Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 AĞUSTOS 1992 SAU CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
10 yöneticiye
gözalü
•ADANA(Cumhuriyet
Güne> Üleri Bürosu) -
Aralannda Mücadele
Dergısi sahibi Gülten
Şeşen'in de bulunduğu 10
kışinin gözaltına almdığı
bildinldi. Bir süredir Karataş
belediye kamp tesısleri
plajında tatil yaptığı
belirtilen Gülten Şeşen,
Zenin San (İstanbul
Özgür-Der Başkanı), Solmaz
Dartar (Özgür-Der
Sekreteri),.Yazar Güzel
(Malatya Özgür-Der
Sekreteri), Ayten Çelik
(İstanbul Halkın Hukuk
Bürosu Sekreteri), Kerime
Eroğlu. Sultan Çelik, Ufuk
Demirkaya, Gülay Tan ve
soyadı öğrenileıneyen Turan.
adındaki kişiler, 24 ağustos
sabahıdüzenlenen
operasyon sırasında
gözaluna alındılar. Avukat
Zerrin San ile Kerime Eroğlu
daha sonra serbest
bırakıkiılar.
ANAPilanla
aday anyor
• ANKARA (AA) - ANAP
İstanbul İl Başkanlığı, kasım
ayında vapılacak yerel ara
seçimler için aday olacaklarla
ilgili gazete ilanlan verdi.
Gazetelerin dünkü
sayılannda yer alan parti
duyurusunda 1 Kasım 1992
tarihindelstanbul'un
Bahçelievler. Güngören,
Bağcılar, Avcılar, Maltepe ve
Tuzla ilçelerinde belediye
başkanlığı ve belediye meclisi
üyeliğj seçimleri yapılacağı
haürlaülarak, adayhk
başvurulannın başladığı
belirtildi. Belediye
başkanlıklan için 4eylül
cuma, belediye meclisi
üyelikleri için de 11 eylül
cuma gününe kadar
başvuruda bulunulabileceği
kaydedilen ilanda
başvurmak isteyenlerin 4
fotoğraf ve nüfuz cüzdanı
suretleriyle birlikte İstanbul
İl Başkanlığı veya seçim
yapılacak ilçe
başkanlıklanna
başvurmalan istendi.
Adayhk için başvuracak
kamu görevlilerinin 31
ağustosa kadar
görevlerinden ıstifa etmeleri
gereküğıne dikkat çekti.
Özal'ın
vetosunatepki
•İSTANBUL(AA)-
Istanbul Barosu'nca Ceza
Muhakemelen Usul
Yasası'nı değişüren
tasannın, Cumhurbaşkaru
Turgut Özal tarafından veto
edilmesine tepki gösterildi.
İstanbul Barosu'ndan
yapılan açıklamada,
Cumhurbaşkanının, 13
sayfadan ibaret "iade"
yazısının baştan sona
yanlışlarla dolu olduğu iddia
edilerek, tasannın geri
gönderilmesine gerekçe
gösterilen hukuksal
nedenlerin hepsinin de
hukuka aykın bulunduğu
önesürüldü.
Açıklamada, anayasanın
gözaltı süresi üe ilgili
kuralının. yasama organına
tanınan yetkinin sınırlannın
gösterildıği kaydedilerek,
Meclis'in kendi takdir
hakkıru kullanırken
serbestçe hareket edip daha
altbiranın
benimseyebileceği belirtildi.
Yeni bîr parti
kuruluyop
•İSTANBUL (ANKA) - Bir
grup sosyalist tarafından
hazırlıklan yapılan Sosyalist
Türkiye Partisi (STP) 6
kasım tarihınde kurulacak.
STP hazırlık konferansı, 22
ağustos cumartesi günü,
Mülkiyeliler Birliği İstanbul
Şubesi Lokali'nde toplandı.
Bu yılın ocak ayında
hazırlanarak, imzaya
sunulan "Sosyalist
Program" adlı metni
irnzalayanlar adına 360
Jcişinin katıldığı konferansta,
kurulacak yeni sosyalist
kimlik partinin adı,
"Sosyalist Türkiye Partisi"
(STP) olarak belirlendi.
Konferansta, 34 kişilikbir
kurucular kurulu
oluşturuldu.
Amblemi çark-çekiçten
oluşan partinin kuruluş
tarihi olarak Sovyetler
Birliğı'nin kuruluşuna yol
açan 1917ekimdevriminin
yıldönümü 6 kasım olarak
benimsendi.
ÖZEL BGRA
SÜRÜCÜ KURSU
89.DÖÜEMKAYITLAIU
DEVAM EDİYttJ
Hafö sonu^ıtaB» i ç i «
Akşam kurian dwam ediyor.
ÛSKÜOAR: M3 C7 12-310 K M
«ZYARĞI: 382 47 33
TAAABVA: 212 88 1«
SHP Genel Başkanı halkın hakemliğine gitmeden birleşmek gerektiğini savundu
Iııöııü: SHP obnadan CHP olmaz
TUNCAY ÖZKAN
ANKARA - SHP Genel Baş-
kanı Erdal İnönü," SHP ile
CHP'nin seçimler yoluyla
halkın hakemliğine gitmeden,
bütünleşmesi gerektiğini" söy-
ledi. İnönü, "SHP'ye kaülmak
şart değil bütünleşmenin yolu
bulunur" dedi.
İnönü, Cumhuriyet'in CHP'-
nin açılması ve soldaki birlik
konusundaki sorulannı şöyle
yanıtladı:
- CHP'de bugün gelinen nok-
tayı ve 9 eylül için ne düşünü-
yorsunuz?
İNÖNÜ- Ben konuya geniş
bir görüş açısından bakmaya
devam ediyorum. İstediğim
CHP'nin bir büyük parti ola-
rak devam etmesidir. CHP Yö-
netim Kurulu da benim düşün-
cemdedir. Bugün çeşitli grup-
lann CHP içinde etkin olma
mücadelesi var. Ama benim
düşüncem bunlann ötesinde ve
inanıyorum ki bugün yasa gere-
ği görev yapan CHP yönetim
Kurulu da CHP 'nin büyük
parti olarak yaşamasını sağla-
yacak yola gelecektir. Parti
içindeki kurultaylarda CHP'-
leşmek veya CHP' yi yaşatmak
slogan olarak kullaruldı. Kim-
se de itiraz etmedi bunlara.
- DSP de vardı o zaman , sa-
dece SHPyoktu?
İNÖNÜ- O günlerde CHP
adının alınması mümkün ol-
saydı SHP, CHP adını alırdı.
Bir de DSP çjkmıştı. DSP mu-
halefet döneminde biz CHP'nin
devanuyız diye söylemedi. Biz
bu esnada CHP'nin varlığını
devam ettirmeye çalışıyoruz di-
yorduk. CHP halktan çıkan bir
parti olarak sosyal demokrat
çizgiye gelmiştir. Biz CHP'nin
devamı olan bir sosyal demok-
rat partiyiz diye ilk günden beri
söyledik. CHP nin bugün orta-
ya çıkan yönetim kurulu zaman
zaman bize yardım ettiler ve
hiçbir zaman bize siz CHP'nin
ilkelerinden sapünız demediler.
Şimdi isim demokratikleşme
atağımız kapsarrunda serbest
kaldı. Bundan çok mutluyum.
Ama bu isim büyük bir partide
kullamlmab. Küçük bir parti
olarak kalmamalı bu isim.
Bunu sağlamak için benim ilk
aklıma gelen şekil CHP'nin
SHP ile bütünleşmesidir dedim
. Bunu söylediğimde biraz
yanlış anlama eğilimi ortaya
çıktı ." CHP açılsın kapansın.
inönü. CHP'nin acılmasını iste-
büyük parti olarak ortaya çıka-
racağız" diyorlar. Bugünkü
şartlar yeni bir büyük partinin
ortaya çıkmasına el verir mi?
Buna evet demek çok zor. Bir-
takım umutlar var." CHP ol-
saydı birinci parti olurdu" deni-
yor. Bunlar iyi de CHP'deki in-
sanlar şimdi SHP'deler . Eğer
SHP'deyken bunu yapamadı-
larsa, bu, insanlann eksikliğın-
den gelmiyor. Bu şartlann de-
ğişmesinden kaynaklanıyor.
Bugün kimse yüzde 40 oy
alamıyor. Bugün iktidara böyle
geliniyor. Bunu biz SHP olarak
gerçekleştirdik. CHP kurula-
gebnediler. Daha doğrusu gel-
meyen üst yönetim.
- Sayın Ecevit'in sözlerini
naşıl değerlendiriyorsunuz?
İNÖNÜ- Sayın Ecevit'in de-
meci gösteriyor ki böyle birleş-
me istemiyor. O, DSP'nin de-
vamını. CHP adının DSP ye ve-
rilmesini istiyor. İşte bu büyük
parti olmaz. Çünkü bugüne ka-
dar olmadıysa bundan sonra
niye olsun? Bu benim görmek
istediğim, belirtmek istediğim
şey olmaz. CHP'nin bir büyük
parti olarak devamıdır önemli
olan. CHP tek başına devam
edecekse eh kendileri bilir bu da
• SHP Üderi İnönü 'Halkın hakemliğine gitme-
den, ayn ayn seçime girmeden bütünleşmenin'
gerektiğinedikkatçekti.
SHP'nin dışlanarak CHP'nin büyük parti ola-
mayacağınıbelirten
İnönü, 'CHP ayn olarak seçimegireceğimderse
bu yanlış yoldur' diye konuştu.
İnönü, DSP ile birleşen ve sadeoe SHP'deki mu-
halefetin katılımıyla CHFnin büyük parti ola-
mayacağını da vurguladı.
miyor" denildi. CHP'nin yaşa-
mamasını istemek şöyle dursun
ben CHP'nin yaşadığını biliyo-
rum. CHP'nin bizde yaşadığını
söylüyorum. CHP adı bir an
evvel bir büyük partiye gelsin.
Bir büyük parti oluşumu içinde
CHP adı ortaya çıksm.
-CHP'lilerin sözlerini nasü
değerlendiriyorsunuz?
İNÖNÜ- Yeni bir parti orta-
ya çıkıyor ve CHP yeniden
yapılanıyor diyen arkadaş-
lanmız "hiç bir kolay yol ara-
mayacağız, biz örgûtlenip orta-
ya çıkacğız ve CHP'yi tekrar
cak, örgütlenecek. Ondan son-
ra secimlere gidilecek halkımız
hangi partiye eğilim gösterirse o
ilerleyecek. O zaman daha ko-
lay pratık yollar bulmak gere-
kir. Eğer bir seçimle, halkın ha-
kemliğiyle kim devam edecek
bunu gerçekleştiremiyorsa ar-
kadaşlanmız, o zaman en ger-
çekci yolu konuşmak gerekir.
Daha ilk görüşmelerde biz ger-
çekçi yolun bulunmasını iste-
dik. Biz bütünleşmeye karşı de-
ğiliz. Biz başından beri birlikte
olmaıun daha güç getireceğine
inanarak çağnlar yapük. Ama
olur.
- Büyük parti tanımınızın içi-
ne hangi unsurlan alıyorsunuz?
İNÖNÜ- Bir büyük parti
olarak ılerlemenin yolu bir an
evvel SHP ile bütünleşmektır.
SHP ile bütünleşmenin yolunu
bulmak deyince de SHP'ye kaül-
mak şart değil. Konuşulur ve
bir hukuki olanak yol bulunur.
CHP adını alan bir oluşum
olur. İçinde SHP olur ve başka
kım gelirse de gelir.Bugün bü-
yük grup SHP'de olduğuna
göre, CHP bunu dışlayarak bü-
yük parti olamaz. Deniyorsa ki
CHP olarak biz çağırdığımızda
SHPTiler bırakır bize gelirler di-
yorsa onu görmek gerekir. Şim-
diden kimse bunu göremez. Bu
eninde sonunda halkın hakem-
liğine gitmek demektir. Böyle
bir yanş başlarsa herkes kendi
gücünil ortaya koyar ve halk da
hakemliğini yapar.
- CHP'lilere sizin bir birleşme
takvirrü öneriniz var mı?
İNÖNÜ- Sayın Gazalcı'ya
görev verdik. Bir görüşme oldu.
Bir şey çıkmadı. Bundan sonra
bir sonuca vanrlar umuyonım.
CHP'yi hiçbir partiye yama-
mak değil yapılacak şey. Hiçbir
partiye yamamak derken
SHP'nin varlığını inkâr ediyor-
sunuz. CHP'yi bugüne kadar
devam ettiren bir partiye siz di-
yorsunuz ki hayır sizin bugüne
kadar yapüğinızın CHP ile bir
alakası yoktur. O zaman neden
bugüne kadar 'kendinia düzel-
tin, boş oturmayın , aslan sos-
yal demokratlar olarak CHP'yi
devam ettirin dediniz?' Onlan
deyip deyip bugün birden bire,
'hayır biz eski CHP olarak de-
vam edeceğiz ondan başka
kimseyi CHP'li olarak görmü-
yoruz' gibi bir yaklaşım içine gi-
riyorsunuz? Bunlan söyleyerek
bir tartışma açmak istemiyo-
rum ama sözleri dikkatli söyle-
meli. Sayın Ecevit'in önerisini
kabul etmiyorlar, pekala. Ama
ona tepki gösterirken biraz aşın
gidiyorlar.
- SHP içinden parti içi muha-
lef kanadının CHP'ye geçeceği
söyleniyor?
INÖNÜ-Bu tür yaklaşımlar
işi küçültmek olur. Yerel güç
kurahm, bundan bir şey
çıkmaz. Büyûk partinin devamı
bu şekilde sağlanmaz. Parti
içindeki muhalefet partiden
aynlıp başka bir yerde çıkarsa o
daha büyük p»arti olmaz. Böyle
olacağını sanmıyorum.
055 gösterisinde gözaltmaalınanlar basın toplantısı düzenledi
Protestocularııı iskence iddiasıİstanbul Haber Servisi - 055
Polıs İmdat telefonu ile ilgili
Sultanahmet Meydanı'nda
basın açıklaması yapmak
isterken gözaltına alınanlar.
Eminönü Emniyet
Amirliği'nde işkence
gördüklerini iddia ettiler.
Eminönü ve Akbıyık
Karakolu'nda birgün
gözaltında tutulduktan sonra
serbest bırakılanlardan bir
grup, dün İnsan Haklan
Derneği (İHD) İstanbul
Şubesi'nde bir basın toplantısı
düzenledi. Basın toplanüsını
düzenleyenler, Cafer Kılınç ve
Çetin Durukanoğlu'nun halen
gözaltında tutulduğunu
söyledi. Cafer Kılınç ve Çetin
Durukanoğlu'nu en son
gördüklerinde ayakta duracak
hallerinin olmadığını söyleyen
bir kişi, "İşkence izlerini
göstermemek için savcılığa
çıkartılmadıklannı
zannediyorum" dedi.
Sıründaki ve boynundaki
darp izlerini gösteren ilkokul
öğretmeni Bakı Gökçe şunlan
anlattı:
"öğretmen olduğumu
söylediğimde 'vay seni vatan
haini' diyerek 6-7 sivil üzerime
saldırdı. Ellerindeki tahta
sopalarla ve tekmelerle rastgele
vurdular. Avuçlanmızı
açürarak sopalarla vurdular." öğretmen Baki Gökçe sırtında>i darp izlerini gösterdi. (Fotoğraf: MEHMET DEMİRKAYA)
ANAP BAŞKANLIK DİVANI TOPLANDI
SHPMYK
Şırnak
goruşuldu
ANKARA (Cumhuriyet Bû-
rosu)-Devlet Bakanı ve Başba-
kan Yardımcısı Erdal İnönü,
partisinin MYK toplantısının
açılışında yapüğı konuşmada
Şırnak izlenimlerini anlatü ve
"Şehrin büyük bir kaza, sarsıntı
geçirdiğine şüphe yok. Şimdi
karşımızdaki birinci görev Şır-
nak'ta hayatı normal hale getir-
mek, felce uğramış ekonomik
hayatı canlandırmak" dedi.
İnönü, hükümetin başından
beri soruna demokratik düzen
içinde çözüm aradığını vurgu-
layarak, "Bu konudaki kararlı-
ğunızı bozmadan devam ediyo-
ruz. Başlıca desteğimiz halkın
devletin yanında yer almasıdır.
Bu konudaki en ufak bir sap-
mayı kabul etmeyiz" diye ko-
nuştu.
MYK toplantısında Şırnak'-
taki olaylar, Meclis'in olağa-
nüstü toplanmaşı, CHP konu-
ları konuşuldu. İnönü toplantı
öncesinde yaptığı konuşmada
Şımak'taki durumu anlattı.
inönü, bir yandan soruşturma
devam ederken, diğer yandan
hayatı normal hale getirme ça-
lışmalanrun sürdüğünü söyledi.
İnönü sözlerini şöyle sürdürdü:
"Güvenlik güçlerinin saldın-
yı sonuçsuz bıraküğını gör-
düm. Şırnaklılara geçmiş okun
diliyorum. Şırnak'ın huzura
kavuşması için ekonomik alan-
da gerekenler yapılacaktır."
Yılmaz: Kürtçe okul Özal'ın kendi görüşüANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-Şırnak'ta meydana gelen
olaylar ANAP Başkanük Di-
vanı'nın dün yaptığı toplanüda
da görüşüldü. Koalisyon hükü-
metinin iktidarda olduğu do-
kuz ay içinde demokratikleşme
konusunda sembolik bir adım
dahi atamadığını belirten
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yümaz, Cumhurbaşkanı Tur-
gut özal'ın ortaya attığı "Kürt-
çe okul" konusunda, "Kendi
görüşkridir" demekle yetindi.
Yılmaz, "Bu konuda çeşiüi çev-
relerde ortaya atılabilecek gö-
rüşler konusunda zamanlama
faktörünün dıkkate alınması
gereküğıni" söyledi. ANAP
TBMM Grubu, Meclis'in per-
şembe günü Şırnak olaylannı
görüşmesi için imza toplamaya
başladı.
ANAP Başkanhk Divanı,
dün yaptığı toplantıda parti içi
gelişmeleri ve Şırnak"ta meyda-
na gelen olaylan değerlendirdi.
Hükümetin, Şırnak'ta ve Gü-
neydoğu'daki diğer bazı mer-
kezlerde meydana gelen vahim
gelişmeler konusunda sağlıklı
bir politikası olmadığını bildi-
ren Yılmaz, toplanü sürerken
yaptığı açıklamada, hükümetin
bu konuda hayali yaklaşımlar
içinde olduğunu kaydetti.
Yılmaz, Cumhurbaşkanı'nın
"PKK kök salmıştır" dediğini
ve Kürtçe okul açılması konu-
sunu tartışmaya açuğını anım-
satarak bu konudaki görüşleri-
ni soran bir gazeteciye de şu
yanıtı verdı:
"ANAP olarak bu konudaki
görüşlerimizi zaman zaman ka-
muoyuna duyuruyoruz. Bunun
dışında Sayın Cumhurbaş-
kanı'nın ortaya attığı görüşler,
kendi görüşleridir. Bu konuda
çeşitli çevrelerde ortaya atüabi-
lecek görüşlerin zamanlama
faktörünü de dikkate alması ge-
rektiğine inanıyorum. Bana
göre şu anda terörle mücadele-
de en önemli husus bölgede ya-
şayan vatandaşlanmızın devle-
te desteğini kazanmakur. Şu
anda önem taşıyan husus bu-
dur. Bu yapıkrken diğer tartış-
malara katılmak istemiyo-
rum."
Yılmaz, Dernirel'in, devletin,
ülkenin toplu iğne başı büyük-
lüğündeki parçasında bile hâ-
kim olduğunu ifade ettiği bir
ortamda Içişleri Bakanı Ismet
Sezgin'in 1000-1500 kişilik bir
terörist grubun Şımak'ta devle-
te karşı isyan bâşlattığuıı ifade
ettiğine dikkat çekti.
Meclis bugün toplaıııyor
Macintosh kullanabilen deneyimli
grafıkerişanyor. T e l ; 2 2 1 2 7 9 1
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - TBMM, olağanüstü
gündemle bugün toplanıyor.
Bütün milletvekilleri bu top-
lantıya katılmalan için
TBMM Başkanlığı kanalıyla
valiliklerce ve partilerin yöne-
timlerince Ankara'ya davet
edildiler. Meclis ilk gün dış po-
litika. ikinci gün ise hazırlanan
Ceza Muhakemelen Usulü
Kanunu'nu (CMUK) görüşe-
cek.
İktidar partileri daha sonra
verecekleri bir önergeyle
TBMM'yi bütün demokratik-
leşme paketindeki yasalan çı-
karana kadar çalıştırmak ısti-
yorlar.
TBMM, bugün ANAP ve
RP'li milletvekillerinin dış po-
litika konulannı görüşmek
amacıyla verdikleri önerge ne-
deniyle saat 14.00'te toplana-
cak.
Toplantıya kaübnalan için
bütün milletvekilleri Ankara'-
ya davet edildi. Toplantıda
Bosna-Hersek, Kıbns, Kuzey
Irak ve diğer dış olaylarla ilgili
gelişmeler ele abnacak. Hükü-
met konularla ilgili bilgi vere-
cek, muhalefet ise eleştirilerini
dilegetirecek.
Meclis 26 ağustosta da,
DYP ve SHP'li milletvekilleri-
nin Ceza Muhakemeleri Usulü
Kanunu'nu görüşmek amacıy-
la verdikleri önerge nedeniyle
tekrar toplanacak.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HÎKMET ÇETİNKAYA
Ecevit'in Değeriendirmesi
ve Bir Fortnûl...
DSP lideri Bülent Ecevit, CHP olayina nasıl bakıyor?
Sayın Ecevit bugüne dek değişik görüşler ortaya att.
Ama asıl hedefi SHP idi. Bakıyoruz, Ecevit uzlaşmacı bir
tavırdan hayli uzak.
önceki gün yaptığı önerisiyle yine CHP olgusu üzerinde
duruyor. CHP'nin yeniden açılmasıyla kendisine göre gö-
zardı edilen kimi ayrıntılara değiniyor.
Bülent Ecevit'in açıklamasını okuduktan sonra başından
beri üzerinde durduğumuz "solda üç parti" görüşümüz
ağırlık kazandı.
DSP lideri yine SHP'nin tuzaklarından söz ediyor her za-
man olduğu gibi. Bu tuzakların neler olduğunu şöyle an-
latıyor:
"O arada, sorunun Cumhuriyet Halk Partisi boyutu, SHP
yönetiminin izlediği taktikler, yasaya yerleştirdiği tuzaklar
yüzünden, büsbütün ağırlaştı.
SHP yönetiminin asıl amacı başından belliydi: Cumhuri-
yet Halk Partisi'yle Demokratik Sol Parti'yi yutmak ve ken-
di gövdesinde eritmek...
Cumhuriyet Halk Partisi oltanın ucundaki yem, Demok-
ratik Sol Parti de yemi yutacağı umulan balık...
Demokratik Sol Parti yemi yutunca, SHP de Cumhuriyet
Halk Partisi'yle birlikte Demokratik Sol Parti'yi yutacak ve
SODEP-Halkçı Parti birleşmesinde Halkçı Partililerin başh
na gelen, bu kez de birçok Cumhuriyet Halk Partisi köken-
lilerle Demokratik Sol Parti'nin başına gelecek. O arada
SHP, Cumhuriyet Halk Partisi'nin maddi miras.ına konmuş
olacak.
Ama bu proje yürürse, oltanın ipi de SHP'nin ayağına
dolanabilir. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi'ni ve Demok-
ratik Sol Parti'yi yutmakla SHP'nin yapısal sorunları çözül-
mez, büsbütün karmaşık duruma gelebilir.
Bu proje yürümezse, SHP'nin yedekteki projesi de şu:
Tasfiye etmek istediği bazı SHP'lilerle Demokratik Sol
Parti'yi Cumhuriyet Halk Partisi'ne itelemek ve Cumhuri-
yet Halk Partisi 'ni erken seçime örgütsüz ve hazırlıksız ya-
kalatarak tasfiye etmek...
Her iki proje ile de Cumhuriyet Halk Partisi 'nin daha ye-
niden doğarken öldürülmesi öngörülüyor."
Bülent Ecevit'e göre SHP yöntemleri, tuzaklan, bir iki
değil, hayli fazla. örneğin SHP-DYP ile işbirliği yapıyor.
Nasıl mı?
. Şöyle:
"SHP'nin DYP desteğiyle hazırladığı yasaya göre, açılış
toplantısında delegeler CHP'yi, daha kurulurken kapatıp
maddi varlığını başka birpartiye veya partilere devredebi-
lecakler; ama başka bir parti, yani SHP veya Demokratik
Sol Parti, Cumhuriyet Halk Partisi'ne katılma kararı verir-
se, o partinin devletyardımı hakkı CHP'ye devredilemeye-
cek ve Cumhuriyet Halk Partisi güvenli ve çok önemli bir
gelir kaynağmdan yoksun kalacak. Oysa çağımızda parti-
cilik çok paralı ve pahalı oldu. Öyle bir gelir kaynağmdan
yoksun kalırsa Cumhuriyet Halk Partisi büyüyemez.
Gerçi TBMM'de grup oluşturabilirse sınırlı bir devlet
yardımından yararlanabilir; ama o zaman da genel mer-
keziyle ve tüm örgütüyle Cumhuriyet Halk Partisi, daha
doğarken, TBMM grubunun, hatta belki gruptaki birhizbin
*egemenliği altına ve sultasına girer.
Büyük sermaye çevrelerinin cömertçe yardımıyla ya-
şamını sürdürmeye kalkışırsa, o zaman da demokratik
SG/da bir parti niteliğlni yitirir; ANAP'tari veya DYP'den
farkı kalmaz.
Ülkemizde düzenli ödenti geleneği ise oluşmamıştır.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin mal varlığı da abartılmak-
tadır. Cumhuriyet Halk Partisi'nin, Rüzgarlı Sokak'taki iş
hanından başka gelirgetirecek bir mal varlığı yoktur; onun
yıllık geliri ise 500 milyon liradan ibarettir. Atatürk'ün İş
Bankası hisselerinden de Cumhuriyet Halk Partisi 'nin her-
hangi bir gelir elde etme hakkı yoktur; geçmişte ol-
mamıştır; gelecekte de olmayacaktır.
Ben parasız particiliğin de, parasal açıdan Meclis gru-
buna bağımlılığın da ağır sıkıntılarını geçmişte yaşadım;
yeniden kurulurken CHP'nin o sıkıntıları göze almasını
asla salık veremem.
Bu durumda, CHP'nin, kurulu partilerden birine ka-
ttlmaktan başka bir çaresi yoktur. Bu çaresizliğin nedeni
de SHP'nin hazırladığı yasadır.
Birçok eski CHP'liye ters veya acı gelse de bu gerçeğin
içlere sindirilmesi gerekir."
DSP lideri Ecevit sonucta, "CHP, DSP'yekatılsın"diyor.
Böylece baklayı ağzından çıkarıyor.
Şimdi ne olacak?
9 eylülde CHP yeniden açtlacak. İşte kıyamet ondan son-
ra kopacak...
Kimse özveride bulunmuyor. Hem SHP hem de DSP
aynı tavrı gösteriyor:
"Haydi bize katılın..."
Acaba, CHP kurultayında Ecevit'ten Baykal'a kadar
önde gelen adlar salt yönetim kuruluna girseler ne olur?
Erdal İnönü delege değil, Inönü'ye yakın adlar girer lis-
teye ve seçilirler.
Bir geçiş dönemi için işte size formül...
Bilmem ne dersiniz?
Deniz Baykal:
Uzlaşma ihtiyacı
daha da arttıYILMAZ GÜMÜŞBAŞ
ANKARA - SHP Antalya
Milletvekili Deniz Baykal,
"Sayın İnönü ile Sayın Ecevit'-
in CHP'nin yeniden oluşumu-
na katılmamalan, CHP için
bir büyük uzlaşma ihtiyacını
daha da arttırmıştır" dedi.
Baykal, "herkesin duygusal bi-
rikimlerinden ve kişisel kaygı-
lanndan sıynlarak en büyük
CHP'nin inşasına soyunması-
nı" istedi.
CHP'nin geçen günlerde
Anadolu Kulübü'nde düzenle-
diği bir toplanüda, önceki gün
de Çorlu'da partili arkadaşla-
nyla yaptığı görüşmede, 9 ey-
lülde yeniden açılacak CHP
için genel başkanbğa aday ola-
bileceğini açıklayan SHP An-
talya Milletvekili Deniz Bay-
kal, CHP'deki son gelişmelerle
ilgili olarak Cumhuriyet'in so-
rulannı yanıtlarken, "bireysel
çıkış yapmamaya çalıştığını ve
önümüzdeki günlerde gerekir-
se tekrar konuşacağını" belir-
terek şunlan söyledi:
"Sayın İnönü ile Sayın Ece-
vit'in CHFnin yeniden oluşu-
muna katılmamalan, CHP
için bir büyük uzlaşma ihtiya-
cını daha da arttırmıştır.
CHP'nin güçlü bir şekilde ye-
niden açılması için CHP proje-
sine inananlann tümü her tür-
lü duygusal birikimler ve kişi-
sel kaygılan aşarak el ele
vermelidir. Gönül isterdi ki, di-
ğer parti liderlerinin de bu yol-
da katkılan gerçekleşseydi.
Ama bu olmadı, olmuyor.
Şimdi yapüması gereken, her-
kesin bir araya gelerek en bü-
yük CHP'nin inşası için soyun-
masıdır."
T.G
ANKARA 19. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ
1992/2807
Ismet Sar vekili Av. Mehmet Çelik'e borçlu Ali Akman hakkında
yapılan icra takibinde:
8.5.1992 tarihınde 821.409 şase nolu ve 241154 motor nolu TIR çe-
kicisi plakasız olarak haciz edilmiştir.
Mahcuz vasıta üzerinde hak sahibi bulunanlann iş bu ilan tarihin-
den itibaren yedi gün içende müdürlüğümüzün 1992/2807 sayılı dos-
yasına müracaatları ilanen tebliğ olunur. 12.8.1992
Basın: 35330