Katalog

SAYFA CUMHURİYET 11ŞUBAT1992SAU HABERLER İleri'den kadınlara söz • ANKA (Ankara) - Aileden sorumlu ' Devlet Bakanı Güler ileri DEMKAD Başkanı Güler Altınay ve yönetim kurulunun diğer üyelerini kabul ederek, sohbet etti. Temel sorunlarını, "Kadın örgütlenmesinin önündeki engellerin kalkması, gözaltında kadınlara tecavüz eden polislerle ilgili yasal takibaia geçilmesi ve kadın derneklerine her kesimden kadının üye olmasının sağlanması" olarak açıklayan Altınay, gözaltına alınan her kadının mutlaka cinsel saldırıya uğradığındarı dert yandı. Bakan tleri ise anlatılan sorunlann çözümü için çalışmalara başladıklannı bildirdi ve "Sizin yaşadığınız her zorluğu biliyorum '* dedi. Menzir'in ataması imzalanmadı • CUMHURİYET (Ankara) - Cumhurbaşkanı Tlırgut özal, lstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne getirilmek istenen Necdet Menzir'in atama kararnamesini dün de imzalamadı. tçişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkilinin verdiği bilgiye göre Menzir'in atama kararnanıesi, Içişleri Bakanı Ismet Sezgin tarafından valiler kararnamesiyle birlikte cuma günü Cumhurbaşkanlığı Köşkü'ne onay için çıkanldı. özal'ın hafta sonu Ankara dışında olması nedeniyle kararname herhangi bir işlem görmedi. Kararname, dün öğleden sonra önce onay için Cumhurbaşkanı özal'a sunuldu. Ancak özal'ın kararnameyi imzalamayarak beklettiği öğrenildi. Içişleri Bakanlığı yetkilileri, lstanbul Emniyet Müdürü Mehmet Ağar'ın önümüzdeki hafta içinde yeni görevine başlayacağını, o tarihe kadar Menzir'in kararnamesinin imzalanacağını sandıklannı söyledi. Birand TBMM göndeminde • ANKA (Ankara( - RP Erzurum Milletvekili Lütfi Esengün, Başbakan Süleyman Demirel tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM BaşkaniığVna verdiği soru önergesinde, Birand'ın 32. Gün programı ile ilgili olarak "TRT Ue hesaplaşacağım" şeklinde açıklanıasına değinerek, "Birand ile TRT arasında hesaplaşma hangi sebepten doğmuştur, TKTnin adı geçen yapımcıdan olan alacağının dayanağı nedir" diye sordu. Mulkiyeliler Birliği • AA (Ankara) - Mulkiyeliler Birliği'nin dün yapılan olağan Genel Kurulu'nda gerçekleştirilen tüzük değişikliğiyle SBF mezunu olmadığı halde, okulda dört yıl süreyle görev yapmış öğretim üyesi ve araştırma görevlilerine de üyelik hakkı tanındı. Mülkiyeliler Birliği'nden yapılan yazılı açıklamada, Birlik Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Işıklı'nın listesinin yeniden yönetime seçildiği, Yüksek Danışma Hukuku üyeliklerine ise Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın, Erhan Işıl, Fikret Başkaya ve Aynur Ataklı'nın getirildiği de bildirildi. ANAPta özel gundem • ANKA (Ankara) - ANAP Grup Yönetim Kurulu'nun daha önceden aldığı karar gereğince grup toplantısı "özel gündemle" yapılacak. Basına kapalı olarak gerçekleştirilecek grup toplantısında otoyolları ihalesine yönelik iddialar hakkında da eski Bayındırlık ve Iskân Bakanı Cengiz Altınkaya, Türksat ihalesine yönelik iddialar hakkında da eski Ulaştırma Bakanı Cengiz Tiıncer konuşacak. İçdşleri Bakanlığı bütçegörüşmelerinde terör konuşuldu,emniyet araçlan zırhlanıyor Sezgin: En büyük bela PKKCUMHURİYET (Ankara) - Içişleri Bakanı Ismet Sezgin, terörü "uluslar- arası boyutları olan bir bela" olarak niteledi. Sezgin, Gûneydoğu'da devle- tin terörle mücadelede bazı yan- lış uygulamalar yaptığını da sa- vunarak "Bölgede vatandaş devletini arıyor" dedi. Sezgin, terörle mücadelede kesinlikle devlet baskısından yana olma- dıklarını da söyledi. Içişleri BakanlığVnın, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda- ki 1992 mali yılı bütçe görüşme- lerinde ağırlıklı konu terör oldu. Bütçe açış konuşmasmı yapan Içişleri Bakanı Sezgin, Güney- doğu'daki ülkenin bölünmez bütünlüğünü hedef alan bölücü nitelikü terörist faaliyetlere kar- şı mücadelenin, çalışmalannın en ağırlıklı noktasını oluşturdu- ğunu belirterek "Bütün yeni oluşumlara rağmen bölgede olayiarın üstesinden gelineme- miş, terörist örgütün haince ve canice davranışlanna karşı böl- ge halkı hâlâ hak ettiği huzura kavuşturulamamıştır. Üstelik, yülar itibanyla olaylarda da ar- tışlar gözlenmiştir" dedi. Halk suçlu değil Olayiarın üzerinde tek unsu- ra dayalı olarak yalnız polisiye ağırlıklı olarak durulduğunu, buna karşın halkın mal ve can güveııliğinin güvence altına alı- namadığını kaydeden Sezgin, "Halkın bu vazgeçilmez temel haklarının özellikle koruma al- tına alınması gerekirdi. Aynca, işin bir de idari, ekonomik, sos- yal ve psikolojik yanları var. Halka şefkatle yaklaşılması gerekir" dedi. Sezgin, bölgede- ki bütün olumsuz koşullara kar- şın bölge insanının olaylarda hiçbir zaman potansiyel suçlu konumuna getirüemeyeceğini de vurgulayarak "Bizim, devlet olarak yıllardan beri kendileri- ne yeterince veremediğimiz ba- zı şeyler olmuştur" diye konuş- tu. Sezgin eleştirileri yamtlarken de bugünc kadar terör konusun- da teşhis hatası yapıldığını bil- dirdi. tçişleri Bakanı Sezgin, Bütçe ve Plan Komisyonu'nda yaptığı konuşmada, "Göneydo- ğu'da vatandaş devleti arıyor" dedi. Rakamldrla Güneydoğu Içişleri Bakanı İsmet Sezgin'in verdiği bilgilere göre, Güneydoğu bölgesinde durumun rakamlan şöyle: • Polisin yüzde 12'si (12 bin 438), jandarmanın yüzde 34'ü (57.301) Olağanüstü Hal Bölge Valiligi ve mücavir illerinde görevli • Bölgede, Kara Kuvvetleri KomutanlığTndan 14 bin 683 kişi bulunuyor. • 1988'de 315 olan olay sayısı, 1991 yılında 1.165'e çıktı. • Bölgedcki ölüm olaylarında da artış oldu ve 1988 yılında 148 kişi ölmüşken, 1991 yılında olaylarda 418 kişi hayatını kaybetti. • Emniyet Genel Müdürlüğü'nün bütçe teklifi, geçen yıla göre yüzde 76'lık bir artışla 7 trilyon 35 milyar lira; Jandarma Genel KomutanlığTnın bütçe teklifi ise 1991'e göre yüzde 113 oranında artışla 3 trilyon 926 milyar lira. Gerilla savaşı veren terö- ristlere kârşı aynı yöntemle mü- cadele verilmesi gerektiğini be- lirten Sezgin, Güneydoğu'yu kastederek "Bugüne kadar gün- düz bizimdi, bundan sonra alı- nan önlemler ve sağlanan teçhi- zatlarla geceler de bizimdir" di- ye konuştu. Daha sonra bütçe kabul edildi, bütçeye emniyet görevlilerinin araçlannın zırh- lanması için Emniyet Genel Mü- dürlüğü bütçesine 10 milyar li- ra ödenek kendu. Komisyonda bugün de Milli Eğitim Bakanlı- ğı, Yüksek öğretim Kurulu ile üniversitelerin bütçeleri ele alınacak. SHP Tunceli Milletvekili Ka- mer Genç de konuşmasmda, "Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden zat, bir cenazede in- sanlann duygulannı istismar et- meye kalktı, o zat istiyor ki, Türkiye'de kanşıklıklar çıksın, isyanlar çıksın, kendisi de yerin- de rahat etsin" dedi. Hiçbir gerekçenin hiçbir insa- nı öldürmeyi hakb kılamayaca- ğını kaydeden Genç, "lster bir görevin başında, ister bir ideo- lojinin temsilcisi olsun, biz in- san öldüren zihniyete karşıyız" diye konuştu. tstanbul'da gös- teri yapan polislerin, bir bakan için 'komünist bakan" diye slo- gan attıklarını anımsatan Genç, ANAP'lı bir milletvekilinin, söz konusu polisler hakkında soruş- turma yapılmasına tepki goster- mesini de eleştirerek, "Aynı po- lisler sol zihniyetli olsalardı, kendilerine aynı hoşgörü göste- rilmezdi, bu bir çifte standart- tır. Bu anlayışı anlayabilmekte güçlük çekiyonım" dedi. SHP Hatay Milletvekili Meh- met Dönen de terörün, DYP- SHP hükümetinin yarattığı ka- tılımcı demokrasiyi hedef aldı- ğını belirtti. Insanların anadil- lerini kullanıp, geliştirmelerinin insan olmanın gereği olduğunu da savunan Dönen, bu nedenle Kürt dilini araştıracak bir ens- titü kurulmasını önerdi. 37 kişi yakalandı Gaziantep veNusaybin'de operasyon CUMHURİYET (Gaziantep - Nusaybin) - PKK'ya yardım ve yatakhk ettikleri gerekçesiy- le Gaziantep'de 17, Nusaybin- de 20 kişinin yakalandığı açık- landı. Gaziantep Valisi Erhan Tan- ju yaptığı açıklamada, PKK ör- gütüne yönelik olarak gerçekleş- tirilen operasyonda, yurtdışın- daki kamplarda siyasi ve askeri eğitim gördükten sonra Suriye'- den Türkiye'ye şehir örgütlen- mesini yapmak üzere geçen Cer- rahpaşa Tıp Fakültesi 5. sınıf öğrencisi "Cevahir" kod adlı Mustafa Gökpınar ile Seyhan - Hüseyin kod adlı Bayram Gül- tekin'in barındıklan örgüt evin- de yakalandıklarını söyledi. Vali Tanju, operasyon sıra- sında örgüte yardım ve yatakhk ettikleri, lojistik destek sağla- dıklan, kuryeük ve milislik yap- tıklan iddiasıyla Yeni Ülke ga- zetesi muhabiri Aziz Karabo- yun, Hasan Özcan, Mehmet Çınkı, Gaziantep Üniversitesi öğrencileri Hasan Delibalta ve Selman Çimen, Hüseyin Ebe, Ali Ebe, Mehmet Gençer, Ali Polat, Sadık Şen, Dicle Üniver- sitesi öğrencisi Doğan Duran, li- se öğrencisi Saadet Duran, Zöh- re Akkaya, Mahmut Yavavlı ve Mehmet Polat'ın gözaltına alın- dığını söyledi. Olağanüstü Hal Bölge Valili- gi, yasadışı PKK örgütüne yar- dım ve yatakhk yaptıklan gerek- çesiyle Mardin'in Nusaybin ilçe- sinde 20 kişinin yakalandığını bildirdi. Bölge Valiligi, yakala- nan sanıkların esnafa kepenk kapattırmaya çalıştığını, bildiri