİ:
Son teshm tarihi: 15 Mart 1993
Teslim Ycn:
Öğrenciler. bilgısayar çıkulannı vc program diskeücrini en geç 15
Mart 1993 lanhır.c kadar,
M.E.B. Bilgisayar Eğitimi vc Hizmellen Genel Müdürlüğü (BİL-
GEM) Eğiümdc Bilgi Tcknolojileri Dairc Başkanlıgı (5. Akşam Sa-
nal Okulu "ÖDYM") Beşevlcr/ANKARA
adrcsine göndcreccklcrdir. Bu lanhtcn sonra Bakanlığımıza ulaşa-
cak ürünler değcriendirmeye alınmayacaklır.
Değerlcndinnc: 16Marl- 12Nisan 1993
Sonuçlann ilan vc ödül töreni tarihleri daha sonra açıklanacakiır.
Basm: 17930
DEVRİMCİ BASINDAN
KAMU0YUNA
Devrimci basına yönelik saldırılar katlanarak
artıyor. Artık devrimci yayınların hemen her sa-
yısı toplatılıyor. Saldırıların boyutu toplatma ve
cezalarla bitmiyor. Devlet gözaltılardan öldür-
melere. yayınların dağıtımını ve satışını engel-
lemekten bayi kundaklamaya kadar her
yöntemi denıyor. Biz aşağıda imzası bulunan
dergi, gazetelerveyayınevleri bu saldırılara ses-
sız kalmayacağımızı bildiriyoruz. Tüm okuyucu-
larımtzı ve kamuoyunu, bu konuda duyarlı
olmaya ve başlattığımız "imza kampanyası"na
katılmaya çağırıyoruz.
Alternatif Dergisi, Azadi Gazetesi, Barikat Dergisi,
Belge Yayıncılık, Deng Dergisi, Devrim Dergisi,
Devrimci Mücadele. Devrimci Proletarya Dergisi,
Direniş Dergisi. Ekimler Dergisi, Emeğin Bayrağı
Gazetesi, Hedef Dergisi, İşçinin Yolu Dergisi, Komal
Yayınevi, Komun Dergisi, Kurtuluş Dergisi, Medya
Guneşi Gazetesi, Nevvroz Dergisi, Nevvroz Ateşi Dergisi,
Odak Dergisi. Ozgurluk Dunyası Dergisi, ÖzgürHalk
Dergisi. Parti Yolunda Teori ve Pratik Dergisi, Partizan
Dergisi. Serketin Dergisi, Sorun Yayınları, Yurt-Kitap
Yayın. Yeni Dünya için Dergisi, Yeni Ülke Gazetesi
AYL.IK SİNEMA DERGİSİ
A %î I A I î
Madonna, Kevin Costner,
Roman Polanski, Louis Malle...
B A Y İ L E R D E , S İ N E M A L A R D A
Bir Kralı Yargılamak...
1789 Fransız Devrimi, bir burjuva devrimi olarak, feo-
dal ayrıcalıklara ve kurumlara karşı ortaya çıkmıştı.
Başlarda, krallığa da son vermek gündeminde yoktur.
Fransız soyluları ve kral, bir parça uzak görüşlü olabil-
selerdi, burjuvaziyle bir "anayasalı monarşi" üzerinde
anlaşmak mümkün olabilirdi. Ne var ki, gerçekleşmez
bu: Devrim, doruğuna tırmanırken, krallığa da son verip
Cumhuriyet'i ilan eder; 16. Loüis ve bu arada Marie-
Antoinette giyotine çıkarlar.
21 Ocak 1793, kralın idam tarihi ya, iki yüzüneü yılı ve-
silesiyle konu güncel Fransa'da.
16. Louis idam edilmeli miydi? diye de soruluyor.
Böyledir tarih, olan-bitenin "oldu bitti" diye arkasını
bırakmaz, durur durur gündeme getirir; kurcalar geçmi-
şi, sorular sorar ve yanıt bekler. Hele insan yaşamı, ci-
nayetler, kıyımlar söz konusu ise...
lyi ki tarih var!
Tarih de nesnel koşulların ve bu arada kitlelerin eseri,
doğru; ama özellikleçetin bir dönemeçte. bakarsınız bir
öncü yön verir, akışı kolaylaştırır ya da tepede biri ayak
bağı olur, suyun önünü kesmeye çalışır hep. Ikisi de tari-
he geçer bunların; ancak biri zafer kazanmış olarak, öte-
ki yenik!
16. Louis, bu ikinci türdendir.
Yine de onu hatırladığımda, aklıma ilk gelenler şunlar
olur: Ingilizlere karşı Amerikan halkının bağımsızlık sa-
vaşına arka çıkışı, Protestanlar'a medeni haklarını tanı-
ması ve sorgulamada işkence yöntemine son vermesi.
Insanı duygulandıran eylemlerdir bunlari
Ne var ki, bizim babacan çilingir ustası, Devrim'den
önce olsun sonra olsun, başka konularda pek ters işler
yapmıştır. Yerini bulamamış bir hali vardır ve sürekli ay-
kırı düşer olaylann akışında. Kendi dışındaki nesnel ko-
şullara kişisel nedenler de getip biner; devlet işlerindeki
deneyimsizlik ve gönülsüzlüğe kararsızlık ve karakter
zaafı da eklenir.
"Aydınlanma"nın geliştiği yüzyıf boyunca olgunlaşan
reform düşüncesi bütün toplumu sardığı halde, onades-
tek olamayışı; başlangıçta, Devrimi soyluların tutumu-
nun ürünü saydığı halde, bu görüşü doğrultusunda taht-
la orta sınıf kökenli reformcular arasında bir bağlaşıklık
kurma fırsatını degerlendiremeyişi; Paris'te ve taşrad?
halk hareketlerinin gitgide köktencileşmesinin anlamını
kavrayamayışı; Meclis'in iradesine sürgit ters düşmesi
ve Anayasa'ya bağlılık andı içtiği halde bunu durmadan
çiğnemesi; dahası, Devrim'i dışarıdan vurmak için yurt-
dışına kaçmaya kalkması, başaramayınca da umudunu
sınırların ötesine bağlaması...
Fransa'da krallığı, 16. Louis'nin kişiliğine bağlı bu say-
gırioizlıklar çökertti.
Çumhuriyet ilan edilince de kralın yazgısı çiztlmişti.
Tek kelimeyle, karşı devrimcilikti suçu. Davanın, yürü-
yüşü bakımından hiç de hakkaniyete uygun olmadığı
söylenir: Suçlamak için bütün önlemler alınmıştı; daha-
sı, konvansiyon üyeleri, yani bir meclis, hem suçlayıcı
hem yargıç durumundaydılar ve önceden hükmü ver-
mişlerdi. Oyle de olia, zayıf bir çoğunlukla karar verilir
idamına.
21 Ocak 1793'te de bütün ömrünce gösteremediği bir
yüeelikle giyotine yürür.
Şimdi, kendisini ölüme götüren bütün gerekçeler ve
aşamalar yeniden tarhşılıyor. Savunucularının savun-
malanndaki zayıflığa bakıp, Jean Jaurs -büyük adam!-
aradan bir yüz yıl geçtiği halde, tutup bir savunma yaz-
mıştı vaktiyle. Albert Camus, olan-biteni, "Devrimci te-
rör ve nihilizm yolunda ilk adım" olarak niteler. Son ola-
rak, Amerikalı bir tarihçi Micnael VValzer, bu tezi tartı-
şıyor ve kralların yargılandığı ülkelerde, totalitarizmin
kolayca yerleşemediğini söylüyor. Ancak, o bile, "Kralın
eylemlerinin suç olduğunu (ya da öyle nitelenebileceği-
ni) bilmediği" ölçüde, 16. Louis hakkında verilen hük-
mün bir adaletsizlik taşıdığı kanısında.
Başka görüşler de var dava hakkında...
Düşüncemi soracaksınız. Hukuk ve adalet adına bütün
bu gerekçeleri saklı tutarak konuşmuş olayım. Devrim,
kendi yürüyüşüne aykırı düşenleri affetmez; o denli hır-
çınlaşır ki kimi zaman, döner kendi evlatlarını yer. Devri-
min şakası yoktur!
Devrim diye de bir şey vardır; iyi ki de vardır...
NOT: Server Tanilli'nin 15 ocak günü bu sütunda ya-
yımlanan yazısının 24 satırındaki "Cahevv'lerin" sözcü-
ğü, "Cahen'lerin"; 72. satırındaki "uyandıran" sözcüğü,
"uyandırır" olacaktı. Düzeltir, özür dileriz.
Demirel'in Şam gezisinin ardından Suriye
ile ilişkilerde yeni birdönem başladı
PKK ve Apo, artık
Sııriye'de ralıat değil
GÖKSELPOLAT
ANTROPOLOJİ
Prof. Dr. NEPHAN SARAN'ın
bu önemli yapıtı Inkılâp Kıtabevi
tarafından yayınlandı
ANKARA - Başbakan Sü-
leyman Demirel'in. iki gün sü-
ren Suriye ziyaretinin ardından,
Türkiye ve Suriye ilişkilerinde
yeni bir dönemin başladığı bil-
dirildi. Ziyaret sırasında, Tür-
kiye'nin en büyük sorunu olan
terör konusunda önemli adım-
lar atıldığj belirtildi. Türkiye.
gerekirse Suriye ile su konusun-
da ikili bir anlaşma yapılabile-
ceği mesajını verdi.
Görüşmelerden sonra. PKK
ve lideri Abdullah Öcalan'm,
bu ülkedeki hareket sahasının
iyice daraldığı yorumunu ya-
pan bir yetkiK, Devlet Başkanı
Hafız Esad'ın, PKK'yla ilgili
olarak "Bu hareketleri ortadan
kaldırmaya çahşıyorum" dedi-
ğini bildirdi. Dışişleri kaynakla-
n da ziyaretin son derece başa-
nlı geçtiğini kaydetti.
Başbakan Demirerin, Şam
ziyaretinde özellikle Devlet
Başkanı Hafız Esad'ın bugüne
kadar yapmadığı nezaketi gös-
terdiğini kaydeden bir üst dü-
zey yetkili, "Bu, çok önemli bir
gelişme. Suriye'nin. Türkiye'-
nin bölgedeki önemini anlamış
olduğunu gösteriyor. flişkileri
geliştirmek için şimdi en iyi za-
man. Çünkü, Sovyetler Birliği'-
nin dağılmasıyla bu ülkenin
desteğini kaybeden Suriye, bir
arayış içinde" dedi.
Türkiye'nin şimdiye kadar
"suya karşı terör" pazarhğıru
yapmadığını vurgulayan Dışiş-
leri kaynaklan, ancak ister iste-
mez kişiler arasındaki ilişkiler-
de bile "Ben bunu yaparsam, o
da bunu yapar" gibi bir mantı-
ğın işlediğini ifade ediyorlar. Bu
açıdan, Türkiye'nin su konu-
sunda Şam'a "güvence" vere-
bilmesi için, Türkiye'ye karşı
terörist faaliyetlere destek ol-
madığmın "kesinlik kazanması
gerektiğini" bildirivorlar.
Türkiye-Suriye ortak bildiri-
sinde, 1993 sonuna kadar sula-
nn tahsisatı konusunun "'sonu-
ca bağlanması" hükmünün yer
alması, Türkiye'nin, gerekirse
Suriye ile su konusunda ikili bir
anlaşma yapabileceği mesajı
olarak değerlendiriliyor.
Başbakan Süleyman Demi-
rel'in, PKK lideri AbduUah
Öcalan'm. Devlet Başkanı Ha-
fiz Esad'ın doğum yeri olan
Lazkiye'nin Kardaha köyünde
bulunduğu yönündeki istihba-
raün iletilmesi üzerine. Esad'ın,
"bunu araşüracağım" dediği
belirtildi. Suriye liderinin
PKK'nın faaliyetleriyle ilgili
olarak da "Bu hareketleri orta-
dan kaldtrmaya calışıyoruır
diye konuştuğunu aktaran bıı
yetkili, ziyaretten sonra PKK
lideri Öcalan'ın bu ülkede iste-
diği hareket sahasını bulama-
yacağı izlenimi edindiklerini
söyledi.
DEVRİM ŞEHİDİ
ÖĞRETMEN
KUBİLAY
Kemal Üstiin
4. bası 20.000 lira (KDV içinde)
Çağdaf Yaymlan Tiirkocağt
Cad. 39-41 Cağaloğlu/stanbul
Ödenefi göMfcrihnez.