Katalog

Cumhuriyet Sahibı: Cumhurıyet Maıbaacıhk ve Gazetecilık Turlc Anonım Şirketi adına Bcrin N*di tscanbul Haberlerı. Şen*> Kalkaıt. Dış Haberler: Ergua B«Icı. Iş-Ekonomı: Şakran Ketnci, Yurt Basan ve Yayarv Cumhurıyeı Maıbaacılık ve Cazetecilik T.A.Ş. Turkocagı Cad. • Genel Yayın Yönetmenı: Ozgen Acar • Genel Ya>ın Koordinatörü: Hikmel Çetinkaya Haberlerr Mehmel S»nrç, Kültur: Cetal Usler, Makaleler Sami Karaoren, Spor: AMnlkMİir 39/41 Cagaloğlu 34334 Ist. PK 246 Isıanbul Tel. 512 05 05 (20 hat), Telex: • Yazı Işlerı Müdurlerı FUSUB Ozbilgen (Sorumlu), Celıl Başlugrç (Haber) • Görsel Vucdmaa, Duzellme AMullah Yazıcı • Müessese Mudur V.: Erol Erkut • Koordınatör: Yöneımen: Ali Acar • Duzenleme: Mustafa Saglamer • Ankara Temsilcısı: Cuneyt Ahmet Konılsan • Muhasebe Buleni Yener • Idare. Huscjin Gurer • Işletme: Önder Çclik • Arcayarek, Haber Müdurlerı. Mustafa Balbay, Işık Kansu, tzmır Temsılcı V.. Serdar Kmk, Bılgı-tşlem 1 Nail İnal Bılgısayar Sıstem. Muruvet Çikr • Personel: Sergi BosUncıoglıı Adana Temsilcısı Çetin YiŞcnoJlu • Reklam: Reha Işılman 22246, Fax (1) 526 60 72 • Buroiar. Ankanu Z. Gökalp Blv. lnkılap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • tzmir: H. Zıya Blv. 1352 S. 2/3, Tel- 83 12 30, Telex: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adına; tnönü Cd. 119 S. No 1 Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: (71) 19 25 78 TAKVİM r İmsak:5 24 Güneş: 6.49 ÖğleBOO tkındr 16 21 Akşarrr 19.01 Yalsı:20 21 Ana babasını reddetti •ORLANDA(AA)- ABD"de 12 yaşında birçocuk öz anne ve babasına karşı açtığıretdavasını kazandı. Annesi ve babası aynldıktan sonra bir bakımevıne bırakılan Gregory Kingsley, varlıkh birçıftçi tarafından evlat edinilmek istenmişti. Ancak Gregory'nın annesi Rachel, buna karşı çıkmıştı. Gregory, bunun üzerine kendisini sürekli ihmal ettiklerini ve kötü davrandıklannı iddia ettiği öz anne ve babası aleyhine dava açarak kendisini bakımevinden çıkararak evlerine alan Russ çiftinin nüfusuna geçirilmesini ıstemişti. Mevlana'mn doğumu İSTANBLL(AA)-Mevlana Celaletıın Rumı'nin doğumunun785. >ıldönümü, çeşitlı kültür ve sanat etkınlikleri ıle kutlanıyor. Mevlana Kültür veSanat Vakffnın hazırladığı etkinlikler çerçevesinde Doç. Dr. Yaşar Nun Öztürk. Basın Müzesi'nde "Mevlana ve însan" konulu bir konferans verdi. Doç. Dr. Öztürk şunlansöylcdı :"Hz. Mevlana. yüzünü ınsana çeviren, onu kendi yapısıyla kabul eden. hem yaşadığı zamana hem de sonraki zamana damgasını v uran ünlüdüşûnürümüzdür.'" San Sebastian film festivali SAN SEBASTİAN (AA)-Arjantınh yöneımen Adolfo Anstarain'ın fılmi Dünyada Bir Yer(Un Lugar EnEIMundo),40 San Sebasiıan Film Festivah'nde en büyük ödülü kazandı. Anstaraın'ın filmi. 12 yaşında bırçocukken vaşadığı ve ilk aşkını tattığı kıiçük bırdağ köyünedönen birinin anılan ctrafında gelişıyor. Festıvalin ikınci büyük ödülü Öze! Jün Ödülü'nü ise Polanyalı vönetmen Waldemar Krzyıek'ın Yaşamdan AtılmışfDısmıssed From Lıfe filmi kazandı. En ıyi aktör ödülünü "Otoban Devriycsi'ndeki rolü ile Roberto Sosa. en iyı aktris ödülünü ise "Yaşamdan Atılmış" fılmindekı rolü ile Krystına Janda elde etti. Mevsim bir başka mevsim, moda bir başka moda Çdgınreııklerle dekolteleryaz valizinde Scherrer'den bir kış modeli. Siyah kehribarla işli bir ceket ve vual turetek. • Kadın, sonbahann gizemine, şiirine denk, bol bol siyahlar giyinecek. Bol bol da antrasit grileri... Yırtmaçlı uzun dar etekleri ile bir dal gibi geçip gjdecek ya da uzun bol etekleri topuklannı dövecek. • Ceketler, tayyörler saltanatını sürdürecek yine. Kuru yaprak renkleri, çamlann yeşiline, şarabın kırmızısına kanşacak. Ateş gibi kırmızılar, kırmızı alevlergibi giysiler ısıtacak kış modasını. • Uzun, bol, kocaman yakalı mantolara ya da bele oturmuş etekleri geniş kloşlarla açılan redingotlara gelecek sıra. Gece giysilerini altın işlemeler süsleyecek. NECLÂ SEYHUN Gittiler!.. Göklerde gruplar halınde, ağır ağır, döne döne uçup gittiler. Kanatlan güneşte yaldız gibi ışıldıyordu. Bir tür garip töre idi sanki. Bir tür veda!.. Içime bir hüzün çöktü. Heryıl izlerim leyleklerin gelişlerini, dönüşlerini. Gelişleri ne denli bir sevinç ve sıcaklık verirse içime, gidişlerinden geriye öylesine bir burukluk kahr. Gittiler... Bir kez daha yaz günlerinin ışıltısını, güneşin parlakliğını kanatlannm ucunda uzaklara götürdüler. Geriye sonbahar kaldı. Kıyıya çekilen tekneler. serin yağmurlu sabahlar, uçuşan yapraklar, sisler... Artık sonbahann denn, gizemli, şiirli güzelliğinde sıra. Mevsim bir başka mevsim, moda bir başka moda. Bir başka kadın sürdürecek yaşamı bundan böyle, yazın bittiği yerden... Çılgın renkleri, çılgın dekolteleri, kısacık etekleri yaz valizine kapamış, kaldırmış bir kadın. Sonbahann gizemine, şiirine denk. Bol bol siyahlar giyinecek, bol bol antrasit grileri... Ya yırtmaçlı uzun dar etekleri ile bir dal gibi geçıp gidecek, ya uzun bol etekleri topuklannı dövecek... Boynuna bir yün atkı dolayacak şöyle... Ya da omzuna sonbahar renklerini yansıtan bir şal atacak. Onu bir başka güzel bulmamak olanaksız. Ceketler, tayyörler saltanatını sürdürecek gene, sonbahar boyu... Kuru yaprak renkleri, çamlann yeşiline, şarabın kırmızısına kanşacak. Dağ yollanndaki yaban yemişleri renkleriyle yansıyacak modaya. Sonra ateş gibi kırmızılar, kırmızı alevler gibi giysiler ısıtacak kış modasını. Uzun, bol, kocaman yakalı mantolara ya da bele oturmuş, etekleri geniş kloşlarla açılan redingotlara gelecek sıra. Gece giysilerini altın işlemeler süsleyecek. Siyah kehribarlar ışıldayacak modellerde... Sonbahar kışa dönüşecek. Kuru yapraklann yerini uçuşan kar tanecikleri alacak. Sert riizgarlar savuracak şallan, uzun etekleri... Meydan kışa kalacak... Ama daha zaman var buna. Leylekler daha yeni gittiler. Yazın ışıltısı onlarla beraber gideli daha dün bir, bugün iki. Modanın oyununa bakın ki kış geimeden daha, önümüzdeki yaz gelecek moda dünyasma. 1993 yaz defileleri bir hafta sonra. Yeniden dekolteler, mayolar, şortlar, bermudalar, tüller ve organzalar... Yaz, yeni modellerin uçuşan eteklerinde geri dönecek. Ama bu göstermelik. Leylekleri beklemek gerek gene de. Onlann kanatlannda uzaklara giden yaz, gene onlann kanatlannda geri gelecek!.. Tayyör modası olanca hızı ile sûrüyor moda dümasında. Scberrer'den si- yathbeyaz bir krep takım. I N S A 1 N L A R İSMAÎLGÜLGEÇ / mSS m31 • \ 1/V Farklı eğitim düzeyinden gelen babalar 'ideal baba'yı da farklı tanımlıyor w Ideal baba9 nasıl olmalı?• İlkokul mezunu babalar:Evin geçimini sağlanm, çocuklanmı toplumsal kurallara uygun, ideal insan olarak yetiştiririm. • Üniversite mezunu babalar: Çocuğumun sorunlannı pay- laşınm,derslerini çalıştınnm, eşi- me yardım ederim. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- "İdeal baba" çocuğuyla oyun oynayıp derslerine yardım mı etmeli, yoksa ailesinin geçi- mini mi sağlamah?.. Farklı eğitim düzeyinden gelen babalar, "ideal baba"yı farklı tanırrüıyorlar. Eği- tim düzeyinin babalık rollerini algılamada yol acuğı farklılığı ölçmek amaayla İsian- bul Universitesi Edebiyat Fakültesi Eği- tim Bilimleri Bölümü öğretim üyesi Dr. Oya Güngörmüş Özkardeş ile Psikoloji Bölümü öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Si- bel Arkonaç tarafindan yapılan araştır- ma, ilkokul ve üniversite mezunu olan ba- balann, '"ıdeal Baba"lık tanımlanndaki farklıhklan ortaya koydu. 4O'ı tek, 40'ı da birden fazla çocuk sahibi olan babanın kaülımıyla yapılan araştırmada. gelenek- selaile yapısındaki değişikliklerin babalık Geleneksel aile yapısı babalık görevlerine de yansıyor. görevlerine de yansıdığı sonucuna vanldı. Dr. Oya Güngörmüş Özkardeş, hafta başın- da gerçekleştirilen 7. Ulusal Psikoloji Kongresi'nde yaptığı sunuşta, araştır- manın bulgulan hakkında şu bilgileri ver- di: "ilkokul mezunu babalar ideal baba tanımını, evin ihtiyaçlannı karşılayan, geçimini sağlayan. toplumun kurallanna uygun çocuk yetiştinnek olarak tanunlı- yorlar. Üniversite mezunu olan babalar da, çocuklannın sorunlannı paylaşan, on- lar için calışan, eşüıe yardıma olan baba tanımını yapıyorlar. Üniversiteb baba, çocuğunun geleceğini düşünmenin yanın- da, çocuğun sorunlannı paylaşma, ders çalıştırma gibi sorurrduluklan da üstleni- yor. Üniversiteli babanın tanımında, ço- cuğun bakım ve eğitimine aktif olarak kaülan baba ideal nitelikler taşıyor. İlko- kul mezunu olan baba, eşini ve çocuğunu çahştınnayı, babanın kötü özellikleri ola- rak görürken, üniversiteli baba alkol, ku- mar düşkünlüğü, gözü dışanda olma, baskıcı, hoşgöriisüz, duyarsız olma gibi nitelikleri, ideal babada olmaması gere- ken özellikler arasında sayıyor". Araşürma, babalann eğitim düzeyi düş- tükçe, çocuğu dolaylı olarak etkileyecek etkinlikleri babalık görevleri arasında saydıklannı ortaya koyuyor. Milyonlarca yılda oluşan kumsallar bilinçsizce talan ediliyor Kum, denizde değil inşaatta ÜMİTOTAN İZMİR - Kıyılarunızdaki hızh ve çarpık yapılaşma sürer- ken, inşaatlara kumsallardan kum taşınıyor. Bılim adamlan kumsallann tahribinin hızla sürdüğünü, gerekli önlemlerin aünmaması durumunda mil- yonlarca yılda oluşan kumsal- lann yok olacağını belirterek, "Hayvan türleri ve bitki örtüsü de bu talandan payını alıyor" dediler. Güzelim kumsallardan inşa- atlara kum taşınmasına daha çok Marmaris, Datça ve Dala- man çevresınde rastlanıyor. Yörenin en güzel kumsallan, önlem alınsa da beton yığınlan- na akıyor. tstanbul Universitesi Orman Fakültesi Ekoloji Ana- bilim Dah öğretim üyesi Prof. Dr. Doğan Kantarcı, Datça Gebekum Kumulu"ndaki tala- na dikkatleri şöyle çekiyor: • Kıyılanmızdaki hızlı ve çarpık yapılaşma çevre kirliliğinin yanı sıra görsel kırlilik de yaratırken sa- hil yörelerindeki yapılara kum yetişmiyor. "Kıyı boyunca 5 kilometreyi bulan 500 metre enindeki ku- mul, Akdeniz'in bugünkü sevi- yesinden 5-6 metre yükseklikte olduğu dönemde oluşmaya başlamışüır. Denizin çekilme- siyîe kumul önce bitki örtüsüyle kaplandı. Daha sonra bitki ör- tüsü tahrip edilerek kumulun taşınması başlamıştır. Son dev- relerdeki tahripler sonucu aşı- nan yüzeyler seyrek bodur calı- larla kaplanmışür. Gebekum Kumulu çok yönlü bilimsel yönleri olan bir kumuldur. Ne yazık ki sürekli inşaatlar için kum alınması, tehlikeli gjdişin durdurulamaması çok üzüntü vericidir. Bu kumulun koruma alüna alınması için hemen hare- kete gecilmelidir." Dokuz Eylül Universitesi Müh. Mimarlık Fakültesi Çev- re Mühendisliği öğretim üyele- rinden Doç. Dr. Ayşe Filibeli, kıyılann son 40 yılda yaygın bi- çimde ve sorumsuzca pazarlan- dığını belirterek şunlan söylü- yor: "Hızlı yapılaşma kıyılann çirkin bir görünüm almasına neden olmakla kalmamış böl- gesel ekonomilerin bozulması- na da neden olmuştur. Bunun en çarpıcı ömeği Akdeniz kıyı- lannda yaşanmıştır." Doç. Dr. Zerrin Toprak, "Kıyılanmızda yapılaşmanın yol açtığı değişim yalruz ülke- miz değil, diğer ülkeler tarafın- dan da fark edilmektedir" diye konuşuyor. Marmaris'in Sedir Adası ve Dalaman"ın kumsalı inşaatlara taşınıp dunıyor. Uluslararası çevre örgütü AGA (Aktionsge- meinschaft) olayın peşini bıra- kacağa benzemiyor. Marrnaris ve Dalaman yöresinde çirkin yapılaşmanın yanı sıra çevre kirliliğjnin büyük boyutlara vardığmı belirten AGA Proje Sorumlusu Nedja Ziegler, Da- laman yöresindeki kum ta- lanıyla ilgili görüşlerini şöyle dile getiriyor: "Bu bölgede SEKA kağıt fabrikasının kirliliği ve beledi- yenin yöreyi çöp deposu duru- muna getirmesi yetmiyormuş gibi kumsal, inşaatlarda kul- lamlmak üzere tahrip ediliyor. Bu yöre birçok sürüngen, kuş türü ve triony triunguis kap- lumbağalannın Akdeniz yöre- sindeki en önemli yaşam saha- landır. Şu anda AGA, Dala- man'da doğal park kurulması için planlar yapmaktadır."