02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1AĞUSTOS 1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 13 \E GÖRÜS INSANLAR FÜSUN ÖZBİLGEN Kabahat Kabahat baştan çıkardıklarını eşitleştirir. Latin Atasözû SİTALANIİLANEDILENARSA Bekle, bosuna uğraşmaÇETİN Ziylan, eski bir ka- mu yöneticisi, şimdi de is- tanbul'da reklam sektörün- de yönetici konumunda. Bir arazi sorunu ile ilgili olarak başına gelenler "madalyo- nun öbür yönünü gösterme- si" açısından ilginç. Hak sahiplerine ne tür davranılı- yor kendi kaleminden oku- yalım: "Kültür ve doğa değerle- rimizin korunması konu- sunda gösterdiğiniz duyar- lılığı ve çabayı yazılarınız- dan izleyen bıriyim. Bu kavganız hep -doğal olarak- yasalara aldırmayarak ka- çak yapılaşmaya yönelen mülk sahipleri ya da doğa tahripçilerine karşı olmak- tadır. Ya yasalara saygılı mülk sahipleri ne yapıyor- lar? Bu hep gözden kaç- maktadır? Oysa kimi zaman kültür varlıklarımızı korudu- ğunu sanan kamu görevlile- ri de doğrudan ya da dolayiı yoldan kaçak yapılaşmayı teşviketmektedir. Yaşamakta olduğum bir örnegi anlatmama izin ve- rin. Datça ilçesi imar (bele- diye) sınırları ıçinde, benim ölçülerime göre çok değerli 5350 metrekarelik bir arsa- ya 1970 yılından beri sahi- bim. 1981 yılında arsamın da içinde bulunduğu bölge arkeolojik SİT alanı ilan edildi vekesin ınşaatyasağı kondu. Arsamın ekonomik değerıni sıfıra ındiren bu ka- rara saygı duydum. Devlete arsamı komulaştırması için başvurdum. Malı kaynak bulunamadığı için kamulaş- tırılamayacağı bildirildi, ona da saygı duydum. Daha sonra 1987 yılında bir yasa yürürlüğe girdi. Bu- na göre benim durumumda olanların arsası, eşdeğer bir hazine arazisi ile değiş- tirilebilecekti. Sonuçta adil bir çözüm bulundu, ne dev- let ne de yurttaş zarar gör- meyecek diye sevindim ve hemen başvurumu yaptım. Yasa ile ilgili yönetmelik çıkmadan işlem yapamayız dedıler, bekledim. Yasaya göre 4 ayda çıkarılması ge- reken yönetmelik 32 ayda çıkarılabildi, tekrar başvur- dum. Hazine arazilerınin tespıtinı yapıyoruz dediler, bekledim. Sonra talebiniz 1990 yılı programına alındı diyen bir yazı aldım, sevin- dim ve bekledim. Uzun süre haber çıkmayınca tekrar sordum. Datça Özel Çevre Koruma Bölgesı ılan edildi. Başbakanlık Çevre Müste- ÇHURCIKTA ÇEVRECİ MUNTAR İmara acılan kumsal ÇINARCIK beldesine bağlı Kocadere köyunde adı çev- reciye çıkan muhtar ömer Dursun, son bir yıldan bu yana kıyı ve kumsalların yağmalanmasına karşı sa- vaş açmıştı Ancak bu sa- vaş önceki gün silahların patlaması ile cezaevinde sonuçlandı. Aynı zamanda SHP istan- bul il delegesi olan Kocade- re köyü muhtarı Ömer Dur- sun, Marmara'nın en temiz kumsalı olan köyüne, bir apartmanın temelinin atıldı- ğını görünce önce Çınarcık Belediyesi'ne, sonra da Ya- lova Kaymakamlığı'na baş- vurdu. Buralardan bir so- nuç alamayan Dursun, 25 Ekim 1991 günü Istanbul Va- liliği'ne başvurup Koca- dere'de kıyı tespit komisyo- nunun oluşturulmasını istedi. Istanbul Valiliği, Ba- yındırlık İmar Müdürlüğü'- nden bir komisyon oluştu- ruldu. Bu komisyon 19 Kasım 1991 tarihli bir yazı ile Çı- narcık Belediyesi'nde Ko- cadere sahil kesimindeki imar uygulamalarının dur- durulmasını istedi. Ancak Çınarcık Belediye Meclisi olağanüstü toplanarak 15 Ocak 1992 tarihinde Beledi- ye Başkanı Turgut Kurt'un oyu ile bir oy fazla farkla oy çokluğu kararı ile kumsalı imara açtı. Alınan bu karardan sonra muhtar ömer Dursun ortalı- ğı karıştırdığı gerekçesiyle ölümle tehdit edilmeye baş- lanmış. Girişimlerin sonuç- suz kaldığını gören muhtar, geçen aylarda SHP Yalova ilçe örgütünün düzenlediği "Çevre ve Sanayi Kirliliği" panelinde aynı zamanda panelist olan Başbakanlık Başdanışmanı Güneş Gür- seler'e ve Istanbul Mimar- lar Odası Başkanı Oktay Ekinci'ye konu ile ilgili bir dosya verdi. Dosyayı veren muhtar daha sonra paneli izleyenlere ve panelde bu- lunan Yalova Kaymakamı ile Emniyet Müdürü'ne dö- nerek şöyle konuştu: "..Ölümle tehdit ediliyorum. Beynime silah dayadılar, sizlerden yardım ıstiyorum, gelin Kocadere'yi birlikte kurtaralım." Bu konuşmasından sonra muhabir arkadaşımız Faruk Kırtay'ın yanına gelen muh- tar "Beni bir gün bunlar öl- dürecek, ama ben yılmaya- cağım" diyerek konuşması- nı sürdürdü ve Kocadere kumsallarınabinayapımına izin veren Çınarcık Beledi- yesi'nden cesaret alındığını anlattı. Dursun'a nihayetya- nıt 28 temmuz günü kurşun- la geldi. Muhtar Dursun, 28 tem- muz tarihinde müteahhit Zeki Oruç ile kumsalda kar- şılaşıyor. Oruç'un "Sen or- talığı karıştırmaya devam mı ediyorsun" sözü üzerine paniğe kapılan muhtar sila- hını çıkartıp havaya ateş ediyor. Zeki Oruç da belin- den çıkardığı silahı ateşli- yor. Muhtar kendisini kurta- rırken kardeşi Burhan Dursun ayağından ve kar- nından yaralanıyor. Zeki Oruç, ortağı ve adamları ile muhtar Ömer Dursun şu sı- ralarda gözaltındalar. Kıssadan hisse: Sahilleri korumak ve çevrecilik muh- tarlara pek yaramıyor. BAŞBAKAN KAYBOLUNCA Demirel, Ecevifi hatrladı ATATÜRK Barajı'nm açılışı için Başbakan Süleyman De- mirel ile beraberindeki ba- kanlar havaalanına indikle- rinde halk tezahürata başla- dı, yağcılar koşuştu, görevli- ler yol açmaya çalıştı. Bu itiş kakış arasında bir adam kay- boldu. Ucakta Demirel ile birlikte gelen Ürdün Başbakanı, ha- vaalanında Demirel'i karştla- yan kalabalık tarafından ta- nınmadığı için bir kenarlara itilivermişti. Karşılamalardan sonra arabalara binılip tören yerine gidilecekti ki, Ürdün Başba- Kanı aranmaya Daşiandı. Ne- redeydi bu başbakan? Kimi bakan, "Gelen araba- lardan bırıne binip gitmiştir" diyordu Sonunda espri Demirel'- den geldi: -Yahu bu olayı Ecevit duy- masın.. Biz Ecevit ıçın ıkı kazı güdemez, birinı kaybeder dı- yorduk. Bız şimdi koskoca başbakanı kaybettik şarlığı'nın yaptıracağı, imar durumu saptamalarını bek- liyoruz dediler, bekledim. Sonunda Çevre Müsteşar- lığı'nın kararı da belli oldu ve Datça'da ilan edildi, ben hâlâ bekliyorum. Şimdi de Bu karara itirazlar var, on- lar karara bağlanmadan değiştirme talebinizi yerine getiremeyiz' deniyor. Oysa itirazlar özel kişilerin özel mülkiyetindeki parseller içindir. Hazine arazileri için devlet kendi kendine mi iti- raz edecek? Yazılı başvurularımın ya- nında işimi Ankara'da Mali- ye ve Gümrük Bakanlığı'nın üst kademelerinde de izle- dim. Yetkili bir üst yönetici, Hazıne'den arsa almanın kolay olmadığını, boşuna uğraşmamamı öğütledi. Kullandığı yetkinin aslında aynı yasadan kaynaklanan bir görev olduğunun farkın- da olmayan bu cahil kişi sanki kendi arazisinden ba- ğışta bulunacağını sanıyor- du. Neyapayım? 1. Bu işi geciktirdikleri için 'hizmet kusuru' işleyen ka- mu görevlileri ve bakanlık- lar aleyhine tazminat dava- sı açsam, varmak istediğim amaçtan uzaklaşacağım. 2. Beş yıldır yasa ile tanın- mış hakkımı kullandırma- yan devlete, kamu düzeni- ne'fiili' birsavaş açıpçeşitli yollarla arsamda kaçak ya- pıya girışsem, ömür boyu savunduğum görüşlerime ters düşerim. 3. Gazetelere ilan verip, yasa ile verilmiş hakkımı kullandırmayan düzene ve kamu görevlilerine 'değişik yollarla' işyaptırabilecekki- şilere, alacağım hazine ar- sasının bir bölümünü mü vaat etsem? Görüyorsunuz kimi za- man insanı kötü yola sevk eden, devleti yönettiğini sa- nan kötü kamu görevlileri oluyor. Bu olayı ilginç bulur da gazetenizde yazarsanız sevinirim. Belki de bu, en uygun dördüncü yol olur." EMLAKBANK'TA YEWİANLAYI$ Genel Müdür'ün arabası EMLAKBANK Genel Mü- dürü Şükrü Karahasanoğ- lu, geçen akşam basına bir sohbet yemeği verdi. Bü- lerrt Şemiler ve Engin Ci- van'dan sonra çok tartışma- !ı hale gelmış kamu banka- sının genel müdürlüğüne gelen genç yönetici, banka- nın imajının yeniden düzel- mesine gayret gösteriyor. Özellikle hakkında çıkarı- lan "Tasarruf genelgesine uymayıp yeni bir araba al- dırdı" sözlerine çok üzül- müş. Şöyle anlatıyor: "Göreve geldiğim zaman eski genel müdürlerin, ban- kanın kredi verdiği bazı işa- damlarının tahsis ettikleri arabaları kullandıklarını hayretle gördüm. Biz ban- kacılığı böyle öğrenmedik. Kredi verdiğimiz işadamı ile birlikte yemek bile yeme- yiz ki söz gelmesin. Tabii bu işadamlarının arabalarını geri yolladık ve banka yöne- timinin kullanması için bir araba aldırdık. Doğru olan işlemi yaptığı- mıziçindeeleştiriliyoruz..." KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK PİKNİK PİYALE MADRA SERAP'LA ^ J ÇİpEKTOPLU>ORLJZ.\ 6ÜLLERİM I KIBVMZJ ETBCLKU TAV$ASJ ^ DONCUR- NERPEStN? ÇİZGİLİK KÂML MASARACI s5 g&'jMj'AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES HARBİ SEMİH POROY <hğ> TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 1 Ağustos NAPOLYON'UNATJ "MARENGO" J ^ ^ J S ^ î ^ " katunan iskeleti.1824'TE , ia^.-t^ar y a y ı n l a r ı Ankara cod. N o : 31/S1 Caaftoloatlu-tS'r. TT«1: 515» X6 \<i J. V. Stalin ESERLER Cilt: 11 (1928-Mart 1929) Leninizm Dizisi PROLETER DEVRİMİN STRATEjtSİ VE TAKTtĞİ 7 Defter İLAN GELİBOLU KADASTRO MAHKEMESİ 1985 91 Davacı Maliye hazınesı tarafından Tayfur Köyü 745 parsel malıklerinden 12 hısse sahıbi dahılı davalı Ahmet Gümüş adına yapılan araştırmalara rağmen tebügat yapılamadığından dahıli davalı Ahmet Gümüş'ün 15.9. 1992 günü saat 9da mahkemenuzde hazır bulunması veya kcndısını bir vekille temsil ettırmesı tebhğ olunur Basm: 49024 İLAN GAZİANTEP ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESt'NDEN Da\acı Tukaş Turgutlu Konservecılik AŞ Vekılı Av. Mehmet Büyükna- car tarafından davalılar Mehmet Yılmaz Kömüıcü, Memik Erol Kömür- cü ve Hasan Kömurcü aleyhine açılan kefalet sebebıyle alacak davasının venlen 13.12.1990 tanhlı karannda, 1 - Davanın kabulüyle ner bir davabdan ayrı ayn 5.000.000'nar TL'nin alınarak toplam 15.000.000 TL'nin davacı şırkete verilmesine 2- Dava tanhinden paranm tahsil tanhıne kadar kanuru faiz yürütül- mesıne karar venlmıştır Davalılar Memık Erol ve Hasan Kömürcü'ye evvelce ılan yolu ık tebü- gat yapılmıştır Adı geçen davahlara ilan tanhinden iübaren 15 gün sonra karann teblığedılmiş sayılacağı ve 15 gün ıçeraınde mahkememızın 1988/ 1040 es 1990 966 karar sayıh dosyasını temyız etmedikleri takdırde kara- nn kesınleşeoeği hususu ilanen tebliğ olunur. Basın; 49070
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle