23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 Cumhuriyet haberler 30Ocakl992 Türkiye bilmece yarışmasında fstanbul Haber Servisi - 24 haziran- da New York'ta yapılacak dün- yanın ilk bilmece şampiyonası- na Türkiye de davet edildi. Games dergısı tarafından düzenlenen şampiyonaya 15 ülke katılacak. Kültür farklılıklannın rol oynamaması ıçin dıl ve sözcük türlerine yer venlmeyecek şampıyonada matematik. mantık, göz- lem ve mekanık oyunlan olacak. Games dergısınden dört kışilık bir ta- kım oluşturması yönünde mektup alan pegagog. araştırmacı Nevzat Erkmen şunlan söyledi: "Eğer geçen yıl Zagreb'deki "Dünya Bulmaca-Oyun" kongresı iptal edilme- seydı, orada aiınacak kararlardan biri de 1992 Barselona Ohmpıyatlan'nda beyın ohmpıyatı yapılması idi." New York'taki şampiyonaya bır Türk takımı götürmek ıçin kollan sıvayan Erkmen"ın karşısında önemli bir sorun var: Bu takımın masraflannı karşılaya- cak bır banka ya da fırmanın desteği. Bir anlamda sponsor anyor. Türk takımını destekleyecek bır firma ya da kurum bulduktan sonra çeşitli yayın kuruluşla- n aracılığıyla. takıma katılmak isteyen- ler içın "yarışmaya ısınma oyunlan" yayınlamayı ve daha sonra da çeşitli merkezlerde yapılacak bır sınavla dört kişiyı seçmeyı amaçlayan Erkmen, ko- nuya ılgi duyan bulmaca ve oyun merak- lılannın göriiş ve isteklenni şu adrese yazabıleceklennı söylüyor: Nevzat Erk- men. P K. 7. 80622 Istanbul. Boşanmanın çocuklara etkileri ANKA (lzmir)- Boşanma olayla- n, erkek çocukları kız çocuİda- rından daha çok etkiliyor. Bornova Belediyesi Kadın Danışma Merkezi'ndeki Anne-Baba Okulu'nda "Çocuk veErgende Ruhsal Açıdan Risk EtkenJeri" konuiu bir konferans veren Ege Üniversitesi Tıp Fakultesi Çocuk Psikiyat- risi Bilimdalı Uzmanı Dr. Muge Tamar, anne-baba kavgasının çocuklan, bir savaş, bir deprem, bir sel felaketi yaşamış olmak- tan daha çok etkilediğini söyledi. Anne-babalara kesinlikle çocuklarının yanında tartışmamalarını ve kavga etme- melerini öneren Tamar, çocuklara cinsel eğitimin de 3-6 yaş arasında verümesi ge- rektiğıni anlattı. tlkokulda çocuklarda giz- liiik döneminin başlayacağı içın cinsel eği- timin olumsuzluklara neden olabileceğine işaret eden Tamar, anne ve babalara "Ye- tişme çağındaki çocuklannızla arkadaş olun" çağnsında bulundu. Anne ve baba- nın çocuklara karşı son derece tutarh dav- ranmaJannı da salık veren Dr. Müge Ta- mar, çocuğu cezalandırmada ise onu kor- kutmak, dövmek yerine sevdiği şeylerden geçici sure mahrum etmenin daha olumlu sonuçlar vereceğini beürtti. Irk ayruncıiığının simgesi haline gelen Güney Afrika'da siyahi polisler eğitim sırasında Italyan genetikçi Sforza'nın amacı, insanoğlunun tam bir şeceresini çıkarabilmek Irklarııı arkasına tutulan ayna Haber Merkezi - "Irk kavramını bir yana mı itmek gerek? Inanıl- maz çeşitliliğine rağmen insanlığı tek ve bölünmez mi ilan ede- lim? Insanlar arasındaki eşitsizlik rastlantısal mı, yoksa etnik mi? Yani Ruslar çok büyük satranç ustalan, zenciler büyük koşucu- lar, Almanlar da değerli müzisyenler yetiştirmeye mi yatkın?" Fransa'da yayımlanan "Le Nouvel Observateur" adh haftalık dergide ırk- larla ilgılı ilginç bir yazı yer aldı. Dergi- nin kapak konusu yaptığı yazı "Bilim ve Irklar" başlığını taşıyor. Yazıda özellik- ie İkıncı Dünya Savaşı'na kadar antro- pologlann, ırklan fızik özelliklerden yola çıkarak belirlediklerine dikkat çe- kilerek bu belırlemede "beyazırk"ın üs- tünlüğünün her zaman altımn çizildiği- ne işaret edilıyor. Yazıda her ne kadar "Irklar teorisi bi- zatihi ırkçıydı" dense de yukanda zikre- dılen "İnsanlar arasındaki eşitsizlik rastlantısal mı, etnik mi?" cümlesı de ırkçı bir karakter taşıyor; eşitsizliği peşi- nen kabul eden bir ifade olduğu için. Le Nouvel Observateur'ün yazısı özetle şu cümlelerle sürüvor: "Bu konuda hıç kımse genetikbilimcı Luigı Luca Cavallı-Sforza kadar bu so- ruların yanıtını verecek bilgiye sahip değıl. 1922'de Cenova'da doğan Sforza, şu anda ABD'deki Stanford Üniversı- tesı'nde öğretım üyesi. Kırk yıldırçılgın bır proje üzennde çalışıyor. Bütün ama- cı, insanoğlunun tam bir şeceresini çıka- rabilmek. Yanm yüzyıldır topladığı biyolojik verilerin hepsini bilgisayara yükledi. Bunlan şımdı arkeoloji ve dilbi- limi bılgileriyle karşılaştınyor. Caydınl- maz bir iyimserlik içınde olan bilim adamlan, modern insanın 100 bin ila 150 bin yıl kâdar önce Orta Afrika ile Ortadoğu arasında bir yerde ilk kez ya- şamaya başladığını ınatla savunuyorlar. Paleontolog Stephen Jay Could'a göre 'yolculuk etme zevkı ve güçlü bır cinsel- liğin dürtüsüyle insanoğlu Asya'yı, Ok- yanusya'yı, Avrupa'yı ve Amerika'yı fethetti.' Bütün bunlan da rekor dene- cek bir dönem ıçinde 60 bin ila 80 bin yıl arası bir zamanda becerdi. Ipfc kuramı fiyasko Yazıda, İtalyan bilgin Cavalli- Sforza'yla yapılan bir söyleşi de yer alı- yor. Cavalli-Sforza, insanlann kesinlik- le ten renklerine göre ırklara aynlama- yacağını, bir ırk oluşabılmesı içın yüz- binlerce yıl geçmesi gerektiğini savunu- yor. Cavalli-Sforza'ya göre bugüne kadar- ki ırk kuramlannın hiçbir bılimsel değerı yok. Italyan bilgin şunlan anlatıyor: "Geniş çaplı bir araştırmayı Parmalı Paolo Menozzi ve Milanolu Alberto Pı- azza adh meslektaşlanmla yaptık Son yanm yüzyıl boyunca yüzlerce, binlerce insanı inceledik. Bütün verileri bilgisa- yara yükledik, beş kıtada 42 toplum or- taya çıkardık, 120 farklı karakter incele- dik. Böylece de bugüne kadar ortaya çıkanlabilen en eksıksız insan şeceresini oluşturduk. Bu, bıze ana toplumlan yedı ayn grupta toplama olanağı verdi: Afri- kalılar, Kafkasyalılar, Amenka yerlile- ri, Kuzey Asyalılar, Güney Asyalılar, Pasifik Adalan halklan ve Avustralyalı- lar. Bunlar yedı ayn ırk değil. Gelenek- sel ırk teorilen insanhk tipolojisını sap- tamaya çahşır. Biz biyolojik olarak gördük ki bunun mantığı yok. Dikkat ederseniz, şeceremızde ten rengi aynmcı bir kriter değıldır. Örneğin, sanlan dört ailede görebilirsınız. Sözünü ettiğım ge- netik yakınhk, gerçekte, 'Kim nereden geliyor, bunun atalan kım?' sorusunun yanıtıdır. Bu şecere 150 bin yıldır top- lumlar ve onlann güçlerine dayanılarak hazırlanmıştır." Cevali-Sforza, genetik verilerle diller arasında nasıl bir uyum olduğunu da şu sözlerle anlatıyor: "Çıkardığımız şecere dil aileleriyle şa- şılacak bir uyum ıçinde. Ama bazı küçük istısnalar var. örneğin Laponlan ele alalım; Laponlar genetik olarak daha çok Avrupalıdır. Ama hâlâ Sıbırya ya da Urallar'da yaşadıklan dönemdeki dille- rini konuşuyorlar. Macarlar başka il- gınç bır örnek oluşturuyor. Avrupalı olmalarına rağmen Laponlar gibi onlar da Ural dılı konuşuyor. Dokuzuncu yüzyılda Latin kökenli bır dılin konuşul- duğu Macanstan, Karpatlar'dan gelen Magyarlann ıstılasına uğradı. Bu Mag- yarlar. yerlı halkı da öğrenmeye zorla- dıklan bır Ural dılı konuşuyorlardı. Magyarlar. sayıca az olmalanna rağ- men çok savaşçı bır toplumdu. Yıne de az olduklan içın toplum üzerinde zayıf bır genetik etki bıraktılar. Latinler ise o dönem ıyice tembelleştıkleri için istilaya hıç karşı koymadılar. Bunun nedeni... Diller. toplumlar gibi birbirlenyle ay- nı biçımde kanşmazlar Aslında, başka bir dille kanşabılen dıller pek azdır. Bır ıstıla durumunda yerli halkm konuştuğu dil ya o topluma hâkim olmuş ya da ta- mamıyla silinıp gitmiştır. Belki yerli di- lin bazı kalıntılan olmuştur, ama iki dil birbıriyle hiçbir zaman kanşmamışür. Örnek vereyim, Ingilızcede sözcüklerin yüzde 50'si Fransızcadır, ama dilin yapı- sı Germendır. En önemli sözcükleri de Almancadır." Siciller bilgisayara • UBA(Ankara)- Adli sıcıl bılışım sistemine (ASBİS)katılacak yeni il ve üçelerle 29 il ve 8 ilçenin ağır ceza mahkemeleri bilgisayarlı olacak. 1990 yılında hazırlanan olurluluk raporunun ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında sistemlenn pilot uygulamasından eide edılen sonuçlar doğrultusunda ıletışim ağının kurulması ve bunun yaygınlaşması çahşmalan sürdürülüyor. Yeni merkezler şunlar: Adıyaman, Akşehir, Antalya, Antakya, Kastamonu, Bahkesir, K.ırklarelı, Bolu, Malatya, Çorum, Ödemış, Eyüp, Sıvas, Gaziantep, Hatay, Isparta, Kahramanmaraş, Bafra, Kınkkale, Beyoğlu, Konya, Ereğlı, Çanakkale. Nığde, Dıyarbakır, Sakarya, Tekırdağ, Van, Zonguldak, Aydın, Kayseri, Batman, Kocaeli, Burdur, Manisa, Denizli, SalihJi ve Elazığ Gazete oku ve okut • EGE AJANS (İzmir) - Ege Ünıversıtesı Basın ve Yayın Yüksek Okulu, İzmirGazetecilerCemiyeti ve Bornova Belediyesi'nin birhkte yürüttüğü "Gazete Okuma ve Okutma Kampanyası"na Şile Belediyesi de katılarakbeledıyepersonelinehergün birer gazete alma karan verdi. Şile Belediye Başkanı İhsan Çayıroğlu, genç bir nüfusa sahip olan ülkemizde okuyucu potansiyelinin artmasına rağmen gazete satışlannın aynı oranda yükselmedığine dikkat çekti. Konya'da örnek köy • KONYA (Cumhuriyet)-Konyanın her ılçesınde bir örnek köy seçılerek ımar planı uygulanacak. Konya Valısı İhsan Dede, 3 ilçede köy tespit çalışmalannm başlatıldığmı açıkladı. ' Dede "Şehirde ne varsa bu köylenmızde de o olacak. İmar planı uygulamasından spor tesisıne kadar her şey örnek köylerde yapılacak" dedi. Umreye eleştiri • ANKA (İstanbul) - Türkiye Seyahat Acentelen Bırlığı(TÜRSAB)eski Genel Başkanı ve ANAP İstanbul Milletvekilı Bahattın Yücel, özel kışi ve kuruluşlann umre ziyareti organizasyonuna venlen iznın, tunzmcılerle yurttaşlan mağdur edeceğını savundu. Yücel. yaptığı yazılı açıklamada, herkese umre organizasyonu yetkisı tanındığını anımsatarak "Bilınçsızce alınan bu karar, tunzmcılenn ıtibannı sarsarken, yurttaşlan da mağdur edecektır"dedı. Milvonlarca insanın sevgisiclir güveni oluşturan... bu güvendir Akbank'ı 44. yılına ulaştıran. 'Güveninızin Esen*
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle