Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 AĞUSTOS 1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Araseçimler
1 kasımda
• ANKARA (ANKA) -
Yerel ara seçimlerin 1 kasım
pazar günü yapılması
Yüksek Seçim Kurulu
karanyla kesinleşti. Yerel ara
seçim takvimıne ilişkin YSK.
Karan Resmi Gazeıe'de
yayımlanarak yürürlüğe
girdi. 1 kasımgünii
Islanbul'un Avcılar.
Bağcılar, Güngören.
Bahçelievler, Maltepe, Tuzla,
İzmir'in Çiğli. Gaaemir,
Balçova ve Narlıbahçe
ilçelerinde belediye
başkanlığı ve belediye meclis
üyeliği. Damal ve
Karakoyunlu ilçelerinde il
genel meclisi üyeliği. 30
ağustos tarihine kadar
kurulan köy vemahallelerde
de muhtar, ihıiyar meclisi ve
ihliyar heyeti üyelennin
seçimi yapılacak.
Bürokraside
atamalar
• ANKARA (ANKA)-
Turizm Bakanhğı Kayseri,
Iğdır veTekirdağ İlTurizm
Müdiirleri belirlendı. Resmi
Gazete'de yaymlanan atama
karanna göre Kayseri İl
Turizm Müdürlüğü'ne
Kazım Bayram, Iğdır İl
Turizm Müdürlüğü'ne Kadri
Çetiner, Tekirdağ İlTurizm
Müdürlüğü'ne ise
Necmeddin Kurt getirildiler.
Turizm Bakanlığı Teftiş
Kurulu Başkanlığı
Başmüfettişliğrne ise Hasan
Kocatürk atandı. Ulaştırma
Bakanhğı'nda yapılan görev
değişikliği ile de Devlet Hava
Meydanlan İşletmesi Genel
Müdür Yardımcısı Aydın
Müftüoğlu Yönetira Kurulu
üyeliğine getirildi.
Demirel Kars'a
gidiyor
• ANKARA (AA)-
Başbakan Süleyman
Demirel, Ardahan ve Iğdır'ın
il olması dolayısıyla
düzenlenecek törenlere
kalılmak üzere 10 ağustos
pazartesi günü Kars'a
gidecek. 9 bakan ve ıki
milletvekilı ile Kars'tan
Ardahan ve Iğdıragececek
olan Demirel, buralarda
vatandaşlara hitapettikten
sonra aynı günün akşamı
Ankara'ya dönecek.
Gençlik 'açlığı'
konuşacak
• ANKARA (ANKA) - Milli
Eğitim Bakanlığı tarafından
düzenlenen Avrupa Gençlik
Konferansı'nda gençler
açlıkla mücadele konusunu
tartışacaklar, 3-7 ağustos
tarihleri arasında Milli
Eğitim Bakanlığı Şura
Salonu'nda yapılacak olan
konferansa 33 ülkeden 200'ü
aşkın genç katılacak. Milli
Eğitim Bakanlığı'ndan
edinilen bilgiye göre
konferansta, 1. Dünya
Gençlik Konferansı'nda
alınan kararlarçerçevesinde
2000 yılına kadar ülkelerdeki
açlığı ortadan kaldırmak ve
çocuk ölümlerini azaltmak
için, temsilciler ülkelerinde
yaptıklanve Avrupa
ülkelerinde yapacaklan
çalışmalarla ilgili görüş
alışverişinde bulunarak,
faaliyetlerinin genlşletilmesi
yönünde kararlar alacaklar.
Yeşil Kart'
dağıtımı
• ANKARA (ANKA) -
Sağlık Bakanı Yıldınm
Aktuna.Türkiyeçapında
'Yeşil Kart' dağıtılmasına
Diyarbakır'da başlanacağını
açıkladı. 5 ağustosta
Diyarbakır'a gidecek olan
Bakan Aktuna, yeşilkart
dağptımmı Diyarbakır'ınen
fakirmahallesiolan
Mardinkapı'da başlatacak.
'Özgür Halk'tan
çağrı
• İSTANBUL (ANKA) -
Özgür Halk Dergjsi Yayın
Kurulu önceki gün uğradığı
sılahlı saldın sonucu dün
ölen Batman temsilcileri
Çetin Abayay'ın kontrgerilla
tarafından öldüriildüğünü
ileri sürerek "Cinayet
şebekelerine dur diyelim"
çağnsı yaptı. Özgür Halk
Yayın Kurulu'nun dün dergi
merkezinde yaptığı basın
toplantısmda Çetin
Abayay'ın daha önce
öldürülen Halit Güngen,
Cengiz Altun. İzzet Kezer ve
Hafız Akdemirgibi
kontrgerilla tarafından
öldürüldüğü ileri sürüldü.
De\ letin özel savaş
uygulamalanyla, mücadele
yürütenlerle halkın
arasmdaki bağı koparmaya
calıştığının ileri sürüldüğü
açıklamada, sevilen kişilerin
öldürülerek kitlelere korku
salınmaya çalışıldığı
savunuldu.
Cumhuriyet savalıklan. 61 yolsuzluk ve usulsüzlük dosyasından 33'ü hakkında dava açtı
TURBAN'ada sorusturma• Devlet Bakanı Kilercioğlu, aralannda Galata
Köprüsü, otoyollar, bazı KİT ve fonlardaki usul-
süzlüklerin de bulunduğu çok sayıda dosyanın da
teftiş kurullannca incelendiğini açıkladı.
ANKARA (Cumhuriyet Bü- karu Orhan Kilerciloğlu, son
günlerde basında yer alan Tur-
ban ve GENTAŞ'la ilgili iddia-
lann da kendisi tarafından yet-
kili mercilere iletildiğini. bu ko-
rosu) - Koalisyon hükümetinin
kurulduğu günden bu yana. 61
yolsuzluk ve usulsüzlük dos-
yasının savcılıklara iletildiği,
bunlardan 33'ü hakkında dava
acıldığı belirtildi. Yolsuzluk ve
usulsüzlüklerin soruşturul-
masından sorumlu Devlet Ba-
nularda inceleme sonuçlanna
göre gereken işlemlerin yapıla-
cağını kaydetti.
Yolsuzluk ve usulsüzlüklere
ilişkin bir açıklama yapan Ki-
lercioğlu, Galata Köprüsü in-
şaatı, otoyollar, bazı KİT ve
fonlardaki yolsuzluk ve usul-
süzlüklerin de aralannda bu-
lunduğu çok sayıda dosyanın
da teftiş kurullannca incelen-
digi, bu incelemelerin de son
aşamaya geldiğini bildirdi.
Devlet Bakanı Orhan Kilerci-
oğlu. eski Devlet Bakanı Güler
İleri'nin görev yaptığı dönemle
ilgili kovuşturma başlatıldığını
belirterek. "Usulsüzlük ve yol-
suzluklarla ilgili çalışmalarımı-
zda gecmiş dönem - günümüz
ayınmı yapılmamaktadır"
d'edi.
Kilercioğlu, uzun bir süredir
çalışmayan TBMM KİT Ko-
misyonu'nun da 8 ay içinde he-
saplannı incelediği 45 kuruluş-
tan, 16'sının yöneticilerinin iş-
lemlerinin onaylanmadığıru
kaydetti.
Teftiş kurullannın da her tür-
lü baskıdan uzak çalışmalanna
olanak sağlandığını, hazırlanan
• • •
Hayali Ihracatı Araştırma Komisyonu Başkanı Oztürk:
Hayalid bakanlanaçıklanmTURANY1LMAZ
ANKARA-TBMM Hayali İhracalı
Araştırma Komisyonu'nun DYP'li Baş-
kanı Mahmut Öztürk'ün, bazı bakanların
da hayali ihracat olayma kanştıklanna iliş-
kin savlar bulunduğu açıklaması. kabine-
de rahatsızlık yaratü. Yolsuzluklan araştı-
rmakla görevli Devlet Bakanı Orhan Ki-
lercioğlu. kabine üyelennin tümünü zan
altında bırakan bu açıklaması nedeniyle,
Öztürk'le görüşüp, bilgi isteyeceğini söy-
lerken. Öztürk ise "Ben kimsenin memuru
değilim, kim baskı yapmaya kalkışırsa ce-
vabını abr" dedi. ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz'la görüşerek, hükümete iliş-
kin ellerinde bulunan belge ve bilgileri ken-
dilerine iletmesi halinde araştıracağını söy-
leyen Öztürk, "Ahlaksızın partisi olmaz"
diyerek. araştırması sonunda hayali ih-
racata kanştıklanna vicdanen kanaat ge-
tirmesi halinde, bakanlann adlannı da açı-
klayacağını bildirdi.
Cumhuriyet'in edindiği bilgjlere göre,
Mahmut Öztürk'ün, bazı bakanlar hakkı-
nda da kendisine, hayali ihracata kanştı-
klan yönünde iddialar ulaştığını açıkla-
ması. kabine üyeleri arasında. "zan altında
kaldıklan" gerekçesiyle rahatsızlık yarattı.
Bazı bakanlann birbirleriyle sohbetlerinde
dile getirildiği belirtilen bu rahatsızlığın,
son olarak yolsuzluklan araştırmakla gö-
revli Devlet Bakanı Orhan Kilercioğlu'na
da iletildiği öğrenildi. Kilercioğlu, Cumhu-
riyet'in sorusu üzerine, Mahmut öztürk'ü
arayarak, bu konuda kendisine bilgi ver-
' mesini isteveceğini söyledi.
Öztürk. kendisinin.kimsenio memuru ol-
madığını belirterek, "Baskı yapmaya
kalkışan cevabını abr. Benim gözümde,
ahlaksızın partisi olmaz, ahlaksız da yetim
hakkı, devlet hakkı yiyendir" dedi.
Türk-İş'in 40. kuruluş yıldönümüne İnönü, Yılmaz ve Ece\it kalıldı.
Türk-İş 40. kuruluş yılını kutladı
Yılmaz: Once devlet ilkesiANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) Türk-İş'in 40. kuruluş yıl-
dönümü kutlandı. Kutlamala-
nn yapıldığı ptelin önüne gelen
bir grup TKİ işçisi hükümetı ve
Ankara Büyükşehir Belediye
Başkanı Murat Karayalçm'ı
prostesto etti. TKİ'nin kömür
satış bölümünde çalışan ve bü-
yükşehir belediyesinin BELKO
şirketine devrcdildikten sonra
değişik şehirlerc sürgüne gön-
derildıklerini iddia eden işçiler.
Türk-İş Konfederasyonu'nun
kutlama töreni öncesinde pro-
tcsto gösterisi düzenlediler.
Türk-İş Genel Başkanı Şevket
Yılmaz, Türk-İş'in "Önce dev-
let" ilkesini benimsediğini ifade
cderek "Demokratik parla-
menter rejimin vazgeçilmez ku-
rumlanndan bırisi de hür sendi-
kacılık hareketidir" dedi.
Yılmaz, Türk-İş'in 40. kuru-
luş yıldönümü nedeni>le Dede-
man Oteli'nde düzenlenen tö-
rende yaptığı konuşmada.
Türk-İş'in 40 yılda "Çok fırtı-
nalı" dönemler yaşadığmı, an-
cak yılmadığını anlattı. Yılmaz,
dünyanın ilk toplusözleşmesi-
nin 1776 yılında Kütahya'da
çini ve seramik işîcrinde çalışan
işçiler tarafından yapıldığını
anımsatarak sendikal yaşamın
bugüne kadar geçirdiği aşama-
lan özetledi.
Türk-İş'in sendikal demok-
rasinin tüm kurallanyla işledığı
bir konfederasyon olduğunu da
kaydeden Yılmaz, Türk-İş'in
bu kimliğiyle "Önce devlet" il-
kes'nin savunucusu olduğunu
vurgulayarak bu nedenle baa
çev reler tarafından sürekli eleş-
tirildiğini söyledi.
"Hür sendikacılık" hareketi-
nin demokrasinin vazgeçilmez
öğesi olduğunu vurgulayan
Yılmaz, konuşmasında me-
murlann da sendikal haklara
kavuşması gerektiğini söyledi.
raporlann gereği yapılmak üze-
re ilgili merctlere iletildiğini be-
lirterek, "Böylece, hazırlanan
rapor ve dosyalann kasalarda
veya dolaplarda muhafaza edil-
mesi alışkanbğına son verilmiş
ve gerektiğinde dosyalann
yargı mercilerine intikali sağ-
îanmıştır" diyen Kilercioğlu,
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz'ın, kendilerine yönelik
"Hem savcı hem hakim hem
müfettiş rolünü üstlendiği" suç-
lamasını da gerçekleri sap-
tırmaya yönelik, hayal ürünü
bir iddia olarak niteledi. Amaç-
lannın, "böyle gelrruş böyle gi-
der" ya da "yapanın yanına kar
kabr" imajlannı silmek olduğu-
nu belirten Kilercioğlu, "Çalı-
şmalann hedefı suçlu aramak
ve suçlu yaratmak değıldir.
Çabşmalann hedefı denetim
mekanizmasına tam işlerlik ve
etkinb'k kazandırmaktır" dedi.
Bugüne kadar 61 yolsuzluk
ve usulsüzlük dosyasmın sav-
cılıklara iletildiğini, bunlardan
33'ü hakkında dava açıldığını
da kaydeden Kilercioğlu, kamu
davası açılan dosyalardan baa-
lannı şu şckilde açıkladı:
"İhale bedeli 2.4 trilyon lira
olan Türksat ihalesi, Türkiye
Err.lak Bankası'ndan 6 konuda
bir trilyon lira usulsüz kredi ve
avans verilmesi, Sağlık Ba-
kanlığı'nda 59.7 milyar lira tu-
tannda usulsüz ambulans abmı
yapılması ve bu alımlar sırası-
nda 40 milyar lira avans veril-
mesi, TEK'te üç ayn ihalede 18
milyar üra haksız ödeme yapı-
lması, Türkiye Demir Çelik
İşletmeleri'nde 2 trilyon liralık
kömür ithabndaki usulsüzlük-
ler, Karadeniz Bakır İşletmele-
ri'nin usulsüz ithalat ve satışlar
nedeniyle 2.7 milyar lira zarara
uğraülması, SSK'nın kaza si-
gortası ile ilgili olarak sahte bel-
gelerle 383 milyon lira.ödemek
zorunda bırakılarak, zarara uğ-
ratılması, SSK tarafından Sisa-
tev Vakfı'na kurum zaranna
ayncalıklar sağlanması. TÜG-
SAŞ'ın usulsüz harcamalar ile
zarara uğratılması, Alo Bilgi
ile yapılan gelir paylaşım söz-
leşmesiyle PTT'nin zarara uğ-
ratılması, Kalkınma Bankası*-
ndan bir firmalar grubuna 22.6
milyar lira haksız destekleme
primi ödenmesi."
Kilercioğlu, soruşturmalan
savcılıklarca sürdürülen dos-
yalara ilişkin de şu bilgileri ver-
dı:
"16 fırmanın. Kaynak Kul-
lanım Destekleme Fonu'ndan
sahte fatura ile 28.6 milyar lira
destekleme primi alması. Çt-
TOSAN, 1GSAŞ. BOTAŞ,
Sağlık Bakanlığı'nın gereksiz
yere yaptınlan reklam tabela-
ları ile zarara uğraülması, Ma-
dencilik Fonu'ndan birfirmaya
usulsüz biçimde 7.9 milyar lira
kredi kullandınlması."
Kilercioğlu, otoyol ihaleleri.
Galata Köprüsü ınşaatı, göç-
men konutlan. bazı kamu ban-
kalannın kredi ve diğer işlemle-
ri, baa KİT ve fonlardan yapı-
lan usulsüz harcamalar ile vergi
gebrlerinden baa kamu kuru-
luşlanna aynlan paylardan
yapılan usulsüz harcamalann
da aralannda bulunduğu çok
sayıda dosyanın da teftiş kurul-
lannca incelendiğini ve son aşa-
maya geldiğini bildirdi.
Almak teklifı TBMM Başkanlığı'na sundu
HEP'ten alternatif iş yasası
ANKARA (AA) - HEP Şır-
nak Milletvekili ve Parlamento
Sözcüsü Mahmut Alınak, Ba-
kanlar Kurulu'nda oluşturulan
alt komisyonda incelenmekte
olan İş Güvencesi Yasa Tasa-
nsı'na alternatif olarak haarla-
dığını bijldirdiği yasa teklifıni.
TBMM Başkanlığı'na sundu.
Mahmut Alınak, Çalışma ve
Sosyal Güvenlik BakanlığVnca
hazırlanan İş Güvencesi Yasa
Tasansı'nın, içinde bulunduğu-
muz koşullarda işverenlerin le-
hine olmasına karşın işverenle-
rin, kamuoyunda işçilere çok
fazla hak verdikleri imajını ya-
ratmak için tasanya karşı
çıkma rolünü oynadıklannı
öne sürdü.
Alınak, "Bu konuda, işveren
ve hükümet arasmdaki sözde
• HEFli Mahmut Alı-
nak, iş güvencesi yasa
tasansma alternatif
olarak hazırladığı tekli-
fı, TBMM Başkanlığı'-
na sundu. Almak, "Hü;
kümet tasansı işverenin
lehinedir" dedi.
tartışma danışıklı dövüşten
başka bir şey değildir" dedi.
Mahmut Alınak. konuvla il-
gili olarak TBMM'de dün dü-
zenlediği basın toplantısmda.
Alternatif Yasa Teklifi'nin ne
tür düzenlemeler gctirdiğini
açıkladı.
Alınak. İş Güvencesi Yasa
Tasansı'nın iddia edildiği gibi
işverenin hizmet akitlerini her-
hangi bir neden göstermeksizin
feshini engellemediğini ve haklı
fesih nedenlerinin somut olarak
belirlenmediğini, aynca mah-
kemenin "işe iade" karanna rağ-
men işçinin eski koşullarla ve
mutlaka işe alınmasının da sağ-
lanamadığını bildirerek, ha-
zırladığı yasa teklifinin bu ve
benzeri eksiklikleri ortadan
kaldırdjğını sövledi.
GAP Belediyeler Birliği, bölgeden göçün önlenmesini istedi
Sermaye, Güneydoğu'yabilereksokubnâdı
• GAP Belediyeler Birliği'nce yayımlanan raporda,
siyasal kaygılar nedeniyle bölgeye 70 yıldır serma-
yenin sokulmadığı belirtildi. Raporda aynca, zen-
gin kişilerin geleceklerini garantiye almak amacıy-
la, Batı'ya göç ettikleri vurgulandı.
DİYARBAKIR (Cumhuri-
yet) -Güneydoğu'va sermaye-
nin bılinçli birşekılde sokulma-
dığını öne süren GAP Beledi>e-
ler Birliği. bölgedeki beyin ve
sermaye göçünün durdurulma-
sı için hükümetin yörede siyasi
istikrar ortamını yaratması ge-
rektiğini bildirdi.
Merkezi Diyarbakır'da bulu-
nan GAP Belediyeler BirliğT-
nce yayımlanan bir raporda.
Güne>doğu"da kö>den kente
ve bölgeden batı illcrine oian
nüfus göçü üzerinde durularak,
"Bölgemi/c bilinçli bir şekilde
bazı sışjsul kaşgılar nedeniyle
70 )ildır scrmavc-kapıtalİ7m
sokulmamıştır" dcnıldı. Birlı-
ğin.'Göç Olgubu. Ncdenlcri ve
Sonuçlan" başlıklı raporunda,
kırdan kente olan göçün neden-
leri şövle sıralanı>or: "Kö>ler-
de ycterli iş olanaklannm olma-
yışı. toprak bölünmüşlüğünün
getirdiği tedirginlik. tanmda
makıneleşmeje geçilmesiyle
bırlıkleçok sayıdaçifçiailesinın
boş iş gücü olarak orıaya çık-
ması, yoğun bir sıcak çatışma
ortamının olması ve GAP yü-
zünden çok sayıda köyün baraj
göllen suyunun altında kalma-
landır."
Bölgedeki büy ük kentlerin
geleceğini sosyal ve ekonomik
yönden etkileyen ve en tehlikeli
göç biçimlerinden birinin de yö-
rc kemlerinden batıdaki metro-
pollerc doğru vaşanan göç ola> ı
olduğu. bunun da "sermaye.
beyin ve kentli nüfus göçü" şek-
linde ortaya çıktığı kaydedilen
raporda özetlc şu görüşlere yer
verildı:
"Sanayi vc diğcr yatınmlar
için gerekli altyapı vegüvenceyi
görmeyen sermaye sahibi. batı-
ya göç etmektedir. Biraz zengin
olan insanlanmı/ geleceklerini
güvence altına almak ve serma-
yelerini geliştirmek amacıyia
batıya gidiyorlar. Bunda suçu
gidenlcrc yüklemekten ziyade.
bölgedc hem siyasi istikrar or-
tamı hem de ekonomik ve sos-
yal altyapılann cksikliğinde
aramak gerekir. Bölgemize bi-
linçli bir şckilde bazı kaygılarla
70 yıldır kapiıalizm sokulma-
mıştır. Bu >anhş uvgulamanın
acı sonuçlarından. bölgedeki
sermavenın de vaiınma dönüş-
türülmcyip Batı'ya kaçması-
dır."
Bölgedeki sorunlann çözü-
mü için yöre insanına siyasi açı-
dan her türlü demokratik hak
ve özgürlüklerin sağlanması ge-
rektiği kaydedilen raporun so-
nuç bölümündeki önerilcr de
özetle şöyle:
"Kırsiii kcsimdeki insanı ye-
rinde tuınıak için isühdam ola-
naklan muılaka sağlanmalıdır.
Toprak reformu v apılarak köv -
lü gclir kaynağına kavuşturul-
malıdır. Bölge topvekün bir
kalkınma anlavışıvla ele alın-
malı ve bura>a -.osval alıyapılar
götürülmelidir Nüfu;» artışını
önlemek için de nülııs planla-
ması yapılmalıdıı
Avnca sermayc. bc>m ve
kentli göçünün onlcnmesmın
siyasi vc ekonomık vonleri bu-
lunmaktadır. Siyasi olarak her
türlü demokraıik hak ve özgür-
lükler sağlanması. siyasal istik-
rar vc güven ortamının sağlan-
masının birincı koşuldur. Hko-
nomik olarak da öncclikle sa-
nayi için ucuz gırdiler. gercek
tcşvikler vc genel anlamda böl-
gcsci alıyapılar laınamlanmalı-
dır."
POUTIKA GONLUGU
HtKMET ÇETİNKAYA
43 Kn İŞGİ Grevde...
Grev demokratik bir haktır...
Bugün belediye işçileri büyük kentlerde bu demokratik
haklarını kullanıyorlar. Yarın bir başka işkolunda çalışan-
lar aynı hakları kullanacaklardır.
istanbul, Ankara ve Adana'da toplam 43 bin işçi gitmiştir
greve. Şu ya da bu ne olursa olsun, işçilerin grevini kü-
çümsememek gerekir.
Diyorlar ki:
"Bir temizlik işçisi ayda 3-4 milyon lira kazanıyor, bir
üniversite mezunu ise 1.5 milyon alıyor."
Bu tür yorumlar bir başka deyişle gerekçeler tümüyle
yanlıştır bize göre.
Anımsayın...
Eski Cumhurbaşkanı Kenan Evren, bir dönem garsonla-
ra takmış ve şöyle demişti:
"Bir garson şu kadar bahşiş, şu kadar ücret alıyor..."
işçi, emeğinin karşılığını alacaktır. Hakkını almak içinel-
bet greve gidecektir. Bundan doğal bir şey olamaz.
1980den sonra çalışan kesimin ücreti ulusal gelir içinde
her yıl düşerken sermayenin payı artmıştır. Sektörler
arasında önemli ücret farklılıkları -örneğin tanmda- dikkat
çekicidir. Oysa, OECD ülkelerinde toplam işletmeciliksek-
törü temelinde, üretim sonucu sağlanan gelirin paylaşımı-
nda sermayenin payı en yüksek Türkiye'dedir.
43 bin belediye işçisi grevde...
Elbet belediyelerin gelirleri ve giderleri bellidir. Sosyal
demokrat belediyelerdeki siyasal hesaplaşmanın da bu
grevde etkisi vardır.
Tüm bu gerçeklerin bir kenara itilmesinden yanayız biz.
Çünkü!
Gelişmiş ülkelerde sendikaların ana amacı şudur:
' 'Sömürüyü azaltmak..."
Nedeni de açıkça bellidir:
"Sömürü, karşılığı ödenmemiş emektir..."
isterseniz biraz daha açalım konuyu:
"Sömürü, patronların el koyduğu artık üründe yattığı
için sendikalar, işçilerin pay oranını arttırmak amacıyia
mücadele ederler..."
1990 yılına döndüğümüzde bir gerçekle karşı karşıya
kalırız. 1990 yılında toplam 483 bin 852 işçi adına toplu iş
sözleşmesi yapılmıştır.
12 Eylül'de sendikal uğraş askıya alındığı ilk dört yıl
dışında 1963 sonrası, SSK'lılara göre en düşük oranda işçi
için toplu iş sözleşmesi bağıtlanmıştır. İşçi sayısındaki dü-
şüş özel sektörden kaynaklanmaktadır. Hızla sendikal ör-
gütlenme yok edilmek istenmektedir. Aynı durum bugün
basında da yaşanmaktadır.
Grev, demokratik bir haktır...
27 Ocak 1991 tarihinde ülkemizde tüm grevler Bakanlar
Kurulu'nun karanyla ertelenmiştir. (Petrol-lş Yıllığı)
Şimdi neler olmuş bir bakalım:
102 bin 846 grevciyi kapsayan 158.işyerinde grevler er-
telenirken hükümet tüm işçileri, emekçileri karşısına ala-
rak sermayeden yana tavır koymuştur. İşçilerin istemleri-
ni kabule işverenler ve hükümet yanaşmaz, hatta dayat-
macı bir tutumla yaklaşırken şu gerekçeyi ortaya atmıştır:
"Milli güvenlik tozulur..."
Gerekçenin devamı da vardı:
"Körfez savaşı..."
Sendikal özgürlükleri Körfez savaşıyla kısıtlayan ANAP
ıktidarı, bugün belediye işçilerinin grevini destekliyor.
Türkiye'de kimin ne zaman ne yapacağını bilmek ola-
naksız...
Başta belirtmiştik. Bugün belediye işçileri grevyapıyor,
yarın bir başka işkolunda grev olacaktır. O nedenle sendi-
kal özgürlükleri hafife almak "canım çöpçüler grev yapı-
yor, sırası mıydı yani" demek demokrasiyle bağdaşmaz.
Grev, demokratik tüm ülkelerde hiçbirengel olmaksızın
yapılıyor.
Burada önemli olan anlaşmadır. Çünkü emek, en yüce
değerdir. Sanırız sosyal demokratlar bunu öğrenmişler-
dir.
Şimdi şu var:
"Belediyelerde kadrolar şişti..."
Elbet şişer. Kongre hesabıyla iş yapmaya çalışan bele-
diye başkanları bu gerçeği daha önce görselerdi.
Şimdi değil...
Sekizgün gözaltında tutulan Şahin
Polis ölümle
tehditediyor
İstanbul Haber Servisi - Ka-
racaahmet Mezarbğı kapısında
gözaltına alındıktan sonra Üs-
küdar Emniyet Amirliği'nde 8
gün tutulan Arzu Şahin, polisi.
öiümle tehdiı ettiği sav ıyla suç-
ladı. Şahin. dün Insan Haklan
Derneği'nde bir basın toplanüsı
düzenleyerek şu iddialarda bu-
lundu:
"Gözaltında sorgu ifademi
abrlarken polisler sevinç ve öv-
güyle 'Bugün üç TİKKO'cuyu
götürdük. onlann da cenazesi-
ne gidecek misin?" diye sordu-
lar. "Polisin yargısız infazlanna
karşı olduğumu. devrimcilerin
cenaze törenlerine her zaman
gıdebileceğimi. yetişirsem on-
lann da cenazesine katılmak is-
tediğimi belirttim. Buna karşın
polisler 'Hayır bu infazlar
yargısız değildir. Biz bu infaz-
lan savcıhğın izniyle yapıyoruz.
Nurten Demir'ı daha önce gö-
zaltına aldığımızda rahat dur-
mazsa öldüreceğimizi kendisine
söyledik ve sonra da öldürdük.
Gözaltındayken öldüreceği-
mizi söylediğimizde DEM-
KAD'dan bir arkadaşı da ora-
daydı. İslersen ona da sorabilir-
sin" dediler."
Sorguyu yapan timin ken-
disine işkcncc yapmadığını. an-
cak resmi kıyafetli polislerin
kah.ı dayuk atlığını söylcycn
Şahın. ccna/ede göyîaliına alı-
nan ve ifade vennek istemeyen
bir hemşıreye. polislerin "Tabii
j ifade vermez. Fatma Padlar'ın
j(Sağlık-Sen Başkanı) yarunda
yelişmiş. Fatma Padlar'ın sonu
da yakında Nurten Demir'in
sonu gibı olacak" dediklerini
iddia etlı.
PolİMn artık kımleri öldürecek-
lerinı önccden açıkça söylcdiğıni
ve sonra da sövlcdiklen-
ni ve jeıino gourdiklen'ni iddia
edcn Ar/u, Şahın "Bana söyle-
Arzu Şahin
nen bu itiraflan kamuoyuna
duyurmayı sorumluluğum ge-
reği bir görev olarak sayıyo-
rum. Ve kamuoyunu bu sorun-
da daha duyarlı olmaya çağın-
yorum" dedi.
İnsan Haklan Derneği İstan-
bul Şube yönetim kurulu üyesi
Yüksel Hoş ile Hüseyin Aygül
ise yaptıklan açıklamada "Po-
lis artık randevulu öldüreceğim
diyor. Poiis. yargının yerini
almıştır" dediler. İnfazcılann
ışbaşından alınmasını isteyen
yöneıim kurulu üyeleri şunlan
söylediler:
"Kısasa kısas. kana kan anla-
>ı^ı>la loplum yönetilemez.
Aa sonuçlan bir daha ya-
şamamak için 055 infazlan. Te-
rörle Mücadele Yasası vc Ola-
ğanüstü Hal \asası da değişti-
rilmelıdır. Falma Padlar'ın ya-
Vinıından cndişe ediyoru/. Du-
rumun lakipçisi olacagız."