15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet tmtiyaz sahibi: Berin Nadi • Gcnel Yayın Yönetmeni: Özgen Acar • Gcnel Yayın KoordinatOrü: Hlkmet Çctinkaya • Yazı Işlerı Müduru Cdal BaflaBSK * Görsel Yönetmen: Ali Acar • Düzenleme: Mustafa SaglaiBer • Ankara Temsilcisi: Cuncyt Arcayurek Haber Müdurlen Mastafa BaJtay, Işık Ka>n lznur Temsüci V.: Serdar Kıok Adana Temsilcisi: Çttiu Yi£cao{la tstanbul Haberleri: Şcnay Kalkan Dış Haberler: Ergun Balcı Iş-Ekonomr Şgkren Kelend Yurt Haberleri: Mehmet Saraç Kültür: C«tal Uster Makaleler: Sami Kamoren Spor: Abdulkıdir Yücdman Dıizeltme: Abdullab Y»ocı • Muessese Mudür V: Erol Erknt • Koordınatör: Ahmet Konılsan • Mutaasebe: Bulenl \entr • Idare: Huseyia Görer • tşletme Oader ÇcUk • Bılgi-İşlem. Nail taal • Bılgısayar Sistem: Mürnvet Çiler • Reklam: Reha Isıtman Basım Cumburiyct Matbaacılık ve Gazaecilik T-A.Ş. • Yoyımlayan: Yaa Gün Habcs Ajansı Basın ve Yayıncıiık A.Ş. Türkocajı Cad. 39/41 Cagilojhı 34334 Ist. PK: 2*4 Istanbul. TeL 512 05 05 (20 hat), Tekx: 22246, Fax: (1) 526 60 72 • Bürolar Aakane Z. Gökalp Blv. Inkılap S. No: 19/4, Tel. 433 11 41-47, Telcc 42344, Faıc (4) 433 05 65 • tiMİr. H. Zıya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 83 12 30. Tdeu 52359, Fu: (51) 89 53 60 • Adaaa: tnöoü Cad. 119 S. No: 1 Kat: 1, TeL 59 37 52 (4 hal), lekK 62155, F«: (71) 59 25 78 TAKVtM:4KASIM 1992 !msak:S04 Güneş-6 31 öğle 11.52 Ikındr 14.38 Akşam:P04 Yatsı: 18.25 Fransız Cezaevteri'ıute AIDS •STRASBOURG (AA) - Fransız cezaevlerinde, AIDS virûsü taşıyan mahkumlann sayısında büyük artışolduğu bıldiriliyor. Fransa'nın en büyük cezaevi olarak bilinen, uyuşturucu kuJlamarru ve eşcinseliğin yaygın olduğu, A Fleury-Merogis'te erkek mahkumlann yüzde 17'sinin. bayan mahkumlann ise yüzde 30'unun AIDS viriisü taşıdığı öne sürülüyor. Franasa'da yaşayan toplam nüfusun yüzde 0.4'ü AIDS viriisü taşı yor Yemeğinizi toprak kapta pişipin • KONVA(AA)- Günümüzde özellikle kırsal kesim mutfaklannı süsleyen toprak kaplarda pışirilen yemeklenn daha lezzetli ve sağhklı olduğu bıldinldi. AA muhabırine konu ile ilgıli bilgı veren beslenme uzmanı Dr. Selma Bırer, kılli topraktan vapılan güveç, çanak ve gömleklerin sırlı ve sırsızolmak üzere ıkiye aynldığını \e sırsız toprak kaplarda pişirilen vemeklerin vitamin yönünden de zengin olduğuna dikkat çekti GÖPCÜ yazardan söyleşi • tstanbul Haber Servisi - Gürcü araştırmacı yazar ve Türkolog Doç. Lıa Çlaidze, dün Türkiye Yazarlar Sendikası"nda söyleşi gerçekleştırdı. 1934yıhnda Tiflis'te dogan Çlaidze, Tiflis Devlet Ünıversitesi, Doğu Bihmlen Fakültesi, Türkoloji Bölümünü bitirmiş, halen Tiflis Doğu Bilimleri Enstitüsü öğretim üyehğini sürdürmekte. Lia Çlaidze Köroğlu Destanı, Dede Korkut Hikâyeleri Antolojisi, Oguzname, Haldun Tanerin "Onikiye Bir Kala" ve "Keşanh Aü Destanı" adlı eserlerini Gürcüceye çevirmiş. Aynca, Aziz Nesin, Nâzım Hikmet. Haldun Taner, Yaşar Kemal, Fakir Baykurt gibi birçok Türk yazannın Gürcüceye çevrilen eserlerinin redaksiyonunu da yapmış. Vakko'dan kravat butiği • Istanbul Haber Servfca- Vakko. ilk kravat butiğini Bebek'te açü. Kravat merakhlanna hitap eden Vakko koleksiyonunda binlerce yıllık Ânadolu ve Osmanh kültür birikiminin desenlen yer ahyor. Vakko yetküileri. yılbaşının . yaklaşüğını anımsatarak sanat koleksiyonunun değerli bir armağan niteliği taşıdığını da savunuyorlar. Ruhhastalan • ANKARA (AA)-Sağhk Bakanlığı. bütün devlet hastanefennde psikiyatri klinikleri açmak içın harekete geçti. Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna. her devlet hastanesınc psikiyatri kliniği açarak ruh hastalannın kendıillerindetedavi edilmelerini sağlayacaklannı bildirdi. Bakan Aktuna, Türkiye'de ruh hastalıklannın tedavi edilmesi için kurulmuş olan 5 bölgc hastanesi bulunduğunu ve ruh hastalannın çağdışı koşullar altında buralara gelmek zorunda olduklannı sövledi. BRT'nin kuruluş kokteyli • İstanbul Haber Senisi - İstanbul Beledıye Radyo Televizyonu dün akşam Cemal Reşit Rey Salonu'nda düzenlenen bir kokteylden sonra yayın hayatına başladı. Çok sayıda sanatçı ve belediye çalışanının katıldığı naklen yayın gecesinde konuşma yapan İstanbul Belediye Başkanı Nurettin Sözen, BRTninTürkiye'nin ilk özel televizyonu olduğunu, çünkü seçim programlannda İstanbul'a böyle bir televizyon kazandıracaklannı şöylediğinı vurguladı. İstanbul Belediye Başkanı Sözen. BRTnin hiçbirsiyasi partinin propaganda aracı olmayacağını sözlerine ekledı. Nejat Çetinok ve MübeccelVardar'ın sunduğu naklen vebanttan yayımlann yanı sıra Timur Scİçuk, Leman Sam, Yeni Türkü, Mazhar-Fuat-özkan ve Ruhi Ayangil korosu, çoğunluğu İstanbul üzerine olan parcalan seslendirdi. Milyonlann sevgilisi Vak Vak Amca'ya hayat veren, onu hikayeleriyle "ete kemiğe büründüren" Carl Barks,ördeğini bırakıyor: Artık ördek çizmek îstemiyorıını (Derleyen: HAKAN BAYHA.N) Kolay değil, bir ömür boyu ördek çizdikten sonra, "Yok artık, benden bu kadar. Artık Vak Vak Amca çizmeyeceğim" demek. Hele bu sevimli ördeğe insan; dünyalar. kentler ve Miki Fare, Pluto, Goofy gibi düzınelerce kah- raman yaratmışsa aynbk daha da güçleşir. Doğrusu milyonlann sevgilisi Vak Vak Amca'ya hayat veren. onu hikâyeleri ve esp- rileriyle "ete kemiğe büründüren" Carl Barks. sevgili ördeğini bırakmaya hiç de ni- yetli değildi. Ne var ki gözlen, 90 yıllık upu- zun bir yaşamın büyük bölümüne sığdmlan bu uğraşa isyan etmişti. Alman Süddeutsche gazetesi ile söyleşi ya- pan VValt Disney Stüdyolan'nın gedikli çi- zerlerinden Barks. patronlan VValt Disney'i, Miki Fare'yi neden sıkıcı. Goofy'yi ise neden aptal bulduğunu, dişi ördeklerin daha seksi görünmelennı sağlamak için nasıl mücadele verdiğini ve özellikle de sevgili Vak Vak Am- cası'nı anlattı. - Yaşammızın ilk ördeğini ne zaman çizdiği- nizi anımsnor musunuz? BARKS- Zannedersem ılkokuldaydım. Kıtaplanmdan bırine bir ördek karalayıver- dim. ilk Vak Vak Amca'mı ise Disney'e geldı- ğim 1935 yıhnda çizdim. - Elinize ilk geçen çizgi roman neydi? BARKS- Çocuktum daha. 1906 yıllan ci- vanydı. "Uttle Nemo" idi. Bunun ardından Happy Hooligan ve başkalannı anımsıyo- rum. - O zamanlar bir çizer olabiieceğiniz hiç akluııza geidi mi? BARKS- Evet, sanmm evet. Bu ışin nasıl yapıldığını çok merak ediyor ve kendim de çizmeye çalışıyordum - Ya Disney için cizdiğiniz ilk hikâye? BARKS- Oda ördeklerle ilgiliydi Kara ör- dekler çizmiştim. Ne kadar ılginç. O zaman- lar kara ördek çizmek mümkündü. Şımdi çiz- seniz, insanlar size "Zencilere hakaret ediyor- sun" der. - Vak Vak Amca'yı hep sevdiniz. Ya- rattığmız tipier arasmda başka sevdiğiniz yok • Walt Disney Stüdyolan'nın gedikli çizerlerin- den Carl Barks, patronlan Walt Disney'i, Miki Fare'yi neden sıkıcı, Goofy'yi ise neden aptal bulduğunu; dişi ördeklerin daha seksi görünmele- rini sağlamak için nasıl müca- dele verdiğini ve özellikle de sevgili Vak Vak Amcası'nı anlattı. Barks-35 bin ördek çizdi. Barks'a göre Vak Vak Amcaber maceradan zaferie çıkankahramandı. PORTRE/CARL BARKS 1901 yılında Oregon 'da doğan Barks, 1935yıloıda kapağı attığı Walı Disney 'e getmeden önce çiftçilikten matbaa işçiliğine kadar aklagelebilecek biryığm işte çalıştı. Ama dikış tutıuramadı. Barks, Disney'de tam 500 bölüm ve 35 bin Vak Vak Amcaçizimine imzasını attı. 1967yılında Disney deki isini bırakmasma karşın Vak Vak Amca'yı çizmeyi sürdürdü. 91 yaşmdaki ördeksever, şimdi eşi Gare IVilliams ile birlikte Oregon eyaletinde gözlerden ırak bir köşede yaşammı sürdürüyor. BARKS- Miki Fare macera öyküleri için idealdi. Ama onu çizmekten hiçbır zaman hoşlanmadım. Daha çok Vak Vak Amca ile çahşmayı seviyordum. Vak Vak Amca'ya is- tediğımi yapıyordum. Onu itiyor kakıyor, uçurumlardan yuvarlıyor, başına talihsız ka- zalar yağdmyordum. Vak Vak Amca ger- çekten eğlendirici bir tipti. Ama Miki Fare ile bütün bunlan yapmam mümkün değildi. O, her daim sevgi dolu ve her maceradan zaferie çıkan bir kahramandı. Oysa Vak Vak Amca ile elimde, onunla istediğimı yapabıleceğim ve gülünç durumlara düşürebileceğim bir komedyen vardı. O her zaman kısa çubuğu çekip kavbedenlerdendi. - Ama tüm bunlardan dolayı insanlar Vak Vak Amca ile kendtterini özdeşleştiriyor ve onu seviyorlardı. Sevmediğiniz tipleri anlatır nusnuz? BARKS- Pluto'ya birçok çizgi romanda rasüamak mümkündü. Ama Pluto ınsan- lann kafalanndaki sıradan köpek tipine çok aykın, çok yap'ay bir tipti. Hıçbir zaman on- dan hoşlanmadım. Aptal köpeğin tekiydi. Goofy'ye ise tahammül edemiyordum - Neden? BARKS- Goofy tam bıret kafaydı. Hiçbir zaman sınlsıklam aptal olan bir canlının nasıl olup da komik bulunduğunu anlaya- bilmiş değilim. Gerçekten de Disney'in ya- rattığı üplerin en iyisi Vak Vak Amca idi. -Vak Vak Amca öykûlerini ve esprilerini fazlasıyla ciddiye alıyordunuz? Hatta bir öy- küde. ABD'nin askeri sırianndan birini Vak Vak Amca'ya deneylerte ortaya çıkarttırdığmız söyleniyor. BARKS- Aslında formülü kısmen Britan- nica Ansiklopedisi'nden aşırmıştım. Ansiklopedide kimya bölümünde, akla gele- bilecek bir yığın kımya formülü sıralanmıştı. İşte bunlann arasından bir kısmını kafama göre belirleyip birbirine ekledim. Bunu for- mülleştirip bir pusulaya yazdım. Sonradan bu formülün müthiş bir kimyasal maddenin gizli tutulmakta olan formülü olduğu ortaya çıktı. - İnsanlar VValt Disney'den sdz ederken, "O bir dikutördû" diyorlar. Siz onu kişisel olarak tanıyontumız. Disâııeyie caltşmak nasddı? BARKS- Eğer iyi bir öykü üretmişsek aramız iyi giderdi. O zaman kahkahayı basar ve hatta espriler ilave ederdi. Genellilde bir hi- kâyeyi ona götürmeden önce iyi bir durumda olmasma dikkat ederdik. - tşi bilir miydi? BARKS- Evet, gerçekten bir esprinin cuk oturup oturmadığını, eksik olan yanlannın ne olduğunu hemen anlardı. •1941 yümda yapılan büyük Disney grevine kaüldınız mı? BARKS- Hayır. Hikâye üretmekle sorum- lu bölüm greve kaülmadı. Her sabah bariyer- lenn arasından geçip işimize giderdik. - Sizce VValt Disney, çahşanlara ve sanatçı- lara karşı adaletli mi davranıyordu? BARKS- Adaletliydı. Elbette ki daha insa- ra ve merhametn olabilirdi. Ama o zamanlar zor zamanlardı. - Disney'de sansûr var mrydı? BARKS- Evet. - Siz de sansürün hışmına uğradımz mı? BARKS- İlk sorunJan ikinci ya da üçüncü hikâyede yaşadım. Bir Vak Vak Amca hikâ- yesiydi. Vak Vak Amca bir cankurtarandı. Çevresinde de plajda birbirinden sevimli ve çekici "ördek kızlar" vardı. Bu kızlann gö- ğüslerini yeniden "düzlemek" zorunda kaldım. Bu iş saatlerimi aldı. -tzin verilseydi hikâyelerinizde daha çok seks ve çekici kız öğelerine yer verir miydıniz? BARKS- Kesinhkle. Buçok hoşuma gide- di doğrusu. İlle de seks olması gerekmezc Ama çekici, insanımsı görünüme sahip kızlar kullanmayı isterdim. Ama yayınalar buna. karşı çıktılar. - Tüm yaşamınızda şündiye kadar kaç tane ördek cizdiniz? Milyon oklu mu? BARKS- Bu kadar olmuştur, kesin. Ama artık yoruldum. Artık kesinlikle bir ördek çiz- mek ıstemiyorum. Görsel tarihingözüpek yazıcıları BREHA P^N'tÖ Peru'da sokakta uyuyan evsizler. (Fotoğraf: April Saul.) Haber Merkezi - Dünya Basın Fotoğraflan '92 Sergisi sonaerdi. İstanbul Basın Mü- zesi'nde sergilenen ödüllü 175 fotoğraf Türkiye'dert sonra Endonezya. İtalya. İzlanda, Almanya, ABD, Polonya. Mısır, Fransa. tsrail, Roman- ya, Macaristan ve Rusya'yı gezecek. Dünya basınının 'Oscar' ödüllü fotoğraflannı içeren sergjde yer alan görün- tüler, 1991 yılı içinde çeşitli ül- kelerde meydana gelen önem- li olaylan belgeliyor. 1991'in en iyi basm fotoğ- raflannın yer aldığı sergide; 'tnsan ve çevresi arasındaki ilişkiyi en iyi ifade eden' fo- toğraf hikâyesine verilen "Os- car Barnack Odülü'nü Brezil- yalı Sebastiao Şalgado 'Ku- veyt Cehennemi' adlı fotoğ- rafıyla kazanmıştı. Sağda, Salgado' nun bir başka fotog- rafı yer ahyor. Paris'te yaşa- yan Salgado, Avrupa, Afrika ve Latin Amenka'da sosyal konular üzerine yaptığı geniş araştırmalanyla tanınıyor. Magnum fotoğraf ajansında çalışmadan önce Sıgma ve Gamma için çalışan Salga- do, 'kısa savaş diye bir şey yoktur. Körfez savaşının in- sani, çevresel ve ekonomik so- nuçlan yıllarca hissedilecek- tir]diyor. İnsan ilişkilerini en iyi bi- çimde vurgulayan ve hepimi- zin 'insan ailesine' ait olduğu- muzu yansıtan fotoğraf hikâ- yesine verilen 'Budapeşte Ödülü'nü ise, 'Ve bebekle be- raber 5 oluyor' adlı hikâyesiy- le April Saul almışü. Yukan- da ABD'li gazeteci Saul'un Peru'da çekilmiş bir fotoğrafı yer alıyor. Sokakta uyumaya çalışan evsiz bir çifti görüntü- leyen Saul, 1981"den bu yana The Philadelphia Inquirer'de çalışıyor. İki çocuk annesi Saul, fotoğraflannda 'tanıdık dünyayı* resimliyor. Dünya Basın Fotoğraflan '92 yanş- masındajün. 75ülkeden 1607 fotoğrafçınm gönderdiği 17 bin 887 fotoğraf arasından Detroit Free gazetesi muhabi- ri ABD'li David C. Turnley'- in çektiği fotoğrafı en iyi basın fotoğrafı seçmişti. Tekerleğedayanmışpetrolişçisi. (Fotoğraf: Sebastiao Salgado) Gen teknolojisigelişiyor Ismarlama çocuklar • Bu sistemde yumurta ile sper- ma laboratuvar tüpünde dölJen- dirildikten sonra, bir biyolog, döllenen ve çoğalmaya başlayan yumurta hücresinden öraek bir hücre alarak, bunun gen hari- tasını inceleyecek. FRANKFURT (AA)- Günden güne gelişen gen teknolojisi sayesinde, iki- binli yıllarda çocuklann 'ısmarlama' olarak doğacağı öne sürüldü. ABD'li doktor Jeffrey A. Fıscher, 'Geleceğin Tıbbı" adlı kitabında 2020 yılında bebek bekleyen birçiftin, "do- ğacak çocuğun kız mı, erkek mi, güzel mi, zeki mi, sportmen mi, sanatkar ruhlu mu olacağı" şeklindeki endişe- lerin kalmayacağını ve bebeklerin anne ve babalann isteği doğrultusun- da dünyaya geleceğini yazdı. Doktor Fischer'e göre bu sistem şöyle olacak: "Yumurta ile sperma laboratuva* tüpünde döllendirildikten sonra, bir biyolog, döllenen ve çoğalmaya baş- layan yumurta hücresinden ömek bir hücre alarak, bunun gen haritasını in- celeyecek. Bu arada hücrede istenen özellikleri taşıyan genler yoksa, eksik genleri ilave ederken, istenmeyen özelliklerdeki genlerle, kalıüm yoluy- la geçen hastalıklann habercisi zararh genleri de hücreden alacak. Bu giri- şimden sonra, istenilen niteükleri içe- ren hücre, tekrar döllenmiş yumurta- ya dahil edilecek ve yumurta ana rah- mine yerleşunlecejc.' Doktor Jeffrey A. Fischer, hemen çocuk sahibi olmak istemeyen çiftle- rin de bu yöntemle hazırlatüklan embriyonu dondurtarak. ileriki bir tarihte düşündüklen hamilelik için saklayabilecekJerni kaydetti. Dr. Fischer, 2030 yıhnda tıbbın bir adım daha ilerleyeceğini ve bebekle- rin suni ana rahminde büyütülerek dünyaya geleceklerini iddia etti. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi'nin araştırmasına göre: Türkive şifalı bitkiler eczanesiADANA (AA) - Yeryüzünde sadece ülkemiz topraklannda yetişen ve doğanın bir hediyesi olan 15 tür bitki şifa dağıüyor. Kıymetini bılmediğimiz bu şifa- h bitkiler, çeşitli nedenlerle gi- derek azalıyor ya da nesilkri tü- keniyor._ Ege Üniversitesi Fen Fakül- tesi Biyoloji Bölümü araşnrma- alannın hazırladığı bir raporda. şifa dağıtan ve eskıden olduğu gibi bugün de, eczacılıkta ya da vatandaşlar tarafından kullanı- lan bitkiler ile etkili olduğu has- talıklann baalan şöyle sıralanı- yor: •Gelincık: İzmir-Bozdağ. Denizb, Çanakkale-Bozcaada'- da yayıliş gösteriyor. Tohu- mundan elde edilen yağ, eczacı- lıkta, kurutulmuş yapraklan ise • Aşın otlatma, ıslah çalışmalan, sanayileşme, ilaçlı tanmsal mücadele, baraj ve yol yapımlan, doğa hazinesi şifalı bitkilerin yok olmasına yol açıyor. ağn dindirici olarak kullanıb- yor. •Karanfil: Çanakkale, Boz- caada ve Eceabat'ta yaygın ola- rak yetişiyor. Çiçekleri balgam söktürücü ve öksürük kesici özelliğe sahip. • Peygamber çiçeği: Bıga. Bozcaada, Ezine, Eceabat, Ba- lıkesir ve İzmir'de rastlanıyor. İshal kesici, kuvvet verici, iştah açıcı, göğüs yumuşatıa olarak kullanılıyor. • Kazdağı çayı: Çanakkale- Kazdagı'nda bulunuyor. Çiçek ve yapraklan iştah açıcı ve mide rahatsızlıklanna karşı kullanılı- yor. • Kekik: Çanakkale-Biga. Kırklareli, Tekirdağ, Uşak, Af- yon, Konya, Aydm, Denizli. Burdur, Isparta ve Antalya'da yayıliş gösteriyor. Mide rahat- sızlıklannın yanı sıra, yatıştına ve antisepıik olarak kullamlı- yor. Kurt düşürücü ve kan do- laşımını uyana özelliklere de sahip. • Yalancı ısırgan: Çanakka- le-Bayramiç, Bahkesir, İstan- bul, Bilecik. Ankara, Tokat, Erzurum. Kütahya, Bitlis ve Konya'da rastlanıyor. Sanlığı ıyileştirici ilaç yapımında kulla- nılıyor. •Tahtacıotu: Manisa-Spil Dağı, Kütahya-Ta\şanlı, Uşak, Afyon-Sultan Dağı, Ay- dm-Samsun Dağı, İzmir-Efes, Denizli ve Muğla'da görülüyor. İdrar söktürücü ve hazmettıncı olarak tüketiliyor. • Köpekotu: Çanakkalç- Kazdağı. İzmir-Çıplakdağ, Manısa-Spil Dağı. Muğla-Fet- hıye'de yayıliş gösten>or. Çi- çekleri ile dallan ıdrar ve gaz söktürücü, göğüs yumuşatıa olarak kullanılıyor. •Truva geveni: Çanakkale- Eceabat ve Ayvacık, İzmır. Ba- lıkesır, Afyon, Burdur, Antal- ya-Ovacık. Manisa-Salıhli. Alaşehır'de yaygın olarak yeti- şiyor. Çıbanlan iyileştirici özel- liğe sahip. ' •Yılanotu: Çanakkale- Gökçeada, İzmir, Uşak, Muğ- la, Denizli. Aydın ve Antalya'- da rastlanıyor. İçyaralan iyileş- tirici ve kan temizleyıci özellik- leri var. • Karakafesotu: İzmir- Aydos Dağı ve Bozdağ, Aydın- Samsun Dağı ve Söke, Manısa- Spil Dağı, Denizli, Bahkesir- Kazdağ'da rastlanıyor. Kök ve yapraklan kabızlıİc ile basur hastalığına karşı kullanılıyor. • Yabanisoğan: Çanakkale- Kazdag, Bursa-Uludağ, Manı- sa, İzmir, Denizli, Mugla ve Is- parta'da bulunuyor. Antisep- tik, idrar söktürücü, solucan düşürücü, iştah açıcı, tansiyon düşürücü olarak kullanılıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle