Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 ŞUBAT1992 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Madencinin ve maden işletmelerinin ekonomik sorunlan ele alındı
2. Zonguldak KurultayıDENİz TOPALOĞLU (Zonguldak) - Genel Maden-îş Sendikası'nca
dün sendika genel merkezinde düzenlenen 2. Zonguldak Kurul-
tayı'nda, şehrin çok yönlü gelişimi ele ahnarak, Zonguldak'ın
artık 1IK (Türkiye Taşkömürü Kurumu) dışında çözüm araması
gerektiği üzerinde görüşbirliğine vanldı.
Maden işçisi, kurultayda kendi sonınlanna değûübnediğiııi söyhlyor.
Kurultayın açılı$ otunununu yöneten
Devlet Bakanı ve Zonguldak Milletvekili
ömer Barutçu, TTK yönetimini sert dille
eleştirerek, 'TTK israfa boğuldu' dedi. Ba-
rutçu, TTK'da 3 bin işçinin çalışmadan üc-
ret aldığını, maden mühendislerinin ocak-
lara inmediğini, bugünku yapısıyla kuru-
mun kâr etmesinin imkânsız olduğunu söy-
ledi. ömer Barutçu, TTK yöneticilerine
seslenerek 'Verimsiz ocaklan peşkeş çekil-
meksizin ve rekabet koşuluyla bir an ön-
ce elden çıkartmalı. TTK lojman ve ara-
zilerini ihale yoluyla acilen satmanız lanm-
dır. Çok fazla binek arabanız var? Bun-
ları da elden çıkartmalısınız. TTK israfa
boğulmuştur. Bugünku şartlarda kurumun
kâr etmesi imkânsız hale geldi. 1 trilyon
gelir elde edip 4 trilyon gider göstermek
izah edilemez. lşçi yevmiyelerinin yüksek-
liği bahanesi arkasına saklanmayın' diye
konuştu.
Genel Maden-lş Sendıkası Genel Başka-
nı Şemsi Denizer, Zonguldak'ın sorunla-
nnın çözümlenmesi için öncelikle TTK'nın
iyileştirilmesi ve Zonguldak'ın tek ürüne
bağımlı olmaktan kurtarılması gerektiği-
ni bildirdi.
Denizer 'Zonguldak'ın sürgit kömure
bağımlı yaşaması duşuncesinde değiliz' de-
di. Zonguldak'ın çökuşünü durdurabilmek
için, kömür üretiminin rehabilite edilme-
si, verimlilik ve üretim artışı sağlanması,
havzaya girdi akışının hızlanması, kalkın-
ma ve sanayileşme alanlannda somut
adımlar atılması gerektiğini belirten Deni-
zer, Zonguldak'ta çeşitli sanayi kolların-
da yatırım yapılabileceğini kaydetti. Deni-
zer, Zonguldak'ın milli gelirden aldığı pa-
ya göre 7.'likten 18. sıraya düştüğü, nu-
fus bakımından da 9. sıradan 14. sıraya ın-
digıni kaydetti. 1967'de 5 milyon ton könıur
üreten TTK'nın 1991'de 2 milyon 761 bin
707 ton satüabilir kömür ürettiğini, kuru-
mun toplam işçi açığının S bin kişi oldu-
ğunu belirten Denizer, 'TTK işçi açığı ka-
patümadıkça ve yönetim anlayışı değişme-
dikçe hedeflenen üretim düzeyine
ulaşilamaz' diye konuştu.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse,
Zonguldak'ın sorunlannı çözmek amacıyla
bir ihale açtıklannı, bir nevi bölgesel kal-
kınma planı hazırlamayı amaçladıklarım,
bu konuda üç firmadan birifıng aldıklan-
nı bildirdi. Köse, aynı şekilde uluslararası
firmalara da ihale açacaklarını kaydetti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ersin
Faralyalı, Türkiye'nin terörden sonra en
önemli gundeminin enflasyon olduğunu,
enflasyonun da en önemli nedeninin ka-
mu finansman açıklan olduğunu belinti.
Faralyalı, kamu kesimi finansman açığı-
nın GSMH'ya oranının yüzde 14'e çıktı-
ğmı, bu oranda yüzde 5 tasarruf sağlan-
ması halinde 35 milyar lira ek kaynak el-
de edilebileceğini söyledi. Türkiye'deki
KİT'ler arasında en sorunlu olanımn TTK
olduğunu belirten Ersin Faralyalı, TTK'da
yerüstü işçi sayısımn yer altına göre çok
yuksek olduğu, 4 bin işçiye çalışmadan pa-
ra ödendiğini kaydederek şöyle konuştu:
'Bir işçiye istihdam yaratmak için 160 mil-
yar para lazım, 4 bin işçiye açıktan öde-
nen para yılda 400 milyar lira, bu parayla
Zonguldak'ta yeni iş sahaları açılabilir.
Zonguldak'ta otomobil, yedek parça ve
kauçuk sanayi işletmeleri kurulması için
imkânlar var. Benim şöyle bir önerim var.
Eğer yatırım yapacak olan TTK mensu-
buysa müessese bir senelik ücretini ödesin.
TTK'yı rehabilite edelim. Bir işçi günde
320 kilo kömür çıkartıyor. Bu rakam bin
kiloya çıkabilir. Bu artışı elbirliğiyle sağ-
layacağımıza inanıyorum."
Milli Eğitün Bakanı Köksal Toptan da
Zonguldak sorununun TTK'yla çözumle-
nemeyeceğini belinerek, 'Zonguldak de-
mek TTK demektir anlayışı sürerse birgün
ocakları kapatılrmş bulursunuz. Zongul-
dak'ta göçü ve işsizliği önleyecek yeni ya-
tınmlara yönelmek zorundasınız. Öncelik-
le Zonguldak organize sanayi bölgeleri
projelen gerçekleştirilmelidir. Yeni kuru-
lacak Karadeniz işbirliği ile yapılacak Fil-
yos limanı Sovyetler Birliği'nden Avrupa'-
ya ulaşılan serbest bir ara liman olacak-
tır. Zonguldak sorununa öncelikle Zongul-
daklı sahip çıkmalıdır' diye konuştu.
Alaton'a protesto
Zonguldak Kurultayı'nın öğleden sonra-
ki bölumunde düzenlenen panelde konu-
şan işadamı tsak Alaton, Zonguldak Taş-
kömuru Havzası'nın ciddi bir sıkıntj için-
de bulunduğunu belirterek "Hastalık cid-
didır. Ameliyat gerekiyor. Cesur ve kalıa
kararlar almanın zamanı geldi" dedi.
Zaman zaman maden işçilerinin tepki-
sini alan işadamı Isak Alaton, kurultayda
konuşma sırası kendisine geldiğinde, yine
salonu dolduran maden işçilerinin bir bö-
lumü tarafından protesto edildi.
ILO'nun 1988 yıh raporuna göre Türki-
ye'nin, ölümle sonuçlanan kömür madeni
kazalarında dünyada birinci sırada oldu-
ğuria dikkati çeken Alaton, maden işçisi-
nin ömrünün ortalama 46 yü olduğunu öne
sürdü. TTK'mn 1992 yıh zarannın 4 tril-
yon olmasının beklendiğini anlatan Alaton
şöyle konuştu:
"Üretilen kömürü ithal edersek buraya
165 milyon dolar, yani 907 rnilyar lira öde-
me yapacağız. Üretim yerine ithalle bir
denge oluşturabiliriz. TTK'nın satıştan 1
trilyon, Hazine'den de 3.8 trilyon geüri var.
Giderleri ise 1.4 trilyon işçi ücretleri. îtha-
lata da 0.9 trilyon ödeyeceğiz. Demek olu-
yor ki her yıl 2.5 trilyon lira kâr etmiş olu-
ruz. Neticede, üretim yerine ithalat duru-
munda işçi bugün aldığı parayı aynen ve
kesintisiz almaya devam ediyor. Bu arada
da yeni mesleklere yönlendiriliyor. Daha iyi
kalitede kömür ithal edilip satıhyor!'
YEPYENİ BİR SERMAYE
PİYASASIYE BORSA
YATIRIMCIYA, ESNAFA,
GİRİŞİMCİYE
YENİ İMKÂNLAR
SPK BAŞKANI M.ŞÜKRÜ TEKBAŞ ANLATIYOR:
• BORSA'DA YATIRIMCI NASIL KORUNACAK?
• ESNAFA YENİ ÇÖZÜM:
"ALACAĞINI SAT, BORCUNDAN KURTUL"
• ARACI KURUMU\RA YENİ DÜZEN.
• BORSA ACENTALARLA TÜRKİYE'YE YAYILIYOR.
• GAYRIMENKUL YATIRIM FONU YOLDA.
• BANKALARA RAKİP GELİYOR.
• ALTIN VE PAMUK BORSASI KURULUYOR.
İHRACATA YENİ ELBİSE
EXIMBANK GENEL MÜDÜRU AKIN İLKİN ANLATIYOR
"HIZLI VE UCUZ" KONUT
TOPLU KONUT BAŞKANI YİĞİT GÜLOKSÜZ "FORMÜLÜ"NÜ AÇIKLADI
HANGİ SEKTÖR DAHA CAZİP?
91' DE YATIRIM TEŞVİKLERİ NASIL DAĞILDI?
YATIRIMCILAR DİKKAT!
ARÇELİK, DÖKTAŞ, KOÇ YATIRIM, TELETAŞ, ADANA ÇİMENTO (A),
ALARKO HOLDİNG, ECZACIBAŞI YATIRIM HİSSELERINİN GELECEĞI
KEPEZ ELEKTRİK, OTOSAN, VAKIF LEASING HISSELERİNDEN OZEL
HABERLER
• DİKKAT: "PARANIN YÖNÜ'NÜ OKUMADAN YATIRIMA KARAR VERMEYİN !
• İSLAMİ BANKALAR ORTA ASYA YOLUNDA.
• SOMON ALTIN YUMURTLAMIYOR. • REKLAMCILAR: "ÖZEL TV'LERİ
BESLEYEMEYİZ". • KORKUT BORATAV: "ÖZELLEŞTİRME İDEOLOJİKTİR'.
• OTOYOL İHALELERİNDE YOLSUZLUK OLDU MU? • SOVYET FİZİKÇİ:
"ÇERNOBİL TİPİ15 SANTRAL HER AN PATLAYABİLİR".
• FUHUŞ SEKTÖRÜNÜN EKONOMİSİ...
BU HAFTA EKONOMİK PANORAMA'DA
MORAMA
Madenci kundtaydan
beklediğini bulamadı
BİROL ÜZMEZ (Zonguldak) -
Geçen yıl grev öncesi ortamda coşku-
lu, geniş katılımh, kitlesel katılımla
gerçekleşen kurultayın bu yıl düzen-
lenen ikincisine yeni sorunlarla girdi
Zonguldak. 1991 'de sokaklara taşan
görkemli kurultayı ammsadığımızda
bu yılki kurultayın yeterli katıluııı
sağlayamadığı ortadaydı. Gerçi bu yıl
da dinleyiciler salona sığmamıştı, yan
salonlara kurulan kapalı devre tele-
vizyon sisteminden izliyorlardı ko-
nuşmaaları, ancak hiçbir tepki yok-
tu, coşku yoktu.
• Belediye Başkanı Yüksel Aytaç
kendisine S dakikahk konuşma suresi
verilmesini kabul etmeyerek "Zon-
guldak'm sorunlan 5 dakikada konu-
şulmaz. En az 20 dakika konuşmak
istiyorum" talebini oturum başka-
nı ömer Barutçu kısık sesle "Sanki
20 dakikada Zonguldak sorununu
cözecek" şeklinde yanıtlayınca, Baş-
kan Aytaç bu şartlarda konuşma ya-
pamayacağını belirterek salonu ter-
ketti.
Devlet Bakanı Ömer Barutçu ile
TMMOB Maden Muhendisleri Oda-
sı Başkanı Fikret Özbilgin kurultay-
da çatıştı.
Sabahki oturumu yöneten Devlet
Bakanı Ömer Barutçu, havzadaki
maden muhendisleri için, "Asalak
olanlar TTK'mn sırtında kambur.
Maden muhendisleri ocağa girmiyor.
Olur mu böyle şey? Muhendisleri
ocağa sokacağız" şeklinde konuşun-
ca Fikret özbilgin, suçlama olduğu
gerekçesiyle cevap hakkı istedi. An-
cak Barutçu, Fikret özbilgin'e cevap
hakkı vermedi. Daha sonra kurultay-
da panelist olarak yer alan TMMOB
Şehir Planalan Odası, Orman Mu-
hendisleri Odası, Maden Muhendis-
leri Odası yöneticileri, değerlendirme
toplantısı yaparak Devlet Bakanı
ömer Barutçu'nun davranışını kma-
ma karan aldılar. Bu arada panelde
konuşmacı olarak yer alan Maden
Muhendisleri Odası temsilcisi panel-
den çekildi.
• Kurultay sonrasında konuştuğu-
muz maden işcileri, emekli işçiler, es-
naf ve işsizler, kurultaydan bekle-
dikleri sonucu alamadıklarmı dile ge-
tirdiler.
• Kozlu ocaklarmda nezaretçi ola-
rak çalışan Ilyas Usta katılımın geçen
yıla oranla düşuk olduğunu söylerken
işçi hakları konularına değiniuneyi-
şini de eleştiriyordu.
Ahmet ören (Emeldi Maden işçi-
si): Ben şahsen kendimi ilgilendiren
bir konuşma olur düşüncesiyle gel-
dim ama emekliler konusunda hiçbir
söz söylemediler. Geçen yıl emekli ol-
duk hâla paramızı alamadık. Para-
dan bahseden yok.
• • • •
GÜNUN
NÖTLARI
OSMAN ULAGAY
Tiraje' ile Tehlikeli llişkiler...
ayır, bir film falan değil, konu-
H
muz basının tehlikeli serüve-
ni. Fransızca kökenli tiraj'
sözcüğü, bir gazetenin, dergt-
nin ya da kitabın kaç adet basıldığını
ve satıldığını merak edenlerin sık kul-
landığı bir sözcük. 'Tıraşna kaç oldu'
diye sorulur gazete yöneticilerine ya
da gazetecilere. Halk ağzında îiraf\ V-
raje"ye dönüştürüp, 'tirajeniz nasıl
gidiyor" diye soranlara da rastlanıyor.
Bu tiraje' ile ilişkiler konusu basının
en sıkıntılı konulanndan biri. Gazete
patronundan kapıcısına kadar herke-
sin kaderi, bu fettan 'f/ra/e'nin oynak-
lıklarıyla başetmek için yapılan akro-
batik faaliyetlerin başarısına bağlı. T\-
ra/e'yi korumak için bugüne kadar
uçak ve market dahil her türlü şey va-
at edildi kupon kesme meraklısı oku-
ra, ama bunlaıia sağlanan tiraj artış-
ları sürekli olamadı. Bugün günlük ga-
zete satışları neredeyse on yıl önceki
düzeyinde.
Olayın çok boyutlu nedenlerine bu-
rada girmek istemıyorum. Yalnızca bir-
kaç rakam vererek bugünkü tirajlartn
ne kadar oynak ve gazetenin içeriği dı-
şındaki etkenlere bağlı olduğunu gös-
termek istiyorum.
Haftalık 'Para' dergisinde yer alan
rakamlara göre geçen ocak ayında ay-
nı hafta içinde bazı gazetelerimizin sa-
tış rakamlarında görülen günlük oyna-
malar çok ikjinç.
Haien en çok satan gazete konu-
mundaki Sabah gazetesinin 22 ocak
çarşamba günü net satışı 602.058 ol-
muş. Öç gün sonra, 25 ocak cumar-
tesi günü Sabah'ın net satışı 870339.
Üç gün içinde yüzde 45 lik bir artış.
Hürriyet, 21 ocak salı günü 519355
olan net satısını 25 ocak cumartesi gü-
nü 752.963'e yükseltmiş. Artış oranı
yüzde 45.
Milliyerm net satışı 20-23 ocak gürv
lerinde hep 370 binlerde seyretmiş, 24
ocak günü 424 bine çıkmış.
Güneş gazetesinin gene aynı hafta
boyunca 5-6 bin arasında seyreden
net satışı 25 ocak cumartesi günü 15
bine sıçramış.
Acaba ne oJmuş da Sabah, Hûrrfyet
ve Güneş'in cumartesi satışlarında
tam bir patlama olmuş, Milliyet ise cu-
ma günü tirajını arttırmış?
Efendim Sabah, Hürriyşt ve Gûneş
gazeteleri cumartesi günü haftalık
programları içeren televizyon eki ver-
dikleri için tiraj patlaması yapıyorlar.
Milliyet televizyon ekini cuma günû
verdiği için onun tiraj artışı cumaya
rastlıyor. Gazete tirajlarının yüksek ol-
duğu diğer gün pazar. Pazar günü he-
men bütün gazetelerin değişik ekler
verdiğini, artık siyah noktalardan da
kurtulmuş meme ve popo varyasyon-
lanyla ilgi çekmeye çalıştığını biliyoruz.
İçerik ve yazarta tiraj Hişkisi
Bu ortamda gazetenin içeriğiyle ya
da yazarlarıyla tiraj alması hiç de ko
lay görünmüyor. Örneğin Milliyet ga-
zetesi 1992'ye girerken Yavuz Donat'ı
kadrosuna aldı. Daha sonra ocak ayı-
nın ıkinci haftasından itibaren Uğur
Mumcu'nun ve Ali Sirmen'in dizi ya-
zılarınayer verdi. Uğur Mumcu kitap-
ları en çok satan gazeteci-
yazarlarımızdan biri, belki de birincisi.
Yavuz Donat ve Ali Sirmen yıllann
isimleri ve şimdi hepsi Mtfiyetie, ama
Milliyefm 'tirajesi' bir başka âlemde.
Ocak ayının ilk dört haftasında Milli-
yefin net satışı bakın nasıl seyretmiş:
Ocak ayı 1. hafta 435.874
Ocakayı 2. hafta 411.545
Ocak ayı 3. hafta 398.599
Ocak ayı 4. hafta 385.073
Ünlü transfertere karşın tirajın iyi git-
mediğini gören Milliyet yönetimi çareyi
yeni promosyonlara gitmekte buldu.
Bu amaçla başlatılan '2 kitap ve 1 ka-
setle 10 dakikada ingilizce' kampan-.
yası da yetmedi, şimdi 1 Mercedes
otobüs, 3 ev, 2 otomobil, 12 motosik-
let ve 112 bisiklet kampanyalan baş-
lıyor. Ayrıca Milliyet Çocuk eki verili-
yor. Sabah gazetesi de bir dizi yeni ek-
le tirajını desteklemek istiyor.
Haklı olarak "Pekiyi ya Cumhuri-
yet'e ne oldu?" diyeceksiniz.
Cumhuriyefm 1985-91 döneminde
100-120 bin arasında dolaşan tirajının,
gazetenin yazar kadrosuyla çok yakırv
dan ilişkili olduğu ve Cumhuriyefm bu
bakımdan Türk basınında bir istisna
oluşturduğu çok pahalı bir deney ya-
şanarak öğrenildi. Yaygn biçimde yü-
rütülen Cumhuriyet'i boykot
kampanyasının da etkisiyle gazetenin
tirajı üç ay içinde %50'yi asan bir<t%
şüş gösterdi. Bu ifginç olayın ayrıntı-,
larına girmenin yeri değil burası, ama*
ileride bir 'örnek vaka' olarak öğren-
cilere okutuiması gerektiğini düşünü-
yorum 'Cumhuriyet olayı'nın.
Tiraje'yi bırak, neşeni bulmaya bak
Bütün bunları yaşamış olmak ga-
zetede yazı yazan birisi için oldukça
acı aslında. Ama tabii hayatta her şey
'tiraje ile ilişkilerden' ibaret değil; çok
neşeli, renkli, insanı duygulandıran
şeyler de oluyor şu memlekette ve
bunları da gene basından öğreniyo-
ruz. örneğin dünkü MiMyet'te Yavuz
Oonat'ın 'Vitrin'köşesinden aynen ak-
tarıyorum:
"Oiay 0002 plakalı siyah limuzinde
geçti. Başbakan Süteyman Demirel,
otomobiline davet ettiği Tansu Çiller'-
in elini tuttu ve onu basından öptü. Al-
nının biraz üzerinden, saçlannın baş-
ladığı yerden."
Âdeta televizyon kamerası sadaka-
tiyle anlatılan bu öpüşme sahnesin-
den sonra Sayın Başbakan ile Sayın
Devlet Bakanı arasındaki konuşma
şöyle geçmiş, Yavuz Donat'ın yazdı-
ğına göre:
Demirel: Sen benim kızımsın.
Çiller: Biliyorum efendim, sağolun.
Demirel: Sana toz kondurmam, ba-
na güven.
Çiller: Politikada sizden başka kim-
seye güvenmıyorum zaten.
Demirel: Siyasette her gün yeni
şeylerte karşılasacaksın. Bunlar seni
yıldırmasın. Sen yolunda yürû.
Çiller: Efendim, size yardım etmek-
ten başka hiçbir amacım yok, bana
inanın.
Demirel: Sana tabii ki inanıyorum.
Tabii ki güveniyorum...
Konuşma bu tonda sürüyor, Demi-
Canavarı bekleyin.
rel, Çiller'e kendisini her istediği za-
man aramasını söylüyor.
Gördünüz mü işte, Saöa'ekonomi-
nin 'prensesi'ne güvendiğini söylemiş,
onu alnından öpmüş ve 'sen benim
kızımsın' demiş. Eh bu durumda bor-
sa yükselecek, faizler ve enflasyon
düşecek demektir. Olumsuz rivayet-
ler çıkartanlara oh olsun.
Hâlâ neşenizi bulamadınızsa, dün-
kü gazete haberlerinden birkaç tane-
sini daha hatırlatayım size. Tansu Çit-
ler'i 'çekemediği' ileri sürülen Devlet
Bakanı Cavit Çağlar, Sultanhamam ve
Mahmutpaşa esnafı tarafından 'yılın
işadamı' seçilmiş ve yaptığı konuşma-
da, 'yüzde 70 enflasyonun olduğu yer-
de işadamı, vergisini ödeyemez' de-
miş. Tansu Hanım, şu enflasyonu dü-
şürsün, bakın nasıl tıkır tıkır vergi öde-
yecek işadamlarımız.
Sabah gazetesi ise 'yamyamlar' di-
ye manşet çekmiş. Emlak Bankası ile
ANAP döneminde parlayan bazı şir-
ketfer arasında insanın aklını durdura-
cak ilişkiler varmış, büyük vurgunla-
ra rastlanıyormuş. Vallahi komünizm
tarihe karışıyor, bizdeki şu servetdûş-
manlığı hâlâ yaşıyor. Ne olmuş yani
adamlar devlet bankalarından birkaç
yüz milyar ya da birkaç trilyon kredi
almış da inşaatı yapmamış, parayı da
geri ödememiş. Kabahat onlarda de-
ğil, hep şu kahrolası enflasyonda.
Zaten şu 'tiraje' ve enflasyon mese-
lelerini bir halledelim, bakın nasıl bu-
lacağız nesemizi.
Gazeteci Apa
öldü
• CUMHURİYET
(Gaziantep)r Geçen perşembe
günü yaşammı yitiren gazeteci
M.Kemal Apa, dün toprağa
verildi. Bir süre
Cumhuriyet'in Gaziantep
muhabirliğini de yapan ve 70
yaşında vefat eden Apa, dün
Başkarakol Camii'nde kıunan
cenaze namazından sonra
Gaziantep Asri Mezarhğı'nda
defnedildi.
Yanyribaşfeyor
• ANKA(tzmir)-Ege
Üniversitesi'nde ikinci yanyıl
yann başlıyor. EÜ
Rektörlüğü'nden edinilen
bilgıye göre geçen yıl 23
eylûlde 1991-1992 öğretim
vılına açılan Ege
Universitesi'nde güz yanyılı
31 aralıktasonaermişti.