Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 Şubat 1992 dış haberler Cumhuriyet 11
Başbakan Süleyman Demirel, ABD ziyareti sırasında CIA Başkanı Gates ile de görüşecek
Washüıgton'da Demirel-CIArandevusu
Banş ödölu
• AA (Ptris) - Güney Afrika Devlet
Başkanı F. N. De Klerk üe Afrika
Ulusal Kongresi lideri Nelson
Mandela, Unesco Banş ödillü'nü
birlikte aldılar. Birleşmiş Mülletler
Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nün
(UNESCO), Felût Houphouet-Boigny
adına verilen Banş ödülü'rmü
UNESCO'nun Paris'teki merkez
binasında alan Mandela ve De KİCTk,
ırkçılığa karşı yeni bir anayasanın
yapılmasma oncülük ettikleri için bu
ödüle layık görulmüşlerdi. Bu arada
Nelson Mandela, ülkede geçici bir
Ulusal Birlik hükümeti kurulması
halinde, Güney Afrika'ya uygulanan
yaptınmlann tamamen kaldırılmasıru
isteyebileceğini bildirdi. Paris'te
gazetecilerle görüşen Afrika Ulusal
Kongresi Başkanı Mandela, geçiş
hükumetinin 6 ay içinde
kurulabileceğini belirtti.
ffleizman istrfa etti
• A.A. (Kudös) - tsrail ve Mısır
arasında imzalanan Camp David
Anlaşması'nın mimarlanndan, Israil
eski Savunma Bakanı Ezer Weizman
siyasetten çekildiğini açıkladı. 67
yaşındaki eski savaş pilotu, istifası ile
ilgili yaptığı açıklamada, "î srail'in
bugünkü tutumu bizi banşa değil,
cıkmaz bir sokağa götürraektedir.
Gelecekte Israil'in dunımunun ne
olacagı konusunda ciddi endişelerim
var" dedi. Israil Başbakanı tzak
Şamir, Weizman'ın istifası ile ilgili
olarak şunlan söyledi: "Weizman'ın
tsrail ve halkı için yaptıklannı hep
takdir etmişimdir. Siyasette kalması
beni memnun ederdi. tstifa ettiği için
üzgünüm."
AnkartUa dîplomasi
• CUMHURİYET (Ankara) - Yeni
yıla girilmesiyle birlikte hız kazanan
diplomatik trafik, aynı tempoda
sürüyor. Iran Dışişleri Bakanı Ali
Ekber Velayeti ile Pakistan'm
dışişlerinden sorumlu Devlet Bakanı
Muhammed Sıddık Han Kanju,
Ekonomik tşbirlği Örgütû'nün (ECO)
bugün başlayacak olan bakanlar
konseyi toplantısı için dün Ankara'ya
geldiler. öte yandan Mısır Dışişleri
Bakanı Emir Musa da iki günlük
resmi bir ziyaret için yann Ankara'ya
geliyor. Bugün ve yann yapılacak olan
bakanlar konseyi toplantısında
Türkiye, tran ve Pakistan'ın üyesi
bulunduklan ECO'nun nasıl
canlandırıJabileceği konusu üzerinde
durulacak.
Kravçuk, Bonıftfa
• CUMHURtYET (Bonn) - Ukrayna
Devlet Başkanı Leonid Makaroviç
Kravçuk ilk resmi ziyaretinde
bulunmak üzere Bonn'a geldi.
Almanya ve Ukrayna arasında önemli
politik ve ekonomik bağlar kuruluyor.
Kravçuk, eski SSCB'deki Alman
azınlığa Kırun'da yeni yerleşim yerleri
vermek istiyor. Karar gerçekleşirse
Tatarlann Kınm'a dönmesini olanaksız
hale getirebilecek. Ukrayna'da 15 yılda
Batı Avrupa'nın hayat standardını
kurmayı amaçlayan Kravçuk,
Almanya'dan geniş çaplı ekonomik
yardım bekliyor.
heyeti Kıbnsta
• LEFKOŞA (AA) — BM Genel
Sekreteri'nin temsilcileri, Kıbns
sorununun çözümü konusundaki
temaslarına bugün Lefkoşa'da
baslayacaklar. BM yetkililerinden
Gustav Feissel ve Joun Paul
Kawanagh, Genel Sekreter'in Kjbns
özel Temsilcisi Oscar Camillion ile
birlikte temaslarda bulunmak üzere
Kıbrıs'a geldiler. Gustav Feissel,
Larnaka Havaalanı'nda yaptığı
açıklamada, Güvenlik Konseyi'nin
direktifi doğrultusunda yeni
temaslarda bulunmak üzere Kıbrıs'a
geldikJerini bildirdi. Feissel, Kıbns
Türk ve Rum kesimlerinden
yapacakları temasları pazar gününe
kadar tamamlayacaklannı belirtti.
Feissel, Kıbns'taki temasları hakkında
Genel Sekreter Butros Gali'ye bir
rapor sunmak ve Gali'nin, Başbakan
Süleyman Demirel ile önümüzdeki
hafta yapacağı görüşmede hazır
bulunmak için New York'a döneceğini
soyledi.
Şamir ABITye sert
• A.A. (Kndös)
tsrail Başbakanı
tzak Şamir,
ABD'nin, 10
milyar dolarbk
borç garantisi
vererek, işgal
topraklanna
Yahudi
yerleştirilmesi
konusunda söz sahibi olamayacağını
belirtti. Şamir, Israil Parlamentosu
Güvenlik Komitesi'nde yaptığı
konuşmada, "Garanti almaktan çok
memnunuz, ancak hükümet
poütikanuzı ilgilendiren herhangi bir
konuda emir almayı kabul etmeyiz"
dedi.
UFUK GÜLDEMİR (Washing«on) - Başbakan Süleyman Demi-
rel'in önümüzdeki hafta başlayacak resmi ABD ziyareti, Başkan
Bush ve kurmaylan ile bir çalışma yemeğinin yanı sıra Amerikan
İstihbarat Örgütü CIA'nın Başkanı Robert Gates ile bir rande-
vuyu da içeriyor.
ABD tarafı her ne kadar Orta Asya'da-
ki gelişmeler nedeniyle Demirel'i ilgiyle din-
lemeye hazırlaruyorsa da, bu ziyaretin za-
manlama açısından şanssızlığını, seçimler
dolayısıyla gündemin iç soruniara kaymış
olması oluşturuyor.
Dikkatini haddinden fazla dısanya yer-
diği eleştirileri ile karşı karşrya olan Geor-
ge Bush, dış ilişkilerin Amerikan kamuo-
yuna dönük yönünü sıkı bir kontrol altın-
da tutuyor. Orneğin, geçen ay ABD baş-
kentinde yapılan BDT'ye yardım konferan-
sının açılişını bile kendisi yapmadı.
Bu yüzden de Beyaz Saray'da Demirel'e
gösterilecek misafirperverligin, olabildiğin-
ce kapalı kapılar ardında kalacağı anlaşılı-
yor. Körfez Savaşı'nın yarattığı hava nede-
niyle, Çzal döneminde oldugu gibi Beyaz
Saray bahçesinde başbaşa yürüyüşler, nak-
len yayımlanan toplantılar beklenmiyor.
Ama ziyaret resmi olduğu için kaçınılmaz
bazı seremoni de gerektiriyor.
Diğer yandan, bu, Bush'un doğal yapı-
sında olan dış konulara ilginin Demirel'den
esirgeneceği anlamına gelmiyor. Bunun da
ötesinde Amerikan makamlan, Orta Asya
ve Balkanlar'daki gelişmeler nedeniyle De-
mirel'in söyleyeceklerini duymak için sabır-
sızlanıyor.
Başbakan Demirel, beraberinde geniş bir
işadamı ve gazeteci topluluğu ile 10 şubat-
ta Washington'a geliyor. Demirel'i And-
rews Hava Ussü'nde Beyaz Saray Protokol
Şefi Büyükeiçi John Reed'in karşılaması
bekleniyor. Başbakanı hava üssünden kente
getirecek helikopteri ise, eğer o dönemde
Amerika'da olursa, Dışişleri Bakanı James
Baker'ın karşılaması öngörülüyor.
Demirel o geceyi Beyaz Saray'm resmi
konukevi Blaire House'da geçiriyor ve er-
tesi sabah Arlington Şehitligi'ni ziyaretini
takiben Beyaz Saray'a gidiyor. Denrirel,
Beyaz Saray'da yemek dahil yaklaşık 1.5
saat kaldıktan sonra konukevine dönüyor
ve CIA Başkanı Robert Gates ile bir görüş-
me yapıyor. Başbakan aynı gün ABD Ha-
zine Bakanı Nicholas Brady, ABD Ticaret
k iî» Hills ve eğer kent dışında de-
ğillerse Dışişleri Bakanı Baker ve Savunma
Bakanı Cheney ile görüşüyor.
Demirerin, ABD'de bulunduğu sırada
CNN, McNeil Lehrer Haber Programı ile
Washington Post'un yazı işleri kadrosu ile
bir görüşme yapması ve Ulusal Basın Ku-
lübu'nde bir basın toplantısı düzenlemesi
bekleniyor. Demirel'in aynca IMF ve Dün-
ya Bankası yöneıicileriyje de randevusu bu-
lunuyor. ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi
Morton Abramovvitz'in başında bulundu-
ğu Carnegie Endovvment'de bir kahvaltı
konuşması yapacağı bildiriliyor.
Demirel, eğer kesinJeşirse, Eisenhower
Vakfı'mn ödülünü almak için Washing-
ton'dan Philadelphia'ya gidiyor
Baba'yainsanhakları sınavıSABETAY VAROL (Strasbourg) - Türkiye'nin Avrupa
Konseyi'ndeki dönem başkanlığînın başlaması nedeniy-
le, Başbakan Süleyman Demirel'in mayıs ayında Stras-
bourg'a gelmesi bekleniyor. Demirel, Avrupa Konseyi
Parlamenter Asamblesi'nden, 26 üye ülkenin milletve-
killerine hitap edecek.
mento heyetinin girişimleri üzerine,
rapor, "usul hatalan" ortaya atıla-
rak mayıs ayına ertelenmiş bulunu-
yor.'TUrkiye'de İnsan Haklan' konu-
lu rapor, biri Lüksemburglu diğeri
Hollandalı iki bayan parlamenter ta-
rafından hazırlanmıştı. Raporun
"gerekçe" bölümü Türkiye hakkın-
da çok ağır suçlamalar taşımakla bir-
Başbakan Demirel'in bu konuşma-
sında, insan haklan ve demokratik
kurumlann işleyişi konusunda ayrın-
tılı bilgi vermesi bekleniyor.
Türkiye'nin dönem başkanlığını
devralması ve Başbakan Demirel 'in
Avrupa Konseyi Parlamenter
Asamblesi kürsüsunden yapacağı ko-
nuşma, "Türkiye'de İnsan Haklan"
konulu raporun görüşulmesi ile aynı
günlere rastlayacak. Türkiye hakkın-
da ağu suçlamalar taşıyan raporun
Asamble'nin kış oturumunda ele
alınması öngörülmüşken Türk parla-
likte Konsey üyesi ülkelerin hükumet-
lerine "tavsiye" mahiyetinde olan,
karar tasarısı bölümünde ortaya atı-
lan konuların gerçekte sanıldığı ka-
dar agır olmaması, Strasbourg'a ge-
len Türk parlamento heyeti üyeleri
arasında görüş farklıhklanna yol açtı.
Heyetin ANAP'lı uyeleri, raporu,
Başbakan Demirel'in geleceği mayıs
ayına ertelemenin, Demirel Strasbo-
urg'da iken olumsuz bir hava yara-
tacağını savunarak, raporun bu otu-
rumda ele alınmasının daha uygun ol-
duğunu belirttiler. ANAP fstanbul
MilletvekUi Bülenı Akarcah, oturum
sırasında getirilecek değişiklik öner-
geleri ile karann daha da yumuşatı-
labileceğini ve mayıs ayında, Başba-
kan Demirel'in de bulunduğu bir sı-
rada Türkiye'nin luzumsuz bir sınav
vermekten kurtulacağı göruşunu or-
taya attı.
Ancak iki koalisyon ortağı parti-
nin parlamenterleri, özellikle DYP'li-
ler, Bayan Lentz-Cornette ve Bayan
Barvelt - Schlaman'ın raporunun er-
telenmesinin daha uygun olduğu yar-
gısına vardılar. fktidar ortaklanna
göre Türkiye, önümüzdeki aylarda,
demokrasi ve insan haklann konula-
rında gerçekleştireceği reformlar sa-
yesinde, iki bayan parlamenterin ka-
leme aldığı raporda ortaya atılan suç-
lamalann büyük bir bölümünden
annnlış olarak, Asamble'nin karşısı-
na gelebilecek. Bir anlamda, hükü-
meti olusturan partiler, Avrupa Kon-
seyi önünde ciddi bir yükümlülük al-
tına girmiş oldu.
SHP ve DYP'li miUetvekiUeri,
önümüzdeki üç ay içinde hükumetin
şu konularda demokratik dönüşüm-
leri süratle gerçekleştırmesi gerekti-
ğini ifade ettiler: lşkencelerin kaldı-
nlması, gözaltı süresi kısaltılması,
gözaltı suresince sanıklann yanlann-
da avukat bulundurması, sendikalaş-
ma ve işçi haklan konulannda 1LO
standartlanna uyulması vs.
Kod numarası 007 olan Ingiüz ajanı James Bond, Iskoç olduğunu hatırladı ve Kraliçe'ye karşı harekete geçti
tskoçya'nın bağımsızlığı
James Bond
Kraliçe'ye
karşı
Dış Haberler Servisi - Casus film-
lerinin unlu kahramanı tngiliz ajanı
007 James Bond, Kraliçe'ye hizmet
etmekten vazgeçerek Iskoçya'nın ba-
ğımsızhğı için mücadeleye girişti.
Iskoçya'da halkın yüzde 50'sinin
bağımsızlık istediğini gösteren geçen
haftakı kamuoyu yoklamalannın ar-
dından, Ingiltere'den aynlma konu-
sundaki tartışmalar yoğunluk kazan-
dı. Iskoçya'nın ayn devlet ohnasını
savunan tskoç Milli Partisi (S^fP),
James Bondfilmlerindentanınan ts-
koç aktör Sean Connery'yi de safla-
nna katarak moral kazanırken önce-
ki gün tskoçya'nın bağımsız olması
halinde ekonomik yönden daha kâr-
b çıkacağını vurgulayan yeni bir kam-
panya baslattı.
Sean Connery, önceki gece tskoç-
ya'da TV izleyicilerine S^4P adına hi-
tap ederek, "tskoçya'nın bağımsız-
hğı için zaman gelmiştir. Gerçek şu
ki, tskocya geçen yjl 2 milyar sterlin-
den fazla petrol gelirini hibe etmiş-
tir. Bu artık böyle mi sürüp
gitmelidir" sorusunu sordu.
tngiliz hükumetinin "tskoçya, In-
giltere'den gelen subvansiyon ile ya-
şıyor. Ingiltere'de bir kişi için 4 ster-
lin harcayan hükümet, tskocya'da ki-
şi başına 5 sterlinlik harcama
yapıyor" şeklindeki tezlerine karşı çı-
kan Connery, Londra'nın tskoçya'-
ya yaptığı sübvansiyonun iddiaedil-
diği gibi yılda 2.9 milyar sterlin de-
ğil, sadece 1 milyar sterlin olduğunu
öne sürdü.
Cezayir'deflS'e havuçve sopa taktiği
Dtş Haberler Servisi - Cezayir'de
tslamcılara karşı sertleşen yönetim,
diğer yandan da demokrasi yolundan
aynlmayacağını büdırdi. Ülkede yö-
netimi elinde bulunduran Yüksek
Devlek Komitesi'nin. (YDK) lideri
Muhammed Budiaf, İslami Selamet
Cephesi'nin (FIS) kapaülmayacağuu
açıkladı.
Budiaf ın acıklamaa, yönetimin İs-
lamcıkra karşı sert önlemlere yöneJ-
diği dönemde geldi. Bilindiği gibi,
FİS'in başkent Cezayır'deki merkez
binasına önceki gün el konulmuş ve
İslamcılar arasında geniş çaph bir tu-
tuklamaya guişılmışü.
Cezayir üderi önceki akşam
televTzyondan da yayımlanan konuş-
masında FlS'in kapatılmasının söz-
konusu olmadığını ebelirterek,
sûrpriz yaptı. FlS'in kapatılmasının
beklendiği bir dönemde, Budiafın
yaptığı açıklama, Cezayir'dekı diplo-
matik cevrelerde de sürpriz yarattı.
Budiaf. konuşmasında demokrasi
yolundan ayınlrnayacaklan vurgu-
larken, FIS'ı de uyarmayı unutmadı.
AFP'nin haberine göre, Budiaf,
FIS, camileri ve ibadet yerlerini poli-
tik amaçlar için kuUanırsa o zaman
resmen kapaühr" dedi. Budiaf, FlS'in
Cezayir yasalanna saygılı davranma-
sı ve ûâcenin çıkarlannı gözetmesi
durumunda özgûrce faaliyetlerine de-
vam edebıleceginı bikürdi.
Cezayir'deki diplomatik gözlemci-
ler, Budiafın açıklamasına karşın,
İslamalara yönelik baskımn sürdürü-
leceğı üzerinde görüş birbği içindeler.
Gözlemciler, Cezayir yönetiminin, İs-
lamcılann meydan okumaana sert
bir biçimde karşılık vermeye kararü
olduğunu belirtiyorlar.
FlS'in üder kadrosunun büyük bö-
lümü, şu an hapiste bulunuyor. ts-
lamcüann, yönetimin son tavn
karşısında nasıl bir tutum takınacağı
ise merak konusu.
Major BM'yi kullandı
Yttzyıhmızda dünya
tarihini değiştiren
dönüm noktalanndan
çok sık konuşuldu.
Ama tarihçiler,
bilanço çıkarttıgında
bunlardan geriye ne
kalacak? tngiltere
Başbakanı John
Major'a göre 'dünya
ve Birleşmiş Milletler
için' son dönüm
noktası, bizzat kendisi
tarafından seçün
kampanyasına alet
edilmek için
düzenlenen BM
Güvenhk Konseyi
topiantısıydı. Konseyin
daimi ve geçici
üyelerinin devlet ve
hükümet başkanlan
toplantıya katıldılar.
Kararlaştınlan metnin ise dönüm noktası olmakla hiçbir
alakası yok. örneğin Güvenlik Konseyi'nin 'dünya banşını
ve güvenliğini koruma görevini daha etkin yerine getirdiği'
iddiası temelsizdir. Bu Körfez krizinde belki doğruydu,
ama Yugoslavya ve Üçüncü Dünya'nın kriz bölgelerinde
Birleşmiş Milletler etkin görev yapamıyor. Eğer doğru
anladıysak, devlet ve hükümet başkanlan, Birleşmiş
Milktler'de gunlük rutinin dışında bir karar almadılar.
Bütün telaşe bunun için miydi? Yine de yeni BM Genel
Sekreteri Butros Ghaİi gelecekte daha sık 'zirve düzeyinde'
Güvenlik Konseyi toplantılan yapılmasını istiyor. Üyelerin
kendi evlerinde yapacak daha önemli işleri kalmadı mı?
özellikle Boris Yeltsin'e şimdi Moskova'da ihtiyaç var.
Yeltsin'in dünyada dolaşmak yerine Rusya ve sorunlanyla
ilgilenmesi gerekmez mi? Karuida'ya yaptığı kısa ziyarette
Batı'run yeterince yardım yapmadığından şikâyet etmiş.
Oysa Yeltsin'e, Rusya'da çok daha zor durumdaki pek çok
ülkeden daha fazla yardım yapıhyor. Dış yardım zaten her
zaman kendi kendine yardımın teşvikidir. (3 şubat)
BENCE YELTSİNİN BAZI
KİŞİSEL İNDİRİMLERDE
BULUNMAS) GEREKİYOR
Newsweekten
Avrupa ve göçmenler
Başta İtalya olmak üzere Avrupa ülkeleri knstalize olmuş
toplumlardır. Avrupa toplumunda sosyal ilerleme,
ABD'nin aksine, kişisel yeteneğe değil, falancanın ya da
fılancanın çocuğu olmanıza bağlıdır. Belli bir siyasi-sosyal
ortam içinde büyümüş olmak önem kazanır. İşte bu nedenle
bizim toplumlanmızda göçmenlerin entegrasyonunu
güçleştirir. Bunun ötesinde Avrupa'da ulus kavramı, gene
ABD'nin aksine belli bir kültürel kimlik üzerine
oturtulmuştur. Dolayısıyla göçmen işçinin çok daha eski ve
sofistike olduğuna inandığımız bizım kültürümüze hiçbir
zaman ait olamayacağını düşünürüz. Çünkü zaten
tamamlanmış olduğunu düşündüğümüz bir binanın
inşaasına, (Avrupa Toplulugu dışından) gelen bir göçmenin
yeni bir taş eklemesine ihtimal veremeyiz. (Floransa'da
bulunan rönesansmımarisinin ünlü şaheseri) "Palazzo
Vecchio" sarayına yeni bir kat eklenemez çünkü... italya
"melting pof'un gerçekleştirildıği ABD, Kanada ve
Avusturalya gibi büyük mekânlann ülkesı değıldır. Biz eski
uyruklannı giderek İcabul eden Fransa ve tngiltere gibi eski
kolonyal bir imparatorluğun da kalıntısı değıliz. Arno ve
Tiber nehrinin kıyılannda mülti-etnik bir toplumu
savunanlar bunlan düşünmelidir. Kendilerini "ırkçı"
olarak tanımlayan İtalyanlann yüzde "43'ünün, Brecht'in
deyışiyle "gidecek daha iyi bir yerleri olmadığı için hatalı
olduklan" düşünülemez. (4 şubat)
Newsweek, ABD liderinin ulusal birlik konuşmasmda aslında ne demek istediğini inceledi
BaşkanBush'un dilinin altındaki baklaHaber Merkezi - ABD Başkam George Bush'un bütün ABD halkına
hitaben radyo ve televizyondan yaptığı "ulusal birlik" konuşması
tartışmalara yol açtı. Başkan, mesajının satır aralannda ne demek
istemişti? Newsweek dergisi de Bush'un konuşmasının belli Önemli
bölümlerini alarak biraz da mizahi bir dille sözlerini deşifre etti.
Newsweek'in konuyla ilgili yazısında özetle şöyle deniliyor:
"Yardımcılan, Başkan Bush'un, ulu-
sun birliği mesajının başkanlığînın 'ta-
nımlayıcı anlan' olduğunu söylüyorlar-
dı. Oysa hedef, yeniden tanımlamaktı.
Konuşma tekrar tekrar yazıldı. Bush
şimdi kendini siyasi bir açmazın içinde
buluyor. Dış siyaset başanlan milattan
öncesine aitmiş gibi görünüyor. Seçmen-
ler de şu soruyu soruyorlar: Bızim için ne
yapabilırsin? Bunun yanıtı, banş zama-
nındaki en büyük bütce açıgını yaşayan
federal hükumetin ülkeyi resesyondan
kurtarmak için fazla harcama yapama-
yacağı. Başkan adayı Bush ise ancak bu
işin böyle kalmayacağını, iyi günlerin ge-
ri geleceğini söyleyerek ulusu ikna etmek
zorunda kalıyor.
Bush, 1988 seçim kampanyasında ken-
disine çok yardımı dokunan konuşma
metinlerinin yazan Peggy Noonan ve
medya damşmanı Roger Ailes'i bu kez de
yardımına çağırdı. Noonan ve Ailes kafa
kafaya vererek Bush'a gayet saygın bir
konuşma ve saygın bir görüntü hazırladı-
lar.
Newsweek, konuşmasında Bush'un
gerçekte neyi ve neden söylediğini şöyle
deşifre etti:
1. Bir yıl önce bu gece size çok büyük
bir tehlike anında hitap etmiştim. Ameri-
kan birlikleri o sırada Çöl Fırtınası Hare-
kâtı'nı yeni başlatmışlardı. Hemen son-
rasında da Arap dünyası ve tsrail ciddi ve
kapsamlı biçimde banşı görüşmeye otur-
muşlardı. Bu, tarihte ilk kez oluyordu.
Ondan kisa süre sonra da Noel'de son
Amerikalı rehineler yurtlanna döndüler.
Siyasetimizin ürünlerini almıştık.
Çöl Fırtınası Harekâtı, Sovyet impara-
torluğunun yok oluşu ve 40 yıllık soğuk
savaş gerginliğinin sona erişi göz önüne
ahmrsa, Bush'un, kazandığı bu zaferleri-
nin tadım çıkarmak istemesine kim itiraz
edebilir? Dış politika hâlâ onun en güçlü
kozu ve 1992 başkanlık seçimleri önce-
sinde yapılan kamuoyu yoklamalannda
da muhalifı Demokratlar'a üstün görün-
mesinin ana nedeni.
Bush'un 199l'deülkesindeo kadarpo-
püler olmasına neden olan olaylar bu yıl
o kadar da önemli görünmüyor. Ulusun
birliği konusmasını izleyen bazı kişilere
göre Bush konuşmaya başladığında ra-
hat görünmüyordu. Nedeni ise çok açık-
tı. Üst düzey bir danışmanının da söyle-
diği gibi, 'Bush halkın, iç soruniara ne
zaman değineceğini merak ettiğinin far-
kındaydı. Küresel değişikliklerden, baş-
ka hangi yıl olsa can kuîağıyla dinlenebi-
lecek önemli değişiklikler, gelişmelerden
söz ediyordu, ancak günümüz ABD kc-
şullannda bu sözler biraz yersiz kaçıyor-
du. Başkan'ın rahatsızlıgına bir başka
neden de, savaş sonrasında bile Saddam
Hüseyin'in hâlâ ayakta kalmayı becer-
miş olmasıydı.
2. tşin başında size hemen içtenlikle
söylemeliyim. Zor günler geçirdiğimizi
biliyonım. Ama bildiğim bir başka şey de
bunun böyle sürüp gitmeyeceğıdir. Par-
mak şıklatmayla olacak bir mucize değil
bu. Ama olacak. Bir planın denenmesin-
de önemli olan, yeni ya da göz kamaştın-
cı nitelikleri değildir. ABD halkı göz
boyayıa gösterilerden etkilenmez. Halk,
bu odadakilerin hepsinden daha zekidir.
Lafı döndürüp dolaştırmayı bırakıp
ekonominin durumuna gel. Ekonomik
durumla ilgili ne mesaj vereceksin? 'Zor
günler yaşandığım', üstüne basarak ka-
bul et. Muhtemelen bu Peggy Nooman'-
ın bir buluşu. Ardından bazı parlak söz-
ler, eski başkanlardan John Kennedy,
başkan adaylanndan Barry Goldvvater'a
atıflar yap. Sonra da yumruğu indir. De
ki: 'Bu sürüp gidemez.' Saddam Hüse-
yin'i 'yiyen' başkan, resesyonu bir lok-
mada yutar.