dağıtarak yasadışı gösteri yaptır- maya uğraştığını öne sürdü. Açıklamada, 17 sanığm daha sonra çıkanldığı mahkemece tu- tuklandığı, 1 adet tabanca ve çok sayıda mermi bulunduğu da belirtildi. SHP Ankara Milletvekili 'kaçırıldı' diye polis alarma geçirildi 'Sohbete dalan' Kerimoğlu, heyecan yarattıTURAN YILMAZ (Ankara) -' "SHP Ankara Milletvekili Mehmet Ke- rimoğlu kayıp. Kendisinden üç gündür haber alınamadı." Meclis kulislerine dün bu haber, bir bomba gibi düştü. Içişleri Bakanlığı bütçe görüşmelerini gölgede bırakan bu haberin doğruluğu araştırılmaya baş- landı hemen. Olay, Içişleri Bakanı İs- met Sezgin'e aktanldı. SHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in bu konuda- ki notunun altına, Bakan Sezgin şu sa- tırlan düştü: "Olaydan haberimiz var. Biz de ken- disini dün (önceki gün) akşamdan beri anyonız." Bakanın bu yanıtı, kulislerdeki heye- canı daha da artırdı. Kerimoğlu'nun, Diyarbakır, lice ve Kulp olaylanna iliş- kin raporu hazırlayan kişi olduğu da anımsanınca, endişe büyüyordu. Eşi tedirgin Kerimoğlu'nun eşi Melek Kerimoğ- lu arandı hemen. Bayan Kerimoğlu, te- lefonda tedirgin bir sesle, eşinden cu- martesi gününden bu yana haber ala- madığını söylüyor, ardından da şöyle diyordu: • "Ama bir başka kaynaktan aldığım bilgiye göre şimdi (dün öğle saatleri) ls- tanbul'dan Ankara'ya gelmek için ha- reket etmiş." Çelişkili yanıtlar yeni sonılar, yeni sorular da yine çelişkili yanıtlara yol açarken kulislere rahat bir soluk aldı- ran haber, nihayet akşam saatlerinde ulaştı: Kerimoğlu nihayet başkentte "Kerimoğlu, başkente geldi, şimdi odasında." Hemen kendisini aradık. Olup bite- ni öğrendiğinde önce şaşırdı, sonra kah- kahalannı tutamadı: "Biraz önce evi aradığımda, baktım ki evdekiler de birbirine girmiş, meğer bundanmış." Bunca olup bitenden sonra nerede ol- duğunu sorduk. Cumartesi günü, Bir- lik Vakfı'nın "Güvenlik Sorunu ve Çö- züm Yollan" konulu panel için tstan- bul'a gittiğini, panelden sonra da uzun bir süredir gereksinim duyduğu sessiz- lik ve sükûneti bulmak için eski arka- daşlanna uğradığım söyledi. Semra Özal 'first lady'ler zirvesinde CUMHURİYET (Ankara) - Cum- hurbaşkanı Turgut özal'ın eşi Semra Özal, uluslararası "first lady"ler zirve- sine katılacak. Semra Özal ve gelişmek- te olan beş ülkenin devlet başkanlanmn eşlerinin girişimiyle gerçekleştirilecek olan uluslararası zirvede kırsal alanlar- daki yoksul kadınlann durumuna dikkat çekilecek. 25-26 şubatta Cenevre'de top- lanacak toplantıya tum Birleşmiş Millet- ler üyesi ülkelerin devlet başkanlanmn eşleri de katılacak. "Kırsal alandaki kadınlann ekonomik gelişmesi" konulu zirve sonunda yayım- lanacak bir deklarasyonla, uluslararası kamuoyunun ilgisinin yoksullukla ilgili sorunlara ve yaşam şartlarının iyileştiril- mesi için kadınlann sahip olduğu "ben- zersiz potansiyele" odaklanması amaçlamyor. Uluslararası Tanmsal Kal- kınma Fonu (IFAD) tarafından yapılan açıklamaya göre zirvenin Türkiye yanın- da Kolombiya, Mısır, Malezya, Nijerya ve Senegal devlet başkanlanmn eşlerinin girişimiyle düzenlendi. Toplantıya Birleş- miş Milletler'e üye ülkelerin devlet baş- kanlanmn eşleri katılacak. Dönüşü olmayan demokrasi TBMM Başkanı Hüsamettin Cindonık, kendisini zi- yaret eden Avusturya Milli Meclis Başkanı Dr. Heinz Fischer'e Türkiye'deki demokratikleşme sürecini ve TBMM'yi övdü. Cindonık, konuk meslektaşına şun- lan söyledi: "Koal^yon olsa da ofanasa da TBMM par- ti farkı gözetmeksizin Türkiye'de eksiksiz demokra- siyi gerçekleştirmek için elinden geleni yapmaktadır, yapacaktır. Türkiye dönüşü olmayan biçimde tam bir demokrasiye doğnı bızla ilerlemektedir. Bir Batı de- mokrasisinde ne olması gerekiyorsa, 1ûrkrye de de kısa sürede olma noktasına gelecektir" Daha önce Dışiş- leri Bakanı Hikmet Çetin, Başbakan Yardımcısı Er- dal lnönü ve Adalet Bakanı Seyfı Oktay ile görüşen konuk Meclis Başkanı ve beraberindeki heyete Cin- donık TBMM'de bir öğle yemegi verdi. Avusturya Mil- li Meclis Başkanı Dr. Fischer daba sonra Friedrich Ebert Vakfı'nca düzenlenen konferansta bir konuş- ma yaptı. (AA) SHP'li üyeler, Büyükşehir Belediye Başkanı Nurcttin Sözen'i kınadılar Küçükçekmece SHP'de toplu Lstifalstanbul Haber Servisi - Küçükçekmece Belediyesi'n- den 5 meclis üyesi ve 1500 SHP üyesi Nurettin Sözen'in Küçükçekmece Belediyesi'ne karşı olan tavrını kınamak amacıyla dün toplu halde SHP'den istifa etti. Istifa eden grup, partinin Is- tanbul'daki kan kaybında en büyük payın Büyükşehir Beledi- ye Başkanı Nurettin Sözen'de olduğunu belirterek, "Girdiği tutarsız tavırlann ve etrafında toplanan çıkarcı gruplann 3 se- nedir partimize verdiği zarar tahmin edilenlerin çok ötesin- dedir" dediler. İstifa eden meclis üyeleri Rı- za Balkaya, Veli Kaya, Bedret- tin Bayram ve Sıtkı Karlı adına dün Küçükçekmece Belediye bi- nasında bir basın toplantısı dü- zenleyen meclis üyesi Muzaffer Salman, "Halkımız, çamurun balçığın içinde ytizerken meclis üyesi olmanın anlamı yok" de- di. Sözen'in ilçe belediyeleri ile uyum içinde çahşmaktan kaçın- dığım beürten Sahnan şöyle de- di: "Sosyal demokrat belediyeler arasında hizmet açısından bir aynm olmaz. Sözen'in Küçük- çekmece Belediye Başkanı'na kişisel kini olabilir. Ancak bun- dan dolayı halkın cezalandınl- masına gönlümüz raa gelmiyor. Sözen'in kinci tutumunu bir ke- nara bırakması gerekiyor. Bu tutumu partiye zarar veriyor." Partiye üye 1500 kişi de Nu- rettin Sözen'le aynı partide ol- mayacaklan gerekçesiyle SHP'den istifa ettiler. Partiüler istifa gerekçelerini şöyle açılda- dılar: "Sözen'in bütün olumsuz ta- vırlanna karşın partinin üst dü- zey yönetiminin kendisi hakkın- da herhangi bir yaptınma gir- memesi parti vicdanında geniş yaralar açmaktadır. Küçükçek- mece Belediye Başkanı Ertuğnıl Tığlay'a mecliste gensonı ver- dirmek için SHP gnıbuna bas- kı yaparak aldığı karar bizler için bardağı taşıran son damla oldu. Sözen'in kendi tutarsız ki- şiliğini tatmin için yaptığı bu gi- rişimin karşısmda bir parti üyesi olarak sessiz kalmanız mümkün değüdir." ÖZGÜRCE TURKER ALKAN Affet Günahımı Ey Baba "H anım, nerede buyemeğin eti?" "Etikediyedi hoca." Hoca kediyi tartar, bir okka. "Hanım, benim getirdiğim et bir okkaydı. Kedi de bir okka. Kedi eti yemediyse, et nerede? Yok yediyse, kedi nerede?" Bir acayip iştir gidiyor. "Benim memurum, işçim, esnafım, ev kadınım, işsi- zim..." diye nutuk atarak Başbakanlık kottuğuna otu- ran Demirerin ilk yaptığı işlerden birisi, zenginlerin ver- gisini affetmek oldu. Gerçi Maliye ve Gümrük Bakanı Sümer Oral, "Anaparayı affetmedik", diyor ama, enf- lasyonun yüzde yüzlere doğru tırmandtğı bir yerde fai- zin ve cezanın affı yeteri kadar "af" olmuyor mu dersi- niz? Bir diğer bakan, Cavit Çağlar, ağlamaklı bir ifadeyle işadamı biraderlerine nutuk atıyor: "Bu enflasyon bizi mahvetti, hangi dürüst işadamı bu koşullarda vergisini ödeyebilir ki?" Benim matematiğim biraz zayıftır. Ama şöyle bir dü- şünüyorum, hocanın kedi açmazına benzer birdurumla karşı karşıyayız gibi geliyor bana. Bu ülkenin belirli bir ulusal geliri vardır. Bu gelir, hü- kümetin izlediği politikaya göre işçiler, memurlar, çift- çiler, küçük esnaf ve büyük sermaye sahipleri arasın- da paylaşılır. ANAP'ın politikası sonucunda memurla- rın, işçilerin ulusal gelirden aldığı payın son on yılda yarı yarıya azaldığı biiiniyor. Çiftçi, küçük üretici ve es- nafın aldığı pay da azalmıştır. DYP ve SHP, bu gerçeği haykıra haykıra iktidar oldu. "Bu haksız gelir bölüşû- münü düzelteceğiz," sözünü vere vere iktidar oldu. Şimdi bakıyoruz ki iik iş olarak vergisini ödemeyen büyük Amenkahlardaıı borç ve yardım istediğimizde SS bizedönüp "Sizönce ier. Sebep? Bu para verginizi toplayın, sonra babaları enflasyon K : , J « « ^.««n :««^,:n >» nedeniyle çok zor bızden para ısteym duruma düşmüş- diyecekler diye ödüm m u ? d e kopuyor doğrusu. Allah Allah... Gel L-İ de şu ise şaşma. Bir taraftan ulusal gelir büyüyor. Pasta her yıl büyüyor. Yani ülke durmadan zenginleşiyor. Ama ülke zenginleşirken işçiler, memurlar, çiftçiler, küçük es- naf fakirleşiyor. Yeni hükümet yetkililerinden şimdi öğ- reniyoruz ki meğerse zavallı sermayedarlar da çok zor durumlara düşmüş. Peki kuzum, şu artan ulusal gelir pastasını kim yi- yor? Hani adam evlendiği günün sabahı, babasına, "Ba- ba ya," demiş, "her şey iyi hoş da karım bakire değil- miş." "Vay anasını," demiş baba şaşkınlıkla, "Evladım, senin anan da bakire çıkmamıştı. Kim beceriyor acaba bizim hanımlan?" Kim yıyor bizim ulusal geliri? Kim? Sayın hükümet yetkililerinin bu konuda bir açıklama yapması gerekr mez mi? Eğer para babalarımız gerçekten zor duru- ma düstüyse buna tabii ki çok üzülürüz. Bundan son- ra yapılacak seçimde de Sayın "baba" Demirel'in ko- nuşmalarını başka bir içerikle yapmasını önerihz: "Be- nim bankerlehm, fabrikatörlerim, faizcilerim, emlakçıla- nm, ihracat ye ithalatçılanm, benim vergi kaçakçriarım, hkp üzülmeyin, neler çektiğinizi çok iyi biliyorum, iktidara gelince ilk iş olarak sizin vergi borçlannızı affedeceğim. Gereğinden fazla zenginleşmiş olan, ulusal gelirden haksız bir pay alan isçinin, memurun, çiftçinin ve kü- çük esnafın vergilerini arttıracağım. Bu enflasyona sizi ezdirmeyeceğim!" Sayın "öaba'Yıın artık böyle konuşması gerekmiyor mu dersiniz? Bir başka mazeretleri daha var: Devlet vergi topla- yamıyormuş. "Zoha mı vergi alsaymış!" Pes vallahi. Fa- kir fukaradan zorla almasını biliyorsunuz. İş para ba- balarına gelince mi kibarhğınız tutuyor? Amerika'da devletin hiç affetmediği bir şey, vergi bor- cudur. işadamları, vergi görevlilerinden, Azrailden da- ha fazla korkarlar. Ünlü gangster Al Capone bile işle- diği cinayetlerden değil, kaçırdığı vergiden hapsi boy- lamıştı. Demirel, hazır ABD'ye kadar uzanmışken, bir de işin bu yönüne baksa diyorum. Amerikalılardan borç ve yar- dım istediğimizde bize dönüp, "Siz önce verginizi top- layın, sonra bizden para isteyin," diyecekler diye ödüm kopuyor doğrusu. ANAPGenel BaşkanYudrnıası Dpğan; Hükümet, polise güven vermiyor CUMHURtYET (Ankara) - ANAP Genel Başkan Yardımcısı Hüsnü Doğan, Başbakan Süleyman Demirel'in "Vaatlerimizin yüzde 75'ini gerçekleştirdik" sözlerini "İki anahtar, enflas- yon ortada duruyor. Terör azarak devam ediyor" diyerek eleştirdi. Genel Başkan Mesut Yıl- maz'ın yurtdışında olması ne- deniyle siyasi işler ve koordi- nasyondan sorumlu Genel Baş- kan Yardımcısı Hüsnü Doğan başkanlığmda toplanan ANAP Başkanlık Divanı'nda parti ça- lışmaları değerlendirildi ve Türkiye'nin gündemindeki bazı sorunlar ele alındı. Bazı divan üyelerinin katıl- madığı, 1.5 saat süren toplan- tıdan sonra bir açıklama yapan Hüsnü Doğan, son günlerdeki terör eylemlerini şu şekilde yo- nımladı: "Hükümetin güvenlik güçlerine güven vermediği ka- naatini taşıyonız. Son olaylar üzücüdür. Polis ailelerinin gös- teri yapması olayı da Türkiye'- de ilk kez meydana gelmekte- dir. ANAP olarak 8 yılhk ikti- danmız strasında güvenlik güç- lerine güvendik ve güvenmeye de devam ediyoruz. Hüküme- tin vakit geçirmeden güvenlik kuvvetlerine güven vermesi ve moral aşılaması gerekmekte- dir." Adalet mekanizmasında ön- görülen degişiklikleri de eleşti- ren Doğan, şöyle konuştu: "Uzun yıllar yargının bağ^m- sızlığını dillerinden düşünne- yen koalisyonun iki ortağının Adalet Bakanlığı'nda yapmayı düşündüğü değişikliklerin yargı bağımsızlığıyla ilgisi yok. Yar- gı bakana, şahsa bağlı bir ku- rum haline getirihneye çalışıh- yor. Bu mümkün değil." Fakire limit Vergi cezalannın affını ön- gören tasanya da değinen Hüs- nü Doğan, hükümetin çiftçi borçlan affına 5 milyon lira li- mit getirirken vergi affma bir limit öngörmediğini hatırlattı. Hükümetin bu tutumu ile "fa- kire limit getirdiğini" savunan Doğan, Devlet Bakanı Cavit Çağlar'ın "Yüzde 70 enflas- yonda işadamının vergi ödeme- mesi tabiidir" dediğini öne sü- rerek "Bu açıklamayı devlet adamlığı ile, devletin sahip ol- ması gereken ciddiyetle bağdaş- tlramıyonız" şeklinde konuştu.