Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
=^%& CUMHURtYET/4 HABERLER 13 EYLÜL 1991
SEÇIM '91 POÜTİKA GÜNLÜĞÜ
Listelere itiraz
• ANKARA (AA) —
Erken genel seçim
dolayısıyla güncelleştirilmek
üzere askıya çıkartılan
sandık seçmen listelerine
karşı itiraz ve başvurular
için tanınan süre yann saat
17.00'de sona erecek.
Seçime katılacak siyasi
partilerden SHP ve DYP
aday adayları için önseçim
veya aday yoklaması ise 15
eylül pazar gunü yapılacak.
YSK'nın belirlediği seçim
takvimine göre,
güncelleştirilmek üzere 5
eylülde askıya çıkartılan
sandık seçmen listelerine
karşı yapılan başvuru ve
itirazlar, en geç 15 eylüle
kadar karara bağlanacak.
Kesinleşen listelere göre,
ilçelerin toplam ve kesin
seçmen sayısı ile sandık
sayısı en geç 20 eylul
tarihine kadar YSK'ya
bildirilecek.
PTTden
gecikmesiz
hizmet
• ANKARA (ANKA) —
PTT, 20 ekim genel seçim
etkinlikleri süresi içinde
posta hizmetlerinin
gecikmesiz yürütülebilmesi
için seçim postalarına
öncelik tanınması karan
aldı. PTT Genel
Müdürlüğu'nden yapılan
yazılı açıklamada, posta
taşıma ve tesliminde
herhangi bir aksakhğa yer
verilmemesi için gerekli
personel takviyesinin
yapılacağı belirtildi.
Üzerinde seçime ait olduğu
işaret edilerek postaya
verilecek taahhütlü posta
gönderileri ile kolilerin
kayıtlı olarak ve ilk
postayla varış yerine
yollanacağı kaydedilen
açıklamada, alınan diğer
önlemler şöyle sıralandı:
"Varış yerine ulaştınlan
seçim işaretli koli ve
taahhütlü gönderilerin alıcı
adresine özel-ulak işaretli
gönderiler gibi götürülerek
teslim edilmesi sağlanacak.
Yüzde 25
korkusu
• ANKARA (ANKA) —
Eski Adalet Bakanı, ANAP
Sıvas Milletvekili Şakir
Şeker, yürürlükteki seçim
sistemiyle bir partinin
yüzde 25 oyla tek başına
iktidara gelmesinin
mümkün olduğunu
belirterek, "En buyük
korkum ANAP'ın yüzde 25
ile tek başına iktidar
olmasıdır" dedi. Şeker,
seçim takviminin
başlamasmdan sonra
anayasa gereği Adalet,
Içişleri ve Ulaştırma
bakanlannın istifa
zorunluhığunun "son
derece mantıksız" olduğunu
söyledi.
Çıkmaz boya
çıkmazı
• ANKARA (AA) — 20
ekimde yapılacak erken
genel seçimde, oy kullanan
seçmenlerin parmağının
çıkmaz boya ile
işaretlenmesi zora girdi.
Mükerrer oy kullanımının
önlenmesine yönelik olarak,
oyunu kullanan seçmenlerin
çıkmayan boya ile
işaretlenmesi
uygulamasımn, MilletvekUi
Seçimi Kanunu'nda
değişiklik yapan ve erken
genel seçimde uygulanacak
esasları belirleyen kanunda
da, yer almasından sonra
Devlet Malzeme Ofîsi
Genel Müdürluğu (DMO)
çıkmaz boyanın temini ile
görevlendirildi. Çıkmaz
boyamn temini için
girişimlerde bulunan
DMO'ya Almanya, Fransa
ve Hindistan'dan numuneler
geldi.
TMO Genel
Müdürü istifa
etti
• ANKARA (AA) Toprak
Mahsulleri Ofisi (TMO)
Genel Müdürü Ahmet
özgüneş, görevinden istifa
etti. Ahmet özgüneş, istifa
gerekçesini AA'ya
Isviçre'nin Zürih kentinden
teleforüa açıklarken,
"Modern işletmecilik
kurallanna ters dusen siyasi
ve idari müdahaleler, istifa
etmemi gerektirdi" dedi.
TMO'nun fınansman
kaynaklanm yeterince
sağlayamadığını belirten
özgüneş, "Hububat ve
bakliyat destekleme alımlan
için gerekli ödemeleri yüzde
75'ten yaptığımız için
çiftçiye borcumuz var.
Bakiye yüzde 25'lerin
ödeme zamanı da geldi.
Ancak, alım yapmakla
görevlendirihnemize rağmen
fınansman kaynaklan
yaratılması mümkun
olmadı. Bu şanlar altında
göreve daha fazla devam
edemeyeceğimi anladım ve
istifa ettim." dedi.
1989 seçim sonuçlarının yeni seçim yasası ile değerlendirilmesi:
Tek başına iktidar zor1989'da birinci parti durumunda olan SHP'nin oyu,
bugünkü seçim sistemiyle orantılandınldığında Meclis'te
183 sandalye sahibi oluyor. DYP 160, ANAP 80
milletvekiliçıkarabiliyor. O dönemdebarajıyüzde l'den
daha az oyla geçemeyen RP ve DSP'nin barajı geçtiği
düşünülürse RP 20, DSP 7 milletvekilini Meclis'e sokma
şansına sahip.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) —
1989 yerel seçimlerinin ü genel meclisi so-
nuçlan dikkate alındığında, hiçbir par-
tinin tek başına iktidar olamayacağı so-
nucu ortaya çıkıyor. Türkiye genelinde
seçmen eğiliminin ortaya çıktığı son se-
çim olan 26 Mart sonuçlan, bugünkü se-
çim yasasına göre orantılandırıldığında
SHP 183, DYP 160, ANAP 80 milletve-
küi çıkarabiliyor. Yüzde l'den daha az
bir oy oranıyla barajı aşamayan RP ve
DSP'nin barajı geçtikleri düşünülürse,
çıkaracaklan milletvekili sayısı toplam
25 dolayında oluyor.
26 Man'ta SHP yüzde 28.7 Ue birin-
ci, DYP yüzde 25.1 ile ikinci, ANAP 21.8
ile üçüncü, RP 9.8 Ue dördüncü, DSP 9.0
ile beşinci parti olmuşlardı.
Bu oy oranlan, bugünkü seçim yasa-
sı ve baraj sistemi dikkate alınarak mil-
letvekilliğîne orantılandınldığuıda hiçbir
parti tek başına iktidar yolunu açan 226
sandalyeyi bulamıyor. ANAP 1987 se-
çimlerinde bölge barajı avantajını kulla-
narak orta büyüklükteki birçok ilde 4-0,
5-0 gibi sonuçlar almışu. Örneğin Ça-
nakkale"de yuzde 40 oy alan ANAP, yüz-
de 25 oy alan SHP ve yüzde 22 oy alan
DYP'ye rağmen 4 milletvekilligıni birden
kazanmıştı. Çanakkale"de 1989'da
ANAP yüzde 24, DYP yüzde 28, SHP
yüzde 31 oy aldı. Bu durumda dört mil-
letvekilliği üç parti arasında.paylaşüıyor.
1987'de Zonguldak'ta da DSP'nin yuz-
de 26'lık oyu boşa gitmiş, milletvekillik-
lerini ANAP ve DYP paylaşnuştı.
1987'de ANAP'ın tüm milletvekillerini
aldığı, ancak 89 sonucuna göre şemsiye-
nin tümüyle değiştiği iller şunlar:
Erzurum 1. bölge, Ağn, Adıyaman,
Ankara 5. bölge, Çankın, Çanakkale,
Gümüşhane, tçel 2. bölge, lstanbul 8.
bölge, Kayseri, Konya, Kahramanmaraş
2. bölge, Ordu, Rize, Trabzon 1. bölge,
Urfa, Uşak, Van, Yozgat.
1989 sonuçlanna göre ANAP 1987'de
milletvekilliği çıkardığı birçok ilde de
bölge barajını aşamıyor. ANAP'ın böl-
ge barajını aşamadığı iller şunlar:
Edirne, Amasya, Elazığ, Gaziantep,
Isparta, Kırşehir, Kocaeli, Kahramanma-
raş, Muş, Rize, Samsun, Trabzon, Tun-
celi, Zonguldak.
RP 1987'de barajı yüzde 0.2 oyla ka-
çırmıştı. Bu partinin bu açığı kapattığı
düşünülürse, 1989 sonuçlanna göre şu il-
lerde milletvekili çıkarma şansı var:
Elazığ, Erzurum, Sıvas, Van, Muş,
Bingöl.
RP'nin bu illerdeki oy oranı yüzde
20'yi aşıyor.
DSP'nin yüzde 10'luk ülke barajının
yanı sıra en düşük çevre barajı olan yüz-
de 20'yi yakaladığı yerler ise şunlar:
Edirne, Zonguldak, Ordu.
Seçimin kaderini önemli ölçüde etki-
leyen tstanbul'da ise SHP büyük bir
avantaja sahip. 1950*den bu yana hemen
her seçimde Istanbul'da birinci olan par-
ti, Türkiye çapında da birinci oluyor.
1989*3 göre Istanbul'da SHP yüzde 35
ile birinci, ANAP yüzde 22 ile ikinci,
DYP yüzde 15 ile üçüncü, DSP ise yüz-
de 13 ile dördüncü sırada. Bu durumda
SHP, milletvekilliklerinin yüzde 70-80'ini
alıyor.
Genel bir değerlendirme^pıldığında
Meclis'teki sandalye dağılımı da şu $e-
kilde gerçekleşiyor:
SHP: 183, DYP: 160, ANAP: 80,
DSP: 7, RP: 20.
SEÇİM VE REKLAM/ DSFYİ CENAJAISS-GREY TANITIYOR
'Ortadirek'ten Gözün AycbnTürkiye'ye'
Bülent ve Rahşan Ecevit, reklam kampanyası için degişik fotoğ-
raflar çektirdi.
YURDAGÜL ERKOCA
ECevit, hafta başında lstan-
bul sokaklanndaydı. Boğaz'da
dolaştı. Balıkçılarla tokalaştı,
yurttaşlarla sohbet etti. Rume-
likavağı'nda eşi Rehşan Ha-
nım'ın, bakkaldan aldığı peynir,
ekmeği arabasırun içinde yedi...
Ve bu arada da gazetecilerin fo-
toğraf çekmesine itiraz etmedi.
Yakın çevresinin "Son dere-
ce çekingendir, siyasi şovdan
hoşlanmaz" diye tanımladığı
DSP liderinin tstanbul şovu,
Cenajans-Grey'in kendisine ka-
bul ettirebildiği seçim kampan-
yasının birkaç taktiginden biriy-
di.. Ecevit'i ve DSP'nin seçim
kampanyasını üstlenen, Türki-
ye'nin bu konuda en deneyimli
reklam ajansı Cenajans-Grey'in
bu alandaki çalışmalan 1979 yı-
lında AP'nin "mor afiş" kam-
panyasıyla başhyor... 1980'li
yıllarda, Turgut Ozal'ın başba-
kanlıgı süresince ANAP'ın rek-
lamını üstlenen Ajans'ın erken
genel seçimler gündeme geldi-
ğinde de DSP'yi secimlere hazu-
layacağı duyulmuştu. Diğer par-
tilere oranla çok kısıtlı bir büt-
çeye s'hip olduğu bilinen
DSP'nin reklam kampanyası-
nın, alanında en iddialı ajanslar-
dan birince üstlenilmesi kamu-
oyunda "Bu işin içinde Turgut
Özal parmağı var" söylentileri-
ne yol açmıştı. Ajansın başka-
nı ve Ecevit Kampanyası'nın
muşteri temsilcisi Nail Kecili bu
ıddialan yanıtlarken "DSP'nin
kampanyasını neden kabul et-
tiklerini şöyle açıklıyor:
"Türk reklam sektörü adına
biderin de çok fazla ketek olma-
dığımızı göstermemiz lazundı."
Bunun ne anlama geldigini
sorduğumuzda da yanıtı "Ra-
kiplerimiziD btitçekri ve olanak-
lan ortada. Biz bu iş için 2 mil-
>ar lirayla 5 milyar lira arastn-
da bir biitçeye sahibiz. Eger bu
seçim sonunda DSP'nin oylan
yüzde 20, 30 artarsa, ANAP ya
da DSP'nin oylanysa 5-8 ora-
nında artarsa, Bu birim başan-
mızdır sonunda" oluyor.
Cenajans-Grey, bu kampan-
yayı DSP'den öte, Ecevit üze-
rinde yoğunlaştırmış... Müşteri
temsilciliği işini Keçili'yle birlik-
te, şirketin başkan yardımcısı
tepesinden tstanbul'u seyreder-
ken, "Eninönü'nde gtiverdnlere
yem verirken" fotoğraf çektir-
mesi gibi maddeler bulunuyor.
Yazı ekibinin hazırladığı slogan-
lar arasında ise "Engeller bizi
yıldırmaz, adaletten saptır-
maz", "Politik acdara son",
"Aydmlık Türkiye iktidar
DSP" gibi sloganlar da yer alı-
yor. Kampanya öncesi hazırla-
nan ve "Halkm DSP'de gönnek
isteyebilecegi isimler" başhğı al-
tında da Cem Boyner, Mehmet
Barlas, Uzeyir Garih, Hayri Ko-
HİKMETÇETİMKAYA
Cenajans Grey'in
başkanı ve 'Ecevit
Kampanyası'nın
müşteri temsilcisi Nail
Keçili, DSP
kampanyasını neden
kabul ettiklerini
açıklarken "Türk
reklam sektörü adına
bizlerin de çok fazla
kelek olmadığımızı
göstermemiz lazımdı"
dedi.
Aykut TaJuğ yönetiyor. Kam-
panyanın basında ise 20 yıldır
metin yazarhğı yapan Ümit De-
nizer var... Yardımalan Bülent
tlterberk ve Zeynep özgür'le
birlikte sloganlan ve stratejiyi
tespit eden Denizer, kampanya
çahşmasına başlamadan önce
Ecevit'e çok geniş bir öneriler
paketi hazırlamış. Çoğu Ecevit'-
ler tarafından kabul görmeyen
oneriler arasında "Ecevit Belg-
rad ormanlannda jogging ya-
parken", "Yttksek bir binanın
zakçıoğlu, Aydın Boysan, Gen-
co Erkal, AtÛlâ Dorsay gibi ka-
muoyunun yakından tamdığı
isimler bulunuyor.
Ecevit, ajansın kitleyle kura-
cağı iletişime ajansm kanşması-
m istemiyor. Bu yüzden de
Cenajans-Grey ağırhkb olarak
medya aracüığıyla tarutım yolu-
na ağırhk veriyor... Kampanya-
nın sanat yönetmenliğini Erkul
Yazgan, üstlenmiş. Grafikerle-
rin başında ise Cengiz Karaman
var...
Reklamcıların seçim keyfi
SHP'nin adaylarını önseçimle belirlemesi ve
genel seçimlerde tercih sisterninin kullanılacak
olması, çok sayıda adayı kişisel tanıtıma
yöneltti. Çok sayıda milletvekili ortalama 50
milyon reklam masrafım goze aldı.
ne bir ajans bularak reklam ha-
zırlıklanna başladı. Bu milletve-
killeri arasında ön seçime girdiği
halde listelerde yer alacağma ke-
sin gözüyle bakan SHP'liler de
yer alıyor. Reklam ajanslan bel-
li prensipleri ve çalışma yöntem-
leri belirlemeye başladılar. Hiç-
bir ajans, aym partiden de olsa,
aym bölgeden iki adayın tanıtı-
mını üstienmiyor. Ajanslar, ta-
nıtımını üstlendikleri milletve-
killerinin şansını arttırmak için
de seçim bölgelerindeki seçmen
portresini araşünyor ve çalışma-
lannı gizlilik içinde yörütüyor-
lar.
GÜNSELİ ÖNAL
ANKARA — Genel seçimler-
de tercihli sistemin kullanılacak
olması ve SHP'nin adaylannı
ön seçımle belirlemesi, reklam-
cılann işine yaradı. Kendi par-
tileri içindeki rakipleri karşısın-
da avantajh dunıma geçmek is-
teyen milletvekillerinin, kişisel
reklam yapmaya yönelmesi çok
sayıda reklam ajansıru "siyasi
reklamcüığa" yöneltti.
Adayların 24 eylülde kesinle-
şecek olmasına karşın, kendisi-
ni şanslı görerek ortalama 50
milyona ulaşan reklam masra-
fım şimdiden gözden çıkaran
çok sayıda milletvekili, kendisi-
Seçimlerde bir partinin pro-
pagandasım yapmak için hazır-
lanan Midas TV Limited, erken
seçimin bir baskın biçinünde
gündeme gelmesiyle ilgi alanını
"milletvekillerinin kişisel
reklamlan" olarak belirledi.
Midas TV Limited'in bu kara-
rında, seçimlerde tercihli siste-
min uygulanacağı tahmin edil-
mesi de etkili oldu. Şirketin Ge-
nel Müdürü Mehmet San, bir
ABD-lngilız-Japon şirketinden
yurtdoışındaki siyasi propagan-
da çalışmalan konusunda bilgi
desteği aldıklarmı ancak seçim
tarihinin çok erken olması ne-
deniyle milletvekili bazında ça-
hşmaya girmekten başka seçe-
nekleri kalmadığuu söyledi. Sa-
n, milletvekili bazında reklam
hazırlıklanrun ilk adımının, o
milletvekilinin seçim bölgesinde
"seçmen yönelim analizi" yap-
mak olduğunu söyledi. Beş ki-
şilik bir ekibin, tanıtımmı üst-
lendikleri milletvekillerinin se-
çim bölgesine gönderildiğini bil-
diren San şunlan söyledi:
'Kuüs
"Öncelikle seçim bölgelerin-
de seçmenlerin sosyal durumla-
nnı, o bölgedeki işçi, memur,
esnaf, köylü yoğunluğunu sap-
tıyoruz. Milletvekillerinin hitap
edeceği seçmenlerin bir portre-
sini çıkardıktan sonra her ilde
farklı bir çalışmayı gündeme ge-
tiriyoruz. İkinci aşamada, mil-
letvekilinin yöresi için yaptıkla-
rını belirleyip bunların anlatıl-
dığı mektuplaı hazırhyoruz.
Mektuplan, o yöredeki seçmen-
lerin yüzde 30'una gönderece-
ğiz."
San milletvekillerinin değişik
saç biçimleri ve değişik renkte-
ki giysilerle fotoğraflannın çe-
kildiğini, fotoğraflann 30-40 ki-
şilik gruplara gösterilerek dü-
şüncelerinin sorulduğunu belirt-
ti. Milletvekillerinin video ka-
setlerinin etkili olması için dik-
siyon çalışmalan da yaptıkları-
nı kaydeden San, reklamını üst-
lendikleri SHP Tekirdağ
Milletvekili Güneş Gürseler'in
saçının kısaltıldığını, gözlüğü-
nün değiştirildiğini ve kendisine
daha çok yakışan koyu renk
giysilerin seçildiğini anlattı.
SHP'nin önseçimlere giren
aday adaylannın bTOşür ve afiş-
lerle reklam çahşmalannı sürdü-
ren ajanslardan Repromat'm
teknik müdürü AJi Kamil Üç-
baş, 24 eylülden sonra adayla-
nn reklam çahşmalanna da baş-
layacaklanm bildirdi. Hazırla-
dıklan afiş ve broşürlerde aday
adaylannın olumlu yönlerini ön
plana çıkanrken ANAP'ın
olumsuz yönlerini de kullandık-
lanru anlatan Üçbaş, milletve-
kili olma şansı görmedikleri ki-
şilerin reklamını yapmadıklan-
nı vurguladı. Üçbaş, bu kişile-
rin başvurulannı reddederken
bunu söylemek yerine, "Şu an
çok meşgulüz. Sizin işinizi
yetiştiremeyiz" demeyi yeğle-
diklerini söyledi.
Aday Adayı Inönü
'0y' Istiyor...
KINIK — SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, alışılagelmiş-
liğin dışında işler yapıyor...
Önceki gün SHP II Başkanı Turhan Karakaş'ı arıyor:
— Yarın sabah İzmir'e geliyorum. Önseçime katılan mil-
letvekili aday adayı olarak karşılamaya karşıyım. Arkadaş-
lar benim için hiç yorulmasınlar...
Olacak iş mi bu?
Ana muhalefet partisinin genel başkanı olacaksınız ve tan-
tanasız, gösterişsiz seçim çevrenize geleceksiniz. Önseçim
delegelerinın karşısına çıkıp sesleneceksiniz:
— 15 eylül pazar günü yapılacak milletvekili Önseçimle-
rinde aday adayıyım. Eğer benı yıne milletvekili seçmek is-
tiyorsanız, bana oy verin...
Koskoca genel başkan önseçim delegelerinden oy ister
mi?
Dedik ya Erdal Bey, alışılagelmişliğin dışında bir parti li-
deri. Seçim bölgesine geldiği yetmiyormuş gibi bir de bro-
şür bastırmış. Önseçim delegelerine dağıtıyor gittiği her yer-
de.
Broşür, her milletvekili aday adayınınki gibi. Dört sayfa ve
kapağında bir fotoğratı var. Sağ alt köşede ise bir tümce dik-
kati çekiyor:
— Önseçim bir demokrasi şölenidir...
İzmir ikinci seçim çevresinde milletvekili aday adayı olan
İnönü şöyle diyor.
— Türkiye'nin bu evrensel değışim sürecine ayak uydur-
masının, çağı yakalamasmın tek yolu var: Tutarlı bir sosyal
demokrat iktidarın kurulması...
Erdal İnönü, alçakgönüllü bir lider. Bugüne dek Türk si-
yasal yaşamında hiçbir parti lideri önseçim çalışması yap-
madı. Köylerde, kasabalarda, kentlerde delegelere seslen-
medi, oy istemedi.
Ama İnönü, önseçim delegelerinden oy istiyor.
— Ben de İzmir'in ikinci seçim bölgesinde önseçime gi-
riyorum ve her aday adayı gibi ben de desteğinizi istiyorum.
1986 ve 1987'de beni İzmır milletvekili seçerek onuriandı-
ran partili arkadaşlarıma bu vesileyie bir kez daha teşekkür
ediyorum...
Erdal tnönü'yte birlikteydik tüm gün. Kınık'ın Dündarlı kö-
yünde bir kahvede çay içerken sorduk:
— Sayın İnönü, DSP sızce sol parti midir, yoksa çağdaş
sağ parti midir?
İnönü, çayından bir yudum aldı. Ardından da "Vallahi sağ
mı, sol mu orasını bilmem ama" deyip ekledi:
— Otoriter 'es' Partisi (OSP) benim kanımca...
Söyleşimiz böylece başlamış oldu. İnönü, anlatıyordu:
—Eğer DSP lideri sol parti olduğunu saviıyorsa, niye önse-
çim yapmıyor. Neden adaylar iki kişinin dudağıyla belirleni-
yor Deminki sorumuza gelince... Kimi iş adamlan Sayın Ece-
vit'i çağdaş sağcı olarak görüyoriar...
Acaba SHP neden önseçime gidiyordu? Diğer partiler gibi
SHP'de merkez yoklaması yapamaz mıydı?
İnönü, bu sorulara 'Hayır' yanıtını veriyor. Nedenini şöyle
açıklıyor:
— Bir partinin milletvekillerini üç-beş kişi saptıyorsa, o par-
ti Türkiye'ye nasıl bir demokrasi getirebilir acaba?
Çayından bir yudum daha alıyor İnönü. Ama çayı soğu-
muş. il Başkanı, sıcak çay bardağını uzatıyor. İnönü inatçı,
eskisinde diretiyor:
— Ben çayımı Kimseye vermem...
Vermiyor da...
Tam bu sırada bir köylü yurttaş kulağımıza fısıldıyor:
— Deniz Bey de Erdal Bey'in genel başkanhğı kendisine
bırakacağını sanmıştı, aldandı...
İnönü, çayını bitirirken şöyle diyor:
— Ne hazindir ki kendine Demokratık Sol sıfatını uygun
gören bir parti önseçimden kaçıyor ve adaylar tek kişi tara-
fından saptanıyor. Bunun neresı sol, neresı demokratık?.s
Dündarlı'da delegelere soruyor İnönü:
— Burada kaç önseçim delegesi var?
Delegeler yanıt veriyor:
— Yedi tane Sayın Genel Başkanım...
İnönü:
— İyi, iyi sevindim. 15 eylüle dek kendimi, 20 ekimde de
partimiz SHP'yi size emanet ediyorum...
Sekiz araçlık konvoy Kınık'a doğru hareket ediyor. Tanta-
nadan, gösterişten uzak bir Genel Başkan Kınık'a giriyor.
Oradan Bergama, Aliağa ve Foça...
Koskoca Genel Başkan önseçim delegelerinden oy isti-
yor...
Önseçimden kaçan tüm partilerin genel başkanları inö-
nü'nün bu demokratik davranışı karşısında bakalım neler
söyleyecekler?
RP örgütünde
'MÇP tepkisi'ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — TBMM'de temsil-
cisi bulunmayan RP, MÇP ve
IDP'nin 20 ekimde yapüacak
genel seçimlerde kurmaya ça-
hştıklan "üçlü itrifak" özellik-
le RP üst kademeleri ve örgü-
tünden gelen tepkiler nedeniy-
le çıkmaza girdi. Cumhuriyet
1
in konuyla ilgili sorulanm ya-
mtlayan bir RP yöneticisi,
"Böyle bir ittifak, yanırlı ola-
çağı kadar zararu da olur.
Özellikle Dofu ve Güneydo-
ğu'da MÇP Qe yapılacak bir iş-
b'uiip oy kaybına yol açabilir"
dedi. RP Genel Başkanı Nec-
mettin Erbakan, dün sabah
partisinin Balgat'taki genel
merkezine gelişi sırasında ga-
zetecilerin sorulanm yanıtlar-
ken, "Çabşmalar devam edi-
yor. Şu anda bir açıklama yap-
mak için erken olur" dedi.
Televizyonun marifeti
Cumhurbaşkam Turgut
özol'ın Kayseri gezisi
beklenen ilgiyi görmedi.
özal, yaptığı yurt gezilerinde
Malatya'dan sonra belki de
en çok ilgiyi Kayseri'de
görüyordu. Özal, yirte aym
ilgiyi göreceğini umuyor
olmahydı. Ancak
ANAP'hlar bir gun
öncesinden meydanm boş
olacağı telaşına kapıimışlardı
We
- ANAP'hlar valilik
araayla Köy Hizmetleri,
DSİ, Karayollan, Sağlık
Müdürlüğü ve benzeri resmi
kurulusiarda çahşan işçi ve
memurlara özal'ın konusma
alanında bulunmaları için
emir verildiği iddia ediliyor.
Ve meydan konuşmasında
bulunanlann çoğu da resmi
kurum ve kurulusiarda
çalışanlardan olusuyordu.
Tüm bu çabalara karşın,
Cumhuriyet Meydam'nda
ancak 2 bin 500'e yakın
dinleyici toplanabildi. Yerel
gazete muhabirleri, tepeden
boy boy boş alanları
çekerken gerek devletin
televizyonunun
muhabirlerine ve gerek
Star-1 'in kameramanlanna
Erkan Zenger ve diğer
ANAP yetkilileri
meydandaki bu şasaalı
kalabalığı (!) televizyon
ekramna nasjl sığdıracaklan
anlatılıyordu. Doğrusu
bizlerde bu kalaoahğın
akşam televizyon ekranlanna
nasıl yansıyacağını merak
ediyorduk. Çekim sırasında
bazı gazeteciler durumu
yakından izleyen
ANAP'lılara, "Televizyon
iyi gösterir herhalde!"
biçimindeki sorusuna
ANAP'hlar da, "Bunlar iyi
çocuklar nasıl çekeceklerini
bilirler!" yanıtını
veriyorlardı. Doğrusu ne
denli iyi çocuk oldukiannı
akşam Kayseri Gazeteciler
Cemiyeü'nde Kayserili
gazeteciler olarak izlediğimiz
televizyon ekramndaki
görüntülerden anladık.
Cumhurbaşkam özal,
televizyonlarımızın bu iyi
kameramanlannı ne kadar
ö'düllendirse yeridir.
Ozal'ı kızdıran SHP'liMiUetvekilliğine soyunan
aday adayları, elden
geldiğince seçmenlerin
tepkisine ve talebine uygun
bir yolla propaganda
yapmaya çalışıyorlar.
SHP'den Adana 3. seçim
çevresinden aday adayı olan
eski sendikacı Omer Fethi
Gûrer de hem delegelere hem
de seçmenlere "özal'ı
kızdırabilen en eski aday
adayı" olduğunu anlatıyor.
Yüreğir, Karataş ve
Yumurtalık ilçelerinde oturan
onbinlerce seçmene
mektuplar gönderen ömer
Fethi Gürer, DÎSK'e bağlı
Teksül-lş Sendikası
Çukobirlik Şube Başkanhğı
görevini yürütürken
bağıtladığı bir toplu iş
sözleşmesine dikkat çekiyor.
Gazete ve dergi arşivlerinden
fotokopileri mektuplanna
ekleyen Gürer, 1979'da
ûcretlere yüzde 400 zam
ahnmasını sağlayan, lokavtın
hangi gerekçeyle olursa olsun
yasak, dayanışma ve hak
grevinin ise yasal olduğunu
bildiren sözleşme hakkmda
bilgiler veriyor. Ve tabii
Cumhurbaşkam Turgut
özal'ın, MESS Başkanı
sıfatıyla Çukobirlik
sözleşmesine olan tepkisine
dikkat çekiyor. "Bu tûr
sözleşmeler işyerlerinin zarar
etmesine neden olur, IMF
vereceği borcu da vermekten
vazgeçer, olmaz böyle şey"
dediğine işaret ederek
soruyor: Cumhurbaşkam
özal ile partisi ANAP'ı
kızdıracak, yapamadığını
yapacak bir parti varsa o da
SHP'dir, DYP değil."
Genel seçimlerde uygulana-
cak Türkiye ve bölge barajla-
nna karşı bir önlem olarak
gerçekleştirilmesine çalışılan
RP, MÇP ve IDP seçim ittifa-
kıyla ilgili olarak görüştüğü-
müz bir RP yetkilisi, yapılacak
işbirliğinin partilerine yarar
kadar zarar da getirecek nite-
likte olduğunu belirterek,
"Böyle bir ittifak, özellikle de
MÇP ile işbirtiği, Dogu ve Gü-
neydoğu'da partimiz için za-
rarlı olabilir" dedi. Yapılacak
işbirliği konusunda RP Genel
Merkezi'ne örgütten de tepki-
ler geldiği öğrenildi.
RP Genel Sekreteri Oguz-
han Asiltürk ise, bu görüşe ka-
tümadığmı belinerek, "Bu bir
birieşme değil ki, tepki gelsin.
Nihayet seçim sistemine karşı
bir tedbirdir" dedi. Asiltürk,
partilerin almış olduğu oy ora-
nında hak sahibi olması için
calışıldığmı, "kimsenin kimse-
nin sutından kazançu çıkma-
yı düşünmedigini'" belirtti. Ku-
rulan alt komisyonda çıkanla-
cak ortak seçim listesinde ter-
cihli oy kullarulmaması için
seçmenlerin uyanlacağını da
açıklayan Asiltürk, Necmettin
Erbakan dışında, ittifaka ka-
tılacak diğer partHerin genel
başkanları dahil hiçbir adayı-
nın seçim bölgelerinin henüz
belirlenmediğini söyledi.
Genel seçimlerde kurulma-
sı düşünülen "uçlü ittifak" ko-
nusunda görüştuğümiiz MÇP
Genel Başkan Yardımcıların-
dan Şevket Bülent Yatanici ise,
"prensip olarak anlasmaya va-
rüdıgını, ancak aynnülara he-
nüzjBÜmediŞini" söyledi.
IDP yetkilileri ise, aynntıla-
nn belirlerunesi için MÇP ve
RP örgütünden gelecek yanıt-
lann beklendiğini belirttiler.
Son olarak 1989 yılında ya-
pılan il genel meclisi secimle-
rinde RP yüzde 9.8, MÇP
Yüzde 4.1, IDP ise yüzde 1
oranında oy almışlardı.