Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5HAZİRAN1992CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Altın Rehbeı*'
sorunu
• ANKARA (AA) - PTT
Genel Müdürvekili Veli
Bettemir, telefon
rehberlerinin Türkiye
çapında basım ve dağıtımını
üstlenenıTTBilkaBilgi
Kaynak Ticaret AŞ'nin
faaüyetlerini durduımadığını
bildirdi. Veli Bettemir,
şirketin baa sorunlan
bulunduğunu belirterek
"Ancak ITT, Türkiye'deki
faaüyetlerini sürdürecektir"
dedi. Şirketin, Türkiye'de
aradığı reklam potansiyeiini
bulamadığını ve bundan
dolayı sıkınüya düştüğünü
anlatan Bettemir, şunlan
söyledi: "Şirketin sorunlan
bize de yansıyor. Altın
Rehber'in basımı gecikiyor.
011 sistemi ıstediğjmizgibi
çalışmıyor. Sorunlann
çözümü için görüşmelerimizi
sürdürüyoruz. Önûmüzdeki
günlerde teknik konularda
daha aynntılı bir görüşme
yapacağjz. ITT, Türkiye'de
faaliyetîerini sürdürecek."
Metaş üretimde
• İZMİR (AA)-Finans
güçlüğü nedeniyle faaliyetine
yaklaşık 2 yıl önce ara verilen
Metaş'ta üretime bugün
başlanacak. Metaş Metalurji
Fabrikası'nın çelikhane
ünitesinde deneme üretimine
geçilmesi dolayısıyla bugün
bir tören düzenlenecek.
Haddehane ünitesinde ise
makineler çabştınbp
ısıtılacak.
Pavarotti
konserine sigorta
• Ekonomi Servisi-
9 hazıran gecesi Abdi
İpekçi Spor Salonunda bir
konser vermek üzere
dünyaca ünlü tenor
Pavarotti'yi Türkiye'ye
getıren Ege Seramik, her
türlü ihtimalle konserin
iptalini göz önüne alarak
organizasyonu garantı altına
aldı. Biletlerinin tamamına
yakınının satılmışolmasına
rağmen herhangi bir nedenle
gecenin yapılamaması
durumunda PFA Sigorta
Ege Seramik'e 8 milyarTL
ödeyecek.
ANSİAD'dan
turizm eleştirisi
• ANTALYA (Cumhuriyet
Bürosu)- Antalya Sanayici ve
Jşadamlan Derneği
(ANSİAD) sadece plaja
dayalı turizm yapıldığı için
ölü kış sezonunda bölgede
kumar ve fuhuşun artüğını
önesürdü.ANStAD
Yönetim Kurulu Başkanı
Sadık Badak, özellikle Lara
bölgesinde ve Kemer'de,
işletmelerin kış sezonunda
boş kaldıklannı ve bu
durumda doğru olmayan
kazanç yollanna gittiklerini
belırtti. Badak, yatırunlann
tümünün turizme
yönelmesının atıl kapasite
yarattığını söyledi.
İhracat şenliği
• Ekonomi Servisi - İstanbul
Teksül \e Konfeksiyon
İhracatçı Birlikleri'nin
(İTKİB)hazır giyim ve
konfeksiyon dalındaki
"Başanh İhracatçı Ödülleri"
bugün yapılacak madalya
töreni ve gala yemeği ile
sahiplerini bulacak. İTKİB'e
bağh İstanbul Hazır Giyim
ve Konfeksiyon İhracatçılan
Birliği'nin geleneksel ihracat
ödülleri bu yıl, firmalann
1991 yılı hazır giyim ve
konfeksiyon ihracatı
performanslanna göre özel
ödül, altın, gümüş, bronz
madalya ve başan belgesi
kategorilerindetoplam 360
fırmaya verilecek. "The Best
ModeloftheVVorld"
yanşmasının sponsorluğunu
yapan İTKİB'in Gala
Yemeği'inde Avrupa,
Afrika. Asya, Kuzey
Amerika, Uüney Amerika,
Pasifik ve Akdeniz'in en iyi
mankenlerinin seçimi
yapılacak.
Kara yoluyla hac
• REYHANLI(AA)-
Hatay'ın Reyhanlı
ilçesindeki Cilvegözü
Gümrük Kapısı'ndan, bir
haftada 14 bin hacı adayı
çıkış yaptı. Gümrük
yetkililerinden abnan bilgjye
göre adaylann kara yoluyla
hacca gitmesine izin
verilmesinden sonra
Cilvegözü'nden I4binhaa
adayı kendi araçlanyla çıkış
yapülar.
Orman Bakanlığı
Yasası
• ANKARA (AA) - Orman
Bakanhğı'nın, "Tanm
Orman ve Köyişleri
Bakanlığı"ndan aynlarak
yenıden teşkilatlanması ve
bakanhğm kuruluş ve
görevleri hakkındaki yasa
yürürlüğegirdi.
Izmir'detaleplerçatıştı
İŞÇİ CEPHESI
Dahaçok demokrasi
HAKANKARA
İZMİR - 3'üncü İktisat Kongresi'n-
de işçi örgütleri daha demokrauk bir
Türkiye istediler. DİSK demokratik-
leşmeyi bir hedef olarak önüne koyan
iktidann artık daha somut adımlar at-
masını isterken, Türk-İş grev erteleme-
sinin hükümetin çağdaş haklar ve de-
mokratikleşme vaatleriyle bağdaş-
madığını vurguladı. Hak-İş ıse son 10
yılda demokratikleşme
yolunda atılan adım-
lann olumlu ancak ye-
tersiz olduğunu savu-
narak başta Anayasa
olmak üzere çağın ge-
reklerine uygun yenı
düzenlemelere gidilme-
Türk-İş}
DÎSKve
Hak-IŞgenel
başkanlan
demokrasi
çabalanna devam
edilmesi gerektiğini,
gelinennoktarun
yeterli olmadığını
belirttiter.
ş
Kemal Nebioğlu, işçile-
ri temsil eden kuruluş-
lann, Kongre'de ki ko-
misyonlar ve kürsülerdc
ağırlıklan oranında
temsil edilmediklerini belirtti. Nebioğ-
lu, ülke ekonomisinin çıkmaza sürük-
lenmesinde başrolü oynayan sermaye
kesiminin, gerçek çözümler önermesi-
nin olası olmadığını savundu. Maüye
poütikasının faturasını, iç ve dış rantiye
kesimlerinin ödemesi gerektıği ve bu
nedenle bir bir vergi reformunun şart
olduğunu vurgulayan Nebioğlu, sözle-
rini şöyle sürdürdü "12 Eylül tahri-
batını yok edecek, temel insan hak ve
özgürlüklerini tanıyacak bir Anayasa,
işsizliğin ve enfiasyonun yok edilmesi,
daha adil bir gelir dağılımı, KİT'lerde
toplusözleşme görüşmelerinin günün
şartlanna uygun çözümünü, tLO ilke-
lerine uygun sendikal ve sosyal haklar,
insanca yaşamı sağlayacak bir ücret,
yasalara dayalı ışgüvencesi, 8 saatlik ış
günü, 40 saatlik iş haftası ve yılda bir
aybk izin hakkı, emekçilerin beslenme,
konut sağlık ve eğıtim sorunlannı çöze-
NOTLAR
TÜREY KÖSE
• 1500 kişinin katılması bek-
lenen açıhş töreni 1300 kişilik
Balçova Özel İdare Tesisleri sa-
lonunda gerçekleştirildi. Umu-
lan ölçüde bir kaülımın gerçek-
leşmemesi organizasyonda gö-
revli yetkilileri yer bulma so-
runu konusunda rahatlatırken
katılımcılar, soğutma sistemı-
nin yetersizliğinden yakındılar.
Kürsünün iki yanına küçük
vantilatörler kondu. "Uluslara-
rası bir kongre için Izmir'e ya-
raşır daha dddi bir salon olma-
hydı" dediler.
' • Aplışta Prof. Dr. Cem Al-
par ve Prof. Dr. Kenan Mortan
tarafından bir yıl önce hazırla-
nan "Liberalleştinnenin Öyküsü"
adlı kısa filmin adı "İşte Türki-
ye" diye değiştirilirken 10 daki-
kalık fılrrun ban bölümlerine
Başbakan Süleyman Demirel'-
in Türki cumhuriyetlerine yap-
tığj geziden görüntüler sonra-
dan monte edüdi.
• Kongre nedeniyle İzmir
trafiği felce uğradı.
•Kongrede 48 tebliğ tartışı-
lacak. 5 ayn konuda da panel
yapılacak. Ancak tebliğlerin 1.5
yıl önce basılmış olması o tarih-
te hazırlanan tebhğlerde imzası
bulunan oda yöneticılerinin de-
ğişmesi önemli bir aksakhk ola-
rak dikkati çekti.
• İktisat Kofıgresi'ne çağnJı
olarak kaülan 1500 kişi, gele-
bilecek her türlü olaya karşı 10
milyon TL'ye sigortalandı.
Kongreye kaüJanlar için Üni-
versal Sigorta AŞ'ye 1.5 milyar
lirahk sigorta işlemi yapıldı. Sı-
gortalama işlemi, kongre sıras-
nda gerçekleşürildi.
cek koşullar, sağlıklı işyerleri, korunan
bir çevre, gerçek bir sosyal güvenlik,
bilgi ve teknoloji üreten bir iktisadi-
kültürel yapı isüyoruz".
Türk-Iş Başkanı Şevket Yılmaz, "Bu
hükümet de öncekiler gibi işçinin en
tabi hak arama yolu olan grevleri er-
telemeyi seçmiştir. Böyle bir uygulama
çağdaş haklar ve demokratikleşme va-
atleriyle asla bağdaşmamaktadır."-
dedi. Hükümetin başta Anayasa ve te-
mel yasalar olmak üzere
Çalışma BakanlığYnca
haarlanıp Hükümete
sunulan iş güvencesi
yasa tasansı ile kıdem
tazminatı hakkı zedelen-
meden işsizük sigortası
müessesesinin bu ya-
sama döneminde uygu-
lamaya konulmasını is-
teyen Yılmaz, işverenle-
re şöyle seslendi:
"Ülkemizin gebşmesi-
ni muassır medeniyet se-
viyesine ulaşmasını, her
kesin refah içinde olmasını ve çabşma
banşının tesisini gerçekten istiyorsanız,
bu güzide topluluk önünde işçiler adı-
na elimi uzatıyorum. Aramızda menfa-
at çatışması yine olacaktır. Ama gelin.
ülkemizin ortak çıkarlannda birlikte
hareket edeüm. Demokratikleşme gay-
retlerinde, çağdaş zihniyeti elden bırak-
mayalım. Sizin de güvenceniz sayılan iş
güvencesinini çıkmasına, işsizlik sigor-
tasının kurulmasına yardımcı olun."
Hak-İş Genel Başkaru Necati Çelik,
çağı doğru yorumlamanın ilk şartının
demokratikleşme olduğunu vurgu-
layarak, şunlan söyledi. "Geçen 10
yılda demokratikleşme alanında yapı-
lan calışmalan, sarf edilen gayretleri
takdirle karşılamakla beraber yeterli
bulmadığımızı. bu konuda daha işin
başında olduğumuzu ifade etmek isti-
yorurn. Başta Anayasa olmak üzere
yenı düzenlemelere ihtiyaç vardır."
İSVERENCEPHESİ
Onceverimlilik
ÜMİTOTAN
TÎSK Başkanı
Baydur,ücret-
verimlilikilkesinin
kurulması
gerektiğini
beiirterekbunun
enfîasyon ve
işsiziğin önüne
ii d
İZMİR- İşverenler, 3. İzmir İktisat
Kongresi'nde uzun bir süredir belirt-
tikleri düşünceleri yinelediler. İşveren
temsilcileri, en çok sağbklı bir parla-
menter demokrasi, serbest piyasa eko-
nomisi ve çabşma banşı konulan üze-
rinde durdular.
TİSK Başkanı Refık Baydur, kong-
rede yaptığı konuşmada, 21. yüzyılın
demokrasiyle yönetilen
yurtiçinde ve yurtdı-
şında rekabet gücü yük-
sek ve modern teknolo-
ji kullanan firmalardan
oluşan piyasa ekono-
milerine ve evrensel pa-
zarlarda rekabet gü-
çüne sahip işçi- işveren
ilişkilerinde olgunluk
düzeyine erişmiş ülke-
lerin yüzyıb olacağını
bebrtti. Baydur, "Biz
bir üçgen inşa etmek
durumundayız. Bu üç-
genin bir kenan insan haklanna dayalı
demokrasiden, bir diğer kenan geüş-
miş piyasa ekonomisinden, tabanı da
sağbklı endüstri ılışkilennden oluşa-
cak" dedi. TİSK Başkanı, sendikaları
eleştirerek "İşçi sendikalannca enflas-
yon bahane edilerek yapılan yüksek
ücret talepieri yüzünden toplusözleş-
meler kolay kolay bağıtlanamamakta,
grev ve lokavtlar çabşma hayaümıa
sarsmaktadır" dedi. Mevcut sorun-
lann çözümlenmesi konusunda öneri-
lere de yer veren Baydur, çözüm yol-
lannı şöyle sıraladı:
"İşçi, işveren ve hükümet kesimleri-
nin işbirliğiyle ulusal bir ücret politi-
kası oluşturulması, üçlü yapıda kuru-
lacak Ekonomik ve Sosyal Konsey ni-
teliğini taşıyacak bir kurum tarafından
gerçekleştirilmelidir. Pobükanın temel
ilkesi ücret-verimlilik ilkesinin kurul-
ması olmahdır. Verimblik artışından
doğan ve verimlilik yaralan ucret artış-
lan enflasyon ve işsizlik gibi makro-
ekonomik dengesizbkleri de önle-
yecektir."
İşadamı Vehbi Koç ise kongrede
yaptığı konuşmada, hızb nüfus
artışının ekonomi üzerindeki olumsuz
etkisine dikkat çekti. Işadamların ver-
gi vermeye çağıran Koç, vergi kaçıran-
lann ağır bir şekilde cezalandınlmasını
istedi.
Ekonomide devletin rolünün azaltıl-
ması gerektiğini belirten
Vehbi Koç, devlet yatı-
rımlarının altyapı işleri-
ne yonelmesi gerektiğini
söyledi. Özel sektörün
rekabet içinde buluna-
cağı hiçbir alana devletin
girmemesi gerektiğini be-
lirten Koç, rekabete açık
sahalarda faaliyet göste-
ren KİTIerin yerli ve ya-
bancı özel sektöre satıl-
ması, ıslahı mümkün ol-
mayan KİTIerin de za-
man yitirmeden tasfıye
edilmesi gerektiğini vurguladı.
TÜSİAD Başkanı Bülent Eczacı-
başı, 21. yüzyılda iktisat biliminin
karşısındaki en önemli soruların başın-
da devletin ekonomideki yerinin ne
olması gerektiğj sorusunun geleceğini
söyledi. Eczacıbaşı, Türkiye'nin de
kendi koşullan çerçevesinde kendi çö-
zümlerini oluşturacağını vurguladı.
Benimsenen çözüm ne olursa olsun,
kamu sektörünün büyüklüğünden çok"
verimlilik düzeyinin önem taşıdığının
da hiçbir zaman göz ardı edilmemesi
gerektiğini belirten Eczacıbaşı, "Ara-
lannda büyük verim farkblıklan oldu-
ğu sürece. her zaman birbirini tamam-
lamak zonında olan kamu kesımi ile
özel kesim, uyumlu bir bütün oJuştura-
mayacaklardır. Sağbkb ve verimli bir
özel kesim özlüyorsakekonomideki
göreli büyüklüğü ne olursa olsun,
kamu kesiminin "kalitesi' üzerindedur-
mamı? gerekivor" dedi.
Türki cumhuriyetler ile KKTC'den katüan liderier de Tfirk ekonomisinde son yıllarda örnek alınacak gelişmeler yaşandığını söylediler.
'Türk modelini örnek ahyoruz'
İZMİR (Cumhuriyet Bürosu)- İktisat
Kongresi'ndeki konuşmalannda Türki
cumhuriyetler ile KKTC'den katılan
liderier deTürk ekonomisinde son yıllarda
yaşanan olumlu gehşmelere dikkat çekerek
Türkiye'yi kendilerine model aldıklannı
söylediler. Nahcivan Parlamento Başkanı
Haydar Aliyev, So%">etler Birliği'nin
dağılmasından sonra tüm Türİa
cumhuriyetlerde ciddi sorunlar
yaşandığına dikkat çekti. Aliyev,
Türkiye'nin tüm Türk halklannctan ve
dindaşlanndan daha ileri bir konuma
ulaştığına dikkat çekti. Buyönüyle
Türkiye'de uygulanan modelin kendileri
için bir örnek oluşturduğunu vurgulayan
Aliyev, "Hiç boşuna vaktımizi
harcamayabm. Türkiye'de uygulanan bir
model vardır. Yeni bir model aramaya
lüzum yoktur. Türkiye'deki modeb abp
uygulayabiliriz" dedi.
Âzerbaycan Başbakanı Rahim Hüseyinov
da Türkiye modelinin Türki cumhuriyetler
açısından, "numune" olduğunu söyledi.
Konuşmasına "Hürmetb Süleyman Bey"
diye başlayan Hüseyinov, kendi
ülkelerinde de serbest piyasa ekonomisi
modelini oluşturmaya çabştıklannı anlattı.
Kırgızistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı
Felix Kulov, 3. İktisat Kongresi'nin
Türkiye ile Kırgızistan arasındaki
ekonomik ibşkilerin gelişmeleri açısından
da olumlu bir etki yaratacağına inandığmı
söyledi. İlk kez Türkiye'den yüksek
düzeydeki yetkiblerin kendilerini ziyaret
ettiğini ve bundan çok mutlu kaldıklannı
vurgulay an Kulov, SSCB'deki
parçalanmadan sonra yaşanan ekonomik
sorunun aşılması için Türkiye deneyimini
incelediklerini vurguladı. Moldavya
Başbakanı Valeriu Muravscki de yeni
cumhuriyetlerde totaliter eknomilerden
serbest pazar ekonomisine geçişin
sancılannın yaşandığına dikkat çekti.
Ekonomik kalkınmanın büyük birönem
taşıdığını ve bunu gerçekleştirmeye
çalıştıklannı vurgulayan Muravscki,
Türkiye'nin bu açıdan sağladığı
deneyimlenn de kendileri için büyük bir
değer taşıdığını sözlenne ekledi.
KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu da
konuşmasında, Kuzey Kıbns'ın kalkınma
çabalannda anavatanın "hayati" bir önem
taşıdığını açıkladı. Uluslararası mab
kuruluşlardan kredi desteği alınamadığını,
Kuzey Kıbns'a tek mali desteğin
Türkiye'den geldiğini vurgulayan Eroğlu.
Tütkiye ile KKTC arasında ekonomik
entegrasyonu sağlayacak poitikalann
oluşturulması gerektiğini savundu.
3. IZMIR İKTİSAT KONGRESI'NDEN IZLENIMLER
ANAPkongrede umduğunu bulanıadı
•Özal'ın konuşmasının hemen ardından değerlen-
dimıe için görüşlerine başvurduğumuz Başbakan
Süleyman Demirel, gülen bir çehreyle "Durun bir
canım, hele bir diğer konuşmacılan da dinleyelim
ondan sonra" derken Başbakan Yardımcısı Erdal
İnönü, "Her zamanki gibi konuşuyor Saym Özal,
değişik bir şey yok" dedi.
TUNCAY ÖZKAN
İZMİR - İzmir İktisat Kong-
resi'nin rengi soluk, konuşması
tepkisiz Turgut Özal'ın ^alo-
nun merdivenlerini. eşi Semra
Özal'ın kolunda çıktı. Kendi-
sinden beklenen hükümete yö-
nebk ağır eleştirileri, ANAP li-
deri Mesut Yılmaz'a bırakan
özal, daha çok ANAP'b millet-
vekillerinin oturduğu yerlerden
yükselen cıbz alkış sesleriyle ye-
tinmek zorunda kaldı. Cum-
hurbaşkanı Özal'ın, ANAP se-
çim bildirgelerinin yenilenmış
şekli olan konuşması, salonda-
ki baa ANAP'b milletvekille-
rince "siyasi vasiyeti" olarak da
yorumlandı.
özal'ın konuşmasının hemen
ardından değerlendirme için
görüşlerine başvurduğumuz
Başbakan Süleyman Demirel.
gülen bir çehreyle. "Durun da-
ha canım hele bir diğer konuş-
macılan da dinleyehm ondan
sonra" derken Başbakan Yar-
dıması Erdal İnönü de gülerek
"Her zamanki gibi konuşuyor
Sayın Özal, değişik bir şey yok"
dedi.
Kongre salonunda bulunan
MÇP'b Rıza Müftüoğlu ise
cumhurbaşkanının konuşması-
nı "Çok başanb ve abartıb bir
kendi döneminin övgü metniy-
di" di^e değerlendirdi. Müftü-
oğlu'na göre konuşmanın en
değişik yanı "lider Türkiye ve
ona ılışkın sözler"den oluştu.
Eski Cumhurbaşkanı Kenan
Evren de Cumhurbaşkanı Tur-
gut Özal'ın konuşmasını ilgjyle
izleyenler arasındaydı. Konuş-
ma sonrasında "'Güzel konuşu-
yorlar. Ama uygun bulduğu-
muz yerleri var, tasvip etmediği-
miz yönleri var" diye tepkilerini
dile getiren Evren'in selefıyle
göz göze gelmek için protoİcol
sırasında bir adım ileri atışı da
dikkat çekti.
Kongre öncesinde merakla
beklenen hükümet-Özal kavga-
sı ise salonda hiç yaşanmadı.
Taraflar klasik ve birbirlerine
dikkat eden konuşmalar_yapü-
lar. Cumhurbaşkanı Özal'ın
hükümete "•yüklenmemesi"
ANAP'lılar arasında da sürpriz
oldu. Kendisinden daha sert bir
konuşma bekleyen ANAP'blar
sonra Özal'ın oluşturmak iste-
diği siyasi banştan söz ettiler.
ANAP'm eski bakanlann-
dan Işm Çelebi'ye göre Özal "si-
yasi vasiyet" sayılabilecek bir
konuşma yapü. Dünyadaki ye-
ni gercekbkten Özal'ın çok etki-
lendiğini belirten Çelebi, "Ba-
kın çok önemli bir şey var, cum-
hurbaşkanı önûmüzdeki 10
yılın hedeflerini söylüyor. Bu
bir nevi siyasi vasiyetür. Çok
güzel bir konuşma oldu" dedi.
Bir başka eski ANAP bakanı
Ercan Vuralhan ise cumhurbaş-
kanının konuşmasından
umduğunu bulamayanlar-
dandı. Vuralhan'a göre konuş-
ma güzeldi ama "biraz da
sert" olabilirdi. Ercan Vural-
han, Özal'ın. "siyasi yumuşa-
ma havası yaratmaya özen gös-
terdiğini, daha fazla konuya de-
ğinmesini beklemelerine İcarşın
bunun olmadığını" anlattı.
Cumhurbaşkanmın eski Özel
Kalem Müdürü, ANAP'ın İs-
tanbul Milletvekili Fevzi İşba-
ran is6 cumhurbaşkanının yeni
tavnnı iki cümlede özetleyiver-
di:
"Artık devlet başkanı, daha
aşağılara inen bir konuşma
beklenmez."
İşbaşafan, "Sayın Özal, ana-
yasal sınırlanna mı çekiliyor"
sorumuza ise gülerek "Çok bü-
yük bir konuşma yaptı. hedef-
ler gösterdi, bundan başkası da
beklenmemebydi" yanıtı verdi.
Konuşması kahkahalarla
dinlenen lider ise Süleyman De-
mirel oldu. Demirerin Özal'ın
övündüğü 10 yıllan eleştiren gö-
rüşleri alkış aldı.
Cumhurbaşkanı Özal ile
Başbakan Demirel'in konuş-
masını kıyaslayan eski İzmir
Belediye Başkanlanndan Bur-
han Özfatura da şunlan söyledi:
"Sayın cumhurbaşkanının
konuşmasında bakın bizim
Mehmet Keçeciler'in, Hasan
Celal Güzel'in 1981'desöyledi-
ği, daha sonra da bizim söyledi-
ğimiz şeyler var. Bugün bunla-
nn dışında da bir şey söylemek
mümkün degil. Çünkü aklın
yolu bir. Bakın Süleyman Bey
de aynı şeyleri söylüyor. "
Kongrenin protokol sırala-
nnda sadece üç kadın oturdu.
Birinci sırada cumhurbaşkanı
eşinin yanında yerini alan
ANAP İstanbul İl Başkanı
Semra Özal, ikinci sırada Baş-
bakan Süleyman Demirerin
hemen arkasında oturan Dev-
let Bakam Tansu Çiller, üçüncü
sırada ise DSP Genel Başkanı
Bülent Ecevit'in yanında oturan
DSP örgütte sorumlu Genel
Başkan Yardımcısı Rahşan
Ece>it. Bu üç kadının kongreye
olan ilgisi dikkat çekici idi. An-
cak Semra Özal'ın amebyath
eşine olan yakın ilgisi desteİc ol-
mak için gösterdiği çaba gözler-
den kaçmadı.
IŞDUNYASENDAN
MEMDUH HACIOGLU
UygulanabilirEkonomik
Politikalar
Gelişmiş Batı demokrasilerinde, temel ekonomik hedef-
lerden belki de en önemlisi tam istihdamı sağlayıcı ekono-
mik politikaların uygulanabilir olmasıdır. Toplumda tam
istihdam hedefine yaklaştıkça demokrasinin daha güçlen-
diğini açıkça görebilmekteyiz. Bu hedeften uzak olan top-
lumlarda ise, demokrasinin sağlıklı işlediğini söylemek
güç olsa gerek.
Türkiye, bugün belki cumhuriyet döneminin en hızlı de-
mokratikleşme sürecine girmiştir. Toplumda demokratik
her konu tartışılmaktadır. İnsan haklarından başlayıp tüm
özgürlükler hakkında ileri adımlar atılma iradesi ortaya
çıkmıştır. Siyasi iktidar bu konuda çok kararlı görünmekte-
dir.
Siyasi iktidann benimsediği ilkeler doğruItusunda, bir
istihdam politikası uyguladığını söylemek çok güçtür. Bu-
gün Türkiye'de 20 milyon çalışan insanımız, 5 milyon işsi-
zimiz ve her yıl 640.000 yeni iş gücümüz mevcuttur.
1990ın son çeyreğinde başlayıp bugün halen devam et-
mekte olan bir ekonomik durgunluk dönemi yaşamakta-
yız.
Daralan iç ve dış talep sonucunda işletmeler küçülmeye
zorlanmış ve sürekli yüksek enflasyon ve yüksek kredi
maliyetleri sonucunda imalat sanayii bir krizin içine gir-
miştir. Bu durum işsizlik artışını kaçınılmaz hale getirmiş-
tir. Hal böyle iken Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı,
istihdamı geliştirici ekonomik politikaları saptamak ve uy-
gulamak görevlerini yerine getirme uğraşı vermesi bekle-
nirken, İş Güvenliği Yasa Tasansı ile Türkiye'nin istihdam
gündemini tamamen işgal etmiştir. Çok boyutlu ve grift bir
önemli ekonomik soruna hukuki bazı tedbirlerle çare
aranmaktadır. Dünya ekonomilerinde bugüne dek hiçbir
ekonomik sorun yasa ile çözüm bulamamıştır. Ekonomik
sorunlann çözümü yine ekonomi içinde bulunmuştur. Ge-
lin Türkiye'nin istihdam gündemini saptırmayalım. Dünya
pazarlarında rekabet edebilecek dinamik bir özel sektör
imalat sanayiin güçlü varlığına ihtiyacımız vardır. Dinamik
bir imalat sanayii ancak, iyi eğitilmiş, verimli ve dinamik
işgücü sayesinde var olabilir. Bu konuda hem işveren,
hem çalışanımız ve hem de siyasi iktidann üzerine düşen
önemli sorumlulukları vardır. Dünya ile rekabet edebile-
cek ekonomik ücret politikaları ve iş gücü verimlilik artışı
konulannda taraflar uzlaşma zemini aramalıdırlar. Bu ko-
nular tam istihdam politikalarının temel unsurları olmalı-
dır. Bu konuda başlatılacak çalışmalar uzun süreli ve zor
olacaktır, ama Türkiye'nin gündeminde bugün bu konular
başa alınmalıdır. Tam istihdamı sağlayıcı ekonomi politi-
kaları üretmek, demokrasimizin gelişmesinde en etkin
çalışma olacaktır.
KuLİS
Kongrenin
eksikleri çok
ABDURRAHMAN
YILDIR1M
İZMİR - Türkiye Cumhuri-
yeti'ni kuran askeri zaferini
ekonomik alana taşımak iste-
yen Atatürk, ilk iktisat kongre-
şini askeri zaferin sonuçlandığı
İzmir'de toplatmıştı. Kongre-
nin yön verdiği politikalarla
askeri zaferi Atatürk döne-
minde ekonomik başanlar iz-
ledi.
Türkiye ekonomisinin tı-
kandığı 1980'de 24 Ocak Ka-
rarlan'ndan hemen sonra top-
lanan İkinci İktisat Kongresi
ekonomiyi dışa açan politika-
lan uygulama\a koydu.
Dünya ekonomisinin bü-
tünleşmeye gittiği, globalleş-
menin hizla yayıldığı bir dö-
nemde de 3. iktisat Kongresi
başladı. Kongrenin gündemi
"21. yüzyıla doğru Türkiye."
Ama Türkiye'nin. dünya ile
ekonomik ve siyasi entegras-
yonunu nasıl tamamlayacağı-
na ilişkin yanıtlar noksan kala-
bilir. Çünkü kongre progra-
mında bazı temel konular
eksik. Bunlann başında hızlı
nüfus artışı geliyor. Türkiye'-
nin kalkınmasının önündeki
en büyük sorun, dünya ile en-
tegrasyonunda zorluk çıkar-
tan en önemü olay. eğitimsiz,
sağbksız, niteliksiz insan gücü.
Enflasyonun da önemli neden-
lerinden biri olan hızlı nüfus
artışına kongre programında
yer verilmemiş.
Buna karşıbk Cumhurbaş-
kanı Özal'ın konuşmasından
nüfusumuzun hızla çoğalması,
sanki Türkiye'yi kalkmdıra-
cakmış sonucu çıkıyor. Özal,
nüfusun hızla çoğalmasını "Bi-
zi 10 yıl sonra Avrur>a'da önde
gelen ülke obnaya n'amzet" ve
"2000'b yıllarda Avrupa'nın
ikinci büyük ülkesi" yapacagı-
nı söyledi.
Hızb nüfus artışına çare bu-
lunmasını istemek işadamı
Vehbi Koç'a kaldı. Koç, Birin-
ci İktisat Kongresi'nin yapıldı-
ğı 1923'te 12 milyon olan nüfu-
sun İkinci İktisat Kongresi'n-
de 46 milyona ve bugün ise 57
milyona ulaştığına dikkat çek-
ti. "Son 10 yılda 11 milyon nü-
fus artışı ile Türkiye'nin insan
varlığına, bir Yunanistan kadar
daha nüfus eklenmiş oldu" di-
yen Koç, devletin güçlenmesi,
işsizbğin önlenmesi, eğitim se-
viyesinin yükselmesi ve kalkın-
ma hızının arttınbnası için en
etkib' çözümün nüfus artış hızı-
nı ekonomik gelişmeyle denge-
li hale getiribnesinden geçtiğini
vurguladı ve bu konunun
kongrede tartışılmasını rica et-
ü. İktisat Kongresi aynca enf-
lasyonun düşürübnesi, vergi
gebrlerinin arttınlması, belge
kayıt düzeninin yerleştirilmesi,
özel ticari hukuk sisteminin ele
alınması gibi konulan da tar-
tışma dışı bırakıyor.
Türkiye ekonomisi, nüfusta-
ki kalabalıklaşma sonucunda
kalkınma hamlesine giremez-
ken, İzmir'deki İktisat Kong-
resi de 1200 kişilik salona 1500
kişinin davet edilmesinden do-
layı sağbkb çabşamıyor. Sayı
olarak kalabalık olmanın tek
başına bir anlam ifade etmedi-
ğini, hatta aleyhimize calışüğı-
nı ne zaman tartışacağız, bir 10
vıl sonra mı?
Çevreunutuldu
HAKAN KARA
İZMİR - Dünyanır. geleceği
açısından tarihin en görkemli
zirvesi olarak gösterilen Rio
Zirvesi ve Dünya Çevre Günü
ile aynı döneme denk gelen 3.
İzmir İktisat Kongresi'nde
çevre unutuldu. Dünyada eko-
loji ile ekonominin el ele yürü-
mesi gerektiği görüşü gjderek
yaygınlaşiı, "sürdürülebilir
kalkınma" kavramı daha sık
tartışılmaya başlanırken.
2000'li yıllarda Türkiye'de u>-
gulanacak ekonomik pobü-
kalar ve kalkınma stratejileri-
nin tartışılacağı 3. İzmir İktisat
Kongresi'nde çevre konusu-
nun ele alınmaması çevrecile-
rin tepkilerine yol açtı.
Doğal Hayati Koruma Der-
neği Müdürü Nergiz Yazgan.
"3. İktisat Kongresi'nde çevre
konusunun ele alınması bence
Tükiye'nin Rio Zirvesi'ne ka-
tılmasından daha önemli bir
olaydı. Çevre konusunun bu-
rada ele alınmaması bir talih-
sizliktir. Türkiye'de çevre ko-
nusuna ne denli ciddi yak-
laşıldığına ilişkin bir gösterge-
dir"dedi.
Çevre konusunu içermeyen
bir kalkınma stratejisinin gü-
nümüzde düşünülemeyeceğini
belirten Yazgan. tüm ekono-
mik politikalarda çevre
konusunun göz önünde bulun-
durulması gerektiğini vurgu-
ladı.
Dokuz Eylül Üniversitesi
Mühendislik Mimarlık Fakül-
tesi Çevre Mühendisbği Bö-
lüm Başkanı Prof. Dr. Aysen
Müezzinoğlu Türkiye'nin ge-
leceğine ilişkin böylesi önemli
bir kongrede çevre konusunun
ele alınmamasını "büyük bir
hata" olarak değerlendirdi.
Boğaziçi Üniversitesi Çevre
Mühendisliği Bölümü'nden
Prof. Dr. Kriton Curi de "Gü-
nümüzde doğanın korunması
göz önüne ahnmadan ekono-
mik gelişme stratejilerinden
söz etmek artık mümkün de-
ğildir. İktisat Kongresi'nde
çevre konusu mutlaka ele ahn-
malıydı" diye konuştu.