22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 HAZÎRAN 1991 SHP İSTANBUL İL KONGRESI YARIN HABERLER CUMHURİYET/5 HEP'te açlık grevi • IĞDIR (AA) — Kars'ın Iğdır ilçesinde Halkın Emek Partisi ilçe teşkilatı, Terörle Mücadele Yasası'nı protesto etmek amacıyla dün açlık grevine başladı. Alınan bilgiye göre parti binasında başlatılan eyleme, ilçe teşkilatı başkan yardımcısı ile yönetim kurulu üyelerinden oluşan 40 kişi katılıyor. Açlık grevinin, pazar gününe kadar devam edeceği •bildirildi. 5 günlük hapis ___ • İSTANBUL (AA) — Sosyalist Parti Genel Başkan Yardımcısı Hıdır Hokka'nın "5 günlük borç" nedeniyle tekrar cezaevine konulduğu bildirildi. SP Genel Başkanı Ferit tlsever yaptığı yazılı açıklamada, Hıdır Hokka'nın dün akşam saat 23.00 sıralarında Eyüp Emniyet Amirliği görevlilerince evinden alındığını, bu sabah Eyüp Adliyesi'nde mahkemeye çıkanldıktan sonra da tutuklanarak Bayrampaşa Cezaevi'ne konulduğunu belirtti. Gazetecilere dayak • ÇANAKKALE (Cumhuriyet) — Gökçeada'da tatillerini geçirmekte olan 2000'e Doğru Dergisi'nin bir grup çahşanına saldırıda bulunan ilçe Jandarma Bölük Komutan Yardımcısı kıdemli başçavus Mehmet Sert, Bademli Köyü muhtarı Öraer Aydos, kardeşi Ekrem Aydos ve pansiyoncu Mehmet Ozdemır tutuklandılar. Geçen çarşamba akşamı meydana gelen olayda, gazeteciler Şebnem Ercengiz, Korkut Üzüm, Seyfettin Genç, Cemal Karakuş, Ruhsar Şenoğlu ve Derya Uzun'a, tutuklanan kişilerin "sarkıntılık" ve "laf atması" ile başlayan tartışma kavgaya dönüştü. Gürkan Starl'de • ANKARA (AA) — SHP'ain ilk genel başkanı Aydın Güven Gürkan, "Starl"de bu hafta yayımlanacak olan "Kırmızı Koltuk" programında, Ahmet Altan ile Neşe Düzel'in sorularını cevaplandıracak. 30 haziran pazar günü yayımlanacak programda, Gürkan'ın, "Erdal İnönü merkez ekibi ile Deniz Baykal ekibini banşmaya çağıracağı" ve kendisinin de katıldığı bir toplantıda, iki tarafı problemleri görüşmeye ve çözümlemeye davet edeceği bildirildi. Memo's baskını davası • İSTANBUL (AA) — Ortaköy'deki Memo's Restaurant'ta tüccar Mustafa Nevzat Türköz'ün ayaklanndan vunılmasıyla ilgili olarak Alaattin Çakıcı ve Enis Karaduman hakkında dava acıldı. İstanbul 9. Asliye Ceza Mahkemesi'nde göriilecek davanın iddianamesinde, tutuklu sanıklardan Çakıcı ile yeğeni Başar Banş Çakıcı'nın silahh müessir fıilde bulunmak, adam yaralamak ve ruhsatsız silah kullanmak suçlanndan 8 yüa kadar hapsi, Yaşar Erkan Şensoy"un 2 yıla kadar hapsi istendi. Tutuksuz sanıklardan Enis Karaduman da 6 aya kadar hapis istemiyle yargılanacak. Lojman cinayeti • ANKARA (AA) — SHP Milletvekili Erol Güngör'ün oğlu Mustafa Güngöı'ün öldürülmesiyle ilgili olarak gözaltına alınan Çiğdem ve Hüseyin Taşkıran kardeşler serbest bırakıldı. Mustafa Güngör'ün öldürülmesiyle ilgili soruşturma sürdürülüyor. ^.aym açığa çıkmasından sonra gözaltına alınan Gazi Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Çiğdem Taşkıran ve kardeşi Hüseyin Taşkıran, "Ankara dışına çıkmamak" kaydıyla serbest kaldılar. Çiğdem Taşkıran'ın cinayeti, korktuğu için polise geç haber verdiğini ve bunu ifadesinde anlattığını söyleyen yetkililer, Çiğdem Taşkırân'ı şüpheli gösteren bazı koruların bulunduğuna diklat çektiler. Yetkililer, gerek görüldüğü takdirde Taşlıran kardeşlerin yetıiden ifadelerine başTurulacağmı bildirdiler. Adaylar son virajdaYALÇIN ÇAKIR SHP İstan- bul İl Kongresi için geri sayma başladı. Yann Lütfi Kırdar Spor Salonu'n- da sandık başı- na gidecek delegeler, adaylar Ercan Karakaş, Kamer Gök ve Beyzade Özkahraman'ın ilçeler- de gece gündüz süren toplantı- lanna katılarak "son dakika de- ğişiklikleri"ni yakalamaya çalı- şıyorlar. Taksim Sıraselviler Caddesi üzerinde 100 metre ara ile il merkezi ve bir otelde oluş- turulan karargâhlarda çalışma- lanm sürdüren Karakaş ve Gök dün düzenledikleri basın toplan- tılanyla son sözlerini söylediler. Bu arada SHP İl Yönetim Ku- rulu üyesi Prof. Dr. Tolga Yar- man da dün il başkan adaylarıy- la aynı saatte bir basın toplan- tısı düzenleyerek "genel baş- kanlık"a aday olduğunu açıkla- dı. SHP'de büyük kurultaya 27 gün kala 55 il kongresi tamam- landı. Rize İl Kongresi iptal edi- lerek kurultay sonrasına ertele- nen partide bu hafta sonu da Diyarbakır, Yozgat, Hakkâri, Siirt, Kayseri, Samsun, Ağrı ve İstanbul'da il yönetimi ve kurul- tay delegelikleri için oy kullanı- lacak. Şu ana kadar 596 delege- nin seçildiği illerde bu hafta so- nu yapılacak kongrelerle toplam 760 delege belirlenmiş olacak. Bu illerden Diyarbakır 16, Kay- GENEL BAŞKAN ADAYI — Prof. Dr. Tolga YORGUN ADAY — Kamer Gök partOikrle Yannan, parti genel başkanlığına aday oldu. yaptıgı görüşmelerde yorgun düştii. seri 14 ve Samsun 18 delege ile Halil Ergun, Prof. Dr. Asaf Sa- tılacağız." Partide kurultay son- önemli bir yer tutarkeri 88 ku- rultay delegesi çıkaracak olan İstanbul'da il başkanlığı yanşı- nın hızlanması tüm dikkatleri buraya çevirdi. SHP istanbul İl Başkanı Er- can Karakaş dün il merkezinde bir basın toplantısı düzenledi. Kartal, Pendik, Bakırköy, Üm- raniye, Kâğıthane, Eyüp, Bay- rampaşa, Zeytinburnu ve Yalo- va ilçe başkanları PM üyeleri Ayla Akbal, Ayşe Temuçin, Pe- rihan Ergun, Süleyman Çelebi, Nesteren Barlas ile MDK üyesi Metin Şekeraoğlu, sendikacılan temsilen Satılmış Polat, Celal Alçınkaya, Rıdvan Budak ve Hacı Demir, sinema sanatçısı vaş Akat, il yönetim kurulu üyelerinin tamamı Karakaş'ın toplantısına katıldı. Karakaş, il yönetiminde kal- dıklan süre içinde yaptıklan hiz- metleri anlatarak basında çıkan bazı haberleri kaynaksız ve yan- lı olduğu gerekçesiyle eleştirdi. Partide kayıtlı her 5 uyeden l'inin İstanbullu olduğunu be- lirten Karakaş, "Türkiye seçim sürecine ginniştir. Kurullaydan sonra parti tüm enerjisini ikti- dar mücadelesine harcamalıdır. Peşinen ve şimdiden biz İstan- bul il yönetimine talip olanlar ilan ediyonız: 'Demokratik se- çimle kim gelirse gelsin onlarla birlikte iktidar mücadelesine ka- rası yönetim tartışmalan bir ke- tıara bırakılmalıdır artık" dedi. İktidar olmanın 2 şartının "delege iradesine saygı" ve "ik- tidar programı hazırlanması" olduğunu kaydeden Karakaş, il kongresine yönelik olarak "Hiçbir partilimizi dışlamıyo- rıız" dedi. istanbul Milletveki- li Mustafa Sangül'un etkin ol- duğu Şişli'nin 26 delegesinden 22'sinin kendilerini destekleme kararı aldıklannı da açıklayan Karakaş, "Siyaset ağalan ve si- yaset patronlan sosyal demok- rat partilerde olmamalı. Müca- delemiz buna karşıdır. İl kong- resinden sonra hiç kimse dele- KARAKAŞ VE DESTEKLEYENLER — D Başkanı Ercan Ka- rakaş'm 0 merkezinde düzenledigi basın toplanbsuna ilçe başkan- SHPIL ÖRGÜTÜNDEN NOTLAR lan. PM üyeleri, sendikacüar, sanatçılar ve kalabalık bir partili grvbu katıldı. (Fotograf: Suat Kozluklu) geler adına ağalık, patronluk yapamayacakür" diye konuştu. Diğer aday Kamer Gök'ün ken- disi için "Belediye başkanlannı sanık sandalyesine oturttu" de- diğini ammsatan Karakaş, "Be- lediye başkanları nasıl gelmiş olurlarsa olsunlar o makama, partinin belediye başkanlandır. Parti elbette yol gösterecektir onlara" dedi. Toplantıya katı- lan ilçe başkanları ve il sekrete- ri Behlül Ablak Karakaş'ı des- teklediklerini belirterek Gök'ü adayhktan çekilmeye davet et- tiler. Diğer aday Kartal eski İlçe Başkanı Kamer Gök Taksim Sı- raselviler caddesinde Karakaş'- ın propaganda çalışmalarını sürdürdüğü il merkezine 100 metre uzaklıktaki Dilson Ote- li'nde karargâh kurdu. İki ta- raftan genç partililer karargâh- lar arasında kımlerin gelip git- tiğini ve toplantılarda neler ko- nuşulduğunu izleyebilmek için sürekli koşturdular. Gök otelde düzenlediği basın toplantısmda partinin "kutuplaşma" ve "cepheleşme" tehlikesi yaşadı- ğını soyledi. Bu kutuplaşma ve cepheleşmeyi önlemek için aday olduğunu açıklayan Gök, "Hiç kimse adaylığımı sahiplenmek hakkına sahip değildir. Hiç kimse de adaylığımı kendi gru- buna, ekibine ya da genel mer- keze karşı sa>mak yanlışlığına düşmemelidir" dedi. Gök, "dar sokak"tan geldiğini de belirte- rek Karakaş'ı "Sürekli kendini lanse etmek"le suçladı. Büyükşehir Belediyesi Genel Şekreter Yardımcısı Beyzade Özkahraman'ın adayhktan çe- kildiği yolunda dün her iki ka- rargâhta da söylentiler yayıldı. İki taraf da Özkahraman'ın kendileri lehine çekileceğini be- lirtirlerken özkahraman'ı des- tekleyen bazı partililer bunun söz konusu olmadıîUnı söyledi- ler. İl başkanlığı için dün akşam saatlerinde Beyoğlu ilçe örgütü üyesi Hikmet Avşar da aday olacağını söyledi. Avşar, sade partili olduğunu ve kongrede neden aday olduğunu açıklaya- cağını belirtti. Baykal'ı destek- leyen Yeni Sol'un kurmayları ise Karakaş'ın basın toplantısın- da "Hiçbir partilimizi dışlamı- >onız" şeklindeki sözlerinin önemli olduğunu belirttiler. Kongre günü bir aday çıkarma ihtimallerinin bulunduğunu kaydeden Baykal yanlısı parti- liler her şeyin Karakaş ve Gök arasındaki gelişmelere göre şe- killeneceğine dikkat çektiler. SHP İstanbul İl Yönetim Ku- rulu üyesi Prof. Dr. Tolga Yar- man dün il merkezinde önce Ka- rakaş'ın basın toplantısına ka- tıldı, hemen ardından kendisi bir basın toplantısı düzenleyerek genel başkanhğa aday olduğu- nu açıkladı. Yarman, SHP'nin bir "kilitlenmişlik" içine girdi- ğini söyledi. Sıraselviler'de simitçiler, değnekçiler ve adaylar CELAL BAŞLANGIÇ İstanbul'da 'bayram sonrası boşluğu' var. Sıraselviler değnekçılerle sımitçi ço- cuklara kalmış. Caddenin iki yanındaki binalardan biri SHP il merkezi; karşı sı- rada da Dilson Oteli... İki binada da İs- tanbul'daki durağanlığın tersine, yoğun bir trafik... Ercan Karakaş karargâhını SHP il merkezine kurmuş. Karşısındaki diğer ciddi aday Kamer Gök ise Dilson Oteli'nin lobisinden odalanna kadar ya- yılan geniş bir alanda çalışıyor. Saat 10.30. Karakaş, Beyoğlu ilçe mer- kezinin toplantı salonundaki kürsüye çı- kıyof. "Vitrin"de bazı parti meclisi üye- leri, ilçe başkanları, Halil Ergiin gibi si- nemacı, Asaf Savaş Akat gibi bilim ada- mı, DİSK'in yöneticileri var. Sendikacı- lar içinde bulunan bir temsüci dikkat çe- kiyor; Tekstil Sendikası Genel Başkanı Rıdvan Budak... Yakın zamana kadar Baykalcılarla birlikte hareket eden Bu- dak "vitrin"e çıkarken "Sendikacı arka- daşlann karanna uydnğum için burada- yım. Zaten Güney Kore modelini öven- lerle daha fazla bir arada olamazdım" diyor. Karakaş basın toplantısıyla adaylığı- nı açıklarken "Parti içi demokrasi", "de- lege iradesi", kurultay sonrası "SHP'yi iktidara hazıriamak". "Sosyaldemokrat siyasete sığmayacak delege ağalıgı" gibi konulara değiniyor. İl Yönetim Kurulu üyesi Tolga Yarman da Karakaş'ın il- gi uyandıran konuşmasını dinleyenlar arasında. Saat 11.05. Karakaş'ın toplantısı biti- yor. Yarman, yan taraftaki odaya geçe- rek "Genel başkanhğa aday olduğunu" açıkhyor. Odada parti yöneticileri de var. Yarman birkaçını yanına çağırıyor. Kim- se yanaşmıyor görüntüye girmeye. Her- kes yüzünde bir gülümsemeyle Yarman- ın İnönü'ye karşı aday oluş nedenlerini dinliyor. Yarman'ın açıklamalarında "Genel başkana bağlı bir genel başkan adayı" izlenimi var. Yarman'ın adaylığı il merkezindeki İnönücüler arasında "Eğer Baykal aday olmazsa, genel baş- kanlık yarçında İsmail Cem'den fazla oy alır" değerlendirmelerine yol açıyor. Aynı saatlerde Sıraselviler'in "deniz ta- rafı"ndaki diğer "aday karargâhı" Dil- son Oteli'nde Kamer Gök bir basın top- lantısıyla il başkanlığına aday olduğunu resmen acıkhyor. Gök'ün Karakaş'a karşı neden aday olduğunu anlamak pek ko- lay değil. Aralannda önemli bir görüş ya da yöntem ayrılığı olduğunu pek vurgu- layamıyor Gök. Parti içinde sevilen bir kişi olmasına karşın Gök'ün en buyük açmazı, kendisini destekleyenler. Bir ara- ya gelmesi neredeyse olanaksız olan ki- şilerden destek gorüyor Gök. Ercan Karakaş'ı destekleyenlere göre Gök'ün arkasında kimler var? Sıra- layalım: Birincisi "örgüt denetiminden kaçan belediyeler". İkincisi kurultaya İstanbul 1 dan 30-40 delege götürmek isteyen Bay- kalcılar. Üçüncüsü Karakaş'a kırgın olan Aydın Güven Gürkan. Dördüncüsu yö- netimde belli bir pay sahibi olmak iste- yen Ali Topuz ekibi. Beşincisi, Karakaş1 m pa,rti içinde işleteceği demokrasiden rahatsız olan, "önseçimsiz, tepeden inme" yöntemlere umut bağlayanlar. Al- tıncısı da belli bir siyasal çizgi yerine par- ti içinde kanşıklığa "aşık" olanlar. Baykalcıların da desteklemesine kar- şın Gök "Kurultayda oyum İnönü'ye" diyor. Kendini destekleyen farklı kesim- leri de "Kendi iradeleriyle tek yanlı tavırları" değerlendirmesini yapıyor Gök. "Sade bir partili olarak yola çıktım" diyen Gök'e Karakaş'ın verdiği karşıhk şu: — Sade bir partili Dilson Oteli'ni ka- patıp propaganda yapabilir mi? Mesela ben yapamam. Gök, en demokratik hakkını kullanıp aday oluyor. Zaten parti içinde kimse de buna pek kızgın değil. Baykalaların "Er- can Karakaş olmasın da kim olursa olsun" tavrıyla Gök'e destek vermesi de pek yadırganmıyor. Ancak esas yadırga- nan, bu zamana kadar olan siyasal çiz- gilerini bir anda unutup hiç de bir ara- ya gelemeyecekleri kişilerle birlikte Gök'e destek veren yerel yöneticiler. Bu bile ba- şarısız yerel yönetimlerin SHP içinde ne denli yakıcı bir sorun olduğunu göster- meye yeterli. Eski Baykalcı Rıdvan Bu- dak SHP içindeki DİSK yöneticilerinin Karakaş'ı destekleme karanndaki etken- lerden birini "Böyle bir ittifak cephesi partiye hayır getirmez" diye anlatıyor. Karakaş, karşısında oluşan cephede bazı belediye başkanlannın bulunması- na "örgüt denetiminden kaçmak" tanı- sını ko>*uyor. Yapılan ittifaklara bakın- ca bu tanının ne denli doğru olduğu da çıkıyor ortaya. Ancak burada asıl sorul- ması gereken, bazı belediye başkanları neden örgut denetiminden korkuyor, böyle bir denetimden kaçıyor? Yoksa uy- gulamalanndan, yaptıklan işlerden bir kuşkuları mı var? Dün İstanbul'da bayram sonrasımn boşluğu yaşanıyordu. Sıraselviler Cadde- si değnekçilere ve simitçilere kalmıştı. Yo- lun iki yanındaki binalarda toplantılar yapıp adaylıklarını açıklayan SHP'liler vardı. SHP il örgütünde korkunç bir di- nanizm yaşanıyor bugünlerde. Bakalım bu dinamizm kongreler ve kurultay son- rası partinin dışa dönük mücadelesine, başarısız yerel yönetimlerin denetimine dönüşecek mi? GazeteciDeniz Teztel tutuklandıEmekli Korgeneral Selen'in öldürülmesi olayında "gizfî örgüt kuryeliği" ile suçlanan Teztel ile birlikte 7 kişi tutuklandı. Adana'da Tuğgeneral Tetnel Cingöz'ün öldürülmesi olayına karışan 4 kişi çıkarıldıkları mahkemece tutuklandılar.Deniz Teztel Haber Merkezi — Emekli Korgeneral İsmail Selen'in öldürülmesiyle ilgili göz- altına alınan Güneş gazetesi İnsan Hak- ları Servisi Şefi Deniz Teztel, "gizli ör- güt kuryeliği" savıyla tutuklandı. Anka- ra DGM, Teztel ile birlikte avukat Mu- rat Demir ve Bedü YarayıcTnın da ara- lannda bulunduğu 7 kişinin tutuklanma- sına karar verdi. İki kişi ise serbest bı- rakıldı. Salıverilen Cavidan Kocaacar, sanıklara gözaltında iken sürekli işken- ce yapıldığını, kendisine Selen cinayeti ile ilgili tek bir soru bile sorulmadığını söyledi. Adana Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Temel Cingöz'ün öldürül- mesi olayının failleri olduğu öne süru- len 2'si kadın 5 kişi de dün Adana'da ba- sına gösterildi. Sanıklardan 4'ü çıkarıl- dıkları mahkemece tutuklandılar. Cumhuriyet Ankara Bürosu'nun ha- berine göre İstanbul'daki evinden alınıp Ankara'ya getirilen ve 14 gundur göz- altında tutulan Deniz Teztel, dün Anka- ra DGM'de yargıç önüne çıkarıldı. Tez- tel, TCK'nın 168/2. maddesi uyarınca "gizli örgüt kuryeliği" savıyla tutukla- narak Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'- ne konuldu. Teztel ile birlikte gözaltında tutulan avukat Murat Demir ve Bedü Yarayıcı da aynı gerekçe ile tutukJandılar. Sor- gu yargıcı Ö. Yılmaz Camlıbel, astsubay Necmi Suna, kardeşi öğretmen Ümmet Suna ve eşi Hatice Suna ile Lütfü To- pal için de "yasa dışı Dev-Sol örgütüne üye oldukları bu örgüte silah sağladıklan" savıyla TCK 168/2. mad- desi uyannca tutuklama kararı verdi. Gözaltında tutuklananlardan Cavidan Kocaacar ile astsubay Şükrii Köksal ise serbest bırakıldı. Güney Illeri Büromuzun haberine gö- re de Adana Jandarma Bölge Komuta- nı Tuğgeneral Temel Cingöz'ün öldürül- mesi olayının failleri oldukları öne sü- rülen 2'si kadın 5 kişi dün Adana'da ba- sına gösterildiler. Emniyet Müdürü Mete Altan, bir süre önce, Temel Cingöz'ü vuran kişi olarak açıkladığı Hasan Hü- seyin Ehuygun'un bu olayın asli faili ol- madığını, örgütü yamltmak ve asli faile ulaşmak için bu adı kullandığjnı söyle- di. Altan, General Cingöz'e ateş ederek öldürenin, 'Apo' kod adlı Ali Şahin ol- duğunun belirlendiğini bildirdi. Cingöz suikastinde aldıklan rollerle birlikte sanıklann kimliklerini açıklayan Adana Emniyet Müdüru Altan, Ali Şa- hin'in silahı ateşlediğini, Adnan Temiz (25) ve Serdar Demirel (27) ile düzenle- dikleri operasyonlar sırasında kaçan ve halen firarda olan Metin Kara'nın göz- cülük yaptıklannı, kimliklerl açıklanan öteki iki sanık Sabiha Temiz ile Gttlser Sangül'un de yasa dışı Dev-Sol örgütü üyesi olduklarını öne sürdü. Sanıklardan 4'ü, dün daha sonra çı- karıldıkları nöbetçi mahkemece tutuk- landılar. CUNEYT ARCAYÜREK YAZIYOR Para ve Umut Basarak Hava Almak!.. ANKARA — Kimi gözlemcilere göre, "İktidar bazı gaze- teierle gazeteciler aracılığıyia bazı gayretler içinde." Göle maya çalmaya benzeyen çabaların özellikle ikisi önemseniyor. Birincisi, toplumun Mesut Yılmaz'a umut bagladığını sin- dirmek. İkincisi, ANAP'ı çoktandır aşan, Türkiye'nin belli başlı so- runu. Hanedan sözcüğüyle simgeleşen gerçek olaylara da- yalı sert eleştirileıie toplumsal tepkiierin kaynağı Çankaya^ nın, "Artık, anayasa çizgisine çekildiğini ya da çekileceğini" kamuoyuna kanıtlamaya yönelik uğraşılar. Ne var ki, bu konuda inandırıcı olmaya nedense TÖ ça- lışmıyor. Siyasal bilgelerimizden SÖ, muhterem eşleri adı- na "fikri alınmak istenirse hükümete gerekenleri söyleyeceğini" anlatıyor ki, anlatıyor! Çankaya'yı güncel siyasetten arındırmaya çabalayanlara dünkü söyleşimizde değinirken; Demirel, "Fakat bir gerçek unutuluyor galiba" dedi. Bir gerçek, acaba hangisi? DYP IkJerine göre, "Kumarbazın kumar oynamadan, alkoliğin içki içmeden durması" olanaksızdı. Yani? TÖ; bir süre geçer, ya konuşur ya da hükümet ve parti işlerine karışırdı! Muhterem eşlerinin çabaları aynştın- lınca ortaya başka bir manzara çıkıyordu. "Aile TÖ'yü aktif politikadan çekmeye" çalışıyordu. Hanedanın öteki üyeleri yedi yıldan geriye üç beş yıl kalmış, şöyle ayaklarını uzata- rak, muhalefetle, basınla, kamuoyuyla takışmadan gül gibi yaşamanın erdemini TÖ'ye sindirmeye çalışıyordu. Bir ölçüde başarı sağlamış olacaklar ki, muhterem eşleri SÖ hanımefendi, TÖ'nün "artık" güncel politikalar içinde ol- mayacağını, kamuoyu yapsın diye güvendikleri kalemlere açıklıyordu. ^ _ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ _ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ Mesui e Bey Ş de a "tarâfe'ız Taze başbakanımız bir Çankaya" isteme- MeSUt BeV de "tarafSIZ miş miydi? Herhalde . . ^ , J ,, . . sözünü ettiği tarafsdik bir Çankaya ıstememış sadece ANAP kong- miydi? Herhalde resıyle bağıntılı değil. . / .. „ „ . - . . , . . Yaşamboyu, ailebo- SOZUHU ettlğl tarafSIZİIK yuydu savunduğu ta- sac fece ANAP rafsızlık. Kongrede ilk ö « u e ı ' e mvnr turla ikinci tur arasın- kOngreSİyle bağlDtlll da "bir şeyier olmuş"; j A i l Y h Akbuiut der ki, sö, oğul, terzi, doktor ve- ^ savunduğu tarafsızhk. leyerek" kandırmışlar. TÖ, tarafsız kalmazsa "partideki durumunu gözden geçireceğini" ilan eyleyen Mesut Bey sözünü çoktan unut- tu. Taraflı TÖ'den yakınan Akbulut'a bozuluyor. İyi mi? Ne çare, kimi "başka sözler" var ki, gazeteye geçmiş, unu- tulmuyor. Demirel dün oturmuş, iktidar büyüklerinin son bir iki aydaki "vecizelerini" inceliyor, bir yandan da kahkaha- lar atıyordu. Örneğin, mayıs 91 sonunda ödemeler dengesinin, enf- lasyonun, faiz rejiminin çarşafladığını vurgulayan, ama "eko- nomiyi iyi bilen bir insanın başbakan olmasını isteyen" Ek- rem Pakdemirli Ekonomi bilmeyen bir başbakanın arkasın- da ikinci adam. "Partiler ihtilafa düşerse ancak o zaman Çankaya'ya gidilmesini" isteyerek konumunu yanlış kulla- nan TÖ'yü dolaylı yoldan eleştiren de Pakdemirli. 1983'te yüzde 30 olan enflasyonu "tek rakama düşüre- ceğini vaat eden ANAP'ın" söylediğini yapamadığından eles- tiriye hak kazandığını 22 Mayıs 91'de ifade buyuran ise, ta- ze başbakanımız. Kudret elinde şimdi, buyur, indir "tek .rakama" enflasyonu! Memura, işçiye bol "para basılacağım" irdeleyen haber- lerden geçilmiyor. Ya kaynak? Pakdemirli'nin aklında gali- ba "emisyona gitmek yatıyor." Bugüne kadar 20 trilyon emis- yon yapılmış. Pakdemirli memur aşkına emisyonu 30 trilyo- na zorlarsa, gelecek yıl enflasyon göbek atacak. Bütçe 104 trilyon, on altı trilyon tutarında yüzde 15'ini avans alabilir hükümet. Düne kadar sekiz trilyon çekilmiş. Sekiz trilyon var geride, belki de Pakdemirli'nin gözü bu "tek rakamda" Ya KİT'lerin 6 trilyon tutanndaki açığı? Zamsız kapana- cak değil ya. Bilemedin üç ay sürer kırık dökük umutlar. Sonra? Hava! DSP GENEL BAŞKANI ECEVİT: ~ Muhtıra dedikodulan mide bulandınaANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, tüm dünyada demokrasi rüzgârları eserken, Türkiye'yi yine bir askeri mü- dahale ortamındaymış gibi gos- tererek küçük düşürmeye kim- senin hakkının bulunmadığını söyledi. Ecevit, dün yaptığı yazılı açıklamada, "Birilerinin ülke- mizde yine askeri müdahale hastalığını depreştirmeye uğraştığını" savunarak, "Son darbenin etkisinden hâlâ tam kurtulamamış demokrasimize yeniden çomak sokmaya heves- lenenler bulunduğu anlaşüıjor. Bir yandan son günlerin bası- na yansıtılan 'uyarı, muhtıra' dedikodulan, öbiir yandan Cumhurbaşkanı seçimine daha yıllar varken, bazı muhalefet partilerince, bazı generallerin Cumhurbaşkanlığı için düşü- nüldüğü haberlerinin yayılma- sı, bu açıdan mide bulandıncıdır" diye konuştu. "Cumhurbaşkanıyla genel- kurmay başkanı arasında baş- başa neler konuşuldugunu bi- lemeyiz, bilmemiz de gerekmez" diyen Ecevit, "Bir genelkurmay başkanı elbette, cumhurbaşkanına veya başba- kana kamuoyu izlenimlerini ve- ya varsa kaygılannı aktanr, ak- tarabilmelidir. MGK toplantı- larında da komutanların böy- le izlenimlerini veya kaygılan- nı dile geürmeleri doğaldır" de- di. Cumhurbaşkanı ve Genel- kurmay Başkanı'nın bu konu- daki haberleri yalanladıklarını da ammsatan Ecevit, "Ama doğru bile olsa bu tür konuş- maları. hem de 'uyarı' veya 'muhtıra' görüntüsü vererek, partilere veya basına sızdıran- lann davranışı bağışlanmşz bir sorumsuzluktur. Ciddi gazete- ciler böyle konul^rda kendi ka- falanndan haber uydurmazlar. Bunalımlardan kurtulmanın yolu elbette seçimdir. Ancak 1.5 yıl daha dişimizi sıkmak süngülere sığınmaktan yeğdir" diye konuştu. Yargjtay siyasi eleştiriyi suç saymadı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Yargıtay, Özal- Demirel davası öncesinde, "abartılı, incitici ve asagılayı- cı düzeye ulaşmamış siyasi eleştirinin" suç sayılamayaca- ğına karar verdi. DYP Genel Başkanı Süley- man Demirel, Kocatepe muh- ribinin batışı ile ilgili 1987'de verdiği demeçte, olaydan döne- min Deniz Kuvvetleri Komuta- nı Kemal Kayacan'ı sorumlu tutmuştu. Demirel, şunlan söy- lemişti: "Kayacan, Kocatepe olayın- da, Deniz Kuvvetleri Komuta- nı. Komutan, kırk parça gemi- sinin nerede olduğunu bilmez mi? Askerliğin bir kaidesi var, komutan yaptıklanndan değil, yapamadıklanndan sorumlu- dur. Yani Kayacan, bu geminin batmasından sorumludur." Kayacan, bunun uzerine ba- sın yoluyla kişilik haklarına sal- dırıda bulunulduğu ve hakaret edildiği gerekçesiyle Demirel hakkında 10 milyon lirahk taz- minat davası açtı. İstanbul 11. Asliye Hukuk Mahkemesi de, Demirel'i 2 milyon lira tazmi- nat ödemeye mahkûm etti. Demirel'in avukatı Topçu, kararın politikacılar hakkında açılan hakaret davalan açısın- dan çok önemli olduğunu be- lirtti. Topçu, kararı, Cumhur- başkanı Turgut Özal'ın Demi- rel hakkında açtığı 500 milyon liralık tazminat davasının dos- yasma, kanıt olarak koyacak- larını kaydetti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle