22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/10 DIŞ HABERLER 27 HAZİRAN 1991 Bıısh. Wörner ile görüştü • WASHINGTON (AA) — ABD Başkanı George Bush, soğuk savaş sonrası Atlantik ittifakının yeniden yapılanmasmda kaydedilen gelişmeleri değerlendirmek amacıyla, önceki gün NATO Genel Sekreteri Manfred Wörner*i Beyaz Saray'da kabul etti. Beyaz Saray'dan yapıian açıklamada, Bush ve Wörner'in, NATO'nun Avrupa'daki sorunlan göğüsleyebilecek canlılığa sahip olduğu konusunda görüş birliği içinde oldukiarı kaydedildi. Belçikalı ırkçılar • BRÜKSEL (AA) — Belçika'da faaliyet gösteren ırkçı 'Yeni Güçler Partisi' PFN'nin 15 üyesi, Liege Savcılığı tarafından ağır ceza mahkemesine sevk edildi. Bu kişüer hakkında, aralarında Irkçıhkla Mücadele Derneği'nin (MRAS) da bulunduğu 70 kuruluş, ırkçıük ve yabancı düşmanlığını teşvik edici afiş astıklan gerekçesiyle şikâyette bulunmuştu. Yeni Güçler Partisi, 1988 yıhnda yerel seçimler sırasında bu 15 kişi aracılığıyla duvarlara "Yabancılan geldikleri yere göndereceğiz" yazılı afişler yapıştırtmtştı. Kuveyt'ten suçlama • BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (AA) — Kuveyt yetkilileri, FKÖ'yü ülkelerinin işgali sırasında Irak ordusu ile işbirliği yapmakla suçladılar. Kuveyt'in BM Temsilcisi Muhammed Abdülhasan, Genel Sekreter Javier Perez de Cuellar'a gönderdiği mektupta 2.500 FKÖ'lünün işgal sırasında kontrol noktalarında görev aldığı ve Kuveytlilerin 'işkencc görmelerine ve katledilmelerine yardımcı olduğu' öne sürüldü. Abdülhasan, işgal güçlerine yardımcı oldukları gerekçesiyle yargılanan kişilerin insan haklarının ihlal edildiği iddialannı ise reddetti. Lockerbie faciası • HAMBURG (AA) — 1988 yılında İskoçya'nın Lockerbie kentine üzerinde uçarken düşen Pan-Am uçağındaki patlamanın Libya gizli servisince planlandığı öne sürüldü. Alman Stern Dergisi 1988 aralık ayında meydana gelen ve 270 kişinin ölümüyle sonuçlanan faciayla ilgili soruşturmaların, sabotajın Libya gizli servisi tarafından gerçekleştirildiğini ve olayın sorumluiannın başında Trablus gizli servisinin yüksek düzeyde bir subayı olan Muhammed El Neydi'nin bulunduğunu kanıtladığını yazdı. Kamboçya'da çıkmaz • PATTAYA (AA) — Kamboçya'da 12 yıldır süren iç savaşı sona erdirmek amacıyla Tayland'da sürdürülen banş görüşmeleri, Kızıl Kmerler'in isteği üzerine ertelendi. Kızıl Kmerler'in, ateşkes ve dışandan askeri yardım almama konularını değerlendirmek için zamana gereksinimi olduğunu bildirerek erteleme istediği bildirildi. Kmerler'in lideri Khieu Samphan'ın bir yardımcısı ise yaptığı açıklamada, 'Bazı görüş aynlıklan bulunduğunu' söyledi. Diplomatlara göre, Kızıl Kmerler görüşmelerde, acil ve sınırsız ateşkesi kabul ettiklerini, ancak ateşkesin BM gözlemciliğine verilmesini istediler. G.Afrika'da uzlasnıa • JOHANNESBURG (AA) — Güney Afrika Cumhuriyeti'ndeki şiddet olaylarma son vermek amacıyla bir araya gelen hükümet ile siyah halkın temsilcileri, Afrika Ulusal Kongresi (ANC) ve Inkata Hareketi'nin anlaşmaya vardıkları bildirildi. Temsilcilerin yaptığı toplantının ardından yayınlanan bildiride, üç tarafın temsilcilerinin katılımıyla bir 'hazırlık komitesi' kurulması konusunda anlaştığı kaydedildi. Komite, 'Ülkede şiddet olaylarma son vermek ve banşı sağlamak için öne sürtilen tüm noktalan inceleyecek' ve bunlara uygun Öneriler getirmekle yükümlü olacak. BM Genel Sekreteri'nin, Kıbns'a ilişkin bir mektupgönderdiğini açıklayan KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş: Cuellardörtlüzirveyikabuletti DENKTAŞ — Karartı. Dış Haberlcr Servisi—KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denk- taş,BM Genel Sekreteri Perez de CueUar'ın, Cumhurbaşkanı Tur- gut Özal tarafından ortaya atı- lan "dörtlü zu-ve"önerisini kabul ettiğini söyledi. Ancak BM'de- ki Cuellar'a yakın kaynaklar, Genel Sekreterin mektubunda "dörtlü zirvenin kabul edildiğine" ilişkin bir ifade bu- lunmadığını, Cuellar'ın "dörtlü ymda dörtten fazla tarafın katı- lacağı zirveye açık olduğunu"i- fade ettiler. AA'nın haberine göre, dün Kıbns'a dönen KKTC Cumhur- başkanı Rauf Denktaş, Ercan Havaalanı'nda gazetecilere, Marmaris'te Cumhurbaşkanı DENKTAŞ'IN AĞZEVDAN BM Genel Sekreteri Cuellar, bize gönderdiği mektupta dörtlü zirveyi kabul ettiğini bildirdi. Cumhurbaşkanı özal'la Marmaris'te yaptığımız görüşmede bu konuyu ele aldık, dörtlü zirveye nasıl hazırlanacağımızı görüştük. Batı'nın baskışı son günlerde arttı, ancak Cumhurbaşkanı Özal'ın bize baskı yaptığı doğru değil. Eğer, ağırlamak baskı olarak nitelendirilirse, Sayın Özal'la yaptığımız görüşme baskıdır. Sorunun çözümü konusunda yoğun bir görüş alışverişinde bulunduk. Özal'la yaptığı görüşme ve so- runun çözümüne ilişkin ortaya çıkan gelişmeler konusunda bil- gi verdi. Denktaş, bir soru üzerine, BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın kendisıne bir mektup göndererek, dörtlü konferansa hazır olduğunu bildirdiğini ve kendisinden yanıt beklediğini açıkladı. Denktaş, "Mektnbon içerisinde baa deyimler vardı ki, onlara bizim yanıt vermemiz lazımdır" dedi. KKTC Cumhurbaşkanı dün Türkiye'den ayrılmadan önce Cumhuriyet'in de sorulannı ya- nıtladı. Denktaş'ın arkadaşımız Tuncay özkan'm sorulanna verdiği yanıtlar şöyle: — Cumhurbaşkanı Özal'la Marmaris'te yaptığınız temas- larla ilgUi bilgi verir misiniz? DENKTAŞ — lyi bir çalışma yaptık. Konu dörtlü konferans- tı. Bu, BM Genel Sekreteri'nin de kabul ettiği bir formül ol- muştur. Konferans öncesi haar- lık yapmış olduk. Çalışma, tek- nik ve burokratik bir şekilde de- vam edecektir. Şunu verdim, bunu alalım şeklinde değil, Kıb- rıs meselesi nedir, dünya bunu nasıl görüyor, gelinen noktada bizim durumumuz nedir, bun- lan değerlendirdik. — Dörtlü konferansın soru- na ne şekilde çözüm getireceği- ni bekliyorsunuz? DENKTAŞ — Bir çerçeve an- laşması ortaya konacaktır. Ben 1977'de Makarios'la, 1979'da Kipriyanıi- ile 1986'da da genel sekreter ile genel çerçeve anlaş- ması yaptım. Şimdi daha kap- samlı bir çerçeve anlaşması ya- palım da olduğu yerde durma- sın bu iş diyoruz. Çünkü mese- le çıkmazda kaldığı surece, Va- siliu, hükümet olarak yoluna devam ediyor. Geliyor, eşit şart- larda göruşUyoruz. 'Olmadı' di- yor, gidiyor. Hükümet, yine yo- luna devam ediyor. Biz, yine zorluklanmızla baş başa kahyo- ruz. Onun için bu sefer daha kapsamlı bir şey olsun istiyoruz. — Cnmhurbaşknnı Turgnt Özal'ın ABD'den gelen basluiar sonucu size toprak ve idari ta- vtzler vermeniz için baskı yap- tığı, bu sayede AT üyeliğinin kapdannı açmayı nedeflediği id- dialan var. Sizin üzerinizde böy- le bir baskı var mı? DENKTAŞ — Eğer hoş ağır- lanmak, her şeyi gayet samimi şekilde konuşmak baskıysa, 'bana baskı yapo' diyeceğim. Halbuki, hiçbir şekilde böyle bir baskı yapılmadı. Bir fikir ayrı- lığımızm olmadığı görüldü. Gö- rüş aynlığınıız yok. — Batı'nın baskısı son dö- nemde arttı mı? DENKTAŞ — Evet. Sanki her şey hallolmuş da, toprak kalmış gibi. Yani toprak veril- sin ki, Rumlar masaya gelsin. Masaya oturmak için toprak is- tiyorlar. Masaya oturduktan sonra daha rahat isterler böyle pazarlık olmaz. Bu konuları masada Rumlarla konuşacağız. — Dörtlü konferansa hangi önerilerie gideceksiniz? DENKTAŞ — Biz bunlan ge- nel sekretere verdik. Ortaklık, eşitük ve güvence. Bunlan azal- tamayız. Onun için 196O'da or- tak olan insanların şimdi, coğ- rafya üzerine oturarak, bir fe- derasyon yapma eylemidir bu. Rum, bunu kabul eder gözük- müştür, fakat dünya kendisini hükümet olarak kabul ettiği için, o hükümet makamından taviz vererek, Türklerle yeniden yetki paylaşımına gitmek iste- memiştir. Kıbns hükümeti ola- rak kalmak istemiştir. Bunlan kabul edenler, dörtlü anlaşma- yı başanya ulaştırır. Kabul edil- mezse, Kıbrıs hükümetinin içi- ne yamalanacaksınız anlayışı devam ederse, Rum da bizimle ittifak işine gitmez. Bu mesele de halledilemez. Onun için top Rumlardadır. — ABD Başkanı Bush'un Türkiye'yi ziyareti ve hareketle- nen Kıbns sonınuyla ABD'nin soruna bakış açısını ve bu konu- da neler yapabileceği konusun- da neler düşünüyorsnnuz? DENKTAŞ — Amerika Kıb- ns meselesinde Yunan lobisının var oluşu nedeniyle fazla kesin bir rol oynayamaz. Kesin rol oy- naması demek, Yunan lobisini memnun etmek demektir. O da, Türkiye'yi kendisine kaybetti- rir. Türkiye'yi kaybetmek iste- mez. Onun için, her iki tarafa da 'Aman dost, aman arkadaş her ikinizi de severim, Allah için uzlaşın, bu işi bitirin. Başımdan bu belayı ahn' der. Ama Rum, Yunan bundan cesaret bulur. Neticede meseleyi halletmez ve Türkiye'yi suçlamaya devam eder. Onun için temenni ederim, Sayın Bush'un ziyareti kendisi- ne yararlı olur. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi Kaya Toperi de, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'- m tatilini geçirdiği Marmaris'- te, KKTC Cumhurbaşkanı Ra- uf Denktaş ile bir araya gelerek, genel tarihi gelişimi içerisinde Kıbns sorununun bütün veçhe- lerini, geçirdiği safhalar itibany- la göriiştüklerini bildirdi. Sözcü Toperi'nin konuyla il- gili yazılı açıklaması şöyle: "Cumhurbaşkanımız Sayın Turgut Özal, bayram tatilini ge- çirmekte olduğu Marmaris'te KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Rauf Denktaş Ue bir araya ge- lerek, samimi bir sohbet hava- sında, genel tarihi gelişimi içe- risinde Kıbrıs sorununun bütün veçhelerini, geçirdiği safhalar itibanyla görüşmüşlerdir. Kar- şılıklı görüş alışverişinde bulu- nan iki cumhurbaşkanı, dörtlü topiantı için yaptlacak hazuiık- lan ve bn meyanda Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cuelların mektubunu da in- celemişlerdir. Cumnarbaşkanı- mız, BM Genel Sekreteri'ne bu konndaki göriişlerini cevabi bir mektnpla bOdireceklerdir. " Bu arada De Cuellar'ın Denktaş'ın mektubu hakkında- ki yorumlanndan rahatsız oldu- ğu kaydedildi. Genel sekıetere yakın çevreler Cuellar'ın mek- tubunda doğrudan "dörtlö zir- veyi kabul etmesi şeküade bir ifade" olmadığını kaydettiler. Cuellar, mektubunda ABD Dı- şişleri Bakanı Baker'dan farkJı olarak "Kıbrıslı liderleıi BM'nin her zaman eşlt iki top- hım temsUdsi olarak" değerlen- dirdiğini ifade etti. Cuellar, ta- raflann anlaşma mesafesine gel- melerinden sonra "dörtlü ya da dörtten fazla tarafın katılacağı zirveye açık oldnğunu" ifade et- ti. BM diplomatlan, Cuellar'ın mektubunun "çok esnetikliği takdirde dörtlü zirveyi kabnl gi- bi yorumlanabikcefini, çünkü dörtlü zirveyi olduğu gibi dört- ten fazla katuımh zirve fikrini reddetmedifiııi" söylediler. Cuellar, Kıbrıs raporunu bugün GüvenlikKorvseyi'ne sunuyor BMHe taviz beklentîsiPerez de Cuellar'ın şu an için "çıkmaz aşılmadan zirvenin anlamıyok" düşüncesinde olduğu beürtiliyor. BM diplomatlan, çok gevşek bir federasyon karşılığında Türk tarafının toprak konusunda yüzde 29'a ikna edilmeye çabşıldığım belirtiyorlar. ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK— Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cuellar, bugün Güvenlik Konseyi'ne Kıbns raporunu ve- recek. Raporu takiben yarın Gü- venlik Konseyi'nin bir başkanlık açıklaması ile Genel Sekreter'in iyi niyet misyonunu destekleme- si bekleniyor. Cuellar'ın sözlü olarak Gü- venlik Konseyi'ne vereceği rapor, hafta başında Ankara, Atına ve Kıbrıslı liderlere gönderdiği mektupla paralellik taşıyor. Cu- ellar 1yi niyet çabalanndaki çık- maz aşılmadan' herhangi biçim- de bir zirvenin yararlı olacağı kamsında değil. Genel Sekreter her türlü uluslararası görüşme- ye 'açık' olduğunu ifade ederken bunun gerçekleşebilmesi için ön- celikk taraflann *anlaşma mesa- fesine gelmiş olmalarının gerekliliğini' vurguluyor. Cuel- lar'a göre taraflann anlaşma mesafesine gelebilmesindeki ki- lit sorun, "Türk tarafının, top- rak ve yerterinden edilenler ko- nusunda ikna edici önerilerde bulunması." BM Genel Sekreteri Cuellar, aynı mektupta taraflara yakın- da süresinin dolacağını, dolayı- Büieşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cuellar, Kıbns sorununun çözümüne ilişkin olarak iyiniyet misyonunu sürdürüyor- dn. Ancak Cuellar'm Denktaş ve Vasiliu ile yapbğı göıüsmeler geçen yıl açmaza girmişti. sıyla Kıbns için çözüm çabala- nnın 'aciHyet' kazandığım ifade etti. De Cuellar, 6-8 temmuz ta- rihleri arasında Türkiye'yi ziya- ret edecek. BM Genel Sekrete- ri'ne, Istanbul Üniversitesi tara- fuıdan da fahri doktorluk unvâ- nı verilecek. Genel sekreter olarak ilk kez Türkiye'yi ziyaret edecek olan Cuellar açısından Türkiye'deki temasları, "Kıbns için son deneme" niteliğini taşıyor. Gü- venlik Konseyi üyeleri, genel sekreterlik için yeni bir aday üzerinde anlaşamamakla birlik- te, Fransa ve SSCB'nin Cuel- lar'ın süresinin uzatılmasından yana olduğu, Ingiltere'ninse bu- na karşı çıktığı bilinıyor. Cuellar'ın 'son şans' vurgula- ması ile yapacağı girişimlerin ya- nı sıra Amerikan Dışişleri de Kıbrıs'm bir çözüm için her za- man oiduğundan daha ısrarlı bir tutum içinde. ABD Dışişleri Ba- kanı James Baker'a yakın kay- naklardan edindiğımiz bilgilere göre ABD, Kıbrıs'ı Avrupa ve Sovyetler Birliği'ndeki federatif sorunlara örnek oluşturacak şe- kilde çözmek niyetinde. Diplo- matlar, çok gevşek bir federas- yon ve son derece az sayıda göç- menin geri dönmesi karşüığmda Türk tarafının toprak konusun- da yüzde 29'a ikna edilmeye ça- hşıldığını ifade ediyorlar. Yeni dönem başkam HoUandada Kıbns'ı gündeme getirmeye niyetti değil AT kendi sorunlanııa dönüyor SABETAY VAROL BRÜKSEL.— Ay sonunda dönem başkanlığını Lüksem- burg'dan devralacak olan Hol- Ianda Dışişleri Bakanı Hans Van Den Broek ve Avrupa iş- lerinden sorumlu yardımcısı Pi- et Dankert, Kıbns konusunda AT'nin yapabileceği en iyi kat- kının Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın girişimlerini desteklemek oldu- ğunu belirtti. Hollanda Dışişleri Bakanı Hans Van Den Broek, Türki- ye ile Avrupa Topluluğu ara- sındaki Uişkilere de değinerek şu şekilde konuştu: "Tiirkiye-lopluluk iliskileri, bizim için özel önem taşıyor. Bu nedenle söz konusu iliskileri iyileştirmek gerekmektedir. Şu ana kadar bu alanda ilerleme kaydedilmemiş olması iizüntü vericidir. Ancak öbür yandan çeşidi sornnlann var oldnğunu biliyorsunuz. Uygun ve dengeli bir sonuç elde edilmesi için eli- mizden geleni yapacagız." Nitekim Avnıpa Işlerinden Sonımlu Devlet Bakanı Piet Dankert'in temmuz ayında ya- pılacak AT-Türkiye karma parlamenter toplantısı için Türkiye'ye ye geleceği ifade edildi. Dankert, kendinden önceki dönem baş- kam Lüksemburg'un Kıbns konusundaki girişimlerini kas- tederek kendi dönem başkan- lığında benzer girişimlerin ol- mayacağmı açıkca ifade etti. "Lüksemburg girişimlerine hangi yoldan devam edeceksiıuV sorusuna karşıhk Danken, "Hangi Lüksemburg girişimi? Böyle bir girişim ol- madığını siz de biliyorsunuz" şeklinde konuştu. Dışişleri Ba- kanı Van Den Broek ise aynı konuda, "Yıflardan beri çözü- me kavuşmayan Kıbns sorunu- na yapüabilecek en büyük kat- kı BM Genel Sekreteri'ni des- teklemektir. Bu arada bize so- runun çözümü yönünde bir gö- rev düşerse yardımlarımızı esirgemeyeceğiz" dedi. ATÎNA Kıbnsiçin umutlu havaBM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın Atina ve Lefkoşa'ya gönderdiği mektuplar, Yunanistan hükümetince olumlu olarak değerlendirildi. Yunanistan'da, Cumhurbaşkanı özal'm KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'a baskı yaptığı görüşü dile getiriliyor. STELYO BERBERAKİS ATtNA— Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın Ankara, Atina ve Lefkoşa'nın her iki kesimine de iletmiş olduğu mektup, Atina- Lefkoşa Rum kesimi cephesin- de "olumlu" karşüandı. Bu mektubun içerdikleri resmen açıklanmadıysa da Lefkoşa'dan Atina'ya ulaşan haberlere göre De Cuellar bu mektubunda, il- gili taraflara "son çağnda" bulundu. Atina'da Dışişleri Bakanlığı çevreleri, söz konusu mektubun Kıbns Türk ve Kıbns Rum ta- rafından başka bu kez Atina ve Ankara'ya da üetilmiş olması- nı, Kıbns sorunu için "dörtlü, beşli ya da çok taraflı bir topiantı" için De Cuellar'ın "nabız yokladığı" şeklinde yo- rumluyor. Aynı bilgilere göre De Cuellar'ın bu mektubunda, aynca Türkiye"nin "toprak ve göçmenlerin durumu" ile ilgili olarak "kesin yanıtuu vermeden ve Kıbns'taki Türk birtikleri için gelecekte ne yapacağını bUdirmeden" yapılacak olası toplantının "şekli" hakkında herhangi bir öncülükte buluna- mayacağından söz ettiği öne sü- rülüyor. Bu arada Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın geçen hafta KKTC Başkanı Rauf Denktaş ile yapmış olduğu görüşme, Atina'da "ihtiyadı bir iyimser- lik havası" yarattı. Bazı yorum ve değerlendir- melere göre bu görüşmede özal'ın Denktaş'ı "yumuşat- maya çalışügı" belirtiliyor. Atina, ABD Başkanı Geor- ge Bush'un temmuz ayı sonun- da Atina ve Ankara'ya yapacağı resmi ziyaretlerinden özellikle Türk-Yunan iliskileri ve Kıbns sorununun çözümü için olduk- ça "iunitli" görünüyor. Ancak aynı ümidi, Kıbns Rum yönetimi lideri Yorgo Va- silin da besliyor. Vasiliu, önce- ki gün Kıbns Rum Sanayiciler Birliği'nde yaptığı konuşmasın- da bu yöndeki ümidini açıkça dile getirdi. Vasiliu, Cumhur- başkakın özal'ın Kıbns soru- nuna değgin son yaptığı açık- lamalarının "son derece olumlu" olduğu ve bu açıkla- malan gerçekten "içten ise" bu soruna yıl sonuna kadar bir çö- züm bulunacağı ümitlerini do- ğurduğundan söz etti. Cumhurbaşkanı Turgut özal, Kıbns sorununun bir an önce çözülmesi için Türkiye, Yunanistan, Kıbrıs Rum Kesi- mi ve KKTC'nin katılacağı bir "dörtlü zirve" önerisinde bu- lunmuştu. Bu arada, Atina, Kıbns so- rununun çözümüne ilişkin ola- rak atılan adımlann temmuz ayında yoğunlaşacağım ve bun- ların da çözüm yolunu hızlan- dıracağını dile getiriyor. Yuna- nistan hükümet çevrelerinde, Cuellar'ın Atina ve Ankara'ya yapacağı ziyaretler Ue, Ingilte- re Dışişleri Bakanı Douglas Hurd'un Türkiye'de yapacağı temaslar bu kapsamda değer- lendiriliyor. Atina aynca, ABD'nin, Türk tarafmın tepkisi üzerine Kıbns Türk tarafının siyasi eşitliğini göz ardı eden tutu- mundan vazgeçebileceğini de göz ardı etmiyor. öte yandan de Cuellar'ın Türk tarafına gönderdiği mek- tuplan içeriği açıklanmazken bunun "toprak", "yerleşim" ve "yerierinden editmiş kişilerie" ilgili olduğu diplomatik kay- naklarca kaydediliyor. De Cu- ellar 27 martta yayınladığı "sözlü" Kıbns raporunda da bu üç unsuru "çözüm bekleyen konular" olarak göstermişti. Genel Sekreter'm bu bağlam- da Türk tarafından "somut öneriler beklediğini" bUdirdiği sanılıyor. De Cuellar'ın aynı za- manda, "Uygun konjoaktür- den yararianılarak Kıbns soru- nunun çözümü yönünde adım- lann atılması için bu fu-satın degeriendirilmesini istediği" de belirtiüyor. Türk tarafının bu konudaki "olumlu" yaklaşırruna karşın, Rum tarafımn Kıbnsh Türkle- rin "siyasi eşiüiği" konusunda- ki "sessizliğinden" halen rahat- sız oknaya devam ettiği bildi- rüiyor. TürkYunanilişkilerinde sıcakdönemeçYunanistan'da hükümet sözcüsü Viron Polidoras, Mitsotakis'in, Yılmaz'ınönerisine sıcak yaklaştığını ve sonuç almayı düşünmesi durumunda Ankara'ya gidebileceğini söyledi. ANKARA/ATİNA (Cumhu- riyet)— Başbakan Mesut Yıl- maz, Y'unanistan Başbakanı Konstantin Mitsotakis'e bir mektup göndererek, diyalog çağnsında bulundu. Yılmaz'ın "iş başına gelir gelmez" Yunanistan'a yaptığı "diyalog" çağrısı Turk-Yunan ilişkilerinde yeni beklentilere yol açtı. Yılmaz, diyalog çağnsıru, baş- bakanlığa atanmai.ı nedeniyle Yunanistan Başbakanı Mitsota- kis'in kendisine gönderdiği teb- rik mesajını yamtlarken önceki gün yaptı. Mitsotakis, mesajın- da TürKİye ile "ciddi ve anlamlı bir diyaloğa girmeye bazır olduğunu" söylemişti. Cevabi mesajında, Türkiye 1 - nin Yunanistan'la "Dostluk, iş- birliği ve iyi komşuluk ilişkile- rini geliştirme politikasıyla tu- tarlı olarak" iki ülke arasında- ki bütün ikili sorunlan iyi niyet- le görüşmeye arzulu olduğunu bildiren Yılmaz, "Samimi inan- cımız odur ki, bu amaçla anlam- lı ve özlii bir diyalog süreci ih- das olunmalı ve sonuç almaya yönelik bir anlayışla devam ettirilmelidir" dedi. Yılmaz daha sonra şunlan be- lirtti: "Bu siıreç konusunda hükii- metimi/in farklı göriışleri olabi- lir. Kanaatirace, bu hususta bir ortak zemin oluşturulabilmesi için, yüksek si>asi düzeyde, sağ- duyu, soğukkanlılık ve iyiniyetle görüş alışverişinde bulunulma- sı yararlı olacaktır. Biz, Tıirki- >e olarak, bu çerçevedeki temel göriişlerimizi ikili ilişkilerimizin Ueri götürulmesine yardımcı ola- cak >npıcı bir anlayışla oluştu- rup, düşüncelerimizi ve deger- lendirmelerimizi önümüzdeki kısa dönemde Yunanistan'la piylaşmaya hazır olacağız." ABD devrede ABD'nin Kıbns konusunda olduğu kadar Türk-Yunan ilişki- lerinde de devrede olduğu öğre- nildi. Washington'un Atina ve Ankara'daki büyükelçileri kana- lıyla yüruttüğü gırişimlerde iki ülkeye "Ege'nin ihtilaflı sulann- da orta petrol aramalannı" önerdiği bildiriliyor. Geçen haf- talarda yapıian bu öneriye Ati- na'nın yanıtının ise söz konusu aramanın "ihtilafsız sularda gerçekleştiriimesi" yolunda ol- duğu ifade ediliyor. Atina'nın aynı çerçevede Türkiye ile bir "saldırmazlık paktınm" imza- lanmasını yeniden gündeme ge- tirdiği kaydediliyor. Türkiye, "Aynı ittifak içinde yer almalan" nedeniyle iki ülke ara- sında böyle bir pakta karşı çıkı- yor. Ancak "Bir dostiuk, işbir- liği ve iyi komşuluk" anlaşma- sının görüşülebileceğini be- lirtiyor. Yılmaz'ın Yunanistan Başba- kanı Mitsotakis'e ilettiği mektup Atina'da "Olumlu bir hava es- tirdi. Mesut Yılmaz'ın Mitsota- kis'i "Ankara'ya davet etmesi" ve "Türk-Yunan diyaloğunun başlaması için Ankara'nın iyi ni- yetini göstermiş olması, Anka- ra ile Atina'nın ilişkilerinde tek- rar "yeni bir sayfanın" açılaca- ğı izlenimini doğurdu. Ankara davetini "Ancak olumlu şartlar alünda veya olumlu sonuçlar ge- tirmesi halinde" kabul edeceği- ni; sözcü Viron Polidoris aracı- lığıyla belirten MitsoUkis'in, Yılmaz'ın mesajını "yapıcı olarak" nitelediği bildiriliyor. Mitsotakis'in Ankara ziyare- ti hakkında herhangi bir tarihin kesinlik kazanmamasına karşın, bunu yıl sonuna kadar gerçek- leştirmesi bekleniyor. Bu dönem içinde Kıbns sorunu ile ilgili ge- lişmeler açıkhğa kavuşmuş ola- cağı gibi, ABD Başkanı Bush'- un, Ankara ve Atina üzerinde- ki "etkilerinin" de hangi yönde bulunacağı anlaşılacak. Türk Yunan ilişkilerinde açı- lacak bu yeni sayfa iki ülke ara- sında bu kez yapıcı bir diyalog sürecini getirebilir. Buna neden olarak, bir yandan Atina'nın ABD ve ATden gördüğü "gizM baskılar"; diğer yandan yine ABD'nin "NATO'nun güney kanadında ve Balkanlar'da istik- rann sağlanması" gerekçesiyle, Ankara'ya yaptığı ve yapacağı "baskılar" gösteriliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle