15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 Cumhuriyet haberler 30Ocakl992 "Yetki Yasası" jptali • AA (Ankara) - Anayasa Mahkemesi'nin 6 Haziran 1991 günü çıkarılan 3775 sayıh "Kamu kurum ve kuruluşlannın görev ve yetkileri ile buolann personelinin mali ve sosyal haklarında düzenlemeler yapılmasına dair Yetki Kanunu'nun iptaline ilişkin gerekçeli karan, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe giıdi. SHP'nin "biçim" ve "öz" yönünden yaptığı iptal başvurosunu "öz" yönünden oyçokluğuyla kabul eden Anayasa Mahkemesi'nin karannda, iptali istenen 3775 Sayıh Yetki Yasası'nın, daha önce çıkarılan ve Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilen 3479 ve 381 sayıh yetki yasaları ile konunun.kapsam ve özellikle amaç bakımından benzer nitelikte olduğu beUrtildi. İnönü-Laber görüşmesi • AA (Ankara) - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal Inönü, Helsinki Izleme Komitesi Direktörü Jeri Laber ve yardımcısı Jonathan Fenton'u kabul ederek bir süre görüştü. Inönü, Helsinki Komitesi temsilcilerinden, "Türkiye'nin Insan Haklan konusunda hiçbir eksiği ohnadığını dünyaya tanıtmaları" konusunda yardımcı ohnalannı istedi. Yozgatta 11 belediye • CUMHURİYET (Yozgat) - Yozgat'ın 11 köyünun belediye ohnası konusundaki Bakanlar Kurulu karan Resmi Gazete'de yayımlandı. Nüfusları iki binin üzerine çıkan Dedefakıh, Umutlu, Kösrelik, Baydiğin, Yenipazar, özler, Yukarısankaya, Araph, Gedikhasanlı, Sekili ve Konuklar köylerinde Belde örgütlerinin oluşumu için çalışmalara başlandı. Köylüler, belediye ohnanın sevincini yaşıyor. Yabancılaria evülik • ANKA (Ankara) - Türk Silahlı Kuvvetler Personel Kanunu'nda yapılan değişiklikler Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giıdi. Yeni düzenlemeyle askeri personelin yabancı uyruklu kadın ya da erkeklerle evlenmesinin önündeki engel kaldırıldı. Askeri personel Geneikurmay Başkanlığı'ndan izin almak koşuluyla yabancı uyruklularla evlenebilecek. Yasada yapılan bir başka değişiklikle Silahlı Kuvvetler mensubu olup da yüksek lisans ve doktora eğitimi yapanlarla doçentlere üç yıla kadar kıdem verüiyor. Org Bitlis Diyarfcakırtla • AA (Diyarbakır) - Jandanna Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis, Diyarbakır'a geldi. Askeri bir uçakla Diyarbakır'a gelen Orgeneral Bitlis, Olağanüstü Hal Bölge Valisi Necati Çetinkaya ile Jandarma Asayiş Kolordu Komutanı Kongeneral Necati Özgen tarafından karşılandı. Orgeneral Bitlis, havaalanından Bölge Valiliği'ne giderek görüşmelere başladı. Irak Türkleri çile çekiyor • AA (Ankara) - MÇP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Yahnici, Irak Ttirklüğünün yıllardır devam eden ve Körfez savaşı sonrasında da büyük boyutlarda artan çilesinin bug'ün artık dünyayı ilgilendirecek bir "insan haklan" konusu haline geldiğini bildirdi. Yahnici yâptığı yazılı açıklamada, geçmiş dönemlerde Saddam'a ve diktatörlüğüne karşı direnişin öncülüğünü yapmış bulunan yaklaşık bin Türkmenin Türkiye'de bulunduğunu, Türkiye'nin bunlann vizelerini uzatmayıp, iskân hakkı vermeyerek gruplar halinde Silopi'ye sevk ettiğini savundu. Yahnici, bu soydaşlann geri gönderilmemelerini istedi. Güneş, Selvi ve Karakaş aday. İnönü 'uyumlu' MYK istiyor SHP'de <2. adam' kulisiFARUK BİLDtRİCİ (Anka- ra) - SHP'de Genel Baş- kan Erdal İnönü, Genel Sekreterlik itfin PM üye- leriyle ikili görüşmelere başladı. Yeni Sol, araJannda Cevdet Selvi ve Ercan Karakaş'ın da bulunduğu adaylardan Hasan Fehmi Guneş'e daha sıcak ba- kıyor. MYK'nm da belirleneceği parti mecüsi toplantısı cumarte- si saat 10.00'da yapılacak. , SHP Parti Meclisi seçimine 12 adayın itiraz etmesine karşın itirazlann tümü tlçe Seçim Ku- rulu'nca reddedildi. PM'nin ke- sinleşmesinden sonra genel sek- reterlik ve MYK'nın oluşumu- na ilişkin kulisler yoğunlaştı. Genel sekreter adaylanndan Hasan Fehmi Güneş, dün Genel Başkan Erdal İnönü ile sürpriz bir görüşme yaptı. Güneş, gö- rüşmeden çıkarken "genel baş- kanın PM üyeleriyle görüşmeler yaparak eğilim beUrleyeceğini" söyledi. Güneş, PM'nin ilk top- lantısmı cuma ya da cumartesi günü yapabileceğini belirtti. Ku- rultay öncesinde yine İnönü ile görüşerek 50'yi aşkın ili kapsa- yan bir geziye çıkan Güneş'in dünkü görüşmesi, konumunun güçlendiği yorumlarına yol aç- tı. Genel sekreter adaylan ara- sında adı geçen Ercan Karakaş, Güneş ile bürosunda bir görüş- me yaptı. Karakas'ın genel sek- reterlik şansının zayıf olduğu kaydediliyor. Karakaş için sade- ce İstanbul'a özgü bir genel sekreter yardımcıhğı düşünüldü- Hasan Fehmi Güneş ğü beürtiliyor. Genel sekreterlik için güçlü adaylardan Cevdet Selvi ise bu konuda, "parti meclisi'nin takdiri" demekle yetindi. Selvi bu arada, DSP lideri Bülent Ecevit'in çağrısını da, "fırsatçıhk" olarak değerlendir- di. İnönü, dün akşam PM üye- leriyle ikili göruşmelerine başla- dı. Inönü'nün çevresi genel baş- kanın istediği gibi bir MYK oluşturması ve buna kimsenin itiraz etmemesi gerektiğini savoı- nuyor. Ancak Yeni Sol kendi- lerinin de parti yönetirainden dışlanmaması, en azından Iste- mihan Talay, Ali Dinçer gibi isimlerin de MYK'ya alınması gerektiğini vurguluyorlar. MYK'ya girmeleri beklenen isimler şöyle sıralanıyor: Cevdet Selvi, Hasan Fehmi Cevdet Selvi Güneş, Ercan Karakaş, Emre Kongar, Mustafa Gazalcı, Rıza Yılmaz, Nilgün Süer, Sedat Do- ğan, Mustafa Kul, Önay Alpa- go, Etem Cankurtaran, Ziya Halis, Önder Karagül ve Tür- kân Akyol. Inönü'nün bu listedeki iki isim yerine Baykal'ın listesinden PM'ye girenlerden Orhan Veli Yıldınm, Veli Aksoy ya da Al- gan Hacaloğlu'nu alabileceği beürtiliyor. Takımcı anlayış Inönü'nün Yeni Sol gruba parti içi muhalefetten vazgeçil- mesi çağnsı, bu grupta "Birlik- beraberlik herkesin temsil edil- diği bir tabloda ortaya çıkar. İnönü çağnsırun iyi niyetli oldu- ğunu MYK oluşumunda dışla- macı bir tavır içine girmeden Ercan Karakaş göstermelidir" diye değerlendi- rildi. Bu grupta yer alanlardan ba- zılan, MYK'nın, Genel Başkan Erdal Inönu'ye destek veren isimlerden oluşmasını isterken bir kısmı da genel sekreterin, 44 oyla seçilebilecek bir isim olması gerektiğini düşünüyor. Bunun yanında, merkez yönetiminin iyi işleyebilmesi için PM'nin yapı- sına uygun ve uzlaşan bir MYK'nın "iyi işler" yapabile-; ceği görüşü de ortaya atüıyor. Yeni Sol'un bu bağlamda, Ha- san Fehmi Güneş'in Genel Sek- reter adaylığuıa daha sıcak bak- tığı gözleniyor. TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı ve PM üyesi Ali Dinçer Cumhuriyet'e SHP'den aynl- masının söz konusu olmadığını söyledi. "Ben partiliyim. Parti İnönü, 4 gün vekil başbakan Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü bugünden itibaren dört gün başbakan vekilliği yapacak. Başbakan Süleyman Demirel'in bugün başlav acak dört günlük yurtdışı gezisi süresince y erine Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü v ekalet edecek. Dört günlük süre içinde belli bir programı olmamasına karşın inönü, Bakanlar Kurulu'na başkanhk edebilecek ve Başbakan Demirel'in sahip olduğu tüm vetkileri kullanabilecek. Böylece hükümetin yönetimi, DYP'den koalisyon ortağı SHP'ye geçecek. Başba- kan yardımcısı tnönü, İçişleri Bakanı Sezgin'i kabul ederek, fzmir Büyükşehir Belediyesi'nden atılan işçÛerin yiiruyiişleriy- le ilgili bilgi aldı. (Fotoğraf: A A) için uğraş vermeye, doğruları ortaya koymaya devam ederiz" dedi. CHP'nin yeniden canlan- dırılmasının söz konusu ohna- dığını kaydeden Dinçer, genel sekreterlik ve MYK seçimini "seyretmekleyetineceğini" söy- ledi. Dinçer, "Genel başkanın seçtirmek için benim desteğime ihtiyaa yok. Zaten gerekli des- teği var" dedi. Dinçer, "Genel başkanımız uyum adına kendi takımından insanlan seçiyor. Genel sekreterlik için de kendi takımından kimi seçerse seçer. Bu kendisinin hakkıdır. Uyum iddiasının gereğidir" görüşünü savundu. Inönü'nün parti yöne- timi oluşturma biçimine kimse- nin müdahale etmemesi gerek- tiğini savunan Dinçer, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben genel başkanın kendi takımından insanlan görevlen- dirmesi anlayışını doğru bulmu- yorum. Ama genel başkan ta- kım anlayışıyla kendi takımın- dan insanlan görevlendirme dü- şüncesinde olduğu için hükü- mette nasıl davrandıysa, parti yönetiminde de aynı şekilde ta- kımcı davranması gerektiğini düşünüyorum. Tutarhlık bunu gerektirir. Genel başkanın tutar- h ohnası gerekir. Hükümette nasıl takımcı davrandıysa, par- ti yönetiminde de takımcı dav- ranabilir." Genel başkanlık seçiminde Inönü'den yana tavır koyan ts- tanbul tl Başkanı Bozkurt Nu- hoğlu ise kurultayın "çoksesHliği" benimseyen bir PM ortaya koyduğunu, MYK'nın oluşmasında da, bu yönde davranılması gerektiğini söyledi. Nuhoğlu, "Çok seslilik, ayrı partili gibi davranmak de- ğildir. Siyaset üretmede cokses- lilik olmalıdır. Bunda değişik görüşlerin aynı pota içerisinde eritilmesinden yanayım. Sayın Genel Başkanımızın da bu yön- de tavır takınacağı kanaatın- deyim" dedi. Bu arada SHP kurultayı sıra- sında Mersin Belediye Başkanı Kaya Mutlu'ya yumruk atan Içel delegesi Ismail Balduğ tu- tuklandı. Zana'nın geri dönüşü öte yandan SHP'den istifa eden HEP kökenli Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Za- na, dün SHP Genel Merkezi'ni ziyaret etti. Zana, genei merkez- den çıkarken gazetecilerin soru- su üzerine, "SHP'ye dönüş için şartlan değerlendiririz" dedi. SHP Diyarbakır Milletvekili Sedat Yurttaş ve Siirt Milletve- kili Naif Guneş'le birlikte SHP Genel Merkezi'ne gelen Zana, SHP'nin yeni PM üyesi Tülay Ateş ve partililerle sohbet etti. HEP kökenli milletvekilleri Güneydoğu'da CUMHLRİYET(Ankara)- HEP kökenli SHP milletvekil- leri, TBMM'nin tatilde olma- sından faydalanarak, gelişen olaylan yerinde incele^nek üzere bugün Diyarbakır'a gi- dıyorlar. HEP kökenli milletvekilleri, kendi aralannda toplanarak, G.Doğu'daki son olaylan gö- rüştüler. Bölgeye giderek, olaylann yerinde saptanması ve yetkililere aktanimasının yararlı olacağı görüşü benim- sendi. Bu karar doğrultusun- da, SHP Grup Başkanvekili Mahmut Alınak, TBMM Başkanvekili Fehmi Işıklar'ın da, aralarında bulunduğu 20'- ye yakın milletvekili, bugün uçakla Diyarbakır'a gidiyor. Milletvekilleri, Diyarbakır'- dan sonra, gruplar halinde, bölgedeki tüm illeri dolaşa- caklar. Gezinin 3-4 gün sür- mesi düşünülüyor. PTT ve TÜGSAŞ yöneticileri devlet memuru sayılmazsa yaıgdanamıyor Suçlanan bürokratları yargılamak zor TURAN YILMAZ (Ankara) - Hükümetin yolsuzlukla suçlayarak savcılığa verdiği dört bürokratın yargılanıp yargılanamaya- cakları konusunda hukuki belirsizlik doğdu. Anayasa Mah- kemesi'nin, KÎT personelinin memur sayıhp sayılamayacağına ilişkin düzenleme getiren KHK'yı iptalinden sonra Yargıtay'- da bu konuda iki farklı görüş oluştuğu saptandı. Konuyu inceleyen Cumhuriyet Baş- savcıhğı'nın KİT personelinin devlet me- muru sayılamayacağına ilişkin görüşü benimsemesi halinde PTT ve TÜGSAŞ yöneticileri aleyhine dava açılamayabi- leceği belirtildi. PTT Genel Müdürü Emin Base^yar- dıması Osman Yıhnaz Gözum ile TUG- SAŞ Genel Müdürü Nadir Erol ve yar- dımcısı Mustafa Çağlayan hakkında, görevlerini kötüye kullandıklan gerek- çesiyle Ulaştırma ile Sanayi ve Ticaret bakanhklannca sevkedilen dosyalar sav- cılıkça inceleniyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan bir yetkili, PTT ve TÜGSAŞ'ın KİT statüsünde kuruluşlar olduklarıru anımsatarak, incelemenin KİT personelinin devlet memuru sayıhp sayılamayacağı yönünden sürdürüldüğü- nü belirtti. Yetkili, Yargıtay'ın bu ko- nuda iki farklı görüşü olduğunu anım- satarak her iki karan da bu incelemele- rinde göz önünde tuttuklanm ifade et- ti. Savcılıktan bir başka yetkiü de hü- kümetin gönderdiği dosyada yer alan suçlamanın, TCK'nm 240. maddesi ol- duğunu anımsatarak, bu suçun, ancak devlet memurlannca işlenebileceğini söy- ledi. Aynı yetkili, inceleme sonunda söz konusu KİT yöneticilerinin devlet me- muru sayılamayacaklan sonucuna vanl- ması halinde, haklannda bu maddeden dava açılmasının mümkün olamayaca- ğını bildirdi. Bu konudaki hukuki belirsizliğin, Anayasa Mahkemesi'nin, KİT persone- linin statüsünu belirleyen 433 sayıh KHK'yı iptal etmesiyle birlikte başladı- ğı kaydedildi. Bu kararla, KİT persone- linin devlet memuru sayılmasını öngö- ren hükum ortadan kaldırıldı. Hüküme- tin, iptal edilen bu düzenlemenin yeri- ne yeni bir hüküm getirmemesi üzerine de KİT personelinin işledikleri suçlar ne- deniyle ne ile suçlanıp nasıl yargılana- cakları konusunda ortaya önemli bir ya- sal boşluğun çıktığı belirtildi. Yargıtay'ın da bu iptal karannın ar- dından, konuya ilişkin iki farklı karar verdiği belirlendi. Yargıtay 4. Ceza Da- iresi, KİT personelinin, söz konusu ip- tal işlemi nedeniyle devlet memuru sa- yılamayacağını öngörürken Yargıtay 5. Ceza Dairesi ise, KİT personelini dev- let memuru saydı. Farklı düzenlemeler Aynı suçu işleyen kişiler için öngörü- len cezalarda, devlet memuru ile memur olmayan kişiler için farklı düzenlemeler içeren Ceza Yasası, devlet memurlan için daha ağır, memur ohnayanlar için ise çok daha hafif cezalar getiriyor. Dev- let memurlannın yargılanabiltnesi için hakkında "lüzum-u muhakeme" kara- n verilmesi, bu kararın da Danıştay de- netiminden gecmesi gerekiyor. Yargıtay yetkililen, iki daıre arasın- da ortaya çıkan görüş aynhğınm gide- rilmesine çalışıldığını bildirdiler. Yetki- liler, bu konudaki karar gerekçelerinin, Yargıtay 1. Başkanhğı'nca dairelerden istendiğini, önümüzdeki günlerde her iki karann da Yargıtay Içtihadı Birleştirme Kurulu'nun önüne götürüleceğini beürt- tiler. Yetkililer, Kurul'un her iki karan da inceleyerek sonuçta Yargıtay'ın gö- rüşünü yansıtacak tek bir karar oluştu- racağını söylediler. Anayasa Mahkemesi çevreleri de KİT personelinin de memur gibi cezalandı- nlacağanı öngören kararname hükmü- nün, kararname ile suç yüklenemeyece- ği gerekçesiyle iptal edildiğini anımsat- tdar. Aynı çevreler, "Anayasa Mahke- mesi'nin verdiği iptal karannın yarattı- ğı boşluğun bugüne kadar doldurulma- ması, aynca Yargıtay'dan içtihadı bir- leştirme karan zorunluluğu, sorunu or- tada tutmaktadır" değerlendirmesini de yaptılar. OZGURCE TURKER ALKAN Çelişkiler Su Gibi B irçok Müslüman ülkede çarşaflı kadınlar Filistin davasını destekleyen gösteriler yapıyoıiar. "Çar- şaf' dini inançlannın ve Filistinlileıie dayanışma- larının bir simgesi. Ama Fılistinlileri uluslararası konferanslarda Hanan As- havi adlı bir kadın temsil ediyor. Başı açık, çağdaş giyimli bir diplomat. Oiplomasi! Batılı ülkelerde bile kadınların çok az yük- selebildikleri bir meslek. Filistinlilerie dayanışma gösteri- si yapan çarşaflı kadınfann çoğunun ise bırakın diploma- side başan göstermeyi, oy verme hakkı bile yok. Ortadoğu'nun bitip tükenmez çelişkileri var. Filistinlileri destekleyenlerin çoğu, bu işi dincilik ve şe- riatçılık adına yapıyoriar. Oysa, Filistin Kurtuluş Örgütü ba- ğımsız bir devlet kurarsa, bunun laik olacağını söylüyor. Yani Türkiye'den sonraki ikinci laik Ortadoğu ülkesi Filis- tin olacak. O zaman, şimdi destek veren dinci ve şeriatçı- lar bu destegi sürdürecek mi? Hiç sanmıyorum. Ortadoğu'nun çelişkilen öylesıne yoğun ki kendisiyle iliş- kiye giren herkese çelişki bulaştırıyor. Moskova'da Orta- doğu Bartş Kbnferansı toplandı. Biz de katıldık. Çin'den Kanada ve Jzlanda'ya kadar nice ülke katıldı, ama Suriye, Lübnan ve Filistin v katılmadı! İsrail de, Arap kökenli değiliz. Batı ile içli dışlıyız. Dinci değiliz, laikiz. hiçbir toprak odünü vermeye razı olmadı- ğını söyleyerek, ker- hen katıldı. "Hayr umuiur mu Suriye'nin elinden Hatay'ı almış olmamızın acısı hâlâ unutulmuş değil. Nihayet bizde su var, onlarda yok! boyle bir gecenin se- herinden?" "Neden umulmasın," diyor konu üzerinde kafa patlatanlar. "Bu bir başlangıçtır. Hele şöyle masaya oturup " ^ — ^ — — ^ — — ^ — — — ^ yavaş yavaş konuşmaya başlasınlar, zamanla havaya girer- ler ve konu çözülür" Göreceğiz. Bazılanna göre de en büyük çelişki, bölgemizdeki tu- tucu yönetimlerin aslında sorunun çözümünü engellemek istemelerinde yatmaktadır. "Bakmayın dincilerin aşırı bir israil düşmanltğı sergileme- sine," diyorlar, "Arap-israil kavgasının bitmesini tutucu Arap rejimleri kesinlikle istemez. Çünkü, İsrail, Arap radikalizmi- ni kendi üstûne çeken bir paratoner görevi yapıyor. Tutucu rejimler, krallıklar, şeyhlikler, böylece rahat ediyor. Ya Filis- tin sorunu kökünden çözülür de bu radikal eğilimli kişiler çağdışı kalmış yönetimlerie uğraşmaya başlarlarsa ne ola- cak?" Aslında Türkiye açısından da ciddi bir çelişki var. Filis- tin sorununun çözümünü istiyoruz; çünkü bu kavganın sü- rüp gitmesi bölgedeki siyasetin radikalleşmesine yol açı- yor, silahlanma yarışını körüklüyor, sık sık savaşların pat- lamasına neden oluyor... Kuşkusuz ki Türkiye bundan ra- hatsız. Bizim çıkarımız, bölgede huzur ve güven ortamı- nın sağlanmasında. Fakat, Filistin sorununun çözülmesi gerçekten Türkiye 1 ye istediğini tam olarak verecek mi? Bugüne kadar Arap ülkelerinin üzerinde anlaştığı tek ko- nu İsrail düşmanlığı olmuştu. İsrail, düşman olmaktan çı- kacak olursa, bir dış düşmanın varlığı üzerine rejimlerini kurmuş olan Arap ülkeleri, acaba Türkiye'yi iyi bir düşman olarak seçmezler mi? Şöyle birdüşünün, bizden iyi düşman mı olur? Osmanlı döneminde ülkelerini yüzlerce yıl yönettik, bundan dofayı bize zaten diş biliyorlar. Arap kökenli değiliz. Batı ile içli dışlıyız. Dinci değiliz, laikiz. Suriye'nin elinden Hatay'ı al- mış olmamızın acısı hâlâ unutulmuş değil. Nihayet bizde su var, onlarda yok! Ortadoğu'da barışın sağlanması için elimizden geleni yapmalıyız. Ama Filistin sorunu çözülse bile hemen barı- şın geleceğini sanmak biraz safdillik olur. Bu arada suyumuza da sahip olalım. Versinler petrolü, alsınlar suyu! Bakanlar Kurulu toplandı SSK'ya ödenecek prim borçlanna af CUMHURİYET (Ankara) - Bakanlar Kurulu, SSK'ya olan prim borçlarının koşullu olarak af- fedilmesini kararlaştırdı. Toplantıda aynca yaş- hlık maaşının üç katına çıkarılmasına karar ve- rildi. Başbakan Süleyman Demi- rel'in başkanlığında yaklaşık iki saat çalışan Bakanlar Kurulu, Anayasa Mahkemesi tarafın- dan iptal edilen sözleşmeli per- sonel konusundaki düzenleme- leri de ele aldı. Toplantıda, Anayasa Mahkemesi'nin iptal karan üzerinde görüşüldu. İlgili Devlet Bakanı Şeref Erdem, Adalet Bakanı Seyfı Oktay ve Ulaştırma Bakanı Yaşar Top- çu'dan oluşturulan bir alt ko- misyon, mahkemenin iptal ka- rarını göz önünde bulundura- rak tasarıyı anayasaya uygun hale getirecek bir çalışma yapa- cak. Bakanlar Kurulu'nda, 65 ya- şını doldurmuş muhtaç, guçsuz ve kimsesiz Turk vatandaşları- na odenen yaşhlık aylığının üç kat arttınlmasına da karar ve- rildi. Böylece ayda 52 bin lira olan yaşhlık aylığı 160 bin lira oldu. Yaşlıiar uç ayda bir 156 bin lira alırken bundan boyle 480 bin lira alacaklar. Bu deği- şiklikle yaşhlık aylığı için yılda 768 milyar liralık ek bir kaynak aktarımı yapılacak. Halen 612 bin kişi yaşhlık aylığı ahyor. Devlet Bakanı ve Hukümet Sözcüsu Akın Gonen yaptığı basın toplantısında Bakanlar kuruıu ııuiı, Haznie Donosu uzerinden tahsil edilen Gelir Vergisı tevkifat oranının yuzde 10'dan yuzde 15'e çıkarılması- na karar verdiğini bildirdi. Gö- nen, KİT ve bağlı kuruluşlar ile belediyeler dışında kalan ve SSK'ya 31 Aralık 1991 tarihine kadar prim borcu bulunanlann gecikme zamlarına koşullu af getirildiğini söyledi. Gönen, şu açıklamada bulundu: "SSK'ya prim borcu olanlar- dan bu borçlarını 31.3.1992 ta- rihine kadar ödemeleri halinde gecikme zammının yüzde 100'ünun 31.5.1992 tarihine ka- dar odemeleri halinde gecikme zammının yuzde 75'inin, 31.7.1993 tarihine kadar odeme- leri halinde gecikme zammının yuzde 50'sinin, 30.9.1992 tarihi- ne kadar odemeleri halinde ge- cikme zammının yüzde 25'inin affı öngorülmuştur;' Basın toplantısına katılan Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanı Mehmet Moğultay, SSK'nın alacağının 1 trilyon 557 milyar lira, af konusu olan gecikme zammının ise 934 mil- yar lira olduğunu söyledi. Mo- ğultay, prim borcu nedeniyle in- celemeye alınan 263 bin 580 dosya bulunduğunu bildirdi. t ITırtıyede genç-yaşlı-zayıf-şrçman. kadın- erkek-çocuk 7 mılyon kalp hastası var Şl|ll 175 12 44 /4S - 166 02 J» 148 58 66.Fa» 166 47 12
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle