Katalog

SAYFA CUMHURYET 15TEMMUZ1992 ÇARŞAMBA 8 DIŞ HABERLER DemirelVVorld Press'te • WASHINGTON(AA)- Başbakan Süleyman DemireL dünya basınının değerlendirildiği"World Press"adlıderginin başyazısına konu oldu. Dergi, haziran ayında basında çıkan önemli yazılan toparladığı temmuz sayısında, Orta Asya CumhunyeHeri'ni kapak yapıyor ve başyazısında da Başbakan Demirel'in göriişlerini aktanyor. Dergide. Başbakan Demirel'in Budapeşte'deki Uluslararası Basın Enstitüsü'nde yaptığı konuşmada, Batı tipi demokrasiye olan laahüdünü yenılediği belirtiliyor ve Balkanlar'dan. Kafkasya ve Ortadoğu'ya kadar potansiyeli olan somnlarla çevrili olduklannı söylediği kaydedıliyor. Kabil'de çatışmalar • KABİL(AA)- Afganıstan'ın başkenti Kabil'de havaalanı çevresinde çaüşmalann dün sabah yeniden başladığı bildinldi. Görgû tanıklannın ifadesine göre hangi gruplar arasında çıktığı tam olarak anlaşılamayan çaüşmalarda en az 4 kişi öldü, birkaç kişi de yaralandı. Ağır toplarla bombalanan bölge, Savunma Bakanı Ahmet Şah Mesut'a baglı güçlerin deneliminde bulunuyor. Ramos'tan şartlı af IMANİLA(AA)- Filipinler Devlet Başkanı Fidel Ramos, merkezi yönetime karşı savaşan solcu ve sağcı asilere mücadeleyi bırakmalan koşuluyla af önerdi. Ramos, ılk aşamada hükümeün asilerden silahlı mücadeleyi öncelikle bırakmalannı isteyebileceğini, ikinci aşamada ise şartsız bir genel af ilan edilebileceğini kaydetti. Filipinler'de yönetime karşı savaşan solcu gerillalar, Ramos'un geçen ay sonunda yaptığı ilk af önerisini reddetmişlerdi. Makedonya'dan Londra'ya çagrı • LONDRA(AA)- Makedonya Enformasyon Bakanı Martin Trenevski, ülkesinin resmen tanınmaması halinde yeni bir Balkan savaşı çıkacağı uyansmda bulundu. AT dönem başkanlığı görevini üstlenen Inglitere'nin Makedonya Cumhuriyeti'nin tanınması yolunda gırişimlerde bulunmasını sağlamak amaayla Londra'da bulunan Trenevski, AA'ya yaptığı açıklamada, 'AT. Makedonya'daki sosyal istikrarsızhğın iki Balkan savaşına sebep olduğunu aklındançıkarmamalıdır. Bir üçüncüsü ise bölgede kolayca çıkabilir' dedi. Avrupa'ya göç dalgası böyöyor • STOCKHOLM(AA)- Avrupa'nın, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonraki en büyük mülteci akınını yaşadığı bildinldi. Birleşmiş MilletlerMültecıYüksek Komiserliği'nin verdiği rakamlara göre Avrapa'daki sayısı bir milyona varan mültecilerin yansından fazlasını eski Yugoslavya'dan gelenler oluşturuyor. Buarada.eski Yugoslavya'dan kaynaklanan mülteci akınından etkilenen Avrupa ülkeleri arasında 200 bin mülteci ile ilk sırayı Almanya alıyor. Almanya'yı,, Macaristan 60 bin, İsveç 40 bin, Avusturya 20 bin, İsvıçre 15 bin, İtalya 5 bin, Hollanda 4 bin, Fransa 3 bin ve Norveç 2 bin mülteci ile izliyor. NevzatAyaz'a İtalyan konuk •ANKARA(AA)-İtalya Savunma Bakanlığı Müsteşan Orgeneral Luciano Meloni, Milli Savunma Bakanı Nevzat Ayaz'ı makamında ziyaret etti. Bakan Ayaz, görüşmeden önce yaptığı açıklamada, Türkiye ile İtalya arasında savunma sanayii alanında işbirliğine yönelik çalışmalar bulunduğunu belirterek heyetler arasında yapılacak görüşmelerin bu çahşmalann daha da gelışmesine katkıda bulunacağını söyledi. İtalya Savunma Bakanlığı Müsteşan Orgeneral Meloni de iki ülke arasındaki ılişkilerin eskiye dayandığını ve her zaman uyumlu olduğunu söyledi. ABD Dışişleri Bakanı, banş sürecini hızlandırmak umuduyla gelecek hafta bölgeye gidiyor Bakerbir kez dahaOrtadoğu'da• Filistinliler, İsrail Başbakanı İzak Rabin'in banş çağnsına temkinli tepki gösterdiler. Suriye ise Rabin hükümetinin de İzak Şamir yönetimi gibi "saldırgan" olduğunu öne sürdü. Ehş Haberler Servisi - İsrail'in İşçi Başba- kutladığmı belirtti. Bush'un İsrail Başba- kanı İzak Rabin'in önceki gün verdiği de- meçte banş ıçin Lübnan, Ürdün ve Suriye'ye gitmeye hazır olduğunu söylemesinin ardın- dan, bir açıklama yapan ABD Başkanı Ge- orge Bush, Dışişleri Bakanı James Baker'ı önümüzdeki hafta Ortadoğu'ya gönderece- ğini bildirdi. Rabin'in açıklamasına Filistin- liler temkinli tepki göstenrken Şuriye, Rabin hükümetinin de İzak Şamir gibi saldırgan ol- duğunu öne sürdü. Beyaz Saray Sözcüsü Marlin Fitzwater, yaptığı yazılı açılamada, Bush'un İsrail'de hükümeti kuran Rabin'i telefonla arayarak kanı'nı gelecek ay başında Kennebunkport'- taki yazlık evinde görüşmeye davet ettiği kaydedilen açıklamada, Baker'm banşçaba- lannı sürdürmek üzere gelecek hafta Orta- doğu'ya gideceği belirtildı. Bush, Rabin'e, İsrail-ABD ilişkilerini güç- lendirmek ve Ortadoğu'da banşı sağlamak için kendisi ile çalışmayı sabırsızlıkla bekle- dığini bildirdi. Peres'in açıklaması İsrail'de yeru kurulan hükümette Dışişleri Bakanlığı'na getirilen Şimon Peres, banş gö- rüşmelerini ikincil derecedeki sorunlar üze- rinde zaman 'geçirmeksizin sürekli olarak sürdürmek istedilderini bildirdi. AA'nın ha- berine göre Peres göreve başlamasından sonra yaptığı ilk açıklamada, "Banş görüş- melerinin sürekli olmasından yanayız ve ikincil sorunlar üzerinde zaman yitirilmeme- sini istiyoruz. Şamir başkanlığındaki önceki hükümet görüşmelerin yeri üzerinde bir yıb harcadı. Oysa görüşmelerin NVashington ya da Roma'da yapılması önemk değil" dedi. Peres, yeni Başbakan İzak Rabin'in önce- ki gün yaptığı açıklamada ışgal altındakı topraklarda yaşayan Filistinlilere 9 ay içinde özerklik sağlanması yolunda anlaşma sağla- mak istediği şeklindeki sözlerine de atıfta bulunarak "9 ayın oldukça uzun bir süre ol- duğu söylenebiür" dedi. İsrail'in yeni Başbakanı İzak Rabin'in ön- ceki gün yaptığı açıklamaya tepkiler sürü- yor. Israil-Arap görüşmelerine katılan Filistin heyetinin Sözcüsü Hanan Aşravi, BBC'ye yaptığı açıklamada, Rabin'in Araplarla gö- rüşmeye hazır olduğu yolundaki sözlerini cesaret yerici bulduktennı, ancak İsrail hü- kümetinin iyi niyetini kesin kanıtlarla gös- termesini beklediklerini bildirdi. Aşravi, Rabin'in işgal topraklannda yeni Yahudi yerleşim merkezleri kurma projesin- den vazgeçme niyetinde olmaması ve bunla- n 'güvenlik merkezleri' olarak tanımlaması karşısında Filistinlilerin tam bir hayal kınk- lığına uğradığını belirtti ve "Rabin'in Kudüs konusunu görüşme dışı bırakma tutumun- dan da endişe duyuyonız" dedi. Aşravi, yeni İsrail hükümetinden bekle- dikleri iyi niyetin kesin kanıtlannı, siyasi tu- tuklulann serbest bırakılması ve yerleşim merkezleri kurma projesınden vazgecmesi olarak tanımladı. Şam'ın tepkisi olumsuz Suriye'nin resmi gazetesi Teşrin, İsrail'in yeni Başbakanı İzak Rabin'in bölgede banşı desteklemediğıni, yerine geçtiği Israil eski Başbakanı İzak Şamir gibi 'saldırgan ve ya- yılmaa' bir politika izlediğmi bildirdi. Hükümeün düşüncelerini yansıtan gazete, Rabin'in önceki gün güvenlik bölgesini ko- ruyacağı ve Kudüs'ün İsrail'in