Katalog

4Şubatl992 dış haberler Cumhuriyetl 1 Jetevumutiu • AA (Atina) - Bımlgaristan Cumhurbaşkanı Jelyu Jelev, seçrimlerdeTürk azınlık tarafından desteklenmesinin, ülkcesinin sorunlannın, yal nızca dernokrasi ve kanun karşısında tûm vaLandaşların eşitliği ılkesiyle çöziim leneceğine dair ınancını daha da güçlendirdiğini söyledi. Jelev, Atina'da yayımlanan "To Vima" gazetesine verdiğı demeçte, Makedonya konusundaki görüş ' aynlıklan nedeniyle Atina'nın, Bulgaristan'ın AT'ye üyeliğineengel olacağını sanmadığıru da beiirterek, "Unutmamalıyızki, Bulgaristan'ın, A vrupa'da AT'ye üye olmasına yardımcı olacak başka dostlan da vardır" şeklinde konuştu. EmipMüsageüyor • AA (Kahire) - Mısır Dışişleri Bakanı Emır Musa, Ortadoğu ve dünyada meydana gelen tarihi değişimlerin, Türkiye ve Mısır arasında yeni işbirliği imkânlan .yarattığını bildirdi. Musa, 6-8 şubat tarihleri arasında Ankara'ya yapacağj resmi ziyaret öncesinde Anadolu Ajansı'na verdiği demeçte, Mısır'ın, uluslarararası gelişmekr ışığında Türkiye ile ilişkilerine büyük önem verdiğini söyledi. Mısır Dışişleri Bakanı Musa, Kıbnssonınuyla ilgili olarak da, BM Genel Sekreteri'nin, sorunun çözümü için harcadığı çabalan desteklediklerini bildirdi. IPfden kırtama • Haber Merkezi - Uluslararası Basın Enstitüsü(IPI), Yunanistan Başbakanı Konstantin Mitsotakis'egönderdiği açık mektupta, ülkede özel birradyo istasyonu muhabirlerinin polis tarafından dövülmesi, radyonun sahibiyle birlikte bazı kişilerin de tutuklanmasını kınadı. IPI Direktörû Peter Galliner imzasıyla Mitsotakis'e göndenlen mektupta şu ıfade kullanıldı: "Bülün dünyada tanınmış gazetecıler, editörler ve gazete sahiplerini temsi] eden IPI, silahlı polis kuvvetlerinin 29 ocak günü 'Sky FM 100.4 Stero' radyo istasyonuna düzenlediği saldından büyük kaygı duymuştur." İşgöcö göçü30. yAmla • AA (Viyana) - Türkiye'den Avrupa'ya yönelen işgücü göçünün 30. yılı dolayısıyla Viyana'da düzenlenen toplaauda, göçmenlerin "politik eşitlik kadar kültürel eşitlik de talep etmelerT'gerektiğı vurgulandı. Türk işçilerın kurduğu Sosyal Demokrat Halk Derneği tarafından düzenlenen konferansın açış konuşmasını yapan büyükelçi Ayhan Kamel" 1960'larda Batılı ülkelerin daveti üzerine işgüc* göçü başlamıştır. Şimdi konjonktür değişti. Doğu Avrupa ülkelerinin işçileri de talihlerini Batı Avrupa'da denemek istiyor. Bu durumun bizim işçilerimizi etkilemesi de kaçınılmazdır. Aynca sağ partilerin de güçlenmesi sonucu eskiden bize dostça bakanlarla aramızda şimdi husumet doğuyor"dedi. Naraç vergiden muaf • Dı? Haberier Servisi — Kuzey Irlanda'da trlanda Kurtuluş Ordusu (IRA) ya da Protestanlann terör örgütlerine haraç vermiş olanlar, bu para miktarını iş harcaması olarak gdstererek vergiden düşebilecekler. Sunday Express gazetesinin hükümet bildirisinden yaptığı alıntıda, vergiden düşülen haraç parâsmın çalışma yaşamına katkısmın kanıtlanması gerektiği de belirtüiyor. IRA, Kuzey Irlanda'nm Birleşik KralLk yönetiminden çıkanüp trlanda cumhuriyetine bağlanması, Protestan örgütler de statükonun sürmcsi amacıyla mücadele veriyorlar. örgüte haraç verenin can ve mal güveniiğj garanti altına aldığı varsayüıyor. Kaddafi yumuşuyor • Dış Haberier Servisi - Libya lideri Muammer Kaddafi, ülkesinin Lockerbie soruşturmasında BM isteği doğrultusunda işbırliğine hazır olduğunu ve sorunun çözümü için bir uzlaşmaya varılabileceğini söyledi. Kaddafi dün VVashington Post gazetesinde yayımlanan demecinde, iki Libyalının 1988 yıhnda Iskoçya'da Lockerbie üzerinde infilak eden Amerikan yolcu uçağına bomba koymakla suçlanarak 'günah keçisi' haJine getirilmesine karşın hâlâ bir uzlaşmaya varılabileceğine inandığını belirtti. Noriega duruşn • Dış Haberier Servisi - Panama'nın devrik Devlet Başkanı Manuel Noriega'nın ABD'deki soruşturmasına dün yeniden başlandı. Duruşma Amerikalı yargıç William Hoeveler'in geçirdiği kalp ameliyatı nedeniyle ertdenmişti. AP'nin haberine göre NoAega'nın avukatlan, suç duyunılan tamamlanıncaya kadar, savunrriaya t>a$lamayacaklannı açıkladılar. Noriega, suçlu bulunması durumunda lavuştunıcu kaçakçılığından ve rüşvet vomekten 140 yıla kadar hapis cseasına carptınlabilecek. Washington, dörtlü zirve yerine uluslararası konferans düzenlenmesi için Demireri iknaya çalışacak ABD, Kıbns için Demireri bekliyorUFUK GÜLDEMtR (Washington)- Nisan ayına kadar Kıbns konusun- da mutlaka bir uluslararası konferans düzenlenmesini isteyen ABD, Başbakan Süleyman Demirel'in önümüzdeki hafta başlaya- cak ziyaretinin bunun önünü açmasmı diliyor. Üst düzeyde bir yetkili, daha önce Tür- arîliyetin, ABDjde yapacağı görüşmeler- Başbakankiye'nin mutabakatını verdiği dörtlü zir- venin, ABD Başkanı George Bush'un Ankara ziyaretinden döndükten sonra açıkladığı tarihte yapılamamasının önündeki engelin artık kalktığını vurgu- luyor ve şöyle konuşuyor: "O zaman se- çim deniyordu, şimdi artık seçim de ya- pıldı. Yeni hükümet geniş bir kamuoyu desteğine sahip, bu konuda cesaretli ka- rarlar alabilir. Eğer geç kalınırsa bir yer- de,_yine seçimler gelecek." Ust düzeyde bu yetkiliye göre eğer Kıbns'ta şimdi bir 'Modus Vivendi' (or- tak yaşam için hal çaresi) sağlanmazsa, bir daha bu atmosferi yakalamak güç. Bu de Başbakan Demirel'e hissettirileceği anlaşılıyor. Bu yetkiliye 'uluslararası konferans'ın ne anlama geldiği soruldu- ğunda, bunun aslında Türkiye'nin daha önce kabul ettigi dörtlü zirveden farkı ol- mayacağı ileri sürülüyor ve "Dört liderin yanı sıra sadece biz, Ruslar, bir de BM katılacak" diyor. ABD ve Rusya'nm, tıpkı Ortadoğu görüşmelerinde olduğu gibi içeriden değil, dışandan katkıda bu- lunacağını belirtiyor. ABD, "Dörtlü zirveden farkı yok" di- ye sunsa da bu yaklaşım Rumlann klasik 'Kıbrıs sorununun uluslararası hale geti- rilmesi' politikasını tatmin edici bir yapı arz ediyör. ABD Başkanı Bush, geçen yaz Atina ve Ankara'dan dörtlü zirve için mutabakat almıştı, ama Ankara dörtlü zirveyi, sadece 'dörtlü' olarak ön- görmüştü. Atina ise ABD, Rusya ve Av- rupa'nın da katılması halinde dörtlüyû düşünebileceğini söyJemişti. Ankara ay- nca dörtlüden önce bir de iki toplum li- derleri arasında bir görüşme arzulamıştı. Yctkilinin verdiği bilgiye göre bu ko- nudaki son gelişmeler şöyle: "Ruslar ka- tılacak, ama zaten kendi iç işleriyle meş- guller, biz ise mahcup bir katılım içinde olacağız. Avrupa Topluluğu şimdilik ilgi duymuyor. BM Genel Sekreteri zaten orada olacak. Dörtlüden önce bir ikili zirve yapılması ise öngörülmüyor." Yetkili, Ankara'dan şu ana kadar cesa- ret kıracak bir yanıt almadıklannı söylü- yor. Ancak bu, cesaretlendiricı bir yanıt aldıklan anlamına da gelmıyor. Dıplo- matlık mesleğinin inceligi, bir dosyada kayda değer bir ilerleme sağJanamazsa, bunun "Cesaret kıncı bir gelişme yok" diye ifade edebilmesine olanak tanıyor. Özetle, Amerika, Kıbns için altı ay içinde bir çözüm sağlanması yönünde kararlılık içinde gözüküyor ve üst duzey- deki bu yetkili, beklentilerini şu cümle ile ifade ediyor: "Almanyalann birleşiiğı bir çağda, cesur bir Türk lidennin, kafasını ellerinin arasına alıp, 'Ben Türkiye'yi 21. yüzyılda nerede görmek ıstiyorum' diye düşünmesi gerekiyor". Amerika'nın bu yaklaşımlannda belli çelişkiler gören Türk makamlan ise şu noktalann altını çiziyor: 1) Kıbns'ta çözümü bir 'deadline'a (son tarihe) bağlamak mantığa aykın. 30 senedir çözülmeyen bir sorunu yapay bir 'son tarihe' bağlamak gerçekçi gözük- müyor. 2) Kıbns sorununun çözümü için asıl Amenka'nın kafasını ellerinin arasına alıp düşünmesi gerekiyor. Eğer Kıbns Rumlannı Kıbns'ın tek hâkımi olarak görmeseydi, bugün daha farkh bir nokta- da olunurdu. 3) Kıbnslı Türkler, Rumlara karşi mü- cadele verirken aslında Amerika'ya karşı da mücadele veriyor. Çünkü nerede bir zemin kazanmaya çalışsalar, Amerika hemen bunu engelleyici bir tavır içine gi- riyor. 4) iki Almanya'nın birleşmesi örneğini veren Amerika, bir Yugoslavya örneğini göremiyor. Aynı milletten birleşmeleri örnek olarak alıyor, ama ayn milletlerin bölündüğü Yugoslavya örneğini dikkate almıyor. 5) ABD Başkanı Bush, daha önce eylül ayında zirve yapılacak diye açıklama yapmıştı. Bu gerçekleşmedi. Roseoberg çifti ve idamlanna karar veren yargıç Kaufman (yanda). Rosenbergler'in yargıcı öldü Dış Haberier Servisi - 1951 yıhnda Amerikalı ünlü çift Ethel ve Julius Rosenberg'i idama mahkûm eden federal yargıç Irving Kaufman, gecen cumartesi kanscrden öldü. 81 yaşındaki Kaufman'ın ölilm haberi tedavi gördüğü New York Mount Sinai Sağlık Merkezi yetkililerince dün açıklandı. Rosenbergler, Kaufman'ın baskanlığındaki Manhattan federal mahkemesinde atom bombası yapımıyla Ugili çok gizli bilgileri Sovyetler Birüği'ne verdikleri gerekçesiyle yargılanmış ve elektrikli sandalye ile idama mahkûm ediLmislerdi. Mahkemenin karan ABD'nin yanı sna bir çok ülkede yoğun bir protestoya yol açmış, dönemin ABD Başkanı E)wignt Eisenhover, çiftin affedilmesi yönündeki isteklerı reddetmişti. Eski ABD Başkanı RonaJd Reagan, 1987 yılında yargıçlıkta gösterdiği başarıdan ötürü Kaufman'ı Amerika'nın en büyük sivil nişanı olan Özgürlük Madalyası ile ödullendirmişti. Cezayir İslama demir yınnruk Dış Haberier Servisi- Cezayir'de askeri yönetim, demir yumru- ğunu İslamcılara indiriyor. İs- lami Selamet Cephesi(FIS) yanlılanna karşı geniş bir tu- tuklama harekatı yürütülür- ken, partinin başkent Ceza- yir'deki merkez binasına dün el kondu. İslamcılara karşı tutumunu giderek sertleştiren Cezayir yönetimi, dün Isla- mi Selamet Cephesi'nin (^IS) merkez binasının bulunduğu sokağı mühürle- yerek, parti binasına el koydu. Fransız AFP ajansının haberine göre, dün sa- bah saatlerinden itibaren kent merke- zindeki parti binasının bulunduğu sokağı kuşatan jandarma ve polis bir- likleri, FIS merkezine el koyduktan ve sokağı mühürledıkten sonra geri çekil- diler. İslamcılara yönelik tutuklama hare- katı ise, olanca hızıyla süriiyor. Hükü- met kaynaklannın yaptıklan açıkla- malara göre, geçen çuma gününden bu yana tutuklanan İslamcilann sayısı 122'yîbuldu. Resmi kaynaklarca dün yapılan açıklamada. 'devletin üst dü- zey yetkililerıne hakaret ve halkı ayak- lanmaya teşvik eden' üç imamın, Tipaza kentinde, tutuklandıklan be>- lirtildi. Askeri yönetimin İslamcılara karşı tutuklama harekatını yoğunlaştırdık- lan 17 ocak tarihinden 25 ocak tarihine kadar geçen süre içinde ise toplam ola- rak 25 imamın ayaklanma başlatmaya; çalışmak suçundan tutuklanarak ce-' zaevıne gönderildiğı açıklandı. Bu arada, başkent Cezayir'de dün İslamcı öğrenciler tarafından düzenle- nen bir gösteri, ola>sız sona erdi. Baş- kent merkezinde toplanan 2.000 kadar İslamcı öğrencinin şeriat yanhsı slo- ganlar attıktan sonra olaysız biçimde dağıldıklan ve güvenlik güçlerinin du- ruma müdahale etmedikleri bildirili- yor. Çint baskı yapılmalı Acı olan şu ki Çinliler 1989 yılındaki Pekin katliamından bu yana içine düştükleri kötü durumdan yavaş yavaş sıynlmaya basladılar. Bazı ülkeler, özellikle bazı Asya ülkeleri, Çinli askerler demokrasi yurüyüşçülerini kurşunlamaya başladıklannda bile pek rahatsız olmamışlardı. AvrupaJılar da her zamanki gibi kendT işlerine döndüler. Hatta en çok tepki gösteren Amerikan kesimlerinde bile politik kızgınlığın sırurlan olduğu ortaya çıktı. Bu şöyle oldu: Başkan George Bush, geçen cuma günü yapılan Birlesmis Milletler Güvenlik Konseyi Tbplantısı'nda, Çin Başbakanı Li Peng'e özel olarak görüşme ayncalığmı verdi. Komünist cevrelerin Bush'un bu davranışı karşısında çok mutlu olduğunu düşünmek gerçekten insana acı veriyor. Yine de böylesi bir görüşmenin beklenmeyen faydalan olabüir. Bush'un Çin politikasını eleştirenler, Çin'deki insan haklan ve demokrasiain ihıaü konusundaki protestolanna bir canlılık kazandırmak amacıyla bu fırsatı değerlendiriyorlar. Bush da politik görüşlen nedeniyle güç durumda bırakılanlar için özgürlük istemeli ve iki Ulke arasındaki ilişkilerin normale dönmesi için Çin'de insan haklannın kabul edilebilir düzeye erismesini beklemelidir. YELTSİN'OEN , SAKININ! \ TEHLİKELI ^ BİRİNE BENZİYOfl Fransız hükümetinin içişleri ve dışişleri bakanlannın da istifası bekleniyor Habbaş depremi Paris'i sarsıyorMtNE G.SAIJLNFER (Paris)- Filistin Halk Kurtuluş Ordusu'nun lide- ri George Habbaş'ın Paris'te geçirdiği 72 saatlik "hastalık gezisi", sağlıklı zamanında yapamadığı oranda bir kanşıklık yaratmasına ve pek çok bombanın başaramayacağı bir hükümet krizinin patla- masına yol açtı. Filistin Kurtuluş örgütü'nün "sert" ka- nadını yöneten ve pek çok terör olayında imzası bulunan George Habbaş'ın bir "check-up" muayenesinden geçmek üze- re Fransa'ya girişi dolayısıyla başlayan istifalar dizısinin, önümüzdeki günlerde iç ve dışişleri bakanlannın görevden ay- nlmaları ile genışlemesi bekleniyor. Sos- yalist iktidann, yetki ve uygulama zinci- rindeki kopukluğu gerek iç politika sahnesinde, gerekse yurtdışında ortaya çıkaran bu olayın, Edith Cresson hükü- metinin düşmesine bile yol açacağı, yapı- lan tahminler arasında. George Habbaş'ın Fransa'ya gelişine, Cumhurbaşkanlığı, iç ve dışişleri bakan- lan haberdar etmeden izin veren Cum- hurbaşkanı François Mitterrand'ın da- nışmanlanndan ve yakın arkadaşı Georgina Dufoix, dün sabah Fransız Kı- zılhaç örgütünün olağanüstü yönetim kuruiu toplantısmda, söz konusu örgü- tün başkanlığından da istifa edeceğini açıkladı. Kızılhaç yönetim kurulunun baskışı üzerine bu karan alan Georgina Dufoix, Habbaş olayı ile ilgili olarak ge- çen hafta sonunda Mitterrand'ın danış- manhğından da istifa etmiş ve bu istifayı, Dışişleri Bakanı Roland Dumas'ın en yakın iki yardımcısı ile yüksek düzeyde iki içişleri memuruna görevden el çeîcti- rilmesi izlemişti. George Habbaş'ın, Fransız Kızılhaçı aracılığıyla bir Paris hastanesine getiril- mesi ile başlayan olaylar, Fransa'daki sağ muhalefet partilerin sosyalist iktida- ra olanca gücüyle yüklenmesine yol açtı. İki ana muhalefet partisi lideri Valery Giscard d'Estaing (UDF, Fransız De- mokratik Bırliğı) ve Jacques Chirac (RPR, Fransız Cumhuriyetçi Birliği) "yönetim yetersizliği üst düzeye erişen" Sosyalist Parti hükümetinin istifasını is- temekten başka, derhal erken seçimlere gidilerek 1993 martında öngörülen böl- gesel seçimlerin genel seçime dönüştürül- mesini talep ediyorlar. Fakat sosyalist iktidara saldın, yalnız- ca muhalefetten gelmemekte. tktidarda- ki Fransız Sosyalist Partisi'nin Mitter- rand'dan sonraki "şimdilik" en güçlü cumhurbaşkanı adayı ve eski Başbakan Michel Rocard, basına yaptığı sert açık- lamada, "Bu boyuttaki bir yanhşın yal- nızca yüksek memurlann sırtına yükle- nemeyeceği ve siyasal onurun gerek dış, gerekse içişleri bakanlanrun da istifalan- nı zoranlu kıldığım" belirtti. Michel Rocard, açıklamasında kendisinden son- ra hükümeün başına getirilen Edith Cresson ve Cresson'u kendisine yeğleyen François Mitterrand'ı da hedef alarak "Ben hiç olmazsa başbakanlığı işler hale getirmeyi başarmıştım" dedi. İstifalan istenen Dışişleri Bakanı Ro- land Dumas ve İçişleri Bakanı Philippe Marchand ise dün öğleden sonra ulusal meclis komisyonlannda olayla ilgili "he- sap" verdiler. Filistinli gerilla liderinin, îsrail hesabına eylemler yaptığı ileri sürüldü Abu Nidal Mossad için çalışü mı?Dış Haberier Servisi- Filistinli gerilla lideri Abu Nidal'in, Îsrail gizli servisi Mossad'ın hesabına çalışmış olabileceği ileri sürüldü. İngi- liz gazeteci Patrick Seale, Abu Nidal hakkında yazdığı kitapta, onun İsrail tarafından FKÖ'yü içten çökertmek için kullanılmış olabileceğini savundu. İngiliz gazeteci Patnck Seale'in dün yayına sunulan 'Abu Nidal:Bir Kiralık Katil' adlı kitabında, pek çok Arap lideri için kanlı eylemler gerçekleştiren Abu Nidal'in, zaman zaman yalnızca İsrail'in işine yarayacak eylemlere de giriştiğine dikkat çekiliyor. Kitabın yazanna göre Abu Nidal, îsrail Havayollan El Al'ın bombalanması ve bazı Avrupalı Yahudi- lerin öldürülmesi gibi İsrail karşıtı saldı- nlarda bulunrnuş olmasına karşın, Filis- tin Kurtuluş Örgütü'nü (FKÖ) devre dışı bırakarak Filistinlilerin lidcrliğini ele ge- çirmek amacıyla Mossad ile işbirliği yap- tı.lrak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin, Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad ve Libya lideri Muammer Kaddafi gibi Arap liderlerinın hesabına pek çok eylem gerçekleştirdiğı sanılan Abu Nidal'i, 'Pa- rayı bastıran herkes için çalışabilecek bir terörist' olarak tanımlayan Patrick Sea- le, Abu Nidal ile Mossad arasında bağ- lantı bulunduğuna ilişkin iddialannı şu temellere dayandınyor: -İsrail işgali altındaki topraklarda 1987 yıhnda başlatılan Filistin ayaklan- masına (İntifadal tüm Filistinli gruplann katılmasına karşın, Abu Nidal'in liderli- ğindeki Filistin Halk Kurtuluş Cephesi- Genel Komutanlık bu hareketin dışında kaldı. -Abu Nidal, FKÖ'nün ılımlı kanadına mensup olan ve Israil'i en çok korkutan bazı Filistinli liderleri art arda öldürdü. -Abu Nidal'in İsrail hedeflerine pek çok kez saldırmasına karşın, İsrail hiçbir zaman misülemede bulunmadı. -Nidal'in liderliğindeki FHKC- GK adlı örgütün iki üst düzeyli yöneticisinin, Hasan el-Ali ve Mustafa Awad'ın Mos- sad ile işbirliği yaptıklanna ilişkin kanıt- lar da bulunuyor. Kitabın yazarı Patrick Seale'e göre İs- rail FKÖ'yü çökerterek uzun vadede Fi- listin hareketini bastırmayı hedeflerken Abu Nidal'in Mossad ile işbirliği yapma- sının nedeni tamamen örgüt içindeki an- laşmazlıklara ve kişisel nedenlere dayanı- yordu. Seale, Abu Nidal'in silah kaçakçı- lığı ve haraç kesme gibi yoliarla 400 milyon dolardan fazla para kazandığını, bu yasadışı işleri yürütürken Irak, Suriye ve Libya yönetirnlerinden sürekli destek gördüğünü ileri sürdü. Çatışmalar sürüyor Karabağ kaynıyorD^ HaberierServisi-Azeri birlikler dün sabah Ermenilerin yaşadığı Hramort köyünü yeniden ele ge- çirmek için saldın başlattı. Son çatışmalarda en az 30 kişinin öl- düğü bildiriliyor. Ermeni yetkililerin bildirdiğine göreAze- ri birlikler geçen cumartesi Ermenilerin eli- ne geçen Hramort köyünü yofun top>çu ateşine tutuyorlar. Interfax, Ermeni kay- naklara dayanarak Azeri birliklerin bölge- nin baskenti Mankenti'nin kuzeyinde yer alan köyleri bombalamayı sürdürdüğünü duyurdu. Rus televizyonu da yerel bir haber ajan- sına dayanarak verdiği haberde, Ermeni köylerine girişilen son saldınlarda toplam 30 Ermeninin öldüğünü duyurdu. Azerbaycan îçişleri Bakanlığı'ndan ya- pılan bir açıklamada ise Ermeni militanla- rın önceki gece Suşa kentine Mankenti- nden roket atıbnası sonucu birAzeri kadın ve bir çocuğun yasamım yitirdigi belirtildi. Açılan ateş sonucunda Suşaçevresinde bu- lunan Malıbeyli köyünün isabet aldığı ve evlerin yandığı kaydedildi. Scf6rboriH( çsgnsı Bu arada Azerbaycan'ın baskenti Bakü- de yaklaşık 100.000 kişinin katıümıylager- çekleştirUen bir gösteride Dağhk-Karabağ politikası eleştirilerek Azeri ordusunun tam seferberliğe geçmesi istendi. Öte yandan Prag'da yapılan AGİK top- lantısında Dağlık-Karabağ'a gönderilmesi düşünülen gözlemcilere ilişkin görüşmeler sürüyor. AGtK sözcüsü Ivan Busniok, AFP'ye verdiği demeçte gözlemcilerin se- kiz kişiyi geçmeyeceğini, ancak gözlemci- lerin hareket gününun henüz kararlaştınl- madığı öğrenildi. Azerbaycan Devlet Baş- kanı Ayaz MuttaJibov pazar günü AGİK toplantısmda bölgeye yabancı gözlemciler gönderilmesine karşı çıkmıstı.