05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURIYET 29MAYIS1992CUMA 8 DIŞ HABERLER Scalfaro göreva başMı •ROMA (AA) - İtalya'nın 9'uncu Cumhurbaşkaru Oscar Luigi Scalfaro dün and içerek görevine başladı. Hıristiyan Demokrat olan 73 yaşındaki Scalfaro, parlamentoda anayasaya bağlüık yemini etti. Cumhurbaşkanı Scalfaro ülkesındelu ekonorruk ve siyası sorunlaraçözüm bulacak yeni hükümetı atayacak. Ambargoya devam •NEWYORK(AA)-BM Güvenlik Konseyi, Irak'a karşı 1990 yılı ağustos ayından beri uygulanmakta olan ambargonun devam etmesini kararlaştırdı. Güvenlik Konseyi toplantısından sonra bir acıklama yapan dönem başkanı Avusturya Büyükelçısı Peter HohenfelJer, lrak'ın, Güvenlik Konseyi'nin bütün kararlanna uymayı reddetüğini haürlattı. KKTC'demal beyanı • LEFKOŞA(AA)- KKTC Bakanlar Kurulu, milletvckili ve kamu görevlilerirun beş yılda bir mal bildiriminde bulunmalannı öngören yasa tasansını onayladı. Tasanya göre milletvekilleri de dahil, tüm kamu görevlileri ile kamukurumve kuruluşlannda görevli personel; sahip olduklan laşmmaz mal, nakit para, banka hesaplan, kıymetli madenler, mücevherat, senet, tahvil. borç ve alacaklan hakkında ilgjli makamlara beyanda bulunacaklar. Mal büdirimi uygulamasına, meclisin tasanyı onaylamasıyla başlanacak. Daha sonra sonu sıfır ve 5 ile biten yıllarda bu bildirim tekrarlanacak. Sofya'da basın kralına saldırı •SOFYA(AA)- Bulgaristan'm başkenti Sofya'da, "Basın Krah" olarak tanınan Peto Bliskov'un özel araana önceki sabah bombalı saldın düzenlendi. Ülkenin halenen çok satan "24 Saat" ve " 168 Saat" gibi özel gazetelerin sahibı olan Bliskov'un araanda meydana gelen patlama sonucu, Mercedes markaotomobil kullarulamaz hale gelirken çevredeki yapüann da camlan kınldı. Yetkililer, patlamada ölen ya da yaralanan olmadığıru belirttiler. Polis, genişçaplı bir soruşturma acıldığını bildirirken Bliskov, saldın hakkında "Ülkemizde, özgür basına karşı başlatılan adi kampanyanın sonucu" seklinde yorum yaptı. Benetton'a yasak •AMSTERDAM(AA)- îtalyanlann Benetton firmasının bir reklamı da Hoüanda'da yasakJandı. Hollanda Reklam Ahlak Komisyonu, Benetton'un bir AIDS hastaanı gösteren reklam afışinin kullanımını yasaklamayı kararlaştırdı. Italyan firması ise bunun "Bazı şeyleri sorguladığmı, ama asla ikiyüzlü olmadığını, kimseyi de incitmediğini" savundu, ancak komisyonu ikna edemedi. Komisyon reklam afışinin "uygunsuz, yakışıksız ve zevksız" olduğuna karar verdi. Akdeniz daimi deniz kuvveti •ANKARA(AA)- NATO'nun yeni stratejik konseptinin geliştirilmesinde önemli bir adım olan Akdeniz daımi deniz kuvvetineaitgemıler, 1 haziranda Antalya Limanı'nda olacak. Genelkurmay Başkanhğı Genel Sekreterliği'nden verilen bilgiye göre Türkiye, ABD, İngütere, Almanya, Italya, Hoüanda, Yunanistan ve tspanya'nın birer gemisinden oluşan N ATO Akdeniz daimi deniz kuvveti, 6-20 mayıs tarihleri arasında Yeşil Rolde Dragon Hammer-92 tatbikaüna katıldı. Bosna-Hersek'in başkenti, önceki gece ve dün yaşanan topçu düellosu sonucu cehenneme döndü Saraybosna topçu ateşi ile sarsıldı• ATnin, Sırp milislere verdiği destek nedeniyle Bosna'daki savaşın sürmesinden sorumlu tuttuğu Sırbistan ve Karadağ'a ticari ambargo başlatma karannın ardından, BM Güvenlik Konseyi de benzer bir ka- rann ahnması yönünde çalışmalar sürdürüyor. Drç Haberier Servisi - Bosna-Hersek'teki savaşı durdurmaya yönelik uluslararası bas- kı yoğunlaşırken çatışmalar da tüm hıayla sürüyor. Başkent Saraybosna dün gece çok şiddetli topçu savaşlanna sahne oldu. Ajans- lar dünkü çatışmalan, 'Saraybosna sarsıldı' diyeduyurdular. ATnin, Sırp milislere verdiği destek nede- niyle Bosna'daki savaşın sürmesinden so- rumlu tuttuğu Sırbistan ve Karadağ'a ticari ambargo başlatma karannın ardından, BM ıGüvenlik Konseyi de benzer bir karann aJın- Ateşkes dayanmıyor Dış Haberier Servisi - Bosna- Hersek'te savaş durmak bilmi- yor. Bölgede bugüne dek çok sayıda ateşkes ilan edildi. 18 mayıs: Saraybosna'da vanlan ateşkes anlaşmasına rağmen silahlar susmadı. 16 mayıs: BM'nin girişimle- riyle sağlanan ateşkes 17 mayıs- ta bozuldu. 5 mayıs: AT yetkilileri ateş- kes anlaşması sağlamaya çalı- şırken Saraybosna'da BM kon- voyuna ateş acıldı. 2 mayıs: Bosna bölge savun- ma güçleri ile Yugoslav ordusu arasında ateşkes karan alınır- ken, Bosna Devlet Başkanı Ali- ja kzetbegoviç, ordu tarafın- dan rehin alındı. 23 nisan: AT heyetinin banş görüşmelerinde anlaşma sağla- namadı. 3 ocak: Hırvatistan'daki 15. ateşkes denemesinde banş sağ- lanırken, çaüşmalann devam ettiği bildirildi. 23 kasım: BM girişimindeki ilk ateşkes sağlama denemesi. 16 kasım: Lord Carrington, Hırvatistan ve Sırbistan arasın- da ateşkesi sağlıyor. 5 kasım: Tudjman ve Milose- viç AT Konferansı'nda ateşke- si kabul ediyorlar. 1 kasım: Tudjman dini bay- ram dolayısıyla ateşkes ilanetti. 25 ekim: Hırvatistan ve Yu- goslav ordusu bölgesel ateşkes karan aldı. 18 ekim: Hırvat ve Sırp yöne- timi genel ateşkes anlaşmasına vardılar. 17 eylül: Hırvat, Sırp yöneti- mi ve Yugoslav ordusu ilk ateş- kes anlaşmasını imzaladılar. 21 ağustos: Devlet Başkanlığı ve altı cumhuriyetin yetkilileri banş görüşmelerinde bulundu- lar. 7 ağustos: Devlet Başkanı, Hırvatistan'da ateşkes ilan etti. ması yönünde çalışmalar sürdürüyor. Çin'- in ise Sırbistan'a yaptınm uygulanmaa fikri- ne soğuk baktığı bildirildi. Bosna-Hersek'in başkenti Saraybosna'da önceki gece ve dün çok şiddetli topçu savaşı yaşandı. Bosna haber ajansının bildırdiğine göre bombardımanlar özellikle, Yugoslav Federal Ordusu'nun banndığı Mareşal Tito ve Yusuf Dzonliç kışlalan civannda yogun- laştı. Ajans, görgü tanıklanna dayanarak verdiği haberde, başkentin yoğun bombar- dımanla 'cehenneme döndüğünü', gece bo- yunca Sırp milislerin yaktığı mermilerle etra- fın gündüz gibi aydınlandığjnı belirtti. Bos- na haber ajansı. Sırplar'ın denetimindeki Vrace ve Trebeviç tepelerinden Saraybos- na'ya ateş acıldığını kaydetti. Bombardımanlar sırasmda isabet alan birçok binanın yandığını belirten ajans, bazı okullann da mermilere hedef olduğunu bil- dirdi. Sırbistan haber ajansı da 'Yeşil Bereli' ola- rak bilinen Müslüman milislerin Saraybos- na'daki bütün askeri tesislere saldınlar dü- zenlediklerini duyurdu. Reuter'in telefonla bağlantı kurduğu Sa- raybosnalı bir gazeteciye dayanarak verdiği habere göre çatışmalar önceki gece boyunca ve dün sabah sürdü. Reuter, görgü tanığının 'Çok sayıda ölü var. Kentin her tarafında patlamâlar oluyor' dediğini aktardı. Çatışmalann giderek şiddetlenmesi, ulus- lararası kuruluşlan da daha acil önlemler al- maya zorluyor. AT üyesi 12 ülkenin öncki gün aldığı Sır- bistan ve Karadağ ile ticareti durdurma ka- ranndan sonra BM Güvenlik Konseyi de benzer bir önlerni tarüşıyor. özellikle Gü- venlik Konseyi'nin Batılı üyelerince günde- me getirilen yaptınm tartışmalannda en bü- yük engel olarak Rusya ve Çin'in tavn ön plana çıkıyor. Çin Dışişleri Bakanı Wu Jianmin, dün Pe- kin'de düzenledigi bir basın toplantısında, ülkesinin, Yugoslavya'ya karşı uygulanacak bir ambargo karanna kaülmayacağını du- yurdu. Benzer bir şekilde Rusya da sorunun diplomatik girişimler ve görüşmeler yoluyla çözülmesinden yana bir tavır sergiliyor. Güvenlik Konseyi'nde tartışılan bır başka aynlık noktası da olası yaptınmlann içine, Sırbistan ve Karadağ'dan oluşan yeni Yu- goslavya'ya yapılan petrol sevkıyatının dur- durulmasının dahil edilmesi. ABD ve Belçika, petrol sevkıyatının da durdurulmasını savunurken Fransa, bu gö- rüşe, sivil insanlan etkileyeceği iddiasıyla karşı çıkıyor. tngiltere, Fransa ve Belçika'nın, ABD ile de temas içınde, bir karar tasansı hazırla- makta olduklan, bu tasannın bugün Güven- lik Konseyi'ne getirilmesi bekleniyor. Diplo- matik kaynaklar, BM'nin alacağı bir yaptı- nm karannın, ATninkine oranla çok daha etkili olacağını, çünkü tüm BM üyeierini bağlayacağını beürtiyorlar. KURTLLLŞ KAHVESİ- Bosna-Hersek'tekisavaştankacarakHırvatistan'mlimankenti Split'eulaşmayı başarabilen Mûslû- manraültecikr,öMürübne korkusu duymadan ilk kahvelerini içiyoriar.( Fotoğraf: REUTER) Şam: Eğer savaş istiyorsa İsraiTe gereken karşılığı vermekten kaçınmayız SııriyeMen israil'e savaş uyarısı• Güney Lübnan'da İsrail bir- likleri ile Hizbullah militanlan arasında son yıllann en şiddetli çatışmalan yaşanıyor. Çaüşma- larda aralannda sivillerin de bu- lunduğu 20'yi aşkın kişinin ya- şamını yitirdiş bildiriliyor. Dış Haberier Servisi - İsrail uçaklan- nın Güney Lübnan'da bulunan Hizbul- lah üslenne yönelik bombardımanı sü- rerken Suriye, Israil'i "siyonist işgal- cilikten vazgecmemek"le suçlayarak saldıralara bir an önce son vermeâni is- tedi. Suriye denetiminde bulunan Gü- ney Lübnan'da İsrail askerleri ile Hiz- bullah örgütü ve Filistinli militanlar arasında son günlerde çıkan çatışmalar- da çoğu sivil 20'yi aşkın kişi yaşamını yi- tirdi. Suriye, Israil'le savaşan gerillalan si- lahtan anndımıayı düşünmedığini ve gerillara sağladığı desteği sürdüreceğini bildirdi. AFP'nin büdirdiğine göre Şam radyosundan yapılan açıklamada, "İs- rail işgali altında bulunan topraklar için çarpışan tüm örgütlerin, siyonist işgali- ni sona erdirme savaşımında birer ortak BAR olarak görüldüğu" vurgulandı. Açıkla- mada, savaş istiyorsa israil'e gereken karşılığın verileceği de belirtilerek İs- rail'in son günlerde yoğunlaşan saldın- lannın Ortadoğu banş sürecini tehlike- ye düşürdüğu savunuldu. İsrail Dışişleri Bakanı David Levy, önceki gün yaptığı açıklamada, ülkesi- nin kuzey sınınnda gerginliği tırmandır- mak istemediğini ve Güney Lübnan'a yönelik bombardımanın yalnızca İsrail- li sivillerin güvenliğini sağlamayı amaç- ladığını belirterek Suriye'den, Israil'e karşı eylemlere girişen militanlan süah- sızlandırmasını istemişti. Güney Lübnan'da İsrail birlikleri ile Hizbullah örgütü ile Filistinli militanlar arasında son yıllann en şiddetli çatışma- lan yaşanıyor. İsrail, Hizbullah üslerine karşı başlattığı hava bombardımarunı dün de sürdürdü. Saldınya İsrail topçu- lan da katıldı. Rueter'in büdirdiğine göre dün bir İs- rail askeri konvoyuna gerçekleştirilen saldında bir asker öldü, bir asker de ya- ralandı. İsrail askeri kaynaklan, çıkan çatışmada 3 saldırganın öldürüldüğünü belirttiler. Yetkililer, saldınnın sorum- luluğunu Lüban Direniş Cephesi adb örgütün üstlendiğini açıkladılar. Ortadoğu Konferansı Arap ve Israilli temsilcilerin Ortado- ğu Banş Konferansı çerçevesinde Por- teki'in başkenti Lizbon'da yaptıklan toplanUda somut ilerleme sağlanamadı- ğı bildirildi. Yetkililer görüşmelerin olurnlu bir havada geçtığini belirtmekle birlikte İsrail'in sürgündekı Filistinlıle- rin banş görüşmelerine kaülmalannı kabul etmeme tutumundan vazgecme- diğini söylediler. DIŞ BASIN ?rantfm1erjMlqcmeine Türkiye Başbakanı Süleyman hükümetin askeri müdahalesi Demirel Moskova'da, iki halinde milli beraberlik ruhu hükümetin ilişkilerini içınde hareket edeceklerini sağlamlaşürmak üzere bir bildirdiler. Türkiye'de halk Dostluk ve İşbirliği arasındaki hava daha da sert. Anlaşması imzaladı. Demirel, Birçok Türk, en azmdan kendinden önceki Türk Nahcıvan ve Dağlık üderlerin yolunda ilerleyerek Karabağ'a müdahale kuzeydekikomşusuylaiyi edilmesini savunmaktadır. üişkiler kurmaya çalışıyor. Ordu teyakkuza gecmiştir. AmaDemirerin Ama Demirel Türkiye'nin görüşmelerine bukez savaş askeri müdahalesinin gölgesidüştü.Gerek bilinnfeyen sonuçlar Kafkaslar'da, gerekse Bosna doğuracağına dikkat çekerek Hersek'te Türkye'nin Türk ve uluslararası bir tavırdan yana Müslümanlar lehine askeri ağırhğmı koyuyor. Rusya müdahalesi tarüşıbyor. Ermenistan'ı himaye ediyor. Demirel şimdiye kadar Türkiye bir savaş halinde, üç akıntıya karşı kürek çekti. yûz yıl boyunca ezeli düşmanı Cumhurbaşkanı Turgut özal olan Rusya'yla karşı karşıya veBülentEcevitileMesut gelecektir. YılmazgibiUderler (27 Mayıs) THE INDEPENDENT Ka£kaslar 9 ın IsraiPi Ermenistaneğer Kafkaslar'daki İsrail ise Nahcıvan'daki Sederek de Golan Tepeleri. Eğer Ermeni kuvvetleri Nahavan'ı işgal etmeye kalkarsa orası da Batı Şeria olacakür. Bir hafta süren yoğun çatışmalardan sonra Ermeniler, Azerilerin ölülerini toplamalanna izin verdiler. Ancak banş havası uzun sürmeyecek. Ermeniler, Sederek'i kuşatan dağlarda mevzilenmiş dunımda. Azeri topraklannı işgal etmiş gibi görünmüyorlar. Yine de Sederek, onlann merhametıne kalmış. Ermeniler, saldırgan taraf olduklannı gizlemediler. Ermeniler, Nahcıvan'ı da almak istemiyorlar, sadece Azerilerin tepelerde mevzüenmesini engellemekten yanalar. Fransa'nın Ermenistan büyükelçısine göre "Ermeniler işgalci değüler, olsa olsa meşru savunma durumundalar." Nahavan zaten Ermenicede "ilk savunma hattı" anlamında. Dört ülkenin sınırlan burada birleşiyor ve bir avuç "Bağımsız Devletler Topluluğu" askeri onlan birbirlerinden ayınyor. Erivan'da kimse kabul etmiyor, ama Sederek etrafındaki tepelerin çekiciliği, Türkiye'nin Nahavan'a tek geçiş noktasını kontrol etme özelüği... Azerbaycan, BDT'den aynlma tehditleri savururken Rus sınır muhafızlan, orada durarak Türkiye'nin müttefığine yapabileceğı askeri yardımı kontrol edemeyebiür. Ermeniler kendilerini Müslümanlann ortasında bir ileri karakol gibi görüyor. Bir anlamda İsrail gibi. Komünizmden daha keskin bıçimde bu konumu Ermenistan'ın tarihini behrledi ve kendisini Rusya ile içine dönük bir ilişkiye sürükledi. (28 MayB) WASHINGTON UFUKCÜLDEMIR Adı: EUen, WASHTNGTON - önümüzdeki günlerde Türkiye'ye ilginç bir ziyaretçi geliyor. Adı, Ellen Laipson. Görevi, CIA'nın bir numara- h Ortadoğu analizcisi. Misyonu, Kürt sonı- nu. önce Laipson'u tanıtaüm ki bu ziyaretin neden önemli olduğu daha iyi anlaşılsın. La- ipson uzun yıllar Kongre araşümıa servisi- nin dış politika ve ulusal güvenlik bölümün- de çalışıp Kongre üyelerinin ihtıyaçlan çer- çevesinde raporlar yazdı. Türk gazetecilerin Laipson'un varlığın- dan haberi, Türk ve Yunan sorunlan ile Kıbns konusunda verdıgi dengeli, objektif ürünler sayesinde oldu. Laipson bundan iki yıl önce Kongre'den aynlarak ABD istihba- rat camiasına katıldı. CIA'nın "ulusal istih- barat görevlisi" oldu. Amerika'daCIA'yaparalelçahşan"Natio- nal Intelligence Council" (Ulusal İstihbarat Konseyi) adında bir kurum var. Bu kurum- da her bölge için ayn ayn üst düzey anaüzci- ler bulunuyor. Laipson, Ortadoğu ve Güney Asya'nın başma getirildi. Yani Amerika'nın bu coğrafyaya büyük bakışını, oradaki ülke- lerin nereye gittiğini, Amerika'nın ne tavır alması gereküğini başkana öneren raporlan Laipson yaayor. CIA'nın ülke ajanlanndan gelen bilgileri, ABD Dışişleri Bakanlığı telg- raflannı, dergileri, gazetelen okuyup tarih bilgisınin süzgecinden geçirdikten sonra ör- neğin "Irak bölünmeli mi bölünmemeli mi" ya da "Irak'ta bir Kürt devleti kurulması Amerika'nın çıkarlanna mı değil mi" gibi sorulara yanıt anyor. Laipson'un titri, "ulusal istihbarat görev- lisi" (national intelligence oflıcer). CIA'da bu titri taşıyanlann sayısı hayli az. Adı, Türkçeye çevrildiğinde, 'genel müdür, müs- teşar' etkisi yapmıyor. Ancak ışlevi ve etkisı bakımından çok önemli bir koltuk Laip- son'unki. öyle ki ondan önce bu koltukta oturan kişi Graham FuUer idi. Cumhuriyet okurlan Fuller'i tanırlar. uzmanbğı, Misyonu: Kürt sorunuTürkiye'de Kemalizm'in artık sona ermesi gereküğini söylediği söyleşisi hayli yankı yapmıştı. Laipson şimdi gizli bir görevle Türkiye'ye geliyor ve herhalde Irak'a da geçecek. Mis- yonu, muhtemelen "Kürt sorunu." Kürt da- vası nereye gidiyor? Kuzey Irak secimleri bunu nasıl etkiler? lrak'ın toprak bütünlüğü ne kadar korunabilecek? Fiilı bir Kürt devle- ti mi ortaya çıktı? Uzun vadeli tahminler, analizler, profıller... ABD, Türk rnakamlanna bu ziyaret ko- nusunda resmi bildirimde bulundu. Bu önemli bir aynntı. Çünkü Amerika bu tav- nyla demek istiyor ki "Ben bu iş için şu ada- mı yolluyorum, bu adam oralara gelip etraf- la konuşacak, çalışmalar yapacak. Kürt ko- nusunda altını oymak istemediğim için bak sana bilgi veriyorum. Hatta yerinde olsam bu adamı ahr en iyi randevulan sağlar en akıllı adamlanmla konuşturur. yazacak- lannı olumlu bir şekilde etkilemeye çalışır- dım." Bizim de Kongre yıllanndan tanıdığımız, ama son iki yıl içinde ne doğrudan ne dolaylı bir tek kez dahı konuşmadığımız Laipson, (Biz gazeteci olarak onunla konuşmaya can atanz da asıl korkan o) bildiğimiz kadanyla Türkiye'ye düşman birisi değildir. Aksine, İstanbul'u seven, Türkiye'nin müttefık ola- rak Batı dünyası için önemini bilen, Kuzey Irak'taki Kürt konusu ile Türkiye'deki Kürt konusunu birbirinden ayırabilen birisi. Tür- kiye gibi kalkınmakta olan bir ülkenin smır- lannı bir gün içerisinde yüz binlerce mülteci- ye acmasının olağanüstülüğünü takdir ede- bilecek birisidir. Ama dığer yandan da Laip- son, bir Musevi olarak azınlik olnîak duygu- sunu bizzat yaşayan bir Amerikahdır. Göz- lemleri elbette kendi etnik süzgecinden de geçecektir. Laipson'un bu süzgeci, Amerika'nın Tür- kiye ve Kürt konusuna 'büyük bakışı' ileçe- lişebilır mi? Laipson bu tür şeylerin üstüne çıkabilecek birisidir. Aynca her ne kadar Türk kamuoyunda Amerika'nın Kürt ko- nusunu Türkiye aleyhine kaşıdığı yönünde bir izlenim varsa da Amerika resmi politika- lannda şu soruya yanıt vermek durumunda- dır: "Bizim içina Kürtler mi önemli yoksa Türkiye mi?" Amerika'nın bu soruya "Kürtler daha önemli" yanıünı verdiği yönünde bir işaret yoktur. Laipson da gerek Cornell gibi seçkin bir üniversiyete dayanan eğitimi, gerek Kongre'dekı deneyimiyle bu soruya doğru cevabı verebilecek entelektücl donanıma sa- hiptır. Ancak şu da var ki Irak'taki seçimler yep- yeni bir denklem ortaya çıkarmıştır. Laip- son'un bu ziyaretı de Amerika'nın orada yeni bir oluşum ortaya çıktığını kabul ettigi- ni ve bu oluşumu yeni bir değerlendirmeye tabi tutmak ihtiyaa hissettiğini göstermek- tedir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle