Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 Cumhuriyet ekonomi 27 Ocak 1992
BORSA NOTLARI
Borsada yeni bir şenlik başlıyor
ABDURRAHMAN
YILDIRIM
Ekonomik paket açıldıktan sonra
Hazine bonolannın stopajı 5 puan art-
tınlarak yüzde 15'e çıkanldı. Hazine
bonosu ve devlet tahvilinin faizi düşü-
rülüyor, aynca miktar olarak da azaltı-
hyor. Para piyasasının yıldızı duru-
mundaki repo faiz oranları yaklaşık 10
puan düşmüş durumda. Repo düzenle-
niyor ve karşılık aynlması zorunluluğu
getiriliyor.
Sermaye piyasasında yeni kanun de-
ğişıklıği yapılacak. aracı kurumlar
güçlendırilecek. Aracılık faaliyetleri
çerçevesinde yatınm danışmanlığı,
portföy yönetimi ve acente faaliyetleri
getiriliyor. Açığa satış, kredili menkul
İcıymet alım satımı ve menkul kiymet
ödünç verme düzenleniyor. Sigorta
fonlannın hısse senedine yönelmesi
özendiriliyor. Bankalann sermaye pi-
yasasındaki faaliyetlcrine çekidüzen
veriliyor ve denetim altına alınıyor.
Menkul kıymet yatınm fonlannın his-
se senetlerine yönlendirmesi, nsk ser-
mayesi yatınm fonlan, derecelendirme
şirketi, fınansman şirketleri kuruluyor.
Sermaye piyasasında yeni mali araçlar
getiriliyor.Varlığa dayalı menkul kıy-
metler. altın sertıfikası, vadeli sözleş-
meler, gayrimenkul yatınm fonu,
oydan yoksun hisse senetleri yatınmcı-
lann seçeneğine sunulacak.
Bunlara Kamu Ortaklığı İdaresi'nin
yeniden borsaya dönüşünü de eklemek
gerekıyor. KOİ'nin bu dönüşü biraz
farklı olmakla bırlikte hedef yine aynı.
özelleştirmeye zemin hazırlamak.
Geçmişte sadece satıcı olarak piyasaya
giren KOİ bu kez alıcı olarak da borsa-
da faaliyet gösterecek. Görevi, 'Mar-
ket Maker'lık. Tnlyonluk portföye
sahip KOİ'nin 1992 özelleştirme hedefı
ise 5 trilyon lira. Her ne kadar blok sa-
tılacak veya yurtdışı borsalarda satışa
sunulacak hisseler varsa da özelleştirme-
den Istanbul borsasının nasibini alması
kaçjnılmaz.
Finans reformu ile birlikte ekono-
mik pakete bir bütün olarak bakıldı-
ğında, fonlar para piyasasından ser-
maye piyasasına yöneltıliyor. Para
piyasasında faaliyet gösteren bankala-
ra yeni yükler getirilirken sermaye pi-
yasası faaliyetleri sınırlanıyor ve bu
alanda faaliyet göstermeleri için ayn
bir aracılık şirketi kurmaya zorlanı-
yorlar. Aracı kurumlar birer mali ku-
ruma dönüştürülüyor.
Bu düzenlemeleri yapan kamu kesi-
minin, sermaye piyasasından büyük
bir beklentisi var: Özelleştirmeyı yapa-
cak ortamı hazırlamak. Bu yıl 32 tril-
yon lira öngörülen bütçe açığının yak-
laşık yüzde 10'unu bu piyasadan kapat-
mak.
Bir yanda devlet, diğer yanda özel
sektör. Borsaya yaratılacak talebe kar-
şı arz da hazır. Sermaye piyasamızın
yeni dönemine hoşgeldiniz. Sonu nasıl
biteceği tahmin edilemeyecek yeni bir
şenlik başlıyor.
Sermaye Piyasası Kurulu 2, yolda
Sermaye piyasasına büyük önem ve-
ren ve teşvik yağdıran ekonomıden so-
rumlu Devlet Bakanı Tansu Çiller.
finans müsteşarlığının kurulacağını bir
süre önce açıkladı. Bu müsteşarlığın iki
ana faaliyet konusu olacakmış. Biri ser-
maye piyasası,ikıncisi ise mevcut fonla-
nn tasfiyesi. Fonlann tasfıyesinin nasıl
olacağını ve bu ış ıçin bir müsteşarlığın
gerekip gerekmediğıni bilemiyorum,
ama sermaye piyasasına yönelik bir
müsteşarlığın kurulacak olması bu
alandaki işleri biraz daha ağırlaştıraca-
ğa benziyor.
öncelikle işlerin nasıl yürüdüğüne bir
bakalım. SPK, piyasanın denetiminden
ve düzenlenmesmden sorumlu bir ka-
mu kunıluşu. Bu faaliyetlerini çeşitli
birimleri aracılığıyla yürütüyor. Ama
kendi yapısı içinde ikiye aynlmış du-
rumda. Birincisi, üretim ve denetlemeyi
fiilen yapan SPK'nın çeşitli birimleri.
tkincisi ve asıl SPK'yı temsil eden kurul
üyeleri. Birimlerin yaptığı bütün çaüş-
malar onlann imzalanndan geçiyor. 7
kişiden oluşan kurula, Hazine 3 üye ol-
mak üzere, Adalet Bakanlığı, Sanayi ve
Ticaret Bakanlığı, Merkez Bankası ve
Bankalar Birliği birer üye veriyor. Ku-
rula gelen üyelerin piyasaya yaİcınlığı ve
bu yapısı içinde kurulun etkin çalışıp
çahşmadığı tartışmalı.
Böyle bir kurulun yanına şimdi bir de
müsteşarlık eklemek, işleri daha da
uzatmak ve aslında güçlendirilmesi ge-
reken SPK'nın gücünü azaltmak anla-
mına geliyor. Sermaye piyasası ağırlıklı
çalışacak böyle bir müsteşarlık, piyasa
açısından ikinci bir SPK olacağa benzi-
yor. Bir ikinci, SPK yaratmak yerine
birincisinin güçlendirilmesi, etkinleşti-
rilmesi ve kurulun oluşumunun yeniden
düzenlenmesi daha iyi olmaz mı acaba?
Karar verici konumdakileri bu konuyu
bir kez daha düşünmeye davet ediyo-
ruz.
Vadeli
borsanın
yeriİkinci bir menkul kıymetler bor-
sasının İzmir'e açılmasını sağlaya-
mayan Egeli işadamlan, gözlerini
gündemde olan vadeli işlem borsa-
sına çevirdiler. Vadeli işlemler bor-
sasının ilk etapta pamuğa dayalı
olarak kurulmasının planlanması
bu borsanın İzmir'de kurulması yö-
nünde Egeli işadarrilanna güç verdi.
Kolları sıvayan İzmırlı işadamlan
kendi aralannda bir komite kura-
rak rapor hazırladılar. Ve şubat ayı
ortasında vadeli borsalann kurul-
ması konusunda Türkiye'ye gelecek
Dünya Bankası heyetine sunmayı
planlıyorlar. Izmirlilerin bu konu-
daki bir güvencesi de köklü ve bü-
yük bir borsa olan İzmir Ticaret
Borsası deneyimleri.
Pamuk Ege'de ve Adana'da, ama
borsada işlem görmesi kâğıt üzerin-
den olacak. Vadeli işlemler borsa-
sında sözleşme alınacak, sözleşme
satılacak. Pamuğun büyük alıcısı ve
kapital sahibi ise lstanbul'da. Bu
konuda erken davranan ve yol alan
İzmirlı ve îstanbullu ışçevreieri ara-
sında bir mücadelenin yaşanacağı
kesin.
Bügi
yasağı
kime?
Borsa başkanlığı, geçen hafta his-
seleri işlem gören şırketlerin yöneti-
cilerine bir faks geçerek bilanço ve
gelir tablolan konusundaki açıkla-
malann sadece borsaya yapılması-
nı, basına tahmini de olsa açıklama-
da bulunulmamasını "rica etti."
Buna gerekçe olarak piyasada her-
kesi eşit bilgilendirmek ve bilanço-
ların standart bir şekilde aç.klan-
masını sağlamak gösterildi. Faks
mesajını alan yöneticiler şirketin
mali durumu ve sermaye artınmı
konulannda basın mensuplannın
sorulannı yanıtlayamaz hale geldi-
ler. Piyasada şeffaflığı ve eşitliği
sağlamayı amaçlayan bu yasakla-
mayla bir yerde basının haber alma
özgürlüğü kısıtlanmıştı. Borsada
bilgileri standart ve herkesin eşit şe-
kılde yaranna sunmak yatınmcıîa-
nn korunması açısından önemli.
Dışandaki deneyimlerin ışında biz-
deki uygulama hiç açıklama yapma-
ma şeklinde değil de "basına verilen
bilgınin aynı zamanda borsaya ulaş-
tınlması" şeklinde olsaydı, basının
haber alma özgürlüğü kısıtlanma-
mış olurdu.
ABD yüksek teknolojide yayakaldıEkonomi Servisi - Japonya'yla ticare-
tinde sürekli açık veren Amerika'nın
özellikle yüksek teknoloji gerektiren en-
düstri ürünlerinde gerilerde kaldığı ve
bu haliyle de bu ülke karşısında bir sana-
yi toplumundan çok bir Üçüncü Dünya
ülkesini andırdığı belirtiliyor. Geçen yı-
lın rakamlanna göre Japonya'dan bu
ülkeye yapılan yalnız otomobil ihracatı
bile 21 milyon dolan aşmış durumda ve
bu rakam Amerika'nın Japonya'ya ger-
çekleştirdiği en büyük 10 kalem malın
ihracat tutanndan daha yüksek. Bu du-
rum da Japonya'nın son 6 yılda yeni tek-
noloji üretmek için 3 trilyon dolar, her
işçi için de4800 dolar yatınm yapmasına
karşılık Amerika'da aynı rakamın yal-
nızca 2300 dolarda kalmasına ve bunun
da ülkenin Japon ekonomisi karşısında-
ki rekabet gücünü önemli ölçüde azalt-
masına bağlanıyor.
Fortune dergisinde yer alan bir habere
göre Amerika Birleşik Devletleri etiketli
mallann Japon ürünleri karşısında düş-
Japonya'dan ABD'ye yapılan otomobil ihracatı 21 milyon dolan aşıyor.
tüğü bu acıkh durum serbest ticaretin ve
piyasa ekonomisinin en büyük savunu-
cusu durumunda olan bu ülkeyi "new
protectionism" olarak adlandınlan ko-
rumacı bir politikaya yöneltmek üzere.
Ekonomik dengelerin serbest ticaret il-
keleri üzerine kurulduğu günümüz dün-
yasında uzmaniar bu tür bir poiitikanın
dünyada yaratacağı sarsıcı etkilere dik-
kat çekiyorlar. Ancak ABD'nin Japon
ekonomisi karşısında verdiği dış ticaret
açığının geçen yıl 41 milyar dolara düş-
müş olmasına karşın bu rakamın hâlâ
çok yüksek olması ve üstelik düşeceğine
dair bir işaretin de bulunmaması tehlike
çanlanm çaldınyor. Bu dunım Ameri-
kan halkımn Japonya'ya duyduğu öfke-
yi arttınken ülkenin en büyük otomobil
üreticilerinden olan Ford firmasından
üst düzey bir yetkilinin şu sözleri de ül-
kedeki sanayicilerin ne derece endişeli
olduklannın açık bir ifadesi:
"Amerika olarak Japonlara karşı kesin
tavnmızı ortaya koymalıyız. Onlara an-
latmahyız ki eğer önümüzdeki 5 yıl için-
de iki ülke arasmdaki ticari dengeler
bizim açımızdan kabul edilebilir bir dü-
zeye gelmedikçe ilişkilerimız ciddi ölçü-
de bozulacaktır".
Hisse senedi yatınmı az
ANKA(Ankara)-SPK'nın yaptığı bir ankete katılan şir-
ketlerin sadece yüzde 7'si hisse senedine yatınm yaptığını
açıkladı. Şirketlerin yatırımlarda hisse senedini tercihet-
meme neâenleri arasında getirinin belirsizliği ilk sırayı
ahyor.
Borsanın ve sermaye piyasasının ge- yapmayı tercih ederken insaat, hizmet
lişebilmesi için kurumsal yatırımcıla- Ve ticaret sektorundeki şirketlerin ço-
rın önemli olduğu her platformda di- ğunluğu sektor ayrımı yapmadıkları-
le getirilirken şirketlerin yatırımlan n l
belirttiler.
içinde hisse senedine çok az yer ver- „ . . , . , . ,•f
, .
dikleri belirlendi. Sermaye Piyasas. Sirketlennkisavadel.fonlann.de-
Kurulu'nun yaptığı bir ankete katılan gerlendırmesınde ise reponun oncel.k
2 bin 239 şirketten sadece yüzde 7'si ^ " d l
f ] b
,e l l r l e n
l
d l
- Şjrketlenn yuz-
hisse senedine yatırım yaptığ.n. açık-
d e 1 9 u
fonlannı degerlendırırken re-
ladı. Hisse senedine yatınm yapan şir- P° yapng.m, yuzde 17 sı vadcsız mev-
ketlerin yüzde 52'si k.sa vadeli vatı-
nm yaparken yüzde 48'i uzun vadeli
yaunnüarayöneldi. "Şirketlere neden
hisse senedine yatınm yapmad.klan"
soruldugunda "irketlerin" yüzde 31'i ™
getirinin belirsiz olmasını, yüzde 27'si r a a a y e r
riskli bir araç olmasını, yüzde 20'si şir-
ketin esas faaliyet konusunu oluştur- ğerlendirirken de stoklara yöneliyor-
mamasını neden olarak gösterdi. lar. Uzun vadeli fonlannı stoklarrını
Şirketlere, yatırım yapacaklan şir- arttırmakta kullandıklarını bildiren
ketlerde belli özellikler arayıp arama- şirketlerin toplam içindeki oranı yuz-
dıkları sorulduğunda, sektorlere go- de 30 olarak belirlendi. Uzmanlaı, şir-
re farklılık olduğu belirlendi. İmala! ketlerin bu tercıhlerımn enflasyonist
sanayiinde şirketlerin yuzde 59'u keıı- bekleyişlerle yak.ndan ilgili olduğu yo-
di sektörlerindeki sirketlere vatırım rumunu yaptılar.
vadeİ1 fo
»
l
™
m h
f
e s e n
?
h
,s e k t o r t a h v
' h n
5 y,a t ı r a n
*l r k e t l
5 o l a r a k e n s o n
Şirketler uzun vadeli fonlannı de-
GÜNEY AFRIKA CUMHURIYETİ'NE
İHRACAT YAPAN FİRMALARA
DUYURU
Güney Afrika Cumhuriyeti'ne yönelik kota dağıtımı için başvurular 28.01.1992
salı günü akşamına kadar kabul edilecektir.
1) Kota dağıtımına başvurular her mal grubu (Güney Afrika Gümrük Tarife İs-
tatistik Pozisyonu G.T.İ.R) ıçin ayrı ayrı dilekçelerle yapılacaktır.
G.T.İ.P. Mal Tanımı Başvuru Değeri ($)
2. Gerek past gerekse 1. Serbest bölümden adlarına kota tahsıs edilen fir-
malar bu haklarını en geç 6.4.1992 tarihine kadar Teminatlarını (Banka Teminat
Mektubu, Tahvil, Hazine Bonosu veya nakit) yatırarak belgeye bağlatmak zo-
runda olup, belgeye bağlandıktan sonra ise 90 gün içinde fiili ıhracatlarını yap-
mak zorundadırlar. Aksi takdirde bu haklarını kaybedecekleri gibi Teminatları
da irad kaydedilecektir.
3. Başvurular İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri Genel Sekre-
terliğine yapılacaktır. (Altan Erbulak Sok. Maya Han No: 10 Gayrettepe/ İST. Tel:
174 30 30 / 10 Hat).
İSTANBUL TEKSTİL VE KONFEKSİYON
İHRACATÇI BİRLİKLERİ
GENEL SEKRETERLİĞİ
REKLAM DÜNYASI
Uluslararası Reklanıcılık
tngiltere'de Uluslararası Reklamcılık
konusunda Nükhet Vardar'ın kaleme
aldığı 160 sayfalık bir kitap pazara su-
nulmak üzere.
Kitabın çıkış noktası, uluslararası
reklam ajanslannın İngiltere'deki ofis-
lerinde 40'a yakın yüz yüze yapılan
göriişmeler. Esas aydınlatılmak iste-
nen konu, başanlı olmuş uluslararası
reklam kampanyalannın bir ülkeden
diğerine transfer koşullan. Diğer bir
deyışle, öncelikle hangi koşullar yerine
getırilmelidir ki uluslararası bir kam-
panya, yaratıldığı ülkenin sınırlannı
aşabilsin ve birden çok pazarda kulla-
nılsın.
Şu anda Yaratım/FCB'de Araştırma
ve Planlama Yönetmeni olarak çalışan
Dr. Vardar da belli başlı uluslararası
markalann reklam stratejilerini bu
markalann reklam ajanslannın gözüy-
le inceleyerek ve onlann dilinden oku-
yuculara aktanyor. Uluslararası olma
ya da olmama konusunda derin bir
kaynak taramasına da yer verilen
önemli bir bölümün yanı sıra kitapta
uluslararası reklam ajanslanndaki
uluslararası müşteri ilişkileri, yönetici-
lerinın sözleri doğrudan, ajans ismi,
şahıs ismi ve tabii marka belirtilerek
okuyuculara iletiliyor.
Uluslararası Reklamcılık: Sağduyu-
ya Çağn olarak tercüme edilebilecek
olan 'Global Advertising: Rhyme or
Reason?'in İngiltere'deki satış fıyatı
29.95 sterlin
Istemeadresi: PaulChapman Ltd., 144
Liverpool Road, London
NIILA, England
Tel No: 9-9-44-71-609 5315
Efes Pilsen'den
sportif takvim
Ajansada'nın, ünlü müşterilerinden
Efes.PUsin için bu yıl gerçekleştirdiği
takvimde, mankenler sportif görü-
nümde birayı övdüler. Şfcbnem Dinç-
gör bilardo, Begün özbek ok, Sarah
Philips ve Sibel Tan basketbol, Mer-
ve Ildenizatletizm, tpek Tenolcay te-
nis, Yelena Kamiaska body building
ve özlem Kaymaz yüzmenin keyfini
çıkanrken, Nazif Topcuoğlu'nun ob-
jektif.ne gülümsemişler.
• Akbank kırmızı. Jlepro reklam ajan-
sının müşterilerinden Akbank, 30 ocak
günü kutlayacağı 44. kuruluş yıldönü-
mü için bıreysel bankacılık fılminden
hareketle bir kampanya hazırladı.
Fılmde Akbank'.n simgesel rengi olan
kırmızı. leitmotiv olarak kullanılıyor.
30 ocaktan itibaren bir hafta boyunca
ekranlarda izleyeceğimiz filmin yapım-
cısı ÜmitGülsoy.
• BÜLTEN-R'nin 7. sayısı. Turkiye'-
de tam hizmet veren 40 ajans ile 58 rek-
lamcının kışısel olarak üye olduğu
Reklamcılar Derneği'nin "Bülten-R"
başlıklı süreli yayınının 7. sayısı, zen-
gin bir içerikle yayımlandı. 30 sayfalık
son sayıda dikkat çeken yazılar arasın-
da "Reklam ve cinsiyete dayalı aynm-
cılık", "Markayı yaratan reklamdır"
ve Uluslararası Ticaret Odası'nın satış
ve promosyonlar için önerip uyguladı-
ğı ilkeler (fngilizce) bulunuyor. "Kris-
tal Elma 91" çağnsı ile Reklamcılar
Derneği'nin Medya Dergisi ile ortakla-
şa düzenleyeceği "Türkiye Medya Zir-
vesi 92"nin hazırlıklan ile ilgili ve sek-
tördeki diğer gelişmeleri aktaran
haberlerle birlikte Bülten-R önemli bir
işlevı yerine getirmeye devam ediyor.
• Penthouse Ultra'da. Bu hafta Türk-
çe versiyonu da gazete bayilerini süsle-
yecek olan erkek dergisi "Penthouse"-
un lansman kampanyası Ultra tarafın-
dan hazırlandı. TRT, Starl, sinema ve
yazılı basında yer alan kampanyayı
gerçekleştiren Ultra'cılar, geçen hafta-
ki haberimıze rağmen Demirdöküm'e
hizmet etmeye devam ettiklerini bildir-
diler. Ultra, Demirdöküm'ün kat kalo-
nferi, soba, hidrofor, kazan, radyatör
ve Alno mutfak ürünlerine hizmet ver-
meye devam edecek. Demirdöküm
şımdiye kadar Ultra ve Güzel Sanatlar
Saatchi and Saatchi ile çahşırken
bundan sonra Ultra ve Cenajans /
Grey'le çalışacak.
• USA Today'e reklam vermekiçin
Merkezi Ankara'da bulunan Media
Basın Tanıtım Şirketi, "Advertising
Age"den sonra ABD'nin en önemli
ulusal gazetelerinden birisi olan USA
Today'in de reklam temsilcilifeini üst-
lendi. Hafta içinde 1.9 milyon, hafta
sonlan ise 2.3 milyon satışı olan bu
günlük gazetede ilanlarını yayımlamak
isteyen reklamveren ve rekJam ajansla-
n, Ankara'dan 4175986 numaralı tele-
fondan aynntılı bilgi edinebilir.
TEKNOLOJİ VîTRİNİ
Okyanuslann biiyülü derinliklerinde
neler olup bittiğini ayrıntılarıyla gör-
mek isteyenler için üretilmiş olan bu bot
türü deniz aracı 44 yolcuyu alabilecek
kapasiteye sahip. Gemide bulunan 22
adet gözlem yeri volcuların denizaltın-
daki yaşamı tanımalarına olanak tanı-
yor. Geminin 10 halojen lambası okya-
nusun derinliklerini aydınlatırken,
motoru denizaltındaki doğal yaşama za-
rar vermemesi amacıyla gârflltnsnz çah-
şıyor.
Karbon atomlanndan çelik
Bilim adamları doğadaki pek çok or-
ganik ve inorganik maddenin ana ele-
mentlerinden olan karbon atomlanyla
yaptıklan çalışmalan yoğunlaştınyor-
lar. Son zamanlarda yapılan çahşmala-
nn gösterdiğine göre, birleşik karbon
atomu kanşımlanndan yeni maddeler
üretmek olası. Karbon atomlanyla bu
tıp deneyler yapanlardan biri de Mic-
roMet Technology adlı bir şirket. Bu
şirket için çalışan araştırmacılar kar-
bon atomlanndan yeni bir çeşit çelik
üretmeyi deniyorlar. Rhondite olarak
adlandınlan bu kimyasal madde bildi-
ğimiz çelik gibi hareket ediyor. Ancak
kimyasal yapısı çelikten tamamen
farklı. Bu çelik benzeri yeni maddenin
karbon atomlan bir zincir haline gele-
rek demir atomlannın çevresinde bir
halka oluşturuyorlar. Bir çeşit kabloya
benzeyen bu yapı bu şekilde pek çok
demir atomunun etrafında birleşerek
yeni üretilen çeliğin molekül yapısmı
belirliyor. Başanyla sonuçlanan dene-
meler sonunda anlaşıldığına göre yeni
çelik eskisine 1.5 misli daha sağlam.
EKONOMI KÎTAPLIĞI
Avrupa Topluluğu Terimleri Sözlüğü / AYŞE CEYHAN / Afa Sözlük
Yayınları / 532 sayfa
Avrupa konusundaki çahşmalarıyla tanınan
Dr. Ayşe Ceyhan, Avrupa Topluluğu bürokra-
sisinde ve anlaşmalarında kullanılan 1492 terim-
den oluşan bu kitabında soz konusu terimleri eko-
nomik, hukuki ve kurumsal anlamlarıyla açıklı-
yor. Ceyhan'ın bu çalışması Avrupa'nın bütün-
leşmesi çerçevesinde geliştirilen ortak politikalar
ve programlann pek çok özel ve teknik ayrıntı-
.nın bilinmesini zorunlu kıldığı günümiizde, ko-
nuyla ilgilenenler açısından bir rehber niteliğı ta-
şıyor. Kitaba önsöz yazan AT Komisyonu Onur-
sal Genel Sekreteri Emile Noel'in de belirttiği gi-
bi, yazann bilimsel formasyonu ve topluluk ku-
rumlarında çalışmış olması kitabın bu konudaki
güvenilirliğinin bir kanıtı.
Ayse Ceyban