Katalog

SAYFA CUMHURİYET 12 ŞUBAT1992 ÇARŞAMBA HABERLER DYP r den4ihraç • CUMHURİYET (Yozgat)-DYPYozgatİl Örgütü, merkez ilçe yönetiminde görevli 4 üyenin ihracına karar verdi. DYP Yozgat İl Başkanı Yüksel Yiğitalp, merkez ilçe yönetim kurulu üyesi Osman Akgül, Osman Sağdıç, Satılmış Uymaz ve Hüseyin Duman'ın partiye zarar verdiklerinin saptanarak ihraçlanna karar verildiğini açıkladı. İl yönetimince ihraç edilmesine karar verilen 4 DYP'li üyenin ihraç karan genel merkez disiplin kurulunda da görüşülecek. Teröp brffingi • ANKA (Ankara)-Yeni kararnameyle Olağanüstü Hal Bölgesi'ne atanan valilerejandarma genel komutanlığı tarafından terör konusunda brifıng verilecek. İçişlen Bakanı İsmet Sezgin'in isteği üzerine olağanüstü hal bölgesi kapsamındaki illere atanan valilere görevlerine başlamadan önce verilecek brifingdeözelliklePKK terörüne karşı verilecek mücadeleyöntemleri ile bölge koşullan tüm detaylanyla anlatılacak. Cinsel işkence • ANKA (Ankara) - Adana İl İdare Kurulu, geçen ağustos ayında gözaltına alınan hemşire Mediha Curabaz'ın "işkence yaptıklan ve tecavüz ettiklerini" iddia ettiği 5 polisin yargılanmasına gerek olmadığına karar verdi. Daha önce suç duyurusunda bulunan Mediha Curabaz gözaltında tutulduğu süre boyunca Adana'mn Şirinevler semtinde TİKB örgütü tarafından yapılan afişleme eylemini kabul etmeye zorlanarak yoğun işkenceye tabi tutulduğunu veelektriklijopla tecavüze uğradığını belirtmişti. Suç duyurusu üzerine Adana II İdare Kurulu'nca geçen hafta içinde verilen kararda işkence yapmakla suçlanan polislerTarık Doğan, Sami Orhan, Ferit Çakır, Hasan Ay ve Muzaffer Aydın hakkında suç işledikleri kanısını doğuracak ve savcıhk soruşturması açılmasına yetecek delil bulunmadığı belirtildi. Yazar Küçük DGM'de • AA (Ankara) - [ Gazeteci- yazar Yalçın Küçük, haftahk bir I gazetede | çıkan yazısından dolayı İstanbul DGM'de açılan birdavayia ilgili olarak Ankara DGM'de ifade verdi. Gazeteci-yazar Yalçın Küçük, yaklaşık 2 saat süren ifadesinden sonra DGM çıkışında AA muhaberine, Istanbul'da yayımlanan haftahk Yeni Ülke Gazetesi'nde geçen kasım ayında yazdığı "Öcalan Kardeşim" başhklı bir yazısından dolayı hakkında dava açıldığını söyledi. Milletvekili emeUilüi • AA (Ankara) - Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim Görevlisi Doç. Dr. Doğan Soyaslan, kamuoyunda "kıyak emeklilik" olarak adlandınlan milletvekilleri ve dışandan atanan bakanlannemekli aylıklarının ödenmesinin durdurulması için dava açtı. davası bugûn • AA (Ankara)- TBMM'del989yıhnda meydana gelen olayda DYP Siirt Milletvekili Abdürrezzak Ceylan'ın ölümüne neden olduğu gerekçesiyle hakkında başlatılan yargılama işlemi, o dönemde milletvekili olduğu için durdurulan ANAP Siirt eski milletvekili İdris Ankan'ın yargılanmasına bugün başlanacak. İdris Ankan hakkında kasten adam öldürme suçundan açılan davada suçüstü hali dikkate alınarak milletvekili olmasına rağmen yargılanmasına başlanmış, ancak 3. Ağır Ceza Mahkemesi. daha sonra tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyet verdiği kanaatine varmıştı. Istanbullu hâkim ve savcılar, yüksek dereceli hâkimlere karşı bildiri yayımladı Kürsü hâkimleri4 by-pass'tan yana madığı görüşüne yer verilmiş ise de yakın tarihe kadar Yargıtay üyeleri ile Vural Sa- vaş'ın sıradan olarak nitelediği kürsü hâ- kimlerinin mali olanaklannın farklı olma- dığının bildiriyi kaleme alanlar tarafından bilinmesi gerekirdi. İstanbul Haber Servisi - Adalet Bakanlığı bürokrasisi içinde yeni düzenle- meler öngören ve kamuoyunda "by-pass yasası" olarak bilinen yasa tasansını önlemek amacıyla Yargıtay üyesi Vural Savaş ve arkadaşla- rı tarafından hazırlanıp bazı milletvekillerine gönderilen bildiri, îstan- bul'da görev yapan hâkim ve savcılann sert tepkisine neden oldu. İstanbul DGM ile İstanbul merkez ve il- çelerinde görev yapan hâkim ve savcılar tarafından dün yapılan yazılı açıklamada, yasa tasansına karşı savaş açan Vural Sa- vaş ve arkadaşlannın "makam ve mevki hırsı içinde olduklan" vurgulandı. Yargı- tay Ceza Genel Kurulu'nda Tetkik Hâkimi olarak görev yaparken 1987 yıhnda Yargı- tay üyeliğine getirilen ve halen Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ile Yargıtay 1. Ceza Dairesi üyesi bulunan Vural Savaş ile bir grup yüksek dereceli hâkim tarafından kaleme alınarak SHP dışındaki partilerin milletvekillerine gönderilen bildirideki gö- rüşlerin "eleştiriden çok, yargıçhk meslegi- ni küçük düşürücü nitelikte olduğu" belir- tilen açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Söz konusu bildiride, birinci sınıf hâ- kimler ile birinci sınıfa aynlmış hâkimlerin mali yönden hiçbir zaman eş düzeyde tutul- Yargıda hiyerarşiyi savunmak, hele birinci sınıfa aynlmış hâkimleri kıdemli albay, bi- rinci sınıf hâkimleri general ve bakanhk üst düzey yöneticilerini hâkimlerin amiri ola- rak görmek yargı bağımsızlığı kavramına ters düşer. Bildiride 'sıradan kürsü hâkimi' olarak nitelenen hâkim ve savcılann, Yargıtay'a seçilme haklarını kazanmalanna rağmen kadro azlığı nedeniyle bu göreve seçilme olanağını bulamadıkları, secilmemelennin onlann 'sıradan' hâkim olmalanndan kay- naklanmadığını bildiriyi kaleme alanlann çok iyi bilmeleri gerekir." Bakanlık bürokrasisi ve Yargıtay dışın- daki hâkim ve savcılara "sjradan kürsü hâkimi" denilerek küçük duşürülmeye çalı- şıldığı belirtilen hâkim ve savcılann açıkla- masında "küçük düşürülmek istenen hâ- kim ve savcılar en az Yargıtay üyeleri ve bakanlık görevlileri kadar yargılama faali- yeti içinde fedakârca görevlerini yerine ge- tiren kişilerdir." denildi. Makam ve mevki hırsı İstanbul'da görev yapan hâkim ve savcı- lann açıklamasında daha sonra şu görüşle- re yer verildi: "Bildiriyi kaleme alan kişilerin bir za- manlar küçük gördükleri kürsüde görev yaparken şimdiki gibi düşünmediklerini çok iyi biliyoruz. İster istemez bu düşünce değişikliğinin makam ve mevki hırsından kaynaklanmış olabileceğini düşünüyoruz. Bizler kürsü hâkimi ve savcılan, yargıyı bir bütün olarak görüyor yargıda astlık, üst- lük, amirlik, memurluk kavramlanmn bu bütünlüğü bozacağına inanıyoruz. Aynca, 'sıradan kişilerin yaptıklan işler de önem- sizdir' anlamına gelecek görüşleri esefle karşılıyoruz." 1990 yıhnda Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafmdan Hâkimler ve Savcılar Yük- sek Kurulu yedek üyeliğine seçilen Vural Savaş ve arkadaşlannın hazırladığı bildiri- de Adalet Bakanı Seyfi Oktay da hedef alı- narak "Güvenlik güçlerini işkenceci ilan eden, Eskişehir Cezaevi'ni boşalttıran zih- niyet" diye suçlanmıştı. Bakan Oktay ise bildiriyi kaleme alanlan "yargıyı yozlaştı- ran kişiler" olarak tanımlamıştı. Engellen- mek istenen yasa tasansının, birinci sınıf yargıçlar ile birinci sınıfa aynldıktan sonra meslekte 10 yılını dolduran yargıçları mali yönden eşit konuma getiren hükmünü eleş- tiren Vural Savaş ve arkadaşları yayımla- dıklan bildiride "bunlan bu yasa hükmün- de olduğu gibi eş düzeye getirmek, bütün kıdemli albaylan bir yasa hükmüyle bir an- da general yapmak gibi mutlaka korunma- sı gereken hiyerarşiyi bozucu nitelikte bir tasarruftur" görüşüne yer verilmişti. Semra Özal, ANAP İstanbul İl Başkanlığı'ndan aynlmayacağını açıkladı Tîrst lady'ye Starl ambargosuCUMHURİYET (Ankara) - Cumhur- başkanı Turgut Özal'ın eşi Semra Özal'ın ay sonunda Cenevre'de gerçekleşecek, "first lady"ler zir- vesi için düzenlediği basın toplan- tısına Starl kameraman gönder- medi. Starl'in "Köşk ambargosu"nda, sahibi Cem Uzan'ın Ahmet özal ile mahkemelik ol- ması ve geçen günlerde Cumhurbaşkanı özal'ın, bir heyeti kabulünde TRT'yi içeri alırken, Starl'i dışan çıkarması önemli rol oy- nadı. Semra Özal, 25-26 şubat tarihlerinde Isviç- re'nin Cenevre kentinde yapılacak olan "Kır- sal Kesim Kadınlannın Ekonomik Yönden Geliştirilmesi" konulu ve Birleşmiş Milletler'e üye devlet başkanları ve cumhurbaşkanları- nın eşlerinin katılacağı zirveyle ilgili olarak bir basın toplantısı düzenledi. ANAP'ın iktidar- dan uzaklaşmasından sonra Semra özal'ın katıldığı Türk Kadııunı Güçlendirme Vakfı'- nın toplantısına, tarihinde ilk kez kameraman göndermeyen TRT, bu sefer Semra özal'ı "ihmal" etmedi. Ancak özal'ın "Köşk'teki ilk basın toplantısı" olması nedeniyle bütün basın kuruluşlannın muhabir gönderdiği top- lanuya bu sefer de Starl kameraman gön- dermedi. First lady'ler zirvesi özal, dünkü basın toplantısım Cenevre'de- ki zirveye katüacak diğer "first lady"lerle ay- nı anda düzenledi. Toplantıya, Cumhurbaş- kanlığı Sözcüsü Büyükelçi Kaya Toperi ile Özal'ın yanında Cenevre'ye götüreceği Türk Kadınını Güçlendirme Vakfı Genel Sekreteri Prof. Dr. Rüveyda Akbay da katıldı. Turgut Özal'ın başbakanlığı döneminde, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in eşi olmadı- ğı için "fahri first lady" olarak eski ABD baş- kanı Ronald Reagan'ın eşi Nancy Reagan'ın yönettiği uyuşturucu bağımlılığıyla ilgili bir toplantıda Türkiye'yi temsil eden özal, ilk kez bir "first lady"ler zirvesüıe katılacak. Semra özal, basın toplantısında bu duru- mun altını özellikle çizdi ve kendini övmek- ten geri kalmadı: "Toplantıda dört maddelik bir karar alın- mıştı. Uçünü ben önermiştim." Basın toplantısında hiç başını kaldırmadan elindeki yazılı metni okuyan Semra özal, "fırst lady"ler zirvesinin "mimar"lanndan olduğunu da vurguladı: "Zirvenin gerçekleşmesinde benim de ara- lannda bulunduğum 6 devlet ve hükümet baş- kanı eşlerinden oluşan bir çekirdek grup ön- cü rolü üstlenmiştir. Zirve, diinyada bayan önderleri bir araya getirecektir." Turkiye'yi model olarak önerecek Semra Özal, Cenevre'ye Türkiye'nin kır- sal kesimindeki kadınlann yaşam standartla- nndaki değişiklikleri anlatan bir fîlm götürüp diğer "fırst lady"lere izlettireceğini söyledi. "Hangi gelişmeler" diye sorulduğunda da filmde, elektriksiz köy kakhaması ve bütün evlere çamaşır makinesi, video gibi teknik Semra Özal, 25-26 şubatta Cenevre'de yapılacak BM'ye üye devlet başkanlan ve cumhurbaşkanlan eşlerinin kablacağı 'KırsaJ kesim kadn- lannın ekonomik yönden kalkmdırdması' konulu zirveyle Dgüi olarak dün basın toplanteı yaptL Starl, Ahmet ÖzaTla mahkemelik olduğu için toplantıya kameraman göndermedi. (Fotoğraf: AA) aletlerin girmesinin anlatılacağını ifade etti. özal, Türkiye'nin kırsal kesimindeki yaşamın Avrupa seviyesine ulaştığını da savunarak, zirvede Turkiye'yi model ülke olarak suna- caklarını kaydetti. Prezervatif dağıtımına destek Basın toplantısının sadece zirveyle ilgili ol- duğunu, diğer konularda soru sorulmasını is- temediğini belirten Semra Özal, gazetecileri hayal kınklığ.'na uğrattı. Türk Kadınını Güçlendirme Vakfı yöneti- cileri başta gelmek üzere, Cenevre'ye yanın- da kimleri götüreceğinin sorulması üzerine ise kızdı: "Bunun vakıfla falan ilgisi yok. Yalnız zir- venin ön çalışmalanna benim adıma katılan teknik danışmanım Prof. Dr. Rüveyda Ak- bay'la birlikte gideceğiz." Semra özal'ın "anlık kızgınlığı", bir baş- ka soruyla geçti: —Aydın'da bir gazete koruyucu dağıtmca, tiraiı 2 binden 10 bine çıkrruş. Ne diyorsunuz? Özal, kahkahalar içinde yanıtladı: —Demek ki tutmuş. Sonra da bir ekleme yaptı: —Biz çocuk sahibi olmayanlan da çocuk sahibi yapıyoruz. Bu da aile planlaması için- de. Toplantı"siyaset yasağı" yüzünden bek- lenildiği gibi renkli geçmezken, son dakika- larda özal'a soruldu: —Siyasetle ilgili basın toplantınız ne zaman? —Gerektiği zaman. Toplantıyı bitirip kalkmak üzere olan Sem- ra özal, gazetecilerin ikram edilen çaylan bi- tiremediklerini görünce, "first Iady"liğe ya- kışır şekilde bekleme kararı aldı. Bu bekleyiş sırasında da soru gelmediği için kendiliğinden açıklamada bulundu: —tl Başkanlığı'nı bırakmıyorum. Kesin is- tifa etmiyorum. Ancak bir daha aday olma- yacağımı söyledim. Özal'ın kendiliğinden gelen sözlerinin ga- zetecileri hareketlendirdiğini gören Büyükel- çi Toperi, araya girerek, basın toplantısım so- na erdirdi. Sonuçta, "first lady"nin Köşk'teki ilk ba- sın toplantısı hiç de umulduğu gibi gecmemiş- ti. Starl de kameraman göndermemekle hiç- bir şey kaybetmemişti. İçişleri Bakanı Sezgin G. Doğu'da geceler de artıkbizim TURAN YILMAZ (Ankara) - İçİŞ- leri Bakanı İsmet Sezgin, "Gü- neydoğu'da bugüne kadar yal- nız gündüz bizimdi, gece değil- di. Bundan sonra geceler de bizim" dedi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'- nda, bakanlığı ile bağlı kuruluşlann büt- çelerine ilişkin milletvekillerinin görüş ve eleştirilerini yanıtlayan Sezgin, Guneydo- ğu sorununa bugüne kadar yanlış teşhis konulduğunu, terörle mücadelede basa- nsızlığın da bundan kavnaklandığım sa- vundu. Terörle mücadelede daha önce oyunun kurallanna göre oynanmadığııu, buna karşın kendilerinin soruna doğru teşhisi koyarak, gerilla savaşı veren terö- ristlere karşı aynı yöntemle mücadele ver- meye başladüclanm kaydeden Sezgin, "Artık polisimiz, jandarmamız oyunu kuralına göre oynayacak. Bu görevlile- rimiz buna eğitimleri, araç ve gereçleri, silahları, cesaret ve kararülıklan ile hazırdiflar" dedi Terör çağı İçinde bulunduğumuz çağı "terör çağı" diye de tanımlayan Sezgin, bugün için Turkiye'yi büyük bir tehlikenin bek- lediğini de savundu. Sezgin, konuşması- m yaptığı sırada Cizre'de, PKK'ya müi- tan toplamak amacıyla kırmızı, sarı ve yeşil bayraklar taşıyan bir grup üniver- siteli kızm gerçekleştirdiği yürüyuş eyle- mine müdahale edip bunlan gözaltına alan polislerin lojmanlanna karşı taciz atışı yapıldığını arumsattı. 'Bahar taamızu' Basında sık sık yer alan "bahar taamızu" konusuna da deginerek "Bi- zim böyle bir şeyle işimiz yok. Biz ber gün bunu yapıyoruz. Bölgede konuşlan- dınlan jandarma ve polisimiz devletin gü- cünü gösterecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasm" diyen Sezgin, bölgedeki gezileri sırasında halkın kendilerine, "Kurtann bizi PKK belasından" dedik- lerini de aktardı. Bölgedeki sivil ve askeri otorite ikileminin giderildiğini, il jandar- manın valiliklerin, ilçe jandarmalann da kaymakamhkların emrine verildiğini ammsatan Sezgin, alınan önlem, araç- gereç ve teçhizatlan anımsatarak "Ora- da bugüne kadar yalnız gündüz bizimdi, gece değildi. Ama bundan sonra geceler de bizim" dedi. Valiler kararaamesi Son 25 yılın en mükemmel kararname- sini hazırladıklannı da belirten Sezgin, "Içlerinde benim şahsen tanıdığım tek bir vali var" dedi ve kararaame Qe siyasi her- hangi bir amaç güdülmediğini, kimsenin kaynlmadığuu söyledi. Kararnamede SHP'ye kontenjan tanınmadığın da sa- vunan Sezgin, "Biz devlet yönetiyoruz, aşiret ya da siyasi parti değil. Siyasete so- kaktan gelmedik" dedi. Cizre Roketatarh saldırıCUMHURİYET (Cizre) - Yasadışı PKK örgütünce Şımak'ın Cizre ilçesinde- ki bazı devlet kuruluşlanna silahlı saldın yapıldı. Kent merkezindeki emniyet müdürlü- ğü merkez karakolu ve bazı resmı binala- ra yönelık roketatarb saldında tam isabet kaydedilemedi. Cizre Kaymakamı Cavit Erdoğan, saldın sırasında yalnızca bazı evlerin camlannm kınldığını söyledi. Ön- ceki akşam 19.00 sulannda gerçekleşen sakünya güvenlik güçlerinin de karşılık verdiği ve çıkan çatışmarun 22.30'a dek sürdüğü belirtildi. Bazı yurttaşlar polis panzerlerinin açtığı ateş sırasında Kadı- oğlu Otel dahil çok sayıda işyeri ve evin camlannm kınldığını, l'i kız çocuğu ol- mak üzere 6 kişinin yaralandığını söyledi- ler. Milli Savunma Bakanı uyardı: 12 ay askerlik 1994'ten önce olmaz Ayaz: Kısa askerliği beklemeyîn CUMHURİYET (Ankara) - Milli Savunma Bakanı Nevzat Ayaz, askerlik süresinin en erken 1994'te 12 aya inebileceğini be- lirterek, askere gitmek için 12 aya düşmesini bekleyenleri uyardı. Nevzat Ayaz Ayaz, orduya sözleşmeli astsubay alınmasmın da pianlandığını, yedek su- , bayhk uygulamasının ise bir süre sonra tamamen kalkacağını açıkladı. Ayaz, protestocu polisleri eleştirirken, Cum- hurbaşkanı'nın baharda operasyonla il- gili sözlerini "amacını aşan sözler" di- ye niteledi. Bakan Ayaz, önceki akşam Sıhhiye Orduevi'nde gazetecilerle yemekli bir sohbet toplantısı düzenledi. Basın men- suplarının çeşitli konulardaki soruları- nı yanıtlayan Ayaz, Askerlik Yasası'nda bir dizi değişiklik öngören yasa tasan- sının Bakanlar Kurulu'na sevk edildiği- ni açıkladı. Tasanda, belirli bir yasa gel- miş yükümlülerin bir defaya mahsus be- delli askerlik yapmalan yolunda herhan- gi bir düzenleme yer almadığını belirten Ayaz, TBMM komisyonunda görüşulen teklif, bir önergeyle bu yönde bir ekle- me yapılmasına da bakanlığın sıcak bak- madığını söyledi. Askerlik süresinin bu yıl içinde 15 aya indirileceğini yineleyen Ayaz, askerliğin ikinci aşamada 12 aya ineceğini, ancak bu uygulamaya en erken 1994 yıhnda ge- çilebileceğini kaydetti. Yedek subayla- ra ise 12 ayük sürenin bu yıl uygulana- cağını ifade eden Ayaz, 8 ayuk erlik ya- pan yüksekokul mezunlannın askerlik süresinin ise yine bu yıl 6 aya düşeceği- ni anlattı. Yedek subaylık kalkacak Milli Savunma Bakanı, paralı asker uygulamasının ardından sözleşmeli su- bay uygulamasına geçileceğini tekrarlar- ken, ilk kez sözleşmeli astsubay istihdam edileceğini de açıkladı. Sözleşmeli subay- lık ve astsubaylığa yüksekokul mezun- lannm alınacağını belirten Ayaz, bu yol- Ia ordunun küçük subay ve ara kademe ihtiyacımn karşılanacağını anlattı. Genç- ler arasında, askerlik yükümlülüğunü yedek subay olarak yerine getirme iste- ğinden kaynaklanan bir "yüksek öğre- nim yapma" eğilimi olduğuna dikkati çeken Ayaz, yedek subaylığın kalkma- sının, yüksek okullardaki yığılmanın ön- lenmesine de katkıda bulunabileceğini ifade etti. Ayaz, yedek subaylığa tümüy- le son verilmesinin sözleşmeli subay uy- gulamasının yerleşmesine ve yaygınlaş- masına bağlı olduğunu da kaydetti. Sözleşmeli subayların yüzbaşılığa ka- dar terfi edebileceklerini, ancak daha sonra sınavla üst rütbelere çıkabilecek- lerini, astsubaylann da sözleşmeli subay- lığa geçebileceklerini bildirdi." Operasyon, orduevi, polisler Bakan Ayaz, gazetecilerin sorulan üzerine, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'- ın ilkbaharda Güneydoğu Bölgesi'nde operasyon yapılacağı yolundaki sözlerini değerlendirdi. Operasyonun 6 ocaktan beri sürdüğünü ve gerektikçe yapılaca- ğını bildiren Ayaz, "Böyle operasyon yapılacağının önceden ilan edilmesi ne- rede görülmüş" dedi. Ayaz, Özal'ın söz- leri için, "Bana göre, amacını aşan söz- lerdir bunlar" dedi. Istanbul'daki orduevi saldırısı üzeri- ne orduevlerine giriş-çıkışlarda kontro- lün arttırılacağını bildiren Ayaz, polis- lerin eylemlerini de eleştirdi. SHP'den 1500 istifaya yanıt: Sözen: Aynlanlar çıkarcı, işbiriikçi tç Politika Servisi - Küçükçek- mece Belediye Meclisi'nin 5 üye- si ile 1500 partilinin SHP'den is- tifa etmelerinideğerlendiren Bü- yükşehir Belediye Başkanı Nu- rettin Sözen, 'Işbirlikçüerin par- tiden aynlmalarına üzülmüyo- nım. Çıkarcılann aynlması par- timize güç kazandıracaktır' dedi. Olaylann Küçükçekmece Be- lediye Başkanı Ertuğrul Tığlay ile ilgili olduğunu savunan Nu- rettin Sözen, Tığlay'ın faaliyet- lerinin yasadışı olduğunu belir- terek ilgili mercilere suç duyu- rusunda bulunulduğunu belin- ti. Küçükçekmece Belediyesi SHP Meclis Grubu'nun Ertuğ- rul Tığlay hakkında gensoru açılmasına karar verdiğini ve bu kararın dünkü meclis top- lantısında öteki üyelerin de des- teğini kazandığını bildiren Sö- zen, bunun istifalann toplantı- dan önce açıklanması nedeniyle basın mensuplannın dikkatin- den kaçtığını anlattı. Istifa eden partililerin hare- ketini şov olarak niteleyen Nu- rettin Sözen, şöyle devam etti: "Aynlmalannı doğal bulu- yorum. Kanundışı yollara baş- vuran belediye başkanlanyla is- birh'ği yapan insanlar, SHP grubunun aldığı gensoru karşı- smda Tığlay'la işbirliği içinde olarak bu karara tepki göster- mişlerdir. Işbirlikçilerin parti- den aynlmalarından da üzün- tü duymuyorum. Belediyeyi kullanarak çıkar sağlayan çev- relerin belediyeden, partiden aynlması partimize güç kazan- dıracaktır. Partimiz annacak- tır." Bundan böyle hiçbir partili- nin belediyeleri kullanarak kendisine ve yakınlanna çıkar sağlayamayacağını kaydeden Sözen, belediyelerin dürüst bir şekilde faaliyetlerini surdüre- ceklerini söyledi. Tığlay için "Partisinden atılmış bir beledi- ye başkanı son çırpuuşlannı ya- pıyor" dedi.