Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30Ocakl992 ekonomi Cumhuriyet7
Bûtçe maratonu
^ 1 Ekonomi Servisi - Vlalıye ve Gümrük
Biakanı Sümer Oral. 1992 mali yılı bütçe
y-.asa tasansını bugin Plan ve Bütçe
KLomisyonu'na sunacak. Plan ve Bütçe
K.omisyonu çalışmal&nna, M aliye ve
<3ümrük Bakanı OraFın yapacağı
s«jnuştan sonra 3 giinara venlecek.
IComisyon 3 şubat pazartesi günü
toplanarak bütçenin tümünü
g«küşmeye başlayacak. 2 gün yapılacak
b*ı görüşmelerin ardından 5 şubat
çarşambagünü Başbakanlık. DPT,
D*İE ve Hazine ve DışTicaret
Vf üsteşarlığı, perşembe günüde
Vakıflar Genel Müdürlüğü, Diyanet
tşleri Başkanlığı, Çocuk Esirgeme
ICurumu, Tapu Kadastro Genel
fcf üdürlüğü ve Gençlik ve Spor Genel
M üdürlüğü bütçelerieleahnacak.
Vergi affıMeclis'te
• Ekonomi Servisi - Ödcnmemiş vergi
borcu cezalannın aslını aşan kısmına af
getiren 'tahsilatı hızlandırma yasa
tasansı' TBMM'ye sunuldu. Tasan
önümüzdeki günlerde plan ve vergi
asıllannın ödenmesi şartıyla bu vergi
aslına bağlı ek mali müeyyideler olan
gecikme zammı, gecikme faizi ve vergi
cezası alacaklannın bir kısmından
vazgeçiliyor.
Trakya'da doğalgaz
• CUMHURİYET (Tekirdağ)-
Tekirdağ'ın Şarköy ilçesi civannda ve
Marmara Denizi'nin üstünde
sürdürülen petrol arama
çalışmalanndan ilerisi için umut verici
veriler ahndı. Bir Arnerikan ve Türk
ortaklığı olan Amerikan Alaaddin
Middlesat LTD Şirketi tarafındap
sürdürülen çalışmalarda Şarköy İlçesi
ve Hoşköy Bucağı civannda yapılan
sondajlarda petrol ve doğalgaz verileri
eldeedildi. Arama çalışmalannı
sürdüren Amerikahjeologlar Şarköy,
Hoşköy ve Barbaros bucaklannda
açılan 3 kuyudan önemli miktarda
petrol ve doğalgaz elde edebileceklerini
belirtiyorlar.
Kazakların önerisi
• CUMHURİYET (Berlin) - Alman
şirketleri Kazakistan'a açılmakta zorluk
çekiyorlar. Alman sanayiinin "Doğu
Komisyonu" Başkanı Karl-Hermann
Fink, Alman şirketlerini "Kazakistan
pazanna girmek için Türklerle işbirliği
yapmaya" çağırdı. Alman yatı.-ımcılara,
Türk şirketleriyle işbirliği yapmaian
halinde Kazakistan pazanna çok daha
kolay giriş yapabilecekleri söyleniyor.
Almanya'nın Doğu ve Orta Avrupa'ya
açılmasına öncülük eden "Doğu
Komisyonu" (Ost-Aussohuss) "Alman
şirketlerin, Kazakistan pazanna
girmekte geç kaldığı, ama treni henüz
kaçırmadığı" görüşünde. Kazakistan'ın
altyapısı ve' oianaklan hakkında pek az
bilgiye sahip olan Alman şirketlerinin
ilk avantajı Amerikan, Türk, ttalyan ve
Güney Koreli yatınmcılara kaptırdığı
belirtiliyor.
Toplusözleşmeye ret
• AA (Ankara) - Danıştay, Tek Gıda İş
Sendikası'nın bir işyerinde imzaladığı
toplu iş sözleşmesinin, aynı işkolunda
faaliyette bulunan 39 işyerine "teşmili"
yönündeki Bakanlar Kurulu karan
hakkında "yürütmenin durdurulması"
karan verdi. Mabel Çikolata, Kakao ve
Şekerleme Şirketi'nin teşmil karannın
iptali ve yürütmesınin durdurulması
istemiyle açüğı davayı görüşen
Danıştay 10'uncu Dairesi davanın ilk
etap talebi olan yürütmenin
durdurulması istemini oy çokluğuyla
reddetti.
TEKTen karöı sayaç
• CUMHURİYET (Ankara) -
Elektrikte kaçağı azaltmak ve kredi
kartı ile ödeme olanağı yaratmak
amacıyla yürütülen hazırhklar
tamamlandı ve kartü sayaç kullanımı
hazır hale getirildi. Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Ersin Faralyalı,
kartlı sayaan tanıtımı amacıyla
düzenlenen basın toplantısında, bu tip
bir uygulamanın, "elektrik faturalan
hatalı" düşüncesini kaldınp TEK'e
güven unsurunu yerleştireceğini söyledi.
Kaplıcalar şirketleşti
• CUMHURİYET (Yozgat)-
Yozgat'ta bulunan özel idare
müdürlüklerine ait kaplıca tesislerinin
işletmeciliğini yapmak üzere Yozgat
Orta Anadolu Kaplıca Turizmi
Ananim Şirketi adında şirket kuruldu.
20Cmilyon lira sermaye ije kurulan
şirket ortaklan arasında İl Özel İdare
Müdürlüğü, Saraykent, Sorgun,
Sankaya, Boğazlıyan ve Yerköy
beltdiyeleri bulunuyor.
Keakısa
• COMMODORE Show 1992, bugün
Th: Marmara Oteli TÜYAP Sergi
Sabnu'nda başlıyor. 2 şubat tarihine
kacar sürecek olan etkinlikler arasında
tün Commodore ürünleri ve yeni
prcgramlarla Commodore'un yeni
ürinleri tanıtrlacak.
• JSO İstanbul Sanayi Odası 1992
sarayi rehberi hazırlanıyor. 1983'ten
bu /ana yayınlanmayan sanayi rehberi,
dejişen teknoloji ve bu çerçevede
üreim ve mamul bazındaki gelişmeler
dilkate alınarak yenileniyor.
• THE PRESIDENT Hotel, uyelerine
re-zrvasyon ve satış ağı konularında
yadımcı olan Best Ulestern Oteller
zirdrine başvurdu.
•KODAK onumüzdeki ay Fransa'da
yanlacak 92 Kış Olimpiyatlan'nın
re-sni sponsoru olarak kuracağı 3 basın
mekezinde fotoğraf ve transmisyon
koıularında hizmet verecek.
Yugoslavya'daki kanşıklık ve Macaristan'ın fırsatçılığı dış ticareti zorluyor
Avrupa yolutıkanıyortDRİS ADİL (tstanbul) - Türkiye'nin
Avrupa ülkeleri ile ticaretinde yollar
tıkanıyor. Yugoslavya'daki kanşık-
lıktan sonra Balkanlar'dan geçen
Avrupa güzergâhını kuzeye kaydıran
Türk nakliyecilerin yoluna Macaris-
tan'ın transit geçiş zammı çıktı.
Avrupa'ya gidişte transit geçişlerde ağırlığın
kendi ülkelerine kaymasını fırsat bilen Macar-
lar, gidiş-geliş ücretini 300 marktan 2 bin mar-
ka çıkardı. 1 şubattan itibaren yürürlüğe gire-
cek zamlı tarifenin, nakliyecilere kaldıramaya-
caklan bir yük getirdiği, artan maliyetlerin
taşıma ücretine yansıtılması durumunda ise
Türkiye'nin Avrupa ülkeleriyle yaptığı ticare-
tin olumsuz yönde etkileneceği belirtiliyor.
1991'in haziran ayında Yugosiavya'nın Slo-
venya bölgesınde başlayan ve kısa zamanda
ötekı bölgelere de yayılan çatışmalar, bu ülke
üzerinden Avrupa'ya ulaşan Türk nakliyecile-
ri, güzergâhlannı değiştirmeye zorladı. Batı
Avrupa'ya ulaşmak için iki yeni yol kullanıl-
maya başlandı. Bunlardan ilki "Türkiye-Bul-
garistan-Romanya-Macaristan-Avusturya-
Almanya", ikincisi ise "Türkiye-Bulgaristan-
Yugoslav^a (Belgrad'dan kuzeye dönerek)-
Macaristan-Avusturya-Almanya" oldu. An-
cak her iki güzergâh da mesafeyi 500-700 kilo-
metre uzattı. Güzergâhın değişmesi, hem yakıt
ve öteki nakliye giderlerini arttırdı hem yeni ül-
ke toprakları kullanıldığından ödenen toplam
geçiş ücretinde arüş oldu.
Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND)
Başkanı Saffet Ulusoy, bugüne kadarki mali-
yet artışlannı nakliye ürretlerine yansıtmadık-
ALMANYA
ÇEKOSLOVAKYA
Budapeşte
Viyana
•
Linz
VUSTURYA Sopron
raz /
V . S > p o t i c a / M A C A R 1 S T A N
Zagre
YUGOSLAVYA
Kullanılan
Yeni güzergâh
Eskı güzergâh
Kapıkule
•a.
TÜRKİYE
lannı belirterek Macaristan'ın geçiş ücretine
yaptığı yüzde 600'e varan zammı karşılayama-
yacaklannı söyledi. Ulusoy, Macaristan'ın
geçiş ücretlerine yaptığı 1700 marklık zammı
nakliye ücretlerine yansıtmak zorunda kala-
caklannı kaydetti. Bu durumun dış ticarette
önemli maliyet artışına yol açacağına işaret
eden Ulusoy, "İthalat da ihracat da pahalı hale
gelecek. Hükümetin Macaristan sorununa
mutlaka bir çözüm bulması gerekir" dedi.
Macaristan'ın zam karanndan haberdar ol-
duktan sonra 10 ocakta durumu Ulaştırma ve
Dışişleri bakanlıklanna ilettiklerini, Dışişleri
Bakanı Hikmet Çetin'in konuyla yakından il-
gilendiğini belirten UND Başkanı Ulusoy, Çe-
tin'in 14 ocakta Macaristan Dışişleri Bakanı'y-
la bir görüşme yaparak sorunun çözumünü
istediğini bildirdi. Ulusoy, "Aynı gayreti Ulaş-
tınna Bakanlığı'ndan da bekliyoruz. Bakanlı-
ğımız bu sorunu sırtlanmalıdır" diye konuştu.
Avrupa ülkelerine yönelik olarak çalışan İs-
tanbul Nakliyat'ın sahibi Celalettin Şahin, ek
masraflan karşılamakta zorlandıklannı, işle-
rin durma noktasına geldiğinı anlattı. Şahin,
hükümetten, artan maliyetlerinin en az yansını
karşılamasını istedi.
Geçen yıl Avrupa ülkelerine 71 bin sefer dü-
zenleyen nakliyecilerin 1992 hedefi. dış ticaret-
teki gelişmeye paralel olarak 90 bine ulaşmak.
Zonguldak Kömür İşletmeleri'nde çalışan işçiler, hükümetin KİT'lerden gönüllü işten ayrılmayı teşvik edici politikasını tepkiyle karşlıyor.
KIT işçisinden Çiller'e
4
hayır'
BİROL ÜZMEZ (Zonguldak) - Hükümetin, Zonguldak Kömür İşletmeleri'nde
başlatmayı planladığı KİT'lerden gönüllü işten ayrılmayı teşvik edici poli -
tikalar, maden işçilerince tepkiyle karşılandı.
Maden işçileri, ekonomik pakette öngörülen
"KİT'lerde çalışan işçilerin, kendi isteğiyle ayrı-
lıp aynı bölgede başka bir işe girmesi halinde 10
yıl süreyle gelir vergisinde yüzde 75 oranında in-
dirim yapılması" uygulamasına, "yeni bir iş bul-
malannın imkânsız olduğu" gerekçesiyle karşı
çıktüar. Maden işçileri "Once yeni iş sahalan ve
iş güvencesi sağlanmalıdır" dediler.
Genel Maden-lş Sendikası Genel Başkanı Şemsi
Denizer de TTK'nın işçi sayısmı azaltmasının
Zonguldak ekonomisinin çöküşüne neden olaca-
ğını belirterek "Böyle bir uygulama içine girecek-
lerini tahmin etmiyorum" dedi.
Geçtniş hükümet döneminde madenlerin kapa-
tılacağı tehdidiyle karşılaşan, ardından uygulan-
mak istenen kıdem tazminatını alarak işten ay-
nlma ve emekliliğe aynlma projelerinin kararsız-
lığa uğramasıyla hayal kınklığına uğı'ayan ma-
den işçileri, yeni hükümetin işten aynlmayı teş-
vik edici programını inandırıcı bulmadılar.
Asma işletmelerinde nezaretiçi olarak çalışan
Recep Poyraz pembe vaatlere pek güvenmedik-
lerini belirtiyor. Madenleri kapatmadan önce
Zonguldak nüfusunu denize dökmeleri gerekti-
ğini savunan Recep Poyraz, "Çocuğumuz doğ-
madan önce kömür mayası sürülüyor alnına.
TTK'ya yatmm yapsınlar kapatacaklanna. Dev-
lete güvensizlik var. 80 milyon.kıdem tazminatı
verip işten aynlmayı özendirdiler. İşten aynlan-
lann eline 30 milyon verdiler. İçeride alacağı du-
ruyor emekli olanlann. Güvenip de başka işe ge-
çer mi? Yeni hükümet hakkında konuşmamız er-
ken, şimdilik izliyoruz, tavnmızı zaman gös-
terecek" diyor.
Abdullah Çakıroğlu ise "tktidara gelirken iş-
çi alacağız dediler. Şimdi işçi azaltacağız diyor-
lar. İçeride biriken farklanmız ne oldu? Karabük
Demir Çelik 1984 yılında kendi işçisini madene
gönderdi. Buradan oraya işçi gider mi" diyor.
Kömür Işletmeleri'ne bağlı Kozlu ocağında
kazmacı olarak çalışan Ali Saraç, hükümetin yeni
iş sahalan açması halinde iş değiştirebileceğini
söylüyor. Ali Saraç, "Olraayan işin vergi indiri-
mi olur mu? Zonguldak'ta nereye kaydıracaklar?
Hükümet yeni iş sahası açıp iş garantisi verirse
işten aynlınz. Ocakta çaüşacağ^ma fabrikada ca-
lışırım. Geçen yıl 13. maddeyle işten aynlanlar
pişmanlar. Emeklilik kıdem tazminatlannı bile
alamadılar. Bu proje Zonguldak'ta gecerli olmaz,
önce yeni iş sahası ve iş güvencesi. Maden oca-
ğında çalışacağıma. Kağıt fabrikasında çalışınm"
diyor.
Sondaj işçisi Temel Köksal ise şöyle konuşu-
yor.
"TTK'dan aynlıp nereye gideceğim?.. Demir
çelikler küçültülüyor, Zonguldak KIT'lerin oldu-
ğu bir il. Hepsi daraltılacağına göre biz nereye
gideceğiz? Zonguldak'ta limanlar, demiryollan,
karayollan, demir çelik fabrikalan olduğu hal-
de neden yatmm yapümıyor? Farklı iş sahası ol-
sa neden ocağa girelim, fabrikada çahşınz. Kimse
bu zorluklara katlanıp ocağa girmek istemez.
Zonguldak'a kalkınmada öncelikli yöre olarak
yeni iş oianaklan yaratıhrsa KİT'lerden kayma
olabüir, ama şu haliyle uygulama imkânı yok.
Garantisi yok. Yann beni başka yere alırsa ora-
da da işten çıkaracak."
AT ile görüşmeler askıda
ESİN SUNGUR (İstanbul) - Türkiye, Av-
rupa Topluluğu ile pazarhk yapmasını niha-
yet öğrendi. Tekstil ürünleri ihracatında
AT'nin uyguladığı kısıtlama miktarlannı ye-
nilemek üzere Brüksel'e giden heyet, toplulu-
ğun Türkiye hakkında başlattığı antidamping
soruşturması tamamlanmadan masaya otur-
mayacağını bildirdi.
AT ile hem kota hem de Türkiye'ye yönelik
antidamping soruşturmalannı görüşmek üze-
re geçen hafta Brüksel'e giden-heyet, ilk önce
antidamping toplantısına girdi. AT, Türkiye'-'
nin pamuk ipliğı ihracatına dampingli olduğu
gerekçesiyle yaklaşık bir yıldır soruşturma yü-
rütüyor ve bu süre içinde de ihracatçılardan
yüzde 4.9 ile 12 arasında değişen oranda geçici
vergi alıyordu. İhracatçılann AT pazanndaki
fiyat avantajını bozan bu uygulamanın kaldı-
nlması için ayncalıklı bir sistem geliştirilmesi-
ni isteyen Türk tarafı, bu isteklerine geçen yıl
sonunda yapılan görüşmelerde olumlu yanıt
almışlardı.
Geçen hafta yapılan toplantıya ayncalıklı
sistemin detaylannı görüşmek üzere giren
Türk heyeti, AT'den ayncalık yerine Türk fır-
malanmn damping yaptığını kabul edip dam-
ping oranı kadar fiyatlannı arttırmalan öneri-
sini aldı. Türkiye, pamuk ipliği ihracatında
fiyatların, dünya borsalannda pamuk arttıkça
onun üzerine enerji, işçilik ve finansman payı
eklenerek bulunmasını ve bu sistemin de dev-
let garantisi altında olmasını istiyordu. AT ile
Türkiye'nin beklentilerinin çok farklı olması
antidampingle ilgıli toplantının sonuçsuz kal-
masınayolaçtı.
Daha sonra kota görüşmelerine geçen Türk
heyeti, antidamping konusunda AT'nin Tür-
kiye'ye yönelik tavrı kesinleşmeden kısıtlama
miktarlannı konuşamayacağını belirterek
toplantının ertelenmesini istedi. Heyet, ayrıca
kota görüşmelerini yürüten AT Komisyonu
üyelerinden, Antidamping Komisyonu üyele-
riyle görüşüp Türkiye lehine karar aldırtmala-
nnı istedi.
AT'nin antidamping soruşturmasımn kesin
sonucunun mart ayında ilan edilmesi gereki-
yor. Türkiye'nin askıya aldığı kota görüşme-
leri de mart ayında devam edecek. Bu süre
içinde yapılacak ihracata ise geçen yılın kota
miktarlan uygulanacak. Türkiye'nin özellikle
doldurulan kotalarda ısrarlı olduğu görüşme-
lerde AT yüzde 3 ile 9 arasında artış yapmayı
önermişti. Türkiye'nin tekstil kotalan her dö-
nem genel olarak yüzde 10 ile 15 arasında art-
tınlıyor.
Aİcdeniz Tekstil ve Hammaddeleri İhracat-
çılan Birliği Başkanı Şevki Altınöz, Adana
Büromuzdan Mehmet Yapıcı'ya yaptığı açık-
lamada, AT'nin kendi tekstil sanayiini ne
oranda koruduğunun bir kez daha ortaya çık-
tığtnı belirterek " Türkiye'nin katma proto-
kolle AT'ye aday üye devlet olduğu gerçeği bir
yana itilerek toplulukla organik bağı bulun-
mayan ülkeler Türkiye'yle aynı kefeye konu-
yor. Bunun kabul edilir bir tarafı yok" diye
konuştu.
Ocak artışı yüzde 9.4 oldu
Mutfakta yangın var
AA (Ankara) - Dört kişilik aile-
nin gıda harcaması ocak ayında
yüzde 9.4 oranında artarak 1 mil-
yon 175 bin 300 liraya ulaştı.
Türk-lş tarafından yapılan açıklamaya gö-
re aralık '91'de temel girdilere yapılan zamla-
nn etkisiyle fiyat artışları ivme kazanarak iki
aylık sürede gıda harcaması tutannda yüzde
17.3 gibi yüksek oranda artışa neden oldu.
Türk-lş Araştırma Merkezi tarafından yapı-
lan araştırmaya göre son bir ayhk fiyat artışla-
n nedeniyle aile bütçesine gelen ek yük 104 bin
270 lira oldu.
Açıklamada, son iki ayhk fiyat artışlarının
çalışanlann bütçelerine getirdiği ek yükün 172
bin 800 lirayı bulmasının dikkat çekici olduğu
belütildi.
BÎRGÖRÜŞ
İdare-i Maslahatçüar
Enflasyonla Savaşamaz
TUNCAY ARTUN
Değer Menku! Değerler Yönetim Kurulu Bşh
Türkiye'de enflasyonla mücadele etmeye yönelik olarak baş-
ta varlıkh kesimlerden bir defaya özgü 'ek vergi' ahnması ve
iç borçlann konsolide edilmesi gibi somut önerilere gösterilen
tepkilerin büyüklüğü, iki olguyu açıkça ortaya koyuyor. Bun-
lardan ilki, 'enflasyon lobisi'nin büyüklüğü ve gücü; ikincisi
de gösterilen tepkiler karşısında, değil bu önerilerin uygulan-
ması tartışılmasından bile hemen vazgeçilivermesi.
Bu durum, enfiasyonun ya da hayat pahalılığının salt eko-
nomik değil, politik bir tercih olduğunu bir kez daha kanıt-
larken iç ve dış kökenli bu politik hesaplar gündemde olduğu
sürece, Türkiye'deki kronik enfiasyonun önlenmesinin olanak-
sızhğım da kamthyor.
Türkiye'deki enflasyon büyük ölçüde 'açıklar' sorunundan
kaynaklanmakla birlikte, bu sorunun salt kamu sektöründen,
özel olarak KİT'lerden kaynaklandığını söylemek büyük bir
'safsata'dır. Çünkü, özel sektörün açıklannı (kredi, tahvil, ver-
gi, SKK ve üçüncü kişilere olan borçlar gibi) ihmal eden bu
anlayış, genelde tüm ekonominin açıklarının nereden kaynak-
landığını ve niçin bu kadar büyüdüğünü de 'es' geçiyor. Böy-
lelikle, salt kamunun değil, özel sektörün 'açıklar' sorununun
da izlenen kambiyo kuru politikasıyla faiz politikasından kay-
naklandığı sanki gizlenmek isteniyor. Türkiye'de kur politi-
kası stabilize edilmedikçe ve faizleri düşürmeye, bunun yanı
sua iç borçlan ve hatta dış borçlan bir ödeme planına bağl"-
maya yönelik önlemler alınmadıkça, tüm ekonominin 'açıklar'
sorununun stabilize edilmesi ve dolayısıyla enfiasyonun önlen-
mesi o kadar güç ki, bu 'gerçek' ya gerçekten ya da politik
nedenlerle görülemiyor.
Türkiye'deki enfiasyonun
salt kamu sektöründen,
özel olarak KİT'lerden
kaynaklandığını söylemek
büyük bir 'safsata'dır.
Oysa, şu anda, Türki-
ye'de kamunun iç borç
sorununun yaklaşık ya-
nsı somut olarak izlenen
kambiyo kuru politika-
sından kaynaklanmıştır
ve bu borç konsolide
edilmiş bir vaziyette
Merkez Bankası'nın ak-
tif hesaplannda yatmaktadır. Diğer yansının büyük bir bölü-
mü de Türk banka sisteminin kaynaklanyla kısa vadeli ve yük-
sek faizle sürekli ertelenmekte, bu da genel faiz oranlarını ve
dolayısıyla enfiasyonu sürekli yükseltmektedir.
Bu nedenle kamu, enflasyonla mücadeleye kararhysa ilk adı-
mı da bu noktada atmak, iç borçlan üç-beş yıl vade ve gide-
rek azalan faiz oranlanyla konsolide etmelidir.
tkinci olarak, kurumlar vergisindeki muafiyetler ve istisna-
lar büyük ölçüde kaldınlmalı ve kayıt dışı ekonomik düzene
son verilmelidir. Ulusal gelirimizin en az yarısı büyüklüğün-
deki kayıt dışı ekonomik düzenin kayıtlı ekonomiye entegre
edilmesi için de Türk ekonomisindeki 'hamiline düzen' her tür
kıymetli evrakta ve menkul değerde kaldınlmalı, 'nama' yani
isme dönüştürülmelidir.
Devletin küçültülmesi ve özelleştirme gereği ise Türk eko-
nomik kamuoyunda bir 'koşullandırma'dan başka bir şey de-
ğildir. Elbette devlet, özel sektörün yerine getirebileceği işlev-
lerden çekilmeliüir, ama Türkiye'de kamu ve özel sektörün
borçlanma ve borç maliyeti sorunlan arasında bir fark olma-
dığı da unutulmamalıdır. Bu nedenle önce 'özerkleştirme' ka-
ran KÎT'ler için daha gerçekçi ve tutarlıdır.
Bu eylemin başanlı olmasından sonra gündeme gelecek özel-
leştirmenin başansı içm de sennaye piyasasını kurumsal yatı-
nmcılara açmak, bu da yetmezse bankalar için zorunlu 'ser-
maye piyasası rasyosu' getirmek şarttır. Türkiye'de sermaye
piyasasınm geliştirilmesinin gereğinin öncelikle kambiyo ku-
ru politikasını stabilize etmek olduğu ise asla unutulmamalı-
dır.
Şimdi bütün bunlar değil gündeme gelmek, eğer tartışılmı-
yorsa bile, izlenen yöntemin tümüyle 'idare-i maslahatçı' bü-
yöntem olduğunu söylemek yanlış olmasa gerek. İdare-i mas-
lahat'la ise ne enflasyon önlenir ne de bir başka ekonomik,
sosyal ya da siyasal sorun çözümlenir. Ancak ya bir 'yeni seçim'
için ya da 'parti içi iktidar' için 'zamanlama' yapılmış olunur.
lnşallah yanıhyorumdur.
Çiller, Avrupa'da temasta
Dış borç ödemesi
içinkredi aramyorHaber Merkezi - Bu yıl öden-
mesi gerekli toplam 7.6 milyar
dolarlık dış borç için yeni kre-
di arayışlan yoğunlaştı. 1992'de
4.2 milyar dolarlık yeni kredi
kullanılmasının planlandığı be-
lirlendi. Frankfurt'ta dün Al-
manya'nın önde gelen bankala-
rının genel müdür ve yönetici-
leri ile görüşen Devlet Bakanı
Tansu Çiller, yabancı sermaye-
nin borsa kanalıyla da Türki-
ye'ye gelmesinin teşvik edilece-
ğini söyledi.
Hazine ve Dış Ticaret Müste-
şarhğı'nın verilerine göre, bu yıl
3.5 milyar dolan faiz, 4.1 milyar
doları da anapara olmak üzere
toplam 7.6 milyar dolarlık dış
borç ödemesi yapılacak. Anapa-
ra ödemelerinin gerektirdiği dö-
vizin 3 milyar dolarlık
bölümunün orta ve uzun vadeü
program ve proje kredilerinden
elde edilebileceği belirtildi. Ha-
zine, dış borç ödemelerinin fı-
nansmanı için aynca, Avrupa ve
Japon sermaye piyasalanndan
tahvil ihracı yoluyla da 1.1 mil-
yar dolarlık kaynak elde etmeyi
tasarlıyor.
Geçen hafta Kalkınma Ban-
kası'nın Japonya'dan sağladığı
10 milyar yen tutanndaki Hazi-
ne garantili kredi anlaşması için
Tokyo'ya giden Hazine Müste-
şarı Tevfik Altınok'un Japon
banka ve sermaye piyasalann-
dan taze kredi sağlanması konu-
larında da bir dizi görüşme
yaptığı bildirildi.
Ekonomiden sorumlu Devlet
Bakanı Tansu Çiller, Alman
bankalarımn yöneticileri ile
Frankfurt'ta yaptığı toplantıda,
uygulamaya konulan yeni eko-
nomik onlemleri anlattı. Çiller,
yeni ekonomik paket çerçeve-
sinde para piyasasına yönelik
önlemlerin gündemde olduğu-
nu, bankalarla rekabet edebile-
cek kurumlar oluşturulacağım
hatırlatarak, "Para politikasın-
da yabancı sermayeye büyük
yer var. Bunu duyurmak için
Almanya'dayım" dedi. İstan-
bul'u dunya para piyasalarının
merkezlerinden biri yapmak is-
tediklerini anlatan Çiller,
"Dünya para piyasasına girmek
istiyoruz. Dövize ihtiyacımız
yok" diye konuştu. Çiller, ya-
bancı sermayenin, borsa kana-
lıyla da Türkiye'ye gelmesinin
teşvik edileceğini kaydederek,
yabancı sermayenin bazı yatı-
rımların yönlendirilmesinde
aracüık etmesine çahşacaklannı
söyledi.
Ayrıca Başbakan Süleyman
Demirel'in, şubat ayında yapa-
cağı ABD gezisi sırasmda IMF,
Dünya Bankası başkan ve üst
yöneticileri ile ABD'nin önde
gelen bankacüanyla bir dizi gö-
rüşme yapması bekleniyor. Ha-
zine Müsteşan Tevfik Altınok ve
Mevkez Bankası Başkanı Rüşdü
Saracoğlu'nun da katılacağı bu
görüşmelerde dış finansman
oianaklan değerlendirilecek.
Devlet Bakanı Tansu Çiller-
in Demirel'den önce yapmayı
planladığı ABD gezisinde ise ba-
zı pürüzler çıktığı ve bu gezinin
ertelenebileceği bildirildi.
IMF heyeti Ankara'da
Bu arada, Tiirk ekonomisi ile
ilgili yıllık olağan konsültasyo-
nunu yapmak üzeıe önceki gün
Ankara'ya gelen Türkiye Masa-
sı Şefi Van Hautten başkanlığın-
daki Uluslararası Para Fonu
(IMF) heyeti dün görüşmelerine
başladı.
Dün Merkez Bankası Başka-
nı Rüşdü Saraçoğlu ve Hazine
Müsteşan Tevfik Altınok'u ay-
n ayn ziyaret eden IMF heyeti-
ne, kamu finansmanı ve
Hazine'nin borçlanma politika-
ları ile Merkez Bankası'nın dün
açıkladığı para programı konu-
larında bilgi verildi.
IMF heyeti ile bugün başlaya-
cak olan konsültasyon toplantı-
larında da 1991 yılına ilişkin
makroekonomik gelişmeler ile
1992 yıh hedefieri değerlendiri-
lecek.
IMF heyetinin, resmi goruş-
melerin yanısıra para ve serma-
ye piyasalanndaki gelişmeleri
yerinde ızlemek uzere İstanbul'a
gecerek bazı bankacılarla da gö-
rüşeceği bildirildi.