başkenti ola- rak kalmasını sağlayacağı yolundaki sözleri- nin bu iddiayı kanıtladığını kaydetti. New York'ta Demokrat Parti kurultayında teknolojinin en son yenilikleri sergilendi Demokratlargöz kamaştırdı• Bill Clinton'ın baş- kanlık adayhğını karan- tilediği kurultayda ko- nuşan delegeler, hedef olarak Başkan George Bush ile yardımcısı Dan Quayle'i seçtiler. OSMAN KARAKAŞ ~ NEW YORK - Kasım ayında yapılacak başkanhk seçimleri- ne bütün güçleri ile hanrlanan Demokrat Parti, başkanlık yanşına katılacak kışınin belır- lenmesi amaayla New York'ta görkemli bir kurultay düzenle- di. önemli spor etkinükleri ile sosyal olaylann organize edil- diği ünlü "Madison Square Garden"da teknolojinin en son yenilikkrinin sergilendiği ku- rultay tek kelimeyle göz ka- maşüncı. Aylarca süren hazır- lıklar sonucu gerçekleştirilen ve yann gece yapılacak seçimlerle sona erecek olan kurultayı gün- de yaklaşık olarak 15 bin kişi- nin izleyeceği belirtiliyor. Ayn- ca CNN başta olmak üzere ABD'nin belli başlı televizyon kuruluşlan ile radyolan kurul- tayı naklen veriyor. Kurultayı 5 bin civanndaki delegeye karşılık, yaklaşık bin gazeteci izliyor, 6 bin kişi de gönüllü ola- rak görev yapıyor. Güvenliği sağlamak üzere köpekli, ath, robotlu 3 binin üzerinde polis görevlendirildi. New York dışından gelen delege, görevli, partili ve basın mensuplan için de ücreti kullarucı tarafından ödenmek suretiyle 68 otelden 20 bin oda aynltıldı. Demokrat Parti kurultayını aynca 100 ül- keden ve Birleşmiş Milletler'- den 500 civannda temsilcinin izlediği bildirildi. Clinton garantiledi Porto Riko ile ABD'nin yö- netimi altında bulunan adala- nn da katıldığı eyalet bazındaki seçimler arasında 35 seçim böl- gesinde kazanan Bill Clinton'- un Demokrat Parti başkanlık adayhğını şimdiden garantile- miş gibi görünüyor. Demokrat Parti'nin tüzüğune göre aday olacak kişi başvurusunu per- şembe günü akşam saat 18.00'e kadar seçim komitesine sun- mak zorunda. Demokrat Par- ti'den başkan adayı olarak yola çıkan 4 aday yanştan çekilirken 6 seçim bölgesinde kazanan ve bu bölgelerden toplam 212 oyu bulunanJerry Brown hâlâ yanşı bıraklığmı açıklamadı. Buna karşılık Brown'un kurultayda konuşma yapmak istediği, an- cak parti genel başkanı Ron Brown ile Bill Clinton'un bu is- teğe karşı çıktığı ifade ediliyor. Jerry Brown taraftarlan ise ku- rultay salonunda karan protes- to ederek "Demokrasi var. Ku- ral varsa değiştirilsin. Biz lideri- rnizden Cbnton'un açıkca de- ğinrnediği konulara değinmesi- ni istiyoruz" diyorlar. Bölge bazında yapılan secimlerde TAKIBAÇK NOTLAR Demokratik Parti lHusal Konvansiyonu'nun açdtşı, adaylardan Jerry Brown'un yandaşlannın protestolanna da sahne otdu. Dçstekçüeri Brown'ın kongrede konuşmasına izin verilmesini istedi. Jerry Brown'dan daha başanlı olan, ancak ekonomik neden- lerle yanştan çekildiğini açıkla- yan Yunan asıllı Paul Tsongas ise Clinton'un yanında yer aldı ve kurultayda konuşma yap- ması kabul edildi. Hedef Bush ve Quayle Kurultayın ilk gününde se- çim bölgelerinden gelen dele- geler alfabetik sıraya göre ko- nuşmalar yapülar. Yapılan ko- nuşmalarda hedef olarak Baş- kan George Bush ile yardımcısı Dan Quayle'yi seçen delegeler, Amerika'nın birçok problemle- rinin bulunmasına karşıhk Bush'un sık sık golf oynadığını, şu anda da tatilde olup bu oyu- na devam ettiğini belirterek başkan yardıması Quayle'nin de en beceriksiz kişi olduğunu ve daha "patates" kelimesini hecelemeyi bile bilmediğini söy- lediler. Konuşmaalar aynca ülke çapında yapılan naklen yayınlar nedeniyle yakaladı- klan fırsatlan değerlendirerek parti kurultayı havasından çok ülke problemlerini ele alarak sempati toplamaya çalıştılar. Bayan konuşmaalar ise çoğun- lukla kürtaj izni üzerinde dur- dular. New York'un Demokrat Partili Belediye Başkanı David Dinkins ise yaptığı konuşmada, uyuşturucu ve AIDS problemi- nin gittikçe büyüdüğünü belir- terek "Amerikalı işsiz, Ameri- kalı aç. Amerikalı aruk her sa- bah kalküğmda 'Nerede çalışa- cağım, nerede uyuyacağım, ne yiyeceğim' diye kendi kendisine soruyor. Dünya ülkeleri ileriye bakükça Beyaz.Saray arkasına bakıyor" dedi. Üstü kapalı kür- taj konusuna da değinen Din- Açılışta çıplak şov Çoğu New York'a ilk kez geldiği anlaşılan delegeler New York'u anlaüldığı gibi korkulması gereken bir şehir olarak bulmadıklanru belirttiler. Ancak iki bayan delegenin gündüz vakti en işlek caddelerden birinde cüzdanlannın çalınması, duyanlan ürküttü. Hırsızbktan daha etkili bir haberi televizyon verdı. New Jersey de oturan beyaz bir Amerikalı, Porto Rıkolu bir bayan delegenin küçük kızını yine gündüz vakti kaçırmak istedi. Olay çevrede bulunan polisin müdahalesı ile önlendi. Sanık kadm, adam kaçırmaya teşebbüs suçundan tutuklandı. Olay delegeler üzerinde şok etkisi yarattı. Kurultay binası çevresindeki caddeler trafığe kapatıldı. Uygulama halkı bezdirirken satıalan memnun ediyor. Bir pazar yen görünümünde olan kurultay ve oteller çevresi seks şoyu yapan bir finnanın bile ilgisini çekti. Kamyonun arkasına kız ve erkek dansçılan neredeyse çınlçıplak dolduran bir kulüp, kurultay binası etrafmda tur atarakreklamyapü. Tur sırasında kamyonun arkasında bulunan kızlar göğüslerini açmaktan ve erotik hareketler yapmaktan geri kalmadılar. New York belediye başkanının da Demokrat olması nedeniyle şehrin her köşesi mavı, kırmızı ve beyazrenklerledonatıldı. Kurultay salonuna seçim anında tavandan zemine' bırakılmak üzere 35 bin renkli balon aaldı. Bina çevresinde basın kuruluşlanna ait 50 kamyon (çoğu naklen yaym araa) yer aldı. Bina içinde yaklaşık 250 kilometre uzunluğunda kablo kullanıldı. Basın için binlerce telefon, teleks tesis edildi, kompütürler kuruldu, toplam harcamanın ise 40 milyon dolara ulaşacağı kaydedildi. kins, bu konuda da "Kadının seçme hakkı kadına aittir, hü-. kümete değil" şeklinde bircüm- le kullanarak "Amerika uyan, biriikte olduğumuz sürece Amerika'jı, bu büyük ülkeyi kurtarabiliriz" diye konuştu. New York'a gelen delegele- rin memnun edilebümesi ama- ayla çok sayıda turlar ve davet- ler düzenleniyor. Delegeler ko- nuşmalanna bugün de devam edecekler. Yapılan acıklamaya göre bugün sabah 09.00'a ka- dar başkan yardımalığı seçimi için adaylar bildirilecek. DIŞ BASEV HcraUS&ribunc Beyaz Saray'a bir bilet Zaman çok çabuk ilerliyor. En azından bazı politıkaalar için. Daha bir yıl önce, zafer kazanmış Amerikan askerlerinin çölden dönüşü kutlanıyordu. Ekonomistler iktisadi durgunluğun kısa ve yumuşak olacağıru müjdeliyorlar, George Bush yapılan tüm kamuoyu yoklamalanndan rakipsiz olarak çıkıyordu. Başkanlığa aday olacak tek bir Demokrat bile bulmak ımkansız gibi gözüküyordu. Bugün ise ekonomı hala durgun, hükümet tıkanmış, birçok insan, ülkenin ne yapacağını bılmeden amaçsızca dolaşmakta olduğuna inanıyor. Ve Demokratlar, kazanması mümkün olan genç, çekici veciddi bir aday çıkarmak üzereler. New York'ta toplanmakta olan Demokrat Parti kongresi gecen yıllann aksine soğukkanlı ve birleşmiş bir görünüm sergiliyor. 12 yıllık bir aradan sonra Demokratlar Beyaz Saray'a gelebilmek için tüm aynlıklannı bir yana bırakmış görünüyorlar. Bill Clinton'ın Amerikan halkıru ikna etmek için yapması gereken birçok şey var. Demokrat Parti kongresi de bu sürecin bir parçası, yeni bir başlangıç. 1980'ler Demokratlar için pek de parlak geçmedi. Oyunu hep "rakip sahada" oynamak zorunda kaldılar. Gündemi Cumhuriyetçiler beliriedi, Demokratlar savunmada kaldı. Bugün bu eşitsizlik büyük ölçüde ortadan kalkmış durumda. 80'lerin 'borç al ve harca' politikasının geürdiği sözde canhlığın sona ermesi, Demokratlann, ekonomik alanda iyüeşme programlanyla yeniden gündeme gelmelerine yardıma oldu. Partideki iç fıkir aynlıklan, 12 yıl boyunca olanaklanrun ötesinde yaşayan bir ülkenin sorunlanyla karşuaşünlınca önemsız hale geldi. Demokratlar, bu secimlerde belki de şimdiye dek hiç olmadığı kadar "kendi sahalannda" oynuyorlar. Şimdi sıra, ellerindeki Beyaz Saray biletini kullanmalannda. (13 tenunuz.) DERTAGESSPIEGEL Türkiye yeni anahtar Alman-Türk ilişkilerinin yeniden canlandınlması için yalnız ekonomik değil, politik nedenler de vardır. NATO'nun güneydoğu kanadındaki ortağın önemi, komünizmin çökmesiyle artmıştır. Türkiye'yi gelecekte anahtar rolü öngörenler arasında yalnız Daimler-Benz'in başkanı Edzard Reuter bulunmuyor. Türkiye Doğu Avrupa'da, Balkanlarda, Ortadoğu'da ve Orta Asya'da istikrara önemli katkıda bulunabilir. BDTnin güney cumhuriyetlerindeki 50 milyonu aşkın Müslümanın üçte ikisi etnik ve dil açısmdan Türktür. Ankara, yeni stratejik ve ekonomik öneminin pekala bilincinde gözüküyor. Türkiye'de yeni bir bilinç uyanıyor. Süleyman Demirel, Türkiye'nin jeopolitik konumundan ötürû ek sorumluluk almaya ve Karadeniz bölgesinin siyasi ve ekonomik düzeninde Uder rolünü üstlenmeye hazır olduğunu defalarca tekrarlamıştı. Türkiye'ye altematif olarak İran, yattığı pusuda beklemektedir. İran'ın propagandaalan, Pantürkizm tehlikesinin cığırtkanlığını yapmaktan usanmıyor. Ama çoğu BDT ülkesi, dini köktenciliği ithal ederek politik ve ekonomik sorunlannı çözemeyeceğinin bilincindedir. Türk-Alman ilişkilerinin güçlendinlmesınde Almanya için sayısız yarar vardu". (14 temmıız) Dışişleri Bakanı, Ukrayna, Gürcistan, Kazakistan, Özbekistan ve Kırgızistan'ı ziyaretedecek Hikıııet Çetiıı, Bayan Lalıuııiere'i Oıta Asya 9 yagötürdü • Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Bayan Catherine Lalumiere'in eşlik ettiğ^ Hikmet Çetin, "Amacımız BDT cumhuriyetlerinin dünya ile ilişki- lerini geliştirmesine yardımcı olmak" dedi. • Hikmet Çetin, Türkiye'nin Orta Asya cumhuriyetleriyle Avrupa Konseyi arasında bir köprü görevi yaptığını, bu göreve sadece ekono- mik anlamda değil, siyasal, insan haklan ve demokrasi konulannda da en iyi şekilde yapabilecek bir ülke olduğunu ifade etti. ANKARA (AA) - Dışişleri Bakanı Hik- met Çetin. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Dönem Başkanı sıfatıyla bazı BDT ülkelerini kapsayan gezisinin ilk du- rağı olan Ukrayna'nın başkenti Kiev'e git- mek üzere dün özel bir uçakla Ankara'dan aynldı. Çetin'e, Ukrayna,_ Gürcistan, Kazakis- tan, Kırgızistan ve Özbekistan'ı kapsayan gezisinde Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Cathenne Lalumıere eşlik ediyor. Dışişleri Bakanı Çetin hareketinden ön- ce Esenboğa Havalanfnda yaptığı açıkla- mada, gezinin amaanın SSCB'nin dağıl- masından sonra bağımsızlığını kazanan yeni cumhuriyetlerin dünya ile ilişkilerini geliştirmesine yardımcı olmak ve onlann dcmokratikleşme sürecine katkıda bulun- mak olduğunu söyledi. Türkiye'nin bağımsızlıklanna yeni ka- vuşan bu ülkelerle ikıli ilişkilerini her dü- ze>dc çok yoğun bir biçimde sürdürdüğü- nü bclirten Çetin, "Ama bu yeterli değildi, bunun yanında özellikle Avrupa Konseyi gibi demokratikleşme ve insan haklan ko- nulannda önemli birikimı olan bir kuru- mun bu cumhuriyetlerle ilişkilerini geliş- tirmek ve diyaloglannı daha ileri bir düzeye götürmek için bu gezivi yapmış ola- cağız" dedi. Hikmet Çetin, Catherine Lalumiere ve arkadaşlannın SSCB'den bağımsızlığını kazanan üikelerin yöneticılen ile doğru- dan ilişki kurma. tanıma, onlann sorunla- n, istekleri ve gereksinimlerini yerinde görmelerine de olanak sağlayacağını kay- detti. Çetin sözlerine şöyle devam etti: "Bunun amacı, tabii bu devletlerin Av- rupa Konseyı'nin hemen üye olmalannı sağlamak değıldır. Bunun kendine göre uzun bir süreci vardır, ama bunlann de- mokratikleşmesine dünyanın bağımsız kurumlanyla ilişkilennin geliitirilmesine Avrupa Konseyi nc şckılde vardımcı ola- bılir, bunu yerinde görme olanağı bulaca- ğız." Avrupa Konseyi Bakanlar Komıtesfnın 10-11 eylülde İstanbul'da olağanüstü top- lantı yapacağını ve toplantıya SSCB'nin dağılmasından sonra ortaya çıkan tüm cumhuriyetlerin Dışişleri Bakanlan'nın da davet edileceğini belirten Çetin. söz konu- su toplantıda AGİK zirve toplantısı so- nuçlanyla biriikte bu gezinin de değerlen- dirileceğini anlattı. Bakan Çetin, Türkiye'nin, Orta Asya cumhuriyetleriyle Avrupa Konseyi arasın- da bir köprü görevi yaptığını, bu göreve sadece ekonomik anlamda değil, siyasal. insan haklan ve demokrasi konulannda da en iyi şekilde yapabilecek bir ülke oldu- ğunu ifade etti. Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Cathe- rine Lalumiere de konuşmasında Tür- ki\c"nın tarihi. kültürel \c coğrafı konumu nedeniyle Avrupa vc As>a arasında köprü üstlendiğıni belirtti. Lalumterc. doğal ola- rak da Türkıye'nin bu rolün gcrcğini ycri- ne getirmckic olduğunu sö/lcnnc cK lcH Konuşmasında Orta Asya cumhuriyet- lerinin çoğulcu demokrasiyi ve Avrupa'yı tanıması açısmdan gezinin bir mesaj anla- mına da gelebileceğini kaydeden Lalumie- re, "Biz Avrupa Konseyi olarak bu ülkele- ri tanımak durumundayız. Bu gezide de bilgi toplayacağız" dedi. Çetin ve beraberindekiler 19 temmuzda Türkiye'ye dönecek. Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, göreve geldiğinden bu yana yaptığı çok sayıda dış gezi ile "Kabinenin Evliya Çelebisi" sıfatı- nı kazandı. Dış gezilerini, Rio De Janeiro'- dan Bişkek'e kadar uzanan geniş bir coğ- rafyaya yayan Çetin bugüne kadar yakla- şık 100 bin kilometre yolkatetti. Avrupa'nın önemli başkentlerinin pek- çoğunun da defalarca konuğu olan Çetin, daha önce de gittiği Orta Asya cumhuri- yetlerini kapsayan gezisinden sonra tekrar. Helsinki'ye doğru yola çıkarak Evliya Çe- lcbi sıfatını iyice pekiştirecek.