22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 AĞUSTOS 1991 • * • • KENTOAŞAM CUMHURİYET/17 GEREKLÎ TELEFONLAR UGUN • İSKİ Genel Müdürii Ergun Göknel, Tepebaşı Lions Kulübü'nün Etap Pullman Oteli'nde düzenlediği toplantıda bir konuşma yapacak. Saat 14.00'teki toplantıda ISKl'nin hazırladığı su ve Istanbul konulu bir mültivizyon gösterisi de gerçekleştirilecek. MEKTUP Özyalçın kışı mı bekliyor? • "önce insan" sloganıyla seçimleri kazanan SHP'li belediye başkanları, galiba bu sloganı unuttular. örneğin Kadıköy Belediye Başkanı Sayın Cengiz özyalçın (üstelik de doktor) acaba başkarüık makamına gidip gelirken hiç rahatsız olmuyor mu? özellikle bu sıcak yaz günlerinde kanalizasyon mazgallanndan yükselip bütün çarşıyı saran pis kokuyu almıyor mu? Oradan her gün en az iki kez geçmek zonında olan bir Kadıköytü olarak özyalçın'ın burnunun koku almadığını düşünmeye başladım. Umanm sorunun çözümü için kışın gelmesini beklemiyorlardır. ŞEHNAZ ATtK Köpriide diin başlatılan asfalüama çalışması, serit sayısını gidiş-geliş 4'e düşttrdü. (Fotoğraf: MUHARREM AYDIN) Onarun uyarüanna mğmen tatilgününde tmfik sıkışıklığı yaşandı Boğaz Köprüsü'ndebeklelstanbul Haber Senisi — Kuruluşundan 18 yıl sonra büyük bir onanma alınan Boğaziçi Köprüsü'nde önceki gece başlatılan çahşmalar trafiği felç etti. Karayollan, zaman kaybını önlemek amacıyla tüm sürücülere, Boğaziçi Köprüsü yerine Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nü kullanmalarını öneriyor. Boğaziçi Köprüsu'nün onarımı çerçevesinde önceki gece Beşiktaş çıkışında başlatılan asfaltlama çalışmalan dün akşam saatlerinden itibaren trafığin uzun süre tıkanmasına yol açtı. Araçların "mtlim milira" ilerleyebildiği köprüye çıkan yan yollardan sonra, sürdürülen asfaltlama çalışmaları köprünün ilk metrelerine kadar ulaştı. Anadolu yakasından gelen araçların kullandığı şerit ikiye bölünerek gidiş-geliş olarak yeniden düzenlendi. Şeritleri ayıran bariyerlerin onanmı dışında iş makineleri asfalt yenilenmesi için yoğun bir çalışmaya girdiler. Yolun geliş ve gidiş olmak üzere 4 seride düşürüldüğü köprüde, dün yoğun bir trafık tıkamklığı yaşandı. Çevre yollara asılan "Yogun trafik" ve "Boğaziçi Köprüsü'nde onanm var" levhalannın sayıları da arttırıldı. Boğaziçi Köprüsu'nün 2.5 ay sürecek onarımı nedeniyle sürücülerden, trafik tıkanıklığını ve zaman kaybını önlemek amacıyla Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nü kullanmalan isteniyor. Havalimanı pisti bakımda Uçak gürultusu sinir bırakmadı İstanbu] Haber Senisi — Atatürk Havalimanı'nın ana pisti 1975 yıhndan bu yana ilk defa onanma alındı. Ana pistin onanmı nedeniyle uçuşlar yedek pistten yapılıyor. Yetkililer calış- malann 15 ağustosa kadar süre- ceğini belirttiler. Atatürk Havalimanı'nda ana pistte (18-36) betonlann arasına yerleştirilen ve beton zeminin genleşmesini önleyen plastik malzemenin yenilenmesi çalış- maları sürdürülüyor. Dej adh maddenin tüm pist boyunca ye- nileme işleminin yaklaşık 2 niil- yar liraya malolacağı tahmin ediliyor. Ataköy, Bakırköy ve Bahçeli- evler gibi havalimanına yalun semtlerde oturanlar gürültü ve heyecan yaratan bu durumun bir an önce bitmesini istiyorlar. Uçakların iniş ve kalkış sırasın- da adeta evlerinin çatısını yala- yarak geçmesini izlediklerini be- lirten semt sakinleri yoğun ha- va trafiğinin yarattığı gürültü- nün de sinirleri yıprattığını dile getirdiler. 055 ı: 000 056 • Zahrta S27 57 00 172 13 73 -74-75 ve 088 • tS(t ama: 068 • MfeJK: NB» »e*077 Saftkk H M M I t i : 511 89 18 Clıı*>M« T»: 588 48 00 Ç*a T*: 534 00 00 (100 hat) Tış: 340 01 00 yp 345 46 80 Ştfl Etfafc 131 22 09 Tatakı IfeyarftaK 152 43 00 SSK SaMtyı: 588 44 00 S H OkBtyton: 121 77 77 S H Uztape 358 67 60 • nurtt TıaMl $ * • m~ 176 24 14 (Ist). 356 04 85-86 (Kadıköy) •Mft Tıalk: 377 22 07 (E-5). 356 04 86 (ŞehıriçO 314 36 (B Çekmece) • TNY: Iç IMtan 573 13 31. D* tottar 574 23 00 (25 hat). Saatnl: 574 73 00. Bmnrny—: 574 82 00 (45hat) • OBY: SMMd 527 00 50 336 20 63 N.Pata Sartnl 348 80 20 Hattan: 526 40 20. 144 42 33, •Mb Ytfan (AcMto): 145 53 66, 144 25 02. 149 18 96 Dwb O M i t i : 149 15 58 • METEOMUUt: (Hava tahmım öğrenme) 573 89 80 llilllill 526 62 74. FaUh-TaM*ah 526 62 74 150 83 50, : 348 71 40 ITH:O69 HABERLERIN DEVAMI *)LAYLARIN Türkiye Araplarla uzlaşamıyor ÂRDENDAKI GERÇEK iBaftarafı 1. Sayfada) Birincisini biliyoruz; Türkiye'yi Tamtma Vakfı kurulur, ülkemi- ~Zİ dışanya tanıtmaya çalışınz ya ^da Fransız reklamcı Se'guila'yı "^parayla tutarız, iktidar partisi ANAP'ı halkımıza tanıtmak için kollarını sıvar. Bütün bun- lardan ötede bir başka tanıtım daha var. PKK'nın Güneydoğu l 'bölgesinde 10 Alman turisti ~ a Körfez krizinin yıldönümünde ^fkaçırması, bütün dünyaya ülke- ~ u mizi tamtma yolunda bir rek- Jamdır. Eskıya, kendi davasım dünyaya duyurmak için insan r "1caçmyor. Bu yöntemin insani "\>lmadığını Avrupa ve Amerika ^biliyor; ama, daha önce dünya- ~ u nın çeşitli ülkelerinde uygulan- ln mıştır. Batı bu tür tanıtıma ya- bancı değildir. ~. Gazetelerimiz bu eyleml "n/- ~ s fizme darbe" diye niteliyorlar. Haklıdırlar; ama, keşke yalnız '^turizme darbe olsaydı, bir dış- .jgelir eksilmesinin sınınnda iş bi- ""reirft Olayın asıl önemi daha ge- . r." bir ufukta aranmalıdır. '" ANAP yönetimi, Türkiye'nin bugün vardığı noktada karşı üt karşiya kaldığı ağır sorunların bilincinde midir? Mizahi yorum- ^lara malzeme verebilecek olan Bush-özal dostluğu, Türkiye 1 ~ u nin dünyadaki görüntüsüne çer- ~. B ceve çekebilecek bir ilişki değil- 'iHr- Eşkıya bunu biliyor ve bi- '"linçlidir; Körfez krizinin başlan- ~ e gıcı olan 2 ağustosta 10 Alman '"turistini Van Gölü yöresinde ka- çırarak Türkiye'nin tamtımını kendine göre yapıyor. m Bu uyarı, Ankara'yı da uyan- dıracak mıdır? Bilinemez. . Türkiye'de en ö'nemli güncel İorun şudur: Büyük Millet Mec- Iisi, en kısa sürede yapüacak bir seçimle ülke sorunlarma ağırlı- ğını koyacak bir niteliğe kavuş- turulmalıdır. Fantezilerle geçiri- lecek vaktimiz yok!.. , PKK'nın Fransız reklamcısı ~Şeguela'dan daha usta bir tanı- tıma olduğu ortaya çıkmıştır. Jürkiye'de ANAP iktidarının ilk görevi, seçimi kazanmak de- ğil genel seçimleri bir an önce Şf ,-ekleştirmektir. • • • KTTzamları '(Bajtarafi 1. Sayfada) jleştirme ve zam" formülünde bu .yıl için ağırhğın yüksek oranlı ^amlara verilmesi görüşü ağırlık kazandı. Vergi sisteminde yapılması düşünülen köklü düzenlemele- jin bu yılın bütçesine herhangi ,bir katkısı olmayacağı da belir- tilerek bunun etkisinin 1992 ve ^sonraki yülarda görüleceği ifa- 4e edildi. Toplusözleşmelerin KİT siste- mine getirdiği mali yükün yapı- Jacak yüksek oranlı zamlarla bir miktar hafifletilmesinin amaç- landığı kaydedildi. Bu haftadan itibaren zam yapüacak ürünle- rin başında ise akaryakıt, elek- trik, gübre ve Tekel maddeleri geliyor. - Halen her ay ortalama yüzde 3 civannda zam yapılan elektri- Je bu kez yüzde 20-25 civann- da bir zam yapılması düşünülü- yor. Geçen ay yüzde 10 civann- da zam yapılan petrol ürünleri- ne u ay da ortalama yüzde 10-13 oramnda ikinci bir zam yapılacağı belirtildi. Tekel zam- mının ise daha tutulabileceği belirtiliyor. Yerli içki ve siga- ralara yapılacak zam oranının yüzde 30'un üstünde tutulması- nın hedeflendiği, ancak ithal ürünlerde ise kaçak girişin arta- bıleceği kaygısı ile bu oranın da- ha düşük olabileceği kaydedildi. (Baştarafı l. Sayfada) 1) Ortadoğu Su Zirvesi, İsra- il: Türkiye, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın dün İKÖ açış konuşmasında bir kez daha gündeme getirdiği Ortadoğu Su Zirvesi'ne, İsrail'in de katılma- sını istiyor. Dışişleri Bakanı Sa- fa Giray, dun düzenlediği basın toplantısında, İsrail'in de bu zir- veye katılması gerektiğini söyle- di. Ancak İKÖ toplantısı çerçe- vesinde Türkiye'nin bu konuda yaptığı temaslar sonuçsuz kaldı. Arap ülkelerinin, İsrail'in böy- le bir toplantıya katılması duru- munda 'Ortadoğu Su Zirvesi'- ni boykot edebilecekleri, Anka- ra tarafından not edildi. Türkiye, bunun üzerine Orta- doğu banş sürecine ilişkin geliş- melerin değerlendirileceğini ve Ortadoğu'da kasım ayına kadar banş konferansının toplanması durumunda İsrail'in su zirvesi- ne davet edileceğini ilgili taraf- lara iletti. Arap dünyasının bu ifadeye olumlu ya da olumsuz herhangi bir yanıt vermediği öğ- renildi. Kasım ayında gerçekleştiril- mesi planlanan toplantıya, Su- udi Arabistan, Ürdün, Mısır, Iran, Suriye, Irak, Lübnan ve Türkiye'nin katılmalan bekleni- yor. 2) Ortadoğu konferansına ka- tılacak FUistin heyeti: İKÖ Dı- şişleri Bakanlan Toplantısı'nda Türkiye ile Arap ulkeleri arasın- da Ortadoğu banş sürecine iliş- kin olarak da bazı görüş aynlık- ları ortaya çıktı. Bu görüş ayrı- lıklarının ozunü, Türkiye'nin, konferansa katılacak FUistin he- yetinin seçimi konusunda, ABD ve İsrail'in gorüşlerine daha ya- kın bir tutum izlemesi oluştur- du. Dışişleri Bakanı Safa Gira> dün duzenlendiği basın toplan- tısında bu konudaki bir soruya verdiği yanıtta, Türkiye'nin ABD'nin girişimlerini destekle- diğini belirtirken Filistinlilerin temsili konusunda ise "Bu ko- nuda Türkiye'nin görüşünü şu an söyiemek istemiyorum" de- di. Konferansa yakın kaynak- lar, Türkiye'nin Filistin heyeti- nin temsili konusunda Arap ül- kelerinin savunduğu görüşlerin uzağında olduğunu söylediler. Bilindiği gibi İsrail, Doğu Ku- düslü Filistinlilerin konferansa katılmasını kabul etmiyor. FKÖ ise bu görüşe karşı çıkıyor. Irak'ın geleceği: Türkiye, Irak'ta demokrasinin yerleştiril- mesi ve Saddam Hüseyin'in. de- mokratik bir Irak'ın tercihine gore işbaşında kalıp kalmama- sının belirlenmesi gerektiğini Arap ülkelerine iletmiş bulunu- yor. Türkiye, tran, Suriye ve Suudi Arabistan dışişleri bakan- lan arasında önceki gün yapılan dörtlü toplantıda, bu konu üze- rinde yoğun olarak tartışıldığı öğrenildi. Türkiye'nin bu göru- şüne üç ülkenin dışişleri bakan- larının da pek sıcak bakmadık- ları anlaşılıyor. Konuştuğumuz çeşitli kaynaklar, Türkiye'nin demokrasi konusundaki ısran- nın Kuveyt tarafından da soğuk karşılandığını bildirdiler. Tür- kiye ayrıca Irak'taki etnik grup- lara özerklik tanınmasına da fazla sıcak bakmadığını, çünku bu tur tanınmalann bölünmele- re yol açacağına inandığını gun- deme getirdi. Dışişleri Bakanı Giray, dün bu konudaki bir so- rumuza "Biz. e»iyi çözflm yo- lunun demokrasi olduğunu soy- lüyonız" diye yoruma kaçma- dan karşılık verdi. İKÖ toplantısı, Ankara açı- sından KKTC'nin örgute üyeli- Kozakçıoğlu lstanbul Valisi (Baştarafı I. Sayfada) Valiliği'ne, Atilla Vural (Duzce Ka>Tmakamı) Bingöl Valiliği'ne, Yener Rakıcıoğlu (Merkez Va- lisi) Bitlis Valiliği'ne, Rasinı Baş (Ağrı Valisi) Bolu Valiliği'ne, Mustafa Bahrettin Demirer (Bingöl Valisi) Burdur Valiüği 1 - ne, Hüsnü Tuglu (Gaziantep Valisi) Çanakkale Valiliği'ne, Atilla Osmanceiebioğlu (Tunceli Valisi) Çankırı Valiliği'ne, Sa- im Çotur (Zonguldak Valisi) Afyon Valiliği'ne, Muzaffer Ecemiş (Çanakkale Valisi) Di- yarbakır Valiliği'ne, Yılmaz Er- gun (Merkez Valisi) Elazığ Va- liliği'ne, Recep Yazıcıoglu (Ay- dın Valisi) Erzincan Valiliği'ne, Gökban Aydıner (Bolu Valisi) Erzurum Valiliği'ne, Erhan Tanju (Mülkiye Başmüfettişi) Gaziantep Valiliği'ne, Necati Develioflu (Samsun Vali Yar- dımcısı) Hakkâri Valiliği'ne, Utku Acun (Ordu Valisi) Hatay Valiliği'ne, Muharrem Gökta- yoğlu (Elazığ Valisi) İçel Valili- ği'ne, Hayri Kozakçıoğlu (Ola- ğanüstü Hal Valisi) lstanbul Va- liliği'ne, Özdemir Hanoğlu (İçel Valisi) Kars Valiliği'ne, Metin Üyas Aksoy (Erzincan Valisi) Kayseri Valiliği'ne, Adnan Da- rendeliler (Van Valisi) Kocaeli Valiüği'ne, Ihsan Dede (Koca- eli Valisi) Konya Valiliği'ne, Akif Tığ (Mahalli ldareler Ge- nel Müdürü) Kütahya Valiliği'- ne, Erdoğan tzgi (lstanbul Vali Yardımcısı) Kahramanmaraş Valiliği'ne, Şinasi Kuş (Içişleri Bakanlığı Personel Genel Mü- dürü) Muş Valiliği'ne, Tuncer Perçinler (Batman Valisi) Niğ- de Valiliği'ne, Hanefi Demirkol (Hatay Valisi) Ordu Valiliği'ne, Erdoğan Atasoy (Kütahya Va- lisi) Sakarya VaJiliği'ne, Y'ükscl Çavuşoğhı (Kayseri Valisi) Sam- sun Valiliği'ne, Adil Yazar (Muş Valisi) Sinop Valiliği'ne, Memduh Oğuz (Burdur Valisi) Tekirdağ Valiliği'ne, Kemal Esensoy (Balıkesir Valisi) Trab- zon Valiliği'ne, Erdi Batur (De- nizli Vali Yardımcısı) Tunceli Valiliği'ne, Nureıtin Turan (Sa- karya Valisi) Van Valiliği'ne, Alpaslan Karacan (Denizli Va- lisi) Zonguldak Valiliği'ne, Ti- mur Metin (Izmir Vaü Yardım- cısı) Bayburt Valiliği'ne, Sami Seçkin (Marmaris Kaymakamı) Batman Valiliği'ne, Necati Çe- tinkaya (Konya Valisi) Olağa- nüstü Hal Bölge Valiliği'ne. Merkeze atanan valilar Ali Sakaüı (Afyon Valisi), Kozakçıoğlu Aslan Yıldınm (Anvin Valisi), Giiner Orbay (Bilecik Valisi), Aydın Güçlü (Bitlis Valisi), Ala- attin Turhan (Çankırı Valisi), Emrullab Zeybek (Erzurum Va- lisi), Cahit Bayar (lstanbul Va- lisi), Mustafa Demir (Kahra- manmaraş Valisi), Arif Akbu- lut (Sinop Valisi), Nihat Üçyü- dız (Bayburt Valisi), Cengiz Bu- lut (Diyarbakır Valisi), Hasan Pakir (Kars Valisi). Kozakçıoğlu yeniden tstanbul'a Hayri Kozakçıoğlu, bir donem Emniyet Müdürlüğü yaptığı Is- tanbul'a vali olarak döndü. Ola- ğanüstü Hal Bölge Valiliği'nden lstanbul Valiliği'ne getirilen Hay- ri Kozakçıoğlu, 1938'deManisa- nın Alaşehir ilçesinde doğdu. Ko- zakçıoğlu, Ankara Üniversitesi SiyasalBilgiIerFakültesi'nibitir- di. Çamlıhemşin, Ardeşen, Deli- ce, Çunguş, Çmar, Kebzut ve İm- roz ilçelerinde kaymakamhklar, Mülkiye Başmüfetüşliğigorevle- rinde bulunan Kozakçıoğlu, ls- tanbul Emniyet Müdurlüğü, Er- zurum, Adana ve Sakarya Valili- ğigörevlerindebulundu. 1987'de Diyarbakır Valiliği'ne atanan Ko- zakçıoğlu, daha sonra Olağanus- tü Hal Bolge Valiliği'nin oluştu- rulmasıyla bolge valisi oldu. Kozakçıoğlu evli, üç çocuk babası. ği konusunda da bir 'sınav' ni- teliği taşıyor. İKÖ Dışişleri Ba- kanlan toplantısı öncesinde KKTC'nin üyeliğini ısrarlı bir tutumla isteyen Ankara, bu ko- nuda 'şimdilik' kaydıyla frene basmış durumda. İKÖ üyesi ül- kelerin karşı çıkması ve Kıbns konusunda eylül ayında Was- hington'da dörtlü zirve yapıl- ması olasıhğının güç kazanma- sı, Ankara'yı, bu yöndeki ısra- nnı 'yeniden gözden geçirmeye" zorladı. Dışişleri çevreleri, dört- lü zirvenin gerçekleşmesinden sonra Ankara'nın KKTC'nin ya da 'fedaral bir çözüm yolunda- ki Kıbns Türk toplumunun' İKÖ uyeliğinin ne şekilde ger- çekleşeceğini değerlendireceğinı söylüyorlar. Türkiye, gelişmele- rin ışığında yıl sonunda Soma- li'de yapılacak İKÖ zirvesinde bu konudaki tutumunu ortaya koyacak. Körfez'in faturası Türkiye, Körfez savaşı sonra- sında Islam dünyasını ilk kez bu denli geniş çaplı bir araya geti- ren İKÖ toplantısında yaptığı ikili temaslarda, savaş nedeniyie uğradığı zararlann giderilmesi yönündeki isteklerini yineleme fırsatı buldu. Türk yetkililerinin Birleşik Arap Emirlikleri, Suu- di Arabistan ve Katar heyetle- riyle yaptıkları görüşmelerde, daha önce bu ülkelerden Türki- ye'ye verileceği açıklanan 2 mil- yar dolarlık kredi konusu gün- deme geldi. Türkiye, bu konu- daki isteğini taraflara yineler- ken, Suudi Arabistan ve BAE'- nin bu konuda kesin bir yanıt vermemeyi yeğledikleri öğrenil- di^ İran ile görtişmeler Cumhurbaşkanı Turgut Özal, dün İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velayeti'yi kabul ederek bir süre görüştü. Özal ile Vela- yeti'nin bölge sorunlan, Orta- doğu'daki yeni güvenlik düzen- lemeleri ve Türkiye'de konuş- landınlan Çevik Güç konulann- da görüş alışverişinde bulun- duklan öğrenildi. Özal'ın Ali Ekber Velayeti'yi Çevik Güç'ün amacı dışında kuUamlmayacağı yönünde ikna etmeye çabştığı, çeşitli kaynaklarca dile getirildi. Iranlı kaynaklar, Velayeti'nin Çevik Güç konusundaki Türki- ye'nin açıklamalarından 'ikna oimadıgım' kaydediyorlar. Nemrut'ta büytik takip Iktidarla muhalefet adil çözüm buLsıın (Baftarafı 1. Sayfada) tubun, "bir tavsiye niteliği ya da partiye sunulmuş bir öneriler paketi niteliği taşımadığını" ifa- de eden lnönü, özetle şöyle dedi: •'Sayın Koç; işçi çıkarmalan, sanayinin dururaunu. işsizliği ve işçi çıkarmalannın bir ölçüde sanayinin de \aranna olduğunu anlatan ve sonra da 'Bu tur ko- nularda yalnız sendikalan değil, bizi de dinlemelisiniz' diyen mektubunu aldım. Ardından da ben de bir cevap mektubu yaz- dım. Mektubumda, 'Biz sadece sendikalann görüşlerini almıyo- ruz. Zaten öyle yapıyonız. Ser- maye kesimini de dinliyoruz. Sosyal demokrat bir pani ola- rak, emek ve sermaye arasında- ki hakça bölüşüm politikası güdüyoruz' görüşlerini ifade et- tim." Mektupta ne vardı? ANKA muhabirinin edindiği bilgiye göre Koç Holding Yöne- tim Kurulu Şeref Başkanı Veh- bi Koç, Inonü'ye 5 sayfalık öne- riler, işçiler, sanayicinin durum- ları, Batılt ülkelerdeki uygula- malarla ilgili bir mektup gon- derdi. İnönü'nun işten çıkarmalar konusunda hükumetin bir an önce onlem alması, SHP iktida- rında bu konuda önlem için anayasa değişikliğine gidileceği- ne ilişkin sözlerine yanıt niteli- ğindeki mektupta sendikalann re- kabet halinde olduğu belirtilerek "Bir sendikanın yaptığı toplu- sözleşmeden sonra ikinci sendi- ka daha fazla ücret almadan an- laşma imza etraemektedir. Bu durum lüzumsuz gre>lere yol aç- maktadır. Dünyada grevler su- ratle azalırken, hatta neredeyse orladan kalkarken ülkemizde grevlerin yaygınlaşması, grevde kaybolan isgücü sayısının çığ gi- bi büyümesi hepimiz için düşiin- diırücü olmalıdır" dendi. Sendikalı işçilerin aldıkları ücretlerin sendikasız işçi ve me- murlar arasında büyük farklılık- lar yarattığını belirten Koç mek- tubunda daha sonra şu görüşle- re yer verdi: "Yükseien ücretler karsısuda Türk sanayii ayakta durabilmek için Avrupa sanayiinin yaptığı gibi mekanizasyon ve robotlaş- maya giderse yüzde 30.50 daha az işçi kullanmak mecburiyetin- de kalacak. Dolayısıyla işsizlik daha da artacakıır. Llkemizin kalkınması için Uzerinde durul- ması gereken en önemli husus, hızlı nüfus artışını yavaşlatmak için tedbir alınması gereğidir. Maalesef iktidar ve muhalefet partileri bunun uzerinde hiç durmamaktadır. Bugünkü şartlar karsısında bircok fabrika o hale geldi ki ya- şamak için ya işçi çıkartacak ve- ya kapanacaktır. Memleket sa- nayii ayakta dunnalıdır. Sanayide genel kural şudun Üretim çoğalırsa istihdam artar. İş daralınca da isühdam azalır. İşçi çıkarmalannı merzuat yo- luyla önlemek sanayi gerçekle- rine uymaz... Bunun içindir ki ABD başta olmak üzere Batı- daki sanayi, zarar ettiği takdir- de derhal işçi çıkartabilraekte- dir." Bugün ülkede sanayicinin zor durumda olduğunu savunan Koç, "Sanayici fazla kâr ediyor. İşçi az ücret alıyor" sözlerinin doğru olmadığını, sanayicinin, kazandığı paranın yüzde 40-50'sini vergi olarak verdiğini, bazı yıllarda yaptığı kânn enf- lasyonu bile karşılayamadığını bildirdi. Koç, sermayedann sermayesi- nin hakkını, işçinin emeğinin hakkını, devletin de vergisini dengeli bir şekilde alabilmesi için iktidar ile muhalefetin, ilgili tarafları, uzmanlan dinleyerek Batı'daki örnekleri inceleyerek beraberce adil bir çözum bulma- sını istedi. Koç, gerçekleşmedi- ğı takdirde ülkede kalkınmanın zorlaşacağını da belirterek "Si- ze gerçekleri aksettirmeye çalış- tım. Takdir sizindir" dedi. (Baftarafı 1. Sayfada) 100 kişinin gözaltına alındığı, bunlardan 83'ünün daha son- ra serbest bıraküdıklan öğrenil- di. İki günden bu yana Tatvan'- da bulunan Almanya'nın An- kara Büyükelçiliği Başkâtibi VV olfgang Dik, kaçırma olayı- nın PKK taktiği olmadığına inandığını söyledi. Diyarbakır Büromuzun ha- berine göre Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapüan ilk yazılı açıklamada, turistleri ka- çıranlardan ikisinin eşkâlinin belirlendiği bildirildi. Aralıksız süren arama çalışmalanna böl- ge halkının da destek sağladığı belirtilen açıklamada, konu hakkında görgü ve bilgisi olan- lar güvenlik makamlanna bil- gi vermeye çağnldı. Bölge Va- liliği açıklamasında şöyle denil- di: "Olağanüstü Hal Bölgesi'- nde Nemnıt adıyla bilinen iki ayn dağ bulunmaktadır. Bun- lardan daha fazla tanınmış olan ve yaz aylannda yabancı turistlerin rağbet gösterdiği Nemnıt Dagı, Adıyaman ili hu- dutlan dahilinde bulunmakta- dır. Diğeri ise Bitlis ili hudut- lan dahilinde olup ziyaret için fazla rağbet görmeyen, konak- lama tesisi bulunmayan bir krater gölü niteliğindedir. İşte yabancı turistlerin çok az rağ- bet ettiği Bitlis ili Ahlat Uçesi hudutlan dahilindeki bu krater gölune 1 Ağustos 1991 günü iki ayn karavan şekündeki mini- büs ile toplam 15 Alman uy- ruklu turist gelmiş ve geceyi bu- rada geçirmek için çadır ve ka- ravanlarda konaklamışlardır. Saat 23.00 sıralannda bu böl- geye gelen eli silahlı ve kimlik- leri henüz belirienemeyen 4 ki- şi bu turistleri sflah zoru ve teh- dit ile minibüslerden çıkannış- lar, araçlarda bulunan volk- men, fotoğraf makinesi, video kamera gibi elektronik araçlar ile bir lusım Türk Iirası ve Al- man Markı'nı gasp ederek tu- ristier Ue büiikte yöreden aynl- mışlardır. Başlangıçta 15 kişi olan turistlerden 5 tanesi gece karanüğından faydalanarak si- lahlı kişilerin yantaruıfauı kaç- mayı başarmışlardır. Diğer 10 turist, silahlı kişiler tarafından tespit olunamayan bir yere gö- türülmuştür. Yapılan incelemelerde turist- leri sûah zoru ile götüren kişi- lerden ikisinin eşkâli belirien- miştir. Bunlardan biri, 1.70-1.75 boylannda, 25-30 9 er şehit oldu yaslannda, uzerinde gri mont, mavi gömlek, gri pantolon, Mekap ayakkabı bulunmakta olup kalın siyah bıyıklıdır. Di- ğeri ise 1.75 boylannda, 30 yas- lannda, lacivert ceket ve pan- tolonlu, gri gömlekli, Mekap ayakkabdı ve siyah gözlüklü- dür. Kaçınlan turistlerin bulun- ması ve faiilerin yakalanması için devlet güvenlik güçlerince olayın haber alınmasından bu yana havadan ve karadan yo- ğun bir şekflde sehir ve kasaba- lar ile kırsal kesimde arama ve tarama faaliyetleri aralıksız olarak sürdttrttlmektedir. Ayn- ca diğer valilikler de kendi bol- gelerinde aynı şekilde çalışma- lar sürdurmektedirler. Soruştunnanın teknik yön- den takviyesi amacıyla uzmtn- 4ardan oluşan bir ekip, Emni- yet Genel Müdürlüğü'nden ge- tirilmiş olup bunlar da araştır- ma ve inceleme bizmetine ka- üJınıslardır. Aynca bu çakştnı- lara hu vermek amacıyla Bit- lis Emniyet Müdürlüğü, Bölge Valfliği'nce sorgu ekmanlan ile takviye olunmuştur." Dedektifler bölgede tçişleri Bakanlığı Basın Söz- cülüğü'nden yapılan açıklama- da da bölgedeki güvenlik güç- lerinin, bir dedektif grubu ve sorgu elemanlanyla takviye edildiği bildirildi. Muhabirimiz Ergun Aksoy'- un Tatvan'dan bildirdiğine gö- re yerel yetkililer, "Kaçırma olayını PKK gerçekleştirdi" şeklinde ifade kullanmaktan kaçınıyorlar. Bu nedenle olay- la ilgili belirsizlik giderek artı- yor. Alman turistlerin kaçınl- masında kullanılan 50 NC kamyonetle ilgili soruşturma da çok yönlü olarak sürdürü- lüyor. Bu tipteki Bitlis plakalı bütün araçlar izleniyor. Şüpheli görülen bazı sürücülerin gözal- tına alınarak sorgulandıkları öğrenildi. Tatvan ve Bitlis'te görev ya- pan güvenlik görevlileri, çevre il ve ilçelerden kaydınlan ekip- lerle takviye ediliyor. Diyarba- lur'dan da havadan sürdürülen operasyonlara katılmak üzere helikopterler getirildiği görül- dü. Giderek güçlendirilen gü- venlik görevlileri, operasyonla- n Ağn-Muş-Van üçgeninde ge- nişletmeye başladılar. Krater gölünün bulunduğu Nemnıt Dağı'nda gidiş ve ge- lişler ise kaçınlma olayından sonra yasaklandı. Bölgede bu- (Baştarafı 1. Sayfada) Edinilen bilgiye göre Şemdinli ilçesinin Samanlı köyü yakmın- daki sınır karakolu, dün saba- ha karşı bir grup PKK'hnın ro- ketatar ve otomatik silahlı sal- dınsma uğradı. Açılan ağır ateş sonucu karakolda görev li erler- den 9'u öldü. 4 erin ise kayıp ol- duğu öğrenildi. Kayıp 4 erin PKK'hlar tarafından kaçırılmış olmasından endişe ediliyor. Şe- hit edilen erlerin kimlikleri açık- lanmadı. Saldırıdan sonra ka- çan teröristlerin yakalanabilme- si için bölgede geniş çaplı ara- ma ve operasyonlann sürdürül- düğü bildirildi. Olay, yetkililer- ce doğrulanmakla birlikte aynn- tı verilmiyor. Mayın patladı Kahramanmaraş Valisi Mus- tafa Demir'den alınan bilgiye göre önceki sabah saat 08.30'da Yumaklı Cerit kasabasından Pazarcık'a giden Mustafa Kurt- göl yönetimindeki 46 AF 487 plakalı yolcu minibüsü, terörist- lerin gece yola yerleştirdikleri mayına çarptı. Mayının infila- kı sırasında minibüs, büyük öl- çüde hasar görürken sürucü da- hil minibüste bulunan 7 kişi ya- ralandı. Durumu ağır olan mi- nibüs sürücüsünün babası Vak- kas Kurtgöl (65), kaldınldığı Kahramanmaraş Devlet Hasta- nesi'nde yaşamını yitirdi. Diğer 6 kişi ayakta tedavi edildi. Sınırda çatışma Şanlıurfa'mn Ceylanpınar il- çesi Yeşiltepe kesiminde de Su- riye'den Türkiye'ye geçmek is- teyen ve 10 kişi oldukları sanı- lan PKK militanlanyla sınırda görevli güvenlik güçleri arasın- da önceki gece saat 24.00 sıra- larında çatışma çıktı. Çatışma sonunda militanlardan biri ölü olarak ele geçirilirken uçünün yaralandığı belirlenen diğer mi- litanlar tekrar Suriye'ye kaçtı- lar. Öldürülen PKK müitanının uzerinde bir Kalaşnikof otoma- tik silah, bir tabanca, silahlara ait şarjör ve mermiler bulundu- ğu bildirildi. Demirerin mesajı DYP Genel Başkanı Süley- man Demirel, Şemdinli ilçesine bağlı Samanlı köyündeki sınır karakoluna teröristlerce yapılan baskın ve 9 erin şehit edilmesiyle ilgili olay hakkında yaptığı açık- lamada, "Siyasi iktidar bütün caydıncılığını vitirmiş, bir haya- let haline dönmüştür" dedi. lunan ve krater gölüne gitmek isteyen değişik uynıklu çok sa- yıda turist, yasağa karşın Tat- van'dan aynlmıyor. Turistler, Nemrut'a çıkabilmek için yasa- ğın bir an önce kaldırılmasım bekliyorlar. Alman turistlerin akıbeti ko- nusunda bilgi edinmek üzere önceki gece Tatvan'a gelen Al- manya'nın Ankara Büyükelçi- liği Başkâtibi Wolfgang Dik, dün yaptığı açıklamada, olayın PKK tarafından gerçekleştiril- miş olma olasıhğının çok zayıf olduğunu yineledi. Dik, "Eğer olayı PKK yapmış olsaydı va- tandaşlanmızın pasaportlannı yanlanna alırdı. Çünkü bu pa- saportiar bir orgüt için delil ni- teliğindedir, ancak olay yerin- de pasaportlann yırtık bir şe- kilde bulunduğunu oğrendim. PKK bu olayı yapmış olsaydı en az 24 saat içinde Alman hü- kümetini arayarak şartlar öne sürerlerdi. Almanya'da bulu- nan bazı PKK'lılann da bası- na yapbklan açıklamada kaçır- mayı PKK'nın gerçekleştirme- diğini söylemişler" dedi. Bu arada Bitlis ve Tatvan'- da köy mezralannda sürdürü- len yoğun operasyonlar sırasuı- da yaklaşık 100 kişinin gözal- tına alındığı, bunlardan 83'ünün daha sonra salıverildi- ği öğrenildi. Kurtulanlar anlatıyor Kaçınlan, ancak daha sonra kaçarak kurtulan Alman turist- ler, her şeye karşın tatillerini yanda kesmek niyetinde değil- ler. AA muhabirinin soruları- m yanıtlayan Alman uyruklu turist Sven Possner ve Mark Schmidt, Nemrut'a grup halin- de gitmediklerini, burada kamp kurduktan sonra birleş- tiklerini söylediler. Turistler, arkadaşlannı kaçıranlann terö- rist olmadıklarını öne sürerek olayı şöyle anlattılar: "Gece saat 23.00 sıralannda silahlı iki kişi kamptaki insan- lan topladılar. Kimlik kontro- lü yaptıktan sonra Alman uy- ruklulann aynlmasuu istediler. Silahlı iki kişiden birinin yüzü- nü görebildik. Sanşın, orta boylu, bıyıksız, 18 yaşlannday- dı ve Türkçe konuşuyoriardı. Daha sonra bizi bir kamyone- te bindirdiler. Araç hareket et- ükten sonra atlayarak kurtul- mayı başardık. Ancak dunna- mız için ihtar yaptüar. Gece ka- ranlığından faydalanarak iki arkadaşıroız çalûıklann arası- na, diğer 3 arkadaşımız da da- ğa çıkblar. Tesüm olmamız için defalarca ateş açtüar. Gece sa- at 03.00 sıralanna kadar bek- ledikten sonra gittiler. Saat 23.00 ile 03.00 saatleri arasın- da cebennem azabı yaşadık. Her şeye rağmen tatiU yanda kesmek istemiyornz. Her yer- de bu tür olaylar olabilir." Turizmcilerin tepkisi öte yandan dün yazıh bir açıklama yapan Türkiye Seya- hat Acentalan Birliği (TÜR- SAB) Başkanı Bahattin Yücel, 10 Alman turistin kaçırılması- nın turizmde yaşanan krizin son halkası olduğunu söyledi. Hükümetı, olaylar karsısında seyirci kalmakla suçlayan Yü- cel, "Turizmin yaşadığı sonın- lar Bartın seçimlerinden önemlidir" dedi. Turizmin içinde bulunduğu ekonomik sorunlan dile getiren Yücel, açıklamasında şu görüş- lere yer verdi: "Bu olayın ulusiararası ka- muoyuna yansıması, turizm açısından büyük kayıplara ne- den olacaktır. Düegimiz. dev- let güvencesi altında yurdumu- za gelen Alman konuklanmızın en kısa sürede özgürlüklerine kavuşmalandır. Tabii bu olay, 'çağdışı bekâret kontrolu' ola- yını da unutturmamalıdır."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle