15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Imtiyaz sahibi: Berin Nadi • Genel Ya>ın Yönetmeni: Özgcn Acar • Gene! Yayın Koordinatöru Hilunct Çttinkaya • Yazı Işlerı Müdüru: Cdal Başlugıç • Görsel Yönetmen: Ali Acar • Düzenleme: MusUfa Saglamer • Ankara Temsilcisi: Cuneyt Arcayurek Haber Müdurleri Mnstafı Balbay, Işık Kınsu Izmır femsılcı V.- Serdar Kızık Adana Temsilcisi: Çetin Yigenotlu Istanbul Haberleri: Ş«nay Kalkan Dış Haberler: Eıgun Balcı lş-Ekonomi: Şükran Ketenci Yurt Haberleri: Mehmel Saraç Kultür Celal Üsler Makaleler Sami Karaoren Spor: Abdülkadir Yıicelman Duzeltme Abdollab Yazıcı • Muessese Mudur V.: Erol Erkut • Koordınatdr Ahmet Korulsan • Muhasebe: Bule-ı Yener • tdare: Huseyiı Gurer • İşletme: Onder ÇeKk • Bılgı-tşlem Nail lnal • Bılgısayar Sıstem: Müruvet ÇU«r • Reklam Reha Işrtman Basım: Cumhuriyet Matbaacıbk ve Gazetecilik T.A.Ş. • Yayımlayan: Ycni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncıhk A.Ş. Türkocagı Cad. 39/41 Cajaloğlu 34334 îst. PK: 246 Istanbul Tel 512 05 05 (20 hat), Tdex. 22246, Fax: (1) 526 60 72 • Bürolar. AHkan: Z Gökalp Blv tnkılap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Teloc 42344, FaK (4) 433 05 65 • lzrain H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 83 12 30, Tel«: 52359, Fax: (51) 89 5Î 60 • Adaac Inönü Cad 119 S. No: 1 Kat 1, Tel: 59 37 52 (4 hat), Teloc: 62155, F«: (71) 59 25 78 Takvım 14KASIM 1992 İmsak 5 15 Guneş 6.43 Oğle: 11 53 İkındı 14.30 Akşam: 16.54 Yatsı 18 17 Ayrupa'mnen güzel TüPk km • ANTALY A (AA) - Yenı Günaydın ve Süper Tan gazetelerinin Avnıpa'da baskı yapan binmleri larafından dûzenlenen "Avrupa'nın En Güzel Türk Kızı" yanşmasını, Almanya'da yaşayan Sevtap Demiroğullan kazandı. Antalya Çamyuva'da favori Aqua Resort Otel'de dûzenlenen yanşmada. ikınciliğe Selmın Alpolat, üçüncülüğü de Emel Çelık adlı genç kızlar seçildi. Yanşmada, "Avrupa'nın En Güzel Türk Kızı" unvanı. Almanya'nın Frankfurt kentinde oturan Seviap Demiroğullan'na verilirken, ıkinci olan Selmın Alpolat'a "Favori Otel Güzeli" unvanı, üçüncü güzel Emel Çelik'e ıse yanşmayı organize eden "San Marin Firması Güzeli" unvanı verildi. 'Velayet ve çocuk hakları' • İstanbul Haber Servisi - İzlanddlı anne Sophia Hansen ile Türk baba Halim Al'dan olan ıkı küçük kız çocuğunun velayet davası. Türkıye'dekı "Velayet ve çocuk haklan'" konusunu giındcmegetırdı. İnsan Haklan Dcrneği İstanbul Şubesı Çocuk Komisyonu, dunyada vc Türkive'de artık çocuk haklan konusunda yenı bır Lımusal ahlakın gdişmesı ve yerleşmesı gcrcktığinı belırttı. Velayet ve çocuk hakları konusunda bııgünbırpanel düzcnleneceği bildirildi. Scpctçilcr Kasn'nda saat 14.00"te başlayacak olan pancle. Doç. Semih Gemalmaz. Doç.Yücel Sayman. Araştırma Görcvlısı Şcfıka Akın, Psikolog Fatma Sayman. Gazeıeci Güler Yücel konuşmacı olarak katılacak. Euromarina'nın toplantısı • İstanbul Haber Servisi - AvrupaMannalar Bırliğı(EUROMARİNA) luralindan İstanbul'da dûzenlenen L'luslararası Yat Limanlan Federasyonu'nun ılk genel kurul toplantısı, Turızm Bakanı Abdülkadir Atcş'ın dc katılımıyla dün The Marmara Oteîi'nde yapıldı. Toplantıda turizm sektörünün gelişmesinde önemlı biryen olan yatçılığm mcvcut sorunlan belırlendi. İstanbul'a otel klinik • ANKARA (AA)- İstanbul'a. Bclçika'dan ahnan kredı ıle otel-khnik yapılacak. Belçıka Dış Tıcaret Bakanı Robert Urbain, dün Sağlık Bakanı Yıldmm Aktuna'yıziyaret ederek bır süre görüştü. Görüşmede. her ıkı ülke arasında sağlık alanında işbirlığı konusunda bir dcklarasyon ımzalandı. Görüşme sırasında aynca Belçıka'dan alınan kredı ile İstanbul'a yapılacak otel-klinikıçindebir anlaşmasağlandı. Atatürk sevgisini yaşatmak • İSTA\BLL(AA)-Eyüp Beledıye Başkanhğı'nın başlattığı. "Atatürk Sevgisini Yaşaımak" karnpanyasına SHP Fatih İlçeÖrgütünün destek verdiği bildirildi. SHP Fatih ilçesı kadın, gençlık, ışçi. esnaf. yerel yönetimler, çevre. insan haklan komisyonu olarak yapılan yazılı açıklamada şöyle denıldr "Eyup Beledıye Başkanhğı'nın başlattığı "•\laturk Sevgisini Yaşatmak" adlı kampanyayı destekliyor \ e Atamız'ı bır kez daha minnet ve şükranla anıvoruz." Kentin o dayanılmaz gürültüsünden uzaklaşmak istediğinizde vapura binip adalara doğru gidin Siz hiç sonbahann güzelliğiııi yaşadınız ııu? NEDİM ERAĞAN Sonbahar edebiyatımızda, müziğımizde, resmimizde hep hüznü, bir bitişi, yavaş yavaş yok oluşu anımsatan bir mev- sim olarak anlatılmıştır. Oysa sonbahar bir yeniden var olu- şun simgesjdir. Siz hiç İstanbul'da sonba- hann güzelliklerini yaşadınız mı? Bir gün BoğaaçTne gidip, Yahya KemaFin dizelerini anımsayıp "...Kandilh'de eski bahçelerde".... teşrinin yap- raklanyla oynadığını gördü- nüz mü? Bir sonbahar günü vapura binip adalara gittiniz mi? Ken- tin o da- yanılmaz gürültü- sünden. Eminö- nü mey- danının işpor- tacılann- dan, lah- macun satıcıla- nndan, ithal Norveç uskum- rusunu palamut diye araba üzerinde kızartıp pıslik içinde satanlardan uzaklaşıp adala- ra gittiniz mı? Size tavsiye ederim, bir gün vapura binip Burgaz'a gidin. İsterseniz önce Kinahada'da inip Akasya caddesinde bir yürüyüş yapın. Yazın gürül- tüsü kalmamıştır artık. Ada sessiz ve sakindir. Çünkü bü- tün yaz boyu üzerinde banndırdığı bunca ınsanın yorgunluğu, o insanlan yedi- rip içirmenin bezgjnliği vardır adanın üzerinde. Akasya cad- desi Kınah'nın en güzel yo- ludur. Evlerin arasından geçer, bahçelerde solan çiçekleri sey- reder, sonra yolun ilerisinde birdenbıre uzakta. denizin ötesinde İstanbul'u görürsü- nüz. Çamlıca tepelerinden Yeşilköy'e kadar uzanan upuzun bir İstanbul. Esen poyrazla bırlikte İstanbul'un kokusunu duyarsınız buram buram. Bu, Marmara'nın suyunda yıkanmış, annmış mis gibı bir Istanbul kokusudur. Bir süre oturup toprağa, hayalinızde görmek ıstediğinız veya geç- miş yirmi otuz yıl öncesı İstanbulunuzu düşünün. Sakjn fazla hayale dalma- yın nasıl olsa geridö- necek- siniz, sonra üzülür- sünüz. Gelin şimdi de ge- len va- purla Burgaz'a geçelım. Eğer Burgaz'a ilk kez gidi- yorsanız, Saıt Faik'in öykü- lerini okumadan sakın gitme- yın. İskelede ınmeyin, başka adalara geçin. Çünkü birkaç saat olsun veya devamlı ol- sun, Burgaz'da yaşamak için Sait Faık'i okumak mutlaka gerekli, yoksa bu adanın zev- kine varamaz ve belki de bir tat alamazsınız. îskeleden çıkınca karşına ahşap sütunlu eski büyük bir bina gelir. Şimdiki hali restore edilmiş halidir. Alttaki resto- ranı Mösyö Andrea işletirdi. Kansı. yaşlı annesi sizleri gü- ^airindediğigibi "Boğaziçi'ndeloş kayıkhaneleriyle bir yalı, dinmiş lodoslann uğultusu içinde..."Şimdi ne o eski lodoslar var, ne de o eski yahlar ve insanlar. Sonbahar bir hûznü, yavaş ya>aş yok oluşu anımsatır. (Fotoğraf: ERDOĞAN KÖSEOGLU) leryüzle karşılar, kışın en so- bir şeyler ikram etmeye, müş- ye çalışırlardı. Ve eski içki ğuİc günlerinde bile sobayı ya- teriden çok bir dost gibi gör- adabını bilen Mösyö Andrea. kar, içkinizi getirir ne varsa dükleri insanlan mutlu etme- duvardaki çerçeve içine, son- radan görrneleri gördükten sonra şu iki satın yazmak ge- reğini duymuştu: "Şarap içil- mez, yudumlanır." Bu binanın hemen arkasın- daki çarşıda, köşede bir ma- nav dükkânı vardı. Sotiri ve kızkardeşi Bayan Eleni. Sait Faik'in öykülerindeki ünlü Sotiri. Şimdi yoklar. Mevsim sonbahar, aylar- dan kasım ve günlerden gü- neşli bir günse, artık Kalpa- zankaya yoluna doğru yürü- yebilirsınız. Sol tarafta Burgaz'ın çamlık tepelerine doğru uza- nan yeşıllikler boyunca koca- yemişler vardır. Hani bir zaman- lar hasır- dan örülmüş sepetler içinde Çingene kızlan- nın İstanbul sokak- lannda sattığı kocayemişler. Yola devam ederken, KJ- nalıada'ya doğru bir burun uzanır sahilde. Çakılh kıymın sonunda bir balıkçı kulübe- sinde Ahmet reis otururdu yaz aylannda. Kışın adanın içindeki evine çekilirdi. Dost olmuştuk bu aile ile. Bana Sa- it'i anlatmasmı isterdim on- dan. Ben ne yazık ki onu tanı- madım. ama tanımaktan da öte, aynı duygulan, aynı zevk- leri ve Burgaz'ı duyuşlan- mızda paylaştığımızı biliyo- rum. Sonbaharda İstan.bul'un lo- doslan olurdu eskiden. Vapu- ra binip baş tarafta rüzgânn ıshk çaldığıru duya duya Bur- gaz'a gitmek de başka bir gü- zellikti. Şairin dediği gibi "Bo- ğaziçi'nde loş kayıkhaneleriy- le bir yalı, dinmiş lodoslann uğultusu içinde..." Şimdi ne o eski lodoslar var, ne de o eski yalılar ve insanlar. Birer birer göçüp gjttiler. İstanbul onlarla güzeldi. Ada- lar ve hele Burgaz... Onlarla güzeldi. Şimdi ora* larda emlakçılar sizi îskeleden karşıhyorlar. Beton yığını apartmanlan gösteriyorlar. Kat kat, duvar duvar, yeşillikten. yaşamak- tan yoksun. Ama yaşıyorlar orada da, tıka basa doyuru- yorlar kann- lannı aksınn- caya, tıksınn- caya kadar. Uyu- yorlar, kalkı- yorlar, . akşam olunca gene uyuyorlar. Sorsa- nız "Ne var çevrende, anlatsa- na" deseniz bön bön bakarlar ve susarlar. Biz gene de biten günleri, biten sonbahan değil de gele cek baharlan düşleyelim. Saı. Faik'in öyküsündeki gibi Burgaz'ın nhümındaki kedi- ye bir züppe genç tekme atıp denize fırlatmak ister, ama kedi büyük bir çeviklikle ha- vada ters döner, gene nhtıma düşer. Kimbilir İstanbul'un ve Burgaz'ın sonbaharlanndan zevk alacağımız günjer de geri gelir. Ne demişler 'insan ha- yal ettiği müddetçe yaşar'. onbaharda İstanbul'un lodoslan olurdu eskiden. Vapura binip baş tarafta rüzgânn ıshk çaldığını duya duya Burgaz'a gitmek de başka bir güzellikti. Hasan Rıza'nın tablosu 500 milyon liradan satışa sunulacak Sonbaharmüzayedeleri sürûyor • Müzayedede. toplam 300 parça eser mezata çıkan- lacak. En pahab eser 500 milyon lira açılış fıyatıyla Ha- san Rıza'ya ait Ta- tih'in İstanbul'a Gi- rişi' adlı tablo. Dik- kat çeken diğer eserler arasında, açılış fıyatı 200 mil- yon lira olarak be- lirlenen V. Murat'- ın,kendisigibi"ma- son" olan Osman Paşa'ya "vezaret rütbesi" verdiği fer- man da bulunuyor. Kültür Servia - Anlik AŞ'nin yann yapılacak müzayedesin- de. özel olarak Viyana'dan geli- rilen. Hasan Rıza'ya aıt "Fa- tih'in İstanbul'a Girişı" adlı tablo 500 milyon liradan satışa sunulacak. Bu arada, Süheyl Ünver'in. "Şehit Hasan Rıza" adlı kita- bında söz ettiği tablolardan bıri olan "Fatih'ın İstanbul'a Gıri- şi" adlı esenn Viyana'dan getı- rilmediği. satışa sunulacak tab- lonun Edime'deki eşi olduğu ilcri sürüldü. Buna karşıhk An- tik AŞ'den şu açıklama yapıldı: "Adı geçen kitapta, Edime Be- ledıyesi'nde bulunan tablonun 92x148 boyutlannda ve imzalı olduğu belırtiliyor. Bizdekı tab- lo ıse 151x125 boyutlannda ve imzasız. Edırne'deki tabloda. bır gemi resmı olduğundan söz edilivor. bizim elimızdeki tablo- Hasan Rıza'ya ait "Fatih'in istanbul'a Girişi" adlı tablo rnüzayedenin en pahalı eseri. da ıse gemı resmi yoklur." Açıklamada. diğer iki tablo- dan bınnın halen Denız Mü- zesi'nde. dördüncü tablonunsa Topkapı Sarayı Resım Gale- risi'nde olduğu belırtildi. Svvissotel'de 14 OO'te yapıla- cak olan Türk İslam Eserlen ve Tablolan Müzayedesi'nde. toplam 300 parça eser mezata çıkanlacak. Bunlar arasında dıkkat çeken diğer eserler ara- sında. açılış fiyatı 200 milyon lira olarak beîırlenen V. Mu- rat'm. kendisı aıbı "mason" olan Osman Paşa'ya "vezaret rütbesi" verdiği ferman da bu- lunuyor. 11. Abdülhamit devnnden tuğralı gümüş çay takımı 75 mılyondan.yinell Abdülhamit tuğralı gümüş Aznavur tepsi de 80 milyon lira ıle satışa sunula- cak Müzayedede yer alacak çok sayıdakı tablodan Halıl Paşa'ya ait 60x80 boyutlannda "Ada'da Görüntü" adlı tablo 250 milyon lıradan. 19. yüzyıla ait bır tombak ıbnk yine 250 milyon liradan vc 13. yüzyıldan kalma bir Selçuklu sürahı 50 milyondan antika meraklılan- na sunulacak. Müzayedede satışa sunula- cak 300 parça antika arasında. 111 Carlısle Kontu Hovvard ko- leksıy onundan gelen Türk kumaşlan. ışlemeler. çatmalar. tombaklar. tuğralı gumüşler. fermanlar. Tophane. Beykoz koleksiyonlan. Kuranı Kerim- ler. hatlar. halılar.mücevherler. Selçuklu objeler. oryantalist ve Türk ressamlannın tablolan ve İznik çinilen bulunuyor. Müzayedede büyük rakamlı olmasa da nıteliğı açısından ılgı çekecek parçalar da bulunuyor Bunlar arasında, açılış fıyatı 20 milyon olarak beîırlenen 19. yüzyıl Osmanlı el ışı "berber önlüğü". açılış fıyalı 12 milyon olarak saptanan Beşiktaşlı Va- silius usta tarafından yapılmış Osmanlı ud. "tekliF" fıyatıyla mezata çıkacak olan V Meh- med Reşat tuğralı Osmanlı eyer ve koşum takımı. "teklif' fıya- tıyla satışa sunulacak 18. yüzyıl sonundan Beykoz şamdan. 15 milyon açılış fiyatıyla mezata konacak 16 parçalık tespıh ko- leksıyonu. 10 milyona satışa sunulacak Mahmut Raci kete- belı "tılsım vc dua kitabı" sayı- labılır. Dünya çocuklannın masala ninesi AstridLindgren 85yaşmdaGÜRHANL'ÇKAN STOCKHOLM - Önümde birkaç kitap. En üsttekınin kapa- ğında Astrid Lındgren'in fotoğrafı. Kapağın kenarlannı, onun ya- rattığı kahramanlann çizilmış resimlenyle süslemişler. Oğlum altı yaşmda, sordu: - Baba. Uzunçorap Pippi'yi mi yazıyorsun? - Hayır, dedim. Onun yazan Astnd Lindgren konusunda yaza- cağım. Cumartesı günü 85. yaşıru kutluyorda... Gitti. Bir süre sonra geldi. Elinde, kendi yaptığı bır resim. - Bunu ona gönder baba, dedi, benden yaşgûnü armağanı. İşte aynı şeyi, Astrid Lindgren üzerine kitap yayımlamış olaü Kerstin Ljunggren de soruyor: "Stockholm'ün Dala Sokağı'ndaki evine haftada dünyanın dört bir köşesindekı çocuklardan ortalama yûz mektup geldiğini biliyor musunuz? Nasıl oluyor da, bir insan öyle bir şekilde yaayor ki dün- yanın her köşesindeki çocuklar onu anlayıp sevebiliyorlar?" Astrid Lindgren'in bu soruya yanıtı şöyle: -Çok mutlu bir çocukluk gecırdiğim ıçın. Bu denli kolay mı? • Astrid Lindgren'in Stock- holm'ün Dala Sokağı'ndaki evine haftada dünyanın dört bir köşesindeki çocuklardan ortalama yüz mektup geldi- ğini biliyor musunuz? Bilemeyiz. Bildiğimiz tek şey, onun yaklaşık 50 dile çevrildiği. Kaç kitabının -ve kaç kez- beyazperdeye uygu- landığını- öğrenmek güç. Uzunçorap Pip- pi'den başlayarak (1945), Haydut Kızı • Ronja'ya dek (1981) birçok yapıtı fılm olmuş. 14 Kasım 1907'de Güney Isveç'in Vımmerby kasabasında doğan yazar, 1944'te ilk yapıunı yayımladı. Şu ana dek yayımlanan kıtaplannın en yenisi -sonuncusu demeye ınsanın dilı varmıyor- geçen yıl çıkü: "Lisabet Burnuna Bir Bezelye Sokunca." Astnd Lindgren, çocuk edebiyatının ikinci kümede oyna- madığını karutladı. Aynı şekilde, çocuklar. yazarlannın ikinci kü- mede değil, birinci ligjn başlannda olduğunu gösterdiler. Japonya'- daki Kim, Avııstralya'dala Bnan, îrlanda'daki Sean ve Türkiye'- deki Hasan aynı zevki paylaşmışlarsa. evrensel olmak budur! Buradaki yabana gazeteciler olarak, birkaç ay önce onunla bir- likte olmuştuk. Yorgundu, ama pml pınl bir belleğe sahipti. Ço- cuklar ve gençler içın tam 40 kitap yazmıştı; bır o kadar da resimli kitap. Karşısında. dünyanın her köşesinde gelmiş gazetecılar vardı. Kim ne sorduysa sordu, hepsı aynı kapıya çıkü: - Nasıl oluyor da böylesine farklı dünyalarda yaşayan çocuklar senı anlıyorlar, okuyorlar? Yanıtı kısa ve özdü: - Çünkü çocuklar aynı dili konuşurlar! Astrid Lindgren çocuk edebiyatı yapmamıştı. Onlann anladıği dili bulmuş ve kullanmıştı. \ Şişmanlık ve fazla kilolardan annma konulannın işlendiği seminerde anne ve babalar uyarıldı 'Çocuğum topaç gibi' diye sevimneyin İstanbul Haber Senisi - Anne vc ba- hakırdıkkjt' Aşirı kılosu nedenıylenur- lopu uıbı bcbck ya da topaç gıbı çocuk dıyc lanımladığınız evlatlannız. erken onlcm almadığınız tdkdırdc ılerı yaşlar- da hıpcrıanMyondan şckerc kadarçeşıt- lı lustalıkljra yakalanabılıyor Nulıa Slım Zayıflama Merkezlen vc Ihlamıır Lıons tarafından dûzenlenen "I. Obesıte (şişmanlık) \c Dıyct Scmı- ncn" İ^tanbul Tıp FakülteM'ndc dün gcrcckleşıı. Scmıncnn sabahki oturumunda ko- nuşan İL Rcktor Yardımcısı Prof. Dr Scv ım Bu> ükdcvnm. hastalık olarak nı- tclcndirdiğı şişmanlığın tedavisinde psı- • İstanbul Tıp Fakültesfnde gerçekleşen ve Nutra Slim Zayıfla- ma Merkezleri ile Ihlamur Lions tarafından dûzenlenen' 1. Öbesi- te (şişmanlık) \e Diyet Semineri'nde. çocukluktan önlem alınma- ması sonucu. ileride çeşitli hastalıklara yakalanıldığı belirtildi. koıer.ıpı \c yemek terbıycsının çok oncmlı bır >en olduğunu bclırtıı Bu- yukdcvrım. ılkçağ. barok vc rokoko doncmleıınde şışman kadmlann moda olduğunu. İslamıyctıcısesondercccra- dıkal bırgıda anlayışı olduğunu bcliric- rek şunlan soylcdı: "Sağlık. ıdcal boy vc kılo arasındakı uyumla korunur Modern şişmanlık te- davısındc psıkoterapı vc yemek terbıye- sı çok onemlıdır Haıalı beslenmede cğıtım kusurunun yanı sıra. psışık boyut da önem laşır" Scmıncrde "çocukta şişmanlık" ko- nulu bır konuşma yapan Çocuk Sağlığı vc Hastalıkları Ana Bılım Dalfndan Prof. Dr. Hülya Günözde kırsal kesım- dc görülen şişman çocuğun. kentte ya- şayanın 1 3'ünü teşkil ettiğini behrte- rek. anne ve babalardan çocuklannı beslenme konusunda mutlaka eğitmele- nni ıstedi Süt çocukluğu döneminde dahi şışmanlığı hoş görmenın son dere- ce yanlış olduğuna dıkkatı çeken Prof. Günöz. şöyle konuştu' "Aslında süt çocukluğu dönemındeki fazla kilo. emekleme dönemi başladı- ğında enyebilıyor. Küçük yaşlarda şiş- man diye sağlıklı olduğuna inanılan çocuk. buyümeye başlayınca. yağ kitle- lerindekı normal oranda artış görülme-, ye başlıyor. Ne zaman kı çocuk 13-15 yaşlanna gelip fiziğine dikkat etmeye başlıyor. sorun da büyüyor."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle