07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 AĞUSTOS 1992 SAU CUMHURİYET SAYFA HABERLER 10 yöneticiye gözalü •ADANA(Cumhuriyet Güne> Üleri Bürosu) - Aralannda Mücadele Dergısi sahibi Gülten Şeşen'in de bulunduğu 10 kışinin gözaltına almdığı bildinldi. Bir süredir Karataş belediye kamp tesısleri plajında tatil yaptığı belirtilen Gülten Şeşen, Zenin San (İstanbul Özgür-Der Başkanı), Solmaz Dartar (Özgür-Der Sekreteri),.Yazar Güzel (Malatya Özgür-Der Sekreteri), Ayten Çelik (İstanbul Halkın Hukuk Bürosu Sekreteri), Kerime Eroğlu. Sultan Çelik, Ufuk Demirkaya, Gülay Tan ve soyadı öğrenileıneyen Turan. adındaki kişiler, 24 ağustos sabahıdüzenlenen operasyon sırasında gözaluna alındılar. Avukat Zerrin San ile Kerime Eroğlu daha sonra serbest bırakıkiılar. ANAPilanla aday anyor • ANKARA (AA) - ANAP İstanbul İl Başkanlığı, kasım ayında vapılacak yerel ara seçimler için aday olacaklarla ilgili gazete ilanlan verdi. Gazetelerin dünkü sayılannda yer alan parti duyurusunda 1 Kasım 1992 tarihindelstanbul'un Bahçelievler. Güngören, Bağcılar, Avcılar, Maltepe ve Tuzla ilçelerinde belediye başkanlığı ve belediye meclisi üyeliğj seçimleri yapılacağı haürlaülarak, adayhk başvurulannın başladığı belirtildi. Belediye başkanlıklan için 4eylül cuma, belediye meclisi üyelikleri için de 11 eylül cuma gününe kadar başvuruda bulunulabileceği kaydedilen ilanda başvurmak isteyenlerin 4 fotoğraf ve nüfuz cüzdanı suretleriyle birlikte İstanbul İl Başkanlığı veya seçim yapılacak ilçe başkanlıklanna başvurmalan istendi. Adayhk için başvuracak kamu görevlilerinin 31 ağustosa kadar görevlerinden ıstifa etmeleri gereküğıne dikkat çekti. Özal'ın vetosunatepki •İSTANBUL(AA)- Istanbul Barosu'nca Ceza Muhakemelen Usul Yasası'nı değişüren tasannın, Cumhurbaşkaru Turgut Özal tarafından veto edilmesine tepki gösterildi. İstanbul Barosu'ndan yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanının, 13 sayfadan ibaret "iade" yazısının baştan sona yanlışlarla dolu olduğu iddia edilerek, tasannın geri gönderilmesine gerekçe gösterilen hukuksal nedenlerin hepsinin de hukuka aykın bulunduğu önesürüldü. Açıklamada, anayasanın gözaltı süresi üe ilgili kuralının. yasama organına tanınan yetkinin sınırlannın gösterildıği kaydedilerek, Meclis'in kendi takdir hakkıru kullanırken serbestçe hareket edip daha altbiranın benimseyebileceği belirtildi. Yeni bîr parti kuruluyop •İSTANBUL (ANKA) - Bir grup sosyalist tarafından hazırlıklan yapılan Sosyalist Türkiye Partisi (STP) 6 kasım tarihınde kurulacak. STP hazırlık konferansı, 22 ağustos cumartesi günü, Mülkiyeliler Birliği İstanbul Şubesi Lokali'nde toplandı. Bu yılın ocak ayında hazırlanarak, imzaya sunulan "Sosyalist Program" adlı metni irnzalayanlar adına 360 Jcişinin katıldığı konferansta, kurulacak yeni sosyalist kimlik partinin adı, "Sosyalist Türkiye Partisi" (STP) olarak belirlendi. Konferansta, 34 kişilikbir kurucular kurulu oluşturuldu. Amblemi çark-çekiçten oluşan partinin kuruluş tarihi olarak Sovyetler Birliğı'nin kuruluşuna yol açan 1917ekimdevriminin yıldönümü 6 kasım olarak benimsendi. ÖZEL BGRA SÜRÜCÜ KURSU 89.DÖÜEMKAYITLAIU DEVAM EDİYttJ Hafö sonu^ıtaB» i ç i « Akşam kurian dwam ediyor. ÛSKÜOAR: M3 C7 12-310 K M «ZYARĞI: 382 47 33 TAAABVA: 212 88 1« SHP Genel Başkanı halkın hakemliğine gitmeden birleşmek gerektiğini savundu Iııöııü: SHP obnadan CHP olmaz TUNCAY ÖZKAN ANKARA - SHP Genel Baş- kanı Erdal İnönü," SHP ile CHP'nin seçimler yoluyla halkın hakemliğine gitmeden, bütünleşmesi gerektiğini" söy- ledi. İnönü, "SHP'ye kaülmak şart değil bütünleşmenin yolu bulunur" dedi. İnönü, Cumhuriyet'in CHP'- nin açılması ve soldaki birlik konusundaki sorulannı şöyle yanıtladı: - CHP'de bugün gelinen nok- tayı ve 9 eylül için ne düşünü- yorsunuz? İNÖNÜ- Ben konuya geniş bir görüş açısından bakmaya devam ediyorum. İstediğim CHP'nin bir büyük parti ola- rak devam etmesidir. CHP Yö- netim Kurulu da benim düşün- cemdedir. Bugün çeşitli grup- lann CHP içinde etkin olma mücadelesi var. Ama benim düşüncem bunlann ötesinde ve inanıyorum ki bugün yasa gere- ği görev yapan CHP yönetim Kurulu da CHP 'nin büyük parti olarak yaşamasını sağla- yacak yola gelecektir. Parti içindeki kurultaylarda CHP'- leşmek veya CHP' yi yaşatmak slogan olarak kullaruldı. Kim- se de itiraz etmedi bunlara. - DSP de vardı o zaman , sa- dece SHPyoktu? İNÖNÜ- O günlerde CHP adının alınması mümkün ol- saydı SHP, CHP adını alırdı. Bir de DSP çjkmıştı. DSP mu- halefet döneminde biz CHP'nin devanuyız diye söylemedi. Biz bu esnada CHP'nin varlığını devam ettirmeye çalışıyoruz di- yorduk. CHP halktan çıkan bir parti olarak sosyal demokrat çizgiye gelmiştir. Biz CHP'nin devamı olan bir sosyal demok- rat partiyiz diye ilk günden beri söyledik. CHP nin bugün orta- ya çıkan yönetim kurulu zaman zaman bize yardım ettiler ve hiçbir zaman bize siz CHP'nin ilkelerinden sapünız demediler. Şimdi isim demokratikleşme atağımız kapsarrunda serbest kaldı. Bundan çok mutluyum. Ama bu isim büyük bir partide kullamlmab. Küçük bir parti olarak kalmamalı bu isim. Bunu sağlamak için benim ilk aklıma gelen şekil CHP'nin SHP ile bütünleşmesidir dedim . Bunu söylediğimde biraz yanlış anlama eğilimi ortaya çıktı ." CHP açılsın kapansın. inönü. CHP'nin acılmasını iste- büyük parti olarak ortaya çıka- racağız" diyorlar. Bugünkü şartlar yeni bir büyük partinin ortaya çıkmasına el verir mi? Buna evet demek çok zor. Bir- takım umutlar var." CHP ol- saydı birinci parti olurdu" deni- yor. Bunlar iyi de CHP'deki in- sanlar şimdi SHP'deler . Eğer SHP'deyken bunu yapamadı- larsa, bu, insanlann eksikliğın- den gelmiyor. Bu şartlann de- ğişmesinden kaynaklanıyor. Bugün kimse yüzde 40 oy alamıyor. Bugün iktidara böyle geliniyor. Bunu biz SHP olarak gerçekleştirdik. CHP kurula- gebnediler. Daha doğrusu gel- meyen üst yönetim. - Sayın Ecevit'in sözlerini naşıl değerlendiriyorsunuz? İNÖNÜ- Sayın Ecevit'in de- meci gösteriyor ki böyle birleş- me istemiyor. O, DSP'nin de- vamını. CHP adının DSP ye ve- rilmesini istiyor. İşte bu büyük parti olmaz. Çünkü bugüne ka- dar olmadıysa bundan sonra niye olsun? Bu benim görmek istediğim, belirtmek istediğim şey olmaz. CHP'nin bir büyük parti olarak devamıdır önemli olan. CHP tek başına devam edecekse eh kendileri bilir bu da • SHP Üderi İnönü 'Halkın hakemliğine gitme- den, ayn ayn seçime girmeden bütünleşmenin' gerektiğinedikkatçekti. SHP'nin dışlanarak CHP'nin büyük parti ola- mayacağınıbelirten İnönü, 'CHP ayn olarak seçimegireceğimderse bu yanlış yoldur' diye konuştu. İnönü, DSP ile birleşen ve sadeoe SHP'deki mu- halefetin katılımıyla CHFnin büyük parti ola- mayacağını da vurguladı. miyor" denildi. CHP'nin yaşa- mamasını istemek şöyle dursun ben CHP'nin yaşadığını biliyo- rum. CHP'nin bizde yaşadığını söylüyorum. CHP adı bir an evvel bir büyük partiye gelsin. Bir büyük parti oluşumu içinde CHP adı ortaya çıksm. -CHP'lilerin sözlerini nasü değerlendiriyorsunuz? İNÖNÜ- Yeni bir parti orta- ya çıkıyor ve CHP yeniden yapılanıyor diyen arkadaş- lanmız "hiç bir kolay yol ara- mayacağız, biz örgûtlenip orta- ya çıkacğız ve CHP'yi tekrar cak, örgütlenecek. Ondan son- ra secimlere gidilecek halkımız hangi partiye eğilim gösterirse o ilerleyecek. O zaman daha ko- lay pratık yollar bulmak gere- kir. Eğer bir seçimle, halkın ha- kemliğiyle kim devam edecek bunu gerçekleştiremiyorsa ar- kadaşlanmız, o zaman en ger- çekci yolu konuşmak gerekir. Daha ilk görüşmelerde biz ger- çekçi yolun bulunmasını iste- dik. Biz bütünleşmeye karşı de- ğiliz. Biz başından beri birlikte olmaıun daha güç getireceğine inanarak çağnlar yapük. Ama olur. - Büyük parti tanımınızın içi- ne hangi unsurlan alıyorsunuz? İNÖNÜ- Bir büyük parti olarak ılerlemenin yolu bir an evvel SHP ile bütünleşmektır. SHP ile bütünleşmenin yolunu bulmak deyince de SHP'ye kaül- mak şart değil. Konuşulur ve bir hukuki olanak yol bulunur. CHP adını alan bir oluşum olur. İçinde SHP olur ve başka kım gelirse de gelir.Bugün bü- yük grup SHP'de olduğuna göre, CHP bunu dışlayarak bü- yük parti olamaz. Deniyorsa ki CHP olarak biz çağırdığımızda SHPTiler bırakır bize gelirler di- yorsa onu görmek gerekir. Şim- diden kimse bunu göremez. Bu eninde sonunda halkın hakem- liğine gitmek demektir. Böyle bir yanş başlarsa herkes kendi gücünil ortaya koyar ve halk da hakemliğini yapar. - CHP'lilere sizin bir birleşme takvirrü öneriniz var mı? İNÖNÜ- Sayın Gazalcı'ya görev verdik. Bir görüşme oldu. Bir şey çıkmadı. Bundan sonra bir sonuca vanrlar umuyonım. CHP'yi hiçbir partiye yama- mak değil yapılacak şey. Hiçbir partiye yamamak derken SHP'nin varlığını inkâr ediyor- sunuz. CHP'yi bugüne kadar devam ettiren bir partiye siz di- yorsunuz ki hayır sizin bugüne kadar yapüğinızın CHP ile bir alakası yoktur. O zaman neden bugüne kadar 'kendinia düzel- tin, boş oturmayın , aslan sos- yal demokratlar olarak CHP'yi devam ettirin dediniz?' Onlan deyip deyip bugün birden bire, 'hayır biz eski CHP olarak de- vam edeceğiz ondan başka kimseyi CHP'li olarak görmü- yoruz' gibi bir yaklaşım içine gi- riyorsunuz? Bunlan söyleyerek bir tartışma açmak istemiyo- rum ama sözleri dikkatli söyle- meli. Sayın Ecevit'in önerisini kabul etmiyorlar, pekala. Ama ona tepki gösterirken biraz aşın gidiyorlar. - SHP içinden parti içi muha- lef kanadının CHP'ye geçeceği söyleniyor? INÖNÜ-Bu tür yaklaşımlar işi küçültmek olur. Yerel güç kurahm, bundan bir şey çıkmaz. Büyûk partinin devamı bu şekilde sağlanmaz. Parti içindeki muhalefet partiden aynlıp başka bir yerde çıkarsa o daha büyük p»arti olmaz. Böyle olacağını sanmıyorum. 055 gösterisinde gözaltmaalınanlar basın toplantısı düzenledi Protestocularııı iskence iddiasıİstanbul Haber Servisi - 055 Polıs İmdat telefonu ile ilgili Sultanahmet Meydanı'nda basın açıklaması yapmak isterken gözaltına alınanlar. Eminönü Emniyet Amirliği'nde işkence gördüklerini iddia ettiler. Eminönü ve Akbıyık Karakolu'nda birgün gözaltında tutulduktan sonra serbest bırakılanlardan bir grup, dün İnsan Haklan Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde bir basın toplantısı düzenledi. Basın toplanüsını düzenleyenler, Cafer Kılınç ve Çetin Durukanoğlu'nun halen gözaltında tutulduğunu söyledi. Cafer Kılınç ve Çetin Durukanoğlu'nu en son gördüklerinde ayakta duracak hallerinin olmadığını söyleyen bir kişi, "İşkence izlerini göstermemek için savcılığa çıkartılmadıklannı zannediyorum" dedi. Sıründaki ve boynundaki darp izlerini gösteren ilkokul öğretmeni Bakı Gökçe şunlan anlattı: "öğretmen olduğumu söylediğimde 'vay seni vatan haini' diyerek 6-7 sivil üzerime saldırdı. Ellerindeki tahta sopalarla ve tekmelerle rastgele vurdular. Avuçlanmızı açürarak sopalarla vurdular." öğretmen Baki Gökçe sırtında>i darp izlerini gösterdi. (Fotoğraf: MEHMET DEMİRKAYA) ANAP BAŞKANLIK DİVANI TOPLANDI SHPMYK Şırnak goruşuldu ANKARA (Cumhuriyet Bû- rosu)-Devlet Bakanı ve Başba- kan Yardımcısı Erdal İnönü, partisinin MYK toplantısının açılışında yapüğı konuşmada Şırnak izlenimlerini anlatü ve "Şehrin büyük bir kaza, sarsıntı geçirdiğine şüphe yok. Şimdi karşımızdaki birinci görev Şır- nak'ta hayatı normal hale getir- mek, felce uğramış ekonomik hayatı canlandırmak" dedi. İnönü, hükümetin başından beri soruna demokratik düzen içinde çözüm aradığını vurgu- layarak, "Bu konudaki kararlı- ğunızı bozmadan devam ediyo- ruz. Başlıca desteğimiz halkın devletin yanında yer almasıdır. Bu konudaki en ufak bir sap- mayı kabul etmeyiz" diye ko- nuştu. MYK toplantısında Şırnak'- taki olaylar, Meclis'in olağa- nüstü toplanmaşı, CHP konu- ları konuşuldu. İnönü toplantı öncesinde yaptığı konuşmada Şımak'taki durumu anlattı. inönü, bir yandan soruşturma devam ederken, diğer yandan hayatı normal hale getirme ça- lışmalanrun sürdüğünü söyledi. İnönü sözlerini şöyle sürdürdü: "Güvenlik güçlerinin saldın- yı sonuçsuz bıraküğını gör- düm. Şırnaklılara geçmiş okun diliyorum. Şırnak'ın huzura kavuşması için ekonomik alan- da gerekenler yapılacaktır." Yılmaz: Kürtçe okul Özal'ın kendi görüşüANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Şırnak'ta meydana gelen olaylar ANAP Başkanük Di- vanı'nın dün yaptığı toplanüda da görüşüldü. Koalisyon hükü- metinin iktidarda olduğu do- kuz ay içinde demokratikleşme konusunda sembolik bir adım dahi atamadığını belirten ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz, Cumhurbaşkanı Tur- gut özal'ın ortaya attığı "Kürt- çe okul" konusunda, "Kendi görüşkridir" demekle yetindi. Yılmaz, "Bu konuda çeşiüi çev- relerde ortaya atılabilecek gö- rüşler konusunda zamanlama faktörünün dıkkate alınması gereküğıni" söyledi. ANAP TBMM Grubu, Meclis'in per- şembe günü Şırnak olaylannı görüşmesi için imza toplamaya başladı. ANAP Başkanhk Divanı, dün yaptığı toplantıda parti içi gelişmeleri ve Şırnak"ta meyda- na gelen olaylan değerlendirdi. Hükümetin, Şırnak'ta ve Gü- neydoğu'daki diğer bazı mer- kezlerde meydana gelen vahim gelişmeler konusunda sağlıklı bir politikası olmadığını bildi- ren Yılmaz, toplanü sürerken yaptığı açıklamada, hükümetin bu konuda hayali yaklaşımlar içinde olduğunu kaydetti. Yılmaz, Cumhurbaşkanı'nın "PKK kök salmıştır" dediğini ve Kürtçe okul açılması konu- sunu tartışmaya açuğını anım- satarak bu konudaki görüşleri- ni soran bir gazeteciye de şu yanıtı verdı: "ANAP olarak bu konudaki görüşlerimizi zaman zaman ka- muoyuna duyuruyoruz. Bunun dışında Sayın Cumhurbaş- kanı'nın ortaya attığı görüşler, kendi görüşleridir. Bu konuda çeşitli çevrelerde ortaya atüabi- lecek görüşlerin zamanlama faktörünü de dikkate alması ge- rektiğine inanıyorum. Bana göre şu anda terörle mücadele- de en önemli husus bölgede ya- şayan vatandaşlanmızın devle- te desteğini kazanmakur. Şu anda önem taşıyan husus bu- dur. Bu yapıkrken diğer tartış- malara katılmak istemiyo- rum." Yılmaz, Dernirel'in, devletin, ülkenin toplu iğne başı büyük- lüğündeki parçasında bile hâ- kim olduğunu ifade ettiği bir ortamda Içişleri Bakanı Ismet Sezgin'in 1000-1500 kişilik bir terörist grubun Şımak'ta devle- te karşı isyan bâşlattığuıı ifade ettiğine dikkat çekti. Meclis bugün toplaıııyor Macintosh kullanabilen deneyimli grafıkerişanyor. T e l ; 2 2 1 2 7 9 1 ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TBMM, olağanüstü gündemle bugün toplanıyor. Bütün milletvekilleri bu top- lantıya katılmalan için TBMM Başkanlığı kanalıyla valiliklerce ve partilerin yöne- timlerince Ankara'ya davet edildiler. Meclis ilk gün dış po- litika. ikinci gün ise hazırlanan Ceza Muhakemelen Usulü Kanunu'nu (CMUK) görüşe- cek. İktidar partileri daha sonra verecekleri bir önergeyle TBMM'yi bütün demokratik- leşme paketindeki yasalan çı- karana kadar çalıştırmak ısti- yorlar. TBMM, bugün ANAP ve RP'li milletvekillerinin dış po- litika konulannı görüşmek amacıyla verdikleri önerge ne- deniyle saat 14.00'te toplana- cak. Toplantıya kaübnalan için bütün milletvekilleri Ankara'- ya davet edildi. Toplantıda Bosna-Hersek, Kıbns, Kuzey Irak ve diğer dış olaylarla ilgili gelişmeler ele abnacak. Hükü- met konularla ilgili bilgi vere- cek, muhalefet ise eleştirilerini dilegetirecek. Meclis 26 ağustosta da, DYP ve SHP'li milletvekilleri- nin Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nu görüşmek amacıy- la verdikleri önerge nedeniyle tekrar toplanacak. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HÎKMET ÇETİNKAYA Ecevit'in Değeriendirmesi ve Bir Fortnûl... DSP lideri Bülent Ecevit, CHP olayina nasıl bakıyor? Sayın Ecevit bugüne dek değişik görüşler ortaya att. Ama asıl hedefi SHP idi. Bakıyoruz, Ecevit uzlaşmacı bir tavırdan hayli uzak. önceki gün yaptığı önerisiyle yine CHP olgusu üzerinde duruyor. CHP'nin yeniden açılmasıyla kendisine göre gö- zardı edilen kimi ayrıntılara değiniyor. Bülent Ecevit'in açıklamasını okuduktan sonra başından beri üzerinde durduğumuz "solda üç parti" görüşümüz ağırlık kazandı. DSP lideri yine SHP'nin tuzaklarından söz ediyor her za- man olduğu gibi. Bu tuzakların neler olduğunu şöyle an- latıyor: "O arada, sorunun Cumhuriyet Halk Partisi boyutu, SHP yönetiminin izlediği taktikler, yasaya yerleştirdiği tuzaklar yüzünden, büsbütün ağırlaştı. SHP yönetiminin asıl amacı başından belliydi: Cumhuri- yet Halk Partisi'yle Demokratik Sol Parti'yi yutmak ve ken- di gövdesinde eritmek... Cumhuriyet Halk Partisi oltanın ucundaki yem, Demok- ratik Sol Parti de yemi yutacağı umulan balık... Demokratik Sol Parti yemi yutunca, SHP de Cumhuriyet Halk Partisi'yle birlikte Demokratik Sol Parti'yi yutacak ve SODEP-Halkçı Parti birleşmesinde Halkçı Partililerin başh na gelen, bu kez de birçok Cumhuriyet Halk Partisi köken- lilerle Demokratik Sol Parti'nin başına gelecek. O arada SHP, Cumhuriyet Halk Partisi'nin maddi miras.ına konmuş olacak. Ama bu proje yürürse, oltanın ipi de SHP'nin ayağına dolanabilir. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi'ni ve Demok- ratik Sol Parti'yi yutmakla SHP'nin yapısal sorunları çözül- mez, büsbütün karmaşık duruma gelebilir. Bu proje yürümezse, SHP'nin yedekteki projesi de şu: Tasfiye etmek istediği bazı SHP'lilerle Demokratik Sol Parti'yi Cumhuriyet Halk Partisi'ne itelemek ve Cumhuri- yet Halk Partisi 'ni erken seçime örgütsüz ve hazırlıksız ya- kalatarak tasfiye etmek... Her iki proje ile de Cumhuriyet Halk Partisi 'nin daha ye- niden doğarken öldürülmesi öngörülüyor." Bülent Ecevit'e göre SHP yöntemleri, tuzaklan, bir iki değil, hayli fazla. örneğin SHP-DYP ile işbirliği yapıyor. Nasıl mı? . Şöyle: "SHP'nin DYP desteğiyle hazırladığı yasaya göre, açılış toplantısında delegeler CHP'yi, daha kurulurken kapatıp maddi varlığını başka birpartiye veya partilere devredebi- lecakler; ama başka bir parti, yani SHP veya Demokratik Sol Parti, Cumhuriyet Halk Partisi'ne katılma kararı verir- se, o partinin devletyardımı hakkı CHP'ye devredilemeye- cek ve Cumhuriyet Halk Partisi güvenli ve çok önemli bir gelir kaynağmdan yoksun kalacak. Oysa çağımızda parti- cilik çok paralı ve pahalı oldu. Öyle bir gelir kaynağmdan yoksun kalırsa Cumhuriyet Halk Partisi büyüyemez. Gerçi TBMM'de grup oluşturabilirse sınırlı bir devlet yardımından yararlanabilir; ama o zaman da genel mer- keziyle ve tüm örgütüyle Cumhuriyet Halk Partisi, daha doğarken, TBMM grubunun, hatta belki gruptaki birhizbin *egemenliği altına ve sultasına girer. Büyük sermaye çevrelerinin cömertçe yardımıyla ya- şamını sürdürmeye kalkışırsa, o zaman da demokratik SG/da bir parti niteliğlni yitirir; ANAP'tari veya DYP'den farkı kalmaz. Ülkemizde düzenli ödenti geleneği ise oluşmamıştır. Cumhuriyet Halk Partisi'nin mal varlığı da abartılmak- tadır. Cumhuriyet Halk Partisi'nin, Rüzgarlı Sokak'taki iş hanından başka gelirgetirecek bir mal varlığı yoktur; onun yıllık geliri ise 500 milyon liradan ibarettir. Atatürk'ün İş Bankası hisselerinden de Cumhuriyet Halk Partisi 'nin her- hangi bir gelir elde etme hakkı yoktur; geçmişte ol- mamıştır; gelecekte de olmayacaktır. Ben parasız particiliğin de, parasal açıdan Meclis gru- buna bağımlılığın da ağır sıkıntılarını geçmişte yaşadım; yeniden kurulurken CHP'nin o sıkıntıları göze almasını asla salık veremem. Bu durumda, CHP'nin, kurulu partilerden birine ka- ttlmaktan başka bir çaresi yoktur. Bu çaresizliğin nedeni de SHP'nin hazırladığı yasadır. Birçok eski CHP'liye ters veya acı gelse de bu gerçeğin içlere sindirilmesi gerekir." DSP lideri Ecevit sonucta, "CHP, DSP'yekatılsın"diyor. Böylece baklayı ağzından çıkarıyor. Şimdi ne olacak? 9 eylülde CHP yeniden açtlacak. İşte kıyamet ondan son- ra kopacak... Kimse özveride bulunmuyor. Hem SHP hem de DSP aynı tavrı gösteriyor: "Haydi bize katılın..." Acaba, CHP kurultayında Ecevit'ten Baykal'a kadar önde gelen adlar salt yönetim kuruluna girseler ne olur? Erdal İnönü delege değil, Inönü'ye yakın adlar girer lis- teye ve seçilirler. Bir geçiş dönemi için işte size formül... Bilmem ne dersiniz? Deniz Baykal: Uzlaşma ihtiyacı daha da arttıYILMAZ GÜMÜŞBAŞ ANKARA - SHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, "Sayın İnönü ile Sayın Ecevit'- in CHP'nin yeniden oluşumu- na katılmamalan, CHP için bir büyük uzlaşma ihtiyacını daha da arttırmıştır" dedi. Baykal, "herkesin duygusal bi- rikimlerinden ve kişisel kaygı- lanndan sıynlarak en büyük CHP'nin inşasına soyunması- nı" istedi. CHP'nin geçen günlerde Anadolu Kulübü'nde düzenle- diği bir toplanüda, önceki gün de Çorlu'da partili arkadaşla- nyla yaptığı görüşmede, 9 ey- lülde yeniden açılacak CHP için genel başkanbğa aday ola- bileceğini açıklayan SHP An- talya Milletvekili Deniz Bay- kal, CHP'deki son gelişmelerle ilgili olarak Cumhuriyet'in so- rulannı yanıtlarken, "bireysel çıkış yapmamaya çalıştığını ve önümüzdeki günlerde gerekir- se tekrar konuşacağını" belir- terek şunlan söyledi: "Sayın İnönü ile Sayın Ece- vit'in CHFnin yeniden oluşu- muna katılmamalan, CHP için bir büyük uzlaşma ihtiya- cını daha da arttırmıştır. CHP'nin güçlü bir şekilde ye- niden açılması için CHP proje- sine inananlann tümü her tür- lü duygusal birikimler ve kişi- sel kaygılan aşarak el ele vermelidir. Gönül isterdi ki, di- ğer parti liderlerinin de bu yol- da katkılan gerçekleşseydi. Ama bu olmadı, olmuyor. Şimdi yapüması gereken, her- kesin bir araya gelerek en bü- yük CHP'nin inşası için soyun- masıdır." T.G ANKARA 19. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ 1992/2807 Ismet Sar vekili Av. Mehmet Çelik'e borçlu Ali Akman hakkında yapılan icra takibinde: 8.5.1992 tarihınde 821.409 şase nolu ve 241154 motor nolu TIR çe- kicisi plakasız olarak haciz edilmiştir. Mahcuz vasıta üzerinde hak sahibi bulunanlann iş bu ilan tarihin- den itibaren yedi gün içende müdürlüğümüzün 1992/2807 sayılı dos- yasına müracaatları ilanen tebliğ olunur. 12.8.1992 Basın: 35330
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle