15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2SAĞUST0S1992SALJ CUMHURİYET SAYFA EKONOIVü Petrokokta vurgıın önlendi • ANKARA (ANKA)- Sanayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse'nin girişimiyk petrokok ithalatcıiannın petrokokta vurgun yapmalan önlendi, ancak vurguna zemin hazırlayan Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı tebliğinin hazırlanması ve yayımlanmasıyla ilgili şüphelerbitmedi. Sanayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse, bir basın toplantısı düzenleyerek, son anda önJenen petrokok vurgunuyla ilgili bilgı verdi. TahirKöse, daha önce serbest olan petrokok ithalinin Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın bağlı olduğu Devlet Bakanı Tansu Çiller'in Türkiye'de bulunmadığı bir dönemde, bu bakanlığa vekalet eden Tanm ve Köyişleri Bakanı Necmettin Cevheri'ye alelacele imzalaülan bir kararla pratik olarak yasaklandığını söyledi. Erdemir'e geridönüş • EREĞLl (AA) - Gecen yıl Erdemir'den çıkanlan 320 işçiden 194'ünün tekrarişe abnacağı bildirildi. Erdemır tdare Meclisi Başkanı Tevfik Ertûzün, yaptığı açıklamada, tstanbuTda toplanan idare mecüsinin, işten çıkanlan işçilenn durumlannı görüşerek bazı kararlar aldığını söyledi. İşatfamına önepiler •BRÜKSEL(AA)-Piyasa ekonomisine geçmekte olan eskiSovyet cumhuriyetlerinde, iş yapmak isteyen işadamlannın nelere dikkat etmesi gerektiği konusunda bir araştırma yapıldı. Gelişmeleri ve şartlan verinde incelemek üzere kısa iüre önce BDT cumhuriyetlerine giden Brüksel Hür Üniversitesi'nden (ULB) iki uzman, yabana işadamlan açısından ilginç öneriler ortaya attılar. Eric Monami ve Alexander De Wit adlı uzmanlann önerileri şu bashk altında toplandı: "Oncelikli ihtiyaçlan gözönûne alın; uzun vadeli düşünün; işe aİmada yerli personeli tercih edin; kişısel temas kurun." Emekli işçiden hükümete dava • ANKARA (Cumhuriyet Bürostı) - tşçi emeklileri, maaş farklannı zamanında ödenmediği için, SSK ve Maliye BakankğYna dava açacaklar. İşçi Emeküleri Derneği Başkan Vekiü lnci Koyuncu, derneğin 3 yöneticisinin hükümete tepkilerini dava açarak göstereceklenni söyledi. Termodinamik Dergisi • lş-Ekonomi Servtsi - Termodinamik konulanna ağırlık verecek yeni bir dergi piyasayaçıkıyor. İnşaat Mühendisleri Odası Eski Başkanı SedatÖzkol yöneüminde çıkacak Termodinamik Ayhk tBilimsel Teknik Sektör JDergisi eylûl ayında yayın rhayaüna başlayacak. jDergide, ağırhklı olarak Hsıtma, soğutma, İhavalandırma, klima ve Jdoğalgaz teknolojisinden JJıaber, yonım ve yenilikler jyeralacak. JAmepikaMann gjesevdası ta tZMİR (AA) - tzmirTûrk î\merikan işadamlan ^ternegi (TABA) Başkanı •Turgut Koyuncuoğlu, sAmerikan sermayeli jfırmalann Ege Bölgesi'nde yatınm atağmda olduğumı İMİdirdi. Koyuncuoğlu, |x>lgede yatınm yapmayı jblanlayan fırmalann daha çok îzmir veçevresini tercih ettiklerini söyledi. Skoda'dan MerkezSepvisi • İs-EkonomiServisi- Skoda İstanbul Merkez Jîervisi, Skoda Fabrikalan Genel Müdürü Detlev Schmidt tarafından hizmete açıldı. Skoda Türkiye Genel Distribütörü Yüce & Pamar'm bir kuruluşu olan şerviste, bir çalışma gûnü içinde 50 aracın periyodik bakımı, 25 araan da onanmınm yapılması planlanıyor. Hükümet yeni düzenleme yapmazsa hayat standardı bu yıl son kez uygulanacak Vergiye asgarî ücret kamçısıEStN SUNGUR Kuyumcu, doktor, avukat ve tüccarlann 1992 yıh gelirleri üzerinden ödeyecekleri en az vergi miktan gecen yıla göre ikiye katlandı. Anayasa Mah- kemesi'nin hayat standardında izah nedeni olan gelirleri düzen- leyen fıkrayı iptal etmesinden sonra ortaya çıkan, hayat stan- dardı uygulamasının tamamen iptali olasdığı nedeniyle söz ko- nusu meslek gruplan bu vergiyi son kez ödüyor olabilir. 1990 yılında sanayi kesimin- de 16 yaşından büyük işçilere ödenen asgari ücretin belirli katlanna bağlanan hayat stan- dardı göstergeleri, asgari ücre- tin ağustos başmdan itibaren artünlması nedeniyle otomatik olarak yükseldi. Brüt 801 bin li- radan 1 milyon 449 bin liraya çıkanlarak yüzde 81 oranında artunlan asgari ücret, kuyum- cu, doktor gibi serbest meslek erbabı ile tüccarlann ödeyecek- leri vergide yüzde 82 ile yüzde 102 oranında artış yarattı. Asgari ücretin belirli katlan olarak hesaplanan yeni göster- gelere göre büyükşehir sınırlan içinde faaliyet gösteren birinci sınıf tacir kuyumcular, 1992 yı- HAYAT STANDARDI TEMEL GÖSTERGELERİ (BİN TL) I Kuyumcu 1. Sınrf 2. Sınrf Doktor-Avukat 1. Sınıf tacir 2. Sınıf tacir Nyifc Edd 55.800 32.400 33.600 37.200 21.600 YMri 100.900 58.500 60.700 67.300 39.000 EsU 22.300 12.900 13.400 14.800 8.600 T M I 26.800 23.400 24.300 26.900 15.600 EsfcJ 48.400 15.500 16.100 17.800 10.300 TMİ 44.600 28.000 29.100 32.300 18.700 Mfcr EsU 80.800 25.900 26.900 29.700 17.300 ımtr Y M I 46.800 48.600 53.900 31.200 lında en az 100 milyon 900 bin liralık gelir göstermek zorunda. Bu durumda söz konuşu ku- yumculann ödeyecekleri yıllık vergi miktan 199l'e göre yüzde 102 oranında artarak 16.5 mil- yon liradan 33 milyon 400 bin liraya yükselecek. Büyükşehir- lerdeki doktor ve avukatlann ödeyecekleri vergi miktan yıllık 9 milyon liradan 18.2 milyon li- raya yükselirken, birinci sınıf tacirlerin 10.1 milyon liradan 20.5 milyon liraya, ikinci sınıf tacirlerin 5.4 milyon liradan 10.7 milyon liraya çıkacak. Hayat standardı uygulaması- nın vergileme esasına göre bü- yükşehir belediyesi sınırlan içinde faaliyet gösterenlerin be- yan etmeleri gereken vergi mik- tan diğer yörelerin yüzde 25 üzerinde iken, kalkınmada bi- rinci derece oncelikli yörelerde- kilerin yan yanya, ikıncı derece oncelikli yörelerdekilerin ise yüzde 40 az hesaplanıyor. Buna göre bölgelere göre en az gelir beyanının yapıldığı birinci de- recede kalkınmada oncelikli yörelerde faaliyet gösteren ser- best meslek erbabı ve tüccarla- nn ödeyecekleri yıllık vergi miktan şöyle olacak: Birinci sınıf tacir kuyumcula- nn 11.1 , doktor ve avukatlann 6.2 birinci sınıf tacirlerin 7 ve ikinci sınıflann 3.9 milyon lira. Anayasa Mahkemesi'nin Gelir Vergisi Yasası'nda hayat standardı esasını düzenleyen maddenin, izah nedeni olan ge- lirlere ilişkin nkrasının iptalin- den sonra hayat standardının tümden iptali olasılığı belirmiş- ti. Hükümet bu yıl sonuna ka- dar yeni bir düzenleme yapma- dığı takdirde, doktor, avukat gibi serbest meslek erbabı ile tüccarlann hayat standardı üzerinden son vergilendirilme- leri 1992 yılı gelirlerine olacak. Maliye ve Gümrük Bakanlığı yetkilileri, Anayasa Mahke- mesi'nin 1988 yılında, hiçbir izah nedenini kabul etmeyerek durumlan farklı ancak aynı meslek grubundan olan kişilere zorunlu bir asgari vergi ödetti- rilmesini anayasaya aykın bul- duğunu hatırlataıak, "Hayat standardının tümüyle iptal edil- memesi için emekli maaşı ve dul-yetim aylıklannın izah ne- deni kabul edilerek, hayat stan- dardı matrahından düşülmesi uygulaması getirihnişti. Ancak Anayasa Mahkemesi bu kez bu izah nedenlerini yetersiz saya- rak iptal etti. Bu durumda yine 1988'deki hayat standardının tümden iptal edilmesi durumu- na gelindi" dediler. Hayat standardı uygulaması- nın devam edip etmeyecegine hükümetin karar vereceğini be- lirten Maliye yetkilileri, "De- vam edilmesine karar verilirse izah nedeni sayüan gelirler 1993 yılbaşından önce daha geniş bir kapsamda yeniden düzenlenir veya başka bir formül bulunur. Ancak karar tamamen siyasi iktidara ait" diye konuştıüar. Hayat standardı uygulaması- nın bir otokontrol sistemi getir- mesi ve vergi kaçağının tespit edilmesinin zor olduğu meslek gruplanndan asgari bir vergi al- mayı sağlaması açısmdan ya- raru olduğunu \Tirgulayan yet- kililer, "Hayat standardı kaldınldığı takdirde ciddi bir vergi kaybı ortaya çıkacak. De- netim mekanizması mükemmel hale getirilmeden bu uygulama- dan vazgecılmemesi gerekir" görüşünü savundular. Hatlann inşası Türk fırmalan için büyük bir fırsat olarak değerlendiriliyor Boru hattı 48 trilyonlıık pazar HALUKGERAY ANKARA - KazakisUn ve Azerbaycan ham petrolüyle Türkmenistan doğalgazını Türkiye üzerinden Avrupa'ya nakledecek boru hatlannın in- şasının Türk firmalanna orta- lama altı milyar dolariık (yak- laşık 48 trilyon TL) pazar yara- tacağı bildıriliyor. Boru hat- lannın çalışmaya başlamasıyla her yıl yüz milyonlarca dolariık geçiş ücreti alınacak. Türkiye'yi boydan boya katedecek olan doğalgaz boru hattı sayesinde, bütün belli başh şehirlere temiz ısınma ve enerji kaynağı ulaşa- cak. BOTAŞ Genel Müdürü Mete Göknel, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, boru hattı projelerinin toplam bedelinin yaklaşık 16.3 milyar dolar ol- duğunu belirterek, bu bedeUn 8.15 milyar dolanrun inşaat masrafı olacağını söyledi. Türk fırmalannın, bu tutann yüzdtf 75 (6 milyar dolar) kadannı "ra- hathkla" üstlenebileceğini söy- leyen Göknel, mal satımı konu- sunda da Türk fırmalannın şanslı olacağını açıkladı. Kazakistan ve Azerbaycan ham petrolünü Yumurtalık'a ulaşüracak 40 milyon ton ka- pasiteli boru hatü, 2.3 milyar dolara mal olacak. Türkmenis- tan doğalgazını taşıyacak 4800 km uzunluğunda, 40 milyar Göknel: Türk firmalannm şansı çok fazla • BOTAŞ Genel Müdürü, toplam bedeli yak- laşık 16.3 milyar dolar olan boru hattı projesi- nin 8.15 milyar dolariık bölümünün inşaat masrafı olacağını söyledi. Göknel, Türk fir- malannm bu tutann yüzde 75'ini rahatlıkla üstlenebileceğini belirtti. •Projeye göre, Kazakistan ve Azerbaycan ham petrolünü Yumurtalık'a ulaştıracak 40 milyon ton kapasiteli boru hattı, 2.3 milyar dolara mal olacak. metreküp kapasitesindeki iki paralel boru hattının yapımı içinse 14 milyar dolar harcana- cak. Her iki projenin sahipleni- ci ve işleticisi, kaOlmak isteyen- lerin oluşturacağı konsorsiyum olacak. Parasal kaynak ise Av- rupa İmar ve KaÜunma Ban- kası ve Japon bankalan tarafı- ndan karşılanacak. Göknel, doğalgaz boru hat- ünın Türkiye ve Türkiye'nin doğusundaki tarafı için Türk fırmalannın büyük şansa sahip olduğuna dikkat çekerek, Tür- kiye'de bu hattın inşası için ge- reldi sermaye, bilgi ve teknolo- jinin bulunduğunu söyledi. Türkiye dışındaki ülkelerdeki inşaatlar için Rus firmalanyla konsorsiyumlar oluşturacak Türk firmalannın şansh ola- cağmı kaydeden Göknel, hattın Avrupa yakasında da Türk fır- malannın devrede olabileceğini belutti. Projelerle, önümüzdeki sekiz yıl içinde on binlerce kişi- lik istihdam olanağı yaraüla- cak. Henüz proje aşamasında olan ve 1993 yılında işlerlik ka- zanacak iki projenin Türk eko- nomisine büyük katkılan ola- cağını söyleyen Göknel, "Boru ağlanyla öreceğiz yurdu dört baştan. Cumhuriyetin başlan- nda, nasıl Anadolu'yu demir- yollanyla örmek önemli görü- lüyorsa, 2000 ydlanna dek yur- du boru hatlanyla örmek, o ka- dar önemli bir atılımdır" dedi. Boru hatlannın ekonomiye diğer katkılan ise şunlardan oluşuyor -Her yd yüz milyonlarca do- lar taşıma ücreti alınacak. Uzun dönemli sözleşmelerle yapılan boru taşımacılığı sa- yesinde, Türkiye'ye her yıl gi- recek yüz milyonlarca dolar. önemli bir gelir kaynağı yara- tacak. -Daha önce, ekonomik açı- dan uygulanabilir görülmeyen pekçok merkez, doğalgaza ka- vuşabilecek. Çünkü Ankara'- dan Erzunım'a hat döşeyerek doğalgaz taşımak, Erzurum'- daki kullanıcılann azlığı nede- niyle ekonomik değil. Ancak Türkiye'den Avrupa'ya gide- cek borudan 50-200 kilometre- lik çıkışlarla artık pekçok mer- keze doğalgaz götürmek eko- nomik hale gelecek. -Sanayinin geliştiği bölgele- rin yakınına gidecek doğalgaz hattı sayesinde, bu merkezlere en yakın uzaklıkta doğalgaz çevrim santralJan kurularak, elektrik şebekesindeki kayıp- lardan kurtubnak mümkün hale gelecek. Düşen elektrik fi- yatlan, sanayinin rekabetgücü- nü arttıracak. OECD ulkeleıiABD tütünüyle dumanalü İSTANBUL (ANKA) - Amerikan sigara şirketleri, gelirlerinin yüzde 90'dan faz- lasının OECD ülkelerinden sağlandığını, 3'üncü dünya ülkelerine yapılan satışın ise gelirlerinin yalnızca yüzde 10'undan azını oluşturduğu- nu acıkladılar. ABD Sigara thracatçılan Birliği'nin haa- rlayıp yayınladığı rapora göre, aralannda Brown and Williamson, Rj Reynalds ve Philip Morris'in de bulundu- ğu Amerikan tütün şirketleri- nin kazananın yüzde 9O'ı OECD ülkelerine yapılan ih- racattan sağlanıyor. Hedef, yılda 5 milyar dolar Deııiztieaıeti destekbekliyor İş-Ekonomi Servisi - Tür- kiye'nin en büyük döviz kay- naklanndan ihracatta, son dö- nem yaşanan tıkanıklık ve tu- rizmdekı dalgalanmalar, hükü- meti yeni bir lokomotif sektör arayışına itti. Türk ekonomi- sinde 1980 sonrası tekstil ve konfeksiyonculann yaptığı pat- lamayı, bu kez denizciler ger- çekleştirmeye hazırlanıyor. Hükümetin IMF'le yapüğı son görüşmelerde ekonomüc darboğazdan çıkış için yeni bir sektörün desteklenmesi gerekti- ği ve bunun denizcilik olabile- ceğinin gündeme geldiğini söy- leyen DTO yetkilileri, bu deste- ğin verilmesi halinde yılda 5 milyar dolar döviz girdisi sağla- yabileceklerini belirttiler. Deniz Ticaret Odası'nın 10'- uncu kuruluş yıldönümü nede- niyle bir basın toplantısı düzen- leyen Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Kaptanoğlu, denizcili- ğin lokomotif sektör olmasında geç kalındığını savunarak, dış ödemeler dengesi açığının dü- zeltilmesi, enflasyon ve işsizli- ğin önlenmesi için tek çözüm yolunun denizciüğin desteklen- mesi olduğunu öne sürdü. Kap- tanoğlu, denizciligin en ucuz ulaşım yolu olması nedeniyle enflasyonu azaltacağını vurgu- layarak, "Türkiye'nin ne kadar çok üretimi, ihracat potansiyeli olursa olsun, bunun nakliyesini sağlayamadıkça bir işe ya- ramaz" dedi. Turizmin ba- kanhk kurulduktan sonra pat- lama yapüğına işaret eden De- niz Ticaret Odası Başkanı Cen- giz Kaptanoğlu, hükümetin her iki kanadının liderinin de se- çimden önce "Denizcilik Ba- kanlığı" kurulması ile ilgili vaa- di bulunduğunu hatırlattı. Bu- nunla ilgili Demirel ve Inönü'- nün konuşmalannı içeren ka- setlerin ellerinde bulunduğunu ve Başbakan'ın son görüşmele- rinde, "Bu işi bana bırakın" de- diğini ifade eden Cengiz Kapta- noğlu, yeni yasama yümın başı- nda bu konuda gerekli kanuni düzenlemelerin yapılmasını beklediklerini ifade etti. Denizcilik sektörünün yılhk getirisinin 350 milyon dolardan başlayıp 1.4 milyar dolara ulaştığını, bunun 2 milyar do- lara dogru ilerlediğini anlatan Deniz Ticaret Başkanı Cengiz Kaptanoğlu, sektörün oda ku- rulduktan bu yana gecen süre- de Türkiye'ye kazandırdığı dö- viz gelirinin 7 milyar dolan bul- duğunu söyledi. Kaptanoğlu, 70 yıllık cumhuriyet tarihinde hükümetlerin denizcilik sektö- rüne sağladığı toplam teşvikin ise 1 milyar doîan bile bul- madığını ifade etti. Son dönem- de sadece ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Tansu Çiller'e yaptıklan başvuru üzerine 22 fırmaya ait yanm kalmış gemi projesine tamamlama kredisi sağlandığını anlatan Kapta- noğlu, "Hükümetten kapsanüı bir teşvik beklemiyoruz. Sadece gemi inşaat sektörünün ihracat kaydıyla üretim yapmak üzere Kaynak Destekleme Fonu'nun yüzde 12'den yüzde 25'e çıkan- lmasını istiyoruz" diye konuş- tu. Kaptanoğlu, bu gerçekleşin- ce hükümetin yılın ikinci yansı için ayırdığı toplam 5 trilyonluk teşvikten sektörlerinin yüzde 10 pay almış olacağını ifade etti. Dünyada denizcilik sektö- ründe 350 milyar dolariık bir pasta bulunduğunu ve ulaşımın yüzde 90'ına yakınının deniz- lerde yapıldığmı söyleyenCen- giz Kaptanoğlu, Türkiye'nin yetersiz ve yaşh bir fıloyla kendi mallannı taşımaya yetkin ol- madığını kaydetti. Kaptanoğlu yıllık 6 milyon DWT olan ulusalfilonun4-5 yıl içinde 10 DWTye yükseltilme- sini hedeflediklerini söyledi. tartışmasız!... TYT BANK'ın faiz oranları şimdi daha yüksek. Hemen TYTBANK'agelin... Size en yüksek kazancı sağlayacak faiz alternatiflerini görüşün. • Vadesiz • 1 ay vadeli • 3 ay vadeli • 6 ay vadeli • 1 yıl vadeli 50 milyona kadar % 10 %60 %72.5 %74.5 %77 3er ayhk ek gelirleriniz: 6 ay vadeli 1 yıl vadeli 13 oyöo tx> lau ödamaM %69 %70 50 milyon ve ustu % 10 %62 %74.5 %76.5 %79 %71 %72 TÜRKİYE TURİZM YATMMM ve DIŞ TİCARET BANKASI A.Ş. TYT IANK Hoıtrfy*: Cumhurıyet Coö 301 HorDıve/ISTANBUL TEL 234 51 60 (10 hat) 231 50 27 TYT IANK Nuruewnanly«: Nuruosmanıye Cad 94 Cağaloğlu/ISTANBUL TEL 512 86 44 İ6 TYT SANK Kapakçarfi: Sondal Bedesienı Sk 14 Kapaiıçarşı/ISTANBUL TEL 511 29 9* TYT IANK Ankara: Cınnah Cad Gofeme Sk Nazrn Bev ls Merkezı 1 2 Kovakndere/ANKARA TEL 127 28 70 72 TYT IAMK Antalya: Cumhurıyel Cad 70/A ANTALVA TEL 18 75 38 ii nat) TYT tANK bmlr Cumhunvol Bulvon 87/A Alsancaic'IZMIR TEL 13 53 54 IŞÇININ EVRENINDEN ŞÜKRAN KETENCİ 40 katır ve 40 satır Gazete sayfalarına çok küçük bir haber olarak yansıdığı için gözünüzden kaçmıştır. MESS ile Türk Metal Sendi- kası'nın Erdemir için sözleşme masasına oturmaları ne- deni ile yapılan törende, MESS Başkanı Hulusi Çetinoğlu'- nun, tören konuşmalarının iyimser havasına uymayan bir açıklaması oldu. Çetinoğlu biraz kibar bir dille, "fazla para istemeyin, işçi çıkarır, iş yeri kapatınz" dedi. Bir önceki sözleşme süreci içinde sendikalan uyardıklarını, dinlete- mediklerini vurgulayarak, işveren deyimi ile" aşırı" istem- ler karşısında, işyerlerinin küçülmesi, istihdamın azal- ması, yatırımların durması, işyerlerinin kapanması olay- larının yaşandığmı öne sürdü. Geçen dönem grup toplu sözleşme masasına 120 bin çalışan ve 450 üye ile oturan MESS'in, bu dönem 100 bin çalışan ve 350 üye ile geldiği- ne işaret etti. Sendikalan kusatma hareketi, " 40 katır mı, 40 satır mı? " tehdidi ile seçeneksiz bırakma, giderek güç ve meşruluk kazanıyor. Çok başarılı bir kamuoyu yönlendirmesi, işve- ren cephesinin bilinçli ve örgütlü savaşımı, her yerden meyve vermeye başladı. Kamuoyuna "istekler aşırı, isçf çıkarılır, iş yeri kapanır" görüşü benimsetildi. Bu birolgu olarak kabul ediliyor. öyle mi, değil mi, kimse araştırma- ya, tartışmaya kalkışmıyor. Sendikalar tam bir aymazlık içinde, kendilerinin çöküşü olan bu gelişime karşı duramı- yor. Elbette MESS Başkanı yalan söylemiyor. MESS'in üye sayısının düşmesinin ve de grup sözleşmesi kapsamıtv daki işçi sayısının azalmasının birçok anlamı var. Sözleş- me kapsamındaki işçi sayısında 20 binlik bir azalma ol- muşsa, iki yıl içinde bunun birkaç kab işçi çıkanlmış de- mektir. Hep biliyoruz ki işyerlerinde sözleşmenin ardın- dan yüksek ücretii işçiyi çıkarıp, bazen aynısı olmak üzere düşük ücretle yeni işçi alrnak olağan bir uygulama haline geldi. Ne yazık ki giderek yozlaşan sendikacılık anlayışı- na, sözleşme masasında iyi zam alıp, bununla övünmek, işçi çıkarmalarını sendikal sorun olarak görmemek ya da bu alanda ciddi bir savaşım vermemek, çok uygun düşü- yor. işverenlere de bu yol şimdilik geçerli ve kolay geliyor. Uzun yıllardır kuilandıkları, kendilerine bağımlı sendika li- derlerini kollamış oluyorlar. Pazarlık masasında fazla zor- lanmıyor, grev rizikosuna girmiyorlar. MESS Başkanı bu genel uygulamayı, yeni sözleşme masasına bir tehdit aracı olarak getirmekle geçen dönem- den daha da olumsuz bir tablonun altını çiziyor aslında. Çünkü yeni tabloda MESS'in toplam üye sayısı ve işçi sayısında da düşüş var. Bir kısım işverenler MESS'ten ayrılmış ya da iş yerleri kapanmış. Yüzde yirmi gibi de iki yıl için çok önemli toplam çalışan sayısında düşüş olmuş. Türkiye'nin dünyaya açılmasından söz edilen ve işletme- lerin genel karlarında da bir geriye gidişin söz konusu ol- madığı bir dönemde bu küçülmenin bir adı teknoloji ye- nilemesi ise, diğer adı sendikafı işçi çalıştırmaktan kaçış, taşeronlaşmadır. Bazı işyerlerinin grup sözleşmesi kap- samından düşmesinin tek anlamı sendikasızlaştırmadır. 12 Eylül sürecinde işçinin her yeni sözleşme ile hak kay- betmesine, yoksullaşmasına alışan, işçiliğin maliyet için- deki paylarının düşmesinden hiçbir rahatsızlık duymayan işverenler ve işletmeler, son birkaç yıldaki bir ölçüde iyi- leşme ve düzelmelerden çok rahatsız görünüyorlar. Bu gelişimi durdurmaya, alıştıkları düzene dönüştürmeye ka- rarlılar. Onlar çok bilinçli, örgütlü sistemli savaşım verir- ken, işçi hareketi, sendikalizm aymazlığını surdürüyor. Süreç içinde işveren ideolojisi, arkasına siyasi iktidan ve çok daha önemlisi kamuoyunu da almış bulunuyor. Kamu- da hızla yaygınlaştırılan taşeronlaştırma, sendikal hak- larını kullanan işçi dışında kadrolarla, memur ve sözleş- melilerle işleri yürütme uygulamalarına, zorunlu emeklilik ile küçülme de eklenmiş bulunuyor. Çalışma Bakanlığı'nın istatistikleri, işten çıkarılanlar, ayrılanları işlemediği için sendikalı işçi sayısında artışlar göstererek yalan söylüyor. Gerçekte çok tehlikeli bir bi- çimde, doğal gelişime aykın olarak, çalışan işçi ve sigor- talı sayısı ile çefişkili olarak, sendikalı işçi sayısında düş- me yaşanıyor. Çok yüksek sayılarda işçiler, sözleşmelerin ardından işten atılıyor. Bir bölümü düşük ücretJe yeniden sendikalı olduğu işi buluyor, bir bölümü ise sendikasızlar kervanına katılmış oluyor. İşveren cephesi sendikalizme karşı mücadelede, bele- diye işçilerinin grevi ile çok önemli bir sıçrama tahtası daha elde etmiş oldu. Çöpler kalkınca herkes olayı unut- muş görünüyor. Oysa belediye işçilerinin sözleşmeleri henüz imzalanmadı. Demokrasi. sendikal haklarm özü ile çelişkili bir biçimde grev hakları gaspedildi. Sözleşmeleri siyasi iktidarın güdümündeki tahkim sistemine, YHK'ya kaldı. İşçinin, sendikasının bu büyükyenilgisini, bu sözleş- meler ile sınırlı görenler çok yanılıyorlar. Toplumun bilin- çaltına, "sendikal haklarını kullanan işçinin bir avuç mutlu azınlık ve haksız olduğu " kazıldı. Bedelini bütün işçi sınıfı, sendikal hareketi ve de bilinçsiz bir şekilde belediye işçisi- ne düşman olan, memuru, emeklisi, doktoru ile bütün üc- retli çalışanlar ödeyecek. Olay, genelde ücretlilerin gelir düzeyinin düşürülmesinde, sendikalı işçinin ücretinin lo- komotif işlevini engellemede kullanılacak. MESS Baş- kanı'nın söyledikleri çok açık ve çok anlamlı: Yeni sözleş- me döneminde artık ücret artışlarına da fren yapılabile- cek. 12 Eylül sürecindeki sürekli yoksullaşma işsize iş ge- tirmemiş, çalışanın yoksullaştığı ile kalınmıştı. Ucretlerde- ki iyileşme ise işçi çıkarmalarını, işsizliği getirdi. Şimdi gündemde hem ücret artışını frenleme hem de işçi çıkar- maları birlikte var. Çünkü işveren cephesi güçlenirken, işçi cephesi geriye sayıyor.. Tek vergiye doğru adım adımANKARA (AA) - Hazine, ATye uyum amaayla yılbaşı- ndan itibaren ithalatta uygula- nacak tek vergi sistemi konu- sunda kollan sıvadı. 1.1.1993 tarihinden itibaren fon. resim ve harçlann kaldınlarak tek vergi sistemine geçileceğini haurlatan yetkili- ler; vergi, resim, harç ve fon- lann toplamuıuı dikkate ahna- rak yeni vergi oranlannın be- lirleneceğini kaydettiler. Buna göre her mal için, şu anda uy- gulanan sistemdeki koruma oranının alünda olmayacak şekilde bir vergi oranı belirle- necek. Daha sonra gümrük idareleri tarafından, ithalatçı- dan tek kalemde alınacak ver- gi hasılatından, Merkez Ban- kası'ndaki fon hesabına ve li- man işleten kamu iktisadi ku- ruluşlan hesabına belirli oran- larda aktanlacak. Fon ve li- man işletmelerine yapdacak aktanmın oranlan Bakanlar Kurulu tarafından belirlene- cek. Yetkililer, ihracatın destek- lenmesi ve bazı tanm girdileri- nin sübvansiyonu amacıyla kul- lanılan DFİFin kaynaklannın yüzde 90'ından fazlasının, itha- lat sırasmda yapılan kesintiler- den oluştuğuna dikkat çekerek, aktanlacak oranın. bu fonda ge- lir kaybına yol açmayacak şekil- de belirleneceğini ifade ettiler. Fonda, 1989'da 1.6 trilyon lira, 1990'da 3 trilyon 35 milyar lira, geçen yıl ise 4 trilyon 682 milyar fîra toplanmıştı. Bu yıl 10 trilyon lira toplanması planlanıyor. Edinilen bilgiye göre bazı mallarda, şimdiki koruma oran- lan düzeyinde belirlenen tek ver- gi oranının, AT ve GAlT'a ta- ahhüt edilen vergj oranlannın üzerinde olması nedeniyle sorun çıkması bekleniyor. Koruma oranının yüksek olması nede- niyle, tek vergi oranı belirlenir- ken sorun çıkaracak sektörierin başında otomotiv, cam, demir- çelik, tekstil ve porselen sektör- lerinin geldiği belirtiliyor. AT üe hedeflediği gümrük birliğini gerçekleştirebilmesi için. Türkiye'nin ithalatta uygu- ladığı fonlan da 1995 yıh sonuna kadar kaldırması gerekiyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle