Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/16 SPOR / OCAK 1992
1991 yılında İJireyseV başanlar önplana çıktı
Şampiyonlarla gıırurlandıkSpor Servisi — 1991 yüı sporumuz-
da bireysel başanlann ön plana çıktı-
gı bir yıldj. Çeşitli turnuvalarda ve
dünya şampiyonalannda ülkemizi
temsü eden birçok sporcumuz göster-
dikleri ûstün performans ile kürsüye
çıkarak çeşitli madalyalar kazanırken
ülkemizin adını sıkça gazete manşet-
lerine çıkardılar. Daha önce hiç ma-
dalya almadığunız şampiyonalarda
madalya kazanmasını büen sporcula-
nıruz başanlan iie gurur kaynağımız
oldular.
Atletizat:
Ispanya'da yapılan
Dünya Salon Atle-
tizm Şampiyona-
sı'nda yarı finale
6.74 ile çıkarken
hem kendinden önceki seride koşan
Onlü Kanadab atlet Ben Johnson'dan
daha iyi bir derece yapan hem de
Türkiye rekoru kıran Cengiz Kavak-
lıoğlu yılın atletizmde en başanlı isim-
lcrindendi.
Aneıhk: ABD'de yapılan Dünya
Kupası Trap-Skeet Yarışmaları'nda
güçlü rakipleri arasından sıynlarak
ikinci olan, ayrıca bir yanşmada ha-
kemin yanlış hesaplama yaptığını be-
lirtip rakibine birincilik kazandırarak
fair-play ödülü alan Dr. Alp Kızılsu
1991 yılının dalında en iyisiydi.
VUks: 1991 yılı boksta başanlı ol-
duğumuz bir yıldı. Dünya Büyükler
Boks Şampiyonası'nda 81 kiloda
üçüncü olan, daha sonra da Macaris-
tan'ın Bükreş kentinde Ring Turnu-
vası'nda birincilik kazanan Mehmet
Gürgen çok çalışmasının başansını
gördü.
Ctamastik: Cimnastik'te 1991 yı-
lında tek isim vardı: Suat Çelen. 12
yaşındaki bu cimnastikçimiz Yugos-
lavya'daki Balkan Gençler Şampiyo-
nası'nda en başanlı olduğu dalda, pa-
ralel barda hakemlerden 9.40 puan
alarak ilk altınımızı kazanırken ilk
Atletizmde Cengiz Kavaklıoğlu, boksta Mehmet Gürgen, cimnastikte Suat
Çelen, halterde Halil Mutlu, Tekvandoda Arzu Tan, masatenisinde Gürhan
Yaldız, okçulukta Zehra Öktem, yüzmede Derya Büyükuncu 1991 yılında
Türkiye'nin sesini dünyaya duyuran sporculanmız oldular
olarak denediği bir harekete de kendi
adı verildi: "Çelen hareketi."
Güreş: Ümitler
Balkan Güreş Şam-
piyonası'nda ser-
beststilde 130 kilo-
da birinci olan Ze-
keriya Güçlü daha
sonra dünya şampiyonasında bütün
rakiplerini yenerek altın madalyaya
ulaştı ve 1991 yılının en başanlıları
arasına adını yazdırdı.
Hjüter: Ülkemizde hızla gelişen
bir spor dalı olan halterde Balkan şam-
piyonluğunu kazanan, daha sonra Ak-
deniz oyunlannda birincilik kürsüsü-
ne çıkan Halil Mutlu aynca Cumhu-
riyet Halter Turnuvası'nda tam 18
Türkiye rekorunu eski sıkleti olan 44
kiloda değil de 52 kiloda kırarak yeni
bir başarı daha elde etti.
JMIK BU dalda yüzümüzü güldü-
ren Hülya Şenyurt, geçen yıl Ankara'-
da yapılan Avrupa Gençler Şampiyo-
nası'nda bronz madalya kazanırken
yanşmalarda Avrupa üçüncüsünü,
Balkan şampiyonunu ve dünya üçün-
cüsünü iponla yenme başarısını gös-
terdi.
UmnUs Mek-
sika'nın başkenti
Mexico City'de ya-
pılan Dünya Kara-
te Şampiyonası'n-
da hiç maç kaybet-
meden kursuye çıkan Haldun Alagaş
altın madalya alarak bu daldaki başa-
rımızı sürdurdu.
MatakroK Motokros denince akla
gelen ilk isim Süleyman Mennun,
1991 'de basarısına yenilerini ekledi.
Türkiye şampiyonluğunu kimseye bı-
rakmayan Memnun, Balkan şampiyo-
nasında da dereceye girdi.
Masatenlsi: Geçen yıl masateni-
sinde başanlı bır yıl oldu. Avrupa li-
ginde başanlı maçlar çıkartan takırru-
mızın değişmez oyunculanndan Gür-
han Yaldız takımın başansmda büyük
rol oynarken, ayrıca 150 sporcunun
katıldığı Grand Prix turnuvasında 6
tur maçında hiç yenilgi almayarak bi-
rinci oldu. Gürhan Yaldız, ayrıca
Türkiye'ye ilk kez Balkan şampiyona-
sında altın madalya kazandırdı.
Teafe: 1984 yı-
lından beri yaşında
Turkiye birincüiğini ^V<^ı
kimseye kaptırma- ^m fi
yan Gulberk Gül- ^ ^
tekin, Hong-Kong
ve Tokyo turnuvalanndan topladığı
puan ile gençler klasmanında dunya-
nın ilk 200 tenisçisi arasına girmeyi ba-
şardı.
OkçvMt: Okçuluk dalında büyük
çıkış yapan Zehra Öktem, dünya şam-
piyonasında uçüncu olurken Sovyet-
ler Birliği'ndeki yanşmada toplam
1305 puan yaparak bu toplama ula-
şan ilk Türk sporcusu oldu. Ayrıca
Türkiye şampiyonasında 332 puan ile
1990 yılında Avrupa'nın en iyi dere-
cesine ulaşma başansını göstermişti.
rupa Sürücüler Şampiyonası'na puan
veren Yu rallisini kazanarak büyük bır
başarı elde etti.
Otomobil camiası, has-
ret kaldığı "Yurtdışı Başansı"na 1991
yılında BP takımının sürucüsü Serdar
Bostancı ile bir son verdi. Serdar Bos-
tancı 1991 yılında hem Bulgaristan'-
ın Hebros hem de Yugoslavya'nın Av-
T e t v ı ı i ı t Yunanistan'ın Pire
kentinde yapılan Dünya Tekvando
Şampiyonası'nda finale kalan, daha
sonra ise müthiş bir performans gös-
tererek dünya şampiyonluğunu kaza-
nan Arzu Tan, bu Uzakdoğu sporun-
da Türkiye'de en başanlı isimler ara-
sında yer aldı.
Smtrmmç: Suat Atalık, Uluslararası
Budapeşte Turnuvası'nda 4. olarak
"büyük usta" unvanına bir adım da-
ha yaklaştı. Atalık 3 büyük ustanın
katıldığı tumuvada Macarlann ünlü is-
mi P.Lukacs'ı yenmeyi başardı ve tur-
nuvada 3 galibiyet, 1 yenilgi ve 9 be-
raberlik alarak ELO puamnı 2450'ye
çıkardı.
VvfeyfeoJ: Takımı Emlak Banka-
sı'nın şampiyonluğa uzanan yorucu
maratonunda ortaya koyduğu başanlı
oyunlarla Nalan Ural voleybolumu-
zun en başanlı ismiydi. 1965 doğum-
lu bu sporcumuz 145 kez formasını
giydiği Müli Takımımızda da başarılı
bir grafık çizdi.
B i l e k güreşi — Yeni yeni sesini
duyurmaya başlayan bilek güreşi bir
dünya şampiyonu çıkardı. Haydar Dil-
gil. Israil'deki dünya şampiyonasında
güçlü rakiplerini yenerek şampiyonluk
kürsüsüne çıkaran Haydan Dilgil, bu
sporda şu an Türkiye'nin en iyileri ara-
sında yeralıyor.. özel yasantısında ma-
rangozlukla uğraşan genç sporcu şu an
kilosunun en iyi sporcusu olarak gös-
teriliyor.
K Avrupa şampiyonasında
toplam 68 yanşcı arasında Ftn sınıfın-
da 12. olan Arif Gürdenli, yelkende
Türkiye'nin yüzünü güldürenler ara-
sında.
Vttort geüçlhmt. Bu dalda
Türkiye'nin ba>r
anlarda adını duyurma-
yı başaran tek bir bayan vardı, o da Tü-
lay Caner. Meksika'nın başkenti Me-
xico City'de yapılan Bayanlar Dunya
Vücut Geliştirme Şampiyonası'nda
UçUncülük alarak büyük bir başarı
gösterdi. .
tetbel; Basketbolda milli ta-
kıma seçilmemesine rağmen Fener-
bahçeli Levent Topsakal geçen yılın en
başarılı basketçisiydi. Gösterdiği üs-
tün performans ile takımı Fenerbah-
çe'nin ligi şampiyon bitirmesinde en
büyük pay sahibi olan Levent yıl bo-
yunca alkışlananlar arasındaydı.
TÜBKİYE'DE YILJN OLAYLARI
Beşiktaş
1- Beşiktaş gerçeği: 1989-90 sezonu-
nu şampiyon olarak tamamlayan Be-
şiktaş, bir sonraki sezon, 1990-91 dö-
neminde de unvanını korudu. Şampi-
yon kadrosunu bozmayan ve sadece
Ankaragücu'nden Hamit ile İnegöl-
spor'dan Mutlu'yu renklerine bağlayan Beşiktaş, ge-
çen yıl çizdiği istikrarlı tablo ile ust üste 2 kez mutlu
sona ulaştı. 30 haftalık Iig maratonu boyunca sade-
ce Ankara'da Gençlerbirliği'ne mağlup olan Beşik-
taş, Avrupa'nın da sayılı ekipleri arasında yer aldı.
2- Galibiyetsiz bir yıl: (A) milli fut-
bol takımımız 1991 yılında en kötü
dönemlerinden birini yaşadı. Teknik
direktör Sepp Piontek yönetiminde
'yeniden' yapılanan milliler oynadık-
lan 10 maçta da galibiyete ulaşama-
dılar. Yılın ilk maçında Yugoslavya ile İzmır'de 1-1
berabere kaldıktan sonra Ingiltere (2 kez), Izlanda
ve Irlanda'ya mağlup olan milliler yedikleri 12 gole
karşılık sadece 4 kez rakip fileleri havalandırdılar.
3- Halterde doping rezaleti: Akde-
niz Oyunlan'nda oldukça başanlı bir
grafik çizen Türk sporcular, halter ta-
kımının iki elemanı Sunay Bulut ve
Ali Eroğlu'nun doping yaptığının be-
lirlenmesi ile moral çöküntüsüne ug-
radılar. 82.5 kiloda 5 rekor kınp 3 aJtın madalya ka-
zanan Bulut ile 90 kiloda 2 altın madalya alıp 3 re-
kora adını yazdıran Eroğlu'nun idrar tahlilinde ste-
roid bulunması üzüntüye yol açtı.
4- G.Saray ve Trabzon coşturdu:
Galatasaray ve Trabzonspor'un Av-
nıpa kupalanndaki başarısı 1991'de
tüm futbolseverlerin yüzünü güldür-
dü. San-Kınnızılı kulübün önce Al-
manya'nın Sthal sonra da Çekoslo-
vakya'mn Banik Ostrava takımını eleyerek çeyrek fi-
nale çıkışı ile Trabzonspor un D. Zagreb ve Lyon'u
saf dışı bırakması 1991 'e adını yazdıran olaylardandı.
5- Voleybol ve Basketbol -1991 yı-
lında voleybol takımlarımız Avrupa
Kupalan'nda bir hayli başanlıydı. Ga-
latasaray erkek, Eczacıbaşı erkek,
Emlak Bankası bayan ve Vakıfbank
bayan takımları yarı finale yükseldi-
ler. Ayrıca Genç Bayan Milli Takım da Balkan
Şampiyonu oldu. Basket bolda ise Fenerbahçe, tari-
hinde ilk kez şampiyonluğa ulaştı. San-Lacivertli
ekip 25 yılhk ligde Tofaş'ı saf dışı bıraktı.
e: Bu
dalda Türkiye'de
tek isim akla geli-
yor: Derya Büyü-
kuncu. Lük-
semburg yüzme
yanşmalarında 3 altın alan ve üç
Türkiye rekoru kıran Derya, aynca
Perth'te yapılan dünya şam-
piyonasında kendinden yaşça büyük-
ler arasında 13. oldu. Ekim ayı içinde
ise Sun Cup büyükler şampiyonasın-
da kendinden 7 baş büyükler arasın-
da yüzen Derya 1 altın, 1 gümuş ve
1 bronz madalya kazandı.
Eltopu Ali Ismet Ural, eltopunda
geçen yıl ikinci baharını yaşadı. Av-
rupa Şampiyon Kulüpler Kupası'nda
yan finale yükselen ve bu turda Ispan-
ya'nın Barcelona takımına elenmesi-
ne karşın Avrupalı eltopu otoriteleri
tarafından başanlı bulunan Eti Biskü-
vileri'nin başarısında bu oyuncu bü-
yük pay sahibi oldu.
1991 'in bilançosu
Ençok
madalya
güreştenSpor Servisi — Türk
sporculan, 1991 yılında
toplam 989 madalya
kazandılar. Geride
bırakacağımız yıl içinde
girilen uluslararası
yanşmalarda kazanılan
madalyalann 323'U altın,
29O'ı gümüş ve 374'ü de
bronz oldu.
Gençlik ve Spor Genel
Müdürlüğü verilerine göre
madalya elde edilen 24
federasyon içinde en fazla
madalya güreşte alındı.
Türk güreşçileri, yıl içinde
76 altın, 51 gümüş ve 50
bronz olmak üzere 179
madalyanın sahibi oldu.
T ü r k c i n ı I I J I S t i
^ ! l i I l s o n y ı l l a r d a y e t i
* t i n l i
^ e n b
' i y ö k s p o r
"
g c u |a rdan biri olan Suat Çelen 1991'de de tırmanışını sür-
dürdü. Yugoslavya'daki Balkan Gençler Şampiyonası'nda paralel bar bareketinde hakemlerden 9.40 puan al-
dı ve altın madalyaya ulaştı. Aynca Suat Çelen yalnızca kendisinin gercekleştirebildiği 'Çelen' hareketi ile de
dunya cimnastik literatüriine girdi. (Fotoğraf: CUMHURİYET)
MerasyiMİan
Atcıfek
AtMtza
BasketM
Msfctet
Brts
OmmOk
Eskrta
Hattw
NMtM
Ma
Kıyak
Unk
Karatt
ItaHrttt'ti
TtkvMdt
VateyM
Yaftm
Bu
Vieat
OıiıHlııı
0Mspw
GMd topiam
A
7
11
2
14
35
3
—
3»
—
9
—
5
14
1
44
1
10
1
1
—
6
4
323
fi
6
14
3
13
22
1
—
22
1
15
—
2
13
3
36
3
4
5
2
1
9
8
291
•
4
16
4
13
65
13
1
29
1
26
1
3
19
1
24
1
3
6
1
1
19
2
374
T
17
41
9
46
122
17
1
96
2
52
1
16
46
5
104
5
17
12
4
2
34
14
969
Lider Polonya'yı 1-0 yendiler BASKETBOLDA ILK YARININGÖRÜNÜMÜ
Gençler harika EBahçe devreyi liderbitirdiTEL AVtV (AA) — İsrail'-
de süren Uluslararası Gençler
Kış Turnuvası'na katılan (B)
genç milli futbol takımı, gru-
bundaki dördüncü maçında, li-
der Polonya'yı 1-0 yenmeyi ba-
şardı.
Tel Aviv kentindeki Yafo
Stadı'nda şiddetli yağmur ve
ağır saha koşullannda yapılan
maça, milli takım, Ertan, Za-
fer, Bulent, Alpaslan, tzzet,
Serdar, Hakim, Hakan, Selçuk
(Yakup), Oktay ve Tekin'den
oluşan kadrosuyla çıktı.
Her iki yarıda da üstun oy-
nayan (B) genç milliler, 6 pu-
anlı lider Polonya önünde far-
kı kaçırırken, tek golü ise 65.
dakikada Oktay kaydetti.
Bu galibiyetle 4 maçta 6 pu-
ana j'ükselen (B) genç milli fut-
bol takımı, grubundaki son
maçını, bugun yine Yafo Sta-
dı'nda İsviçre ile yapacak. Gru-
bun diğer önemli maçında ise
Polonya ile Portekiz karşılaşa-
caklar.
Sercan Sanyer'de
Spor Servisi — 1990-91 sezo-
nunda ara transferde Fener-
bahçe'ye giden Sercan, dün Sa-
nyer'le 1.5 yılhk sözleşme ım-
zalajarak yuvaya dönüş yaptı.
Sarıyer Asbaşkanı İsmet
Acar.eski futbolculan Sercan'ı
bir vıl aradan sonra yeniden
renkkrine bağladıklarını ve çok
mutlı olduklarıru söyledi.
Asbaşkan Acar, Sercan'ın
iuujii.ii lylıı i ı Udilyc
bü'ne 650 milyon Iira bonser-
vis ücreti ödediklerini belirtti.
Sarıyer bu arada Fenerbahçeli
Hasan ile kiralık olarak Ada-
na Demirspor'a verildi.
Bu arada Samsunspor, ara
transferin son gününde Malat-
yasporlu Murat ve Kartalspor-
lu Recep'i kadrosuna dahil et-
ti.
Spor Servisi — Türkiye 1.
Basketbol Ligi'nde 1991-92 sezo-
nunun ilk yansı kötü hava şart-
lan nedeniyle son hafta ertele-
nen Beslen-Kolej maçı dışında
tamamlandı. Ligde tek yenilgi-
yi Paşabahçe*den alan Fener-
bahçe, 13 maçta 12 galibiyetle
devreyi lider olarak tamamladı.
Geçen yılın şampiyonu Fener-
bahçe'yi bu sezon da ribauntla-
n ve sayılan ile Larry Richard,
j Hüsnü ve Levent taşıdı.
j Ligde istikrarlı oır görüntu çi-
, zen Paşabahçe, Fenerbahçe'yi
I son saniye basketiyle de olsa de-
virerek gücünü kanıtladı. Paşa-
bahçe'de bu sezonun yıldızlan
kritik sayılan ile gitti denilen
maçları kazandıran ve asistleri
ile gönülleri fetheden Orhun ile
sayı makinesi Harun'du.
Lige şampiyonluk parolası ile
giren Çukurova, ummadığı ye-
nilgilef aldıktan sonra ABD'lisi
NBA kariyerine sahip ve çok
faydalı ABD'li Richard Coffey^
in sakatlanması ile bocaladı,
ummadığı 5 yenilgi aldı ve ligi
3. sırada tamamladı.
Lige çok kötü bir giriş yapan
ve ilk 4 maçını kaybederek son
sıraya inen G. Saray, pek çok
ABD'li denedikten sonra yaban-
cısına kavuştu. Lütfi, Ömer ve
Hakan'ın form grafiklerinin
yükselmesi ile birlikte ribaunt-
İan toplayan Drapper ile San-
Kırmızılı ekip üst sıralara tır-
mandı maç fazlasıyla 4. sıraya
yerleşti.
Efes Pilsen, Green'in blok ve
sayılan, Ufuk ve Taner'in yük-
sek performansı ile üst sıralara
tırmanırken büyük çıkış göste-
ren diğer takım da Beslen'di.
Ligde başarıyla mücadele
eden takımlardan birisi de Be-
şiktaş. Birkaç sezondan beri li-
gin "kolay yenilebilecek takım-
lanndan olan Beşiktaş Remzi,
Turabi, Burak ve Çağatay'ın ör-
nek gayretleri ile ligde 6 kez ga-
libiyet aldı.
Geçen yıl fınal oynayan Tofaş,
be sezon başında Williams'ın
gözünden sakatlanıp uzun süre
sahalardan uzak kalması ile bo-
caladı.
Ligi genç oyuncuJar ağırlıklı
götüren Karşıyaka da dişli ta-
kımlardan biri. Ali, Mert ve Bu-
rak gibi gençleri çok iyi kaynaş-
tıran Karşıyaka, John Spencer-
ın aynlmasmdan sonra Türkiye
2
de pek çok kulüpte oynayan ve
bir zamanlar Türk vatandaşı
olan Anthony Lee (Ata) ile pek
çok takıma kök söktürdü.
Kadrosunu 6 yeni oyuncu ile
kuvvetlendiren Ankara PTT, lig-
de umduğunu bulamayan ta-
kımların başında yer alıyor. Er-
man Şahbazoğlu, Mustafa Se-
cerlioğlu, Mustafa Ağme, Erol
Pehlivan ve Cenk Duraklar gibi
başarıb ve Iig tecrubesi olan
oyunculan kadrosuna alan PTT,
"uyum" sorununun üstesinden
gelemedi. Kendi sahasında ba-
şarılı maçlar çıkaramayan PTT,
ligin en az sayı atan 3 takımın-
dan biri olarak 4 galibiyet aldı.
Yeni transferlerle güçlenen ve
ligde iyi bir yer edinmek isteyen
Nasaş, amacına ulaşamadı ve 6
galibiyetle ligde 9. sırada kaldı.
Ligde gençlerle mücadele
eden ve ABD'lileri ilk yannın
ortasında ülkesine dönen İTÜ
ve Eczacıbaşı, 2 galibiyetle ligin
son iki^sırasını paylaşıyorlar.
PUAN DURUMU
Takımlar
F.Bahçe
P.Bahçe
Çukurova
G.Saray
Kolej
Efes Pilsen
Beslen
Beşiktaş
Nasaş
Tofaş
Karşıyaka
PTT
ÎTÜ
Eczacıbaş:
0
13
13
13
13
12
13
12
13
13
13
13
13
13
13
GM A
12
11
8
7
8
7
7
6
6
5
5
4
11150
3096
3056
61117
4091
6052
3066
1007
7972
8979
8069
9995
2111041
211975
YP
105525
101224
95021
105620
96820
1043 20
104719
1057 19
98119
100018
107018
1058 17
1217 15
115215
HAFTALIK
ABDULKADIR YUCELMAN
Yalan rüzgârlan
B
ir yıf daha geride kaidı.
Akreple yelkovan öylesi-
ne hızlı dönüyor ki. Bir sani-
ye öncesine dönrnenin olası
olmadığı bu dünyada insan
ister istemez geriye değil,
ileriye bakmak zorunda. Pe-
ki ama acaba toplum olarak
ileriye bakıyor muyuz? Bakı-
yorsak görebiliyor muyuz?
Görebılıyorsak acaba neyın
iyi neyin kötü olduğunu an-
layabiliyor muyuz? Hiç san-
mıyoruz. Çünkü anlaya-
bilsek, "Tarih tekerrür-
den ibarettir" in anlamı-
nı yorumlar, kendimize ona
göre çekidüzen verir, çağın
gereklerini yerine getirme
çabasına girişir, "Böyte ge(-
miş böyle gider" diyenler-
le mücadele ederiz. Oysa
kabuğuna çekilmış, düşünce
ve görüşlerını açıklamaktan
korkan, girişimci olmaktan
kaçınan, medeni cesaretten
yoksun bir toplumun tipik
sinyallerini veriyoruz. Üstü-
ne üstlük bir de kendisini
spora adamış birtakım kişi-
lere "Hiç olmazsa Izi kalır"
diye pislik atan tufeyli aracı
ve çıkarcı bir güruhun propa-
gandasını yapar hale gelen
toplumumuzla hukuki yollar-
la başa çıkılamayan bir orta-
ma girildı. Peki, ama bunun
sonu ne olacak? Kim düzel-
tecek bütün bunlan?
1991, geçmiş yılları arata-
Milli forma üzerine
cak kadar sorumsuzluk ve
yalan rüzgârlan ile getdi geç-
ti. 1x992'ye girerken bütün
bunlan düşünüyor ve iyi şey-
ler düşlüyoruz. Ama "ola-
cak o kadar"lara öyfesine
ahşmışız ki 1992 içırt kötüm-
ser bir beklenti içindeyiz.
Bu kadar karamsar olmak
için tüm koşullar bu kadar
karanlık mı? O kadar olma-
sa bile 1991'deki grafik bizi
ürkutüyor. Teknoloji bu denli
gelişiyor ve ülkemiz her gün
biraz daha gefişme gösteri-
yorsa da kafalarımız hâlâ
çağdaşlaşmayı kavrayama-
mışsa, kötümser olmazsınız
da ne yaparsınız? inşallah
tüm bulutlar dağılır ve bizler
tozpembe bir 1992 ile yaşa-
rız.
O
kurlarımızdan Sayın M.
Demir'in gönderdiği
mektuptan bır pasajı birlikte
okuyalım. "Türk milli futbol
takımı ilk kez 1922 yılında
Romanya'ya karşı oynadı-
ğında sahada göğüslerin-
de bayrağımız sarılı beyaz
bir forma ile yer almışlar.
Bizler o günleri goremedik.
Görüp de yaşayanlardan
pek az kişinin kaldığını sa-
nıyorum.
Ancak daha sonra aynı
formayla Almanya'yı 2-1,
futbolda devlesen Macaris-
tan'ı 3-1, İspanya'yı 1-0 yen-
diğimiz o görkemli maçla-
rı gururla anımsıyoruz. Ar-
tık maçlara gidemiyorum.
Ama TV'den sahaya çıkan
kırmızı formalı milli takımı
gördükçe de irkiliyorum.
Sayın yöneticiler acaba ge-
leneksel bembeyaz forma-
mıza dönmezter mi? Ev sa-
hipliğl kosulu gerekmedik-
çe formamız eskisi gibi kal-
sın lütfen."
Sayın M.AIi Demir'in nos-
taljiyi yaşadığını sanıyorum.
Gerçekten de milli takımımı-
zın 1922'dekiformasınınbir
anlamı vardı. "Kefene san-
lıp bayrak olmak." Bu, o
günlerin çok anlamlı bir gös-
terisiydi. Ve milli takım o gürv
lerde milli duygulara hitap et-
mişti. O günlerden bugünle-
re sdek... Ama acaba spor
dediğimiz evrensel olaya şo-
venizmi katmak ne denli
doğru?
Hele günümüzde bu de-
ğerleri toplumun her kesimi-
ni aynı şekilde mi değerlen-
diriyor? Olimpiyatlarda ve
bazı uluslararası yanşmalar-
da bir ABD'li yüzücünün
ABD bayrağını mayo olarak
kullandığını görüyoruz. Bu
Amerikalı gencin umurunda
değil.
Eğer "bayraklı milli takı-
mımız iki yıldır galibiyet yü-
zü görmedl" deyip milli for-
mamızın değişmesmden ya-
na olanlar da "benim gele-
neksel milli formamı dağis-
tirmeyin, onun bir anlamı
var" diyenler de haklı. O hal-
de ne bayrağımızı ne de ulu-
sal marşımızı ısıtıp ısıtıp or-
taya getırmeyelim ve fazla ir-
delemeyelim. Tarihe mal ol-
muş değerlerimiz eleştiril-
meye değil, alkışlanmaya de-
ğer.
G^araylılara duyunı
G
alatasaray Kulübü, tüm
üyelerinin yaşam öykü-
lerini içeren bir "Gatatasa-
raylılar kataloğu"nun çalış-
ması içine girdi. Ancak bü-
yük bir zorlukla karşılaştı.
Çünkü şu anda Galatasaray-
lıların çoğunun adresleri belli
değildi ve adres değişiklıği-
ni üyeler kulübe bildirme-
mışlerdi.
Galatasaray Kulübü'nün
bu güzel girişimine "bizim
de katkımız olsun" dedik
ve bu köseden tüm Galata-
saraylılara olayı duyurmak
istedik.
Tüm Galatasaraylı üyeler;
kısa bir özgeçmişinizi ve
mutlaka yeni adresinizi bir
de renkli fotoğrafınızı, "Ga-
latasaray Kulübü Beyoğlu-
Istanbul" adresine gönderi-
niz. Diğer Galatasaraylı
dostlannızı da uyannız. Uya-
nnız ki bugüne dek hiçbir ku-
lübün başaramadığı ve tari-
hi Galatasaray'ın adına ya-
kışır bir "Galatasaraylılar
kataloğu" meydana gelsin.
Bakan bey fonlar nerede?
•
Itici güç diye bir fon vardı. Başarılı sporculara verilir ve
onları bir anlamda daha iyi çalışmaya ve daha büyük ba-
şarılara özendirirdi.
"İtici güç" şimdilerde "sıkıcı güç" olmaya başladı.
Çünkü iticı gücü "sağlıklı beslenme" yolunda harcamayı
amaçlayan sporcular bir yıldan beri hava alıyorlar. Son yıl-
ların başarılı sprinteri Cengiz Kavaklıoğlu, Balkan ve Ak-
deniz Oyunlan'nda kazandığı madalyalann karşılığı olan
"itici güç"ü henuz alamadı. Bazı atlet ve diğer sporcula-
nn 1.5 yıldır birikmiş "itici güç"leri bu sporculara sıkıntılı
günler yaşatırken birtakım kişiler Ankara'da fonların tüken-
diğini öne sürerek kaldırılması konusunda çalışmalar ya-
pıyorlarmış. "Fonları yağma Hasan'ın böreğı gibi sağa sola
dağıtandan hesap sorulsun, bu sporcuların ne günahı var"
deyip yumruğunu masaya vuracak bir yetkili yok mu? Pe-
ki ama spordan sorumlu Devlet Bakammız M. Ali Yılmaz
foniarın nerelere gittığinı hiç kimseye sormayacak mı? M.AIi
Yılmaz hasıraltı edilen soruşturma dosyalarının peşine ta-
kılmayacak mı? Yoksa yıne işler Ali-Veli. Veli-AIİ hıkâyesi
gibi mi olacak?