24 Nisan 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
OCAK 1992 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Tefeciliğe ceza •• ANKARA (AA)- CDdünç Para Verme "Vasası'na uygun c3avranmayan i icrazatçılar ile tefecilik yapanlara hapıs ve para cxzası verilmesini öngören KHK, ceza oniktarlan arıtınlarak /Adalet Komisyonu'nda toenimsendı. K.omisyonda fc>enimsenen KHK'ya gpöre Ödünç Para Verme Yasası'naaykın davrananlara, altı aydan iki yıla kadar h apis ve 100 milyon 1 i radan az olmamak kaydjyla sağladıklan menfaatlerin beş katı ağır para cezası verilecek. Busuçlann tekran halindecezalar üçkatına kadar arttınlacak. Endeks 4500'ü aştı Ekonomi ServLsi-1M KB endeksi dün 4580,56 puana yükseldi. Kasım ayı sonundaki yükselişte endeks seans içinde 4917 puana kadar çıkmış, ancak en yüksek kapanış 26 K.asım'da 4544 puan olmuştu. Salı günü 4420 puandan kapanan borsa. dün 160 puan birden alarak son dokuz ay içindeki en yüksek seviyesineçıktı. Dünküseansın sonunda 74 hisse senedinin değeri yükseldi. Mali endeks 90 puan artarak 3500e, sanayi endeksi 201 puan artarak 5212'yeçıktı. TÜRKTRADE genişliyor • ANKARA (AA) — Bir zamanlar Türkiye ihracatının yaklaşık üçte birini gerçeleştiren ve "ihracatın gözbebeği" olarak nitelendirilen dış ticaret sermaye şirketlerinin örgütü durumundaki Türkiye Dış Ticaret Derneği (TÜRKTRADE) yapısal değişikliğe gidiyor. TÜRKTRADE Yönetim Kurulu, derneğin orta boy ihracatçılara ve imalatçı- ihracatçılara açılmasını kararlaştırdı. İş dünyasına seminer • İstanbul Hab«r Servisi — Best Yönetim Geliştirme Merkezi'nce düzenlenen ODTÜ Kamu Yönetimi öğretim üyelerinden Prof. Mehmet Gürkaynak'ın konuşmacı olarak katılacağı üç günlük seminer Dedeman Oteli'nde dun başladı. Katılımı ücretli _ olan seminere Oyak, Renault, THY, Sabancı Holding, Kordsa, Töbank, Egebank, Güneş Sigorta, Polisan, Kurt and Kurt gibi şirketlerin üst düzey yöneticileri katılıyor. İş dünyasının "tnsanı Tanımak" adına özel çaba, zaman ve para ayırdığı semineri düzenleyen Best Yönetim Geliştirme Merkezi yetkilileri çalışmalanna gösterilen ilginin nedenini şöyle açıkladılar: "Toplumsal yaşamda olsun, iş dünyasında ofsun her şey karşmızdakini doğru ve iyi anlamayla baslıyor. Üstelik bunun o gündelik iş temposu içinde hem çok hızlı, hem de eksiksiz ve görecelikten uzak olması gerekiyor. Seminerimiz işte bu gereksinimi karşılıyor. Çünkü iletişîmin- algılamanın bilimsel yöntemleri var. Biz katılanlara bu bilgi ve yöntemleri iletiyoruz. Kuruluşlar, firmalar bazında yürüttüğümüz çalışmalann gördüğü ilgi bizi bu türden özel seminerler düzenlemeye ittir Hazirıe bonosıma btiyük talep • ANKARA (ANKA) — Bankalarm bugün gerçekleştirilen üç ay vadeli Hazine bonosu ihalesine büyük bir talep gösterdikleri, ancak Hazine'nin bankalann 5 trilyon lirayı bulan söz konusu talebinin ancak üçte birini karşıladığı bildirildi. Edinilen bilgiye göre dün yapılan üç aylık Hazine bonosu ihalesinde bir trilyon 551 milyar liralık bono satıldı. Ihalede en düşük faizin yiizde 65.82, en yüksek faizin yüzde 68.49 olarak gerçekleştiği belirlendi. Ortalama faiz ise yüzde 67.72 oldu. Hazine bir önceki üç ay vadeli Hazine bonosu ihalesinde ise ortalama yüzde 68.44 faizle 2 trilyon 331 milyar liralık bono satışım gerçekleştirmişti. Ekonomi YPK gündemindeANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - 1992 yılı ekonomik program ve bütçe tasarıları bugün Başbakan Süleyman Demirerin başkanlığında ya- pılacak Yüksek Planlama Ku- rulu'nda (YPK) görüşülmeye başlanacak. Ekonomik paket- teki en önemli unsurolan kay- nak yetersizliğinin nasıl çö- zümleneceği konusunda he- nüz görüş birliği sağlanamadı. Ancak 1992'nin bütçe açığı kâğıt üstünde 32 trilyon liraya çekildi. Bu açığın 11 trilyon li- ralık bölümü karşılıksız para basılarak finanse edilecek. YPK'ya sunulan önerilere göre 1992 yılı büyüme hızı he- defi yüzde 5.5 olacak. Toptan eşya fiyatlarındaki yılbaşı-yıl- sonu artışı yüzde 38, ortalama enflasyon oranı yüzde 52 ola- Konsolide bütçe Hedef açığı 32 trilyon liraya çekildi. Harcama büyüklüğü 205 trilyon lira olarak belirlendi. Fon gelirleri 15 trilyon liralık bölümü bütçeye aktarılacak. 1992 hedeflori İthalat 23.2 milyar, ihracat 15.8 milyar, cari işlemler fazlası 945 milyon dolar olacak. TL, dolara göre reel olarak yüzde 3.7 oranında devalüe edilecek. cak. Ayrıca 1991de 4166 lira olan ortalama dolar kuru, bu yıl 6332 lira olacak ve TL reel olarak yüzde 3.7 oranında de- valüe edilecek. Ödemeler dengesi cari iş- lemler hesabının, bu yıl girme- si beklenen 500 milyon dolar- lık hibe ile birlikte 944 milyon dolar fazla vermesi öngörü- lürken ithalatın 23.3, ihraca- tın da 15.8 milyar dolar olaca- ğı varsayıldı. 1991 yılında 8 trilyon liralık Körfez hibesine karşın 32 tril- yon 345 milyar lira olan kon- solide bütçe açığının bu yıl 32 trilyon lirada tutulması hedef- lendi. Hazırlanan bütçe tasla- ğında, konsolide bütçe harca- maları için önce 203 trilyon liralık ödenek konuldu. An- cak Genelkurmay Başkan- hğı'nın askeri harcamalar için ayrılan ödeneği az bulması üzerine son anda savunma harcamalannın yer aldığı 'di- ğer cari giderler' kalemi 3 tril- yon lira arttınlarak, yatırım için ayrılan ödenek 27 trilyon liradan 26 trilyon liraya çekil- di ve toplam giderler de 205 trilyon lira oldu. Konsolide bütçe gelirlerinin ise 173 tril- yon liraya çıkanlması öngö- rüldü Bütçe gelirlerinin 138 tril- yon 650 milyar lirasının vergi- lerden, 15 trilyon lirasının fonlardan yapılacak aktarma- lardan, 3 trilyon lirasının özel- leştirmeden elde edileceği varsayıldı. Bütçe harcamalannın ise 82 trilyon lirası personel gideri olmak üzere 103 trilyonluk bölümü cari harcamalara, 26 trilyon lirası yatırım harcama- lanna aynldı. 42 trilyonu iç ve dış borç faizi, 7 trilyon lirası da vergi iadesi olmak üzere 76 trilyonluk bölümü de transfer harcamalanna aynldı. Tavuklar kesilince, üretim 55 milyonluk tüketimin yansını karşüayabildi Yumıırta bin liraya dayanıyorYumurta fiyatlan bir yılda yüzde 300 arttı. Toptan fiyatı 630 liraya yükselen yumurta, bakkal ve marketlerde 800-850 liraya satılıyor. MEHMET SARAÇ ~ Bir yılda yüzde 300 artan fi- yatıyla son günlerin pahalı yiye- ceği yumurtadaki artış durul- muyor. Türkiye'nin en büyük yumurta ureticisi durumundaki Afyon'un Başmakçı ilçesinde geçen aralık ayında 400 lira olan toptan yumurta fiyatı 630 lira- ya, bakkal ve marketlerde ise 800-850 liraya yükseldi. Üretici- ler, fıyatlar bu hızla giderse ya- kında yumurtayı 1000 liraya yi- yeceğimizi belirtiyorlar. Son günlerde hızlı bir tırma- nışa geçen yumurta fiyatlannda- ki artış, üretici tüccar tarafından "kırmızı etten kaçış" nedeniy- le tavuk kesiminin artması, yumurta-tavuk dengesinin bu yıl da kurulamaması, askere yu- murta dağıtılması ve Türki cum- huriyetlere yiyecek yardımına bağlanıyor. 1300 ortaklı Başmakçı Tavuk- çuluk Kooperatifi Müdürü Toptan yumurta fiyatındaki artış Hamza Sangün, "Tüccar bizim ancak altı hafta dayanabildik. astümüzde. Fiyatlan da onlar Sonrasında piyasayı zapteme- yiıkseltiyor. Tüccar surekli mal istiyor. Gönderiyoruz. '30-40 li- ra fazla olsun yine de gönder' diyor. Bence an talep dengesiz- ligi fiyatlan bu kadar yiikseltti." Sarıgün'e göre geçen yıl tavuk- yumurta dengesinde yumurta aleyhine bozulan denge bu yıl da tavuk dengesine bozularak yine fiyatlan arttırdı. Tavuk ure- ticisi beyaz ete rağbet artınca ke- sim yaptı. Bu da fiyatların art- masına neden oldu. Sangün şöyle konuştu: "Biz bir ay evvel yumurtayı 350 lirada tutmaya çalıştık, ama dik. Bir de gecen sene 50 milyon adet yumurta üretilmisti. Bu se- ne yarıya düştü. 25 milyon iire- time karşı 40-50 milyon talep var. Bunu da bu şekilde karşı- lamak miımkun degil." Hamza Sangun'e göre ağus- tos ayına kadar fiyatlar artma- ya devam edecek, ancak sonra düzelecek. Şohut Tavukçuluk Kooperati- fi çalışanlarmdan Osman Yan- maz da "Gecen yıl aralık ayın- da yumurta 150 liraydı bu yıl ocakta 613 liradan sattık. Kes- mekten yumurtlayacak tavuk kalmadı ki" görüşunü savundu. Istanbul'da bakkal ve market- lerde birinci sınıf yumurta fiya- tı 800-850 liraya yükselirken tüc- car "bu gidişten" memnun de- ğil. Poyrazlar Kollektif Şirketi sahibi Kemal Poyraz, bu konu- da sunları söyledi: "Ette sıgır vebası korkusu yii- zünden bir anda tavuk etine yö- nelindi. Tavuk para edince de üretici hayvamnı kesti. Bu da üretimle tüketim arasındaki dengeyi bozarak açığı ortaya çı- kardı. Bana gorefi> i atlaryuksel- mez. Zaten yükselse bile talep yok ki. Satışlanmız duştu. Bizim için önemli olan malımuı sata- bilmektir. YUksek fiyata az mal satmışım, bu bana ne yarar ge- tirecek ki?" Nakliye, sigorta, yükleme, kı- rık ve kâr da eklenince tüketici- ye gelene kadar fiyatı bir mik- tar daha yükselen yumurta için tüccar Yusuf Yıldtnm, "Aslında gerçek fiyat 500 lira" diyor. Yıl- dınm'a göre yumurta fiyatlann- daki "anormal" artış "et boyko- tu"nda tavuk kesilmesi yuzün- den olmuş. Yıldırım'ın fiyat ar- tışları konusundaki göruşleri şöyle: "Stgır vebası her tüıiü dengeyi degiştirdi. Bir de Azerbaycan gi- bi Türki cumhuriyetlere gıda yardımı ve askertere yumurta ye- dirme kararı etkili oldu bence. Şimdi tutabilirsen tut yumurta fiyatiannı. Bizde talep kırsal ke- simde duştu. Ama şehir içlerine aynı hızla mal yetiştirmeye çalı- şıyonız. Bana göre bu hızla ya- kında yumurtayı 1000 liraya yi- yece^iz." Yumurtadaki hızlı fiyat artış- larına son günlerde tavuk yemi ve elektriğe yapılan zamlann da etkili olduğu belirtiliyor. Tavuk yeminin parekende satış fiyatı 150 lira arttı. Daha önce kilosu 1350 lira olan tavuk yemi zamh satış fiyatı 1500 lira olarak be- lirlendi. 'Konaklama tesislerine teşvik verilmesin' görüşü savunuluyor Antalya artık yatak istemiyor BÜLENT ECEVİT ANTALYA — Turizm teşvik- lerinin Akdeniz bölgesinde ko- naklama sektörüne değil diğer turizm kollanna verilmesi isten- di. Yatak sayısının 1992 yılı için- de 100 bine ulaşmasının beklen- diği Antalya'da altyapı yetersiz kalıyor, bu da çeşitli çevre so- runlannı gündeme getiriyor. Tu- rizmciler bu teşviklerin altyapı çalışmasına aktanlması görü- şünde olduklarını belirtiyorlar. Ayrıca turizm teşviğinin yurtdı- şında tur operatörlüğü ve char- ter filoları kurabilecek firmala- ra verilmesinin Türk turizmi açı- TOB) sözcüsu Turgay Alp, böl- ge olarak bu yatak kapasitesinin 2-3 yıl yeterli olacağını söyledi. Alp, "Hflli hazır yataklar zor doluyor. Bunlara yenilerini ila- ve etmek bölgenin 'boş' olarak kaldığı, ilginin olmadığı imajı yurtdışında yavgınlaşacaktır. Ta- bii Türk turizmi de bundan za- rar görecektir. Bu duşünceleri- mizi biz gecen yıldan beridir soylüyoruz" dedi. Turizme adanmış il olan An- talya'da üst yatınmlar bolca ya- pılırken altyapıya hiç önem ve- rilmediği gözleniyor. Örneğin Güney Antalya Turizm Gelişim Projesi ilk ortaya çıktığı zaman 12 bin yatak kapasiteli olacağısından yararlı olacağı vurgula- nıyor.Yeni dönemde "turizm elirlenmişti. Şu andaki proje- politikası" belirlenirken özellik- ye baktığımızda yatak sayısının 22 bine çıktığı ancak altyapı projesine herhangi bir ekleme- nin olmadığı görülüyor. Güney Antalya Turizm Gelişim Proje- si uygulayıcılan, kendilerinin zor durumda kaldıklarını, yatak kapasitesi arttınmlarının Tur'-nn Bakanlığı'ndan geldiğini belirte- rek yapabilecekleri bir şeyin ol- madığını söylüyorlar. Bu arada altyapı yetersizliği, yeraltı sulannı azaltması dolayı- sıyla deniz suyunun gelmeye başlaması ve antma tesislerinin yetersiz kalması sonucu çevrenin de bozuma uğramaya başladığı öne sürülüyor. İe teşvikler konusunda dikkatli davranılması gerektiği turizmci- ler tarafından üzerinde durulu- yor. Öncelikle Akdeniz Bölgesi için konaklama sektörüne teşvik verilmemesi istenirken bu kay- nağın altyapı çahşmalanna ak- tanlması isteniyor. 1991 sezonu kapanırken bölgenin yatak ka- pasitesi 75 bin idi. 1992 sezonu- na girilirken bu saymın 100 bin olması bekleniyor. Halen teşvik- li olup da inşaatları devam eden yatınmlarla birlikte 1993 yılı so- nunda yatak sayısı 150 bine çı- kacak. Akdeniz Turistik Otelci- ler ve İşletmeciler Birliği (AK- Antalya'da yatak kapasitesi açısından sonın yok. Antalyalılar, 5 yıldızlı otellere verilen teşviklerin altyapı çalışmalanna kaydı- rılmasını istiyoriar. 