Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31EKİM1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13i
Gyirgy
Saıdor'un
resitalî
• KatürServisi-Cemal
ReşıtReyKonser
Salonu"nda bu ayın son
konsen György Sandor'un
pıvaııo resıtalı. Bugün saat
18.00'de başlayacak resitalde
Macarasıllı solist Bach,
Busoni. Beethoven.
Schumann, Brahms, Liszt ve
Bartok"un eserlerini
>orumlayacak.
10. İstanbul
Gitar Festivali
•Kütür Servisi - İstanbul
Filarmoni Derneğı'nin
düzenlediği Uluslararası 10.
İstanbul Gitar Festivali, 9
kasım-3 aralık tanhleri
arasında Atatürk Kültür
Merkezi'nde
gerçekleşürilecek. Festivale
PacoPenaFlamenco
Topluluğu(İspanya),
MıchaelTroster(Almanya).
BalalaykaTopluluğu
(Rusya). Kosta Koçiolıs
(Yunanıstan), Aleksandr
Frauçi( Rusya) ve Helmut
Gerhardt-VVerner Nowak
(Almanya) katılacaklar.
lürkiye, AICT
yönetiminde
• Kültür Servisi -
Uluslararası Tıyatro
Eleştirmenleri Birliei
(AICT)'ninl2.Genel
Kongresi geçen hafta
Varşova'dayapıldı.
Dünyanın çeşitli
kıtalanndan 48 ülkenin
delegelerinın katıldığı
kongrede "değışen
politıkalar ve tiyatro" teması
çerçevesinde sayısız bildiriler
ve tartışmalar yer alırken
aynı zamanda yeni görev
bölümü yapıldı. Türkiye"yi
kongrede, bir bildiri sunan
Ayşegül Yüksel, Dıkmen
Gürün Uçarer ve Zeynep
Oral temsil etti. Yenı görev
dağıhmında. yedi yıllık süresi
sona erdiği ıçin başkanlıktan
aynlan John Elsom'un
(Ingiltere) yerine Prof. Carlos
Tindemans (Belçika) başkan
seçildi. Çekişmeli bir seçim
sonunda yönetim kuruluna
giren ülkeler ise şöyle
belirlendi. (Oy sırasına göre)
Fransa. Polonya, A.B.D.,
Türkiye. Fınlandiya,
Uruguay, Rusya. Hong
Kongvelrlanda.
Kadınlık Bizde
Kalsın'• Kültür Servisi - Yascmin
Yalçın Tiyatrosu. Yılmaz
Erdoğan'ın yazdığı. Metin
Serezli'nın yönettiği
"Kadınhk Bizde Kalsın" adlı
mûzikli güldürüyü Beşiktaş
Yumurcak Sineması'nda
sahneliyor. Oyunun
müziklerini Grup Çağn,
koregrafisini Melih Çardak,
dekorunu Selahattin
Taşdöğen, kostümlerini
Feyza Unal hazırladı.
Yasemin Yalçın, EceÖrge.
Ferdi Akarnur, Erdoğan
Dıkmen, İlyas İlbey,
Selahattin Taşdöğen, Renan
Bilek, Tülay Taşdöğen ve
Savaş Barutçu'nun rol aldıgı
oyun, perşembe ve cuma
21.15'te, cumartesi ve pazar
15.00 ile 18.30'da aörülebüir.
Edebiyat
sohbetlerî
•Kültür Seryisi - Belcdiye
Radyo Televizy onu'nun
(BRT)buakşamsaat
21.00'de başlayacak
Edebiyat Sohbetlen
programına Yaşar Kemal,
Oktay Akbal ve Demirtaş
Ceyhun kaulacaklar.
BAR'a Bogaza Gidilır^
Arnavutköy 1. Cad. No:17/A
263 32 34*26513 65
BİLSAK ROCK BAR
Bugün 21.30
NÜHIGEMİSJve 13.00-18.00
ROCK PARTY
Ghangir243 28 79-99
Ergin Orbey'in sahnelediği 'Ferhat ile Şirin' Ankara Devlet Tiyatrosu'nda
Devlet, ilk kez Nazııııoynuyor• Orbey: "Bir zamanlar,
bazı kararlan vermek, ma-
lum insanlann tekelindey-
di. Bundan Nazım Hikmet
de payını aldı."
AYŞESAYIN
ANKARA - Nazım Hikmet. ölümün-
den yaklaşık 30 yıl sonra Devlet Ti-
yatrolan'nda. Devlet Tiyatrolan. ilk
kez kapılanm Naam Hikrnet'e bir sevgı
oyunuyla açtı: "Ferhat ile Şirin."
Nazım Hikmet'in Bursa Hapishane-
sfndeolduğuyıllarda. 1946*da yazdığı 3
perdelik "Ferhat ile Şirin". tekil bir sev-
ginin. toplumsal sevgiye dönüşümünün
öyküsü. "Ferhat ile Şırin'i ilk kez 1980
yılıhda Ankara Şanat Tiyatrosu'nda
sahneye koyan Ergın Orbey yönetiyor.
12 Eylül öncesi Şehır Tiyatrolan, Gülriz
Sururi-Engin Cezzar Tiyatrosu ve
1980'in başında AST'ta sahnelenen
"Ferhat ile Şirin", Devlet TiyatrolarT-
yla birlikte 4. kez perde açacak. ilk kez
1979 yıhnda olmak üzere bir çok kez
Devlet Tiyatrolan repertuanna alın-
masına karşın. bir türlü "sahneye çık-
ma" olanağı bulamayan "Ferhat ile Şi-
rin", ancak yazannın ölümünden 29 yıl
sonra "sahne" diyebildi.
"Ferhat ile Şirin"i sahneye koyan Er-
gin Orbey, bu geç kalışın nedenini, "Bili-
yorsunuz bir zamanlar, bazı kararlar,
malum insanlann tekelindeydi. Çok il-
ginç yasaklar vardı. Nazım Hikmet de
bundan nasibini aldı" diye açıklıyor.
Orbey. "Nazım Hikmet'in kitaplan ya-
sak değjldi, ama tiyatroda oynanması
zordu. Ödenekli tiyatroda oynanması
daha da zordu. Radyo, televizyonda ise
neredeyse mûmkün değüdi. Nazım da.
payını aldı bu fırtınadan" diyor.
Türk dilinin güzelliğini, yetkinliğini
ortaya koyan yazarlara mutlaka öde-
'Ferhat ile Şirin'de sevginm her türlüsü var. Karşı cinse duyulan sevgi, toplum
sevgisi, doğa sevgisi, yaşam sevgisi. Tekil sevgiden çoğul sevgiye bir yokuluk.
nekli tiyatrolarda yer verilmesi gerekti-
ğjrıi söyleyen Orbey,"'Farklı dünya gö-
riişünden de olsa bu tür insanlar Devlet
Tiyatrolan'na mutlaka kazandınlmalı.
Nazım Hikmet'le farkh dünya görüşü-
ne sahip olan Necip FazıPa da Devlet
Tiyatrolan kapılanm açmah. Fazıl'ın
"Sabırtaşı" adlı oyunu kendi alamnda en
iyi oyunlanndan biri"görüşünü dile
geüriyor.
"Ferhat ile Şirin" de izleyici Nazım
Hikmet'i de görecek. Orbey'in oyun
kurgusuna getirdİği bir yorumla, Fer-
hat, zaman zaman Nazım Hikmet ola-
rak çıkacak izleyici karşısına. Hikmet,
Ferhat ile Şirin'i yazarken, Memet Fu-
at'a, Piraye Hanım'a oyunuyla ilgili
gönderdiği mektuplannı kendisi okuya-
cak. Orbey oyunu. Nazım Hikmet'in
Hapishane'deki günleriyle özdeşleşıir-
diği içın bu öğeyi kullandığını söylüyor.
Orbey, "Çünkü oyunda Nazım Hikmet
vahdetten söz edıyor. Yani bir kişinin
bir kişiye, daha sonra bir kişinin toplu-
ma duyduğu sevgiyi anlatıyor. Düşünce
olarak, Feıhat da, Hikmet de aynı şey-
leri duyuyor" diyor. Nazım Hikmet'in 2
perde olarak yazdığı ama mektupla-
nnda "3 perde olacak" dediği "Ferhat
ile Şirin"i Orbey, 3 perde olarak sah-
neye koyuyor.
"Ferhat ile Şinn"de sevginin her tür-
lüsü var. karşı cinse duyulan sevgi. top-
lum sevgisi. doğa sevgisi, yaşam sevgisi"
diyen Orbey sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Nazım Hikmet bu masalı, sağlam
tarihsel bir zemine oturtuyor. Ferhat,
ülkenin en iyi nakkaşıdır ama sevdiği
kızla arasında müthiş bir sınıfsal fark
var. Sevdiği kıa alabilmesi için Demir-
dağ'ı delip, Arzen Şehri'ne su getirmesi
gerekiyor. Ferhat. ilk başta sadece sev-
dığine kavuşabilmek için Demirdağ'ı
delmeye karar veriyor. Ama kazı cahş-
malan sürerken, Ferhat, susuzluktan
kınlan halkının sevgisini kazaruyor. Bu
kez aynı zamanda onlara su ulaştırabil-
mek için vargücüyle çalışıyor. Ferhat
Demirdağ'ı delerken, Nazım Hikmet'in
doğa sevgisine de tanık oluyoruz. Çün-
kü Demirdağ'la. ağlayan nar. gülen
ayva ile konuşur. Bu sahnelerde Fer-
hat'la Nazım birleşiyor, Şinn. Piraye
oluyor zaman zaman."
Orbey, oyunda zaman zaman hapis-
hanede olması nedeniyle Nazım Hik-
met'in, kendini Ferhat'la bütünleştirdi-
ğine inanıyor. Orbey, "Çünkü birisi ha-
pishanede tutsak, birisi aşk tutsağı" di-
yor.
İstanbul ve îzmir'den Parliament Superband geçti
3 kuşaktancazıntehlikesizyüzüCEMYEGÜL
Çazın özünde doğaçlama
yatmaktadır. Pekçok caz mü-
zisyeni için caz ile doğaçlama
eşanlamlıdır. Doğaçlamanın
anlık tılsımı, cazı belki de diğer
tüm müzikal yaklaşımlardan
ayırmaktadır. Caz aynca bir
hayat biçimidir de. Superband
kitapçığının iç kapafından,
cazın yaşayan bir sanat olduğu-
nu vurgulayan Louis Armst-
rong alıntısı herşeyi özetliyor
ashnda: "Biz hayatı çalıyoruz."
Parliament'in caz etkinlikleri
bu yıl "Jazz Generations" adı
altında gerçekleştiriliyor. Et-
kinliğin adı A.B.D'de koyulu-
yor. Pek uygun bir isim ol-
madığım düşünüyorum. Caz
nesilleri adı altında sunulan et-
kinlikte, sadece bir dönemin
müziğinin, üç ayn nesil tarafı-
ndan yorumlanmasına tanık
oluyor ve başanlı tanıtım kam-
panyasıyla Parliament'in bu yü
bize cazın tehlikesiz yüzünü
sunduğunu görüyoruz.
İlk nesil Dovvn Beat dergjsi-
nin arka sayfalanndan çıkmış
gibiydi. Trompette Ryan Kisor
ve Michael Leonhart, alto sak-
sofonda Jesse Davis, tenor sak-
sofonda Joshua Redman, basta
Christian McBride, davulda
Lewis Nash ve piyanoda toplu-
luğun aranjörü ve müzikal di-
rektörü Mike LeDonne'dan
oluşan topluluğun konsen
Mike LeDonne'un bestesiyle
açıldı. Temiz, pak , şık müzis-
yenler, düzerdi sololar, parça
anonslan, sahne gerisi sesi ve
müzisyenlerin tavırlan bana,
caza romantik ve sürreal bir bo-
yut getiren Spike Lee'nin "Mo'
Better Blues" adlı filmini anı-
msam. Evet, topluluk bop çalı-
yordu ama doğaçlama unsunı
olmadan.
Konser Cedar Walton ve
Kenny Dorham'ın parçalanyla
devam etti. Kenny Dorham'ın
San Fransisco Beat adh parça-
sındaki Michael Leonhart'ın
trompet solosu çok temiz, cilah
ve kınlgandı. Aynı parçadaki
Jesse Davis'in alto saksofon so-
losi ise çok daha duvgu yüklüy-
dü. Basta Christian McBnde ve
davulda Lewis Nash müziği sıkı
örüyorlar ancak topluluğun
bölümde aradıgım yeğınliği
bulduğumu söyleyemem.
îkinci nesil ise, şarkıcı Nnen-
na Freelon'un topluluğuydu.
Piyanoda Norman Simmons,
gitarda Scott Savvyer, basta
Bob Cranshavv, davulda
Kenny VVashington ile başladı
Feelon'un topluluğu. Başlarda
bıraz kontrolsuz olmasma rağ-
men, Nnenna Freelon'un sesi
de kendisi gibi güzeldi. Freelon
sonradan açıldı ve sesinin kat-
na Freelon, gitarist Scott Saw-
yer ile sahneyi terkettikten ve
tenor saksafoncu David Sanc-
hez sahne aldıktan sonra müzık
yoğunluk ve derinlik kazandı.
Da\id Sanchez de oldukça genç
ve bana kahrsa yeni nesil nüzis-
yenler arasında en çok gelecek
vaadeden de o. Tüm etkinlik
boyunca vücudunu kullanan
tek müzisyen de David Sanc-
hez'di. Topluluğun son parçası
bir Archie Shepp bestesiydi. Bu
•j^kx
, J
I n ,T"ı m
*ga—m
r I
1 m
•Christian McBride'ın elleri, basın tellerini ustaca yaladı. Nnenna Free-
lon'un sesi de kendi gibi güzeldi. Archie Shepp bestesinde ise herkes müzi-
ğin içindeydi, izleyenler de! Son parçada bütün müzisyenler sahne aldılar.
enerji katsayısı bir türlü yüksel-
mıyordu. Pıyanist Mike Le-
Donne'un bu ilk bölümü kapa-
tan bestesinde enerp biraz yük-
seldi. Da\Tilcu Lewis Nash'in
trompet solosu, kısa bir an için
bile olsa Art Blakey'i anımsattı.
Christian McBride'ın elleri de
basın tellerini ustaca yaladı bu
parça boyunca. Joshua Red-
man'ın solosu ise, 1960 hareke-
tinin önemli isimlerinden biri
olan babası Dewey Redmanın
sololannı pek anımsatmadı. Bu
manlannı sergiledi. "Scatting"
yaparken kimi zaman Ella Fitz-
gerald'ı andınyordu. "Never
Let Me Go" adh bossa-nova
kokan parçada Bob Cranshovv
ve Kenny Washington çok iyi
ritm tuttular.
Bir süre sonra ele aldıklan
caz klasiği "Body and Soul" da
ise trompet üzerinde süpürge ve
piyano Freelon'un sesini ba-
şanyla okşadılar. Gitar ve piya-
nonun birlikteliğinin müziği
böldüğü hissediliyordu. Nnen-
parçada herkes müziğin için-
deydi. İzleyenler de!
Son nesü ise cazın devleri ola-
rak tanıüldı. Trompette Do-
nald Byrd, alto saksofonda Phil
Woods, trombonda Slide
Hampton, piyanoda Kenny
Barron, basta yine Bob Crans-
havv ve davulda yine Kenny
Washington ile tenor saksofon-
da da topluluğun müzikal di-
rektörü olduğu anlaşılan
Jimmy Heath vardı. Bu son
konser Jimmy Heath'in kendi
bestesiyle açıldı. Nefesliler sı-
rayla sololannı attılar. Phil
Woods'un pürüzsüz solosunda
neredeyse her notayı yakala-
mak mümkündü. Bas, davul ve
piyano tek vücut olmuştu ade-
ta. Ritm kuvvetliydi. Sadece
Jimmy Heath'in sololan biraz
zayıf kahyordu.
Bu ilk parçanm ardından,
Jimmy Heath'in 1954'te Miles
Davis ile birlikte yaptığı, C.
T.A. adh parçayı dinledik. Bu
parçayı izleyen Benny Carter
bestesinde ise, Phil Woods'un
keskin alto tonu, trompet gezi-
nen süpürge ve piyanonun yu-
muşak tuşlan oldukça etkileyi-
ciydi. Bu parçayı loş bir caz ku-
lübünde, sigara dumanlan
arasında dinlemek de çok keyfı-
li olurdu herhalde.
Phil Woods bestesi olan dör-
düncü parçada tempo yükseldi,
ritm sağlamlaştı, Shde Hamp-
ton'un sololan kuvvetliydi.
Kenny Barron piyanoda,
Jimmy Heath'in sololannı çok
iyi ördü bu parça sırasında.
Kenny Barron'un çahş stilinin
kimi andırdığını bir türlü çıka-
ramadım.
Konser bir caz klasiği olan
Monk'un Round Midnight'ı ile
devam etti. Bir sonraki parça
Slide Hampton'un bestesi On
The Plane'di. Bu parçada solo-
lanyla müziğe en çok giren de
Slide Hampton'du.
Etkinlik bir Kenny Dorham
parçasıyla son buldu. Bu parça
için tüm müzisyenler sahne
aİdılar. Nefesliler, vurmahlar ve
son nesil cazcılar Jimmy He-
ath'in yönetiminde sahnedeki
enerjiyi doruga çıkardılar ve se-
yirciyle bütünleşerek kuvvetli
bir fınal yaptılar. Seyirciler de
tüm müzisyenleri uzun süre
ayakta alkışlayarak duygu-
lannı dile getirdiler.
Hiçbir taklitçi iş üstünde yakalanmadı
'Enayiheykelleri'
müzedeseı^ileııiyor
GAZİANTEP (Cumhuriyet) - Güvenlik güçlennin çeşitli ope-
rasyonlarda ele geçirdıği 'taklıt tarihi eserler' halkm eğıtilmesi
amacıyla Gaziantep Müzesi'nde sergılenmeye başlandı. Yetkililer,
taklit tarihi eserlerin, konuya merakh yurttaşlan kandıran bazı
kişilerce piyasaya sürüldüğünü behrterek, "Efes Artemisi, Mer-
yem Ana ve Viking heykellerinin' de aralannda bulunduğu 10
taklit eserin müzede sergilendiğini söylediler.
Gaziantep ve yöresinde "enayı heykellen" diye de adlandınlan
taklit tarihi eserler ile dolandıncılık yapıldığı bildirildi. Gaziantep
Müzesi ve Emniyet Müdürlüp yetİcilileri, sahte hazine haritalan
ve maden dedektörleri ile yapılan dolandıncılığı şöyle anlattılar:
'Yeni yaptıklan heykelcikleri san yaldızla boyayıp altından
yapılmış görüntüsü vererek çeşitli yerlere gömen dolandınalar,
saf kişilen sahte hazine haritalanyla kandınyorlar. Dolandıncı-
lar. tuzaklanna düşen saf kişileri önce taklit eserleri gömdükleri
yere götürüyorlar. Orada dedektörle arama yapan dolandınalar,
büyük bir heyecanla kazıva girişiyorlar. Daha sonra da çıkardıklan
taklit eserlen büyük paralar karşıbğında tuzağa düşündürdüklc-
ri kişilere devrederek kayıplara kanşıyorlar."
Taklit eserleri gerçeklerinden ayırt etmenin bir hayli güç ol-
duğunu ^Tirgulayan müze yetkilileri, ellerinde haritalarla "Hazine
anyoruz!" diyenlerin mutlaka ihbar edilmesini istediler. Yetkili-
ler. 'Hiç kimse gerçek bir harita bulduğunda ya da bulacağına
inandığında kendine ortak aramaz. Bu düpedüz tuzaktır, sahteci-
liktir. Dıkkatli olun!' diye uyanda bulundular.
Sabahışığında'köm-ür'gösterisi
II' etkinlikleri kapsamında düzenlediği "Köm-ür' adb gösteri, bu sabah saat 10.00'da Yedikule
Gazhane'de gerçekieştınlecek Aydın Teker, Gazhane ıçın özel olarak hazırladıgı 'Kom-ür' goste-
risini. sabah ışığınm yapıta yeni boyutlar kazandıracağıru düşündüğü için saat 10.00'a aldığını
belirtti. Müziğini Mete Sakpmar'ın besteledıği, kostümlerini Ayşegül Alev'in hazırladıgı gösteri-
ye dansçı olarak Ebru Anıt Ahunbay, Zeynep Arkök, Erdal Atik, Ziya Azazi, Mustafa Kaplan,
Olcay Karahan, Canan Şadalak. Aydm Teker. Meltem Tezmen ve Bahar Vidinlioğlu katıhyor.
İSTANBUL BUYUKSEHİR BELEDİYESİ
KULTUR İŞLERİ DAİRE BASKANLIĞI
KUTUPHANE VE MUZELER MUDURLUGU
KASIM1992 KÜLTÜR ETKİNLİKLERİ
ATATURK KITAPLIGI
taska
GIRIŞ
ZUMhSII
Sınan Goksel "Sudan Foloğraflar'
Sergısı
Sergı Salonu
Caner Karavit "Ozgün Baskı"
Sergisı —
UstOkumaSalonu
Ayın Yenı Kıtaplan Sergisı
Yayıncılar Bırlığı işbıriığı ıte düzen-
lenmıstır
Toplantı Salonu
Canlı Elestıri
Kontk Ahmel Oktay
Duzenleyenler Orhan Alkaya, Gü-
ven Turan
Saat 16 00
30 Ekım de yaptlamayan topiantı bu
tanhe alınmıştır
Toplantı Salonu
"AlaturKa Şıırten'yle Mebn Altıok
Duzenleyen EnverErcan
11-14 Kasa1M2
Toplantı Salonu
Felsefe Açısırtdan Tanh
Toplantı Salonu
Plastık Sanatlarda Bu Hafla
Vasıt Kortun ile Bıenal' ûzerıne
soyleşı
Düzenleyen NurNırven
Saat 15 00
Toplantr Salonu
"3* ölum Yıldonumunde Anılarda
Yahya Kemal'
Konuk CahıtTanyol
Duzenleyen EnverErcan
Saat 1600
"Variık Alanı Olara1
- "r
c'->
" -.ıa-
rı'
Konuşmacılar. loanna Kuçuradı
(Açılış Konuşması), Ismaıi Demır-
döven (CHurum Başkanı). Arda Den-
kel. Zeynep Davran. Tûten Arığ,
Betul Çotuksoken
"Çeşitli Bılgı Dallan Olarak Tarıh ve
Sorunları'
Konuşmacılar Cemıl Akdoğan
(Oturum Başkanı), Arslan Kaynar-
dağ. Mehmet Alı Kılıçbay, Salıh
Ozbaran
Toplantı Salonu
Dunden Yanna
•50 Yılında Vartık Vergısı"
Katılanlar Rıdvan Akar, Yılmaz Ka-
rakoyunlu, Cemıl Kocak
Yoneten. SolıOzel
Saat 1600
Çocuk Kıtaplığı
Dunya Çocuk Kıtaplan Haftası
Çocuk Kıtaplan Sergısı
Yayıncılar Bırlığı Işbıriığı ile duzerv
lenmıştır
1IIKMİH2S*
Toplantı Salonu
Gençlık Haftası Panellerı
"Gelecek II Cumhuriyet Neo-
Osmanlı, Yukselen Değerler
Yoneten Tuncay Guttıan
Saat 1600
Panele Katılacaklar daha sonra tlan
edılecektır
10-17 Kasım Dunya Gençlık Haftası
Duzenleme Komıtesı ışbırlığı ile du-
zenlenmiştır
Toplantı Salonu
Karıkatürumuz Sorgulanıyor
' Kankaturcûler Derneğı
Katılanlar Erdoğan Bozok. Yurda-
gün Göker. Ismaıi Gulgeç. Muhıttın
Koroğlu, Tan Oral
Düzenleyen FarukŞüyun
Saat 16 00
14KM1İN2C
Toplantı Salonu
'Tarıhte Açıklama ve Anlama So-
runları
Konuşmacılar Dogan Ozlem (Otu-
rum Başkanı) KurtuluşDınçer. Ak»n
Erguden Önay Sözer. Hılmı Yavuz
(Oturum Başkanı) Halıl Berktay
Oğleden sonra toplantı tartışma ve
yuvarlak masayla devam edecektır
Yuvarlak Masaya katılanlar Hılmı
Yavuz (Yoneten), Dogan Ozlem, Ce-
mıl Akdoğan, Yaman Ors, Ismaıi H
Demırdoven
IIUMiitnPaıartKi
Toplartı Salonu
Gençük Haftası Panelleri
Unıversıteler Yenıden' Yapılırken
NasılBırUnıversıte'"
Yoneten Tuncay Gürhafi
SaaL16 00
Panele Katılacaklar daha sonra ılan
edılecektır
10-17 Kasım Dunya Çocuk Gençlık
Haftası Duzenleme Komıtesı ışbırlı-
ğı ile duzenlenmıştır
17USHİMZMI
Toplantı Salonu
Gençlık Haftası Panellerı
"Gençlık Alt Kulturlerı From Floc-
kers to Islamıcs '
Yoneten Tuncay Gürnan
Saat 16 00
Panele katılacaklar daha sonra ılan
edılecektır
Ç
Toplantı Salonu
KARİKAFÜR VE
MİZAH MÜZESİ
Bulgarıstan Karıkatürcûterı Sergısı
Açılış 6 Kasım 1992 Cuma Saat
1800
Açılış 6 Kasım 1992 Cuma Saat
1800
VVorkshop
Remzı Koklü ve Oğrencıler gosterı-
sı
Tahta Baskı
Saat 14.00-18 00
2SKSMİ99ZCH»
Ingılız Karıkaturu
Konuşmacı Yurdagun Göker
Saat 18.00
1-MIUMI
Anma Sergısı
Burhan Solukçu
Gırış ûcretsızdır
Adres. Ataturk Bulvan 'Kovacılar
Sok No 12 34230 Fatıh Tel: 521 12
04
Gınş ücretsızdir
Adres Ataturk Bulvan Kovacılar Sok No 12 34230 Fattı Tel: 5211204
KADIN ESERLERİ KUTUPHANESJ
VE BİLGİ MERKEZİ
Ayfer Karamanı Atolyesı Karma
Sergısı
Katılanlar SAkkaya BBayraktar,
EE Bereket N Bırler. E Gençer. A.
Karamanı. S Keçecı, I utay. S Rona.
F önal, F Özel. S Türkmen, B Uzun-
yol, H Urkezgıl
Açılış Saat 18 00
Gınş ucretsızdır.
Adres Fener Mah. Abdüleselpasa Cd. Bulgar Kılısesi yanı Haltç
Tel. 52374 08
İLAN
İZMİR 4. ASLÎYE CEZA MAHKEMESt
HÂKİMLİĞt'NDEN
1991/218 E.
992/530 K.
Hâkim: Ş. Zeki Bayar 14671
Y.İş Müd.: Ülker Atom 1181
I^arşılıksız çek vermek suçundan sanık NECİP ARSLAN, hakkmda
verıletı gıyabi karar, tüm aramalara rağmen sanık bulunup kendisine
tebliğ edilememiş obnakla,
Gereği d.: Necip ve Fatma'dan olma Denizli Merkez Akdere kö-
yünde nüfusa kayıtlı, NECİP ARSLAN'ın hakkında 3167 SK'jıun 16/1
maddesi gereğince BİR YIL süre ile hapıs cezası ile mahkûmiyeüne,
sanığın takdiren bir yıl süre ile bankalarda çek hesabı açmasının ve
çek keside etmesinin yasaklanmasına, butün bankalara duyurulmak
üzere TC Merkez Bankası'na bildirilmesine, ceman 27.000V TL. mah-
keme masrafının sanıktan tahsiline mutedair, iş bu karann sanığın
tüm aramalara rağmen sanık bulunup usulüne uygun tebligat yapü-
mamış olmakla, masrafı daha sonra sanıktan tahsil edilmek üzere,
îzmir'de yayımlanan gazetelerden birinde neşri ile sanığa ilanen teb-
liğine karar verilmiştir. İlanen tebliğ olunur. 9.10.1992
Basın: 40978
İLAN
ÜSKÜDAR1. ASLİYE HUKUK
HÂKtMLİGİ'NDEN
Esas No: 992/558
Davaeı Satı Aker tarafından ikame olunan gaiplik davasının yapı-
lan duruşmasında:
Davaeı Satı Aker eşi Mehmet Aker'in 1979 yıhnda Üsküdar Çen-
gelkoy'de denıze serinlemek için girdiğini ve bir daha su ytlzüne çık-
madığını ve tum aramalara rağmen cesedinin bulunamadığını,
muhtemelen eşinin denizde boğulduğunu, Üsküdar C. Savcüığı'nın
980/3775 hazırlık sayılı dosyasıyla yapılan tahkikattan bir netice alı-
namadığını ve eşinın ölmüş olması durumu hasıl olacağından gaipli-
ğine karar verilmesıni istemiş olmakla:
Mehmet Aker'in hayat ve mematından haberdar olanlann iş bu ila-
nın yayın ta/ihinden itibaren kanuni s\)K icerisinde mahkememizin
992/558 dosyasmdan bahisle haberdar etmeleri hususu ilan olunur.
27.10.1992
Basın: 12287