Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 Ocak 1992 kültür Cumhuriyet 13
Düdüklüde
Kıymalı Bamya
• Cumhuriyet (Zonguldak)
- İstanbul Devlet Tiyatrosu
yurtıçi turne etkinlikleri
çerçevesinde, Memet
Baydur'un yazdığı.Can
Gürzap'ın yönetmenliğini
yaptığı "Düdüklüde
Kıymalı Bamya' adlı
oyunul2-13şubatl992
tarihlennde saat 20.00'de
Atatürk Kültür
Merkezi'nde iki kez
sahneleyecek. Sevinç
Aktansel Çetinok, Hanife
Şahın, Tülın Oral, Sıdıka
Şenkan.Seray
Düşenkalkar. Sadrettin
KıİJÇ, Atilla Şendil.Sevim
Senöz'ün oynadığı
"Düdüklüde Kıymalı
Bamya"nın dekor tasanmı
Ethem Özbora'ya,
kostümleri Hale Eren'e, ışıl
düzenlemeleri Orhan
Tetikcan'aait.
Eski Fotoğraflar
• AA (Antaha) - Ankara
Devlet Tiyatrosu, "Eski
Fotoğraflar" adlı oyunu. 31
ocak-1 şubat günlerinde
Antalya'da sahneleyecek.
Dinçer Sümer'in yazdığı.
Rüştü Asyalı'nın yönettiği
oyunda, yaşlı bir
konsomatrisin, eski
fotoğraflarla canlanan
yaşaıp öyküsü anlatılıyor.
Özel İdare Salonu'nda
sahnelenecek oyunda, Ümit
Sergen ye Mehmet Ege rol
alıyor. Öte yandan, Kaleiçi
Sanatevi'nce düzenlenen
"Şiir Akşamlan"nın ilki, 31
ocak cuma akşamı
yapılacak. Sanatevi'ndeki
"Şiir Akşamı"nda, şairler
ve sanatseverler, şiirlerden
örnekler sunacaklar ve şiir
üzerine söyleşecekler.
Kitapsızlar
köpsüsö
• Kültür Servisi-Kadıköy
Bitpazarındaki Fırat Kitap
Galerisi bugüne kadar
kitaplarını
yayımlatamayan
yazarlar şairler için
"Kitapsızlar Kürsüsü"
kurdu. Bu haftadan iübaren
herçarşamba ikındi vakti.
yazarlar/şairler Kitapsızlar
Kürsüsü'nde yapıtlannı
diledikleri gıbi sergileyerek
okuyabilecek ve okurlarla
tartışabilecekler. Fırat
Kitap Galerisi "Kitapsızlar
Kürsüsü"nün kuruluşuyla
ilgili olarak bir çağn
yayımladı.
Mayıs Rüzgân
konseri
• AA (İstanbul) - Pop-folk
türündemüzik
çalışmalannı sürdüren
"Mayıs Rüzgân"
topluluğu, Kartal'da bir
konser verecek. Bir yıl önce
çıkardıklan "Önce Biz
Vardık" isimli kasetleriyle
isımlerini duyuran
topluluk, söz ve müzikleri
kendilerine ait parçalardan
oluşan repertuarla, 1 şubat
cumartesi günü, Kartal
Belediyesi Hasan Âli Yücel
Kültür Merkezi'nde solo
konserlerini
gerçekleştirecekler.
Yaşama
merhaba
• Kültür Servisi -
Cüzamia Savaş Vakfı ile
Be>men Status Dergişi, ilk,
orta ve lise öğrencilerinin
katılabileceği bir resim
yanşmasıdüzenledi. İki
kuruluşun dört yıldır
bırlıkte yürüttüğü
"Leprasız Bir Dünya İçin
Elele" kampanyası
çerçevesinde düzenlenen
yanşma, "Sevgi İle Yaşama
Merhaba'" temasını
içeriyor. Status Dergisi
Yayın Yönetmeni Neylan
Dinler, "Dördüncü yılına
giren kampanyamız
süresince, hastalarayapılan
tıbbi ve maddi yardımlar
kadar manevi desteğin de
nikşmelerinde etkili
olduğunugördük.
Gençlerde sosyal
sorumluluk bilincini
ya^gınlaştırmak amacıyla
ilk kez geçen yıl cüzamı
terna alan bir kompozisyon
yanşması düzenlemiştik.
Richard Attenborough, Charlie Chaplin'in yaşamını beyazperdeye uyarbyor.
Charlie Chaplin yeniden sahnede
Kültür Servisi - 5 yaşın-
da annesinin bakımını
üstlenmek için sahnede.
14 yaşındayken akıl
hastası annesi tımarha-
neye yatıyor. Fred Kar-
no tarafından keşfedi-
lince bir anda müzik-
hollerin genç yıldızı
oluyor.
Ve 10 yıl sonra Hollyvvood'-
da: Genç sinema endüstrisinin
güçlü yıldızlarından biri. Sine-
ma tarihinin kilit noktaların-
dan. Dolu dolu yaşanmış bir
88 yıl: Richard Attenboro-
ugh'un "Charlie"si, Charlie
Chaplin'i böyle ele ahyor.
"Gandhi" adlı filmi ile 8 Os-
car ödülü kazanan Attenbo-
rough şu sıralar Londra'da.
Shepperton stüdyolarında
"Charlie" fılmınin çekimleri
ile meşgul. Attenborough ve
ekibi Londra çekimleri öncesi
10 hafta boyunca California'-
da gerçekleştirmişler çekimle-
ri.
"Charlie", Charlie Chap-
lin'i ilk sahne denemelerinden
ABD'ye dönüşüne dek olan
süreçte ele alıyor. Attenboro-
ugh'un filmi, Charlie Chap-
lin'in yaşam öyküsünü aktar-
manın yanında temelde sine-
manın gelişimini de ortaya
koymayı amaçlıyor. Böylece
Chaplin üzerine bir inceleme-
nin yazan, tarihçi David Ro-
binson da ekipte.
Charlie kutlanacak bir fılm
olmayacak mı? Attenboro-
ugh, "Kesinlikle hayır!" dı-
yor. Filmde Charlie Chaplin
"herşeyden önce bir insan"...
Filmde Geraldine Chaplin
büyükanne Hanna'yı canlan-
dınyor. Üvey kardeş Sydney
rolünü Paul Rhys üstlenmış.
19101u yıllann başmda Char-
lie Chaplin'i konu alan bir
film çeken ilk kadın yönet-
menlerden Mabel Norman'ı
Marisa Tomei canlandınyor
ve Charlie'nin Hollywood'-
daki en yakın dostu Douglas
Charlie Chaplin
Fairbanks Attenborough'un
filminde Kevin Kline.
Charlie Chaplin'i konu alan
filmde en büyük sorun başrol
oyuncusunu belirlemek ol-
^Bu iş için yürütülen araş-
tırmaların üç yıllık bir geçmişi
var. Attenborough hem 18 ya-
şındaki Charlie'yi canlandıra-
cak kadar genç. hem de 80
yaşında yaşlı bir ihtiyan oyna-
yabilecek kadar yaşlandırıla-
cak birini aramış. Ve sonunda
karar verilmiş: Robert Dow-
ney Jr. Charlie Chaplin'in kızı
Geraldine'in başrol oyuncusu
üzerine düşünceleri ise şöyle:
"Hiç kimsenin babamı ekran-
da yeniden canlandırabilece-
ğıne inanmıyordum."
Erbaplan kostümcülüğü anlattı
Bu kez kostümler konuşuyor
AHTJ ANTMEN (İstanbul)-
Eğer izlediyseniz, Atıf Yıl-
maz'ın "Asiye Nasıl Kurtu-
lur" filminde, sokakta, Tadım
Lokantasf nın hemen önünde
fahişelerin dansını hatırlarsı-
nız. Bir 'kostüm şovu'dur san-
ki. Oyuncular, şarkılar ve
dansın ötesinde, vücutlan
sımsıkı saran allı, morlu, si-
yahlı, 'kaplan desenli', dantel-
li -olabildiğıne rüküş- ama bir
bütün olarak kişilik taşıyan
kostümlerdir bunlar. Hele
başrol oynayan Müjde Ar'ın
mini lameeteği, fermuan yan-
sına kadar açık lame ceketi ve
çızmeleri. fılmin bir başka
sahnesinde Müjde Ar'ın siyah
ilkokul önlüğü içindeki görü-
nümü, sonra o bej pardesü
içindeyken yansıttığı "muzip"
masumiyet ile. kostümler de
kendi oyunlannı oynuyorlar-
dır sanki film sürdükçe...
"Asiye Nasıl Kurtulur" fıl-
minin kostümlerini Canan
Göknil hazırlamıştı. 1982 yı-
lında Floransa Güzel Sanatlar
Akademisi'nden mezun olan,
sinemanın yanı sıra Şehir Ti-
yatrolan için de kostümler
hazırlayan Göknil işini çok se-
viyor ve insanlann "kostüm-
cü" ile "terzi" arasındaki far-
kı. daha doğrusu ikisinin aynı
şey olmadığını farketmelerine
seviniyor. Göknil, kostümcü-
nün bir modacıdan da çok
farklı olduğuna dikkat çeki-
yor, öyle ki "Bu işin gramerinı
biliyoruz biz" diyor.
Bu "iş'in grameriyle uğra-
şanlardan biri de Niyazi Er.
Onu "Yeşüçam kostümcüsü"
olarak tanırsınız belki. Binler-
ce kcstümle dolu atölyesine
gittiğirnizde, telefonda konuş-
tuğu birisine "Bizim tüfekler
şöyle böyle" diyerekten uzun
uzun bir şeyler anlatıyordu.
Besbelli bir sipariş almış, an-
laşmaya çahşıyordu. Çevrede
göz gezdirdik. Yalnızca kos-
tüm değil. kundura. çizme
imalatı da yapıhyordu bura-
da, üstelik kılıç ve tabancalar
da. Niyazi Er'in Beyoğlu'nda
Mis Sokak ile Kurabiye Soka-
ğın kesiştiği noktadaki apart-
mandan sonra (şimdi dersha-
ne) taşındığı Sanayi Sitesi'-
ndeki yerinde 60 bini aşkın
kostüm var. Sanki Yeşilçam
burada; dinleniyor. Niyazi Er,
her biriyle övünüyor. Hepsi-
nin öyküsü ayn. Anılannda
saklı duruyorlar öylece.
Müzelerde bile bulunma-
yan bazı kostümlerin bulun-
duğu bu koca "anılar deposu'-
'nda bizi gezdirirken anlatıyor
Niyazi Er:"Bunu Mine Mutlu
giymişti. A bakın şurada du-
ran elbise Türkan Şoray'a o
kadar çok yakışmıştı ki.'Para-
Asker'in, hani Tony Curtis"-
Niyazi Er'in atöhesinde 60 bini aşkın kostüm var.
in oynadığı filmin kostümleri-
ni de biz yaptık." Niyazi Er.
aslında, "kostümlerin altında
kalmış".
1938'de tiyatro ve operet
oyuncusu olarak başlamış
sahne mesleğine. 1950'lerde
sinemaya dekoratör ve yönet-
men asistanı olarak geçmiş.
Ya kostüm? O yıllarda yalnız-
ca bir hobi... Tiyatroda çalı-
şırken belki bir gün işe yarar
diye toplarmış kostüm. Yoksa
kostümcü olmak... Ama işte
bu hobi. Er'in ilerdeki mesle-
ğini, üstelik kendisini "Yeşil-
çam'ın kostümcüsü" yapan
mesleğini belirlemiş, kendili-
ğinden.
Niyazi Er'in aklında bir
müze kurma projesi var.
Onun uzun vadeli bir hayali
bu, ancak atölyesindeki kos-
tümlere bakılırsa, devlet yar-
dımı olmaksızın gerçekleşecek
bir hayal değil bu. "Benim ya-
pacağım müze. ancak devlet
yardımıyla olur Devlet bana
bir yer tahsis etse, en az beş se-
nede dünyada eşi olmayan bir
müze kurarım. Benim düşün-
düğüm kuru müzecilik de de-
ğil üstelik. Genelde müzelerde
kostümlere doğru dürüst ba-
kamıyorsunuz, el süremiyor-
sunuz, kupunu göremiyorsu-
nuz. Benim tasarladığım
müzede gezenler giysilere do-
kunabilecek. Gerekirse, giye-
bilecek."
Kostümle özdeş (tabii de-
korla da) bir başka isim de bu
yıl otuzuncu sanat yılını kutla-
yan Osman Şengezer. Bu ne
denli kısa bir süre önce çıkar-
dığı "Dekor ve Kostüm" adlı
kitap. bir sanatçının yaşamın-
dan kesitlerle dolu. Galalar,
provalar. turneler...Fotoğraf-
lar, Bedia Muvahhit, Vasfi
Rıza Zobu, Yıldız Kenter,
Adıle Naşit ile... Otuz yıldır,
"sezon başı" deyimi anlamını
yitirmemiş Şengezer için.
Ağustos ayının son günlerin-
de yeni sezon için Devlet Ti-
yatrolan'na geri döndüğünde,
Atatürk Kültür Merkezi'nde
aldığı solukta yine o eski heye-
can, yine o eski telaş var. Tıpkı
ilk günlerdeki gibi. (Hala 'tah-
taya vurduğunu' anlatıyor ti-
yatronun kapısından gırer-
ken.)
Heyecan ve telaşı yitirmek,
gerçekten de bir anlamda sa-
natçılığı yitirmek. sanattan
başka bir şey yapmak anlamı-
na gelmiyor mu zaten? Sanatçı
hiçbir zaman evine gidip, ka-
pılannı. ışıklarını kapatıp otu-
ramıyor, çünkü kendi zıhni-
nin kapılannı kapatması
mümkün değil bir kere.
Bir dekor ve kostümcünün
"nasıl" çalıştığı da başlı başı-
na bir konu. Şengezer önce
okuduğunu, anladığını ve
kendi tepkisini ölçtüğünü söy-
lüyor. Sonra yapıtın yazann
hangi devresinde yazılmış ol-
duğu da önemli: "Bir insanın
80 yıllık yaşamında en az dört
devresi vardır. İşçi hareketini
anlatan bir yazann yıllar son-
ra aşk şiirleri yazabildiğini
görebiliyoruz. Dolayısıyla bir
yazarın bir yapıtı hangi döne-
minde yazmış olduğu. kostüm
ve dekor için birer önemli
ipucu"diyor Osman Şengezer.
Canan Göknil'in "ipucu
bulma" sistemi de pek farklı
sayılmaz: "Heykellerden. ga-
zete arşivlennden. eski fotoğ-
raflardan, yabancı sefaretler-
den oyunun geçtiği dönemle
ilgili ipuçlan bulunuyor. Yani
iyi bir arşiv araştırması yap-
mak şart." Tabii "olduğu gi-
bi" yansımıyor bu kıyafetler
sahneye. Kostümcünün yara-
tıcılığı bu "ön bilgi" sağlan-
dıktan sonra devreye giriyor.
Oyuncunun "giyinik" ola-
rak sahneye geldiği an ise, bir
kostümcü için en zor (hatta
kabuslu denilebilir) anlar...
Kostümler uzun geliyordur ya
da bir kapı açılmıyordur örne-
ğin. Hem zaten basamaklar
neden o kadar yüksek olmak
zorunda ki? Şengezer, tüm bu
örnekleri vererek oyuncunun
dekora ve kostümüne çok zor
alıştığını söylüyor. Ama birde
alıştı mı; bir sonrakı kostüm,
bir sonraki dekor için burun
kıvırmaya başlıyor...
Canan Göknil de kostümler
hazırlandıktan sonra oyuncu-
ları giydirmek konusunda ol-
dukça zor anlar yaşamış anla-
şılan. Kendı deyimiyle "kan,
ter ve gözyaşı" içinde gerçek-
leşiyor bu. Çünkü oyuncuyu
giydirmek, "Türk kadınını
giydirmekten bile güç..."
Osman Şengezer, Canan
Göknil ve Niyazi Er kostüm-
cülük mesleğini anlattılar
Sergi
Masalsı
resimlerde
sirkler,
palyaçolar
CAN KÜÇÜKTEPEPI-
NAR (Ankara)- Ankara
Devlet Konservatuvarı
Yüksek Tiyatro Bölümü'-
nde eğitim gören ve 1976 yı-
lında mezun olan Banş
Eren 1982'den buyana Ber-
lin'de tiyatro ve resim çalış-
malannı sürdürüyor.
Eren için sanat bir bütün-
dür. Onun içindir ki resim-
lerinde tiyatronun etkisi
kolaylıkla görülebilir.
Eren'in yeni yaptığı çalış-
malanndaki, bazı resimleri-
nin konusu ise şu sıralarda
Berlin'de oynadıkları Carlo
Goldoni'nın "İki Efendinin
Uşağf'ndan uyarladıklan
oyun olmuştur. Oyunda Al-
man ırkçılığı ağır bir dille
eleştirilmektedir.
Masalı çok sevdiğıni be-
lirten Eren'in resimlennde
masal kahramanlan, palya-
çolar, balıklar. sırkler. oda-
lar, insan vücudunun devi-
nimi ve serüveni oldukça sık
olarak işlemektedir.
"Masalı önce zihnimde
oyunlaştınnm. Daha sonra
boya. fırçayla kâğıt veya tu-
val üzerinde belirgenleştiri-
rim" diyen Eren, çalışmala-
nnı karışık tekniklerde
sıcak ve canlı renklerden
oluşturuyor.
Bazen masaldaki konuyu
tamamen değiştirerek yeni
bir masal yazıp onu resme
aktardığını belirten Eren,
masaldaki tipleri, karakter-
leri önce zihninde vücut öl-
çülerine kadar saptadıktan
sonra bu karakterlerin yo-
rumunu yaptığını belirterek
"oyuncu olarak sahneye na-
sıl kan verebilirim, ressam
olarak da tuvale ve kâğıda
nasıl yansıtabilirim düşün-
cesiyle resme başlanm" di-
yor.
Doğu masallannı özellik-
le Hint ve Binbir Gece ma-
sallannı çok çarpıcı buldu-
ğunu belirten Eren, önü-
müzdeki senelerde sadece
bu masallardan bir seri re-
sim yapmayı planhyor.
Akademik olarak resim
eğitimi almayışını kendisi
için büyük bir şans olarak
gören Eren. hiç bir ekole
bağlı kalmadan özgür ve öz-
gün olarak sadece kendisi
için resim yapmaya başladı-
ğını, sergilemelerinin ise
duygulannı. düşüncelerini,
renklerini, insanlara göster-
me isteginden kaynaklandı-
ğını belirtiyor.
İSTANBUL BUYUKSEHIR BELEDİYESİ
KÜLTÜR İŞLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI
ŞUBAT 1992 KÜLTÜR ETKİNLİKLERİ
ATATÜRK KITAPLIĞI
1 Şubat Cumaıtesı
Toplantı Sa"onu
3-21 Şubat
SerçtSaionu
5 Şubat Çarşamba
Toplantı Salonu
6 Şubat Pwşembe
Toplantı Salonu
7 Şubat Cuma
Toolantı Salonu
8ŞubalCumanesı
Toplantı Salonu
10 Şubat Pazanesı
Toplantı Salonu
11 Şubat Salı
Toplantı Salonu
12 Şubat Carşamba
Toplantı Salonu
i3ŞubatPwşembe
Toplantı Salonu
14 Şubat Cuma
Toplantı Salonu
15 Şubat Cumartesı
Toplantı Salonu
V7 28Şubat
OKuma Salonu
19 Şubat-t Mart
Gifis
19 subat Cârsamba
Toplantı Salonu
20 Subat Petşemba
Tbplaniı Salonu
24 Şubat Pazartesı
Toplantı Salonu
25 Şubaı Salı
Toolanlı Salonu
26 Şubat Carşamba
Toplantı Salonu
27 Şubat Petşembe
Toplantı Salonu
28 Subat Cuma
Toplantı Salonu
. ' PANEL • Gunumuz Turkıyesınde /yjtn Kesımın Muzrğe
Bakış >V:ısı Basın Mensuplan
Katılanlar AtıHa Oorsay Besır Ayvazoğlu Ooğan Hızlan Saat
1400
Yon Gonul Paçacı
Isaac Monııero ResKn Sergısı Açile Saat 1800
De^sık Sorunlar Değısık Açılar Saat 1600
Alkol ve İnsan
Konusmacı Psıkotog Julıde Aral
Yon P^ıkotojıK Dantşman Ferhan Ozenen Salman
ŞaıfterveOdullerŞaat 1600
Katılanlar Şureyya Berte Aönan Ozer
(1992 Cemal Şureyya Şıır Odulu)
Yon EnverErcan
" Tanh ye Y6n«em Saat iaoo
>^lKın T^nhımızın Sorunları
Konusmacı MeteTunçay
Kultur ve PoMıka Saat 1600
Turk Saûında Ne Degıstı'
1
Globallesıne surecıyle yasanan kulturel pobtık değısım hem
sağı hem solu etkıiıyor Turkıye sağındalu bu tarblasma uıerme
•arastnmacı gazaea Rusen Cakır ile Atılgan Bayar soyiesecek
Kultur ve Polıtıka Saat 1600
Keşfedılmemış Kıta
Doç Or fydm Uğur ile Gunluk Yasam ve Zıhnıyet Kalıplanmız'
uzerıne Atılgan Bayar konuşuyor
Sanat soyiesılen Saat 1600
Aykut Koksal Beral Madra >le soyiesıyor
Fa/uk Şuyun un yoneteceğı Oobra DoOra nın konuğu Azız Nesın
Saat 1600
IncıAıaüeYeniRomanı OkjErkekKuşlar uzemeEnverErcan
konusacak Saat 1600
Modemızm ve Sonrası Saat 1600
Endustrı Ibplumu ve Moderruzm*
Konusmaci 0( Ferhat Kenlel
Leman Mızah Dergısı Yayın Kuruluyia
MızahOkunan üeman Dergısı cızertefi MehmetCağcağ Kemal
Aratan ve Bahadır
' Ayın Venı Kıtaplan Sergısı
••••FotogratSergısı OostGozuyteIstanbul
Lutıhansa Borbuch OcakŞubat 1992
Oegısık Sorunlar Degısık Açılar Saat 1600
Boşanmıs Aılelenn Yetıskın Cocuklan
Konusmacı Psıkoloıık Damsman Ferhan Ozenen Salman
Eoebıyatta Ask Saat 1600
Katılanlar NurselDuruel MahırOztasYon EnverErcan
Kultur ve Polıtıka Saat 1600
Modern Mahrem
Doç Or NıluterGole ile Islamm modemleşmesının sımgssı olan
turoaıı uzerınc A^gao Rayaf soviesryor
1991 de Tufc Edebıyatında Oyku ve Roman
EtestırmenKonurErtop 199ı yılınıdeğerlendınyor Saal 1600
Forum
SeyttAlıAk MenhAkoğlu Mehmet Bayhan Mehmet Cevızlı
CemCetın EngmCızgen AhmetOnerGezgın IbrahımGunel
AranvsKalay CengızKarKva HdımKulaksız CenguOzalcıncı
Nal lbpcuoglu Alı Ustundağ ızteycılenn katılımı ile Turkıyede
Fotografm Sorunları nı tamsacaklar Yoneten Faruk Şuyun
Saat 1600
OkjnvununB YılındaTezetOzlu yuLf/taErbıl SenfiuıSezerve
Ahmet Cemal anlatacak
VBneıen EnverErcanSaaı 16CX)
Moöemızm ve Soması
Mımarıde Modernızm Konusmacı Prol Dr Alıte Batur Saaı
1600
• Bu etKmlık İstanbul Beledıyesı Konservatuvarı Turk Muzığı Mezun ve Mensuptar.
Derneğı ısbırlığııleduzenlenmıstır
'' Bu Etkmlık Tanh ve Toplum Dergısı ısoırlıgı ile duzenlenmıstır
"• Bu etkmlık Yaymcıtar Bırtıgı Işbırtığt ile duzenlenmıstır
Bu Sergı Lufthansa AJman Hava Yolları Isbırtıgı ile duzenlenmtstır
Bu etfcmlıkler ucretsızdır
ATATÜRK MUZESt
8 Şubat Cumartesı Turk Oevnmının Sosyal AntropolO|<k Acıdan Saat 1500
DeOerlendırılmesı lcınde Kadın Hakları
Konusmacı Gurbuz Tulekcı
Sosyalantropolog. OOTUAtatürk llketen. TuıkDevnmTanhıOg Gor
Gırış Ucretsızdır
Adres Halaskargazı Cad No 2S0ŞıslıTel 1406319
KADIN ESERLERI KÜTÜPHANESI
VE BİLGİ MERKEZI
1 Şubat Cumanesı
14 Şubat Cuma
15 Şubat Cumartesı
29 Şubat Cumartesı
Tüm Etkınlıkler Ucretsızdır
Adres Fener Mah Abdülezelpasa Cad Bulgar Kıltsesı Yanı HAÜÇ Td.' 523 M 08
Şemsa Yegın Bılınclenme Konulu Atoyie' Saat 1200
Kadın FotoğrafçılarSergısıAçılıs Saat taoo
PaneF'Boşanma ve Aıle HukuKu Saaı 1200
Laleper Aytek "RûzganJa Mum Dıa Gostensı Saat 1600
KARIKAFURVE
MİZAH MÜZESİ
ı30Subaı
8 Şubat Cumartesı
11-28 Şubat
15 Şubat Cumartesı
21 Şubat Cuma
Cemal Nadır Guler'ı Anma Şergısı
Baskı Gostensı Saat 1400
Nevıde Gökaydın/Portre Kankaturter Şergsı
Acıiıs Saat 1800
Ebnj Gostensı (Kâgıt Baskı) Saat 1400
Baskı Gostensı Saat 1400
• Karıkaur ve Mızah Müzesı Pazar ve Pazartesı gunlen dısında her gun acıktır
•Ozgun Baskı AıotyesındePazarvePe<sembegıınlen<*şında hergunçahsılatnto
Gınş Ucretsızdrr
Adres KırkçeşmeMah KovacdarCad No 2Fatıh1el 52112 64
T.C.
GAZİANTEP 2. SULH HUKUK
MAHKEMESİ
Sayı: 1988/533
Davacı Ilhan Scrvet vekili Av. Sermet Sıvacı tarafından davalılar
Ayşe Çoban ve ark. aleyhine açılan Gaziantep ili Şahinbey ilçesi Hoş-
gor Mah. Kargasekmez mevkii pafta 88, ada 1652, parsel 20'de ka-
yıtlı bulunan taşınmaz hakkında açılan ortaklığın gidenlmcsi davasının
yapılıp bitinlen duruşması sonunda:
Davada davalı bulunan Şefika Özkamalı ile Ekrem Karakuzulu'-
nun tum aramalara rağmen karar kendisine tebliğ edilmemiştir.
Dava yokluğunda bilirilmiş ve taşınmazın satılarak ortaklığın gi-
derilmesine karar verilmiştir.
Davalıların söz konusu karara bir itirazı var ise ilan tarihınden iti-
baren 8 gun içerisinde mahkememize itirazlarını yapmaları, yapma-
dıklan takdirde karann kesınleşeceği tebiigat yerine kaim olmak üzere
ilan olunur. 4.12.1991
Basın: 45294
İLAN
T.C.
KARAMÜRSEL
ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN
Sayr. 1985/207 Esas
1990/426-Karar
Davacı M. Nazif Kuçukay 'ekili tarafından davalılar Fikret Faik
Şahenk ve Filiz Şahenk aleyh ne açılan Zorunlu Geçıt Hakkı davası-
nın yapılan duruşması sonjuda:
Karamursel ilçesi, Hersek Köyü, Kumyalı mevkiinde kaintapunun
Pafta: 8, Parsei: 159, 160, 161, 162 ve 348'de kayıtlı beş parçadan
ıbaret davacıya ait taşınmazların kuzeyindeki tarla yoluna çıkışını sağ-
laraası için davalılar Ferit Faik Şahenk ve Filiş Şahenk'e ait pafta:
8, parsel 163'te kayıtlı taşınmazından 4 metre eninde ve toplam 1002
metre karelik kısmının tespıt edilen 501.000 TL. bedelle davacının
davalılara odemesi kaydı ile geçiş yolu olarak irtifak hakkı tesciline
karar verilmiştir.
Davalılardan Filiz Şahenk'in adresi bilinmediğinden iş bu ilan ka-
rar yerine kaim olmak uzere ilan olunur. 26.9.1991
Basın: 45293