Katalog

20 HAZİRAN 1991 HABERLER CUMHURÎYET/5 Tokar'a Bavyera liyâkat madalvası • Haber Merkezi — F.Almanya Bavyera Başbakanı Max Streibl, yazar ve işadamı Feyyaz Tokar'a "Bavyera Yüksek . Liyakat Madalyası" verileceğini açıkladı. özel bir yasası olan ve sayısı 1000 ile sınıriandınlmış olan Bavyera madalyası Tokar'a 4 temmuz günü Münih'te tarihi Antiquarium salonlannda törenîe verilecek. Tokar, bu madalyayı alan ilk Türk .olacak. Bu arada Avusturya Cumhurbaşkanı Kurt .Waldheim da Tokar'a -Avusturya'nın "altın şeref madalyası" venne kararı .aldığını bildirdi. Tokar .şimdiye kadar Fransa Cumhurbaşkanı Mitterrand'dan Legion d'honneur, Almanya Cumhurbaşkanı Weizsaecker'den yıldızb büyuk liyakat nişanı ve Italya Cumhurbaşkanı Cossiga'dan büyük şövalyelik madalyalan almıştı. 'Çağdaş Matahari' • ANKARA (UBA) — SHP Izmir Milletvekili Ahmet Ersin, ANAP MKYK'ya liste sonuncusu olarak giren İstanbul ll Başkanı Semra Özal'ın bundan sonra "çağdaş Matahari" gibi çalışacağını öne surdu. "Kongrede en önemlı olaylardan birı Semra Hanım'ın son sırada MKYK'ya gırmesidir" diyen Ersin, "Semra Özal'ın cumhurbaşkanının casusu gibi gorev yapacağını" ileri sürerek merkez karar ve yönetimde olanları Cumhurbaşkanı Özal'a yetiştireceğini, dedikodu yapacağını, belki teyp bıle taşıyacağını söyledi. 6 Liberal-MHP, koalisyonu' • A.NKARA (UBA) — SHP Muğla Milletveküi Musa Gökbel, "ANAP'ın erken seçim tarihini kesin olarak açıklaması halinde" yeni kurulacak hükümete "evet" diyeceğini belirtti. "Yılmaz'ın başkanlığı yeni bir tablo oluşturuyor. Şimdi halkın beklentileri de var. Bu beklenti dorukta iken, bence erken seçim istemeleri akıllılık olur" diyen Gökbel, ANAP Olağan Kongresi'nde yapılan değişikliğe ve Mesut Yılmaz'ın genel başkan seçilmesine olumlu baktığını söyledi. Gökbel, Akbulut-Yılmaz ikilemi içinde tabii Yılmaz derim. Benim için tarikatlarm galip gelmemiş olması önemli" dedi. Başbakan Yıldırım Akbulut'un "güdümlüluğu ile övündüğünü", Mesut Yılmaz'ın ise "güdumluluğunu ustaca sakladığını" öne suren Gökbel, Mesut Yılmaz yonetiminin bir "liberal- MHP koalisyonu" olacağını öne surdü. Özden'e ziyaret • ANKARA (Cumhuri>et Bürosu) — 50 avukat, Terorle Mucadele Yasası'nın iptali için dun Anayasa Mahkemesi'ne ve TBMM'ye dilekçe verdı. 5 kadar avukat, Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Gungor Özden'i dun ziyaret etti. Anayasa Mahkemesi kalemine Terorle Mucadele Yasası'nın iptalini isteyen dilekçeierini veren avukatlar, yasanın birçok hükmu ile gerek anayasaya, gerek uluslararası insan haklan sözleşmelerıne aykın olduğunu vurguladılar. Dilekçede, yasanın duşunce özgurluğune tahammül edemediği belirtılerek "Toplunı;al muhalefet 'terörist' ilan ediliyor ve susturulmak isteniyor" denildi. Yasayla basın ozgurluğunun ve kamunun bügilenme hakkınm yok edilmeye çahşıldığı belirtildi. Bu arada Anayasa Mahkemesi'nin anti-terör yasasının iptali konusundaki başvurulan Kurban Bayramı sonrasında karara bağlanacağı Öğrenildı. reddeı ÖzaFdan tasfiye tehdidî91'lerin, "Bizim Cumhurbaşkanı'yla konuşacağımız hiçbir şey yok" diyerek görüşme önerisini reddetmeleri tizerine Ozal'm Akbulut cephesine, "Yanlış yapıyorlar. Ben tavize filan yanaşmam. Böyle giderlerse seçime gider, hepsini tasfiye ederim" mesajını gönderdiği öğrenildi. ANKARA (Cumhuriyet Bu- rosu) — Akbulutçu milletvekil- lerinin, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın goruşme onerisinı red- detmeleri, Koşk'le bu ekip ara- sındaki gerginliği arrtırdı. OzaT- m Akbulut cephesine "Bdyle gi- derlerse seçime gider, hepsini tasfiye ederim" mesajını gön- derdiği öğrenildi. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, parti içindeki gerginliği giderme one- rilerine "Ben şantaja gelmem" diyerek kapıyı kapattı. Akbu- lutçu bazı milletvekilleri yumu- şamadan yana tavır alırken ba- şını Mehmet Keçeciler ve Nanuk Kemal Zeybek'ın çektiği bir grup, "Yılmaz parti içerisinde tasfiyeye girişirse, ayn parti kurmaya kadar gideriz" goru- şünü ortaya koydu. Akbulut'un onceki gün 91 ANAP milletvekili ile yaptığı toplantıda Özal'a ağır eleştiriler yöneltildi. Milletvekilleri, Yıl- maz'ın "erken seçim" tehdidi- ne "hodri meydan" kararı alır- larken, Özal'a artık guven duy- madıklarım sert bir dille ifade ettiler. Milletvekilleri, Özal'ın Mesut Yılmaz, gerginliği giderme önerilerine "Ben şantaja gelmem" dedi. Akbulut'u destekleyenlerden Sungurlu, Çiçek, Aşık ve Vuralhan yumaşamadan yana tavır alırken Keçeciler ve Zeybek'in başına çektiği bir grup "Partide tasfiye olursa ayrı parti kurmaya kadar gideriz" görüşünde. goruşme önerisini de reddede- rek "Bizim Cumhurbaşkanı ile konuşacağımız hiçbir şey yok. Soyleyecekierini Yıldınm Bey'e soylesin" dediler. Akbulut yanlısı milletvekille- rinin bu tepkilen Çankaya Köş- kü'ne ıletildi. Bunun üzerine özal'ın "Çok yanhş yapıyorlar. Ben tavize falan yanaşmam. Atanm bunlan partiden. Boyle giderlerse seçime gider, hepsini tasfiye ederim" dediği, Akbulut ekibine aktarıldı. özal'ın tavrına paralel olarak Yılmaz'ın "yumuşama" için araya girenlere kapıları kapat- tığı öğrenildi. Yılmaz'ın parti içerisindeki gerilimin giderilmesi amacıyla kendisıyle görüşen Akbulut yanlısı bazı mılletvekil- lerine "Ben şantaja gelemem. Güvenoyu vermezlerse seçime gidilir. Sonuçlarına da berkes katlanır. Kimseyle pazarlığa girmem" dediği öğrenildi. Akbulut cephesinde durum Akbulut'un yanında yer alan 91 milletveküi, Yılmaz'ın, taraf- h tutumunu Bakanlar Kurulu'- nun oluşturulmasında da orta- ya koyması halinde istifaya ka- dar gidebileceklerini önceki gün bir kez daha ortaya koydular. Ancak bu grup içerisinde yer alan Oltan Sungurlu, Cemil Çi- çek, Eyup Aşık ve Ercan Vural- han'm yumuşamadan yana ol- dukları göruldu. Başbakanlığı suresince Akbulut'un "sağ kolu" durumunda bulunan ANAP Grup Başkanvekili Ülkü Gökalp Güney, gerginliğin bir an önce sona erdirilmesi gerek- tiğini soyledı. Guney, "Tartış- malann içinde yokum. Kongre bitmiştir. Partide yeni bir yapı- lanma başlamıştır. Bize diışen görev hükumetimizi destekle- mek ve partinin daha iyiye git- mesi için katkıda bulunmaktır" dedi. Sungurlu da, kongredeki he- saplaşmaların geride kaldığını belirterek "Biz ANAP'lıyız. Partiye zarar verecek hiçbir ha- reketin içerisinde olamayız" dedi. Akbulut'un yanında yer alan eski Teşkilat Baskan Yardımcı- sı Ercan Vuralhan da Cumhu- riyet muhabirinin sonılarını ya- nıtlarken, Akbulut'un kongre suresince ciddi bir devlet adamı duyarlılığı içerisinde hareket et- tiğini belirterek "Sayın Akbulut bir itidal ve denge sembolu ol- du. İçinde bulunduğu psikolo- jik durumdan snnlarak, rejimin ve partinin geleceği açısından uyumlu davranmaya çalışmış- tır" dedi. Vuralhan şöyle konuştu: "Yılmaz boyle hassas bir do- nemden geçerken, kendisi de dikkatli hareket edilmesi gerek- tiğini mutlaka biliyordur. Sayın Yılmaz'a ve kuracağı hiıkume- te yardımcı olmak gerekir. Bu gergin ortamı aşmakta Cum- hurbaşkam'na da onemli gorev- ler duşmektedir. Kendisi, olay- ların üzerinde kalarak hakem roiüniı oynamalıdır. Yümaz da, göreve getirdiği yeni parti yöne- timini. parti içerisindeki gergin- liği arttırıcı davranışlarda bu- lunmaması konusunda uyarma- lıdır. Bazı eski yoneticilerin isimlerinin yerlere atılması ve çiğnenmesi eibi taskınlıklara en- gel olunmabdır. Parti içerisinde iki düşman kamp bulunduğu gi- bi bir imajı silmek lazımdır." Akbulut'un yanında yer alan Mehmet Keçeciler, Namık Ke- mal Zeybek'in başı çektiği bir grup milletvekili, Ydmaz'ın tas- fıyecüik hareketine hükümete güvensizlik oyu dahil partiden istifaya kadar gidebilecek her yolu deneme kararlıhğını koru- yorlar. Ozal-Akbulut göriişmesi Akbulut, dun oğle saatlerin- de Devlet Bakanları Kemal Ak- kaya, Mehmet Keçeciler, Ada- let Bakanı Oltan Sunguriu, İçiş- leri Bakanı Abdulkadir Aksu, Dışişleri Bakanı Knrtcebe Alp- temoçin, Kultur Bakanı Namık Kemal Zey bek iie iki saat göruş- tu. Akbulut, saat 15.00'te de Köşk'e çıktı. 1 saat 15 dakika suren görüşmenin ardından bir açıklama yapıhnadı. ÖzaJ, da- ha sonra Akkaya ve Maliye ve Gumruk Bakanı Adnan Kahve- ci'yi Koşk'e cağırdı. MKYK'nın Akbulut'u destekleyen il ve ilçelerigörevden alacağı belirtiliyor Orgütlerde ^tırpan' korkusu GÜNDÜZ İMŞİR Mesul Yıl- maz'ın genel başkanlığa se- cilmesıyle bir- likte, kongrede Yıldınm Akbu- lut'u destekleyen il örgutleri "endişeli" bir bekleyiş içine gir- di. Istanbul'da da Akbulut'u destekleyen 15 ılçenin yonetimi- nin feshedileceği, yerlerine ha- zırlanan golge başkan ve yone- tim kurullarının getirileceği ile- ri surüldü. Akbulut yanlısı il başkanlan il yonetimlennin fes- hi halinde ANAP'ın antidemok- ratık bir yapıya buruneceğinı, bunun da partinin kuruluş ama- cına ters duşeceğini belırttıler. Bazı il başkanlan "Bizi delege seçti. Ancak delege gorevden alabilir" şeklinde göruş belirtir- lerken, bazı il başkanları da "Yılmaz Be> kongrede söz ver- di. Seçim bu salonda kalacak di- ye. Ancak yine de kendileri bilir" dediler. 11 başkanlan erken seçim tar- tışması için de "Erken" nitele- mesinde bulundular. Kongrenin ardından kulislerde başlayan ba- zı il-ilçe yonetimlerinin feshedi- leceği söylentisi yurt çapındaki ANAP il örgutlerinde "panik" yaşanmasına neden oldu. İl baş- kanlanmn bir kısmının Anka- ra'da kalarak gelişmeleri bekle- dikleri goruldü. Göruştuğümüz il başkanlarının buyuk çoğunlu- ğu "Kazanan da kaybeden de A.NAP'lıdır. Mesut Bey birleş- tiricilikten soz ediyor. Aksi uy- gulamaya gitmez" fikrinde bir- leştiler. Bu arada Istanbul'da yo- netünden alınacağı ilerı surulen ilçe başkanlan, "tırpan harekâ- tı"na karşı önümuzdeki gunler- de bir araya gehneyı kararlaştır- dılar. Adının yazılmasını isteme- yen bir ilçe başkanı, oluşturulan MKYK'nın ilk etapta bazı iller ile tstanbul ılçelerinde "temizleme" hazırlıkları oldu- ğunu belirterek şunları söyledi: "İçinde benim de olduğum bazı ilçe başkanlarının Akbu- lut'u desteklemesi; başta Semra Özal olmak uzere Mesut Yılmaz yanlılannı rahatsız etti. Hatta kongre oncesi ANAP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Osman Cey- lan'ın ilçe başkanlarını tek tek arayarak Akbulut'u karşılama torenine katılmamalannı başka- nın ricası olarak bildirmesine karşın, buna uymayan ilçe baş- kanlan tespit edilmiş. Bu geliş- rae Semra Özal'a yakın çevreler- Akbulut'u destekleyen il yönetimleri ile Istanbul'daki 15 ilçenin yeni MKYK tarafından fesb edüecegi yolundaki söylenti, parti içinde telaş uyandırdı. ANAP MKYK üyeleri ile Genel Başkan Mesut Yılmaz, dun ilk toplantıyı yapıp görev dagdımını gerçekleşti- rirken, fesihlerie ilgili bir gelişme olmadı. Ancak örgutun endiseli bekieyişi sıiruyor. (Fotograf: Barış Bil) ce de doğrulandı. Hatta Mesut Yılmaz yanlılan gorevden almayı düsundukleri il başkanlan ile il- çelerde golge yonetim kurulu ve başkanlan bile oluşturmuşlar. İstanbul ii orgu'tu için için ka>- nıyor. S-6 ilçe başkanı bu geliş- melerden rahatsız olarak istifa- ya karar verdiler. Zor engellen- di. MKYK'da gorev dağdunı ya- pıldıktan sonra ilçe başkanları olarak bir araya gelmeyi duşu- nüyoruz. Kesin karanmızı bura- da, arkadaşlaria birlikte toplan- dıktan sonra alacağız". Edınilen bılgıye gore ilk etap- sul Bey, adaletli olmayı vaat et- ti. Bana gore o mucadele kong- re salonuoda bitti. Hepimiz ANAPIıyız. Mesul Bey de bi- zim şimdi genel başkanımız. Ben şahsen Giımuşhane il baş- kanı olarak kendisine oy verme- dim. Ama o gunden sonra be- nim genel başkanımdır. Şu ve- ya bu şekilde aleyhinde olmak söz konusu değildir. Erken se- çim konusunda kararı hıikumet verecektir. Şu anda hukumet kurup bir toparlanma hareketi- ne girişecek. Bunun Jçin neye gore erken seçim olacağı belli Mehmet Çiler (Kırıkkale): Böyle bir şey yapmaları miim- kün değil. Mesut Bey partide birleştirici rol ovnama garanti- sini kongrede verdi. Bizim par- tide kaybeden, kazanan yoktur. Herkes goretine devam edecek- tir. Bu işlere yukarısı karar >e- rir. Genel başkanımız en doğru kararı verecektir. Rıza Sinanoğlu (Malatya): Bir kere kazanan da kaybeden de ANAP'lıdır. Boyle bir uygula- maya girişemezler. Bir şej yapa- mazlar. Beni feshetse bile, beni delege seçmiştir. 600 tane il de- tştanbul'da feshinin kararlaştırıldığı belirtilen ilçelerden önce Fatih, Üsküdar, Ümraniye ve Gaziosmanpaşa'nın daha sonra da Adalar, Bakırköy, Beyoğlu, Eminönü, Kâğıthane, Şişli, Zeytinburnu, Kartal, Küçükçekmece, ve Yalova'nın görevden alınacağı belirtiliyor. ta feshinin kararlaştınldığı belir- tilen ilçeler arasında Fatih, Üs- küdar, Ümraniye ve G. Osma- npaşa yer alıyor. Adalar, Bakır- köy, Beyoğlu, Eminonü, Kâğıt- hane, Şişli, Z. Bumu, Kartal, K. Çekmece ve Büyükçekmece ile Yalova'nın da daha sonra gorev- den alınacağı ileri suruluyor. Akbulut'u destekleyen il ve il- çe başkanlarının konuyla ilgili goruşleri şoyle: Süleyman Köprulü (Gumuş- hane): Boyle bir uygulama yapa- caklarını zannetmivorum. Me- değil. Önce belirginlik şart. ün- dan sonra seçim duşunuluyorsa bize de uymak duser. Şu anda erken seçimi duşünmek bana gore yanlış. Recai Alptekin (Erzincan): Hiçbir şey olmaz. Feshederler- se ederler. Takdir onların. Bu bir söylenti. MKYK'nın boyle bir şey yapacağını zannetmiyorum. Şu anda erken seçim diye bir ge- lişme soz konusu değil. Bu açı- dan bir şey söylemek için erken. Partinin yetkiîi organlan bu ko- nuda karar verirse biz de uyarız. legesi seçmiştir. 45 gun içinde ben seçime gider yine kazanı- rım. Biz Yıldırını Bey'i destek- ledik. Ama seçimi kaybetti. Ma- denı ki şimdi genel başkanımız Mesut Bey, bakalım iyi goturur- se, partiyi iktidara taşıyacaksa biz de destekleriz. Biz partinin iktidara gelmesi için çalışıyonız. Kim partiyi iktidara surukleye- cekse biz onu destekieyeceğiz. Kongre bitti. Ahmet Bozkurt (Adıyaman): Mesut Yılmaz genel başkanlığa seçildikten sonra yaptığı açıkla- mada parti içi çekişmelerinin kongre salonunda kalacağı, her şeyin burada bırakılıp, Turkiye- deki il teşkilatlarıntn tek bir vu- cut haline gelip 1983 ruhunu tekrar ANAP'a kazandıracağını beyan etmiştir. Biz Adıyaman teşkilatı olarak genel başkanı- mız \e başbakanımızın yanında yer aidık. Partimizin guç kazan- ması için Adıyaman teşkilatı olarak tiim çabalarımızı harca- vacağız, önce olduğu gibi şimdi de desteklemeye devam edeceğiz. Alaattin Ehnas (Şişlı): Benim de kulağıma geldi. Ama böyle bir olasılık, içinde bulunduğu- muz durumda akla yatkm gel- miyor. Kongre demokratik bir mucadeledir. Biz de bir larafın kazanması için çaba sarfettik. Ama sonuçta kongreler biter, ANAP'ın geleceği diışuniilür. Gelişmeleri beklemekfen başka yapacak bir şeyimiz yok. Kadir Ramazan Coşkun (Ba- kırkoy): Bir kere MKYK iki ta- raftan da destekle kuruldu. Bu kurulda Akbulut'u destekleyen arkadaşlarumz da var. Biz doğ- ru bildiğimizi yaptık. Ama ma- dem ki seçimi Mesut Bey kazan- dı, saygı duyarız. Ama ileri siı- rülen uygulamayı gerçekleştir- mek için MKYK'da uçte iki ço- ğunluğun sağlanması gerekiyor. Bu açıdan bu mıimkun değil. CÜNEYT ARCAYÜREK Akbulut'un yeni konutu Rvzi Çakmak Köşkü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Yıldınm Akbulut, ANAP genel başkanlığını yitirdikten sonra eşi, çocuklan, damadı ve yeni doğan torunu Mehmet Yıldırım ile birlikte oturmak için ev aramaya başladı. önce Akbulut'a "uğursuzluğu" ile ünlenmiş "Kader" Sokak 30 numaradaki Maliye Bakanlığı'na ait ev gösterildi. Kader Sokağı'ndaki ev politikacılar arasmda "ngnrsuz" sayıhyordu, çünkü eve taüp olan eski Maliye Bakanı Vural Ankan, bakanlıktan azledilmiş, konuk ettiği eski Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem görevinden istifa etmişti. Akbulut ailesi, Kader Sokağı'ndaki yeni konutlan için taşınma hazırhklanm sürdürürken Cumhurbaşkanı Turgut özal'dan haber geldi. Cumhurbaşkanı, Yıldırım Akbulut için Çankaya Köşkü'nün bahçesindeki Fevzi Çakmak Köşkü'nü uygun buhnuştu. Fevzi Çakmak Köşkü, en son 12 Eylül'ün başbakanı Bülend Ulusu'yu konuk etmişti. (Fotograf: Barış Bil) YAZIYOfl TO'yü kaygılandıran Kiişk ••• ANKARA — Yeni başbakanla Çankaya arasındaki ekono- minin patronluğu sorununu çözmeye yönelik gitgelleri ya- kından izleyen çok üst düzeydeki bir yetkiliye göre, "TÛ, fe- na halde köşeye sıkıştı" Ekonomide çok başlılıktan tek patronluğa geçiş sağlanır- sa, aynı yetkili, siyasal çok önemli bir adım atılacagına ina- nıyor ve akılcı kimi yorumlar getiriyor. Ona göre; TÖ, hemen her dönemde, özellikle Çankaya1 ya çıktıktan sonra, sryasal egemenliğini pekiştirmek için eko- nomiyi kullandı. Ekonominin iplerini elinde tutarak, başta işa- damları hemen her çevreye dilediği ölçüde baskı uyguladı. Çok başlılığı özellikle Çankaya'ya çıktıktan sonra uygulattı. Bir bakanla olmazsa ötekiyle dilediği sonuçları almayı başardı. Oysa, 1983'te iktidara gelen partinin programında "eko- nominin tek elde toplanacağı" vaadi yer alıyordu. Başba- kanlığa gelen TÛ, kendı koyduğu kuralı, Kaya Erdem'le uzun yıllar uyguladı. Üstelik TÖ, askeıierden 12 Eytül'de görev alır- ken, "ekonomide tek adam" koşulunu öne sürmüş, iki baş- lı düzen kurulur kaygısıyla Maliye'ye Adnan Kafaoğlu'nun atanmasına karşı çıkmıştı. "Dün dündür, bugün ise bugün" sözü, son zamanlarda Demirel'den çok, Çankayalı'ya yaraşıyor. Dün kolayına gel- dığinden ekonomide tek patronu, bugün ise, işine daha çok elveren çok başlılığı savunuyor. TÜSİAO resepsiyonundaki sözlerden nem kapan Mesut Yılmaz, yanına ekonominin yeni patronunu alarak Çanka- ya'ya çıkıyor ve... Tek patrona TÛ direnişiyle karşılaşıyor. Ko- nuşmaların özünde şöyle bir hava esiyor Köşk'te: TÖ, Y l l m a z " Pakdemirli ikilisine daha önce duyurduğu gerekçelerı yineliyor. Ekonomiyle uğraşan ÇIKiyor. k budenligenışieyenif- kabUİ edlVOr. levlerle ayrı ayrı uğ- yaŞatâCaK V3 Cİ3 raşmasına ya da koor- vatırarak d dıne etmesine maddi yalirai^ olanak olmadığını an- KOHUyU y iatıyor. Başbakan yar- bSŞkaSina teSİİITl dımcısının altında bir öWıı/nr iki devlet bakanı olsa? P " ' / ^ ' - Hani şöyle Işın Çele- bi gibi, bir ayağı Köşk'te öteki ayağı hükûmette olan bir iki bakan. Başbakan yardımcısına yardım etse... Oysa, çok başlı ekonomi tezine "müttefik ararken" TÖ, başka öğelerie karşılaşmış. Ekonomide tek adam, tek yet- ki, tek imza sahibi olmayınca işierin çorbaya dönüştüğünû konuyu açtığı yüksek düzeydeki kişiler TO'ye anlatmışlar. Köşk'teki üçlü görüşmede çok başlılığı savunurken, TÖ Pakdemirli'ye de cazip gelen "yeni görüşler, yeni planlar" açıklıyor. Örneğin Maliye Bakanlığı tümüyle kalksın. Gelir- ler Bakanlığı olsun. Gümrük ise başka biçime. Pakdemirli bir ara kapılır gıbı oluyor bu görüşlere... TÖ neden direniyor, niçin çok başlı sistemi savunuyor? Ekonomide dizginler elinden çıkarsa, ya da ekonomiye et- kisi hükümetten sonraki sıraya, ikinci ama önemsenmez st- raya düşerse, Çankaya'dan işadamlanyla hatta bastna, her çevreye uzanan -hadi baskı demeyelim- "etkinin çok azalacağım" biliyor, kaygılanıyor. İşte TÖ'yü köşeye sıkıştı- ran olay. Ekonomiden sonra, dış sorunlardaki tek adamlı- ğın sona ereceğinden kuşkulanıyor. Oysa, Mesut Yılmaz da rahatta değil, darda. Önümüzde- ki bir buçuk yılda dev sorunları çözerek seçime gitmesi ola- naksız. Bir başka yanlısı daha var Yılmaz'ın. Kongreden önce ekonominin patronluğuna Pakdemirli'yi getireceğini gerek- siz acelecilikle açıklaması. Bir yerde TÖ'yü haklı çıkarıyor. Ekonomiden anlamadığh nı peşinen kabul ediyor. Hükümeii yaşatacak ya da yatıra- cak iktidarın can damarı konuyu tümüyle başkasına teslim ediyor. Pakdemirli, bakalım "öğütlere uyarak" her karan daha önce Başbakana danışacak mı? Yılmaz, hükümet kurarken her açıdan Akbulut olmak ya da olmamak sorunuyia karşı karşıya. P A R T I L E R D E N Ekonomi 'umutsuz hasta 5 ANKARA (ANKA) — SHP Grup Başkanvekili Onur Kumbaracıbaşı, Ekrem Pakdemirli'nin Türkiye ekonomisini düzeltecegi yolundaki açıklamalannı değerlendirirken, "Umutsuz hasta, uydurma ilaçlar ve sahte doktorlann reçeteleriyle iyileşmez" dedi. Kumbaraabaşı, Ekrem Pakdemirli'nin ekonomiden sonımlu bakan olmasıyla ekonominin iyileşeceğini beklemenin "gerçekci" otaıadıgını ifade etti. Kumbaracıbaşı, Pakdemirli'nin daha önce de Maliye Bakanlığı görevinde bulunduğunu ammsatarak, "Kendisini eskiden beri biz de Türk halkı da tanır. ANAP'ta bu kongreyle bir değişiklik olmadı. Bir genel başkan yardımcısı seçildi. 'Şofördeğiştj' ANKARA (UBA) — ANAP Genel BaşkanlığYna seçilen Mesut Yılmaz'ı şoföre benzeten ve "sadece sunucu değişti" diyen Halkm Emek Partisi Kars Milletvekili Mahmut Alınak, Cumhurbaşkanı Turgut özal ve Başbakan Yıldınm Akbulut döneminde görülen açhk, işsizlik, baskı ve şiddetin, Mesut Yılmaz döneminde de devam edeceğini öne sürdü. Alınak, ANAP'ın yeni Genel Başkanı Mesut Yümaz'ın "Bir avuç sermaye azmlığının sözcülüğünü yapacağım" belirtti. Bazı çevrelerin de "Yılmaz'ın umut teciri" olarak çalıştığmı ve böylece halkın bir süre daha oyalanacağım iddia eden Alınak, "Değisen bir şey olmayacak. Ekonomik sıkıntılar, mevcut düzen oldugu gibi sürecek" dedi. DYP'nin ekonomik hedefi ANKARA (UBA) — DYP, iktidara geldiğinde Türkiye'nin yılda vasati yüzde 6.5-7 oranında büyümesini hedefliyor. fj Istikrar içinde devamlı büyümeyi amaçlayan DYP, yatuTmlan "gösteriş ' yot. v~ yatırimJara değil sermaye-hasıla katsayısı yüksek yatu-unlanna" yapacak. özel teşebbüse gerekli kaynaklann aktanlması için para ve sermaye piyasasıyla devletin mali yapısında da önemli değişiklikler öngörülüyor. Halen mevcut dış borçlann anapara ve faiz ödemelerini çok yüksek bulan ve bunlan biraz yayma imkâmm araştıran DYP, aynca yatınmlara ve genelde ekonomiye döviz desteği için ihracatın yülık artış hızının yüzde 15'ten aşağıya düşürillmemesi gerektiğini belirttL BAŞSAĞUĞI Değerli büyüğümüz ABDULLAH YAKUT vefat etmiştir. Kendisine Tann'dan rahmet, kederli ailesi ve yakınlarına başsağhğı dileriz. VARLI AtLESt