23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16 AĞUSTOS1992 PAZAR PAZAR KONUKLARI Leyla Tavşanoğlu, 'Sağhklı Yaşam için Spor'konusunu bir uzman ve birsporzede ilekonuştu Alturfan: Yaşıruza göre spor yapın- Sağhklı spor için neyapılmalıdır? Bunun gerekleri nedir? ALTURFAN-Spora başlamadan ön- ce mutlaka vücudun ve beynin spora hazarlanması lazım. Bunun için yapıla- cak spor öncesinde, kaslara daha çok kan gitmesini sağlamak için kültür fızik hareketleri, mümkünse de masa yap- mak gerekir. Ancak bundan sonra spora başlanır. Aksi halde çeşitli sakatlıklar or- taya çıkar. Çünkü kişi vücutça da kafaca da spora hazırlıkh değildir. Bunun dışında yaşlara göre spor var- dır. Orta yaşta spor yapmak isteyen bir kişinin öncelikle doİctor kontrolünden gecmesi gerekir. Hele yaşı 30'un. 40'ın üzerindeyse, en azından bir kalp akciğer sisteminin hekim kontrolundan geçiril- mesinde fayda var. Bir de kullanılan spor malzemelerine özellikle dikkat edilmeli. En iyisi, o spor için en uygunu kullanılmalı. Özellikle de giyilen ayakkabılara dikkat edilmeli. Belli spor için uygun ayakkabı gi- yilmiyorsa sakatlıklar olur. - Türk insanının spora yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsımuz? por yapan insan her yönüyle hazır oluyor, hayata hazır oluyorsunuz. 20,25,30 ya da daha geç yaşlarda spora başlayanlar başlangıçta güçlük çekerler. Ama belirli bir dönemi geçirdikten sonra artık, vücut onu ister. Son yapılan çalışmalara göre de vücutta bir hormon oluştuğu ve alışılmış saat geldiğinde, insanın nasıl karnı acıkıyorsa yemek yemek ihtiyacı hissediyorsa spor ihtiyacının da hıssedildiği ortaya konulmuş. Vücut onu artık istemeye başlıyor. ALTURFAN-Benim cocukluğuma kıyasla şimdi çok büyük fark var. Şunu da söylemek lazım. Son siyasi iktidarlar bu işin bilincine vardılar. Benim için la- boratuvar gerek kapalı, gerekse de açık spor alanıdır. Bir insan sağlıklı olarak yaşına göre spor yapıyorsa o insan sağ- hklıdır. Bu bir yerde insan iiçn test olu- yor. Ikinci olarak da vûcut hazırlamış oluyor. Bunu tıbbi olarak şöyle açıkla- yabiliriz. Örneğin bacaklanmız. Kalpten kan çıkar. atar damarlar vasıtasıyla ba- caklara. vücudun alt bölümüne iner. Bir de bunun dönüşü var. İnsan koşunca kaslar kasılıyor. Kaslar arasında toplar damarlar var. Kaslar kasılarak toplar damarlara kanın yukan pompalanma- sında yardun ediyor. Spor yapan insan- da damar sertliği olmaz. Çünkü damar- da sürekli kan hareket halinde olduğu için damar cidannda yağ toplanmaz. Spor yapan insan her yönüyle hazır olu- yor, hayata hazır oluyorsunuz. 20,25,30 ya da daha geç yaşlarda spora başlayan- lar başlangıçta güçlük çekerler. Ama be- lirli bir dönemi geçirdikten sonra artık, vücut onu ister. Son yapılan çalışmalara göre de vücutta bir hormon oluştuğu ve alışılmış saat geldiğinde. insanın nasıl karnı acıkıyorsa yemek yemek ihtiyacı hissediyorsa spor ihtiyacının da hissedil- diği ortaya konulmuş. Vücut onu artık istemeye başlıyor. - Sağlıklı spor yapabilmek için nasıl bir beslenme rejimi uvgulamak gerekivor? ALTURFAN-Kabaca söylemek gere- kirse spor yapan ya da spora başlayacak kişi zaten sağlıklı kişidir. Sağlıklı spor için beslenme açısından genelde bir tanımla- ma yapmak gerekirse proteinlerin alın- ması önemlidir. Proteinler vücudun yapı taşıdır. Proteinli maddeler de et, balık, tavuk... Yıllar önce bir toplantıya katılmıştım. Konusu Türk gençliğinin sporu ve so- runlanydı. Orada bana, 'Karadeniz in- sanında spora yatkınlık vardır. Bunun sebebi nedir?" diye sormuşlardı. O anda bu konuyu düşündüm. Ben de o yöreli- yim. Eskiden Türkiye'de besin maddele- ri bu kadar bol değjldi. Ama en fakirin evine bile iki öğün balık girerdi. Şimdi öyle değil ya, neyse... Balık, özellikle de hamsi proteini bol olan besin maddeleri. Doğu Karadeniz insanına baktığınız za- man gerçekten spora karşı bir yatkınlığı olduğunu görürsünüz. O zamanlar ham- si tarlalara dökülürdü. Şimdiyse Reşat Altını gibi oldu. Bunu da şuna bağlamak istiyorum. Proteinli maddelerin, bol ahnması, yani vücudun yapı taşının kuv- vetli olması gerek ki iyi spor yapılabilsin. Bir de spor yaparken şuna dikkat et- meli: Midenin boş olması lazım. Yemek yedikten hiç olmazsa üç dört saat sonra spor yapılmalı. Bunu da şuna bağlıyo- ruz: Besinlerin mideden barsaklara geç- mesine süre tanınmabdır. Tok karnına spor yapılınca vücudun yükü daha çok artar. Yemeğin hazmedilmesi vücut için bir çalışmadır. Bir de bunun üzerine spor eklenince vücudun yükü iki misline çıkı- yor. O yönden aç karnına spor yapılma- sında fayda vardır. - Son yıllarda büyük kentlerde hizmele açılan halı sahalarda sakatlıkların yüksek olduğu söyleniyor? Bu konuda bir değer- Prof. AZIZ ALTURFAN 1942'deGiresun un TireboluUçesinde doğdu. İlk ve oria eğitimini Tirebolu da yaptıktan sonra lişevi İstanbul Lisesinde bitirdi. İ.Ü. Çapa Tıp Fakültesi nden mezun oluşunun ardından aymfakültede başasistanhk göreviyaptı. Ortopedi Travmatoloji Kürsüsü nde 1982 de doçent oldu. 1986 'da aym klinikte profesör oldu. Aynı zamanda İstanbulspor Kulübü Baskanlığı görevinde bulunuyor. lendirme vapar mısınız? ALTURFAN-Geçen yıl bir toplantı düzenlenmişti. Bu toplantıda yanılmı- yorsam Beden Terbiyesi Bölge Müdürü, Istanbul'da yüz küsur halı saha olduğu- nu, ancak bunlardan 50-60 tanesinin ruhsath olduğunu söylemişti. Bu sakat- lıklann artmasında bu sahalann normal standartlara uygun yapılmaması etken. Teknik olarak nasıl yapılıyor, tam olarak bilmiyorum. Bildiğim kadanyla altına kum konuluyor. halının şu kadar kalın olması lazım. Onun bir standardı var- mış. Burada önüne gelen halıyı alıyor, sa- hanın üzerine seriyor, etrafını çeviriyor. yaparken oksijenin vücuda rahat girebil- mesi gerek. Açık sahada hiç tartışmasız daha kolaydır, akciğerlere daha kolay girer. Akciğerlerde oksijen değişimi olur. oksijenin kaslara gitmesi daha kolaydır. -Bir zamanlar joggingin de çok modası vardı. Ama sonradan sağlığa zararlı oldu- ğu sövlendi. Bunun doğruluk payı varmı? ALTLRFAN-Büyük bir doğruluk pa- yı olduğuna inanmıyorum. jogging her yaşta yapılan sporlardan biridir. Sağlığa zararlı bir yanı olduğunu düşünmüvo- rum. Jogging daha çok orta yaşta yapı- lan bir spor. Bunu yaparken de tedricen yapmak lazım. Merdivenleri basamak basamak cıkmak lazım. Üç beş basamak birden çıkmaya kalktığınızda ya düşersı- niz. ya başka bir aksaklık olur. Joggingi ve benzeri sporlan yaparken vücudun hazırlanması lazım. Kültür fizik hare- ketleri, masaj yapmak gerek spora başla- madan. Hazırlandıktan sonra önce hızlı yürüyüş şeklinde. sonra tempoyu biraz arttırarak ve etap etap yapmakta yarar var. Eşofmanını giymiş, hiçbir hazırhk yapmamış, koşmaya çıkmış... Bunu ya- parsanız önce adale hamlığı nedeniyle bir iki gün sonra ağnlar başlar. Profesyonel futbolcular da sakatlanı- yor. Bugün en büyük kulüplerin futbol- culann idmanda hazırlanması bile tam değil. Bunu bir ara Galatasaray yaptı. İdmanlar başlamadan önce, vücudu bi- len kondüsyon çalışması bilen bir hoca getirtti. Profesyonel takımlar, gerek bas- ketbol olsun, gerek futbol olsun bütün maçlar için idmana başlamadan önce vücudun hazırlanması lazım. Dünyada bu iş artık profesyonel hale geldı. Vücut- taki kaslann çahşmasını, vücudun hazır- lanmasını bilen profesyonel kişiler, önce ekibi hazırlıyorlar, ondan sonra idman başlıyor. Yineliyorum, vücudun hazır- lanması işi ayn bir konudur. Sporcu idmanda yapmamış olduğu bir hareketi müsabaka sırasında yap- mak zorunda kalıyor. Bir örnek verecek olursam: Sporcu idmanda.ayağını diye- lim. bir metreye kadar kaldınyor. Ama müsabaka sırasında öyle pozisyon olu- yor ki, bunu 1.5. ya da iki metreye kaldır- ması icap ediyor. Müsabaka sırasında tabii sporcu bunu düşünmüyor ve ne oluyor? Adalelerin de tendonlann da be- lirli bir uzama kapasitesi var. Eğer baş- langıçta siz bunlan iki metreye alıştır- mazsanız adalenın ya da tendonun boyu Zingal:Spor yapayım derken ölüyordumSpor yapmak isterken başınıza çeşitli ısler açıİdığını biliyoruz. Bu nasıl oldu aıı- lutırpnsmız? ZİNGAL - Bundan 6-7 yıl öncesiydi. Günde iki paket sıgara içiyordum. Siga- ra>ı bırakma>a karar vermiştim. ama nasıl bırakacağımı bir türlü bitemiyor- dum. Sigarayı bırakmanın en iyi yolu- nun spor yapmak olduğunu söylediler. Ona ınandım. Ancak sağlıklı yaşayayım derken neredeyse sağlıklı ölmeyle karşı karşıya kaldım. Satıbahlan koşmaya başladım. 5 gün, 10 gün derken ayaklanmda inanılmaz ağnlarbaşladı. Doktordahil kime sorduysam, "Bu ağnlar doğaldır. Sen hamsın. Bunlar kas ağnlandır" dediler. Bunu böyle kabul edip koşmaya devam ettim. Ama bir sabah kalküğımda tabanlanm şjşmişti. Değil koşmak, ayakta duramıyordum. Sigarayı bırakmak için her sabafı koş- maya karar verdim. Gittim kendime bir eşofman takım. lastik ayakkabı aldım ve sabahlan koşmaya başladım. 5 gün, 10 gün derken ayaklanmda inanılmaz ağn- lar başladı. Doktor dahil kime sorduy- sam. "Bu ağnlar doğaldır. Sen hamsın. Bunlar kas ağnlandır" dediler. Bunu böyle kabul edip koşmaya devam ettim. Ama bir sabah kalküğımda tabanlanm şışmişti. Değil yürümek, koşmak. ayak- lanmın üzerinde bile duramıyordum. Bir ortopediste gittim. Halk dılınde ta- banlanmın çöktüğünü söyledikten son- ra. "Ne yaptın da bu duruma geldin" diye sordu. "Sigarayı bırakmak. sağlıklı yaşamak için koştum" dedim. Sonuçta, doktor bana, yanlış ayakkabıyla yanlış zeminde koştuğumu söyledi. Bu duru- mun en az 15 gün, bir ay sürebileceğin- den söz etti. Tedavi şekli olarak da bana ortopedik bir ayakkabı. parmak uçlan- mı dışanda bırakan lastik çorap. bir de mercimek büyüklüğünde hap verdi. Şimdi adını anımsamıyorum. Benım ila- ca karşı alerjim olduğu için hemen pros- pektüsünü okudum. Aynen şunlar yazı- T YAMAN ZİNGAL 1947 'de İstanbul 'da doğdu. Eğitimini İstanbul'da tamamladı. Gençyaşında iş hayatına atıldı. Uzun süre dış ülkelere ihracat yaptı. Şu anda Almanya 'ya kadmlar için hazırgivim üriinleri ihraç eden bir firketin sahibi. A tçılık sporuylayakından ilgili. Veliefendi Hipodromu 'nda bulunan dörtatıyarışlarakatılıyor. Aradan bırkaç gün geçti. Bir arkada- şım bana. "Sen kepek al. Bunu kaynat. Ayaklannı o sıcak kepeğin içine sok" de- di. Kepek sözcüğünü hep duyanm, ama kepeğin ne olduğunu bilmiyorum. Nere- den bulunur soruma, "Un fabrikalann- da bulursun" yanıtını aldım. Hemen telefon rehberini açtım. Oturduğum yere en yakın bir un fabrikasının numarasını buldum. Oraya telefon ettim, adresi al- dım. kalktım oraya gittim. "Kepek isti- yorum" dedım. "Ne kepeği istiyorsu- nuz" dive sordular. Ben bilmiyorum. "Ne kepeği var" diyf sordum. Adam buğday. arpa, yulaf, çavdardıye sıraladı. Bunun üzerine "En iyisi hangisiyse on- dan verin" dedim. "Ne yapacaksınız" Prof Aziz Alturfan, belli bir yaştan sonra sporun nuıtlak doktor kontroiü altında gercekleştirilmesi gerektiğini savundu Oluyor size halı saha. Bunlann belirli, yetkili kuruluşlarca kontrol edilmesi la- zım. Bunu herhalde Beden Terbiyesi Bölge Müdürlüğü Belediye'yle işbirliği halinde kontrol etmeli. Standardı neyse ona göre ruhsat vermesi gerek. Standar- da uygun olarak yapılmayan sahalarda tabii ki sakatlık oranı da artıyor. Ama en iyi sahalarda* da sakatlık oluyor. Biraz önce de söylediği gibi sakatlığın oranı azılıyor. - Son yıllarda dünyaya bir aerobik yap- ma salgını sardı. Aerobik sağlığa yararlı mıdır. zararlı mıdır? ALTURFAN-Spor açık alanlarda ya- pılmalı. Kapalı yerlerde yapılan sporun da mutlaka vücuda faydası var da spo- run daim açık ve temiz bir yerde yapıl- ması lazım. Bunun nedeni de şu: Spor normalinden fazla uzuyor. Ondan sonra da kopmalar, kemikten aynlmalar ve do- layısıyla sakatbklar ortaya çıkıyor. - Siz İstanbulspor Kulübü başkanlığıyla hekimlik ve öğretim üyeliğini bir arada nasıl beğdastınvorsunuz? ALTURFAN-Spor kulübü yöneticili- ği ekip işidir. Bizim ekibimiz çok kuvvet- li. Bu işi sevmek ve zaman ayırmak meselesi. Sabahlan altı buçukta kalkıyo- rum. Gece işim birde biter. Bir buçuk, ikide yatanm. Ama bunu yaparken di- ğer işleri de aksatmıyorum. Zaten olmaz. Haftalık programım. hangi saat nerede- yim, bellidir. Sporculann sağlık sorunla- nyla ben ilgileniyorum. Mesela geçenler- de birisinde minüsküs yırtığı oldu. Ameliyat ettim. Bütün bunlar fazla me- sai gerektiren şeyler. lıydı: "Değil midesinden rahatsız olan- lar, sağlam mideliler bile bu ilacı alırken son derece dikkat etmelidirler." Pros- pektüste aynca şunlar da yazılıydı: "Saç dökülmesi. mide bulantısı, deri dökül- mesi, göz kararması başlarsa ilacı derhal kesin. Bir hekime başvurun." Ben korkudan o ilacı alamadım. Bu kez gittim. ortopedik ayakkabıyı aldım. Ama bunu giyme şansım olmadı. Ayak- lanmın kavislerini acıttı, yara yaptı. So- nuçta bunlan da bir kenara bırakmak zorunda kaldım. Lastik çorabı hiç mi hiç giyemedim. Ayağıma giydiğim ilk gün sonunda bir de baktım ki parmak uçla- nm bembeyaz olmuş. Meğer kan deve- ranını engellemiş. Bu sefer iyice kork- tum. Ama çaresizdim. Doktorun verdiği ilacı, ayakkabıyı, lastik çorabı kullana- mıvordum. Hiçbir şey de yapamıyorum. diye sordu. Derdımı anlattım ve "Kay- natacağım. bunun içine ayağımı sokaca- ğjm" dedim. Adam buna güldü. Ama bu kepek kaynatma işi bana es- kilerin bir evde tedavi yöntemini anım- satmışt*. Eski kadınlar şişen bir yere ekmeği hamur yapıp üstüne bastırdıkla- nnda şiş inermiş. Bunun da kendine ait bir mantığı olsa gerek. Bu arada adam her cins kepekten birer parça bir torbaya doldurup elime verdi. Eve gider gitmez hepsinden birer parçayı bir aşure tenceresine koyup kaynattım. Ayağımı sokabilecek sıcaklığa gelince içine soktum. Yanm saat. bir saat kadar ayağımı içinde tutuyordum. Bunu 2-3 gün sürekli yaptıktan sonra baktım şişler inmeye başladı. Şişler inince ağnlar da geçti. Başıma gelen bir başka olay da şöyle: Yaman Zingal, sıgarav ı bırakmak için başladığı 'spor'a. sağlıksal sorunlar nedeniyle ara vemıck zorunda kaldığını söylüyor 1986 yılında Dinarsu sahasında bir ak- şam arkadaşlanmla top oynuyorduk. Top yerde zıplıyordu. Zıplayan topu aşağı almak için bacağımı iyice kaldınn- ca korkunç bir acıyla yere düştüm. On beş yirmı dakika kadar saha kenannda durdum. acının geçmesini bekledim. Sonra yine oyuna girdim. Ağnyan baca- ğımla topa vunnak istedim, mümkün değildi. Aradan altı yıl geçti. Sağ ayağımı yattığımda hâlâ çekip yatıyorum ya da bir sandalyeye oturduğum zaman san- dalyenin uç kısmı bacağımın o noktasına değdiğinde korkunç bir acı duyuyorum. Tedavi de olmadım. Bu acı bende yer etti. Aslında spor yapan herkesin bir heki- me görünmesi gerek. Batı ülkelerinde profesyonel sporda önce sporcular he- yetten gecip "sağlam" raporu aldıktan sonra sporcu olabiliyorlar. -Koşmaya başladığmız zaman ya da koştuğunuz süre içinde hiç gıdanıza dik- kat etıiniz mı' ZİNGAL - Hayır, hiç. Sigarayı bırak- tığım için iştahım daha da açılmıştı. Bu sefer önüme ne gelirse yiyordum. Koş- mama karşın, çok yemek yemem sonucu kısa sürede kilo aldım. Beslenme yüzünden benim değiL, ama bizim oturduğumuz mahallede bir ağa- beyimizin başına bir iş gelmişti. Yıllar önce bu ağabeyimiz bir öğle sıcağında bol bol bulgur pilavı yemiş ve ayran iç- miş. Hemen sonra da futbol oynamaya başlamış. Bırkaç dakika sonra sahada kaldı. Sedyeyle hastaneye kaldırdılar. Uzun süre bakım altında kalmıştı. - Spor yapma kararı alırken hiç hekim kontrolünden geçmevi düşündünü: mü? ZİNGAL - Hayir. Ataköy'de koşu- yordum. Sabahın erken saatlerinde be- nim gibi yollarda koşan yüzlerce insan görüyordum. Onlar bir doktor deneti- minde mi. yoksa benim gibi bilincsizce mi koşuyordu? Bilemiyorum. Bir de yıl- lardır spor yapmamış ham bir vücudu birdenbire çok zorladım. Ler yaşın bir çalışma temposu varmış. Her yaşta nabız farklı atarmış. Şu kadar atarsa o kadar koşmak lazımmış. İkinci gün ve sonraki günler tedricen arttırmak gerekirmiş. Daha sonra yine bana hekimin söylediğine göre benim türümde bir kişi doktor kontrolünden geçmeden koşmaya başlarsa ve kalbinden de gizli bir rahatsızlığı varsa ölüme bile yol açabilirmiş. - Peki, başlangıçta kas ağrıları olmuş muydu? ZİNGAL - Oldu, bunun olacağını bili- yordum. Ama ayak bileklerimin ve taba- nımın şişeceğinı, basamaz duruma gele- ceğimi hiç aklıma getirmemiştim. Hatta bir keresinde hiç unutmuyorum, sabaha karşı uyandım. Tuvalete gitmem gereki- yor, ama yürüyemiyordum. Çünkü ayaklanmın üzerine basamıyordum. Dizlerimin üzerinde sürünerek tuvalete gittiğimi çok iyi anımsıyorum. Bütün bunlar hep bilgisizce, doktor denetimsiz yapılan spordan kaynaklandı. - Koşarken hiç soluksuz kaldığmız oldu mu? ZİNGAL - Olmadı. Ama daha sonra öğrendim ki her yaşın bir çalışma tempo- su varmış. Her yaşta nabız farkh atar- mış. Şu kadar atarsa o kadar koşmak lazımmış. İkinci gün ve sonraki günler tedricen arttırmak gerekirmiş. Daha sonra yine bana hekimin söylediğine gö- re benim türümde bir kişi doktor kont- rolünden geçmeden koşmaya başlarsa ve kalbinden de gizli bir rahatsızlığı var- sa ölüme bile yol açabilirmiş. Bunun üze- rine birdenbire spordan korkmaya baş- ladım. O günden bu yana bir daha başka spor yapma girişiminde bulunmadım. Sadece yüzmeyi çok seviyorum. Denizde bir saat. iki saat yüzüyorum. Bütün bir yıl yapamadığım sporu yazın birkaç haf- taya sığdırmaya çalışıyorum. Yine de bunu bilincsizce yaptığımı biliyorum. - Denize girmeden önce bir doktora gö- rünmeyi düşünmediniz mi? ZİNGAL - Hayır. Normal olarak, as- lında insanın periyodik check-up'lannı yaptırması gerek. Ama bizim toplum ha- la bu bilinçte olmadığı için. ancak bir yerimizde çok büyük bir aksaklık çıktığı zaman. bu bizi çok rahatsız ettiği zaman hekime başvuruyoruz. - Okuldayken sportiffaaliyetlere katıl- dmızmı?Katıldn sanızherhangibirhekim kontrolünden geçtiniz mi? ZtNGAL - Okulda lisanslı sporcuy- dum. Lisans çıkarmadan önce de Beden Terbiyesi Bölge Müdürlüğü'nde sağlık kontrolünden geçerdik. Ama o sağlık kontroiü sadece derin nefes alıp vermek, oturup kalkmaktan ibaretti. Muayeneye gelen yüzlerce insan oluyordu. Bu insan- lar sıraya giriyorlar, onar saniyelik bir kontrolden geçiyorlardı. Ne bir hekim gözetimi, ne bir kan alınması, hiç birini uygulamazlardı. Yani öylesine bir mua- yeneydi bunlar. - O dönemde hiç sporfizvolojisi uzman- ları var mıydı. yoksa sıradan doktorlara mı muavene olunurdu? ZİNGAL - Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü'nün görevlendirdiği dokto- ra muavene olurduk. Ne kadar konusu- nun uzmanı olduğunu bilmiyorum. Doktor mu, doktor... Üstelik "sağlam" raporu veren... Hatırlıyorum. Benim önümde. sırada otuz kırk kişi vardı. Hiç- biri de çürüğe çıkmadı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle