15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Sal Cumhuriyet* 'Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirlceti adına Btri» N»di Istanbul Haberleri: Şeny Kılkaa, Dış Haberler: Ergua Balcı, Iş-Ekonomi: Şükran btend, Yurt Basan ve Yayan. Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecüik T.A.Ş. Türkocajı Cad.' - • Genel Yayın YöneUnenı: Özgen Acar • Genel Ykyın Koordınatörü: Hikınet Çttinkty» Haberleri: Mehmct Saraç, Kültilr: Ccial Üster, Makaleler: Sami Kanöıca, Spor: Abdalk*dir 39/41 Cagaloglu 34334 Ist. PK: 246 lsunbul. Tfek 512 05 05 (20 hat), Teloı: ~ Yazı lşleri Müdürlen FÜSBB özbilgtn (Sorumlu), Cdal B*şl«»g>ç (Haber) • Görsel YıcHmiB, Düzeltme Abdullafa Yancı • Müessese Mudür V: EroJ Eıtul • Koordınatör: 22246, Fax: (1) 526 60 72 • Bürolar Aakanc Z. GOkalp Blv. tnkılap S. No:'v Yönetmen: Ali Acar • Düzenleme Mustafa Saihmcr • Ankara Temsıicısı: CİKyl Ahmet Koralsan • Muhasebe. Baleot Yater • ldare: Huscyin Garer • Işleune: öader Çelik • 19/4, Tel: 433 II 41-47, Tetet: 42344, Fajc (4) 433 05 65 • lımlr H. Ziya BJv.'" Areaylrei. Haber Müdürleri: MuUafs Balbay, l«ık K m , tzmır Tenısüci V.: Strdar Kıak, Bügi-lşlem: Nail İnü Bılgısayar Sıstem: Marinel Çfler • PersoneL- Scvfl Bostaacıotla 1352 S. 2/3, TM 83 12 30, Telot: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adaa* Inönd, ' Adana Temsilcisi- Çctia YUcaoftta • Reklam: Reka Itıtnaa • Dış IlişkJler: Halyı Akyol Cd. 119 S. No: 1 Kal 1, TM: 19 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: (71) 19 25 78 . TAK.VİM. 15 AĞUSTOS 1992 tmsak:4.28 Ikindı: 17.03 Akşam: 20.10 Yatsı:21.41 Kalçasız, göğüssüz, kısacık saçlanyla çocuksu bir hali vardı. Hollywood, Demi Moore'a artık farklı bir gözle bakıyor Ona doğal gelen her şevi vaDivor kadınlar •ATÎNA(AA)-ABD'de modacüar için yapılmış bazı istatistiklere göre kadmlar gjderek "daha iri biryapı" sergibyorlar. Modern kadınlann eski dönemlerdeki heradnslerine kıyasla "daha becerikli veellerinin daha sıkı" olduğu ve hazır giyıme daha az rağbet ettiklen de dikkat çekiyor. lstaüstikler,ABD'de kadınlann ortalama ayak - ölçüsünün 192O'lerde4.5 numara iken, 1945 yıbnda 6Se, 1965 yılında7.5'e çıküğını ortaya koydu. Bugünün kadınının ortalama ayak ölçüsü ise 8.5 numara. Kadmlar 1960'larda ellerine geçen paranın yüzde 4.5'ıni haar giyime ayınrken, bu oran 1990'da ise yûzde 4'e düştü. Vahşibalık • LONDRA(AA) -tngiltere'nin başkenti Londra'daki bir park gölûnde yaşayan ve bazı kazlarla ördeklere saldıran vahşı turna balığının başına ödûl kondu.. Park yönetimi, vahşi balığı yakalayana 120 dolar ödüîverecek. Londra'nın kuzeyindeki bir parkta kazlarla ördeklenn korkulu rûyası halınegelen turna balığının, yıllardır gölün çamurlu sulannda yaşadığı ve yaklaşık 15 kg. ağırbğında oldugu belirtıliyor. Babğın tehlikeli görülmediği, ancak diğer hayvanlara saldırması nedeniyle avlanması gerektiği ve göldeki görevlilerin bütün çabalannın bugûne kadar boşaçıktığı kaydediliyor. Almanya'da hakaret cezası •FRANKFLRT(AA) -Alman polisine el ve lafla hakaret etmenin cezası cep yakıj or. Cezalar, 60 mark tan başlayıp 2 bin marka kadar yükseüyor. Parrr aklanna sahıp olamayıp, işaret parmağını şakajpna dayayarak ceza yazan polise 'sen delisin' harel.etını yapmak, otomobil sürücüsüne bin marka mal oluyor. En düşü.|ü 60 en yükseği 2 bin mark olan hakaretlenn çeşitl ;ri ve cezalan ise şöyle: -"Bir psikoloğa görünseniz iyi ohıcak" 60 mark, -"Işgüzar" 200 mark, -"Ay ı" 450 mark, -" Aptal herif'500 mark, -"Saçmalama" ya da "K yala" 600 mark, -"Budala, salak" 900 mark,-"Kuş beyinli" ya da "sen delisin işareti" 1000 mark,-'İt sûrûsü" 1800 mark. Milli parklap •IZMİR (AA) -Türkiye'de halen 21 olan milli park sayısının, önümüzdeki aylarda 29'a yükseltileceği bildirildi. Yeni milli park olacak yerler arasında Pamukkale, Efes, Kaçkar Dağlan, Aladağlar ve BeyşehirGölüde bulunuyor. AA muhabirinin sorulannı cevaplandıran, Izmir Orman Bölge Müdürlüğü yetkilileri, Türkiye'de milli park sayısının az olduğunu belirterek, "Avrupa'da ülke nüfusunun binde 5-6'sı milli parktır. • Moore'un Bruce Willis'le evliliği sürüyor. "Bireyler olarak sorumluluklanmm kendi üzerimize alıyoruz. Beraberliğimiz, bağımsızlığımız ve bireyselliklerimizi sağlamadaki yardımlaşmamızla denge halinde" diyor Demi. ÇIPLAK GERÇEK- Demi, 'Herdoğum- dan sonra daha iyi olacağımı söylemiştim ve oMum' diyor. Son yıllarda bebek patlaması yaşayan Hollywood, Demi'yi doğurganbk tann- çası olarak kucaklıyor. Haber Merkezi- Vanity Fair'in ağustos sayısına kapak olmuştu ge- çen yıl. Çınlçıplak, üzerindeki elmas- lardan başka hiçbir şey olmadan, kol- lanyla göğüslerinı ve karnını saran pozuyla bütün dünyanın gördüğü bu fotoğraf öyle hararetli tartışma- lara neden olmuştu ki Amerika ve Ka- nada'daki bazı dükkanlar, dergıyı boykot etmişlerdı. Vanity Fair, bu yılın ağustos sayı- sında yine Demi Moore'u kapak yapü. Demi bu kez hem giysili hem de çıplak. Vücudunun üzerinde ustaca bo- yanmış kırmıza kra- vatlı takım elbise- siyle ilk bakışta gi- yinik sanılabiliyor. Dergideki yazıda da Demi'nin kişili- ği, oyunculuğu, eşi Bruce NVillis ile iki kızından oluşan aile yaşantısı ve dostlannın onunla ilgili görüşlerine yer veriliyor. Zor bir çocukluk döneminden ve er- genük cağındaki hap bağımlüığm- dan kendi çaba- lanyla kurtulmayı başaran Demi, olaylan anlamlı de- neyimler olarak de- ğerlendirebiliyor. Ona göre anneliğin çıplak teşhiri, sağ- lıklı bir feminist gösteri. Hırsh Amerikan kişiliği üzerindeki kendi olumlu etkisinden gurur duyduğunu belirtirken şöyle di- yor: "En hoş sürp- riz de bana çok do- ğal gelen birşeyi yapmamdan baş- kalannın etki- lenmesi ve başka kadınlann kendilerine farklı bakma- yor. Son yıllarda bebek patlaması ya- lanna neden olmak." şayan endüstri, Demi'yi doğurganlık Ghost ile ünlü olduğunda kalçasız, tannçası olarak kucaklıyor. NVarren göğüssüz, kısaak saçlan. ıslak iri Beatty, kendi kızmın doğumundan* gözleriyle çocuksu bir hali vardı. sonra fotoğrafçılara poz verirken Şimdi 29 yaşında, kocası ve iki kıayla "'Korkanm ben de babahğın Demi bir-iki yıl öncenin çocuğu büyüyüp Moore'u olabilirim" demişti. olgun bir kadın oluverdi. Hollyvvood Çekimini yakınlarda tamamladığı da Demi'ye artık farklı bir gözle bakı- son fılmi "A Few Good Men"i kan- Demi ye göre anneliğin çıpl teşhiri sağlıklı bir feminist gösteri. VVarren Beatty de kendi kızmın doğumundan sonra fotoğrafçılara "Korkanm ben de babahğın Demi Moore'u olabilirim" demişti. yer yaşamının en önemli fılmi olarak değerlendıriyor. Amerika'da arahk ayında gösterime girecek olan filmde Moore'un rol arkadaşlan Tom Crui- se ve Jack Nicholson, yönetmen ise Rob Reiner. Demi bu yaz, ünlü "öldüren Cazibe" (Fatal Attraction) filminin yönetmeni Adrian Lyne'in yönettiği psıkolojik ağırlıklı "Inde- cent Proposal"ın cekimlerine kanlı- yor. Film, bir sadakatsizlik öyküsü üzerine kurulu. Bruce Willis ile evlilığine gelince, Moore ilişkilerinin yürüdüğünü söy- lüyor. "Bireyler olarak her birimiz sağlamadaki yardımlaşmamızla den- ge halinde" diyor. Moore'un, ko- casıyla aralannda rekabet olmadığını öne sürmesine rağmen meslektaşlan bundan kuşku duyuyorlar. Moore, rollerini titizlikle seçerken Wıllis, va- kendi sorumluluklanmızı kendi üze- sat macera fılmlerinde rol ahyor. Eşi rimize alıyoruz. Beraberliğimiz, kendisinin üç katı ücret talep etmesi- bağımsızhğımız ve bireyselliklerimizi ne rağmen Moore, kocasının "Rob Reiner ile çalış^ mak için her şeyi -telefon rehberini okumak bile olsa- yapacağını" söylü- yor. Demi, meslekle- rinin eşiyle ara- lannı bozabileceği konusunda en ufak bir yorum- dan rahatsızlık du- yuyor. Bu konuda "Aramızda hiçbir zaman bir çatışma olmadı. Kairiyerle- rimızi tamamen farkb değerlendiri- yorum. Bruce'u bulunduğu yerde, kendimı de kendi 'konumum içinde görüyorum. Içim- de onunla rekabet etme arzusu yok. Rekabeti severim. Ama çoğunlukla kendimle" diyor. Moore, sinema seyircisinin kendi- sini özdeşleştirdiği tatb, pasif kadın rolünü oynamak- tan nefret ediyor. "Ghost" Tılminin yönetmeni Jerry Zucker'ı da film- deki mahrum edil- mış karakterip' daha güçlü ve idc ab hale getirmesı için ikna etmeye çalışmış. Zucker, "Demi sert ve kızgın karakterleri canlandırmayı se- viyor. Yumuşak karakterler onu çekmiyor" diyor. "Perdede gülmek- ten hoşlanmıyor." Demi, akıllılığıyla da hayranlık toplu- yor. "Indecent Proposal"ın yapımcısı Sherry Lansing, "Demi, şımdiye kadar ha- yatımda gördü- ğüm en akılh in- sanlardan bin" di- yor. "Mortal Tho- ughts" filminde Demi ile birlikte çalışan yönetmen Alan Rudolph ise yıldızı yeni parla- maya başladığı günlerde onda kari- yerini gittikçe daha fazla kontrol alü- na almak için uğraşan "çok çok akılb" bir kişilik gördüğünü söylü- yor. Rudolph, "Tuzaklan seviyor. Ama onlara takılmıyor. tstediğini elde etmesini biliyor" diyor. Kanadı kuık yeldeğimıeııleri ERDALYAZia hikmetse bir gelen bir daha gelir; hatta üni- versiteden hocalar gelir, her yıl, bir hafta tatillerini köyümüzde geçirirler." Son yıl- larda festival projeleri atılmış ortaya; "öyle ya bizim de yeldeğirmenimiz var, biz de onun adına festival yapalım." Bu olan bi- ten karşısında köylüler şaşkmhktan küçük dillerini bile yutmuşlar: "Ulaaa bizim de- ğirmenler ne kadar da gıymatbymış... Kö- yümüzün ünü nerelere ulaşmış..." Bir kap- lumbağa yürüyor kınk kanatlar arasında; kaplumbağa h l d Kanadı kınk kuş uçabilir mi? Yeldeğir- menlerinin de kanadı kınlmış Karakol Kö- yü'nde; "zor dönüyor"... Karakol Köyü Babkesir'e 22 km. uzaklıkta; yanya yakın kısmı asfalt, geriye kalanı toprak yol... Ka- rakol Köyü'nde kala kala iki değirmen kalrruş; diğerlerinin de yıkınülan... Bir ta- nesini "yerinden-yurdundan söküp" gö- türmüşler şehre. Köy yeldeğirmenleriyle ünlenmiş ya bir kere,sonyıllar"tu- . J i • tr ' rist akım"na uğ- •Balıkesır yakınlanndakı Kara- ramış yogun oia- ko ı Köyü'nde iki değirmen Sriian^^İdeğir- kalmış. Bir tanesini götürmüşler menierinde kamp; şehre.Oysa köy yeldeğirmenleriyle açık hava yürü- ünlenmiş. yuşlen... * "Kampın, tatüin degirmenle ilgisi ne" diye bir an düşünebüirsiniz; ama gerçekleş- miş; şehrin 'hay huyundan' kaçıp 'stres at- maya gelmiş şehirbler'. Hem de uyku tu- lumlanyla, çadırlanyla... Biz evde yorgan- la üşüdük, üşümez mi bunlar; şaşük val- la!.." Köy kahvesindeki sohbetten bir bö- lüm... Kamp yapmaya gelenleri köylüler sevgiyle kucaklaşmışlar: "Bizim lcöye ne [Nasddayanmış | değirmenci bu juğultuya, | bir korku filminin fon müziği adeta. hızıyla da olsa meye dönüyor, artık un için ; hayvanlara . kınk yem yapmak için... Rüzgann en hası var bizim tepede emmee?.." Gerçekten de rüzgann korkunç uğultular çıkardığı bir tepede kurulmuş de- ğirmenler: Nasıl dayanmış değirmenci yıl- larca bu uğultuya; bir 'korku fihni'nin fon müziği adeta... Her yana un kokusu sinmiş değirmende... "Neredeeeeskiden hazırtor- ba un; katırlarla saatlerce uzaktan gebrdi ekinler değirmene; o günkü ekmek bir baş- ka olurdu hani; lezzetine doyamazdık.. Ne- yin lezzeti kaldı ki..." Yapılan ankette kız öğrenciler, işyerlerinde cinsiyet aynmcılığını kabulleniyor Japon kızlamı feminizmdenhaberleri bile yok Haber Merkezi- Japonya'nın feminizm konusunda yiyeceği daha kırk fınn ekmek var. Tok- yo ve çevresindeki 561 üniversi- tenin son smıflannda okuyan kız öğrenciler arasında yapılan bir anket, kızlann işyerinde karşılaşacaklan cinsiyet ayı- nmabğının sadece farİanda ol- makla kalmayıp bunu kabul- lendiklerini de gösteriyor. Tııc Tokyo Metropolitan Government, 5000 bayan öğ- renci arasında Nisan'da başla- ya« klan iş hayatından bcklen- tilcrne ilişkin anket yürüttü. Ankete katılanlardan 3783 kişi tam yanıt verdi. Yanıtlar ince endiğinde şöyle ilginç so- nuçlar çıkıyor: - Vüzde 91'den fazlası. ken- dileıine "ofısin çiçeği" mua- • 5 bin kız öğrencinin yapılan ankete verdiği yanıtlarda cinsiyet eşitliğinin kınntılanna bile rastlanmıyor. Miki Tokoh, ofisin çeceği olmak istiyor. melcsi yapılmasından rahat- sızlık duymayacaklannı belırti- yorlar. Yüzde 25'e yakını ise bunu kadının rolü olarak görü- yor. - Yüzde 66'dan fazlası ofisin çiçeği gıbı davranmanın ortamı daha güzelleştireceğini düşü- nüyorlar. - Hosteslik ve sekreterlik gibi geleneksel kadın mesleklerine bağlı kalmakla yetinecek olan- lar yüzde 12. Daha ilginç olanı ise yüzde 60'ın erkeğin işe gidip kadının da evde oturduğu ya- şam larzından mutlu olabile- ceklerini söylemeleri. - Yaklaşık yüzde 27, kadın- lann "zatsuyoo", yani çay ser- visı ve temizlik yapan hizmet görevlisi olarak daha b'aşanlı olduklannı düşünüyor. Bazı genç bayanlann yanıt- lannda cinsiyet eşitliğı kınn- tılanna rastlamak mümkün. Örneğin, ofıste erkeklerin ken- di üstlerine düşenı yapmalan gerektiğıni düşünenlerin oranı yüzde 56. Düşünceler üzerinde kadercilığin de etkisi var. Hoseı Üniversitesi'nde okuyan 23 yaşındaki Miki Tokoh'un söz- leri bunu gösteriyor. "Eğerpat- ronum bana ofisin çiçeği desey- dı herhalde bir ıtirazım ol- mazdı. Bazı şeyleri degiştirebil- meyı ben de biraz istıyorum. Ama öyle zor ki." Kıyılanntemizliği turistlerekaldı HAKAN KARA İZMİR - Çevre kampan- yası başlatan bir turizm şirke- ti, Marmaris kıyılannın te- mizlenmesi için Türkiye'ye 100 turist getiriyor. 17ekimde Türkiye'ye uçakla gelecek tu- ristler bir hafta süreyle yatlar- la Marmaris kıyılannı dolaşa- cak ve çöpleri toplayacaklar. Dalgıçlar denız altını temizle- yecek. Başlatılan çevre kampan- yası Almanya'da çeşitli gaze- telerde haber olarak yer aldı. Şirketin yaptığı duyuru üzerine 500'ü aşkın Al- man turist baş- vuruda bulundu. Kampanyaya katılacak turist- lerin uçak ücret- leri Aero Lloyd ve Sunexpress adlı şirketler ta- rafından karşı- lanıyor. Tunstle- rin konaklama masrafiannı ATT adb turizm şirketı üstleni- yor. Başlatılan kampanyanın Almanya'da bü- yük ilgıyle karşılandığmı ve Alman basını tarafından des- teklendiğini belirten şirket yetkilisi Elisabeth Tuncer, "Bu kampanyayı her yıl yeni- lemeyi düşünüyoruz" dedi. Şirket aynı zamanda Abna- ya'da her turistten kazandığı 1 Alman Markı'nı Marmans için aynlan fona aktanyor. Sezon sonunda fonda 50 bin mark bırikeceğini belirten Eli- sabeth Tuncer, bu paranın "Marmans Ege Park Vakfı"- na bağışlanacağını açıkladı. Para Marmaris'te çöp teknesi yapımı için harcanacak. Mar- mans çevresindeki koylann mavı yolculuğa çıkan tekneler tarafından kirletildiğini belir- Çevre kampanyası başlatan bir turizm şirketinin Almanya'da yaptığı duyuru üzerine 100 turist uçakla Marmaris'e gelerek kıyılan dolaşacak ve çöpleri toplayacak. ten Elisabeth Tuncer, "Bu fi- kir nereden aklınıza geldi" so- rusuna şu yanıtı verdi: "Ortadaki gerçek şu: Temiz bir çevre olmadan turizm de olmaz. Türkiye henüz bo- zulmamış doğal bir çevreye sa- hip. Türkiye'ye turizm açısın- dan ilgi hızla artıyor. Bu yo- ğun ilgi arüşı beraberinde çev- resel sorunlar da getiriyor. Biz, çevresız turizm olmaz an- layışıyla bu sorunlann çözü- münde katkımız olsun istedik. Turizm yaratüğı çevre soru- nunu yine turistler çözümlesin diye düşündük ve bu kampanyayı başlatük. Çok il- giyle karşılaştık." Çöp topla- manm yanı sıra, dalgıç ekiplerle sualunda da te- mizlik cabşması yapacaklannı be- lirten Elisabeth Tuncer, "Top- ladığımız çöple- rin bertarafı için de Almanya'dan uzman getirece- ğiz" dedi. Alman şirketi- nin başlatügj kampanyanın Türkiye'deki or- ganizasyonu d; Türkiye'de bir acente tarafından üstleniyor. Marmaris'teki acente yetkilisi Kemal Tarakçı. kampanya için hazırbklann hızla sürdü- rüldüğünü açıkladı. Tarakçı, "Temiz bir doğa ve deniz bi- zim sermayemiz. Turizm do- ğanın korunmasıyla mümkün olabilir" dedi. Türkiye'deki çöp toplama kampanyası için başvuran Alman turistler arasında üst düzey yöneticile- rin de bulunduğuna dikkat çe- ken Tarakçı, "Kaühmalar arasında kampanyamıza bağış yapacak insanlar da var. Bu etkınlikle Marmaris kıyı- landakı çöp sorununa belli öl- çülerde çözüm getirebilecegi- mizi düşünüyoruz."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle