Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 AĞUSTOS 1991 • * • • KENTOAŞAM CUMHURİYET/17
GEREKLÎ
TELEFONLAR
UGUN
• İSKİ Genel Müdürii
Ergun Göknel, Tepebaşı
Lions Kulübü'nün Etap
Pullman Oteli'nde
düzenlediği toplantıda bir
konuşma yapacak. Saat
14.00'teki toplantıda
ISKl'nin hazırladığı su ve
Istanbul konulu bir
mültivizyon gösterisi de
gerçekleştirilecek.
MEKTUP
Özyalçın kışı mı
bekliyor?
• "önce insan"
sloganıyla seçimleri
kazanan SHP'li belediye
başkanları, galiba bu
sloganı unuttular. örneğin
Kadıköy Belediye Başkanı
Sayın Cengiz özyalçın
(üstelik de doktor) acaba
başkarüık makamına gidip
gelirken hiç rahatsız
olmuyor mu? özellikle bu
sıcak yaz günlerinde
kanalizasyon
mazgallanndan yükselip
bütün çarşıyı saran pis
kokuyu almıyor mu?
Oradan her gün en az iki
kez geçmek zonında olan
bir Kadıköytü olarak
özyalçın'ın burnunun koku
almadığını düşünmeye
başladım. Umanm sorunun
çözümü için kışın gelmesini
beklemiyorlardır.
ŞEHNAZ ATtK
Köpriide diin başlatılan asfalüama çalışması, serit sayısını gidiş-geliş 4'e düşttrdü. (Fotoğraf: MUHARREM AYDIN)
Onarun uyarüanna mğmen tatilgününde tmfik sıkışıklığı yaşandı
Boğaz Köprüsü'ndebeklelstanbul Haber Senisi — Kuruluşundan 18 yıl
sonra büyük bir onanma alınan Boğaziçi
Köprüsü'nde önceki gece başlatılan çahşmalar
trafiği felç etti. Karayollan, zaman kaybını
önlemek amacıyla tüm sürücülere, Boğaziçi
Köprüsü yerine Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nü
kullanmalarını öneriyor. Boğaziçi Köprüsu'nün
onarımı çerçevesinde önceki gece Beşiktaş
çıkışında başlatılan asfaltlama çalışmalan dün
akşam saatlerinden itibaren trafığin uzun süre
tıkanmasına yol açtı. Araçların "mtlim milira"
ilerleyebildiği köprüye çıkan yan yollardan sonra,
sürdürülen asfaltlama çalışmaları köprünün ilk
metrelerine kadar ulaştı. Anadolu yakasından
gelen araçların kullandığı şerit ikiye bölünerek
gidiş-geliş olarak yeniden düzenlendi. Şeritleri
ayıran bariyerlerin onanmı dışında iş makineleri
asfalt yenilenmesi için yoğun bir çalışmaya
girdiler. Yolun geliş ve gidiş olmak üzere 4 seride
düşürüldüğü köprüde, dün yoğun bir trafık
tıkamklığı yaşandı. Çevre yollara asılan "Yogun
trafik" ve "Boğaziçi Köprüsü'nde onanm var"
levhalannın sayıları da arttırıldı. Boğaziçi
Köprüsu'nün 2.5 ay sürecek onarımı nedeniyle
sürücülerden, trafik tıkanıklığını ve zaman kaybını
önlemek amacıyla Fatih Sultan Mehmet
Köprüsü'nü kullanmalan isteniyor.
Havalimanı
pisti bakımda
Uçak
gürultusu
sinir
bırakmadı
İstanbu] Haber Senisi —
Atatürk Havalimanı'nın ana
pisti 1975 yıhndan bu yana ilk
defa onanma alındı. Ana pistin
onanmı nedeniyle uçuşlar yedek
pistten yapılıyor. Yetkililer calış-
malann 15 ağustosa kadar süre-
ceğini belirttiler.
Atatürk Havalimanı'nda ana
pistte (18-36) betonlann arasına
yerleştirilen ve beton zeminin
genleşmesini önleyen plastik
malzemenin yenilenmesi çalış-
maları sürdürülüyor. Dej adh
maddenin tüm pist boyunca ye-
nileme işleminin yaklaşık 2 niil-
yar liraya malolacağı tahmin
ediliyor.
Ataköy, Bakırköy ve Bahçeli-
evler gibi havalimanına yalun
semtlerde oturanlar gürültü ve
heyecan yaratan bu durumun bir
an önce bitmesini istiyorlar.
Uçakların iniş ve kalkış sırasın-
da adeta evlerinin çatısını yala-
yarak geçmesini izlediklerini be-
lirten semt sakinleri yoğun ha-
va trafiğinin yarattığı gürültü-
nün de sinirleri yıprattığını dile
getirdiler.
055
ı: 000
056
• Zahrta S27 57 00
172 13 73 -74-75 ve 088
• tS(t ama: 068
• MfeJK:
NB» »e*077
Saftkk H M M I t i : 511 89 18
Clıı*>M« T»: 588 48 00
Ç*a T*: 534 00 00 (100 hat)
Tış: 340 01 00
yp 345 46 80
Ştfl Etfafc 131 22 09
Tatakı IfeyarftaK 152 43 00
SSK SaMtyı: 588 44 00
S H OkBtyton: 121 77 77
S H Uztape 358 67 60
• nurtt
TıaMl $ * • m~ 176 24 14 (Ist).
356 04 85-86 (Kadıköy)
•Mft Tıalk: 377 22 07 (E-5).
356 04 86 (ŞehıriçO
314 36 (B Çekmece)
• TNY:
Iç IMtan 573 13 31.
D* tottar 574 23 00 (25 hat).
Saatnl: 574 73 00.
Bmnrny—: 574 82 00 (45hat)
• OBY:
SMMd 527 00 50
336 20 63
N.Pata Sartnl 348 80 20
Hattan: 526 40 20.
144 42 33,
•Mb Ytfan (AcMto): 145 53 66,
144 25 02. 149 18 96
Dwb O M i t i : 149 15 58
• METEOMUUt:
(Hava tahmım öğrenme) 573 89 80
llilllill 526 62 74.
FaUh-TaM*ah 526 62 74
150 83 50,
: 348 71 40
ITH:O69
HABERLERIN DEVAMI
*)LAYLARIN Türkiye Araplarla uzlaşamıyor
ÂRDENDAKI
GERÇEK
iBaftarafı 1. Sayfada)
Birincisini biliyoruz; Türkiye'yi
Tamtma Vakfı kurulur, ülkemi-
~Zİ dışanya tanıtmaya çalışınz ya
^da Fransız reklamcı Se'guila'yı
"^parayla tutarız, iktidar partisi
ANAP'ı halkımıza tanıtmak
için kollarını sıvar. Bütün bun-
lardan ötede bir başka tanıtım
daha var. PKK'nın Güneydoğu
l
'bölgesinde 10 Alman turisti
~
a
Körfez krizinin yıldönümünde
^fkaçırması, bütün dünyaya ülke-
~
u
mizi tamtma yolunda bir rek-
Jamdır. Eskıya, kendi davasım
dünyaya duyurmak için insan
r
"1caçmyor. Bu yöntemin insani
"\>lmadığını Avrupa ve Amerika
^biliyor; ama, daha önce dünya-
~
u
nın çeşitli ülkelerinde uygulan-
ln
mıştır. Batı bu tür tanıtıma ya-
bancı değildir.
~. Gazetelerimiz bu eyleml "n/-
~
s
fizme darbe" diye niteliyorlar.
Haklıdırlar; ama, keşke yalnız
'^turizme darbe olsaydı, bir dış-
.jgelir eksilmesinin sınınnda iş bi-
""reirft Olayın asıl önemi daha ge-
. r." bir ufukta aranmalıdır.
'" ANAP yönetimi, Türkiye'nin
bugün vardığı noktada karşı
üt
karşiya kaldığı ağır sorunların
bilincinde midir? Mizahi yorum-
^lara malzeme verebilecek olan
Bush-özal dostluğu, Türkiye
1
~
u
nin dünyadaki görüntüsüne çer-
~.
B
ceve çekebilecek bir ilişki değil-
'iHr- Eşkıya bunu biliyor ve bi-
'"linçlidir; Körfez krizinin başlan-
~
e
gıcı olan 2 ağustosta 10 Alman
'"turistini Van Gölü yöresinde ka-
çırarak Türkiye'nin tamtımını
kendine göre yapıyor.
m Bu uyarı, Ankara'yı da uyan-
dıracak mıdır?
Bilinemez.
. Türkiye'de en ö'nemli güncel
İorun şudur: Büyük Millet Mec-
Iisi, en kısa sürede yapüacak bir
seçimle ülke sorunlarma ağırlı-
ğını koyacak bir niteliğe kavuş-
turulmalıdır. Fantezilerle geçiri-
lecek vaktimiz yok!..
, PKK'nın Fransız reklamcısı
~Şeguela'dan daha usta bir tanı-
tıma olduğu ortaya çıkmıştır.
Jürkiye'de ANAP iktidarının
ilk görevi, seçimi kazanmak de-
ğil genel seçimleri bir an önce
Şf ,-ekleştirmektir.
• • •
KTTzamları
'(Bajtarafi 1. Sayfada)
jleştirme ve zam" formülünde bu
.yıl için ağırhğın yüksek oranlı
^amlara verilmesi görüşü ağırlık
kazandı.
Vergi sisteminde yapılması
düşünülen köklü düzenlemele-
jin bu yılın bütçesine herhangi
,bir katkısı olmayacağı da belir-
tilerek bunun etkisinin 1992 ve
^sonraki yülarda görüleceği ifa-
4e edildi.
Toplusözleşmelerin KİT siste-
mine getirdiği mali yükün yapı-
Jacak yüksek oranlı zamlarla bir
miktar hafifletilmesinin amaç-
landığı kaydedildi. Bu haftadan
itibaren zam yapüacak ürünle-
rin başında ise akaryakıt, elek-
trik, gübre ve Tekel maddeleri
geliyor.
- Halen her ay ortalama yüzde
3 civannda zam yapılan elektri-
Je bu kez yüzde 20-25 civann-
da bir zam yapılması düşünülü-
yor. Geçen ay yüzde 10 civann-
da zam yapılan petrol ürünleri-
ne u ay da ortalama yüzde
10-13 oramnda ikinci bir zam
yapılacağı belirtildi. Tekel zam-
mının ise daha tutulabileceği
belirtiliyor. Yerli içki ve siga-
ralara yapılacak zam oranının
yüzde 30'un üstünde tutulması-
nın hedeflendiği, ancak ithal
ürünlerde ise kaçak girişin arta-
bıleceği kaygısı ile bu oranın da-
ha düşük olabileceği kaydedildi.
(Baştarafı l. Sayfada)
1) Ortadoğu Su Zirvesi, İsra-
il: Türkiye, Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'ın dün İKÖ açış
konuşmasında bir kez daha
gündeme getirdiği Ortadoğu Su
Zirvesi'ne, İsrail'in de katılma-
sını istiyor. Dışişleri Bakanı Sa-
fa Giray, dun düzenlediği basın
toplantısında, İsrail'in de bu zir-
veye katılması gerektiğini söyle-
di. Ancak İKÖ toplantısı çerçe-
vesinde Türkiye'nin bu konuda
yaptığı temaslar sonuçsuz kaldı.
Arap ülkelerinin, İsrail'in böy-
le bir toplantıya katılması duru-
munda 'Ortadoğu Su Zirvesi'-
ni boykot edebilecekleri, Anka-
ra tarafından not edildi.
Türkiye, bunun üzerine Orta-
doğu banş sürecine ilişkin geliş-
melerin değerlendirileceğini ve
Ortadoğu'da kasım ayına kadar
banş konferansının toplanması
durumunda İsrail'in su zirvesi-
ne davet edileceğini ilgili taraf-
lara iletti. Arap dünyasının bu
ifadeye olumlu ya da olumsuz
herhangi bir yanıt vermediği öğ-
renildi.
Kasım ayında gerçekleştiril-
mesi planlanan toplantıya, Su-
udi Arabistan, Ürdün, Mısır,
Iran, Suriye, Irak, Lübnan ve
Türkiye'nin katılmalan bekleni-
yor.
2) Ortadoğu konferansına ka-
tılacak FUistin heyeti: İKÖ Dı-
şişleri Bakanlan Toplantısı'nda
Türkiye ile Arap ulkeleri arasın-
da Ortadoğu banş sürecine iliş-
kin olarak da bazı görüş aynlık-
ları ortaya çıktı. Bu görüş ayrı-
lıklarının ozunü, Türkiye'nin,
konferansa katılacak FUistin he-
yetinin seçimi konusunda, ABD
ve İsrail'in gorüşlerine daha ya-
kın bir tutum izlemesi oluştur-
du. Dışişleri Bakanı Safa Gira>
dün duzenlendiği basın toplan-
tısında bu konudaki bir soruya
verdiği yanıtta, Türkiye'nin
ABD'nin girişimlerini destekle-
diğini belirtirken Filistinlilerin
temsili konusunda ise "Bu ko-
nuda Türkiye'nin görüşünü şu
an söyiemek istemiyorum" de-
di. Konferansa yakın kaynak-
lar, Türkiye'nin Filistin heyeti-
nin temsili konusunda Arap ül-
kelerinin savunduğu görüşlerin
uzağında olduğunu söylediler.
Bilindiği gibi İsrail, Doğu Ku-
düslü Filistinlilerin konferansa
katılmasını kabul etmiyor. FKÖ
ise bu görüşe karşı çıkıyor.
Irak'ın geleceği: Türkiye,
Irak'ta demokrasinin yerleştiril-
mesi ve Saddam Hüseyin'in. de-
mokratik bir Irak'ın tercihine
gore işbaşında kalıp kalmama-
sının belirlenmesi gerektiğini
Arap ülkelerine iletmiş bulunu-
yor. Türkiye, tran, Suriye ve
Suudi Arabistan dışişleri bakan-
lan arasında önceki gün yapılan
dörtlü toplantıda, bu konu üze-
rinde yoğun olarak tartışıldığı
öğrenildi. Türkiye'nin bu göru-
şüne üç ülkenin dışişleri bakan-
larının da pek sıcak bakmadık-
ları anlaşılıyor. Konuştuğumuz
çeşitli kaynaklar, Türkiye'nin
demokrasi konusundaki ısran-
nın Kuveyt tarafından da soğuk
karşılandığını bildirdiler. Tür-
kiye ayrıca Irak'taki etnik grup-
lara özerklik tanınmasına da
fazla sıcak bakmadığını, çünku
bu tur tanınmalann bölünmele-
re yol açacağına inandığını gun-
deme getirdi. Dışişleri Bakanı
Giray, dün bu konudaki bir so-
rumuza "Biz. e»iyi çözflm yo-
lunun demokrasi olduğunu soy-
lüyonız" diye yoruma kaçma-
dan karşılık verdi.
İKÖ toplantısı, Ankara açı-
sından KKTC'nin örgute üyeli-
Kozakçıoğlu lstanbul Valisi
(Baştarafı I. Sayfada)
Valiliği'ne, Atilla Vural (Duzce
Ka>Tmakamı) Bingöl Valiliği'ne,
Yener Rakıcıoğlu (Merkez Va-
lisi) Bitlis Valiliği'ne, Rasinı Baş
(Ağrı Valisi) Bolu Valiliği'ne,
Mustafa Bahrettin Demirer
(Bingöl Valisi) Burdur Valiüği
1
-
ne, Hüsnü Tuglu (Gaziantep
Valisi) Çanakkale Valiliği'ne,
Atilla Osmanceiebioğlu (Tunceli
Valisi) Çankırı Valiliği'ne, Sa-
im Çotur (Zonguldak Valisi)
Afyon Valiliği'ne, Muzaffer
Ecemiş (Çanakkale Valisi) Di-
yarbakır Valiliği'ne, Yılmaz Er-
gun (Merkez Valisi) Elazığ Va-
liliği'ne, Recep Yazıcıoglu (Ay-
dın Valisi) Erzincan Valiliği'ne,
Gökban Aydıner (Bolu Valisi)
Erzurum Valiliği'ne, Erhan
Tanju (Mülkiye Başmüfettişi)
Gaziantep Valiliği'ne, Necati
Develioflu (Samsun Vali Yar-
dımcısı) Hakkâri Valiliği'ne,
Utku Acun (Ordu Valisi) Hatay
Valiliği'ne, Muharrem Gökta-
yoğlu (Elazığ Valisi) İçel Valili-
ği'ne, Hayri Kozakçıoğlu (Ola-
ğanüstü Hal Valisi) lstanbul Va-
liliği'ne, Özdemir Hanoğlu (İçel
Valisi) Kars Valiliği'ne, Metin
Üyas Aksoy (Erzincan Valisi)
Kayseri Valiliği'ne, Adnan Da-
rendeliler (Van Valisi) Kocaeli
Valiüği'ne, Ihsan Dede (Koca-
eli Valisi) Konya Valiliği'ne,
Akif Tığ (Mahalli ldareler Ge-
nel Müdürü) Kütahya Valiliği'-
ne, Erdoğan tzgi (lstanbul Vali
Yardımcısı) Kahramanmaraş
Valiliği'ne, Şinasi Kuş (Içişleri
Bakanlığı Personel Genel Mü-
dürü) Muş Valiliği'ne, Tuncer
Perçinler (Batman Valisi) Niğ-
de Valiliği'ne, Hanefi Demirkol
(Hatay Valisi) Ordu Valiliği'ne,
Erdoğan Atasoy (Kütahya Va-
lisi) Sakarya VaJiliği'ne, Y'ükscl
Çavuşoğhı (Kayseri Valisi) Sam-
sun Valiliği'ne, Adil Yazar
(Muş Valisi) Sinop Valiliği'ne,
Memduh Oğuz (Burdur Valisi)
Tekirdağ Valiliği'ne, Kemal
Esensoy (Balıkesir Valisi) Trab-
zon Valiliği'ne, Erdi Batur (De-
nizli Vali Yardımcısı) Tunceli
Valiliği'ne, Nureıtin Turan (Sa-
karya Valisi) Van Valiliği'ne,
Alpaslan Karacan (Denizli Va-
lisi) Zonguldak Valiliği'ne, Ti-
mur Metin (Izmir Vaü Yardım-
cısı) Bayburt Valiliği'ne, Sami
Seçkin (Marmaris Kaymakamı)
Batman Valiliği'ne, Necati Çe-
tinkaya (Konya Valisi) Olağa-
nüstü Hal Bölge Valiliği'ne.
Merkeze atanan
valilar
Ali Sakaüı (Afyon Valisi),
Kozakçıoğlu
Aslan Yıldınm (Anvin Valisi),
Giiner Orbay (Bilecik Valisi),
Aydın Güçlü (Bitlis Valisi), Ala-
attin Turhan (Çankırı Valisi),
Emrullab Zeybek (Erzurum Va-
lisi), Cahit Bayar (lstanbul Va-
lisi), Mustafa Demir (Kahra-
manmaraş Valisi), Arif Akbu-
lut (Sinop Valisi), Nihat Üçyü-
dız (Bayburt Valisi), Cengiz Bu-
lut (Diyarbakır Valisi), Hasan
Pakir (Kars Valisi).
Kozakçıoğlu yeniden
tstanbul'a
Hayri Kozakçıoğlu, bir donem
Emniyet Müdürlüğü yaptığı Is-
tanbul'a vali olarak döndü. Ola-
ğanüstü Hal Bölge Valiliği'nden
lstanbul Valiliği'ne getirilen Hay-
ri Kozakçıoğlu, 1938'deManisa-
nın Alaşehir ilçesinde doğdu. Ko-
zakçıoğlu, Ankara Üniversitesi
SiyasalBilgiIerFakültesi'nibitir-
di. Çamlıhemşin, Ardeşen, Deli-
ce, Çunguş, Çmar, Kebzut ve İm-
roz ilçelerinde kaymakamhklar,
Mülkiye Başmüfetüşliğigorevle-
rinde bulunan Kozakçıoğlu, ls-
tanbul Emniyet Müdurlüğü, Er-
zurum, Adana ve Sakarya Valili-
ğigörevlerindebulundu. 1987'de
Diyarbakır Valiliği'ne atanan Ko-
zakçıoğlu, daha sonra Olağanus-
tü Hal Bolge Valiliği'nin oluştu-
rulmasıyla bolge valisi oldu.
Kozakçıoğlu evli, üç çocuk
babası.
ği konusunda da bir 'sınav' ni-
teliği taşıyor. İKÖ Dışişleri Ba-
kanlan toplantısı öncesinde
KKTC'nin üyeliğini ısrarlı bir
tutumla isteyen Ankara, bu ko-
nuda 'şimdilik' kaydıyla frene
basmış durumda. İKÖ üyesi ül-
kelerin karşı çıkması ve Kıbns
konusunda eylül ayında Was-
hington'da dörtlü zirve yapıl-
ması olasıhğının güç kazanma-
sı, Ankara'yı, bu yöndeki ısra-
nnı 'yeniden gözden geçirmeye"
zorladı. Dışişleri çevreleri, dört-
lü zirvenin gerçekleşmesinden
sonra Ankara'nın KKTC'nin ya
da 'fedaral bir çözüm yolunda-
ki Kıbns Türk toplumunun'
İKÖ uyeliğinin ne şekilde ger-
çekleşeceğini değerlendireceğinı
söylüyorlar. Türkiye, gelişmele-
rin ışığında yıl sonunda Soma-
li'de yapılacak İKÖ zirvesinde
bu konudaki tutumunu ortaya
koyacak.
Körfez'in faturası
Türkiye, Körfez savaşı sonra-
sında Islam dünyasını ilk kez bu
denli geniş çaplı bir araya geti-
ren İKÖ toplantısında yaptığı
ikili temaslarda, savaş nedeniyie
uğradığı zararlann giderilmesi
yönündeki isteklerini yineleme
fırsatı buldu. Türk yetkililerinin
Birleşik Arap Emirlikleri, Suu-
di Arabistan ve Katar heyetle-
riyle yaptıkları görüşmelerde,
daha önce bu ülkelerden Türki-
ye'ye verileceği açıklanan 2 mil-
yar dolarlık kredi konusu gün-
deme geldi. Türkiye, bu konu-
daki isteğini taraflara yineler-
ken, Suudi Arabistan ve BAE'-
nin bu konuda kesin bir yanıt
vermemeyi yeğledikleri öğrenil-
di^
İran ile görtişmeler
Cumhurbaşkanı Turgut Özal,
dün İran Dışişleri Bakanı Ali
Ekber Velayeti'yi kabul ederek
bir süre görüştü. Özal ile Vela-
yeti'nin bölge sorunlan, Orta-
doğu'daki yeni güvenlik düzen-
lemeleri ve Türkiye'de konuş-
landınlan Çevik Güç konulann-
da görüş alışverişinde bulun-
duklan öğrenildi. Özal'ın Ali
Ekber Velayeti'yi Çevik Güç'ün
amacı dışında kuUamlmayacağı
yönünde ikna etmeye çabştığı,
çeşitli kaynaklarca dile getirildi.
Iranlı kaynaklar, Velayeti'nin
Çevik Güç konusundaki Türki-
ye'nin açıklamalarından 'ikna
oimadıgım' kaydediyorlar.
Nemrut'ta büytik takip
Iktidarla muhalefet adil çözüm buLsıın
(Baftarafı 1. Sayfada)
tubun, "bir tavsiye niteliği ya da
partiye sunulmuş bir öneriler
paketi niteliği taşımadığını" ifa-
de eden lnönü, özetle şöyle dedi:
•'Sayın Koç; işçi çıkarmalan,
sanayinin dururaunu. işsizliği ve
işçi çıkarmalannın bir ölçüde
sanayinin de \aranna olduğunu
anlatan ve sonra da 'Bu tur ko-
nularda yalnız sendikalan değil,
bizi de dinlemelisiniz' diyen
mektubunu aldım. Ardından da
ben de bir cevap mektubu yaz-
dım. Mektubumda, 'Biz sadece
sendikalann görüşlerini almıyo-
ruz. Zaten öyle yapıyonız. Ser-
maye kesimini de dinliyoruz.
Sosyal demokrat bir pani ola-
rak, emek ve sermaye arasında-
ki hakça bölüşüm politikası
güdüyoruz' görüşlerini ifade et-
tim."
Mektupta ne vardı?
ANKA muhabirinin edindiği
bilgiye göre Koç Holding Yöne-
tim Kurulu Şeref Başkanı Veh-
bi Koç, Inonü'ye 5 sayfalık öne-
riler, işçiler, sanayicinin durum-
ları, Batılt ülkelerdeki uygula-
malarla ilgili bir mektup gon-
derdi.
İnönü'nun işten çıkarmalar
konusunda hükumetin bir an
önce onlem alması, SHP iktida-
rında bu konuda önlem için
anayasa değişikliğine gidileceği-
ne ilişkin sözlerine yanıt niteli-
ğindeki mektupta sendikalann re-
kabet halinde olduğu belirtilerek
"Bir sendikanın yaptığı toplu-
sözleşmeden sonra ikinci sendi-
ka daha fazla ücret almadan an-
laşma imza etraemektedir. Bu
durum lüzumsuz gre>lere yol aç-
maktadır. Dünyada grevler su-
ratle azalırken, hatta neredeyse
orladan kalkarken ülkemizde
grevlerin yaygınlaşması, grevde
kaybolan isgücü sayısının çığ gi-
bi büyümesi hepimiz için düşiin-
diırücü olmalıdır" dendi.
Sendikalı işçilerin aldıkları
ücretlerin sendikasız işçi ve me-
murlar arasında büyük farklılık-
lar yarattığını belirten Koç mek-
tubunda daha sonra şu görüşle-
re yer verdi:
"Yükseien ücretler karsısuda
Türk sanayii ayakta durabilmek
için Avrupa sanayiinin yaptığı
gibi mekanizasyon ve robotlaş-
maya giderse yüzde 30.50 daha
az işçi kullanmak mecburiyetin-
de kalacak. Dolayısıyla işsizlik
daha da artacakıır. Llkemizin
kalkınması için Uzerinde durul-
ması gereken en önemli husus,
hızlı nüfus artışını yavaşlatmak
için tedbir alınması gereğidir.
Maalesef iktidar ve muhalefet
partileri bunun uzerinde hiç
durmamaktadır.
Bugünkü şartlar karsısında
bircok fabrika o hale geldi ki ya-
şamak için ya işçi çıkartacak ve-
ya kapanacaktır. Memleket sa-
nayii ayakta dunnalıdır.
Sanayide genel kural şudun
Üretim çoğalırsa istihdam artar.
İş daralınca da isühdam azalır.
İşçi çıkarmalannı merzuat yo-
luyla önlemek sanayi gerçekle-
rine uymaz... Bunun içindir ki
ABD başta olmak üzere Batı-
daki sanayi, zarar ettiği takdir-
de derhal işçi çıkartabilraekte-
dir."
Bugün ülkede sanayicinin zor
durumda olduğunu savunan
Koç, "Sanayici fazla kâr ediyor.
İşçi az ücret alıyor" sözlerinin
doğru olmadığını, sanayicinin,
kazandığı paranın yüzde
40-50'sini vergi olarak verdiğini,
bazı yıllarda yaptığı kânn enf-
lasyonu bile karşılayamadığını
bildirdi.
Koç, sermayedann sermayesi-
nin hakkını, işçinin emeğinin
hakkını, devletin de vergisini
dengeli bir şekilde alabilmesi
için iktidar ile muhalefetin, ilgili
tarafları, uzmanlan dinleyerek
Batı'daki örnekleri inceleyerek
beraberce adil bir çözum bulma-
sını istedi. Koç, gerçekleşmedi-
ğı takdirde ülkede kalkınmanın
zorlaşacağını da belirterek "Si-
ze gerçekleri aksettirmeye çalış-
tım. Takdir sizindir" dedi.
(Baftarafı 1. Sayfada)
100 kişinin gözaltına alındığı,
bunlardan 83'ünün daha son-
ra serbest bıraküdıklan öğrenil-
di.
İki günden bu yana Tatvan'-
da bulunan Almanya'nın An-
kara Büyükelçiliği Başkâtibi
VV olfgang Dik, kaçırma olayı-
nın PKK taktiği olmadığına
inandığını söyledi.
Diyarbakır Büromuzun ha-
berine göre Olağanüstü Hal
Bölge Valiliği'nden yapüan ilk
yazılı açıklamada, turistleri ka-
çıranlardan ikisinin eşkâlinin
belirlendiği bildirildi. Aralıksız
süren arama çalışmalanna böl-
ge halkının da destek sağladığı
belirtilen açıklamada, konu
hakkında görgü ve bilgisi olan-
lar güvenlik makamlanna bil-
gi vermeye çağnldı. Bölge Va-
liliği açıklamasında şöyle denil-
di:
"Olağanüstü Hal Bölgesi'-
nde Nemnıt adıyla bilinen iki
ayn dağ bulunmaktadır. Bun-
lardan daha fazla tanınmış
olan ve yaz aylannda yabancı
turistlerin rağbet gösterdiği
Nemnıt Dagı, Adıyaman ili hu-
dutlan dahilinde bulunmakta-
dır. Diğeri ise Bitlis ili hudut-
lan dahilinde olup ziyaret için
fazla rağbet görmeyen, konak-
lama tesisi bulunmayan bir
krater gölü niteliğindedir. İşte
yabancı turistlerin çok az rağ-
bet ettiği Bitlis ili Ahlat Uçesi
hudutlan dahilindeki bu krater
gölune 1 Ağustos 1991 günü iki
ayn karavan şekündeki mini-
büs ile toplam 15 Alman uy-
ruklu turist gelmiş ve geceyi bu-
rada geçirmek için çadır ve ka-
ravanlarda konaklamışlardır.
Saat 23.00 sıralannda bu böl-
geye gelen eli silahlı ve kimlik-
leri henüz belirienemeyen 4 ki-
şi bu turistleri sflah zoru ve teh-
dit ile minibüslerden çıkannış-
lar, araçlarda bulunan volk-
men, fotoğraf makinesi, video
kamera gibi elektronik araçlar
ile bir lusım Türk Iirası ve Al-
man Markı'nı gasp ederek tu-
ristier Ue büiikte yöreden aynl-
mışlardır. Başlangıçta 15 kişi
olan turistlerden 5 tanesi gece
karanüğından faydalanarak si-
lahlı kişilerin yantaruıfauı kaç-
mayı başarmışlardır. Diğer 10
turist, silahlı kişiler tarafından
tespit olunamayan bir yere gö-
türülmuştür.
Yapılan incelemelerde turist-
leri sûah zoru ile götüren kişi-
lerden ikisinin eşkâli belirien-
miştir. Bunlardan biri,
1.70-1.75 boylannda, 25-30
9 er şehit oldu
yaslannda, uzerinde gri mont,
mavi gömlek, gri pantolon,
Mekap ayakkabı bulunmakta
olup kalın siyah bıyıklıdır. Di-
ğeri ise 1.75 boylannda, 30 yas-
lannda, lacivert ceket ve pan-
tolonlu, gri gömlekli, Mekap
ayakkabdı ve siyah gözlüklü-
dür.
Kaçınlan turistlerin bulun-
ması ve faiilerin yakalanması
için devlet güvenlik güçlerince
olayın haber alınmasından bu
yana havadan ve karadan yo-
ğun bir şekflde sehir ve kasaba-
lar ile kırsal kesimde arama ve
tarama faaliyetleri aralıksız
olarak sürdttrttlmektedir. Ayn-
ca diğer valilikler de kendi bol-
gelerinde aynı şekilde çalışma-
lar sürdurmektedirler.
Soruştunnanın teknik yön-
den takviyesi amacıyla uzmtn-
4ardan oluşan bir ekip, Emni-
yet Genel Müdürlüğü'nden ge-
tirilmiş olup bunlar da araştır-
ma ve inceleme bizmetine ka-
üJınıslardır. Aynca bu çakştnı-
lara hu vermek amacıyla Bit-
lis Emniyet Müdürlüğü, Bölge
Valfliği'nce sorgu ekmanlan ile
takviye olunmuştur."
Dedektifler bölgede
tçişleri Bakanlığı Basın Söz-
cülüğü'nden yapılan açıklama-
da da bölgedeki güvenlik güç-
lerinin, bir dedektif grubu ve
sorgu elemanlanyla takviye
edildiği bildirildi.
Muhabirimiz Ergun Aksoy'-
un Tatvan'dan bildirdiğine gö-
re yerel yetkililer, "Kaçırma
olayını PKK gerçekleştirdi"
şeklinde ifade kullanmaktan
kaçınıyorlar. Bu nedenle olay-
la ilgili belirsizlik giderek artı-
yor. Alman turistlerin kaçınl-
masında kullanılan 50 NC
kamyonetle ilgili soruşturma
da çok yönlü olarak sürdürü-
lüyor. Bu tipteki Bitlis plakalı
bütün araçlar izleniyor. Şüpheli
görülen bazı sürücülerin gözal-
tına alınarak sorgulandıkları
öğrenildi.
Tatvan ve Bitlis'te görev ya-
pan güvenlik görevlileri, çevre
il ve ilçelerden kaydınlan ekip-
lerle takviye ediliyor. Diyarba-
lur'dan da havadan sürdürülen
operasyonlara katılmak üzere
helikopterler getirildiği görül-
dü. Giderek güçlendirilen gü-
venlik görevlileri, operasyonla-
n Ağn-Muş-Van üçgeninde ge-
nişletmeye başladılar.
Krater gölünün bulunduğu
Nemnıt Dağı'nda gidiş ve ge-
lişler ise kaçınlma olayından
sonra yasaklandı. Bölgede bu-
(Baştarafı 1. Sayfada)
Edinilen bilgiye göre Şemdinli
ilçesinin Samanlı köyü yakmın-
daki sınır karakolu, dün saba-
ha karşı bir grup PKK'hnın ro-
ketatar ve otomatik silahlı sal-
dınsma uğradı. Açılan ağır ateş
sonucu karakolda görev li erler-
den 9'u öldü. 4 erin ise kayıp ol-
duğu öğrenildi. Kayıp 4 erin
PKK'hlar tarafından kaçırılmış
olmasından endişe ediliyor. Şe-
hit edilen erlerin kimlikleri açık-
lanmadı. Saldırıdan sonra ka-
çan teröristlerin yakalanabilme-
si için bölgede geniş çaplı ara-
ma ve operasyonlann sürdürül-
düğü bildirildi. Olay, yetkililer-
ce doğrulanmakla birlikte aynn-
tı verilmiyor.
Mayın patladı
Kahramanmaraş Valisi Mus-
tafa Demir'den alınan bilgiye
göre önceki sabah saat 08.30'da
Yumaklı Cerit kasabasından
Pazarcık'a giden Mustafa Kurt-
göl yönetimindeki 46 AF 487
plakalı yolcu minibüsü, terörist-
lerin gece yola yerleştirdikleri
mayına çarptı. Mayının infila-
kı sırasında minibüs, büyük öl-
çüde hasar görürken sürucü da-
hil minibüste bulunan 7 kişi ya-
ralandı. Durumu ağır olan mi-
nibüs sürücüsünün babası Vak-
kas Kurtgöl (65), kaldınldığı
Kahramanmaraş Devlet Hasta-
nesi'nde yaşamını yitirdi. Diğer
6 kişi ayakta tedavi edildi.
Sınırda çatışma
Şanlıurfa'mn Ceylanpınar il-
çesi Yeşiltepe kesiminde de Su-
riye'den Türkiye'ye geçmek is-
teyen ve 10 kişi oldukları sanı-
lan PKK militanlanyla sınırda
görevli güvenlik güçleri arasın-
da önceki gece saat 24.00 sıra-
larında çatışma çıktı. Çatışma
sonunda militanlardan biri ölü
olarak ele geçirilirken uçünün
yaralandığı belirlenen diğer mi-
litanlar tekrar Suriye'ye kaçtı-
lar. Öldürülen PKK müitanının
uzerinde bir Kalaşnikof otoma-
tik silah, bir tabanca, silahlara
ait şarjör ve mermiler bulundu-
ğu bildirildi.
Demirerin mesajı
DYP Genel Başkanı Süley-
man Demirel, Şemdinli ilçesine
bağlı Samanlı köyündeki sınır
karakoluna teröristlerce yapılan
baskın ve 9 erin şehit edilmesiyle
ilgili olay hakkında yaptığı açık-
lamada, "Siyasi iktidar bütün
caydıncılığını vitirmiş, bir haya-
let haline dönmüştür" dedi.
lunan ve krater gölüne gitmek
isteyen değişik uynıklu çok sa-
yıda turist, yasağa karşın Tat-
van'dan aynlmıyor. Turistler,
Nemrut'a çıkabilmek için yasa-
ğın bir an önce kaldırılmasım
bekliyorlar.
Alman turistlerin akıbeti ko-
nusunda bilgi edinmek üzere
önceki gece Tatvan'a gelen Al-
manya'nın Ankara Büyükelçi-
liği Başkâtibi Wolfgang Dik,
dün yaptığı açıklamada, olayın
PKK tarafından gerçekleştiril-
miş olma olasıhğının çok zayıf
olduğunu yineledi. Dik, "Eğer
olayı PKK yapmış olsaydı va-
tandaşlanmızın pasaportlannı
yanlanna alırdı. Çünkü bu pa-
saportiar bir orgüt için delil ni-
teliğindedir, ancak olay yerin-
de pasaportlann yırtık bir şe-
kilde bulunduğunu oğrendim.
PKK bu olayı yapmış olsaydı
en az 24 saat içinde Alman hü-
kümetini arayarak şartlar öne
sürerlerdi. Almanya'da bulu-
nan bazı PKK'lılann da bası-
na yapbklan açıklamada kaçır-
mayı PKK'nın gerçekleştirme-
diğini söylemişler" dedi.
Bu arada Bitlis ve Tatvan'-
da köy mezralannda sürdürü-
len yoğun operasyonlar sırasuı-
da yaklaşık 100 kişinin gözal-
tına alındığı, bunlardan
83'ünün daha sonra salıverildi-
ği öğrenildi.
Kurtulanlar anlatıyor
Kaçınlan, ancak daha sonra
kaçarak kurtulan Alman turist-
ler, her şeye karşın tatillerini
yanda kesmek niyetinde değil-
ler. AA muhabirinin soruları-
m yanıtlayan Alman uyruklu
turist Sven Possner ve Mark
Schmidt, Nemrut'a grup halin-
de gitmediklerini, burada
kamp kurduktan sonra birleş-
tiklerini söylediler. Turistler,
arkadaşlannı kaçıranlann terö-
rist olmadıklarını öne sürerek
olayı şöyle anlattılar:
"Gece saat 23.00 sıralannda
silahlı iki kişi kamptaki insan-
lan topladılar. Kimlik kontro-
lü yaptıktan sonra Alman uy-
ruklulann aynlmasuu istediler.
Silahlı iki kişiden birinin yüzü-
nü görebildik. Sanşın, orta
boylu, bıyıksız, 18 yaşlannday-
dı ve Türkçe konuşuyoriardı.
Daha sonra bizi bir kamyone-
te bindirdiler. Araç hareket et-
ükten sonra atlayarak kurtul-
mayı başardık. Ancak dunna-
mız için ihtar yaptüar. Gece ka-
ranlığından faydalanarak iki
arkadaşıroız çalûıklann arası-
na, diğer 3 arkadaşımız da da-
ğa çıkblar. Tesüm olmamız için
defalarca ateş açtüar. Gece sa-
at 03.00 sıralanna kadar bek-
ledikten sonra gittiler. Saat
23.00 ile 03.00 saatleri arasın-
da cebennem azabı yaşadık.
Her şeye rağmen tatiU yanda
kesmek istemiyornz. Her yer-
de bu tür olaylar olabilir."
Turizmcilerin tepkisi
öte yandan dün yazıh bir
açıklama yapan Türkiye Seya-
hat Acentalan Birliği (TÜR-
SAB) Başkanı Bahattin Yücel,
10 Alman turistin kaçırılması-
nın turizmde yaşanan krizin
son halkası olduğunu söyledi.
Hükümetı, olaylar karsısında
seyirci kalmakla suçlayan Yü-
cel, "Turizmin yaşadığı sonın-
lar Bartın seçimlerinden
önemlidir" dedi.
Turizmin içinde bulunduğu
ekonomik sorunlan dile getiren
Yücel, açıklamasında şu görüş-
lere yer verdi:
"Bu olayın ulusiararası ka-
muoyuna yansıması, turizm
açısından büyük kayıplara ne-
den olacaktır. Düegimiz. dev-
let güvencesi altında yurdumu-
za gelen Alman konuklanmızın
en kısa sürede özgürlüklerine
kavuşmalandır. Tabii bu olay,
'çağdışı bekâret kontrolu' ola-
yını da unutturmamalıdır."