Katalog

Cumhuriyet Imtiraz sahibı: Bcrin Nadl • Gcncl Yayın Yönelmeni: özgen Acmr • Genel \ayin Koordinalörü: Hikaet Çctiııkıya • Yazı lşlcri Mudüru: Olai Başlangıç • Görsel Yönetmen. AVİ Acaı • Duzenleme. Mustıf» Sağlımer • Ankara Temsılrisi: Ciacyl Areaytrek Haber Mudürkn: Mastafı Balfeay, Işık Kaasa Izmır Temsılci V.. Serdar Kızık Adana Temsilcısı: Çeüa tstanbul Haberleri: Şeaay KaUua D15 Haberler Ergna Bala Iş-Ekoaomı: Şaknu Kelead Yun Basım: Cumhuriyet Matbaaahk ve Gazetcdlik TA.Ş. • YayımlayaK Y«ıi Gta Haber Haberlerı: Meknıet Saısç Kultttr: Cdal Üster Makakier: Sand Kanörea Spor AbdUkadir Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. TOrkocagı Cad. 39/41 Cagalogiu 34334 ttL PK: 246 Vacebnaa Düzeltme. AMu Uak Yancı • Müessese Müdûr V.: Erol Erküt • Koordinatör: tstanbul. Tel: 512 05 05 (20 hat), Tekst: 22246, Fax: (1) 526 60 72 • Bürolar Aakaıc Z. Aaoet Kondsaa • Muhasebe Bateal Yeaer • ldare: Hüseyio Gutr • tşletmc: Öafer Gökalp Blv. lnküap S. No: 19/4, Tel; 433 11 41-47, TMer. 42344, Faı: (4) 431 05 65 • ÇtUk • Bılgı-tşkm: N»U taal Bügısayar Sistem: Mönırrt ÇUer • Personel: Strgj tznin H. Zıya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 83 12 30, Tetac: 52359, Fu: (Sl) 89 53 60 • AAuc Bostanootta • Reklam: Iteha Iptmaa Inönü Cad. 119 S. No: 1 Kat: 1. Tel: 59 37 52 (4 hat), Iklec 62155, Fax: (71) 59 25 78 TAKVİM:31EKİM1992I:31EKİM1992 îmsak:500 Güne^626 öğle.1153 tkındı 14.42 Akşam.17.09 Yatsıl830 kadar Türkiye'ye gelen turist sayısının 7 milyonu aşması bekleniyor Tıırizmde büyükumutlar• Turizm Bakanlığı Müsteşan Korel Göymen. Türkiye'de 1992 sezonu- •Göymen, "Tahminimiz bu sezon Türkiye'nin dünyada ilk 10 arasına gi- nun 9. ay sonunda son derece olumlu bir tablo yarattığını söyledi. Göy- receğidir. Yatak sayımızda da önemli artışlar oldu. Şu anda 270 bin belgeli men,"İyibirsezonolaraknitelendirilenl990'la92"yikarşılaştırdığımızda7 yatak faaliyette. Dolayısıyla olumlu bir yıl geçirdik. Bölgelerimizden yıldan beri en büyük sayısal ve oransal artış sağlanmış durumda" dedi. aldığıınız bilgiler 1992 sezonunun uzadığını gösteriyor"dedi. Çocuk ve spor • İZMJ:R(AA)-Çocuğun belirli bir spor dalına yönelebileceğı ideal yaşın 6 üe 8 arası olduğu. ancak fıziksel yetenekleri dışında bir spor dalına hazır olmadan yönlendiriien çocuğun. olası bir başansızlık halinde, ruhsal gelışiminin olumsuz etkileneceğı bıldirildi. Dokuz Eylül Üniversıtesi Tıp Fakültesi Ortodepi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tiner, AA muhabirinin sorulannı yanıtlarken şöyle konuştu: "Çocuk, 6-8 yaşlan arasmda belirli bir spor dalına yönlendırilmeye hazır hale gelir. Ancak hazır olmadan belirli bırspor dalına yönlendiriien çocuğun yaşayabileceği olası bir başansızlık, onun ruhsal gelişimini olumsuz etkiler." Gribihafife almayın • ADANA (AA)-Hava değişikliklennın neden olduğu gripal enfeksiyonlann, özellikle çocuklarda hafıfe alınmaması gerektiği, bu hastabğın zatürree, menenjit ve ortakulak iltihaplanna davetiye çıkartabileceği belirtildi. Adana Sağlık Müdürü Dr. Alper Pişkin, hava değişikliklerinin virüslü hastalıklardan olan gripal enfeksiyonlara neden olduğunu, bu hastalığın ilaç kullanmanın yanı sıra istirahat ve (C) vitamirüi gıdalarla atlatılabileceğjni söyledi. Evlat edinme • ANKARA (AA)- Yargıtay, çocuk sahibi olanlann aynca evlat edinemeyecekleri yolunda bir karar aldı. Yargıtay 2. Hükuk Dairesı, Osmaniye Sulh Hukuk Mahkemesi'nin Güldane Polat ıle Haa Durdu Polat'ın evlat edinmelenneizin veren karannı bozdu. Söz konusu dairenın, yerel mahkemenin karannı bozma gerekçesinde. evlat edinmenin, ancak evlat edinenin düzgün soylu alt soyunun(fıiruu) bulunmamasıyla mumkün olabileceği vurgulandı. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi karannda. "karardan sonra getirilen nüfus kayıtlanyla davacılardan Hacı Durdu'nun ilk eşi Halime'den olma iki düzgün soylu çocuğunun bulunduğu dikkate alınmadan aynca evlat cdinmesme izin verilmesi usül ve yasa hükümlerine aykındır" denildi. Bilim adamlarının ilgisizlig. • ANKARA (AA) - Kültür Bakanlığı Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün artık gûnün şartlanna yanıt vermeyen eski eserler ve müzelerle ilgili yasarun değiştinlmemesi yolundaki çabası sonuçsuz kakiı. Genel müdürlüğün görüşlerini istediğill4öğretim üyesinden sadece 23'ü bu çağnya yanıt verdi. AA muhabirinin aldığı bilgiye göre Kültür Bakanlığı Anı tlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü, bugünün şartlannda yetersiz kalan 2863 sayılı eskı eserler ve müzelerle ılgılı mevzuatın değiştinlmesi içın valilik, 'öğretim üyeleri. özel müzeler ve koleksiyonculardan değişiklık önerilerini ve diğer görüşlerini istedi. Anne-baba modelleri • İZMİR(ANKA)-Ege Üniversıtesi Tıp Fakültesi Psikiyatn Anabilim Dalı, çocukların davranış biçimlerine göre 8 tip anne-baba modeli belirledi. Psikiyuri Anabilim Dah'ndan uzman Dr. Hayrişe Elbi. hatalı ana-btba tutumlan' konulu araştırnasında, 'anne-babalık modellerini' inceler«n en idcalinin 'demoıratik anne-baba modei; olduğunu belinti. Zananı kuHanamıyoruz • AD\NA(AA.)-Katma değer -e ıstihdam yaratma konulınnda, lokomotif görevyapan, verimlilik, kalite .eçahşma koşullannı iyileştrmesi nedenıyle de, 'en büyül kaynak' olarak kabul edilenmakine imalat sanayıı esasaınarak yapılan bir araştrmada. "kayıp zaman' oranınn işletmelerde yüzde 2O'yeılaştığı belirlendı. Yıl sonuna MERİHAK ASUMAN ABACIOĞLU İZMİR -1992 sezonu turizm- cinin yüzünü gûldürdü. Körfez savaşının şokunu atlatan tu- rizmcilerin hedefı dünya sırala- masında ilk 10'a girmek. 1992 sezonunda Türkiye'ye gelen tu- rist sayısırun 7 milyonu aşması bekleniyor. Gelecek sezon için şimdiden bağlanü yapan acen- teler. 93 için büyük umutlar bes- lediklerini bildirdiler. Turizm Bakanlığı verilerine göre 1990 yılında Türkiye'ye 5 milyon 389 bin 309,1991 yılında 5 milyon 517 bin 897 turist gelir- ken 1992 yılının ilk 8 ayında bu sayı 4 milyon 798 bin 122 olarak gerçekleşti. Aynı yıllarda turizm gelirlerinde inişh çıkışlı bir dö- nem yaşandı. Merkez Bankası verilerine göre 1990 yılında 3 milyar 225 milyon dolar olarak gerçekleşen turizm gelirleri 199! yılında 2 milyar 653 milyon do- lara düştü. 1992 yıhnın ilk 6 a- yında ise 1 milyar 402 milyon dolar gerçekleşü. Bakanhk yet- kilileri verilere göre >ıl sonunda turizm gelirlerinin 4 milyar do- lan aşacağını belırttıler. Bu sezon Türkiye'ye en çok Rusya Federasyonu'ndan tunst geldi. İlk 8 ay ıçınde Bulgaris- tan'dan 508 bin 843, Rusya Fe- derasyonu'ndan 807 bin 901, Romanya'da 428 bin 449, Çe- koslovakya'dan 86 bin 455. Macaris- tan'dan 91 bin 673, Polonya'dan 79 bin 473 turist geldi. Bunun yanında Almanya'dan 759 bin 762, Avustur- ya'dan 143 bin 797. Fransa'dan 179 bin 490, Hollanda'dan 137 bin 259, tngiltere'den 213 bin 801, İtalya'dan 121 bin 111. Yunanistan'dan 102 bin 655, ABD'den 113 bin 112, İran'dan 92 bin 301, Suriye'den, 81 bin 421 tu- rist Türkiye'ye giriş yaptı. Turizm Bakanlığı Müsteşan Korel Turizm Bakanlığı, Türkiye'ye gelen turist profüinde iist gelir gnıplarını çekmek için ciddi bir çaba içtnde. Göymen. Türkiye'de 1992 sezonunun 9. ay sonunda son derece olumlu bir tablo yarattığını söyledi. Olağanüstü koşullann sürdüğü 1991 yılını değer- lendirmede dikkate almadıklannı be- lirten Göymen, "İyi bir sezon olarak nitelendirilen 1990'la I992'yi karşı- laştırdığımızda son 7 yıldan beri en büyük sayısal ve oransal artış sağ- lanmış durumda. Hem OECD hem de eski Doğu Avrupa ülkeleri ve Sov- yet cumhuriyetlerinden gelen turist sayısında büyük artış var. Sene başın- daki tahminimiz ve hedefımiz olan 6.5 milyon turist sayısını değiştirmek zo- runda kaldık. Şimdi 1992 yılı sonuna kadar 7-7.5 milyon arasında misafır bekliyonız" dedi. Türkiye'ye gelen turist profîlinde üst gelir gruplannı daha çok çekmek için ciddi bir tanıtım cabası içınde ol- duklannı belirlen Korel Göymen, bu çabalann sonunda Avrupa'da dur- gunluk yaşanmasına karşın Türkıye'- de hareketli bir dönemin geçtiğini söyledi. Göymen, dağılan So^et cumhuriyetlerinden gelen turist sayısındaki artışın aslında birkaç küçük şikayet dışında büyük bir memnunluk yarattığını belirterek şöyle konuştu: "Karadeniz Bölgemizde güzel ve özel pazarlar kurulmuş durumda. Oradaki esnaf hayatından memnun. Turizmde belirli bircanlanma oldu. O bölgede eskıden 2 acente \ardı. şimdi 22'ye çıkü. Yatak sayısı çok sınırlıydı. son dönemde 6-7 bin yatak eklendi. Aynca bu kişiler ilk gelişlennde sınırlı birparayla geliyor. İkinci gelişlerindeceple- rinde daha fazla parayla gelip ekonomımize katkıda bulunu- yorlar." tlk 9 ayın verilerine göre 1992 hedefı olan 4 milyar dolarlık ge- lirin gerçekleşeceğini bildirdi. Korel Göymen. "Bu sözünü et- üğımiz miktar fıilen Türkiye'ye giren paradır. Eğer bazı kaçış noktalannı engelleyebilirsek tu- nzm sektöründeki kuruluşlarla birlikte bu gelirin dahay yüksek olması hemen hemen kesindır" dedi. Göymen, 'Tahminimiz bu se- zon f ürkıye'nin dünyada ilk 10 arasına gıreceğıdır. Bu donem- de yatak sayımızda da önemli artışlar oldu. Şu anda 270 bin belgeli yatak faaliyette. Dolayı- sıyla olumlu bir yıl geçirdik. Bû- tün bölgelerimizden aldığımız bilgiler bize 1992 sezonunun uzadığmı gösteriyor. Geçen yıl- larda charter uçuşlan ekim so- nunda kesilirken bu yıl kasımın 3. haftasına kadar uzamış du- rumda. Rezervasyonlar eylül ayında da yüksek doluluk oran- lan gösterdi. Sezon artık uzadı" diye konuştu. Göymen, 1993 yıîı bağlanülannın şimdiden dolmaya başladığını ve 1992 yılından yüzde 30 daha fazla bağlanü yapıldığını söyledi. 92 turizm sezonunu değerlendiren Türkiye Seyahat Acenteîeri Birliği Başkanı Başaran Ulusoy, sezonun bu yıl "nispeten iyi" olduğunu belirtti. Türkıye Yaünmalar Derneği Baş- kanı Barlas Küntay, turizm yatınm- lannda 92 yılında duraklama gözlen- diğıni belirtti. Küntay, bu yıl turizm sezonunun olumlu geçtiğini, ancak özellikle tu- ristik bölgelerde fıyatlann oldukça düşük olduğunu kaydettı Toronto'da çevrezirvesi • Kanada'nın Toronto ken- tinde başlayacak olan ECO- ED (Çevre ve Kalkınma Konusunda Eğitim Bildirişimi İçin Dünya Kongresi) UNES- CO, Dünya Ticaret Odası, BM Çevre Programı ve Kana- da Yeşil Girişimcileri'nin des- teği ile toplanacak. TORONTO (UB A) - Devlet ya da hükümet başkanlan düzeyinde toplanan yeryüzü zirvesinin bekle- neni vermemesi üzerine bilim adam- lan kollan sıvadı. Bilim adamlannın çevre konulu zirvesinin Kanada'nın Toronto kentinde yapılacağı bildi- rildi. Önümüzdeki hafta Kanada'nın Toronto kentinde başlayacak olan Eco-Ed (Çevre ve Kalkınma Konu- sunda Eğitim Bildirişimi İçin Dünya Kongresi) UNESCO, Dünya Tica- ret Odası, Birleşmiş Milletler Çevre Programı ve Kanada Yeşil Girişim- cileri'nin desteği ile toplanacak. Zirvede sergi, sanat festivali, bir çevre birliği işlem bankası ile çevre için dünya çapında bir vakfın kurul- ması gerçekleştirilecek. Kanada'daki bu toplantıda Tür- kiye adına bir bildiri de sunulacak. Birgündahabterkenrda gÜTeldir. Hergünbatıramdalzr, '. fni bı-den birindc yaşamaüra kv. »atkrindedenizdeolurlar ,,, .ı.r yudumlanır pasaport iskcle- .Uangaç«vgîhienn\eri. GüncşEgc ar.a cıîıyor. Buanı yaşayıpda ba>>. v t\ İ/mir denıldıâinde lıcp bu drtanuı-:- İsveçbasınında Türkiye: Alanya sınıfta kaldıGÜRHANUÇKAN STOCKHOLM - Turizm sezonunun bitmeayle birlikte geride bu-akılan sezonun bi- lançosu çıkartıhyor. Gazeteler, halkm ve gazeteci- lerin yolculuk anılanyla dolu. Bunlann önemli bir bölümü ülkemiz hakkında. Yaa- lanlann çoğu olumlu. Ancak aradan zaman geçtikçe ve güneşin, ucuz içki ve yemeğin sıcaklığı, tadı azaldıkça olum- suz yönler de gözükmeyç başlıyor. Hele bir de keyifle saün ahnan halüar gelmez olunca ya da yerlerine küçücük kilimler gelmeye başlayınca... Gümrük ve yol giderleri yerinde ödenen hah- lar, normal olarak 4 hafta içinde Isveç'teki sahibini bulacakken bu konuda da dolandıncüık had safhaya ulaştı. Çaresız kalan alıcılar nereye başvuracaklannı bile- miyorlar. Isveç'ten turist akınının Antalya ve çevresinde yoğun- laşması, bölgedeki trafıgin de gündeme gelmesine yol açü. Birkaç hafta arayla Antalya- Alanya arasında iki otobüs kazasının olmas;, bölgenin, basında "Avrupa'nın en teh- likeli karayolu" olarak ad landınlrnasına neden oldu. Ülkenin ikinci büyük ak- şam gazetesi Aftonbladet (600 bin tiraj), geçenlerde en çok okunan sayfalanndan olan. pazar günlerinin turizm bölümünde iki sayfasıru Alanya'ya ayırdı. Bir göbek dansözünün dev resminin altındaşunlaryazıyor:"Turiz- min ucuz bir Mekke'si haline gelen Alanya'da göbek dansı bile yapmacık. Yaldızlar al- ünda, Avrupalılaşmış bir tu- rist avı, Türkiye'ye özgü do- ğal çekiciliği boğuyor." Ucuzluk kavramı "Alanya - Sen aşın ucuz- * sun!" başlığı altında ucuzluk kavramı, hem -yaada geçtigi_ gibi-** i 800 krona milyonerlik" olarak hem de bayağjhk an- lamında kuUanıbyor. Alanya konusunda, gazete- nin turizm uzmanı Ronny Nygren'in vardığı sonuç şu: - "Su ve şehir pis. Şehrin üzerinde pis bir koku var. , Yiyecekler Almanlaşünlmış.. Batı kıyısının dibi berbat." "Zaman zaman Türkiye, zevksiz bir Alman dışsemti gibi geliyor insana. Uluslara- rası nitelikte tatsız tuzsuz ye- mekler, bilen-bilmeyenin yaptığı pizzalar, ketçapa batırürnış şınlsıklam patates tavalar... İnce bir güzellik, yok, nitelik yok, yalın ^üzel- • lik yok. Burada insan, Isveç'-1 teki Türk doğallığını özlüyor. * Adam gibi yapılmış, soğanlı, t acı soslu döner kebabı." Ronny Nygren, İsveçlilere Alanya'ya gitmeyin demiyor. Önerisi şu: "Bir zamanlar Kleopatra'nın denize girdiği kıyıda insana yer kalmamış. 120 bin liraya bir günlük de- niz turuna katılın. Kale'ye çıkın. günbaumını izleyin. Sonra tavuklar, köylüler ve küçük esnaflar arasında aşağı doğru ağır ağır yürüyün. Ya da Toroslar'a ürmanın. Hem güzel hem daha ucuz hem de daha lezzetli. Kısacası, eğer Türkiye'yi yaşamak istiyor- san kaç Alanya'dan!" Uluslararası Körler Federasyonu Başkanı Kenneth Jernigan görmeyenlerin sorunlannı anlattı Teknoloji görmeyeıılerekolayhk sağlıyor GÜLATMACA Görmeyen insanlan karşılaş- tıklan problemler değil. toplu- mun onlara bakış açısı üzüyor. Bu bakış açısının temelinde özürlü insanlan aciz görmek var. Halbuki görme özürlü bir- çok insan çeşitli alanlarda diğer insanlar kadar başanlı olabili- yor. Batı ülkelennde görmeyen çok başanlı bilim adamlan, avukatlar ve öğretmenler var- ken, ülkemizde yüksek eğitim almış olsalar bile görme özürlü- lerin çoğu kendi mesleklerini yapamıyor. Hukuk fakültesini bitirip santral memurluğu ya- pan görme özürlü olduğu gibi, okuldan sonra ışsiz kalanlann sayısı da bir hayli kabank. Boğaziçi Üniversitesi'nde Amerikalı Uluslararası Körler Federayonu Başkanı Dr. Ken- neth Jernigan'nın konuşmacı olarak katıldığı toplantıda gör- meyen insanlarla ilgili dcğcr • ABD'den görme özürlü öğrenciler için getirilen 'Arkenstone Re- ader' adındaki makine kitaplan sesli okuyor. Bilgisayara bağlı bu makinede öğrenciler kayıt da yapabiliyor. • ABD'de üç aylık bir kurs gören Lokman Ayva işletme fakülte- sinde öğrenci. Lokman Ayva," Bu makine görme özürlü ögrencile- re derslerinde kolayhk sağlayacağı gibi görmeyenlerin bilgisayar kullanabildiğini göstermek açısmdan da önem taşıyor"diyor. yargılan ve karşılaştıklan prob- İemler konuşuldu. Doğuştan görme özürlü olan Jernigan, Türkiye'ye gelmiş ol- maklan büyük mutluluk duyu- yorum diye başladığı sözlerine şöyle devam etti: 'Diğer insanlarla eşitiz 1 "Her şeyden önce görmeyen- ler. diğer insanlarla eşit olduk- lanna ınanmalıdır. Biz körüz, diğer insanlarla rekabet edeme- yiz. onlann yaptıklannı yapa- mayız düşüncesini kafamızdan silmeliyiz. Toplumun görme- yenler hakkında yanlış düşün- celeri var. Yani nasıl ki gören her insan başanlı değilse, her görmeyen insan da başanlı ol- mak zorunda değil." Dr. Jernigan, teknolojik ge- hşmeler ve yeni yasalann görmeyenlere kolaylıklar sağ- ladığını ama bunlann işe yara- ması için toplumun görmeyen- lere bakış açısının değişmesi ge- reküğını belirtiyor. Boğaziçi Üniversitesi'ndeki toplantıda ABD'den görme özürlü öğrenciler için getirilen 'Arkenstone Reader' adındaki makine tanıtıldı. Kitaplan sesli okuyan ve bilgisayara bağlı bu makine ile öğrenciler kayıt da yapabiliyor. 3 aylık kurs gerekli Makineyi kullanmayı öğren- mek amaayla ABD'de üç aylık bir kurs gören Lokman Ayva İşletme Fakültesi'nde öğrenci. Lokman Ayva, "Bu makine görme özürlü öğrencilere ders- lerinde kolayhk sağlayacağı gibi görmeyenlerin bilgisayar kullanabildiğini göstermek açısından da önem taşıyor" di- yor. Toplanaya diğer üniversite- lerden dinleyici olarak katılan öğrenciler düşüncelerini şöyle açıkladı: Hanife Sertkaya (İst. Ünive- sitesi Psikolojik Rehberlik ve Danışmanlık Bölümü IV): Ben okuduğum bölümün ilk görme- yen öğrencısiyim. Bölüm baş- kanı, bölüme ilk geldiğimde uy- gulamalı dersler çok fazla, ba- şanlı olamazsın diyerek beni kabul etmek istemedı. Okulu bitirdiğimde iş bulma konusun- da pek ümıtlı değılim." Kamıl Erdoğan (Marmara Ünıversitesi İngilizce Uluslara- rası Bölümü IV). Ben 15 bulma konusunda ümitliyim. İnsan ne kadar ümitlı olursa iş bulma olanağı o kadar artıyor. " S A V A 5 H A B E X L E ü. İ ! . . .