Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27EYLÜL1992PAZAR
PAZAR KONUKLARI
LeyJa Tavşanoğhı, 'Trafık' sorunum bir ıızman ve bir etmiyet müdürii ile konuştu
Atman:Turksuruculer
son derece bendlWBTürkiye'de neden bu kadar çok trafık
kazası ve bu kazalarda ölümler neden bu
kadar yiiksek oluyor?
ATMAN - Bu olay çok geniş spekt-
rumlu. Düşünün. Bir Amerikan çocuğu
doğuyor, doğar doğmaz da otomobil,
traktör, makine görûyor. Çocuk bunlar-
la yetişiyor. Bizde, köyünde hiç otomo-
bil görmemiş birisi büyük şehire geliyor.
flk iş direksiyona oturuyor. Bakın, di-
reksiyona oturanlann büyük bir kısmı
tecrübesiz. tstanbul'a kar yağıyor. Ha-
yatında kar görmemiş kişi kann üzerin-
de araba kullanmaya kalkıyor. Arabayı
kuru yolda gider gibi kullanıyor.
Trafik mühendisi olarak şunu yap-
mak laam: Kaza zabıt sistemini kurmak
çok önemlidir. Bakacaksınız, bir nokta-
da ölümle sonuçlanan kazalar oluyor.
Bunun nedenini araşüracaksınız. Bölge
bölge net bılgiler arşivlenecek. Geçen
gün bir TV programında son yedi yılda
trafık kazalannda 46 binden fazla hayat
kaybolduğunu dinledım. Trafik mühen-
dıslıği bu dehşet verici rakamı ortadan
kaldırmak veya hiç değilse dünya ölçüle-
rine uygun ve kaza kelimesinin lugat an-
lamına uygun boyutlara indirmektir.
Trafik kazalannın nedenlerini iki ana
bölüme ayırmak mümkün. Bunlar altya-
pı bozukluklan ve sürücü hatalan. Alt-
yapı bozukluklannda planlama hatalan
çok önemli. İstanbul'dan buna iki ömek
vermek isterim. Örneklerin en çarpıcı ya-
nı da aynı noktada benzer birçok kaza
olmuş olması ve uzun zaman geçmesine
rağmen bu noktalarda herhangi bir ön-
lem alınmamasıdır.
Birinci nokta, TEM ile E-5 karayolu-
nu bağlayan çevre yolu üzerindeki Sada-
bad I viyadüğüdür. Bu viyadükten
Okmeydanı yönüne giden bir kaç kam-
yon ve otomobil hemen hemen aynı nok-
tadan korkuluklan parçalayıp aşağı
uçtu. İkinci nokta, E-5'in sola kıvnlarak
OZDEMIR
ATMAN
İstanbul'da 1944 'te Robert Kolej
inşaal mühendisliği bölümûnü
bitirdikten sonra A BD 'de Cornell
Üniversitesi inşaat mühendisliği
kısmından karayolları ve trafik
dalında master aldı. Florida eyaleti
trafik müdurlüğü görevini
üstlendikten kısasüresonra
babasının ani ölümü üzerineyurda
döndü, aileşirketinin yönetimini
üstlendi. 1948 defahri olarak
Ankara4. Şube Müdurlüğü
(trafiktensorumlu) danışmanlığını
yaptı, Türkiye 'de ilk trafik
ışıklarmın Ankara 'ya
yerleştirilmesinisağladı, yine
Ânkara 'nın kaza-zabıl sistemini
düzenledi. Daha sonrakiyaşam
döneminde trafikle ilgilenmedi.
otomobil veya otobüs solluyor. Git git
sıra tükenmiyor derken karşıdan gelen
yüklü bir kamyon duramıyor, kaçamı-
yor...
Bir de Almanya'dakı isçi vatandaşla-
rımı: var. Bunlar otomobille Türkiye sını-
rtna gelinceye kadar kurallara harfıyen
uyuyorlar. Atna smırdan içeri girdiklerin-
de birer canavar kesiliyorlar...
ATMAN - Gurbetçi vatandaşlanmız
hiç alınmasınlar, ama yurda arabalanyla
izne gelenlerin içinde kurallara aykın ha-
reket edenlerin çokluğu dikkat çekiyor.
Sanınm çalıştıklan ülkedeki trafik dene-
tim baskısından burada kurtulunca çok
ferah hareket ediyorlar.
Bir de aşın hız konusuna değinmek is-
tiyorum. Bu ülkede aşın hız beni çok
rahatsız ediyor birçok yönden. Sürücü
hatalannı aşın hızla birleştirdığiniz za-
man can kaybına neden olabilecek kaza-
lardan kaçmmak mümkün olmayacak-
tır. Her vasıtanın tipi ve yapıhşına göre
belirli şartlar altında emniyette olabilece-
ği hız sırurlan vardır. Bir yanş otomobili
150 kilometre hızda ne İcadar emniyet-
teyse bir kamyonet belki 80 km. hızda
aynı emniyette olabilir. Bu bakımdansü-
rücüler kullandıklan aracın tip ve kalite-
sine göre hızlanru sınırlandırmalıdırlar.
Bu sınınn üzerinde en ufak bir olağandı-
şı durumda araçlan kontrolden çıkabi-
İir. Aynca genellikle araçlann akaryakıt
bakımından en ekonomik hızlan 90 km.
civanndadır. Dünyarun en güçlü ekono-
milerinden biri olan ABD'de bile şehirle-
rarası yollarda hız limiti 55 mil, yani
takriben 88 km.'dir. Bu hızda lastiİc ve
parça sarfı da daha yüksek hızlara göre
çok daha azdır. Ülkemizde üretüen oto-
mobillerin bir çoğunun yakıt ekonomisi
ile övünmek mümkün değildir. Ama
akaryakıt fiyatlanndan yana yakıla şikâ-
yet eden sürücüler çevre yollannda bile
130 km. hızı normal sayıyorlar.
Trafik suçlulanna
yumuşakdavranıyoruzI Türkiye 'de bu kadar çok trafik kazası
olmasmm nedeni nedir?
TAN - Ben birkaç rapor inceledim.
Kazalara sebep olan birkaç faktör orta-
ya çıkıyor. Bunlann başta geleni de dik-
katsizhk ve tedbirsizlik. Son bir ayda
İstanbul Şehıriçi Trafik Şube Müdür-
lüğü'ne gelen bilgilere göre toplam 3722
kaza olmuş. Bunlardan ölümlü kaza sa-
yısı 31, yaralamalı kaza sayısı 660, hasar-
lı kaza sayısı 3029. Ölü sayısı 32. Yani
her gün aşağı yukan bir kişi ölmüş.
Maddi hasar miktan 16 milyar 867 mil-
yon lira. Kazalann nedenleri de şöyle:
Dikkatsizlik ve tedbirsizlik başta. 2213
adet dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu
trafık kazası... Aşın hızdan olan kaza sa-
yısı 347, hatalı sollama 380, yaya hatası
265, teknik anza 12, alkollü araç kullan-
ma sonucu 136 kaza meydana gelmiş,
ehliyetsiz araç kullanmak yüzünden
olan kaza sayısı 142 ve diğerleri dediği-
miz 372 kaza daha var.
W^Karayollanndayetersizyol çizgisi, ye-
tersi: levhalar, a: ışıklandtrma, ya dayol-
lara mıcır dökülmesi gibifaktörler de bu
kazalara neden olmuyor mu?
TAN - Diğerleri dediğimiz kazalann
çoğu bu yol hatalanndan kaynaklanı-
yor. Örneğin mıcır yüklü bir kamyonun
mıcın döke saça götürmesi diğer araç sü-
rücülerinin kaza yapmalanna neden
olmuş.
^•fiu kazalarda ölü sayıstnm yiiksek olu-
şunun nedeni nedir?
TAN - Ben memnuniyetle bir şey ifade
edeyim. Bizde, bu kadar kazada ölü sayı-
sı gerçekten yüksek değil. Ama şehirlera-
rası yollarda çok basit gibi görünen
kazalarda ölü sayısı yüksek olmuştur.
Tabii bu genelde yetersiz, çift yönlü yol-
larda görülmüştür. Hatalı sollama, aşın
sürat ve yakın takip sonucu oluşmuş ka-
zalardır bunlar. Bunlar kesinlikle de
ölümle sonuçlanmıştır.
REMZİ
TAN
1947 İstanbuldoğumlu. Ortaokulu
İtalyan Lisesi'nde okuduktan sonra
Polis Koleji'ni ve Polis Akademisi'ni
bitirdi. Komiser Muaviniolarak
Trafik Daire Başkanlığı 'ndagörev
yaptı. Daha sonra İstanbul Trafik
Şube Müdurlüğü 'nde komiserlik,
başkomiserlik ve emniyet amiri oldu.
1982 'de Erzurum 'un Hınıs ilçesi
emniyet amirliğine atandı. Bunun
ardından Erzurum Bölge ve Trafik
Müdurlüğüyaptı. 1986'da Kocaeli
ilinde çeşitli trafik görevlerinde .
bulundu. TBMM Milli Saraylar
Koruma Şube Müdürü olarak
Dolmabahçe Sarayına atandı. Altıay
kadar önce de İstanbul Trafik
Denetleme Şube Müdurlüğü 'ne
getirildi. Tan eski bir millikürekçi.
masıdır. Gündüz, yollan açıklıkla gör-
mek mümkün. Bayram arifesinde ve
bayram dönüşlerinde genellikle karayol-
lannda çok büyük kazalar oluyor. Belirli
bir sürati aşıp gideceğim yere bir an önce
varayım, düşüncesinde olan sürücü bu
sürati- yaparken yoldaki levhalan gör-
müyor. Bir de yolu iyi bilmiyor. Yoldaki
çizgiyi de görmüyor. Gece karayollann-
da otobüs taşımacıhğı yapılıyor. Ama
otobüs sürücüsü yolu çok iyi biliyor. Ne-
redeyse gözü kapah gidebilecek derece-
de... Bayram öncesi ve bayram sonrası
çok büyük kazalar olduğu için sürücüJe-
re tek tavsiyem gece yola çıkmamalan,
gündüz gitmeleridir. Sürekli ve gece ara-
ba kullanmaya ahşkın olmayan insana
belli bir saatten sonra mahmurluk da çö-
ker. 12 saat sürekli otomobil kullanınm
düşüncesinde olan kişi de var. Ama bü-
tün sağlıkçılar, tüm yasa koyucular de-
mişler ki: Dokuz saat içinde beş saatten
fazla devamlı olarak araç kullanmak ya-
sakür. İnsan belli bir saatten sonra mele-
kesini kaybeder, dikkati dağjlır. Yola
gece çıkan herkes kaza yapar dıye bir ku-
ral yok. Temkinli olan sürücü de var.
Birkaç saat araba kullandıktan sonra
aracıru yolun kenanna çekip uykusunu
dağıtmak için kültür fizlk yapan kişiler
biliyoruz. Bir de bozuk ışıkla seyreder-
ken kazaya sebep olan araçlar da var.
Karşıda tek far görüp motosiklet saru-
yorsunuz, birden karşınıza tek fan yan-
mayan kamyon çıkıyor. Banketten gjt-
mesi gereken bir traktör bakıyorsunuz
ana yola çıkıveriyor. Hiçbir ön ve arka
lambası da yanmıyor. Bu da faciaya da-
vetiye çıkarmaktır. Bu tür kazalara yaz
aylannda sık rastlıyoruz.
"azeteci yazar tlhami Soysal, biliyor-
sunuz Ayvalık 'ta bir trafik kazasmda öl-
dü. Yoladökülen mıcırm kazayayolaçtığı
belirtiliyor...
TAN - Tabii. Mıcır da bir sebep. Mıcır
;ki kadar insanlann bencilce davrandığı bir yer olduğunu
^sanmıyorum. Karşıdakinin haklanna en az saygı
herhalde trafıkte gösteriliyor. Birçok şey için
kuyruğa girmeye alışmış olmamıza rağmen
tıkanan bir geçitte sırada kalanlar
kendilerinin aptal yerine
konulduğunu
hissediyorlar.
J J ı ş ülkelerde kurallar, yasalar daha katı. Burada kestiğimiz 30-60 bin lira ceza,
ceza değil. Oralarda vatandaş birazdamecburkılınmış. Para
, cezasıyla olsun, ehliyetinin devamlı olarak geri
v
alınacağı korkusuyla olsun,bunun yani sıra
diğer sünWi]erin ihbanyla olsun, bunlardan
; ' y korku oralarda trafık
kurallanna uymalannı
sağlıyor.
-3-
Bizde köyünde hiç otomobil görmemiş biri, kente geliyor. tlk iş direksiyona otunı> or. İşte bu insanlann çoğunhığu tecrübesiz. ŞehMerarası yollarda küçük gü görinen kazabnia ölü says hr hayü &zb ofcıyor.
Haliç Köprüsü'ne indiği bölüm. Burada
da yolun sol tarafındaki korkuluğa yıl-
lardır özellikle ağır kamyonlar çarpar.
Korkuluk hemen her hafta yenilenir. Bu
iki örneği de hemen her gün geçüğim ve
sürekli gözleyebildiğim noktalardan ver-
dim. Bir noktada aynı şekilde birkaç
kaza olduğu zaman mutlalca o noktanın
fıziki yapısında bir etken aramak gere-
kir. Korkuluklan tamir edip geçmek ye-
terli değildir.
WKMKarayollarımızda durum nasü? Yol
çizgileri, işaret levhalan, ıstklandırma ye-
terli mi?
ATMAN - Kablo, boru gibi şeylerin
yol boyunca veya altında gjtmesi son de-
rece normal bir şeydir. Ancak bunlara
ait kanal ve çukurlar açıldıklan zaman
özellikle geceleri çok iyi işaretlenmeleri,
doldurulduklan zaman ise yolun eski
haline gelecek biçimde yapılması gerekir.
Yapım hatası sonucu yol ıslanınca çok
kaygan hale gelebilmektedir. Bakım eki-
bi bunu hemen düzeltmelidir. Islakken
kayacağını gösteren uyan işareti konul-
mabdır. Ama bu geçıcı bir önlemdir.
Aynı şekilde yola dökülmüş olan yağ gi-
bi maddeler hemen temizlenmelidir.
^^M Sürücülerimizin bu kazalardaki pay-
ları nelerdir?
ATMAN - Ülkemizde sürücüler ku-
rallara uymamak için adeta birbirleriyle
yanşıyorlar vekural dışı, akıl dışı âdetler
ediniyorlar. Örneğin son zamanlarda
sağ banketten ya da kabilse şeritten araç-
lann sağından geçerek sol şeritlerdeki
araçlann önüne gecilmesi usta şoforlük
harekeü sanılmaya başlandı. Bu usta şo-
forün, tünele girdiği zaman farlannı ya-
kacağına park etmiş gibi çift sinyal yaktı-
ğını rahatlıkla görebilirsiniz. Yine çok
tehlikeli hareketlerden biri olarak sizden
yol isteyen aracın arka tamponunuza ya-
pışmış gibi üstünüze çıktığj çok sık görü-
îen bir hareket oldu. Bunu koca kamyon
ve otobüslerin yaptığına tanık oldum.
Bir insan ne kadar uyanık olursa olsun,
sınırlı bir reaksiyon zamanı vardır. Yani
öndeki arabanın frene bast'ğını gördük-
ten sonra kendisınin de frene basması
arasında bir zaman geçer. Buna 'reaksi-
yon zamanı' deriz. Bu, her insan için
farkh bir süredir. İşte, bu reaksiyon -za-
manı sonucu özellikle çevre yollannın
sol şeritlerinden cam kınklan hiç eksil-
mez.
'Ben istediğimi yapacağım. Sen başının
çaresine bak', demek. Karşımdan bir
araç gelirken farlar da artık indirilmiyor.
Buna bir de halojen farlann gücünü ek-
lerseniz gözü kamaşan sürücünün nere-
ye gjttiğini ve neye çarptığını bilmesi
imkânsız oluyor.
Burada bencillik sözcüğünü özellikle
kullanmak istiyorum. Trafıkteki kadar
B'en trafiğin içindeyken
yaptığım hatadan
yakalanıyorum. Ceza
kesilsin, caydınlsın, çok
taraftanm. En ufak bir
yanlış yapan ensesinden
yakalansın. Ama o
şekilde denetim yapılsın.
insanlann bencilce davrandığı bir yer ol-
duğunu sanmıyorum. Karşıdakinin
haklanna en az saygı herhalde trafikte
gösteriliyor. Birçok şey için kuyruğa gir-
meye alışmış olrnamıza rağmen tıkanan
bir geçitte sırada kalanlar kendilerinin
aptal yerine konulduğunu hissediyorlar.
Kavşağın iki tarafında da sollayanlar
uzun zamanda çözülebilen kördüğümler
oluşturuyorlar. Sorumsuz hareketler
bundan da beter. Uzun mesafelerin gö-
rülmesine uygun olmayan virajlı bir yol
düşünün. Kurallan ve insafı hiçe saya-
rak arahk vermeden bir kara tren gibi
sıralanmış araçlar bunlann arkasında
sabırsız bir sürücünün idaresinde bir
denetimleri sizce yeterli mi?
Aynca sizce kurallan çiğneyen sürücülere
ağır cezalargetirilmeli mi?
ATMAN - Denetimin şeklini değişti-
rip trafiğin içinde denetim yapmak ge-
rek. Bando mızıkayla da yapmamak
lazım. Bakıyorsunuz ABD karayolunda
koyu renk bir araba park etmiş. İçinde
üniformalı biri var, ama şapkası koltuk-
ta duruyor fark etmiyorsunuz. Canavar
düdüğü de kaputun altında. Konulan
hız limitini aşan araç gördü mü hemen
canavar düdüğünü çıkanp hız limitini
aşan aracı durduruyor, cezayı kesiyor.
Yani ben trafiğin içindeyken yaptığım
hatadan yakalanıyorum. Ceza kesilsin,
caydınlsın, çok taraftanm. En ufak bir
yanlış yapan ensesinden yakalansın.
Ama o şekilde denetim yapılsın. Yoksa
yolda giderken durdurulup, 62 kilomet-
re hız yapünız verin cezayı, denriince,
ama diğerleri de aynı hızda gidiyor, di-
yorsunuz. Aldığınız yanıt, yann da on-
lardan tcplanz, oluyor. Bizde çoğu gelir
temin etmek, ya da yapmış olmak için
yapılıyor. Öyle olduğu için de Almanya'-
da o baskıdan kurtulduğu hissine kapı-
lan adam buraya gelince şampanya şişe-
sinden patlayan mantar gibi oluyor.
WBPeki. bu kazaları en az zarar verecek
biçime indirmek için ne yapılmalı?
ATMAN - Hemen hemen hiçbir kaza
sadece 'hatalı sollama' veya 'aşın hız'
faktörleriyle ifade edilemez. Genellikle
kazalar sıraladığım birçok faktörden ba-
zılannın uygunsuz yer ve zamanda bir
araya gelmesinden kaynaklanmaktadır.
Sıraladığım hususlann sadece herhangi
birine çözüm getirmek sorunu az da olsa
hafifletebilir, ancak çözüm getirmez.
Çözüm millet olarak meselenin önemini
kavramak ve canımızı ve malımızı koru-
mak için elbirliğiyle her hususta en iyiyi
yapmaya çalışmamızdır. Belki de ilk
adımlardan biri TV kanallannda çocuk
bezleri, sabunlar, deterjanlar, piyangolar
yanında her gün Allah nzası için bir kaç
dakika trafık yönünden eğitici mesajlara
ayırmaktır.
^m Kazaları ve can kaybını önlemek için
ne gibi önlemler almayı planlıyorsunuz?
TAN - Biz kazalann olduğu yerleri bi-
liyor ve oralarda tedbirlerimizi alıyoruz.
Sürat yüzünden oluşan kazalar vardır.
Radar ekibimizi oraya yolluyoruz. Ha-
talı sollama yüzünden olan kazalar var-
dır. Buralarda ihbarlı çalışma yapmak-
tayız. Sivil ekiplerimizin kanalıyla yürü-
tülüyor bu çalışma. Ama bu görev
sadece trafik ekiplerine düşmüyor. Eği-
tim okulda, hatta aileden başlamalı.
Ama anne ve baba yolun ortasından yü-
rüyorsa çocuk da ileride onlan örnek
alacaktır. Ama çocuk okulda o eğitimi
almışsa anne ve babasını ikaz edecektir.
İstanbul'da oturup da yolda yürümesini,
ehliyetli olup da hâlâ araanı sürmesini
bilmeyen vatandaş var.
^HTrafik cezaları neden caydırıcı hale
getirilmiyor bu durumda?
TAN - Biliyorsunuz, bakanlığın be-
lirttiği rakam üzerinde ceza yazmamız
lazım. Bu rakam belli bir oranda da yük-
seliyor. Belki şu an için caydınalığı yok,
ama bu rakamın artünlması gerekir. Bu-
nun yani sıra seferden men ettiğimiz araç
sayısı da çok fazla. Seferden men etme
yasada belirtilmiş. Neden dolayı? Sigor-
tası olmayan araç; kullanılmış; bir za-
man sonra çevredekileri rahatsız eder
hale gelmiş araçlar... Bunlar seferden
men ediliyor. Bunun sonucunda birta-
kım sürücülerimizi egitime de alıyoruz.
Örneğin kazaya kanşmış süriicüleri eğj-
time alıyoruz. Her cumartesi günü bura-
da (İstanbul Trafık Denetfcme Şube
Müdürlüğü) bir kurallara uymayanlar
ordusu toplanıyor. Kazaya kanşmış bu
kişilerde birtakım bilgilerin bittiğine
inandığımız için buraya çağınyoruz. Bu-
rada eğitim veriyoruz, eğitim belki o gün
için yeterli... Seferden men ediyoruz.
Ama dediğiniz gibi cezalar yeterli değil.
Bu yapılan hatalar sonunda ehliyeti geri
alma da var. Yüz ceza puanını almış, bir
ay süreyle aracıru kullanmayacak du-
rumda olan sürücüyü biraz da deşifre
etmek lazım. Şu hatalanndan dolayı bu
sürücü bir ay istirahat ediyor, demek la-
zım.
^^Daha önceki soruma döneceğim. Ka-
rayollannda, yol çizgüeri, levhalan, ay-
dmlatma yeterli mi? Kazalann önemli bir
bölümü bu yüzden olabilir mi?
TAN - Karayollan zaman zaman yol
çizgilerini yeniliyor. Ama bu çizgiler çok
kahcı değil. Bir zaman sonra hava koşul-
lanndan etkileniyor ve bozuluyor. Ama
15-20 yıl öncesini haürlıyorum. O zaman
karayollannda bu kadar çizgi de yoktu.
Bu iş ciddiye ahnıyor. Eğitimin yani sıra
sürücünün belirli kurallara uymasını
zoriayıcı mühendislik hizmetlerinin ya-
pılması şart. Kişiye demişsiniz ki, yol çiz-
gjsinin içinden gideceksin. Ama yol çiz-
gisi yok. Kavşaklarda ya da viraj öncesi
yavaşlayacaksınız. Ama kavşak, ya da
viraj levhası yok. Karayollannda son za-
manlarda levha var, ama çizgi eksiğimiz
çok önemli. Bir de ışıklandırma çok ye-
tersiz. Özellikle çevre yollannda, kara-
yollannda belli bir saatten sonra ışık
olması gerek. Tasarnıf mu yapıyorlar
acaba? Bilemiyorum. Belli bir saatten
sonra ışıklar sönüyor.
En çok kazalar olan noktalara gele-
lim. Bizim en çok korktuğumuz nokta-
lardan biri çevre yolundaki Sadabad
Viyadüğü. Çünkü bunda bir mühendis-
lik hatası yapılmış. Karayollan 7.
Bölge'de mühendis bir arkadaşımız var.
O da bunu kabul etti. Oraya ışıidı işaret-
ler getirdik. Orada yol meyli dışa doğru.
Oysa iç tarafa doğru olması lazım. Hızlı
gelen araç sürücüsü o viraja girerken
merkez kaç kuvvetiyle kendini aşağıda
buluyor. Oradan pek çok kamyon düş-
tü. Bu mühendisük hizmeti eksikliğiru
söyledik. Hemen onanma aldılar.
^^Şehirlerarası karayollannda yolculuk
edecek sürücülere gece yola çıkmalarını
tavsiye eder misiniz? Dikkatimi çeken bir
nokta, pek çok kazada sürücü gece yola
çıkmış oluyor ve yolda uyuyakalıyor.
TAN - Özellikle bayramda tatile gide-
cekler genellikle bize sorarlar. Benim tek
tavsiyem her zaman gündüz yola çıkıl-
belki araan kaymasını değil, ama arka-
dan gelen araca bir mıcır tanesinin çarp-
ması ve sürücünün o an panikJemesine
yol açar. Belirli bir sürate ulaşmış sürü-
cünün paniğe kapılarak yapacağı hare-
ketleri düşünün. Mutlaka bir kazaya
sebebiyet verir.
W^*İşçi vatandaşlanmız Almanya'dan
Türkiye stnınna gelinceye kadar kuralla-
ra harfıyen uyarken smırdan içeri girince
birer trafik canavarı kesiliyorlar. Bu nasu
oluyor sizce?
TAN - Dış ülkelerde kurallar, yasalar
daha katı. Bizler daha yumuşak davranı-
yoruz gibi geliyor bana. Burada kestiği-
miz 30-60 bin lira ceza, ceza değil. Ora-
larda vatandaş biraz da mecbur kılınmış.
Para cezasıyla olsun, ehliyetinin devamlı
olarak geri alınacağı korkusuyla olsun,
bunun yani sıra diğer sürücülerin ihba-
nyla olsun, bunlardan korku oralarda
trafık kurallanna uymalannı sağlıyor.
Almanya, Avusturya, Bulgaristan'ı ge-
çip Türkiye'ye ulaşan işci kardeşlerimiz,
nasılsa burada her yerde polis yoktur,
düşüncesiyle o kural hatalannı işliyor.
Onlara sorarsanız, biz Almanya'da böy-
le görmedik, gibi serzenişlerde bulunabı-
üyorlar, ama tabii çok yanlış hadise.
^^^Kazalarda ölümü önlemede emniyet
kemerleri önemli rol oynuyor mu? Arka
kohuklara da emniyet kemeri konulmalı
mı?
TAN - Yapılan •istatistikler sonucu
emniyet kemerleri sayesinde ölümlü ka-
zalann yüzde 60 oranında azaldığı orta-
ya cıkmışür. Birçok kazada biliyorsu-
nuz, ölümler kafa çarpması sonucu
meydana gelmiştir. Emniyet kemeri kafa
çarpmasım önleyen bir faktördür. İnsanı
koltuğa bağlıyor. Camdan ve kapıdan
fırlamayı önleyen bir faktördür. Çok ya-
rarhdır. Şu anda Türkiye'de otomotiv
sanayii arka koltuklara emniyet kemeri
koymuyor. Batı ülkelerinde üretilen oto-
mobillerin arka koltuklanna ise konulu-
yor. Demek kazalarda bu emniyet ke-
merleriyle çok can kazanılmış ki koy-
muslar.
TEŞEKKUR
Yaptığı başanlı ameliyatla eski sağlığıma kavuşturan
Ortopedi Travmatoloji Uzmanı
Opr.Dr. Sayın .
SERHAD GÖNDİKEN
hastalığım sırasında yakın ılgı ve alakalarını
esirgemeyen İskenderun Belediye Başkanı
sn HASAN İHSAN a
SSK Hastanesi Ortopedi servisi hemşirelerinden
Asma TEPE'ye Pansuman Uzmanı Naim KESKİN'e
ve değerli personeline teşekkür ederim.
Fatih DİNÇER ve Eşi
TEŞEKKUR
Yaptığı başanlı ameliyatla beni eski sağlığıma
kavuşturan İskenderun Devlet Hastanesi
Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Sayın
AHMET
ÖZKAMALIya
iskenderun Devlet Hastanesi tüm personeline ve
hastalığım sırasında beni yalnız bırakmayan tüm dost ve akra-
balara teşekkür ederim.
H.Ahmet Dinçer ve Eşi
KÜLTÜR BAKANLIĞI
MÜFETTİŞ YARDIMCILIĞI
GİRİŞ SINAVI
Boş bulunan Müfettiş Yardımcılığı kadrolarına sınavla eleman alı-
nacaktır.
1- Smava katılabilmek için:
a) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinde sayı-
lan nitelikleri taşımak,
b) Siyasal bılgiler, hukuk, iktisat, işletme, iktisadi ve idari bilimler
fakultelerınden veya bunlara denkliği Yüksek Öğretim Kurulu'nca ka-
bul edılen yurt ıçı ve yurt dışındaki fakulte veva yüksek okullardan
birinı bıtirmiş olmak,
c) Sağlık durumu, her turlü iklim ve yolculuk koşullanna elverişlı
bulunmak,
d) Yapılacak inceleme sonunda, varsa sicili, tutum ve davramslan
yonunden müfettiş yardımcüığına engel bir durumu bulunmamak,
e) Askerlik görevini yapmış veya erteletmiş olmak ya da askerlikle
ilişkisı bulunmamak,
0 Bu sınava daha once birden fazla katılmamış olmak,
g) 1.1.1992 tarihi itibariyle otuz yaşını doldurmamış olmak
gerekir.
2- Yazılı sınavlar 3, 4 ve 5 Kasım 1992 tarihlerinde Ankara'da yapı-
lacak, kazananlar kendilerine bildirilecek tarihte sözlu sınava tabi tu-
tulacaklardır.
3- Daha geniş bılgi, Ankara'da Teftiş Kunılu Başkanlığf ndan, İs-
tanbul ve lzmir'de Kultur Mudurluklerinden bizzat veya mektupla alı-
nabılır.
4- İştirakçilerin yukanda belirtilen yerlerden alacakları aday form-
larını doldurmak suretiyle iki fotoğrafla birlikte 22.10.1992 günu ça-
lışma saati sonuna kadar Teftiş Kurulu Başkanlığf na başvurmaları
duyurulur. Postadaki gecikmeler kabul edilmez.
TEFTİŞ KURULU BAŞKANLIĞI
Ataturk Bulvarı No: 29
06050 Opera / ANKARA
Basın: 36685