15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13ARALIK1992PA2AR 14 HABERLER Bu nefret nereden geliyor? TİSK'in hedefi Moğultay Dış Haberler Senisi - Stern dcrgisi. Türklerleda/lakları ay- nı masaya oiurıiu. Türklcr ve dazlaklar korkuyu. şiddcii ıar- tıştı. Kimi okıılda aynı sınıfia okumuşlu. Birbirlcrini tanıyor- lardı. Türk: Biz birbirimizi iyi lanı- yoruz. Aynı okula gittik. Scn benim sınıfımdaydın. Sana so- ruyorum Michacl: nasıl oldıı da birdazlak oldun1 .' Bu kin vc nef- ret ncredcn gcliyor? Son Türk- lcrle sıkça beraber olurdun. Hatta bcrabcrcc tutbol maçları yapardık. Dazlak: Okul zamanında öy- lcydi. Ama ncfrct hcr/aman bir şekildevardı. Türk: Ama nasıl olııştu? Sa- na bir şcy mi yapıılar. dövdülcr mi? Dazlak: Burada. "Che- ycnnc"de başladı. Diskoda. Burada sizlerden dayak yemiş- tim. Türk: Oraya daha çok Lü- beek'tcn gclirlerdi. Mölln'dcn kinıinlc sorunun vardı ki? Dazlak: Ahmcı ve Faruk'la. (Kundaklama olayında öldü- rülcn Bahidc Arslan'ın oâulla- n). Sıcrn: Türklcrc karşı olan ncfrct son zamanlarda artiı nıı? • Türk: Aslında artmadı. Kimi küçük çatışmalar oldu amu bu- nun poliıikayla ilgisi yokıu. Dazlak: Bana kölü bir şey söylediğinde. bcn de ona karşı- lık verdiğimde kavga edcriz. Bir hafta sonra da her şcy unutulur: o kadar. Slern: Pcki Almanlar arasın- da yabancılara yönelik saldır- ganlığın arttığı aörüşündc misi- niz? Dazlak. Bencc cvct. Ama bu Hileli benzinciye teşhir Ekonomi Senisi - Devlet. bir yıldırsürcn hileli akaryakıt vur- gununa sonunda engel olmaya karar vcrdi. Hazine ve Dış Ti- carct Müsteşarlığı. önümüzde- ki hafia benzin ve motorine kanştınlan ucuz kimyasal mad- dclerin ithalatına uygulanan fonu yükseltecek. Böyİece "sol- venı lürü" olarak sınıflanan kimyasal katkı maddelerinin malıyeti pahalı hale gelecek ve normal akaryakıt ürünlerine kanştırarak tüketicıyi kandır- mak kârlı olmaktan çıkacak. Mali polis de akaryakıt sahte- kârlığı yaparken yakaladığı benzin istasyonlarını teşhir ede- cek. Akaryakıt ve oıomotiv sek- tör temsildlerinin. benzin ve motorine eklenen solvent gru- bu katkı maddelerine fon uygu- lanması doğrultusundaki baş- vurusunun değerlendirildiğini ve önümüzdeki hafta bu konu- da bir karar alınacağını belirten Hazine Dış Ticaret Müsteşar Yardımcısı Ömer Demiriz. geti- rilecek fonla bu katkı maddele- rinin fıyatının benzin seviyesine çıkartılacağmı söyledi. Pctrol Crünlen İşverenler Sendikası ve Türkiye Akarya- kıt Bayileri Petrol ve Gaz Şir- ketleri İşverenlen Sendikası yetkilileri hileli benzin olayını önlemenin tek yolunun solvent türü katkı maddelerine fon uy- gulanması olduğunu belirterek. bunlann ithalatının normal akaryakıl ürünlerine göre yan yarıya ucuz olduğunu şöyle açıklıyorlar: "Akaryakıta uygulanan ver- gi. resim ve fonlann oranı. sü- per benzinde yüzde 158. normal benzinde yüzde 157. motonnde ise yüzde 138. Katkı maddeleri ithalatçılan ve sanayi kuruluş- lan bu maddelen ise. gümrük ve KDV ödeyerek akaryakıtın yan fiyatına Türkiye'ye getiri- yorlar." Bu yüzden sözkonusu katkı maddeİerinin genel tüketiminin son bir yılda 5 bin tondan 25 bin tona çıktığına dikkat çeken scndika temsilcileri. fon uygu- laması için Hazineye başvur- duklannı ancak bugüne kadar bir sonuç alamadıklannı belirt- üler. ö/elliklc Almanya'ya giderek daha fa/Ia yabancmın girmesi- ni saölayan politikalar nedeniy - le höyle. Sıern: Şimdi de 3 milyon ka- dar Alman asıllı Rus sjeleeek- miş. Da/lak: Buna da karşıy ı/. 1 Sıcrn: Ama oıılar Alman sa- yılıyor. Dazlak: Olabilir. yine dc kar- şıvım. Almanya'da artık yeri- mi/ kalmadı. Birbaşka Da/lak: Hertaral'a konıcyner koyup daha çok in- san alıyorlar. Bu iş ncreye vara- cak? Neden Almanva sığınma hakkı isteyen onca insana cveı dcmek zorunda'.' Oysa diğer ül- kelcr kolayca hayır diycbiliyor. Bu nc yazık ki bizim Uırihimiz- dcn kaynaklanıyor. Birı bir zamanlar aptalca işler yaptığı için. Stern: Hitlcr'den söz ediyor- sun. Naz'lcrdcn. Sanki Alman larihiylc hiçbir ilein yokmuş ei- bi. Dazlak: Bcn bu olavlarla hiç- bir ilgisi olmayan biı kuşakla- nım. Bizlcrdcn kimin Yahudile- rin katledilmesiy le ilgisi olabilir ki'.' Ncdcn bunun cezasını biz çckelim? Şimdi işlcmediğim bir sııçıandolavı bcni hapscatsalar yine kızgın olurdum. Stcrn: Aranızdan biri kişisel olarak yabancılann varlığm- dan dolayı zarar gördü nıii'.' Dazlak: Bizim köydc Porie- kizli bir aile oluruyor. O kadar kalabalıklarkievdoluptaşıyor. Çalışıp duruyorlar. Sonra altı haftalık izinde ülkelerinc gidıp paralan oraya gölürüyorlar. Orada kral oluyorlar. Bunıı gö- rünce içimdeki nefret yine ka- banyor. Türk: Seni rahatsız cdcn nc ki? Dazlak: Burada para kaza- nıp Porteki/de krallar gibi ya- şamaları bcni lahalsı/ediyor. Türk: Si/lcrin işi var nij? Da/lak: Bcnim yok. İki ay öncc işlen aıular. İşyeri itlas el- li. Kiınya cndüsirisindc işçiy- dim. Türk: Pcki ış bıılmayı unıu- yor musun'.1 Dazlak: Hayır. Yılbuşından öncc bu nıümkün dcğil. Türk: Pcki kışka bir iş \ap- mak islermiuiin? Dazlak: Tabiı ki. Para gcrek. Arabam var. Onun parasını ödemek zorundayım. Stcrn: Pcki nası! bir. duygıı bu'.' Scn işsızsin \c karşında oturan dörl Türk"iin işi \ ar. Da/lak: Olağan bir şcv. Dazlak: Eğcr bir \abanci onun işinc alınsaydı o zaman kı/ardı. Türk: Ama bu yabancıııın suçu dcğil ki. Şcll onu iştcn aıı- yor ve daha i\i olduğu için bir yabancıyı o isc alıyorsa yaban- cının nc suçu olabilir ki? Dazlak: Olsun. \'ine dc kin- lenmesiçok doğal. Sıcrn: Sizlcri ayıran ncdir? Dazlaklar Türklcrdcn nc bckli- yor".1 Dazlak: Alnıanlann kültiir- lcriv le belli ölçülcrdc u\ um saâ- lamalarım bcklivoruz. Türk: Örncğin? Dazlak: Örncğin kadmlarmı- zfn laşıdığı baş, örtüsii. Türk: Bunda scni rahaısız cdcn nc? Scn bö> le bir dcri cc- ket giydiğindc bcn birşcy söylii- yor mııvum? Bu hoşuma giımı- vor. çıkar di\or mııyum? Dazlak: Ama bu birçok insa- nın lıoşuna gitmiyor. Türk: Aplal olduklanndan. 4() yıl başörıüsü taşımış ınsan- lardan bu örlüvü dcrhal çıkar- malannı bekleycmezsiniz. Stcrn: Pcki Türklcr Almanla- rın ncsinden rahatsız oluyorlar? lıirk. Hiçbir şeylerinden. Bu- rada 20 \ıldır yaşıyorum. Bir- scyden rahatsız olsam geri dönerdim. Sıcrn: Hcr iki laraf da banş içindc birliktc yaşamak istediği- ni söylüyor. Ama ortada bir ncfrci var. korku var. Bu nasıl giderilecck? Türk: Şunu söylcyeyim: Bu- rada hcrhangi bir olay daha olursa. çok küçük birşey bilc ol- sa, örncğin biri bir Türk çocu- ğıınıın suratına tükürse. inanın burası cchcnncmc döncr. Gcr- ginlik doruk nokıada. Küçük bir kıvılcım bilc yetcr. O /anıan sırasi/cgclccek. Dazlak: Bu yüzden dc korku- \oruz ya. Türk: Sizlcrin ncredc oiurdu- ğunuz ıckcr ıckcr sapumdı. Hcpini/ i/lendiniz. Ncredc çalı- îivorsunu/. ncler yapıyorsu- nıı/. ncrclcrdc buluşuvorsunuz hcpsi bilini\or. Eğcr bir olay daha çıkarsa sın; sizc gclccck. Da/lak: Da/laklara karşı bir harckct başladığında sizdördü- nüz dc katılacak mısınız? Türk: Buradaki cn yaşlılar. hatta kadınlar bilc bu oİaya ka- iılır Dazlak: Bu o olayı yapanlar dışandaıı birilcriysc. Kıs;ı saçlı birileri. Bi/imlc ilgisi olmayan kişilcr. Şiddci şiddcilc yok cdil- mez ki. Türk: Ama sizin yaptığını/ bu dcğil mi? Dazlak: Ama şimdi ortalıkia dolanan 16 yaşında bir vclcı kalkıp da 14 yaşındaki bir Türk'ü dinerse \a da scnin dükkanına "Sicg heil"' spreyi sı- karsa bizim suçumuz ne? Türk: Onun sprcyini clindcn alır ve tümiinü ağzına sıkardım. Dazlak: Tamam iyi. O za- man o kişiylc sorununu çözüm- lemiş olursun. Ama 50 tane adamla Mölln'dedolaşıpbirşe- kildcsağla ilişkisi olan insanlan dövmek... Türk: Möllne dışandan da Türkler gdiyor. Bunu biliyor olmalısınız. Mcscla Lübcck'len çok Türk gclir. Hamburg"tarî da. Onlar da sizlcrin nerclcrdc yaşadığınızı öğrenmck isliyor- lar. Onlar da bizlerle konuş- mazlar. Söylcdikleri tck şcy var: Kana kan. Dazlak: Yani siz dc bize hcr- hangi bir güvcncc vcrcmiyorsu- nuz. Türk: Hayır. vcrcmcyiz. Ama sizlcrin bir Türk'lc soru- nunuz olursa rahatça bizc gclin. Kahveyc ya da dükkanımıza. Dcyin ki. şıı adamla sorunum oldu. Sorunu kcndi aramızda çözümlcriz. Böylc hcrkcsin bir- birincsaldırmasıönlcnmişolur. Dazlak: Sizlcrbiranda topla- nabiliyorsunuz. Sizin iyi yönü- nüz bu. Bizlcrdc durum böylc dcğil. Dolaşıp insanlara bir şey anlaımaya çalışıyorsun. "Hadi canım scn dc" diyorlar Türk: Ama bcn sizin bir grup olduğunuzu düşünüyordum... Dazlak: Mölln"dc bizim gibi monl giycn vc "sicg heil" diyc bağıran insanlar var vc biz on- lan lanınııyoruz. Türk: Yine dc hcrkcslc ko- nuşmayı dcnemclisiniz. Sen ba/ılanm lanırsın. arkadaşın diğcrlcıini lanır. Onlara banş içindc yaşamak istediğimizi an- latın. inandırın. O zaman iyi olacaklır. 17 yaşındaki Gökçe, ABD'de dövülerek öldürüldü NE\V YORK (AA) - ABD - nin Ne\v York kcnti yakınlann- daki Long Island'da yaşayan 17 yaşındaki Gökçc Günacar. dövülerek öldürüldü. Günacarın ccnazcsi. dün ak- şam aileşi tarafından Ncw S ork'tan İsianbul'a göndcrildi. Günacar'ı dövcrck öldürdü- ğü iddia edilen iki Amerikah çocuk. Long Island polrs yetki- lileri tarafmdan ifadesi alındık- tan sonra serbest bırakıld'. Long Island cinayeti masası dedcktiflerinden William Do- nahue"dan alınan bilgiye göre» Gökçe Günacar. 25 Kasım l*>92 günü arkadaşlan ile bir kavaa sırasında dövüldü. Bev- ninc ağır darbc y iycn Günacar. olaydan yaklaşık 7 saal sonra ağırlaşınca. ailcsi larafından hastancyc götüriildü. Gökçc Günacar. pazarıcsi günü hasta- nede öldü. Ancak Amcrikan polisi. hazırlık soruşturması sürdürüldüğü gcrckçcsiyle Gü- nacar'ın ölüm nedenini açıkla- mıyor. Dedektif Donahue. "Güna- car'ı döverek öldürcnlerin nc- den serbest bırakıldığı" yolun- daki soruya şu cevabı vcrdi: "Şimdilik bir kişi kavgaya ka- tıldığını doğruladı. Ancak. gör- gü tanıklannın ifadesine göre. ka\ gaya ikinci bir kişi daha ka- tılmış. Bunu biz daha kcsin ola- rak kanıtlavamıvoruz. Bu iki gcncin il'adcsini aldık vc onlan scrbcsı bırakmaya karar vcr- dik. Çüııkii kavgayı kimin çı- kardığını bilmiyoruz. Aynca. bu gcnçlcri serbesı bırakmak. onlan bir daha bulamayacağı- nıız anlamına gclmiyor. Sak- landıklan tllan yok." Long Island cinaycı masası dedektiflcrindcn Donahue. AA'ya vcrdiği bilgidc. "Birçok görgü tanığının da ifadcsini al- dık. Bunlann çoğu 14-18 yaş grubu arasındaki gcnçlcr. Gök- çe Günacarın arkadaşlan bilc verdiklcri ifadelerdc. kavgayı Günacar'ın çıkartüğını söylü- yorlar. Elimizde aynca. birçok PKK, Diyarbakır'da vurdu: 2 şehit DİYARBAKIR (Cumhuri- yct) - Diyarbakır'ın Şehitlik semtinde devrrye görevi yapan polis otosu bir grup PKK mili- tannca otomalik silahlarla ta- randı. Saldında 2 polis memuru şchit oldu. 3 polis memuru da yaralandı. Bu arada aralannda Silopi Belediye Başkanı Levent Tayşu'nun da bulunduğu 36 ki- şi. 9 güvenlik görev lisı vc 3 yuri- taşın öldürülmesi olayına İcatıl- dıklan suçlamasıyla çıkanldık- lan mahkeme tarafından tuıuklandı. Dün saat 17.30 sıralannda Şehitlik semti Şafak Taksi civa- nnda. de\riye görcvi yapan Güvenlik Şubesine ait bir sivil polis otusuna . bir grup PKK militanı larafından otomatik si- lahlarla ateş açıldı. Açılan ateş sonucu pelis Memurlan Beşir Güven ile-Zeki Carşehiı oldu. 3 polis memuru da yaralandı. Saldınnın duyulmasınm ardın- dan kentte olağanüsıü güvenlik önlcnılcri alındı. Şehitlik sem- lindc geniş çaplı bir operasyon başlatılırken. kcntın giriş ve çı- kışlannın kontrol altına alındı- ğı bildirildi.. Öte yandan aralannda Silopi Belediye Başkanı Levent Tayşu'nun da bulunduğu 36 ki- şi. 9 güvenlik görevlisi ve 3 yurt- taşın öldıirülmesi olayına katıl- dıklan suçlamasıyla çıkanldık- lan mahkeme tarafından tutuklandı. Olağanüstü Hal Bölge V'ali- liği"nden dün yapılan açıklama- da. bölgedc bir süredir gerçek- lcştirilen operasyonlarda yaka- lanan. aralannda PKK'nın üst düzey sorumlulannın da bulun- duğu 36 kişinin çıkanldıklan mahkeme larafından tutukla- narak cezaevine gönderildikleri bildirildi. Açıklamada aralannda Silo- pi Belediye Başkanı Levent Tayşu'nun da bulunduğu sa- nıklann katıldıklan cylemler şöyle sıralandı: -1991 yılında birgüvenlik gö- revlisinin varalanması. Ayaz: Atina Ege'de geri adım attı Dış Haberler Senisi - Bel- çika'nın başkenti Brüksel'deki NATO Savunma Planlama Komitesi loplanusından dönen Milli Savunma Bakanı Nevzat Ayaz. Yunanistan'ın 20 yıldan bu yana Ege'de komuta-kont- rol konusunda savunageldiği tezlcrinden feraaat ettiğini söy- ledi. Nevzat Ayaz dün Brüksel dönüşü Atatürk Havalimanı"- nda yaptığı açıklamada. top- lantıda. NATO'nun BM Gü- venlik Konseyfnin Bosna-Her- sck'e askeri müdahale karan alması olasılığına karşı, konuda gcrekli tüm hazırhklara başla- ma karan aldığını bildirdi. Toplantının Türkiye açısın- dan ağırlıklı gündem maddeleri arasında. NATO'nun komuta sapısının yeni güvenlik koşulla- nna uyarlanmasına ilişkin ra- porun yer aldığını belirten Nevzat Ayaz şöyle konuştu: "Onayladığımız bu raporun ülkemiz bakımından en önemli yönü. alt tali ast komutanlıkla- nn sorumluluk sahalannın ol- mayacağı ilkesinin Yunanistan dahil bütün müttefiklerce be- nimsenmesidir. Bu çercevede. Yunanistan'da kurulması ön- görülen yeni hava komutanlığı- nın (7.ATAF) Ege'de herhangi bir sorumluluk sahası olmaya- caktır. Builkenin kabuledilme- siyle Yunanistan. bugüne ka- dar Ege'de komuta-kontrol meselesine ilişkin olarak savu- nageldiği tezlerden feragat et- miş. yani 1974 öncesi düzenle- melerin halen devam ettiği yönündeki iddiasını sona erdir- miştir. Türk-İş'te 3 genel başkan adayı var ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türk-İş Genel Kurulu- nda. bugün yapılacak scçimler- de Bayram Meral ve Şevket Yılmaz'ın listesi çekişccck. Dc- ğişim grubu taraftarlan yöncıi- min yenilenmesi gerckıiğini vurgularken. Gcncl Başkan Yılmaz. scndika genel kurul- lannda eski yönetimlcrin yüzde 95'inin ycniden scçildiğini anımsatarak. "Taban eski yö- netimc güveniyor"dcdit Türk-Iş Gcncl Kurulu'ndaki scçimlerdc >u iki liste çarpi'ju- cak: I- Teksif Genel Başkanı Şc\- ket Yılmaz (Gcncl Başkan). Bclcdiyc-İşGcncl Başkanı Fual \lan (Genel Sckrclcr). Türkiye Vtiiden-İ!) Gcne.l Başkanı H. Hüscyin Kayabaşı (Gcncl Malı Sckrctcr). Tckgıda-İş Gcncl Sekrctcn Hüscyin Karakoç (Genel Eğitim Sekreteri). Şc- ker-İş Genel Başkanı Hikmeı Alcan (Genel Teşkilatlandırma Sekreteri) 2- Yol-İş Gcncl Başkanı Bay- ram Meral (Gcncl Başkan). Genel Maden-İşGenel Başkanı Şemsı Denizcr (Gcncl Sckrc- tcr). Dcmiryol-İş Gcncl Başka- nı Envcr Toçoğiu (Gcncl Mali Sekrctcr). Türk Metal Genel Sekreieri Salih Kılıç (Gcncl Eğitim Sckrcleri). Tannı-İşGc- ncl Başkanı Sabrı Ö/dcş (Gcncl Tc^kilallandırma Sekreteri) Sağlık-İ'j Sendikası İstanbul Şuhc Başkanı Hasatı Özlürk dc. gcncl ba>kanlık için bağım- sı/ aday oldu. Ö/iürk. Türk-İş Genel F.ğium Sckrcleri vc Sağ- lık-İş (jcnci Ba^kanı Mu>iafa BaNoglu'ııun ^vkcı Yılma/'ın listcsındc ycr almumasi ncdc- niylcaday olduğunu söylcdı Genel kurulun 6. gününde; Türk-İş Yönetim Kurulu. eleş- tirileri yanıtladı ve dclegclere hesap verdi. Türk-İş Genel Baş- kanı Şevkct Yılmaz. Türk-İş'e bağlı sendikalann genel baş- kanlannın yüzde 95 oranında yeniden yöneümc geldiğini bc- lirterek. "Taban. dcmek deği- şikliği istcmiyor. Görcv başın- da kalanlar. Türk-İş Başkanlar Kurulu'nun cn cıkih olanlan dcğil mi?" dcdi. Yılmaz. Türk- İşin "ağırbaşlı" vc "yasalara saygılı" olması gerckıiğini dc vurgulayarak. "Ankara'da Türk-İş vardır dcnilirkcn. bcn dc o Türk-İş'in başkanvckiliy- dim. Scndika şubclcrini. ıcrör örgütlcrinin cğilim kamplanna mı dönüştürclim'.' İstcklcri si- lahla mı alalım?" dedi. Yılmaz. 6 gün boy unca Türk-İş yöncti- minc yöncltilcn cleşcırilcri ya- Komuta yapısının uygulan- ması sürecinde Y'unanistan'ın bu toplantıda benimsediği ilke- ye ve uluslararası hukuk. ant- laşma ve anlaşmalardan kay- naklanan yükümlülüklerine harfıyen riayet etmesini, böyle- ce yazılı olarak tescil edilen bu ilkeyi sadakatle uygulamasını beklemekteyiz." Milli Savunma Bakanı Nev- zat Ayaz. toplantıda Bosna- Hersek konusunda kesin bir karar alınmasının söz konusu olmadığını. ancak kendisinin Sırplann Bosna-Hersek halkı- na karşı giriştiği acımasız kat- liamın karşısında ortak insanı değerleri paylaşan Batılı mütte- fıklerin gerekli siyasi iradeyi göstermekte geç kaldıklannı ve bu durumun devamının Sırpla- nn Kosova, Makedonya ve nıtlarken. "Enflasyonu. işsizliği aşağı çekemediği için, Bosna- Hersck'e asker göndermediği için. terörü kökünden önleme- diği için buradaki 5 kişi suçlu. Biz neymişiz de habcnmiz yok- muş" diye konuştu. Bir grup dclcgcnin "En bü- yük Başkan" sözleri arasında kürsüyc gelcn Şevket V'ılmaz. "Büyük Allah vc Türk-İş" diye konuşmasına başladı. Yılmaz. fikir aynlıklannın insanlann birbirini kırmasına gcrckçe ol- maması gercktiğini belirterek. "Bu kongre 20 gün öncc yapıl- saydı, SSK yönetimi üzcrindeki mcsclcyi bina ctmezdiniz" dedi. Muhalcfctteki dclcgclcri. "Olumlu hcrşcyi inkar cderck. bclli amaçlara ulaşmak istc- mck" vc "gövde göstcrisi yap- mak" ile suçladı. Yılmaz, Türk- İş'in scssi/liğine ilişkin eieştiri- çclişkili ifadc var. Hazırlık so- rıışturması sürdürülüyor. Be- nim uıhminim bu iş sonunda büyük jüriyc gider" şeklinde konuşlu. Dövülerek öldürülen 17 ya- şındaki Gökçe Günacar'ın aile- sinc isc ulaşmak mümkün olmadı. Ncw York'taki Türkiye Baş- konsolosluğu yetkilileri. 7 ara- lıkta mcydana gelen ölüm ola- yından bir gün sonra haberdar olduklarını ve ailesinin başvu- rusu üzcrine Gökçc Günacar'ın ccnazcsinin Türkiycye göndc- rilmesi işlemlerini tamamladık- lannı kavdettılcr. - 1991 aralık ayinda Aktepe köyü yoluna mayın döşemek suretiylc güvenlik güçlerine ait bir araçıa bulunan 1 astsubay ve iki crin şehit edilmesi. - 1992 mayıs ve ağustos ayla- nnda Mehmet Yağız ve Rama- zan Tellioğlu adlı vatandaşlann öldürülmesi. - 1992 eylül ayında ilçe mer- kezine yerleştirdikleri mayınla- nn patlaması sonucu 6 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi. - 1992 yılı ekim ayında Baş- köy köprüsünün tahnp edilme- si. Mehat Aytu adlı vatandaşın öldürülmesi, Habur gümrük sahası içinde iki kamvonun va- kılması. Sancak'a saldırmalan için cesa- ret vereceğini söylediğini kay- detti. Ayaz, Bosna-Hersek'te vahim sonuçlar doğurabilecek bu katliamın sona erdirilmesi için kuvvet kullanma seçeneğj- nin gözardı edilmemesi gerekti- ğini vurguladığını da beürtti. Savunma Bakanı Nevzat Ayaz NATO Savunma Planla- ma komitesi bakanlar toplan- tısında Avrupa'nın ortasında meydana gelen toprak talepleri. aşın milliyetçilik akımlan ve et- nik çatışmalardan kaynakla- nan bölgesel ihtilaflann yalnız- ca Avrupa değil, aynı zamanda dünya banşmı, güvenlik ve is- tikrannı dâ tehlikeye sokan kapsamlı riskler olduklan kon- sunda hemfîkir kaldıklannı ifa- de etti. lere de. "Cumhurbaşkanı göre- ve başladığında onu kutlama- yan bir kuruluş varsa. o da Türk-İş'dir diye yanıt verdi. Yılmaz, genel kurulun birinci gününde delegclcrin Başbakan Sülcyman Demirel "yuh"lama- lannı. "Beni uzlaşmacılıklasuç- layabilirler. Bunlann hepsini hoşgörmek. seçim tansiyonuna bağlamak mümkün. Fakat konfederasyonun davctlısi olan Başbakanı yuhlamak. bu genel kurulun harcı olmamalıydı" di- yerek kınadı. Yılmaz. değişim grubunun genel sekretcr adayı vc Yılmaz. yeni Türk-İş yöncti- minin hükümeilc "uzlaşma" vc "diyalog" kurmak zorunda ol- duğuna da dikkal çckcrek. "O zaman işiniz Allah'a kalır. Yö- nctimc kim gclirsc gelsin. dc- mokratik düzcni ve diyalog kurmanın zorunluluğunu gör- Baştarafi 1. Sayfada tay da. ILOsöz- lcşmelcrinın Meclis'ten milli mulabakat ile geçliğini belirte- rek. işverenlcre, "Siz, kcndınizi Meclis'in üstünc koyma hakkı- na sahip değilsiniz. En büyük güç Mcclis'lir. Bu sözleşmelcr, siyasal uzlaşma ile çıkanlmış- lır" diyc konuştu. TİSK'in 18. genel kurulunun açılışında konuşan Baydur. ekonomik gelişmclerc uygun düşmeyen sosyal politikalann uygulama şansı olmadığını kaydcderck. "Bugün toplu söz- lcşmc sistemimiz ücret konu- sunda yoğunlaşmıştır. Bu da, lara.flar arasındaki yakınlaşma vc dıyaloğu azaltarak. taraflan birbirlenne hasım haline sok- muştur. Özellikje son bir yıl içindc çalışma hayaumızın muhtaç olduğu istikran boz- mak için ne gerekliyse yapılmış- tır" dedi. 20 yıl önce uygulanan sosyal politikalann modasının geçtiğini savunan Baydur, iş güvencesi yasa taslağını da eleş- tirerek, şunlan söyledi. "İş güvencesi adıyla günde- me gelen konu 5 milyon işsizi bulunan bir ülkede iş bulmuş kişiye ömür boyu iş garantisine dönüşmüştür. Iş güvencesi ol- mayan işçinin verimi de olmaz gibi yanlış gerekçelerle konu- nun savunulması sürdürülmeye çalışılmıştır. Diyalog yerine ça- tışmayı tercih etmemizin ne iş- çiye. ne işverenc ne de ülkeye yaran vardır." SSK'nın içinde bulunduğu mali krizin sebebinin politikacı- lar ve siyasi iktidarlar olduğunu öne süren Baydur, Çalışma Ba- kanı Mehmet Moğultay'ı dai- ma işçiden taraf olmakla suçla- dı. "Koalisyon hükümetininen büyük sıkıntısı Çalışma Ba- kanı'nm iş banşına verdiği za- rardır. Bu bir siyasi ferdi göste- rinin Bakanlar Kurulu'na kesi- len faturasıdır" diyen Baydur, bu durumun işveren, işçi ve hü- kümet arasındaki üçlü zirveyi de tehlikeye sokacağını belirtü. Yurt dışında istihdam ola'nağı yaratan kuruluşlara Çalışma Bakanlığı'nın çeşitli zorluklar çıkardığını da iddia eden Bay- dur, " Devamlı zorluklar çıka- ran Çalışma Bakanlığı ile uğ- raşmak günlük dertlerimizin arasındadır" diye konuştu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay da. TBMMden geçen ILO sözleş- melerinin tüm siyasi partilerin mutabakaü ile gerçfckleştirildi- ğini belirterek. "ftufakla bu sözleşmeyi Meclis'ten geçirmiş- sek suç mu işlemişiz? İşte uzlaş- ma aramışız. Siz kendinizi Meclis'in üstüne koyma hakkj- na sahip değilsiniz. En büyük güç. Meclis'tir" dedi. TİSK Ge- ncl Başkanı Baydur'un "Bu sözleşmeleri üzüntüyle karşılı- yoruz" yolundaki açıklamala- nnın, loplumsal uzlaşmayı sağ- layamayacağını kaydeden Moğultay. "İşverenlerle hiçbir kişisel ihtilafımız yoktur. Bu yasa, Meclis'ten geçmeden, si- zin de görüşleriniz alınmıştır. Ama, her seferinde, Türk siya- sal hayatının kavramlanna gir- mcmiş deyimleri kullanmanızı, bir ycrde benim hakkımda "sünnetçi" sözünü kullanmanızı üzüntüyle karşılıyorum" dedi. Koalisyon hükümetinin 12 Eylül ve onun getirdiği anaya- sanın kalıntılannı temizlemek amacıyla işbaşına geldiğini be- lirten Moğultay," Bu anayasa- nın. çalışma yasalan gibi konu- larda getirmiş olduğu sınırla- malarda haklıdır şeklinde konuşmanız 12 Eylül ürünlerini savunmaya çalışmaktır" dedi. "1982 Anayasası; özgürlü- ğün. insanın. örgütlenmenin düşmanıdır. 12 Eylül'ün kalın- tılanndan olan siyasi partilerin tekrar açılması yasağinı kaldır- dık. DİSK'i yeniden açtık. Demokrasi. bir gün yine tehli- keye girerse, DISK'in başına gelen işverenlerin de başına ge- lebilir. Biz buna da karşıyız." Çalışma hayaünı da 12 Eylül yasalannın kalınülannda kur- tanp, ILO normlanna uygun hale getirmek için çalıştıklannı bildiren Moğultay. "Biz kendi- mizden vchmederek yeni bir şey çıkarmadık. ILO normlann» esas aldık " diye konuştu. SSK konusunu her yerde tar- tışmaya açık olduklannı belir- ten Moğultay, "SSK durumu- nu şeffaf olarak tartışmaya açığız. SSK'nın içinde kimin yanlışı varsa onunla mücadele ederiz. Akhnızdan istifade ede- lim. Aklınız varsa söyleyin, bi- zimle zıtlaşmayın, anlaşın" dedi. Baydur'un kendisini 'işçinin avukatı' şeklinde suçlamasını da eleştiren Moğultay, "Bakan- lar Kurulu, milletin. devletteki avukaüdır. Devletin eli sopalı değildır. Devlet, eli şeflcatlı dev- let olmalıdır " diye konuştu. TİSK Genel Kurulu'nda bu- gün Refık Baydur ve Halit Na- rin'in aday olduğu başkanlık seçimi yapılacak. TİSK Genel Kurulu. yaptığı açıklamada Yönetim Kurulu Başkanı Refık Baydur'un genel kurulda yaptığı konuşmayı dcstcklediklerin bildirdi. Özal iş güvencesi sözleşmesini imzalamadı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanı Turgut Özal. TBMM tarafından kabul edilen iş güvencesiyle ilgili olan 158 sayılı Uluslarası Çalışma Örgütü (ILO) sözleşmesini bek- letiyor. TBMM'de kabul edilen vc içlerinde memurlara sendi- kalaşma olanağı veren belgenin de yer aldığı 6 ILO sözleşmesi, Cumhurbaşkanı Özal tarafın- dan onaylandı. Onaylanan söz- leşmeler. Resmi Gazete'de ya- yımlanarak. yürürlüğe girdi. TBMM'den geçen: işletme- lerde işçi temsilcilerinin korun- ması ile ilgili 87 sayılı sözleşme, kamu hizmetinde örgütlenme hakkının korunmasına ve istih- dam koşullannın belirlenmesi yöntemlerine ilişkin 151 sayılı sözleşme, sanayi işyerlerine alı- nacak çocuklann asgari yaş sı- nınnı belirleyen 59 sayılı sözleş- me. insan kaynaklannın değer- lendirilmesinde mesleki eğitim ve yönlendirmenin yeri hakkın- da 142 sayılı sözleşme ve ulusla- rarası çalışma normlan uygula- masının geliştirilmesinde üçlü danışmaya ilişkin 144 sayılı söz- leşme Resmi Gazete'de yayım- landı. Haksız olarak işten çıka- nldığını düşünen işçiye tarafsız bir merci nezdinde itiraz hakkı tanıyan ve ispat yükünü işçinin tek başına taşımamasını sağla- yacak yöntemleri belirleyen 158 sayılı sözleşme ise, henüz Cum- hurbaşkanı Turgut Özal tara- fından onaylanmadı. Bu sözleş- me. geçerli bir neden olmadan işten çıkanlan işçiye gen dönü- şünün olanaksız olduğu du- rumlarda ödenek ya da tazmi- nat verilmesini de öngörüyor. Yürürlüğe giren sözleşmeler- den 135 sayılı sözleşme. işçi temsilcilerini bu konumlan ne- deniyie çeşitli önyargılı davra- nışlara karşı korumayı amaçb- yor. temsilcilerin bu görevlerini etkin olarak yapabilmeleri için bazı önlemler alınması gereğini vurguluyor. 87 sayılı sözleşme çalışanlara hiçbir aynm gözet- meden, önceden izin almadan istedikleri örgütleri kurmak ve bunlara üye olmak hakkını ge- tiriyor. 59 sayılı sözleşme, 15 yaşından küçük çocyklann sa- nayi işletmelerinde ya da bunla- nn alt birimlerinde çalıştınlma- lannı engelliyor. '2 sayılı sözleşme. mesleki rehberlik ve eğitim ile istihdam arasındaki ilişkiyi geliştirecek kapsamlı mesleki rehberlik ve eğitim po- litika ve programlannın oluştu- rulmasıru öngörüyor. 144 sayılı sözleşme ise, işçi-işveren ve hü- kümet arasında etkili bir danış- ma prosedürünün geliştirilmesi konusunu içeriyor. Türk-iş genel kurulundan notlar Son söz sandığm YILMAZ GÜVTÜŞBAŞ ANKARA - Türk-İş'in bir haftadır süren genel kurulu. bu- gün yeni yönetiminin seçilme- siylc sonuçlanacak. Bu süre içinde söz alan 33 sendika baş- kanının 16.5 saat süren konuş- malan. delegelerin sandıklarda kullanacaklan oylarla noktala- nacak ve büyük bir olasılıkla yann Türk-Iş'in koltuklanna değişik kişiler oturacak. Genel kurulun böyle sonuç- lanacağı dün öğle saatlerinde belli oldu. Eleştirileri yanıtla- mak üzcre söz alan yönetim kurulu üyelerinden 3'ü. Genel Eğitim Sekreteri Mustafa Ba- şoğlu. Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Mehmet Bamyacı ve Genel Sekreter Orhan Balta. yeniden aday olmayacaklannı söyieyerek. minderden çekildi- ler. Direnen iki kişiden birisi Genel Başkan Şevkel Yılmaz, dığeri de günlerdir bazı çevrele- rin yıldınmlannı üzerine çeken Geıiel Mali Sekreter ve SSK Yöneıim Kurulu üyesi Enver Toçoğiu idi. Şevket başkan yine, hiç kim- seyi kırmamaya. üzmemeye özen gösteren üslubuyla çok dokunaklı bir konuşma yaptı. Konuşmacılann kendisini, eki- bini eleştirirken daha insaflı olmalannı beklediğini, ancak bunu göremediğini söyledi. Hatta o kadar ileri gidilmişti ki. mek zorundadfr. Sakız gibi "ge- nel grcv' denmcsine gerek yok- tur" dcdi. Yılmaz. Türk-İş Genel Mali Sekreteri veDemir- yol-İş Sendikası Gcncl Başkanı .Envcr Toçoğiu hakkında da, "Genel kurul 20 gün önce. ba- kan bu yazıyı yazmasaydı, bu kongrede çok güzcl sonuç alı- nacakmış dcmek ki. 20 gün önccsine kadar bcraber gittiğim toplantılarda "Yahu başkan. bunlan nereden buluyorsun?' diyen arkadaşım. şimdi nazar mı değdi sana? "dcdi. Türk-İş Genel Teşkilatlandırma Sckre- lcri Mehmet Bamyacı da. Türk-İş yönetiminin kcndi için- de "uyumsuz" olduğunu belir- terek. yapılan hazı eieştirilerin "abartılı" olduğunu söyicdi. Bamyacı, kongrenin scçıiğı ki- şilcrc "Türk-İş'in tapusunu vcr- mediğini" vurgulayarak, "Kiı- hükümetin Bosna-Hersek'e as- ker göndermemesinden bile neredeyse kendisi sorumlu tu- tulmuştu. Ancak, Şevket baş- kana en çok dokunan şey. 10-15 gün öncesine kadar ye- dikleri-içtikleri ayn gitmeyen Yol-İş Genel Başkanı Bayram Meral'ın kendisine karşı aday çıkmasıydı. Yılmaz, konuşma- sını salondaki delegelere "Hak- kınızı helal edin " diye seslene- rek bitirdi. Ama nedense. sa- londan gelen "'Helal olsun" yanıtlan beklenen kadar degjl- di. Sonra listeler açıklandı. Şev-> ket Yılmaz. kendisinin genel başkan adayı olduğu listeyi ge- nel kurul dengelerini de dikkate alarak hazırlamış. bu arada De- ğişim Grubu'nu bölme hesapla- nnı doğrusu iyi yapmıştı. Liste- sindeki genel sekreter adayı Fuat Alan ile genel eğitim sek- reter adayı Tek-Gıda-İş Genel Sekreteri Hüseyin Karakoç, karşı listeye deslek vermeyi dü- şünen delegelerin bile akıllannı kanştıracak nitelikte kişilerdi. Şeker-İş'in teşkilatlanma sekre- terliği için aday gösterilen genel başkanı Hikmet Alcan ise. ba- şında Değişim Grubu'nda yer almış olmasına karşm. bunlann cıkaracağı listenin karşısında olacağını başından söylemişti. Kendisini izleyecek delege sayı- sı da doğrusu azımsanmayacak kadardı. lelerin sessizliğine neden Türk- İş değildir" dedi. Bamyacı. 1 Mayıs'ın DİSK'le birlikte kut- lanmasına. sadece Türk-İş yö- netiminin karar vcrdiğini. Ça- lışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın çeşitli toplantıla- ra DİSK. Hak-Iş ve Türk-İş'i birlikte çağırdığını da anlata- rak. "DİSK ile ilişkilerimiziQ uygarca sürdüreceğiz. ama ra- kip sendikayız. DİSK güçlenen Türk-İş'e alternatif arayışı için- dc hükümetin bir oyunu idi" dcdi. Genel Eğitim Sckre- icrı ve Sağlık-İş Sendikası Ge- nel Başkanı Mustafa Başoğlu da. işsizlik. enflasyon gibi so- runların çözülcmcmcsinden Türk-İş yöneliminin sorumlu tululmasını kınayarak. Türk- İş'in "partilerüsıü " dcğil. "par- tilcrc karşı bağımsız" bir politi- ka izicdiğinı söyledi. İkinci genel başkan adayı Yol-İş Genel Başkanı Bayram Meral'in listesi zaten günler ön- ce belli olmuştu. Meral, Deği- şim Grubu'nun Kızılcaha- mam'da belirlediği listeye son ana kadar sadık kalmış, Genel Maden-İş Genel Başkanı Şemsi Denizer'i genel sekreterlik, De- miryoI-İş Başkanı ve eski Genel Mali Sekreter Enver Toçoğlu'- nu yine mali sekreterlik. Tanm- İş Sendikası Genel Başkanı Sabri Özdeş'i teşkilatlandırma, Türk Metal'den Genel Sekreter Salih Kıbç'ı da eğitim sekreter- liği için aday göstermişti. Sonuçlar bugün akşama doğru belli olacak. Kesin birşey söyiemek şimdiden olası değilse de. çıkacak yeni yönetimin kar- ma bir listeden oluşacağını tah- min etmek için kahin olmaya gerek yok... DÎSK'in malvarlığı geri veriliyor ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DİSK'in tüm malvarlıği- nın geri verilmesine ilişkin yasa, dünkü Resmi Gazete'de yayım- lanarak yürürlüğe girdi. Yasaya göre, Terörle Müca- dele Yasası'nın yürürlüğe girdi- ği tarihten sonra. bu yasanın geçici 9. maddesi uyannca ilgili Iş ve İşçi Bulma Kurumu'na devir ve intikalleri yapılmış olan taşınır ve taşınmaz mallar ile bu mallardan elde edilen ge- lirlerin ve nakit mevcutlann tamamı, bu devir ve intikallerin yapılmasından önceki malik ve hak sahibi olan işçi konfederas- yonu ve bağlı sendikalara devir veiadeedilecek. Terörle Mücadele Yasası'run geçici 9. maddesi çerçevesinde ilgili kuruma devir ve intikalleri yapılmarmş olup da, mahkeme- ce görevlendirilen kayyımın idaresinuc bulunan taşınır ve taşınmaz mailar ile bu mallar- dan elde edilen jelirlerin ve nakit mevcutlann tamamı, söz konusu kayyımlar tarafından önceki malik ve hak sahibi olan işçi konfederasyonuna ve bağlı sendikalara iade edilecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle