Katalog

^ 15 TEMMUZ1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Açlıkgrevleri • GAZİANTEP(AA)- Gaziantep Özel Tip Cezaevi'nde kalan 51 siyasi hükümlü ve tutuklu. 3 günlük açlık grevi başlattı. Gaziantep Valiliği'nden yapılan açıklamada, açlık grevinin "TC Devleti'nin Doğu ve Güneydoğu'daki operasyonlan ve İnfaz Yasası'nakarşı tutum ve davranışlanru protesto t etmek amacıyla" başlatıldığı ' bildirildi. Cumhuriyet savcıhğı yetkilileri, açlık grevine PKK ve diğer bölücü . örgütlerdavalanndan yatanlann katıldıklannı söylediler. HEP, savunma komisyonu kuruyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Halkın Emek Partısi (HEP) Merkez • Yürütme Kurulu'nun dün yapılan toplantısında, Ankara DGM tarafından kapatma istemiyle parti için açılan davaya karşı bir "Savunma İcomisyonu" kurulması kararlaştınldı. • MYK toplanüsında, HEP -milletvekillerine Diyarbakır gezisi sırasında yapılan kötü davranışlann Başbakan 'Süleyman Demirel ve - bakanlara şikayet edilmesi •görüşü benimsendi. HEP •Genel Başkanı Feridun Yazar, gerekirse Cumhurbaşkanı Turgut Ozal ile de görüşeceklerini söyledi. Yazar, tCumhuriyet'in sorulanru yanıtlarken, parti MYK toplantısında Ankara DGM tarafından HEP hakkında açılan kapatma istemli ,davaya karşı aktif tutum .alacaklanm ve kapatma . karanna karşı çabşacak bir "savunma komisyonu" , kuracaklannı söyledi. Diyarbakır'da gösteri • DİYARBAKIR (AA)- c Diyarbakır'ın Bağlar semtinde, izinsiz gösteri - yapmak isteyen 15 kişi rgüvenlik kuvvetlerince • dağıtıldı. Bağlar semtiGürsel icaddesinde öğle saatlerinde -toplanan birgrup, bölücü - nitelikte sloganlar atmaya - başladı. Daha sonra bir - pankart da açmak isteyen "•göstericiler, güvenlık >kuwetlerinin olay yerine sgelmesi üzerine kaçtılar. Yüksel&dafre , •ANKARA (AA)- ( Cumhurbaşkanı Turgut .özal tarafından Danıştay üyelığine seçilen Adalet Bakanhğı eski Müsteşan Arif ( Yüksel, 9. daire üyesi oldu. Yetkililerden alınan bilgiye .göre Danıştay Başkanı Ekrem İspirbaşkanbğında, dün öğle saatlerinde Arif Yüksel'in durumun görüşmek üzere toplanan Danıştay Başkanlar Kunılu, Yüksel'in Danıştay 9. ,Dairesi'nde görevlendirilmesini kararlaştırdı. Yüksel'in görev yapacağı Danıştay 9. Dairesi, Emlak Vergisi, Emlak Alım Vergisi, Gayrimenkul Kıymet Artışı Vergisi, köy, belediye ve özel idare vergi, resim. harç ve paylan ile bunlann diğer gebrlerine ve bunlara ait tariflere, Harçlar Kanunu'na ilişkin davalan karara bağbyor. Sözleşmeliler işi bıraktı - •ANKARA (AA) - Bir süre .- önce işlerine son verilen, s ancak hizmetin aksamaması için TRTnin çeşitü birimlerinde çabşünlan •istisna akitliler dün işi .'bırakülar. TRTde uzun /> süredir istisna akdiyle çalışan ,650dolayındaki personel Asigorta primler konusunda •mahkemeye başvurmuşlardı. • Mahkeme de çalışanlann taiebini yerinde bulmuştu. Yüklü miktarda SSK primi ödemek zorunda kalan TRT, daha sonra istisna akitlilerin işine son vermişti. Ancak TRT, işlerin aksamaması için bunlardan bir kısmını çeşitli birimlerde çabştırmaya devam etti. Bu arada 2 aydır çalıştığı halde maaş :, alamayan istisna akitliler L dün kendileri işi bıraktılar. Mûcadele toplatıldı • İSTANBIJL(AA)- Haftahk Mûcadele gazetesi îstanbul DGM'nin karanyla ' toplatıldı. Toplatma karannda gazetenin 2. sayısmda kapak haberi olarak yer alan "Yerleri boş kalmadı" ve "Bedelleri "boşuna ödenmiyor" başlıklı haberlerin 3713 sayıb terörle ' mûcadele yasasına aykın olduğu belirtildi. MÇP'denaynlan muhalifler suçlamalannı sürdürüyorlar: ZeybekMÇPiçînfaaliyette•MÇP'den aynlanlann iddialan arasmda Başbakan Süleyman Demirel'in Başdanışmanı eski ANAP'lı bakan Namık Kemal Zeybek'in de parti için faaaliyet gösterdiği yer alıyor. Zeybek'in, Ülkü Ocaklan yerine kurulan Gençlik Kültür ve Sanat Ocaklan bünyesinde çalışmalar yürüttüğü belirtiliyor. • Bir başka iddia ise MÇP aracılığıyla, Güneydoğu'da Hizbullah dışında yeni bir güç oluşturma girişimi. Çorum Milletvekili Muharrem Şemsek'in de gelişmelerden rahatsız olduğu ve partiden istifa edeceği bildiriliyor. MÇP yöneticileri ise aynlanlann kuracağı partininİslami çizgide olacağı görüşünü savunuyorlar. TURANYILMAZ ANKARA -"MÇP'nin mili- tarist olduğu", suçlamasında bulunarak, partilerinden istifa eden, Ülkü Ocaklan Derneği eski Genel Başkanlanndan, Si- vas Milletvekili Muhsin Yazıcı- oğlu'nun liderliğındeki ekip, eski Genel Başkanlan Alpaslan Türkeş'i, MÇP üst yönetimin- de görev alan bazı emekli as- kerlenn de yardımıyla, ülkücü kesimi PKK'nın karşısına ç> karmaya hazırlamakla suçladı- lar. 12 Eylül'de kapatılan Ülkü Ocaklan Derneği'nin yerine kurulan ve Başkanlığını Tür- keş'e yakınbğı ile tanınan Ulvi Batu'nun yaptığı Gençlik, Kül- tür ve Sanat Ocaklan Derneği'- nin Diyarbakır'da şube açma çalışmalannda bulunduğu iddia edildi. Suçlamalar halen Demi- rel'in başdanışmaniığını yapan eski ANAP'b bakan Namık Kemal Zeybek'in de Gençlik Kültür Sanat Ocaklan Derneği içinde faab'yet gösterdiği savıy- la yeni bir boyut kazandı. Ülkü Ocaklan Demeği'nin eski Ge- nel Başkanlanndan, Çorum milletvekili Muharrem Şem- sek'in de, MÇP'deki gebş- melerden rahatsız olduğu, ya- kın bir tarihte ekibiyle birbkte partiden aynlabileceği öne sü- rüldü. Bu suçlamalara karşıhk MÇP yönetimi, aynlanlann kuracağı partinin büyük bir olasılıkla islamcı bir parti ola- cağını savunuyor MÇP çaüsı altındaki ülkücü- lerin, PKK'ya karşı "silahb mücadeleye giriştikleri" yc~ nündeki savlar, ülkücü kesimi kanştırdı. MÇP yönetimi ile partiden kopan ekipler, bu ko- nuda birbirlerini suçlayıcı "ima- laria" yüklü açıklamalar yapı- yorlar. Emekli askerler Yazıaoğlu'nun yürüttüğü muhalefet hareketinin kurmay- lanndan eski bir ülkücü lider ülkücü gençliğı, partide Genel Başkan Yardıması olarak gö- revlendırdiği emekli askerlerie birlikte Türkeş'in, PKK'nın karşısına çıkarmaya çabştığını öne sürdü. Bu tartışmalann ya- şandığı günlerde, "partideki malum kişilerin", Türkeş tara- fından 12 Eylül'de kapatılan Gençlik, Kültür ve Şanat Ocaklan'nın bir şubesini Di- yarbakır'da açmak için girişim- lerde bulundukJannı, bu yönde yöredeki albay rütbesindeki bir askeri yetkiliyle de temaslarda bulunulduğunu öne süren ül- kücü bder, şu bilgileri verdi: "Partide şu anda görev ya- pan genel başkan yarduncıla- nndan üçü emekJi asker. Biri, Turgut Nasün. Kendisi, tümgeneral rütbesindeyken, MGK Genel Sekreterliği'nden emekli oldu. Diğeri, Hüseyin Cevizoğlu. Tümen Komu- tanlığı'ndan emekli. üzmanbk alanı, karşı taarruz konusu. Üçüncüsü ise binbaşıüktan emekli Ferruh Sezgjn. Emekb l d ^ i Genelkurmay Türkeş PKK'yla mücadeleyi düşünmediğini sadece ihtarettiğini belirtiyor: Bizedüşen fikirk mûcadele'Adana'nın Yüreğir ilçesine bağlı Solaklı beldesine altı kilometre uzaklıktaki Şahinağa Köjü'nde bir haftadır kamp kuran MÇP lideri Türkeş, Kazım Gürbüz'den her gün birkaç saat yogodersleri alıyor. (Fotoğraf:UFUK TF K! \ ı UFUKTEKÎN ADANA-Milbyetçi Çabşma Partısi (MÇP) Genel Başkanı Alparslan Türkeş. partisinin "MHP' nin devamı obnadığı" yolundaki iddialan " maksatb " olarak de- ğerlendirdi ve "MHP' nin lideri, kadrolan, misyonu, doktrini, programı aynen MÇP' dedır. Hatta MÇP' nin oyu MHP' ye oran- la artmışür" dedi. Partisinin , istifalardan sonra daha sağ- lam olduğu görüşünü yineleyen MÇP lide- ri Türkeş, " Bu hareketten sonra birbğimiz daha güçlenmiştir, geleceğimiz parlaktır. 10 yü içinde iktidar olacağız" derken, parti- sinde halef taruşmasma da yer olmadığını vurguladı. Geçen hafta Adana'ya gelerek bir yakı- nın çiftliğinde dinlenen MÇP' nin bderi Türkeş ile parti ici muhalefet, MHP-MÇP tartışrnası, siyasette değişme, PKK' yla mûcadele, MÇP'nin geleceği ve başbuğ an- layışı üzerine görüştük. Birkaç kez aitını çize cize vurguladınız ama yine de 'MÇP MHP midir' sorusu tartışılıyor. MÇP, MHP'yi kapsayamadı deniliyor. TÜRKEŞ-Gerçeğe aykın. Bu doğru de- ğildir. MÇP MHP'nin devarnıdır. Kadro- lanyla, misyonuyla, doktriniyle, prog- ramıyla MHP'nin aynen devamıdır. 'Eski MHP'lilerin hepsi MÇP'de degildir' sözü gerçeği yanatmıyor. - Ülkücü gençlere PKK'yla mücadeleye girmeyin diye çağn yapünız. Neden gerek duydunuz buna? Bu tür hazırbklar mı vardı da bu çağnya ihtiyaç duydunuz? TÜRKEŞ- Aktüel'deki yazıyı okuyunca tekrar ikaz etme ihtiyacı duydum, uyar- mak içindi. Böyle bir örgütlenme yok, ya- lan. Nitekim Iğdır teşkilatı da bunu yalan- ladı daha sonra. Bize göre bu devletin göre- vi. Bizim görevimiz fikir ile mûcadele edip devletin yanında obnak. - MÇP'nin geleceğinde lider kim olacak? Bir dergj geçen yılki sayısında Muhsin Yanaoğlu'nu "Yeni Başbuğ" diyerek ka- pak yaptı. Sonra Yaacıoğlu partiden aynldı. Halefınız var mıydı,parti kime tes- lim edilecek? TÜRKEŞ- Siz ya hiç demokrasiyi an- lamadınız. Böyle bir sual sormak bunun işareti gjbi gelıyor bana. Demokrasilerde halef tayin etmek olur mu, padişahük re- jimi mi bu, kralbk rejimi mi? - Sayın Özal. Yıldınm Akbulut'u ANAP'- ın başına atadı ama.. TÜRKEŞ- O başka. O gün ihtiyaç hasıl olunca mevcut yöneticiler arasından birisi- ne karar verdi, genel başkan yaptı. Ama padişahhkta olduğu gibi halef tayin edile- mez. Bu halka da demokrasiye de saygısızlıktır. - Efendim son bir soru. Yaacıoğlu hare- keti ne olur, geleceği var mı? TÜRKEŞ- Böyle konularda yorum yapmam ama şu kadannı söyleyeyim: bi- zim MÇP şimdi daha güçlüdür, birliği daha sağlam hale gelmiştir, geleceği daha parlaktır, bunu gelecek günlerde göreceğiz. MÇP'yi 10 yıl içinde iktidar yapacağım. Başkanhğı istihbaratından gö- rev yapmış." MHP'nin kuruluş çabşmala- nnı sûrdüren eski bir MHP üst düzey yönetıcisi de, Cumhuri- yet'in sorusu üzerine, "Aynı şeyler, o dönem MHP'de de ya- şandı. O tarihte, iki kişi, İhsan Karaçam ile Murat Bayrak, Türkeş tarafından partinin en üst organı olan GİK'e üye ya- pıldılar. Karaçam, Ankara'dan da milletvekili oldu. GÎK top- lantılanndan, şiddete başvurul- ması, ülkücülenn olaylann içi- ne daha aktif bir şekilde sokul- ması yönündeki tüm öneriler, garip yerlerle temaslan olan hep bu iki kişiden geldi" diye konuştu. Aynı eski MHP yöne- ticisi, "Muhsin Yaaaoğlu ve ekibinin kesinkes terörden uzak durduklannı biliyorum. Ama, aynı şeyin, şimdi MÇP'- de kalanlar için söylenebilece- ğini sarunıyorum" savında bu- lundu. Yeni sivil güç Yazaaoğlu ile birlikte hare- ket eden eski bir ülkücü lider de, Türkeş'in, seçimler sonra- sında RP'den aynldıktan sonra düzenJediği basın toplanüsın- da, Güneydoğu'daki olaylan anımsatarak, "Türk milleti sa- vaşın eşiğine gelmiştir" sözleri- ni anımsattı. Aynı ülkücü bder, "Devletin bazı kannlık güçleri- nin, bölgede yaşanan terörûn karşısına, Hizbullah'ın dışında yeni bir sivil gücü daha çıkar- maya çabştığını" öne sürerek, "Bizler, böyle bir terör ortamı- nın içine sürüklenmek istemi- yoruz. MÇP'de kaldığımız son güne kadar da buna hep göğus gerdik. 12 Eylül öncesi ve son- rasını yaşamış, şimdi biraz oku- yup, düşünen ülkücüler bu tür hareketlere karşı çıkıyorlar. Ama, macera ruhuyla hareket edip, belli bir misyon yüklen- menin cazibesine kapılacak gençler, bu tür bir harekete ka- nşabilirler" dedi. Zeybek de faaliyette MÇP içinde de, kapatılan MHP'de olduğu gibi eğitimci- ler grubunun oluştunılduğu, bu grubun, genç kuşağa yöne- lik çabşmalar içinde olduğu öne sürüldü. MHP'de, halen Baş- bakan Süleyman Demirerin Başdanışmanı, ANAP'b eski bakan Namık Kemal Zeybek'- in yürüttüğü bu faaliyetin, ağır- bklı olarak Gençlik, Kültür ve Sanat Ocaklan bünyesinde sür- düğü de bebrtibrken, bu gru- bun son olarak, "Türk Tarihi ve Müli Kültür Seminerleri" düzenlediği bildirildi. Türkeş'- in, geçtiğimiz pazar günü Bul- var Palas Oteb'nde bir araya getirdiği Ocak Başkanlan top- lantısında, atüklan bağlıbk slo- ganlan ile gövde gösterisi ya- panlann da bu eğitim seminer- krine kaülan gençler olduğu öne sürüldü. Eski bir MHP yö- neticisi, "Bu seminerlerde, Tür- keş'e tümüyle bağb gençler ye- tiştiribyor" savında bulundu. ANAP İstanbul İl Başkanlığı'na Aksoy, yardımcılığına ise Yılmaz'ın getirilmesi şaşkınlık yarattı Mıılıafazakâı-lil)eraldengesigözetildi AYŞEYILMRIM İlce Başkanlan yeni oluştu- rulan ANAP İstanbul îl Yöne- tim Kurulu'nu 'dengeli ve kır- gmkklan giderici' olarak nite- lendiriyorlar. "Güzel bir liste, hepimiz de benimsedik. Denge- ler gözEtilerek hazırlanmış." di- yen îlçe Başkanlan, geçen kongre döneminde ortaya çı- kan muhafazakar-liberal çekiş- mesinin de ortadan kaldınldığı- nı belirtiyorlar. özalcı olarak bilinen bir kısım İstanbul mil- letvekilinin ise yeni yönetime sıcak bakmadığı ifade edibyor. ANAP Teşkilat Başkanı Er- sin Taranoğlu da tek tarafb bir yönetim yapmaktan kacındık- lannı belirterek şöyle diyor: "Listeyi bebrlerken ortak bir açı kullanmaya çalıştık. Kong- re rekabetine sünger çektik. Hizdp görüntüsünün dışına çı- karak tek taraflı bir yönetim yapmaktan kaçındık. Bu hoş- görünün hakim olduğu bir lis- tedir." "İstanbul'da parti içi muha- lefet kalmadı" diyen Pendik ilçe Başkanı Kemal Yılmaa da yeni yönetim kurulunu değerlendi- rirken şunlan söylüyor: "Geçen kongrede ortaya 2 grup çıkmıştı: Liberaller ve mu- hafazakarlar. Aralanndaki mûcadele de sadece yönetime girmek mücadelesiydi. Sonuçta kırgınhklar yaşandı. Şimdi EnUMny Ozamanlar fikir miicadeiesi variyorduk. Bizim yapüğımjz maçû.Karşhkh taknnlarvardıve birtakım kazanıplar taknn kaybeşcfccekti. Demokrasinm gereğiydi b a Kendisiyle b»r uyum içjmdeçalışacajğıma inanıyorum. Bu görevi biıtik ve berabCTÜk mesajı vermek için kabul ettim Partiiçersinde demokratik mücadeleierden sonra eğer bir taknn kıisve devredış kaimışinsanlar varsabunlann da partinin aktifpoütikasuıa işûrakleri sa^anmış ohryor. Eğerbir kesimi benim temsil ettiğmi düşünüyorsa baaçevrefer bizde bu yönetimin içmde ayn d^Diz. oluşturulan bu yönetim kunılu listesiyle bu İcırgınlıklar da ortadan kaldınlmış oldu. Yani İstanbul'da parti içi muhalefet kalmadı. Olabilecek en iyi bs- te." İşadamı ağırlıkb yeni yöne- tim kurulu listesinde en fazla dikkat çeken iki isim İl Başkanı Erdal Aksoy ile İl Başkan Yar- dıması Talat Yılmaz. Sanyer eski İlçe Başkanı Er- dal Aİcsoy, hem Semra Özal'a hem de Mesut Yılma2'a çok ya- kın bir isim olarak bibniyor. Aksoy, Semra özal'ın İl Baş- kanbğı'na adaybğı su^smda kendisine en fazla destek veren kişilerin başında yerabyordu. Semra Özal'ın İstanbul Hil- ton'da partiblere verdiği 165 milyon liralık yemek faturası- nın altına irnza atacak derecede desteğini esirgemediği en orta- da dolaşan söylentiler arasında. Conrad Hilton Oteli'nin hisse- darlanndan, Yeditepe Otelcilik Şirketi'nin ortaklanndan ve Antalya'da bir tatil köyünün sahiplerinden olan Erdal Ak- soy'un bir zamanlar düşman olduğu Talat Yılmaz'la aynı kadroda yeralması da partililer arasında şaşkınlık yaratıyor. Aksoy ile geçen il kongresin- de muhafazakar kanadın adayı olarak Semra Özal'ın karşısına çıkartılan Talat Yılmaz'ın nasıl uyum içinde çahşacağını merak eden bazı partililer ise Yılmaz'- ın ön plana çıkacağını ve Ak- soy'un geri nlanda kalacağını bebrtiyorlar.il Başkanı Erdal Aksoy, p gûnün şartlan içinde Semra Özal'ı inanarak ve ge- rekli gördüğü içın desteklediği- ni beürterek düşüncelenni şöy- le dile getiriyor: "Bugûnse çok ayn şartlarda görevi devralmak mecburiye- tinde kaldım. Mesut Beyle çok yakın görüşmemiz vardı. Bir- likte çalıştık, Erdal Aksoy'dan daha iyi bir çözüm bulmak için çalıştık. Ama maalesef bu- lamadık. Bu iş zaman isteyen bir iş. Benim de zamarum kısıtb olduğundan endişelerim vardı. Muhalefette olmasaydık kesin- likle kabul etmezdim." Aksoy, bir zamanlar çekişme içinde bulunduklan Talat Yıl- maz ile nasıl bir uyum göstere- cekleri şekündeki sorumuza da şu yanıtı veriyor: "O zamanlar fıkir mücadele- si veriyorduk. Bizim yaptığjmız maçtı. Karşıükb takımlar vardı ve bir takım kazanıp bir takım kaybedecekti. Deinokrasinin gereğiydi bu. Kendisiyle büyük bir uyum içinde çahşacağîma inanıyorum. Zaten bu görevi kabul etmemdeki en büyük et- kenlerden birisi de bu oldu. Bir- bk ve beraberbk mesajı vermek. İl Başkan Yardımcıhğına ge- tirildiğini lıstenin açıklandığı gün sabah öğrendiğini bebrten Talat Yıbnaz da, yeni yöneti- min İstanbul'da oluşturulabile- cek en iyi yönetim kurullann- dan birisi olduğunu belirtti. Yeni Yönetimle birlikte küs- künlüklerin giderildiğıni belir- terek şöyle diyor: "Parti içersinde demokratik mücadeleierden sonra eğer bir takım küs ve devre dışı kalmış insanlar varsa bunlann da par- tinin aktif politikasına iştirakle- ri sağlanmış oluyor. Eğer bir kesimi benim temsil ettiğimi düşünüyorsa baa çevreler biz de bu yönetimin içinde ayn de- ğiliz. "Bu arada ANAP'ın mu- hafazakar kanadına mensup baa eski yöneticileriyle millet- vekillerinin bugün İstanbul'da yemekte biraraya gelecekler. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ANAPta Neter Okıyop?. Marmaris'in Okluk Koyu'nda bir süre önce yapılan bu- luşma ANAP'taki muhafazakar kanadı atağa geçirdi mi? Bir ANAP milletvekili bu sorunun yanıtını verirken "Hiç sanmıyorum" deyip ekliyor: Muhafazakar kanadın önde gelen adları bir süre önce Cumhurbaşkanı Turgut özal'la görüşmüşlerdi. Hüsnü Do ğan, Mehmet Keçeciler ve Yusuf Bozkurt özal, Cumhur- başkam'na ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ı şikâyet etmişlerdi: "Bizi partimizden dışladılar..." Muhafazakârların giderek artan sıkıntısı şu: "Örgütler fesh ediliyor, haberimiz olmuyor. Bu girişim- lerpartiye zarar veriyor..." Mehmet Keçeciler tam bu sırada sert bir çıkış yapıyor: "Eğer bize danışılmadan il örgütleri fesh edilır ve yeni- leri atanırsa, bizim olağanüstü kongre istemimiz kaçınıt- mazolur..." Acaba ANAP'ta bir olağanüstü kongre hazırlığı mı var? Gazetelerde çıkan haberter ve ANAP içindeki söylentile- re bakılırsa böyle bir olasılık gözüküyordu. Eski Bakanlardan Abdülkadir Aksu da Mesut Yılmaz'a çatıyordu. Aksu, "Mesut Bey, bildiğim bildik diyor, böyle parti yönetilmez" biçiminde konuşuyordu. Iştetam bu sırada istanbul İl Başkanlığı'na Ozal ailesine yakınlığıyla tanınan Erdal Aksoy getiriliyordu. Bubirtaktikmiydi? Muhafazakârlar evet' diyorlardı. Mesut Yılmaz'ın ko- nuşmasından da bu çıkıyordu. Yılmaz "Bu dönem parti içi çekişmelerin geride kalması gerekir" diyordu. Ve devam ediyordu: "Tek vücut halinde, birlik ve beraberlik içinde bir ortak hedefimiz olacaktır..." Biraz zor değil miydi bu? Elbetzordu. Muhafazakârlar atağa geçmişler, tûzükde- ğişikliğine gideceklerdi. Bunu her yerde açık açık söylü- yorlardı. Ne yapacaklardı muhafazakârlar? Şunu: "Tüzük değişikliği için bir kongre toplanır, değişiklik ya- pılır. Ikincikongrede de Genel Başkan ve MKYK seçilir..." Tüm bu gelişmeler olurken ANAP'tan DYP'ye geçiş han- gi noktadaydı? Şimdilik bir sessizlik egemendi. DYP-SHP koalisyonuna eylül ayına dek süre tanınıyordu. Sorduk: "Kim çıkanyor bu söylentileri?" Yanıt şu oluyordu: "CHP 9 Eylül'de resmen siyasal yaşama geçecek. 20-25 milletvekili SHP'den CHP'ye geçecek." Senaryolar hazırdı... "Sonra ne olacak?" Yanıt şuydu. "DYP-SHP hükümeti zor duruma duşecek..." Baştan beri Mesut Yılmaz'ın hesabı buydu. Zaten büyük sermaye grupları DYP-SHP ortaklığından hoşnut degildi. Baştan beri isteniîen DYP-ANAP ortaklığıydı. Biz kimi DYP'lilere sorduk: "Siz ne diyorsunuz bu tür senaryolara?" + Şöyle dediler "Vallahi gülüp geçiyoruz. Bugün seçmen tabanında ANAP yok. AmaDYP var. EskiANAPlılar şimdi bizim yanı- mızda..." ; ANAP'ta çalkarrtı alabildiğince sürerken, onlar da umut pazarına çıkmışlardı. Bir yandan "Mesut Yılmaz'la bu iş yürümüyor"diyorlar, öte yandan "Eylülde DYP-SHP ortaklığı ne olur" hesabını yapıyorlardı... ANAP'ta kavga bitmiyordu, tüm bu senaryolara karşın... Görüşmeler evlerde, bürolarda yapılıyordu. Keçeciler, örgütte ağırlığını koyuyordu. Diyorlardı ki: "Mesut Yılmaz'ın çevresinde birkaç kişi var, hepsi o ka- dar..." Ama birşey de yapamıyorlardı... Bir olağanüstü kongre toplanır, tüzük değişikliği yapıla- bilir miydi? işte asıl önemli sorun buydu! Gündemmuhabirleri serbestbırakıldı DİYARBAKIR(Cumhuri- yet>-Vedat Aydın'm ölüm yıl dönümü törenlerine kaülmak üzere Diyarbakır'a gelen HEP milletvekıllerinin bulunduğu otobüsten indirilerek gözalü- na alınan Yeni Gündem Ga- zetesi muhabiri Burhan Kara- deniz ve Gerçek Dergisi mu- habiri Fahri Ozlahlan dün ser- best bırakıldı. Beş gün süren polis gözaltı- sından sonra dün adliyeye sevk edilen Burhan Karadeniz ve Fahri Ozlahlan, Cumhuri- yet Savcılığmdaki sorgun- lannın ardından suçsuz bulu- narak salıverildi. Yeni Gündem Gazetesi mu- habiri Burhan Karadeniz, gö- zaltının birinci gününde polis tarafından dövûldûklerini ve fotoğraf makinasını da kırdık- lannı bildirdi. Öte yandan 17 HEP millet- vekili bir yazıb açıklama yapa- rak MİT Müsteşan Teoman Koman'ın basında yeralan sözlerini eleştirerek, Koman'ı "millet iradesinin ûstünlüğune açık bir tehdit ve şantaj yap- makla" suçladılar. Kotnan'm pob's devleti zih- niyetine sahip olduğunu savu- nan HEP milletvekilleri açı- klamalannda şöyle dediler: "Koman, 'önümüzdeki günlerde şahsi terör başkya- cak. sansasyon yaratacak isimler hedef abndı' diyor. Bundan açıkça anlaşıldığı üze- re sayın Koman, başında bu- lunduğu kurumla birlikte kimlerin, kimlere karşı, nasıl, neden ve ne zaman terör uygu- layacağmı biliyorlar. Yakın veya uzak bir gele- cekte pobtikacı, gazeteci, ya- zar, bibmadamı, sanatçı ve işadamlanndan herhangi biri teröre hedef olursa, bunun so- rumlusu hiç şüphesiz Koman, başında bulunduğu kurum ve onlara sessizbkle gûç veren si- yasal iktidar olacaktır."