Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 AöUSTOS 1991 **** HABERLERIN DEVAMI CUMHURİYET/17
OLAYLAREN
ARDENDAKI
GERÇEK(Baştarafı 1. Sayfada)
Bu bakımdan basında çıkan
"PKK'nın kökü kazınıyor.. Bas-
bakan kararlıdır.. Hükümet işi
ciddiyetle ele aldı.. Irak 'ta eşkı-
yantn kökü yok ediliyor" gibi
yorum ve başhkları 'İhtiyatla"
karşılıyoruz.
Kamuoyunun ordumuza gu-
veninden ve Güneydoğu'da or-
tahğı kana bulayanlara karşı
nefretinden kimse kıışku duy-
muyor. Ancak profesyonel terör
örgutlerine karşı etkili savaşım,
profesyonel sehnkanlılık dü'ze-
yine ulaşmayı öngörür. Bu, bir
hesap kitap, strateji, taktik, sı-
yaset isidir. Nefret uyandıran
kanlı eyleme karşı tepkisel çıkış
-eğer onceden iyice hesaplanıp
planlanmamışsa- sonucu belir-
lemeye yetmeyecektir. Türk Si-
lahlı Kuvvetleri'nin üst düzey
sorumlulan da bu konuları çok
iyi bilecek kadar yetkin, uzman
ve yeterlidirler.
En kötüsü, gerek ordu içinde,
gerek kamuoyunda oluşan tep-
kiyi yatıştırmak amacıyla huku-
tnetin hemen böyle bir girişime
geçmeyi siyasal açıdan iktidar
hesabına yararlı saymasıdır.
Dileriz ki bu sorulanmız da-
ha önce yetkili çevrelerde yanıt-
lanmış olsun; kuşkularımız bo-
şa çıksın; ve Silahlı Kuvvetlerı-
miz gazete başlıklanna yansıdığı
gibi PKK'mn yurtdışmdaki kö-
künü kazısm...
Ancak, -daha once olduğu
gibi- bu kez de sonuç ahnamaz-
sa; olayın yalnız askeri düzey de
/ vlmadığı, daha derinde neden-
leri bulunduğu bir kez daha or-
taya çıkacaktır.
DYP Genel Başkam Demi-
rel'in, Meclis'te genel görüşme
açılmasım istemesi yerindedir;
parlamentonun şu gunlerde hiç-
bir şey yokmuş gibi tatilini sür-
dürmesi anlaşılır şey değildir.
Ne var ki ANAP çoğunlu-
ğundan oluşan ve halk tabanı
eriyen bu Meclis'in toplanması
da yeterli değildir.
Sorunu çözmek için her şey-
den önce, Ankarada halk ço-
ğunluğunun temsil edildiği bir
Büyük Millet Mectisi'ni bir an
önce oluşturmak gerekiyor.
Meclis -ister kapalı olsun is-
ter açık- gece gündüz yapacağı
çalısmalarla sorunun üstüne git-
melU koktenci yöntemlerle çö-
züm yollarını bulmahdır. Bu is
için ne kadar erken davranüır-
sa, yine de gecikmiş sayılırız.
IstanbııPda
(Baştarafı 1. Sayfada)
Büyaitdere Caddesi toerinde 30
bin metrekarelik alanda kurula-
cak.
Dünyanın en önde gelen mi-
marlanndan biri olarak nitele-
ni"} Kevin Roche, "Amerika'-
oı. görünttşünü değiştiren" ki-
şiler arasında sayılıyor. Mimar-
lık alanında çeşitli ödülleri bu-
lunan Roche, en son 1990'da
Amerikan Akademisi Sanat
Enstitüsü mimarlık dalı altın
madalya ödülünü kazandı. İr-
landa asıllı sanatçırun yaptığı
pek çok önemli yapı arasında
New York'taki UNICEF bina-
sı, Metropolitan Müzesi master
planı ve Birleşmiş Milletler pla-
zası bulunuyor. Roche, ayrıca
Japonya, Ispanya ve Singapur'-
da da önemli projelere imzası-
nı atmış.
tkinci yanşmacı SOM (Skid-
more, Owings ve Merrill) gru-
bu, Connecticut'taki General
Electric binası ve Baltimore'da-
ki IBM binasırun yanı sıra Mos-
kova, Suudi Arabistan, Bah-
reyn ve Ispanya'da da önemli
projeler gerçekleştirmiş.
Ingiliz Ove Arup Associates
ise Avustralya'da Sydney Ope-
ra binası, Hong Kong'da Hong
Kong Bankası, Paris'te George
Pompidou Kültür Merkezi gibi
projelerin sahibi.
E ışişlerTnde
(Baştarafı 1. Sayfada)
(Dışişleri Bakanlığı Sözcusü.)
Merkeze dönen büyükelçiler
ise, Kuveyt Büyükelçisi Güner
Öztek, Stockholm Büyükelçisi
Erdal Akay, Cezayir Büyükelçisi
Ömer Ersen, Riyad Büyükelçisi
Yaşar Vakış, Roma Büyükelçisi
Necdet Tezel (Emekliye ayrılı-
yor.)
TAHMİNLER
1. KOŞU: F: (1) Casablan-
ca, P: (2) Galikan, S: (4) Çiki-
tak.
2. KOŞU: F: (4) Umman, P:
(5) Fantasia, P: (2) Aysel, S: (7)
Papaya.
3. KOŞU: F: (1) K.Dağgüze-
li, P: (4) Alderviş, P: (7) Dilay,
S: (10) Pınarl 11.
4. KOŞU: F: (4) Goldenegg,
P: (9) Nurseren, P: (5) Elifım,
S: (8) R.River.
5. KOŞU: F: (1) K.Cansever,
P: (4) Koçum, P: (2) Beyoğlu,
S: (3) Nesibe.
6. KOŞU: F: (1) Merhaba, P:
(5) Beste, P: (2) Bahargülü, P:
(3) Leyla 456, S: (8) Gemlik-
güzeli.
7 KOŞU: F: (6) Akkor, P:
(4) ^ürbatur, P: (3) Şerife, S: (7)
Toptepe.
Tampon bölge hazırhğı
s
ı
m
1
iu
1i
SEMİH İDİZ
FATİH M.YILMAZ
Kuzey Irak'taki PKK kampla-
rına karşı başlatılan askeri ope-
rasyon sürerken Türkiye'nin böl-
gede oluşturmayı planladığı ta-
mpon bölgenin sınırlarınm ge-
lişmeler karşısında büyüyebile-
ceği öğrenildi. Türkiye'nin tam-
pon bölgeye ilişkin olarak birkaç
gun içinde BM'ye bilgi vereceği
belirtilirken, konudan ABD'nin
de haberdar edildiği öğrenildi.
Bu arada Kürdistan Yurtsever
Birliği (KYB) lideri Celal Tala-
bani'nin smır ötesi harekâta iliş-
kin sözleri, Dışişleri Bakanhğı
çevrelerince "not edildi." Tala-
bani, bu konuda Ankara'da ya-
pacağı temaslar sırasında "uya-
nlacak."
Türkiye, oluşturulacak tam-
pon böige ile ilgili olarak İran ve
Suriye'ye bilgi vermeyecek. Su-
riye'nin bu konudaki rabatsızlı-
ğını Türkiye'ye bildirdiği öğre-
nildi. İslam konferansı Örgülii
(tKÖ) Dışişleri Bakanlan Top-
lantısı nedeniyle tstanbul'da bu-
lunan İran ve Suriye yetkilileri,
Türkiye'nin giriştiği operasyon-
la ilgili bir dunım degerlendir-
mesi yaptılar.
Edindigimiz bilgiye göre Türk
Silahlı kuvvetleri. sınırdan 30
kilometre güneye kadar Uerlemiş
bulunuyor. Dışişleri çevreleri,
Kuzey Irak'ta oluşturulması
planlanan tampon bölgeye iliş-
kin çalışmalara başlandıgım bil-
dirirken, bu bölgenin sınırları-
nın 5-15 krn'lik bir alanı kapsa-
yacagı öğrenildi. Aynı çevreler
operasyonlann başanya ulaşma-
sından sonra da bu bölge içeri-
Kurtıılanlara
(Baştarafı 1. Sayfada)
na örgut elemanlan tarafından ta-
kip edilip edilmediklerinin orta-
ya çıkanlmasına çahşıhyor. Bu
amaçla Almanya Büyükelçiliği
kanalıyla "Almanların geçmiş-
te herhangi bir siyasi olaya ka-
nşıp kanşmadıklan, PKK ile
ilişkilerinin bulunup bulunma-
dıgı" konusunda bilgi istendiği
bildirildi.
Pasaportlarına el konulan ve
Tatvan'ı terk etmelerine izin ve-
rilmeyen Mark Schimdt, Edgar
Fabian, Cornelia Müller, Sven
Posner ve Klaus Peter Hanvel-
man, "Bizi Tatvan'da tutmala-
nnın nedenini anlayamıyoruz,
yardımcı olabildiğimiz kadar ol-
duk. Şimdiye kadar hep ifade
verdik. Buna karşın gitmemize
izin vermiyorlar" diye yakındı-
lar. Alman turistlerin sorgula-
malannın bir bölümünu Al-
manya'nın Ankara Konsoloslu-
ğu Hukuk ve Konsolosluk Işle-
ri Daire Başkan Yardımcısı
VVolfgang Dick'in de izlediği öğ-
renildi.
Yetkililer Alman turistlerin
daha önce verdikleri ifadelerle
önceki gün yapılan sorgulama-
lannda bazı çelişkileri ortaya çı-
kardıklannı bu nedenle uzatılan
soruşturmarun titizükle yürütül-
düğünü söylediler. Yetkililer,
"Alman turistlerin Türkiye'ye
girdikleri tarihten kaçınlma ola-
yına kadar geçen bölümün her
safhası oğrenilmeye çalışılıyor"
dediler. Yetkililer ifadelerdeki
çelişkiler konusunda açıklama
yapmaktan kaçındılar.
PKK'nın kaçınlma olayını
ustlenmesine karşın 10 Alman
turistten dün de haber alına-
mazken İran üzerinden Irak'a
götürüldukleri söylentileri yo-
ğunlaştı. Turistlerin Irak'a go-
turülme olasılığı üzerinde dur-
duklarını kaydeden bir üst dü-
zey askeri yetkili şöyle dedi:
"PKK'nın, operasyon durdu-
rulmadan Almanlan bırakma-
yacağı yonündeki açıklaması bi-
zim açımızdan hiçbir şeyi degis-
tirmiyor. Almanlar artık unu-
tuldu. önüne gelen karakoi ve U-
çe basıyor. Eşkıyaya ders ver-
mek gerekiyor ve verildigi kanı-
sındayım da. Devletimizin terö-
ristlere taviz verecek bir durumu
yoktur. Operasyon durdunıl-
mayacak. Aksine operasyonda-
ki güç sayısı arttınlacak. Nere-
de olursalar olsunlar saklandık-
ları yeri saptayacağız."
Alman Dışişleri Bakanlığı'n-
dan gazetemize yapılan açıkla-
mada "Almanya'nın vatandaş-
lannın can güvenliğiyle çok ya-
kından ilgilendigini" vurguladı
ve bakanhk bünyesinde kurul-
muş olan "Özel Kriz Ekibi"nin
onceki gün PKK tarafından ya-
pılan açıklamayı analiz ettiği
söylendi.
Almanların
(Baştarafı 1. Sayfada)
varın (bugun) dağlardaki üsle-
rinde göruşeceğini söylediğini
açıkladı. Ancak göruşmenin
hangi ulke toprakları içinde ger-
çekleşeceği konusunda bilgi ve-
rilmedi. Talabani, ayrıca, Türk
ordusunun "Irak topraklanna
yaptığı sınır ötesi harekâtı" de
protesto ederek, "Uluslararası
hukuka göre Türk hükümetinin
Irak Kürdislanı'na girme ya da
Irak topraklarında askeri bir
harekâta girişme hakkı yok"
göruşünü savundu. Bu konuyu
hukümetle görüşmek için Türk-
iye'ye geleceğini belirten Tala-
bani, Kuzey Irak'taki şehirlera-
rası bölucü teror orgütu usleri-
ni birka» ay once kapattıkları-
nı, ama dağlarda bölucu usleri-
nin olabileceğini soyledi.
sinde TSK'dan oluşan sınırlı sa-
yıda harekât kabiliyeti yüksek
bir birliğin bırakılacagını ve ka-
rakollar oluşturulacağını kay-
dettiler.
Dışişleri çe\Teleri, Türkiye'nin
birkaç gün içinde tampon böl-
geye ilişkin olarak BM'ye aynn-
tılı bilgi sunacagını kaydettiler.
Bu arada Türkiye'nin tampon
bölge konusunu ABD'ye bildir-
diği ve bu konuda "olumlu" ya-
nıt aldığı öğrenildi.
Edindiğimiz bilgiye göre tam-
pon bölge konusunda İran ve
Suriye'ye herhangi bir bilgi ve-
rilmeyecek. Suriye'nin tampon
bölge konusundaki rahatsızlığı-
nı Istanbul'da çalışmalarını sur-
düren İKO toplantısı sırasında
Dışişleri nezdinde dile getirdiği
bildirildi.
İstanbul'da bulunan İran ve
Suriye temsilcilerinin bir araya
gelerek Irak topraklannda sür-
dürülen sınır otesi operasyonla
ilgili olarak durum değerlendir-
mesi yaptıkları öğrenildi. İran
tarafı, görüşmede Suriye'nin
Türkiye'nin diplomatik bir dile
uyarılması yonündeki isteğine
destek vermedi.
Irak'm ise gelişmeler konu-
sunda rahatsız olduğu gözleni-
yor. Irak dışişlerinden sorumlu
Devlet Bakanı Muhammet Sa-
bet el Sahaf temsilcileri aracılı-
ğıyla Türk tarafından gelişmele-
re ilişkin bilgi talebinde bulun-
du. Ancak SahaPa dışişleri çev-
relerince ayrıntılı bilgi verilme-
di. Bu arada operasyon öncesin-
de Türkiye'nin Irak'a Ankara-
daki büyükelçiliği aracılığıyla
bilgi verdiği açıklandı.
PKK militanlarına karşı dü-
zenlenen sınır ötesi operasyon-
da Silopi'de konuşlandırılan
Çevik Güç'un ıster lojistik, is-
ter başka bir amaçla olsun hiç-
bir şekilde kullanümadığı bildi-
rildi. Yetkili çevreler, Çevik
Güç'ün, "çok spesifik" bir mis-
yonu olduğunu belirterek sınır
ötesi operasyonun "tumüyle
Türkiye'nin tasamıfu" olduğu-
nu belirttiler. Diplomatik kay-
naklar, Türk Silahlı Kuvvetleri
tarafından gerçekleştirilen ope-
rasyonun Çokuluslu Güç'un ha-
beri dışında gerçekleştirilmiş
olamayacağını kaydettiler.
Operasyon konusu dışişlerin-
da açıklama öncesi rahatsızlığa
yol açtı. Nitekim Başbakan Me-
sut Yılmaz'ın dun yaptığı ope-
rasyon konusundaki açıklama-
nın Dışişleri Bakanlığı'nın iste-
ği üzerine gerçekleştiği öğrenildi.
Dışişleri Bakanlığı, hükümet-
ten, bundan sonra girişilecek
operasyonlara ilişkin olarak
Irak, İran ve Suriye yonetimle-
rine zamanında haber verilme-
sini istedi. Dışişleri çevreleri,
surdürulen operas>onla ilgili
olarak geç haberdar edilmekten
de rahatsıziık duyulduğunun,
Bakanlar Kurulu toplantısı sıra-
sında Ankara'ya iletildiğini bil-
dirdiler.
Dışişleri çevrelerinden edini-
Ien bilgiye göre İstanbul ile An-
kara arasında Bakanlar Kurulu
toplantısı sırasında çok yoğun
bir mesaj trafiği yaşandı. İstan-
bul'daki Dışişleri karargâhın-
dan Ankara'ya gönderilen bir
mesajda, Başbakan Mesut Yıl-
maz'ın yapacağı açıklamada,
operasyonlar öncesinde Suriye,
İran ve Irak yönetimlerine ha-
ber verileceğine ilişkin bir ifade-
nin yer alması önerildi.
Dışişleri Bakanı Safa Giray,
Cumhuriyet'in, operasyonla il-
gili olarak Irak'a bilgi verilip ve-
rilmediğine ilişkin sorusuna,
"Bakan düzeyinde olmadı. Da-
ha alt düzeyde haber verilmiş
olabilir" karşılığını verdi. Irak
Dışişlerinden Sorumlu Devlet
Bakanı Muhammed Saed Al Sa-
haf ise bu yöndeki sorulara,
"Bize bu konuda hiçbir bilgi ve-
rilmedi. Bagdat'tan yanıt iste-
dik, bekliyonız. O zaman gerek-
li yorumu yaparız" dedi. Iraklı
bakanın bu yöndeki sözlerine
karşm, Irak'ın, Türk tarafından
bu konuda bilgi istediği öğrenil-
di. Dışişleri Bakanlığı'nın An-
kara'ya operasyonla ilgili olarak
iran, Suriye ve Irak'a bilgi ve-
rilmesi yönünde yaptığı istekte,
bu durumun önemli bir rol oy-
nadıih bildirildi
Irak topraklannda kurulma-
sının planlandığı açıklanan 5
km. derinliğindeki "tampon
bölge" Arap ülkelerinin diplo-
matları arasında hoşnutsuzluk
yarattı.
Arap diplomatlar, kurulma-
sı düşünülen tampon bölge ile il-
gili olarak, Güney Lübnan'da
lsrail tarafından tek taraflı ku-
rulan benzeri bir bölgeye işaret
ederek başta Suriye'de olmak
üzere çeşitli Arap ulkelerindeki
kamuoyunun "Türkiye-İsrail"
benzetmelerinde bulunmaMnın
"kaçııulmaz" olacağını savun-
dular. Kuzey Irak'taki otorite
boşluğu nedeniyle, Türkiye'ye
doğan "meşru müdafaa hakkı-
mn" hatırlatılması üzerine, bu-
na net bir yaklaşım getiremedi-
ler.
92 MODEL GELİNLİKLER — Modacı Yörgancıoglu'nun Sheralon'da açtıgı "Gelinlik Evi"n-
de sergilenen 92 model gelinliklerin fiyatlan 9-20 milyon arasında değişiyor.
(Fotoğraf: MUHARREM AYDIN)
20 milyonabeyaz düşlerİstanbul Haber Servisi — Uluslararası üne
sahip modacı Zühal Yörgancıoglu'nun
İstanbul'da açtığı "Gelinlik Evi"nin
tanıtımında 1992 yılının gelinlikleri
sunuldu.
Çalışmalarını uzun yıllardan beri
yurtdışında sürdüren Zuhal Yorgancıoğlu
ile kızı Müberra Yörgancıoglu'nun
"Gelinlik Evi'" Sheraton Oteli'nin içinde
yer alıyor. Burada düzenlenen defijede Esin
Moralıoğlu, Merve İldeniz, Selda Özer,
Sibel Tan, Şebnem Tan, Gül Argün, Dilek
Demirpençe, Sibel ÖzUnlü ve Ipek
Tenolcay' adlı mankenle, fiyatlan 9-20
milyon lira arasında değişen gelinlikleri
sergilediler.
Damat rolünü manken Berk Barlas'ın
üstlendiği tanıtım defilesinde yer alan
gelinliklerin özelikleri ve fiyatlan şöyle:
Nostalji: 150 yıl önceki bir gelinlikten
esinlenmiş. 15 milyon lira. Sihirii Yollar:
Omuzlar açık. Dantelden yapılmış gelinlik
vücudu sıkı sıkı sanyor. 9 milyon lira.
Kugu Gölü: Dantel üzerine payetler ve
kristal boncuklar işlenmiş. Arkada belden
aşağı inen 3 metre uzunluğundaki dantel
pano kuğu görünümü veriyor. 20 milyon
lira. tstridye: Dantel ve tülün birleşiminden
yapılmış. Sırtında istridye şeklinde pano ve
kuyruk var. 20 milyon lira. Majestik: İpek
saten üzerine altın simlerle desenler
işlenmiş. 20 milyon. Madonna: Straples bir
elbisenin üzerine giyilmiş bir ceketten
oluşuyor. Ipek satenden yapılan gelinliği
altın simler süslüyor. 12 milyon lira. Altın
Kolye. Vücudu sıkıca saran gelinlik
omuzları açıkta bırakan drapeli yakayla
zengmleştirilmiş. 15 milyon lira. Kala
Çiçeği: Omuzları saran geniş yakanın etrafı
altın simlerle işlenmiş. 20 milyon lira.
Venüs: İpek sanel üzerine altın sim ve
taşlarla işlenen gelinlik, aynı motiflerin
olduğu eldivenlerle tamamlanıyor. 9 milyon
lira.
İdiL 40 saat sonra sokakta
(Baştarafı 1. Sayfada)
İdil'deki Jandarma Tabur
Komutanlığı ve polis îojmanla-
rına roketatar ve otomatik si-
lahlarla saldırı düzenleyen, Köy
Hizmetleri şantiyesini de ateşe
verdikten sonra güvenlik güçle-
riyle 18.5 saat suren çatışmaya
giren PKK militanlarının yaka-
lanabilmesi için dün geniş çap-
ta operasyon düzenlendi. İlçe-
deki bazı evlere düzenlenen bas-
kınlarda gozaltına alınan çok
sayıda kişinin, saldırı sırasında
büyük hasara uğrayan Koman-
do Taburu binasında sorgulan-
dıklan bildirildi. Ola>larda olen
veya yaralanan olup olmadığı
konusunda dün de bilgi edinile-
medi. Saldırıda Tabur Komu-
tanlığı yakınlarında bulunan
Hocamahmut Camisi'nin de ro-
ketatar mermisinin isabet etmesi
sonucu büyük hasara uğradığı
belirlendi.
Güvenlik güçlerinin çatışma-
nın hemen ardından SHP ilçe
binasını yaylım ateşine tuttuğu
da one süruldu. Daha sonra içe-
ri giren güvenlik güçlerinin ma-
sa ve sandalyeleri kırdıkları, ev-
raklan da kullanılamayacak du-
ruma getirdikleri saplandı. SHP
İlçe Ba>kanı Huseyin Demir,
güvenlik güçlerinin son uygula-
malanndan korktuklarını bil-
dirdi. Demir, "Binamıza düzen-
lenen saldırı kasıtlıdır. Güney-
doğu'daki SHP yöneticileri,
yetkililer tarafından PKK yöne-
ticileri olarak görülüyorlar.
Özellikle genel raerkez yetkilile-
riyle genel başkanımız Erdal
İnönü'yü uyarıyorum. Eger
parti yöneticilerini koruyama-
yacaklan>a lütfen bir açıklama
yapsınlar. Ona göre her gün
gozaltına alınmayı bekleyen, bi-
nalan güvenlik güçlerinin saldı-
rısına uğrayan Güneydoğu'da-
ki parti yöneticileri de başlan-
nın çaresine baksınlar" dedi.
Orman
Bakanlığı
kunıldu
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Bakanlar Kurulu'nun
dun yapılan toplantısında, Or-
man Bakanlığı'nın kurulmasına
ilişkin kanur. hükmundeki ka-
rarname imzalandı. 8 yıl olan te-
mel eğitim süresinin 2000 yılın-
dan sonra 10 yıla çıkanlması be-
nimsenen toplantıda, ilkokul
sonrası 3 yıllık kuran kursların-
da okuyanlann 8 yıllık temel
eğitim diploması alabilmeleri
kararlaştırıldı.
Bakanlar Kurulu toplantısın
da, geçen toplantıda teşkilat ya-
pısına ilişkin bazı tartışmalar
nedeniyle imzalanmayan Orman
Bakanlığı'nın kurulmasına iliş-
kin kanun hükmundeki karar-
name imzalandı. Taıım Orman
ve Köyişleri Bakanlığı, Tarım ve
Köyişleri ile Orman Bakanlığı
olarak ikiye ayrıldı. Orman Ba-
kanlığı'nın oluşturulmasıyla ka-
binede bakan atanacak sandal-
ye sayısı 3'e yükseldi.
Bakanlar Kurulu'nda, Millı
Eğitim Temel Kanunu'nda deği-
şikliğe gidilerek zorunlu eğiti-
min 10 yıla çıkartılması konu-
sundaki kanun tasarısı da be-
nimsendi. Buna göre, 2000 yılı-
na kadar 8 yıl olarak belirlenen
zorunlu eğitim süresi, 2000 yı-
lından sonra 10 yıla çıkartılacak.
Kuran kurslanna 8 yıl
hakkı
Ayrıca, 3 yıllık çıraklık okul-
lan ile 3 yıllık Kuran kurslan da
ilkokulla birlikte 8 yılük zorunlu
eğitim kapsamında sayılacaklar.
3 yıllık Kuran kurslarının 8 yıl
temel eğitim hakkından yararla-
nabilmesi için, ilkokuldan son-
ra Milli Eğitim Bakanlığı'nın
uygulayacağı programlar ve ya-
pacağı denetimler altında bulu-
nacak olan Kuran eğitim mer-
kezleri, ilkokul sonrası 8 yıllık
zorunlu eğitimi tamamlama dip-
loması verebilecekler. Böylece,
ilkokuldan sonra zorunlu hale
getirilen ortaokul eğitimi gör-
meden de öğrenciler, Kuran
kurslanna giderek 8 yıllık zo-
runlu eğitimlerini tamamlamış
sayılacaklar.
Bakanlar Kunılu, ayrıca, ku-
raklık ve diğer doğal afetler ne-
deniyle ürünlerinin yüzde 4O'ı
zarar gören çiftçüerin Zirai Do-
natım, Kurumlanna olan borçla-
nnın ve faizlerinin 30 kasıma
kadar ertelenmesini kararlaştır-
dı. Aynca, bu durumda olup da
hakkında icra takibi yapılacak
olan çiftçilerin 10 milyon liraya
kadar olan kredi borçları da 31
ekim tarihine kadar Bakanlar
Kurulu karanyla ertelendi.
GOZLEM
UGUR MUMCU
T
(Baştarafı I. Sayfada)
Bu üç harekâttan sınırlı sonuçlar elde edildi. Kampların
yerleri biliniyordu, ancak yine de öldürücü darbe indirile-
medi. Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaya gö-
re bu dördüncü sınır ötesi harekât ötekilerle kıyas kabul et-
meyecek ölçüde kapsamlıdır.
PKK, Kuzey Irak, Suriye ve Kuzey İran'da örgütlü. Daha
önemlisi Türkiye'de yandaşları var. PKK, başta Federal Al-
manya ve İsveç olmak üzere Batı ülkelerinde de örgütlere
sahiptir.
PKK, bu örgütleri nasıl kuruyor? Bu örgütleri kimler des-
tekliyor? PKK, elindeki bunca silahı nereden ve nasıl sağ-
lıyor? Batı ülkelerinde PKK gibi bir örgüt nasıl destek bulu-
yor?
Bu değirmenin suyu nereden gelıyor?
Nedir PKK'nın para kaynağı?
* • *
PKK, her 15 ağustos gününü "atılım günü" ilan eder ve
ağustos aylarında eylemlerini yogunlaştırır.
PKK saldırıları 15 Ağustos 1984 Eruh baskını ile başla-
mış, bugüne kadar sürmüştür.
Yalnızca bu yılın ilk sekiz ayında 179 PKK'lı öldürülmüş-
tür. Aynı süre içinde 5 subay, 3 astsubay, 21 er ve erbaş
şehit düşmüş, 48 sivil yurttaş da aynı çatışmalarda şehit
olmuştur.
1984 yılı 15 ağustos gününden bu yana 1073 PKK'lı öl-
dürülrnüştür. Aynı dönemde 40 subay, 30 astsubay, 411 er
ve erbaş, 49 polis ve komiser, 14 muhtar, 23 öğretmen. 101
köy korucusu şehit düşmüşlerdir.
Bu çatışmalarda sivil halktan 939 yurttaş da yaşamlannı
yitirmişlerdir.
Son bir yıl içinde Ankara ve Adana'da öldürülen korge-
neraller Hulusi Sayın ve ismail Selen ile Tuğgeneral Cin-
göz'ü de PKK terörü kurbanı olarak saymak yanlış olmaz.
Bu son sınır ötesi harekâttan sonra PKK, terör eylemle-
rini Ankara, istanbul, İzmir ve Adana gibi büyük kentlerle
yurtdışmdaki temsilciliklerimize yöneltebilir.
Ortadoğu bölgesindeki kargaşadan kimler kazançlı çıkar?
Türkiye'deki terörden kimler kazanç sağlar? Türkü-Kürde,
Aleviyi-Sünniye düşman edip kardeş kanı akıtmak isteyen-
ler kimlerdir?
Kimlerdir halklan birbirlerine kırdırmak isteyenler?
***
Arkadaşımız Edip Emil Öymen'in haberi ilginç:
Uyuşturucu ve silah kaçakçılarının bankası "Bank ofCre-
dit and Commerce" adlı bankaya "Faişa! Finans" adlı İslam
bankasının 240 milyon dolar aktardığı İngiliz mali danışman-
lık kuruluşu 'Price Waterhouse' tarafından saptanmış.
'Price Waterhouse'un raporunda adı saptanamayan bir
başka İslam bankerlik kuruluşunun, kısa adı BCCI olarak
bilinen bankaya 85 milyon dolar aktardığı da belirlenmiş.
BCCI adlı bankaya 589 milyon dolarlık para aktarılmış.
Banka ile İslam bankerlik kuruluşu arasındaki ilişkileri de
"Tumblewed" adlı bir şirket ayarlamış.
Bu "Faisal Finans", Mısır hükümeti ile Suudi Arabistan
Krallığı'nın birlikte kurdukları bir İslam bankasıdır. Faisal Fi-
nans, 1983 yılında ANAP hükümeti kurulur kurulmaz açıl-
mış ve "faiz" yerine "gelir ortaklığı" adıyla Türkiye'de ve Âv-
rupa'daki Türk işçilerinden para toplamıştı.
Bir yasal banka ile herkesin alısverişi olabilir. Bu banka-
yı uyuşturucu madde kaçakçıları da kullanabilir, kaçakçı-
lıkla uzaktan yakından ilgileri olmayan işadamları ve İslamcı
bankerler de...
Ancak bu bankanın uyuşturucu ve silah kaçakçılığı işle-
rine bulaştığı kanıtlanmışsa. o zaman aracı şirketler kanalı
ile bu bankaya para şırıngaları yapan İslamcı kuruluşlar ge-
reken açıklamalan yapmalıdırlar.
* "Wall Street Journal" muhabiri Peter Truell'in önceki gün-
kü haberınde Faisal Finans'ın, vergi cenneti olarak adlan-
dırılan Cayman Adaları'ndaki BCCI şubesine 1982 yılında
171 milyon dolar gönderdiği ve bu paranın "Emtia borsa-
sında islami esasiara göre işletHmesi" için sözteşme yaptl-
dığı da kaydediliyor.
Faisal Finans, "Allah rızası için" şu "BCCI-Faisal Finans"
ilişkilerinin Kuran ve hadisierdeki yerini açıklar mı?
Fonlar tasfiye ediKyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Bakanlar Kurulu, dün
Başbakan Yardımcısı Ekrem
Pakdemirli'nin hazııladığı yeni
ekonomik paketi tartıştı. Paket-
le ilgili kararlar, bugün Başba-
kan Mesut Yılmaz ve Pakdemir-
li tarafından Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'm onayına sunula-
cak. Özal. ekonomik paketi
onaylarsa, Bakanlar Kurulu
hafta içinde toplanarak konuya
ilişkin son kararını verecek.
Ekonomik paket, kamu yatı-
rımlannda kısıntı, vergi önlem-
leri, fonlann tasfıyesi, özelleş-
tirmede blok satış, ihracat ve
yatırımdaki parasal teşviklerin
kaldırılması gibi konulan kap-
sıyor.
Başbakan Yılmaz başkanlı-
ğında dün toplanan Bakanlar
Kurulu, 3 saati aşkın bir süre,
ekonomik paketle ilgli düzenle-
meleri ele aldı. Bakanlar Kuru-
lu, Pakdemirli'nin ekonomiye
ilişkin genel açıklamalarını da
dinledi. Toplantıda, bakanlar,
seçim tarihinin belirlenmesi için
ekonomik düzenlemelerin ve
bütçe sınırlanmn ortaya konul-
ması gerektiğini savundular.
Bakanlar, yapılması düşünülen
ekonomik düzenlemelerin so-
nuçları ortaya çıkmadan seçim
tarihini belirlemenin sakıncalı
olduğunu dile getirdiler.
Başbakan Mesut Yılmaz da
Cumhurbaşkanı Özal ile bugün
yapacağı görüşmede, ekonomi-
nin düzenlenmesine ilişkin ka-
rarnameler sorununun çözum-
leneceğini bildirdi. Bakanların
tümü, Başbakan Yılmaz'dan,
ekonomik düzenlemeler yapılır-
ken orta direğin gözetilmesini ve
zamdan mümkün olduğu kadar
kaçınılmasını istediler.
Aykut'un açıklaması
Hükümet Sözcüsü, Devlet
Bakanı tmren Aykut, ekonomik
paketle ilgili göruşmelerin çok
yoğun geçtiğini, bakanların he-
men her konuda Başbakan Yar-
dımcısı Pakdemirli'ye sorular
yönelttiğini, bu nedenle göruş-
melerin tamamlanamadığıru bil-
dirdi. Aykut, Ekrem Pakdemir-
li'nin toplantının ekonomik pa-
ketle ilgili bölümünde Türk eko-
nomisinin genel bir değerlendir-
mesini yaptığını ve daha sonra
ahnacak önlemlere ilişkin bilgi-
Ier verdiğini soyledi.
Aykut, açıklamasında, bazı
önlemler konusunda şunları dile
getirdi:
"Bütçe, gelir dagılımı, gelir
dağılımının sağlıklı düzenlen-
mesi, fonlann sayılarının azal-
tılması ve özelleştirmenin daha
etkin bir şekilde devam ettiril-
mesi ile üretimin arttmlması ko-
nusunda yeni önlemler ahna-
cak. Bunlardan, örneğin fonla-
nn -ki bugün sayıiarı 150'yi bu-
luyor, pek çogu işlemez halde
bulunuyor- sayısı 31'e indirile-
cek."
Bürokratlar toplantıda
Edinilen bilgiye göre Pakde-
mirli, ekonomik durum ve ön-
lemlerle ilgili Bakanlar Kurulu'-
na bilgi verirken Başbakanhğın
hemen arkasındaki Eximbank
binasında toplanan üst düzey
ekonomi bürokratlan da pake-
te son biçimini verme çalışma-
lanm sürdürdüler.
Hazine, Maliye, DPT ve
Merkez Bankası üst yöneticile-
rinin katıldığı bu toplantıda,
tebliğ ve kararname taslakları-
nın yazımı da gerçekleştirildi.
Ancak, kurmayların yaptıkları
bu detaylı çalışma konusunda
bakanlara net bir bilgi verilme-
diği öğrenildi. Bakanlar Kuru-
lu toplantısı bittikten sonra,
Başbakan Yardımcısı Ekrem
Pakdemirli de Eximbank'a ge-
çerek, çalışmalara başkanlık et-
ti. Gece geç saatlere kadar sü-
ren bu çalışmada, Cumhurbaş-
kanı Özal'a bugun sunulması
beklenen paketteki kararname
ve tebliğ taslaklanna son biçimi
verildi.
Pakette neler var?..
Dün gece son biçimi verilen
pakette yer alan önlemler, ana
başhkları ile şöyle özetleniyor:
1— Kamu yatırımlarında kı-
sıntı: KİT'ler ile genel ve katma
bütçeli idarelerin kalan yatırım
ödenekleri yüzde 25'le yuzde
75'e varan oranlarda kesilecek.
KÎT'lere ücret ödemeleri dışın-
da zorunlu olmadıkça bütçeden
transfer yapılmayacak. Bu yol-
la, kamuda 3,5-4 trilyon lira ci-
vannda tasarruf sağlanması ön-
görüluyor.
2— Vergi önlemleri: Vergi
konusunda orta vadeli onlemle-
re ağırlık verilecek. Bunun için,
eylül ayında TBMM'ye kap-
samlı bir vergi paketi sunula-
cak. Banka ve sigorta muamele
vergisi oranını yüzde 5'ten yüz-
de 1 'e indiren kararname hazır-
landı. Ancak, kararnamenin
yürürluk tarihi boş bırakıldı. Bu
kararnameye, Maliye Bakanlı-
ğı'nın itiraz ettiği öğrenildi. Söz
konusu karar, Pakdemirli'nin
katılmadığı Cumhurbaşkanı
ÖzaPa verilen ekonomi brifin-
ginde alınmıştı. Özal'm önerisi
üzerine, Başbakan Mesut Yıl-
maz da verginin yuzde l'e dü-
şürülmesini uygun bulmuştu.
Şimdi, Pakdemirli'nin de kamu
gelirlerinde azaltma yapacağı
gerekçesiyle indirimi 1992 yılı-
na bırakma yanlısı olduğu belir-
tildi.
özal'ın bastırması halinde,
bu kararnamenin yürürluk tari-
hi 1 eylül olacak, aksi halde 1
Ocak 1992 diye yazılacak. Ver-
gi konusunda, kısa dönemde,
tahsilatın hızlandırılması ve de-
netimlerin yoğunlaştırılmasına
ağırlık verilecek. Cezalar arttt-
rılacak.
3— Fonlar ve özeUeştirme:
Fonlann büyuk bölümü tasfiye
edilerek gelirleri bütçeye aktan-
lacak. Devam edecek olan bü-
yük fonlardan bütçeye yapılan
kaynak transferleri de arttınla-
cak.
ÖzeUeştirme uygulamasında
yerli ve yabancı sermayeye blok
KİT satışlanna yeniden ağırlık
verilecek. İlk etapta TÜPRAŞ
ve Petrol Ofisi'nin bu yolla ya-
bancı petrol tekellerine satılma-
sının gündeme gelebileceği belir-
tiliyor. Bunun için uluslararası
ihale açılacağı beürtilerek bir sü-
redir TÜPRAŞ'la Suudi - Ame-
rikan ortaklığı petrol şirketi
ARAMCO'nun ilgilendiği ve
bazı ön göruşmelerin de yapıl-
dığı kaydedildi.
4— Teşvikler: İhracat ve ya-
tınmlarda parasal teşvikler bü-
yuk ölçude kaldırüıyor. Vergi ve
kredi teşviklerine ağırlık verile-
cek. Destekleme ve Fiyat İstik-
rar Fonu'nun (DEFİF) gelirleri
Eximbank'a aktarüarak, sevk
öncesi ihracat kredilerinin art-
tınlması yoluna gidilecek. Söz
konusu fonun, 1 eylülde yüzde
25'i, 1 Ocak 1992'de de yüzde
50'si Eximbank'a devredilecek.
İhracata yönelik (DEFİF) öde-
meler de 1 ocaktan itibaren yü-
rürlükten kalkacak. Söz konu-
su fondan ihracatçılann birik-
miş alacaklarımn 1.4 trilyon li-
ra civannda olduğu öğrenildi.
Edinilen bilgiye göre ekono-
mik paket, bugün Ozal'ın görü-
şüne sunulacak. Başbakan Yıl-
maz, Özal ile haftalık görüşme-
sini yapmak üzere bugün Mar-
maris'e gidecek. Yılmaz, bugün
uçakla Dalaman'a, buradan da
Marmaris Okluk Koyu'nda bu-
lunan Devlet Konukevi'e geçe-
cek. Yılmaz, yaz çalışmalarını
sürdüren ve tatil yapmakta olan
Özal ile görüşecek. Başbakan
Yılmaz'ın Marmaris'e, Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcı-
sı Pakdemirli ile gideceği belir-
tiliyor.