20 bin işçinin çalışîığıfabrika Avrupa'nın ikinci büyük işletmesi Demir-çeliğin devi kapatılıyor Dünyanın en büyük 10. çelik üreticişi ve Avrupa'da ikinci büyük şirket olan İngiliz Çelik Kurumu Ravenscraig'in kapatılması kararı tepki topluyor. İskoçya'da bulunan fabrikada toplam 20 bin işçi çalışıyor. seçmende soğuk duş etkisi ya- pacak. İskoçyadaki 70 seçim bölgesinden sadece 10 millet- vekili çıkartabilen Muhafaza- kâr Parti'nin, en geç temmuz ayına kadar yapılması bekle- nen genel seçimde İskoçya'- dan bu kadar bile milletvekili çıkartamayacağı gözlemciler tarafından ifade ediliyor. Bu- nun, Avrupa'daki bağımsızlık rüzgârlannın fırtınaya dönüş- tüğü bir sırada İskoçya'nın da bağımsızlık isteklerinin art- ması için fırsat yaratacağı tar- tışılıyor. İşçi Partisi, seçimi kazandığı takdirde İskoçya'- ya şimdikinden de ileri ölçüde özerklik vereceğini vaat etti. Iskoçya, halen ayn eğitim ve hukuk sistemi ile zaten İngil- tere'den "apayn" farklı bir EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA - İskoçya'daki Ravenscraig demir-çelik tesisi- nin kapatılmasına karar veren hükümet. bizzat kendi partisi içinden şimşekleri üzerine çekti. Kalifıye 1.200çelik işçi- si ile toplam 20 bin kişinin işsiz kalması anlamına gelen kara- nn tam erken seçim beklenti- sinin arttığı bir sıraya rastla- ması, iktidar milletvekilleri tarafından "Kendi kalemize gol attık" şeklinde değerlendi- rildi. Ana muhalefet işçi Par- tisi. karan "hıyanet" olarak niteledi. İskoçya'da geleneksel de- mir-çelik üretiminin sonu an- lamına gelen karar, Muhafa- zakâr Parti karşıtı Iskoç ülke niteliğinde. Ravenscraig'i işleten "tngi- liz Çelik Kurumu", tesisin bu yıl 100 milyon sterlin zarar edeceğini hesaphyor. Tesisin büyük kısmı daha önceki yıl- larda kapatılmıştı. Bir zaman- lar sadece tesiste çalışan işçi sayısı 8 bini aşıyordu. Çevre- deki yan sanayi dalları ve hiz- met sektöründe çalışanların sayısı 30 bine yakındı. Devlete aitken 1988'de özelleştirilen "İngiliz Çelik Kurumu", dün- yanın en büyük 10. çelik üreti- cişi, Avrupa'da da ikinci en büyük şirket. Yılda 20 milyon tona yakın üretim yapıyor. Şirketin, Galler'deki iki tesisi de kapatmayı planladığı bildi- riliyor. 1967 yılında 257 bin işçi çalıştıran kurum, şimdi- lerde 53 bin işçi çalıştınyor. İskoçya'da işlerini kaybede- cek olanlar İngiltere'deki iş- sizlik istatistiklerine yeni veri olarak geçecek. Hükümetten işssizlik ödeneği alanların sa- yısı 2.5 milyonu gecti. İşsizli- ğin en fazla olduğu yöre ise geleneksel olarak Muhafaza- kâr Parti'ye oy veren. varlıklı eyaletler. Geleneksel olarak İşçi Partisi ve Milliyetçı İskoç Ulusal Partisi'ni tutan İs- koçya'da ise işsizlik zaten ülke ortalamasının üzerinde oldu- ğu için buradaki artış fazla olmadı. Eski Başbakan Thatcher'ın iktidannın ilk yı- lında uygulanmaya başlanan "sıkı para siyaseti" nedeniyle işsizlik 1936'dan beri ilk kez 2 milyona çıkmış, ertesi yıl 3 mil- yona dayanmış, bu miktann altına inmesi için 4 yıl gerek- mişti. Ana muhalefet İşçi Par- tisi, evvelki gün başlattığı erken seçim karnpanyasında bu noktaya özellikle parmak bastı ve "Muhafazakârlar, 1979'da bizden enkaz devral- dıklarını iddia ederek ise başla- dılar, toplumsal dengeleri ve değerleri daha da bozdular ve şimdi bize bir enkaz bırakmaya hazırlanıyorlar" görüşunü iş- lemeye başladı. Sözen açıkladı İstanbul'da ekmek 1200 lira tstanbul Haber Servisi — İstanbul Buyükşehir Belediye Encümeni ekmeğin 1200 lira- dan satılmasına karar verdi. Belediyenin ürettiği Halk Ek- mek fiyatı da 800 liradan 1000 liraya çıkarıldı. Encümen dün yaptığı toplantıda, İstanbul Fı- rıncılar Derneği'nin ekmek fi- yatını 1500 liraya çıkarma is- temini reddetti. İstanbul Buyükşehir Beledi- ye Başkanı Nurettin Sözen dün düzenlediği basın toplantısın- da esnaf derneklerinin beledi- ye karanna uymasının beklen- diğini belirterek, "İstanbul'da- ki fınnların, katıldıklan ihale- lerde 720 ile 425 lira arasında ekmek satmayı teklif ettikleri- ni beliriedik. Belirledigimiz fi- yat en makulü. İslanbul'da 1200 liranın üstünde ekmek sattırmayacagız" dedi. Fırın işçilerinin 1992 yılı toplu sozleşme zamları, akar- yakıt, hammadde ve genel imalat maddelerindeki artışla- rın ekmeğin fiyatına yansıdığı- nı belirten Sözen, ekmek fiya- tmın saptanmasında daha on- ce yapılan ayarlamaların da dikkate aiındığını söyledi. istanbul'da 2 bin 200 fırın bulunduğunu, bu fınnların ya- rıya yakınının İstanbul Fırın- cılar Derneği'ne uye olduğunu ifade eden Nurettin Sözen, "Bu duruma göre Fınncılar Derneği, sadece kendi ürettik- leri ekmeğin fiyat larifelerini hazırlayabilirler. Bunun uygu- lanabilmesi için belediye ile anlaşması ve belediyenin uy- gun bulması gerekir. Aksi hal- de belediyenin tarifeye itiraz hakkı vardır" dedi. Noble Air'in seferleri askıdaLONDRA (AA) — Kıbrıs Turk asılh işadamı Asil Na- dir'in sahibi olduğu Noble Air Havayolu şirketi, düzen lediği bütün seferleri süresiz olarak askıya aldı. Asil Nadir adına konuşan bir sözcu, Londra'da yaptı- ğı açıklamada, şirketin tica- ret yapmayı surdüreceğini, ancak faaliyetlerine turizm sezonunun başlayacağı ma- yıs ayı ortalarına kadar ara verdiklerini bildirdi. İngiltere Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'ndan yapılan açık- lamada ise Noble Air'in, pi- lotların yaptığı grev üzerine seferlerini durdurduğu kay- dediliyor. KORKMAZ İLKORUR Mali Sektör Reformu Gecikmemeli Türkiye'nin bugün yaşamakta olduğu tüm sosyal ve ekonomik sorunların kökeninde ülkenin ihtiyaçlarına ce- vap verebilecek bir mali sektöre sahip olmamamız yat- maktadır. Bunun nedeni de mali sektörün doğru dürüst yapılanmasını sağlayacak adımların çok yıllar önce atıl- mamış olmasıdır. Birçok kişi bu iddialarımızı abartılı ola- rak niteleyebilecektir. Varsınlar etsinler; ama biz iddia edi- yoruz ki bir ülkenin ekonomik çabası -ekonomi ilminin ta- rifine uygun olarak- kıt kaynakların çokça maksada en iyi ve adil bir şekilde dağıtımı ise ve bu dağıtımda da aracı mali sektör ise kimse onun belirleyicı rolünü yadsıyamaz. Bireylerin tasarruf (ve dolayısıyla tüketim) eğilimlerini, tasarruf şekil ve araçlarını belirleyen, mali sektör ve onun sunabildikleridir. Kişilerin mali sektörden fon kaçırarak yıllarca altına, gayrimenkule ve yastık altında saklanan dövize yatırım yapmasının nedeni, mali sektörün basit bir tasarruf hesabının ötesine geçemeyişi değil midir? Mali sektör ülkede var olan fonların en üretken ve sağ- lıklı sonuçları doğuracak şekilde mal ve hızmet üreten sektörler arasında dolaşmasını sağlamalıdır. Ekönominin temelini teşkil eden birey ve işletmelere hizmet verebi- lecek bir yapıya sahip olmalıdır. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelere uzanabilmelidir. Unutmamalıyız ki eko- nominin temelini bıreyler ve küçük ve orta ölçekli ticari ve sınai kuruluşlar teşkil etmektedir. Mali sektörün bu bi- rey ve işletmelere uzanabilmesi geleceğimizin teminatı, uzun vadeli sermaye ve teknoloji birikimimizin, istihda- mın ve nıhayet demokrasimizin garantısidir. Bu kesimle- re ulaşılmadan kırsal ve kentsel yörelerde çıkışı uç ideo- lojilerde arayan Mali sektör reformunun gerçekleşmesi ve sürekliliğinin sağlanması için iki ana gerek vardır. Birincisi devletin mali sektörden, özellikle bankacılık sektöründen elini çekmesidir. ümitsizler ordusu- nun büyümesinin, göçün ve terörün önüne geçmek mümkün değildir. Mali sektörün görevi basit bir ara- cılık değildir. Onun işlevi, bizde yıllarca sanıldığı gibi birinin tasarrufunu alıp üs- tüne bir kâr marjı koyarak başka biri- ne vermek değildir. Mali sektör kendi başına bir sanayi- dir; kendine has girdileri, belirli amaçlara hizmet etmesi gereken çıktıları (sonuçları) ve dolayısıyla bu girdileri be- lirli süreçler ile işleyerek arzulanan çıktıları üretebılecek bir işletme yapısını gerektirir. Ona. görevine uygun ışlet- me süreç ve yapısını veremedığimiz takdirde fazla bir şey ümit etmeyelim; tam aksine, daha fazla çarpıklık bekle- yelim. Mali sektör reformunun gerçekleşmesi ve sürekliliği- nin sağlanması için iki ana gerek vardır. Birincisi, devle- tin mali sektörden, özellikle bankacılık sektöründen eli- ni çekmesidir. Kamu bankalannın bankacılık sektöründeki kullanılabilir fonlara hangi ölçülerde hâkim olduğu, veri- len kredilerin ne kadar büyük bir kısmının bu bankalar- ca yönlendırildiği, bankalarm kaynak maiiyetlerinin art- masında devletin rolünün ne olduğu bilinen gerçekler- dir. Devletin mali sektördeki en büyük fon emicisi olma- sı nedeniyle kamu menkul kıymetlerinin özel sektör pa- ra ve sermaye piyasası araçlarının gelişmesini nasıl ön- lediği herkesin malumudur. - İkinci gerek ise sermaye piyasasının geliştirilmesidir.- Son on yıl içinde göreceli bir gelişme gösteren, ancak yeterli bir düzeye ulaşamayan sermaye piyasasının mak- sada hizmet eder hale gelmesi ekönominin (ve dolayı- sıyla demokrasinin) sahipliğinin geniş halk kesimlerine inmesi ve ekonomideki fonların çok daha etkin dolaşı- mının sağlanması açısından gereklidir. Bu konuda da ka- munun rolü çok iyi belirlenmelidir. Devletin geliştirme ve murakabe sorumluluğu arasındaki nazik denge iyi kurul- malıdır. Bunun anlamı şudur: Devlet, sermaye piyasası- nın geliştirilmesi sorumluluğunu üstlenmez: O ancak ge- lişmeyi özendirici yasaları çıkartır; şu veya bu menkul kıy- metin geliştirilmesi için hiç kimse Sermaye Piyasası Ku- rulu'nun gözünün içıne bakmaz; sistem kendini gelişti- rir, devlet, gerekiyor ise bunu ancak "regule" eder, vakti geldiğinde de "deregule" eder; murakabe endişeleri ge- lişmeyi kısıtlamaz. Bu iki gerekten yola çıkıp bir an önce mali sektör re- formunu başlatmadığımız takdirde havanda su dövülme- ye devam edileceğinden kimsenin şüphesi olmasın. KORKMAZ İLKORUR, Mitsui Bank ' Genel Müdür Yardıması European, Barclay kardeşlerin Maxwell'in gazetesi 50 milyara satıldıMaxwell basın imparatorluğunun satılan ilk gazetesi "The European" oldu. Büyük kriz içinde bulunan ve haftada 2 milyar lira zarar eden 'European', Barclay kardeşler tarafından satın alındı. Maxwell'in 500 milyara yakın yatırım yaptığı European'ın 50 milyara satıldığı tahmin ediliyor. karşın. mali durumun kısa sü- rede düzeltilmesi pek müm- kün gözükmüyor. The European'ın satış fiyatı açıklanmadı, ancak Barclay- lerin 5 milyon sterlinden (yaİc- laşık 50 milyar lira) az bir fiyat ödedikleri sanılıyor. Maxwell, gazete için en azından 50 mil- yon sterlin (yaklaşık 500 milyar lira) yatınm yapmıştı. Ayrıca gazetenin yeni sahiple- rinin önemli kaynak aktanmı- na gidecekleri açıklandı. İkiz olan Barclay kardeşler toplam malvarlıklarıyla Ingil- tere'nin en zenginleri arasında 18. sırada yer alıyorlar. İngiliz Sunday Times gazetesine göre Barclay kardeşlerin otelleri ve gemi taşımacılığı şirketleri var. Gazetenin yeni sahipleri, henüz nasıl bir strateji izleye- ceklerini açıklamadılar. Ancak The European'ın bugü- ne kadar sürekli zarar etmesi- ne karşın, geleceğinin parlak olduğuna inanıyorlar. Ekonomi Servisi- Geçen yıl ölen Robert Maxwell'ın gaze- tesi The European, Dayid ve Frederıck Barclay adlı İngiliz işadamlanna satıldı. Böylece kasım ayında çöken Maxvvell basın imparatorluğunun bir bölümü ilk kez el degiştirdi. The European. Robert Max- vvelTin çok önem verdiği göz- de gazetelerinden biriydi. Ma.\- vvell, yeni Avrupa'nın oluşu- muvla birlikte gazetenin işlevinın artacağına inanıyor- du. Gazete piyasaya sürülür- ken "yüzyılın en önemli basın olaylarından biri" olarak lan- seedildi. The European. piyasaya çık- tığı 1990 mayısından beri is- tikrarlı bir satış ve reklam temeline oturamadı. Haftalık gazetenin bugünkü tirajı yak- laşık 200 bin. Alınan önlemler sonucunda, haftalık satış za- rarının 200.bin sterline (yakla- şık 2 milyar TL) gerılemesine
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle