Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
r
7 NİSAN 1991 CUMHURÎYET/17
HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN
Uevlet Meteoroloji Isleri Gene
Müdürtüğû'nden alınan bilgıye gö-
ne bütün bölgeler buluflu; Marma
ra, Ege, Iç Anadolu, Akdenız, Bati
Akdeniz yağmur, yer yer sağanak
yağışlı geçecek. HAVA SlCAKLi-
Gl: Onemlı bır değtşiklik olmaya-
cak. RÜZGÂR: Güney ve doğu,
yurdun kuzeybatı kesimlennde ku-
zey ve doğu yönlerden orta kuv-
vette, yurdun kuzeybatı kesimle-
nnde yer yer kuvvetii esecek. De-
niztenje Karadeniz ve Kuzey Ege'de
gündoğusu ve poyraz, Marmara,
yıldız ve poyraz, diğer denizlerde
kıble ve kesişlemederı 5 kuvveön-
de, saatte 4 ııa 16 yer yer 21 denız mılı hızia esecek. Dal-
ga yûkseMigı 1. yer yer 1,5 ile 2 metre dolayında olacak.
Van Göiû'nde hava: ParçaJı bulıırJu geçecek. Rûzgâr gü-
ney ve batı yönlerden orta kuvvette esecek. Göl. kûçük
dalgalı, görüş uzaklığı 10 km cıvarında bulunacak.
Botı
Bursa
ÇanaMofe
Cofurt
Denzk
Y 20° 11° OyartBkif B 18°
¥ 15" 5°Edime
B 15° PErancan A VP
Y 13° 5°Ercurum
B 9° 1° Esltşehı'
Y 13° 3°Gjaantap
Y 20P 13° ûresun
Y 18° 9°GûmüşlaneB 11°
B 11° 5°H*Wn " ""
Y 18° 7°lsf)artı
Y 17° 3°lsöı*ıi
Y 15° 3°lzm»
B 12° 6°Kare
B 15° T°KaS*nonı Y 12»
Y 0 ° 2°Ka*s»n
Y 17" 5°Kırtfcre*
Y 17° 9°Kon*a
B 14° 3°Kükhya
Y 16° 8°Mabtya
J
Hetsınkı ^ ^
Leningrad
Moskova
|ash Cta* fc*ç* B-bukı«u G^ûne* Martı S-as* Y-yajmurtu
BULMACA
1
2
3
A
1
•
2 3 4SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8
L.l/ Bir cins sülün...
jOsmanlı toprak dü-
zeninde yıllık geliri
yüz bin akçeyi aşan
dirlik. 2/ Akdeniz
bölgesinde bir akar-
su... Kanşık renkli.
,3/ Divan edebiyatı
nazım şekillerinden
biri... Canh, diri. 4/
Yabanansı. 5/ Ziftle
'kaplı yuvarlak bir
;sepetten oluşan ve
Fırat ırmağında kul-
lanılan sandal... Ce-
zayir'de bir liman
kenti. 6/ Az pişirilmiş yumurta. 7/
' lskandinav ülkelerine özgü üflemeli
bir çalgı... Dinde bağnazlığı aşırılı-
ğa vardıran kimse. 8/ Bir işi yerine
getirme... Bilgiçlik taslayan kimse 9/
Yağı alınmış sütten ya da yoğurttan
yapılan peynir... Kimi belgelere ge-
çerlik kazandırmakla yükümlü kamu
görevlisi.
YUKARIDAN AŞAGlYA:
1/ Lezzet... Erzurum yöresinde saya
töreninde verilen ad. 2/ Yüce... Osmanh devletinde kapıkulu as-
lcerlerine ve kimi görevlilere üç ayda bir verilen ücret. 3/ De-
miryolu... Toplanan süprüntüleri alıp atmakta kullanılan saplı
kap. 4/ Bezekçilikte kullanılan yeşil ve pembe dalgalı bir çeşit
sedef. 5/ Çocuk... Düzen, hile. 6/ XVIII. yüzyüda Fransa'da
inoda olan gösterişli bir bezeme biçemi.7/ Saz, yaprak gibi bit-
kilerden örülmüş taban örtüsü... Kurşun boruların ağzıru aç-
jnakta kullanılan ucu sivri takoz. 8/ Çorum'un bir ilçesi... Bir
tür lngiliz birası. 9/ Hızlı uçan, uzun ve dar kanatlı kuş... Ağ-
lama, inleme.
60 YIL ONCE Cumhuriyet
Ses kraliçesi
7 NİSAN 1931
Gazetemiz tarafından tertip
edilen Ses Kraliçeliği
müsabakasında birinciliği
kazanarak Güzel Ses
Kraliçesi olan Hüdadat Şakir
Hanım bir kaç ay evvel
Paris'e gitmiş ve oradan
Nis'e giderek beynelmilel
güzel ses müsabakasına
iştirak etmisti. Hüdadat H.
16 milletin iştirak ettiği bu
müsabakada altıncılık gibi
iyi bir derece aldıktan sonra
.
v
'Milletler şarkısı" filmine iştirak etmiş ve bir kaç şarkı
okumuştu.
Ahiren Milletler şarkısı Fılmi ikmal edilerek Istanbul'a da
gönderilmiştir. Herkesin merak ve sabırsızlıkla beklediği
bu fılim, cumartesi akşamından itibaren Glorya
şinemasında gösterilmeğe başlanacaktır.
Hüdadat Şakir Hanımın Avnıpa'da kazandığı
muvaffakiyet ve sesinin filme uygunluğu "MilletleT
şarkısı" filmine olan merakı bir kat daha arttınnaktadır.
Ses Kraliçemiz, Milletler şarkısı filmine iki şarkı
okumuştur. Bunun birisi Türkçe olup, Cemal Reşit Beyin
bestelediği halk şarkılanndan "Ayın on dördü.!'
şarkısıdır. Diğeri de "1ravyata"dan bir parçadır. Hüdadat
Şakir Hanım söylediği halk şarkısı ile alafrangada
olduğu kadar alaturkada da muvaffakiyet gösterdiğini
isbat etmektedir.
Milletler şarkısı fılmi yalnız milletlerin şarkısmdan ibaret
değildir. Bu fılim merakh bir hikâyeyi de ifade
etmektedir. Bilhassa, bu hikâyenin kahramanları sırasma
ğeçen Fransız'lann meşhur ve dilber artistlerinden Dolli
pavis ile Simon Serdan filme başka bir parlaklık
yermektedirler.
Glorya sineması mudiriyeti bu fılmi halka göstermeden
evvel hususî bir matine yapacaktır. Bu matineye erkânı
matbuat ile rüesayı memurin davet edilecektir.
30 YIL ONCE Cumhuriyel
Subaylara oy hakkı
7 NtSAN 1961
Kurucu Meclis'in öğleden sonraki
pturumu saat 14.30'da açıldı. Söz
alanlardan Avni Doğan, 27 Mayıs
Inkılâbı sırasındaki tutumu ile
Türk ordusunun şerefli bir imtihan
yerdiğini, subaylara oy hakkı
tanımakla orduyu politikaya atmış
olunmıyacağını söyledi. Bahri Savcı
aynı tezi savundu. Rauf
Gökçe konuşmasında İsmet Giritli'ye cevap verdi.
Müteakıben söz alan Kenan Esengin, uzun uzun
alkışlanan konuşmasında Balkan Harbinde ordunun
t>olitikaya girmesinin sebeplerini izah etti ve: —Subayları
cemiyetin içinden dışarı atamazsımz. Elbette düşünecek
ve münakaşa edecektirî'dedi.
kifayet önergesinin kabulünden sonra 7 adet tâdil teklifi
öya konuldu reddedildi. Bunlardan birinde teklif sahibi,
erlerin oy kullanamaması karşısmda aynı yaştaki
kadınlann oy kullanmasının cinsler arasında aynlık
doğuracağını iddia etmekte idi. Neticede subaylara oy
hakkı verilmesini sağlayan 7 nci madde açık oya kondu.
463 kişi lehte, 38 kişi aleyhte oy kullandılar. 4 kişi
çekimser kaldı. Bu suretle subayların oy kullanmalan
kabul edildi.
GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriyet
ANAP'ta kongre virajı
7 NİSAN 1990
ANAP'ın yakın geleceği belirleyecek Merkez Karar ve
Yönetim Kurulu loplantısı, bugün Başbakanlık
Konutu'nda iftar yemeği sonrasında başlayacak. Parti içi
muhaJifler Başbakanlık Konutu'nda toplanmasına tepkf
Şösterdikleri MKYK'ya, kongrenin en geç bu yılın
şonbahar aylarında yapılması isteği ile gidecekler. Hasan
Celal Güzel, Yılmaz taraftarlan ile muhafazakârlar,
Başbakan Yıldırım Akbulut'u, "Erken kongre tarihini
açıklamaya" ve ANAP Başkanlık Divanı'nda yeni
düzenlemeye zorlayacaklar. Hasan Celal Güzel ve
arkadaşlarının MKYK'da kongrenin 15 eylülde
toplanması yolunda bir önerge verecekleri ve başkanlık
âivanmm istifasını isteyecekleri öğrenildi.
Y 17° 8°
Y 18° 8°
Y 20° 12°
Y 16° 4°
B 14° 5°
Y 14° 3°
B 11° 7°
B 12° 8°
11° 7°
e 15° 8°
Y 11° 7°
Y 12° 4°
Y 13° 6°
8 12° 8°
B M° 6"
Y 13° 5°
B 10° 2°
Y 12° 2°
Y 11° 7°
4° Van
4°Ybzgal
7"Zongutok
• ^
DÜNYA'DA BUGÛN
Amman
Alına
BaÇdat
Barcelona
Basel
B«lgrad
Befiın
Bonn
Brûksel
Budapeste
Cezayır
C«Me
Ouba
FıanKtun
Grne
Hetsınld
Kahıre
Kopenhag
Y 12°
A 26°
Y 16"
B 23°
B 18°
Y 10°
Y 20°
B 14°
B 13°
Y 10°
Y 18°
Y 10°
B 17°
A 27°
A 35°
B 13°
A 22°
Y 11°
Y 21°
B 10°
B 13°
A 21°
Unıngrad
Lonürs
Madid
Milano
Montreaı
Moskova
MOnh
New York
Oslo
Pans
Pn«
Rıyad
Ploma
Sofya
S
B 15°
Y 12°
B 16°
Y 12°
B 13°
B W°
Y 5°
Y 12°
Y 13°
A 37°
Y 15°
Y 15°
B 21°
Tunus
Vatşova
Venedk
Viyana
B ie°
Y 14°
Y 10°
WaslmgtDn
Zûnh Y 10°
TABTISMA
Fethiye'deki Ormanı
Bizim ormanlarımızı hangi oranda halka açmamızın uygun
olacağı konusunda aydınlanmızı ve politikacılarımızı
düşünmeye çağınyoruz.
20 Mart 1991 günlü Cumhuriyet gazete-
sinde bitkibilimci Sayın Ali Yılmaz tarafın-
dan yayımlanan "Fethiye'deki Günliik
Ormanı" isimli yazı biz ormancılaruı ve ül-
kemizin en önemli dertlerinden birini dile
getirmiştir. Ülkemiz çok dağhk ve engebeli
bir topoğrafik yapıya sahiptir. Bu nedenle
de toprak erozyonu çok önemli bir etken ol-
maktadır. Uzun yıUardan beri bu önemli et-
ken üzerinde durulmadığından, ülkemizin
bitki örtüsü çok zarara uğramış, dağlarımı-
zın ve tepelerimizin birçoğu, Ay yüzeyi gi-
bi kayalık hale gelmiştir.
GünlUk ormanlarının korunması için
söylenen ve yazının başına alınmış olan üç
tümceyi, birkaç sözcüğünü değiştirerek ül-
kemizin bütün ormanlannı kapsayan yerin-
de bir istek olarak aşağıya yazıyorum:
Kendilerini iüke ormanlarının sahibi sa-
yanlardan son dileğimiz: Bu doğa harikası
emanet ne orman idaresinindir ne yöre hal-
lunındır ne de piknikçilerindir. Ülkemizin
onnanlan, doganın, tüm insarrfar adına bize
emanet ettiği bir dilber, bir tarih, bir anıt-
tır. Hepimiz iistüne titreyerek bu dunya
emanetini korumakla gorevliyiz.
Bu sözlerin belirttiği gerçeği, ülkemizin
aydınlarına özellikle politikacılarımıza an-
latamamanın üzüntüsü içindeyiz.
Sayın Ali Yılmaz, Katrancı koyundaki
piknik yerinde gördüğü acıklı durumu, çok
güzel şekilde anlattıktan sonra "Pek çok
agacın dallanna insanlar asılmış, dallar kı-
rtlmış. Gövdelerinde >e toprak üstünde gö-
ler? Birkaç yıl önce acıklı durumlannı ya-
kından gördüm.
Sayın Yılmaz yazısının sonunda günlük
ormanlarının sıkı bir şekilde kontrol altına
alınmasını istiyor ve "Günliik ormanlarının
bir metre yakınına avcılar, cebinde kibrit,
çakmak. çakı olanlar yaklaşamaz deyin. Ne
olur, insanlık onurumuz adına, doğamn bi-
ze armağan ettiği bu harika emanete sabip
çıkın" diyor. Aynı şeyi biz bütün ormanla-
nmız için söylüyoruz, çünkü her birinin ayn
güzelliği ve ayn yararlan bulunmaktadır.
Geçende yetkili bakanımız, televizyonda
yaptığı konuşmada "Ormanlann halka açıl-
makla daha iyi konınacağım" söyledi. Sa-
yın Ali Yılmaz'ın söylediklerine tamamıyla
ters diişen bu görüşe kattlamıyoruz.
ABD'nin güney bölgesinde gördüğümüz
ormanlar, bütünüyle telörgü içerisine alın-
mıştı. Ayrıca telörgülere ceryan veriliyordu.
Dokunan ölmüyor, fakat sopa yemiş gibi
oluyordu. Bu kadar sert önlemler almala-
nnın sebebini sorduğumuzda, "Çevre hal-
kı ormanın kıymetini tam olarak öfrenin-
ceye kadar telörgülere elektrik vermek
zonındayız" dediler.
Bizim ormanlarımızı hangi oranda hal-
ka açmamızın uygun olacağı konusunda ay-
riinen köklerde yandamalar. Onca insan ve
araç tarafından alüvyon toprak basıla ba-
sıla sıkıştınlmakta. Tüm ağaçlar neşesini yi-
tirmiş, küskiinleşmiş, durgunlaşmışlar. Ko-
nuklann yüzlerine gülemiyorlar" demekte- dınlanmızı ve politikacılarımızı düşünme
dir. ye çağınyoruz.
Sormak isteriz, ülkemizin diğer orman-
larındaki durum nasıldır? Oralardaki ağaç-
lar, insanlann yüzlerine gülebiliyorlar mı?
Bu satırlann yazarı', 45 yıl önce Sankamış'ta
görevüydi. O zaman Sarıkamış ormanları
90 bin hektar idi, 2/3'ü Ruslar tarafından
dikilerek yetiştirilmişti. Şimdi Sarıkamış or-
manları 30 bin hektara inmiş ve seyrekleş-
miştir. Kalan kırık dökük ve yaralı, bereli Prof. Dr. TAHStN TOKMANOGLU
çamlar insanlann yüzlerine nasıl gülebilir- TMMOB Orman Müh. Od. Ba^kanı
Yeterli ve etkili önlemler alınmazsa, ya-
kın bir gelecekte ülkemizin tamamı, Ay yü-
zeyi gibi kayalık ve üzerinde herhangi bir
bitki bulunmayan çıplak arazi haline gele-
cektir. Torunlanmıza da yaşama olanağı
kalmayacaktır. Bizden söylemesi, iözleri-
mizde asla abartma bulunmamaktadır.
T.G
ANTALYA 3. SULH CEZA MAHKEMESİ
KARAR
Esas No: 1990/31
Karar No: 1990/811
C. Sav. No: 1990/2
Hâkim: Hasan Yaşar Oktay 20966
Kâtip: Nazmi Doganer
Davacı: K.H.
Sanık: TURGAY KURT - Hayrettin oğlu, RemziyeUen olma, 1964
doğurolu, Kars iü Kağızman ilçesi, Kumbet mahallesi, Hane II, Cilt:
002/01, Sayfa: 29*da nüfusa kayıth olup halen Antalya Kenanevren
Bulvan 122 sokak, Tas Apanman No: 17'de oturur, evli, çocuksuz,
okur yazaı, sabıkasız, mandıtacüık yapar.
Suç: Halk sağlığına zararlı gıda maddesi SrMSk"*^ ---«—*
:
~
Suç Tarihi: 14.9.1988
Yukanda açık kimliği yazılı sanık hakkında açılan kamu davası-
mn raahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Sanık Turgay Kurt'un olay zamanı Al-
tın Yaylacı firması ismi ile yoğurt imal ettiği, Antalya Belediyesi A.Ş.
lşletraesi tarafından 22.9.1988 tarihinde yapılan inceleme sonunda ve
alınan aynı tarihli rapor münderecatından sanığın imal ettiği yoğurt-
lann gıda maddeleri nizamnamesinin 52. maddesine göre insan sağ-
lığına az veya çok zararlı olduğunu bildirir rapor münderecatı ışığın-
da sanığın C. Savcıhğı tarafından TCK'nın 3%. maddesini ihlal etti-
ğinden bahisie kamu davası açılmış, sanık duruşmada suçunu tevil
yollu ikrar etmiş, mahkememizce Adli Tlp Kurumu'ndan mütalaa is-
tenmiş, Adli Tip Kurumu Başkanhğı 5. Ihtisas Kurulu'nun 30 Ni&an
1990 gün ve 808 karar sayılı mütalaasından sanığın imal ettiği yoğurt-
larda gıda maddeleri tüzüğünün 52. maddesine göre EbCoril bulun-
maması gerektiğinden bakteriyolojik analizinde ekoli tespit edilmış,
suça konu orijinal ambalajb yoğurt numunesinin bu hali ile 59/A mad-
desi geregince sağlığa az veya çok zarar vermiş derecede bozulmuş
sayüacağı oy birliği ile mütalaa edildigi anlaşümış ve bu şekilde sanı-
ğın savunmasına itibar edilmeyerek TCK'nın 396. maddesi uyarınca
cezalandınlmasına karar verilmiştir.
Sanığın eylemine uyan TCKnın 396. maddesi geregince 3 ay hapis
ve 5000 lira ağır para cezasıyla cezalandınlmasına,
Sanık hakkmda başkaca antırma ve eksiltmeye takdiren yer olma-
dığına,
Sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının süresi nazan dikkate
ahnarak 647 sayılı kanunun 4. maddesi geregince beher gttntt 300 lira
hesabıyla ağır para cezasına çevrilerek neticeten sanığın 27.000 lira
para cezasıyla cezalandınlmasına,
Sanık hakkında hükmolunan ağır para cezalan aynı neviden oldu-
ğundan TCK'nın 72. maddesi geregince içtima ettirilerek neticeten ve
içtimaen sanığın OTUZİKİBİN LİRA AĞIR PARA CEZASIYLA
CEZALANDIRILMASINA. .
Hükmolunan cezanın miktan itibanyla 647 sayılı kanunun 5. mad-
desinin takdiren tatbikine yer olmadığına,
Sanığın duruşmadaki hal ve tavn, ahlaki temayülleri, suç işleme
hakkındaki eğilimi nazarı dikkate alınarak erteleme halinde ileride
suç islemekten çekineceğine dair mahkememize olumlu kanaat gel-
mediğinden, hükmolunan cezanın 647 sayılı kanunun 6. maddesince
takdiren yer olmadığına,
TCK.nun 402. maddesi geregince hükmolunan hapis cezası müd-
detine müsavi olarak sanığın cürme vasıta kıldığı meslek ve sanatın
ve ticaretin tatiline,
Iş yerinin fiilen işleniş şekli ve niteliğine göre takdiren 7 gün süre
ile kapatılmasına,
Kesinleşen karar özetlerinin büyük harflerle yazılmak suretiyle ve
kapatma süresi kadar kalmak üzere kapatılan işyerinin goze carpan
bir yerine yapıştınlmasına, aynca karar özetimn mahkemece C.Sav-
cüığına bildirilerek ve masrafı bilahara hükümlüden alınmak üzere
Ankara-tstanbul ve îzmir'de yayımlanan ve tirajı 100.000'in üzerinde
bulunan gazete ve ayrıca suç yerinde yayımlanan mahalli bir gazete-
de derhal ilan edilmesine,
Aşağıda dökümü yazılı (6000r TL) yargılama giderinin sanıktan tah-
sili ile hazineye irat kaydına,
Sanığın yuzüne karşı Yargıtay yolu açık olmak üzere 13.9.1990 ta-
rihinde verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13.9.1990
T.C
KAYSERÎ 2'NCİ SULH CEZA
MAHKEMESİ
HÜKÜM ÖZETİ
Esas No: 1990/316 CSav. Es. No: 1990/1160
Karar No: 1990/825 Davacı: K.H.
Samk: Önder ATEŞ: Dursun oğlu, Zeynep'ten olma 1964 Klu Ge-
merek ilçesi Talazoğlu köyü nüf. kayıth olup halen Kayseri Karpuza-
tan mevkiinde bulunan TAM-ET-PASTIRMA SUCUK İMALATHA-
NESİNİN tMALATINDAN SORUMLU MESUL MÜDÜR
Suç: Gıda Maddeleri Tüzüğü'ne muhalefet
Suç Tarihi: 7.2.1990
Karar Tarihi: 1.11.1990
Sanık hakkında açılan kamu davasımn yapılan yargılası sonunda;
GEREĞt DÜŞÜNÜLDÜ: Saruğın mesul müdürlûğünü yapüğı Tam-
Et pastırma suçuk imalathanesinde imal ettiği pastırmanın gıda mad-
deleri tüzüğüne aykırı oluşu nedeniyle TCK.nın 398. mad., 3506 sa.
19 md. 647 Sa. 4. md. TCK.mn 72. md., TCK.nın 402/1-2. maddeleri
uyannca sonuçta 490.000 lira ağır para cezası, 3 ay süreyle meslek,
sanat ve ticaretinin tatiline, 7 gün süreyle ışyerinin kapatıbnasına, aynca
karar kesinleştiğinde karar özetinin büyük harflerle yazılmak sure-
tiyle kapatılan iş yerinin göze çarpan bir yerine kapatma süresi ka-
dar kalmak şartıyla yapıştınlmasına,
Aynca karar özetinin C.SavcılığTna gönderilerek masraflarının bi-
lahare sanıktan alınmak uzere Ankara, İstanbul ve Îzmir'de yayımla-
nan trajı 100 binin üzerindeki bir veya iki gazete ile suç yerinde ya-
vımlanan mahalli hir pa7f
t
rpde ilanına karar verilmiştir. 1 11.1990
GAYRt MENKULÜN AÇIKARTIRMA
İLANI
ANKARA GAYRİ MENKUL SATIŞ
İCRA MÜDÜRLÜĞÜNDEN
Dosya No: 1990/1014
Satılmasına karar verilen gayri menkulün cınsi, kıymeti. adedi, ev-
safı: Ankara Keçiören ilçesi Kavacık Subayevleri Mahallesi Dinç So-
kak 16 nolu 2 katlı köşkün bulunduğu yere rastlayan imann 5479 ada
9 parselini teşkil eden 537 m
1
miktannda arsası bulunan kârgir ev bir
borçtan dolayı Ankara Belediyesi mezat salonunda açıkarttırma su-
retiyle satılacaktır. Geniş evsafı dosyada mevcut şartnameye ilisik bi-
lirkişi raporunda açıklanmıştır. TAKDİR EDİLEN DEGERİ:
260.000.000. TL. dir. KDV gayri menkulün alıcısına aittir.
Satış sarüan: - -^-vtv
1— Satış 7/5/1991 gtinü saat 9.45'ten 10.00'a kadar yukanda yaa-
b yerde açıkarttırma suretiyle yapüacakttr. Bu arttırmada tahmin edilen
kıymetin *t* 75'ni ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu
ve satış masraflannı gecmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle
alıa çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla
17/5/1991 günü aynı yer ve saatte ikinci arttırmaya çıkanlacaktır. Bu
arttırmada da rüçhanlı alacaklılann alacağı ve satış masraflanm geç-
mesi şartıyla % 40 arttırana ihale olunur.
2— Arttırmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kıymetin "7ı 20
nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankamn temi-
nat mektubunu vermderi lazımdır. Satış pesin para Uedir, alıcı iste-
diğinde 20 gunü gecmemek üzere mehil verilebilir. DeJlaliyeresmiihale
pulu, tapu harc ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergiler saüş be-
delinden ödenir.
3— lpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (+) bu gayri men-
kul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddiala-
rını dayanağı bdgeler ile on bes gün içinde dairemize bildirmeleri la-
zımdır; aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaş-
madan hariç bırakılacaklardır.
4— Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse lcıa
ve tflas Kanunu'nun 133. maddesi geregince ihale feshedilir. İki ihale
arasmdaki farktan ve % 30 faizden alıcı ve kenlleri mesul tutulacak
ve hiçbir hukme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir.
5— Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmcsi için da-
irede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıaya bir ömegi gön-
derilebilir.
6— Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatınj
kabul etmiş sayılacakları, başlıca bilgi almak isteyenlerin 1990/1014
sayılı dosya numarasıyla memurluğumuza başvurmalan ilan olunur.
18/3/1991
(tc lf. K. 126)
(+) tlgıliler tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir.
Basın: 22872
ANKARA NOTLARI
T.C.
ANTALYA 1. ASLİYE CEZA
MAHKEMESİ
KARAR
Esas No: 1990/429
Karar No: 1990/1397
C.S E. No: 1990/676
Hâkim: Fevzi Derbüneli 20847
C. Savcısı: Fevzi Çakı 20393
Kâtip:' Ayşe Uyar
Davacı: K.H.
Sanık: Yüksd Görgün, Mehmet ve Asiye oğlu 1955 D.lu Kotahya
Şaphane ilçesi Türegen Mah. Kütük 55'te nüfusa kayıth, Antalya Varhk
Mah. Ulusoy Bul. Sarcan Ap. 2/8 de oturur, evli, 2 çocuklu, okurya-
zar, serbest çahşır.
Vekili: Av. Yadigâr Taş, Antalya Barosu avukatlanndan.
Suç: Gıda Tüzüğüne muhalefet
Suç Tarihi: 11.10.1989
Atılı suçtan yukanda açık kimliği yazılı sanık hakkında mahkeme-
mize açılan kamu davasımn yapılıp bitirilen açık yargılaması sonunda:
HÜKÜM
Sanığın satmış olduğu karabiber paketlerinin gramaj eksikliği te-
spit edildiğinden ve kırmızı biberdeki boya maddesi katkısı bulundu-
ğunda, eylemine uyan TCK'run 396/1 maddesi geregince sanığın geç-
miş hali ve kişiliği göz öhünde tutularak asgari hadden hareketle tak-
diren 3 ay hapis ve 3506 sayılı kanunla TCK'nın 19. maddesi göz önün-
de tutularak 20-OOOr lira ağır para cezası ile cezalandınlmasına,
Sanığın kişiliğine göre 647 S.K'nun 4/1 maddesi geregince günlU-
ğü 5.000T lira hesabı ile 3 aylık hapsin 450.0OOr lira ağır para cezası-
na çevrilmesine, para cezalan aynı neviden olduğundan büieştirile-
rek sonuçta sanığın 470.000^ lira ağır para cezası ile cezalandınlmasına,
TCK'nın 402/1 maddesi geregince hapis müddeti kadar 3 ay süre
ile meslek, sanat ve ticaretinin tatiline, suçun işleniş şekli dikkate alı-
nvak takdiren 7 gün müddetle iş yerinin kapatılmasına, TCK'nın 402/2
maddesi geregince kapatma süresi kadar, yani 7 gün müddetle karar
özetinin büyük harflerle yazılarak iş yerinin göze çarpan bir yerine
yapıştırılmasına,
Karar özetinin Izmir. İstanbul veya Ankara'da çıkan tirajı 100.000'in
üzerindeki bir gazetede Antalya da çıkan mahalli gazetede yayımlan-
masına ve masrafın sanığın kendisinden alınmasına,
Sanığın mesleği devamlı icra etmesi nedeni ile cezasının tecili ha-
linde üzerinde uslandırıcı bir etki yaratacağı yolunda mahkemeye ka-
naat gelmediğinden tecil talebinin reddine,
Aşağıda dökümü yazılı 20.950? lira yargılama giderinin sanıktan
tahsiline,
Yargıtay yolu açık olmak Uzere sanığın yokluğunda vekili Av. Ya-
digâr Taş'ın yüzüne karşı C.Savcısı Fevzi Çakı'nın huzuru ile talebe
uygun olarak verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 10.12.1990
Basın: 23240
MUST\FA EKMEKÇİ
Tanilli Altmış Yaşında: (5)
Hakkâri'de Uygarlık
Tarihi...İlginç bir rastlantı; bugün, ServerTanilli'nin vurulduğu gü-
nün yıldönümü. Geçmiş yıllardan birincle, böyle bir günde
aradığımda o:
— Ah, sevgili Ekmekçi, ben unuttum bile! demrşti. 7 Ni-
sandı...
Tanilli'yi vuran yakalanmadı, hiçbiri yakalanmadı. Ama orv
lar, bayrama yetişecek, bir çeşit "af" olan ertelemeden ya-
rarlanacaklar. Tanilli'yi vuran da yararlanacak. Doğan Öz'ü
öldüren de Abdi ipekçi'yi öldüren de...
Cezaevlerinde, adam öldürmeden, haksız yere yatanlar
da vardır bağışlama, af, adaletsizlikleri de örter.
Doğan Öz, 24 Mart 1978 sabahı öldürûlmüştü. Sanık ola-
rak İbrahim Çiftçi yakalandı, dört kez ölüm cezasına çarptı-
nldı. Sonunda Askeri Yargrtay Daireler Kurulu'nda, 7'ye karşı
8 oyla, aklanıp salıverildi. Bir gün, bir bayan okur telefon et-
ti: "Size önemli bir şey söyleyeceğim!" diyordu. Bir barda
çalışan S.K. adında bir kadın:
— Doğan Öz'ün katilini ben kurtardım! demiş. Daha bir-
çoğunu kurtardım! (S.K.'nin ilk adı Sevtap)
Yazamadım. Yapabileceğim bir şey yoktu; günlerce bar-
ları dolaştım, S.K.'yi bulabilir miyim diye. Bulsam ne olacaktı
ki? Doğrular mıydı? Olayı, savunman Veli Devecioğlu'na an-
lattım. Veli Devecioğlu, Doğan Öz davasını izleyen savun-
mandı. Devecioğlu 12 Eylül'ün civcivli bir gününde, son
Yargıtay dilekçesinde, bir yerde şöyle demişti:
"Bu dava böyle biterse, adalet onulmaz bir yara alacak-
tır. Sesimiz adalet arayan mağdurtann çığlığıdır. Bu haksız-
lığı her yerde haykıracağız. Katilleri bırakıp aydın ve kitap
kovalayan devlete, Doğan'ın katili Çiftçi değilse, kim oldu-
ğunu, neden yakalanmadığını bıkmadan, usanmadan sora-
cağız.
Sayın Yargıçlar, yüreğimizin bütün acısı ve olanca gücüyle,
son olarak size sesleniyoruz; Katil Çiftçi'dir. Bunu aklayan
herkes tarih karşısmda sorumlu olacaktır. Vakit varken ya-
pılan yanlışı düzeltiniz ve tarihe ve çocuklarımza, altın birer
ad bırakınız. Yerel mahkeme hükmünü onayan önceki ka-
rarmız, bu vicdanın sesidir. O sese yeniden sahip çıkınız.
Doğruluk ve haklılık, özünde bir güçtür, buna hem gücünüz
hem de yetkiniz vardır. Biliniz ki hiç kimseye kin duymuyo-
ruz, yalnızca adalet istiyoruz ve bunu sizlerden bekliyoruz."
Ben, cezaevlerinin boşalmasından yanayım. Cezaevinde
beklemek çıldırtır insanı. Sabahattin Ali, Sinop Cezaevi'nde
yatarken 1933'te, "Onuncu Yıl" dolayısıyla af çıkacağt söy-
lenmektedir. Arkadaşı Ayşe'ye şunları yazar:
"Ayşe, bir satır yazacak halde değilim. İstibdâl (koyver-
me) havası deriermiş buna... Boğuluyorum. Teşbih falan de-
ğil, fiziKman boğuluyorum. Nereden çıkardılar bu af lafını...
Ancak bir iki ay istifade edebileceğim... Böyle olduğu halde
tıpkı imtihan günlerindekine benzeyen bir heyecan duyuyo-
rum..." ("İki Gözüm Ayşe", Ataol Yayınları, sayfa 130)
Ramazan boyunca, laiklikten ne denli uzaklaştığımız çık-
tı ortaya, Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin Bursa'daki top-
lantısına giderken Inegöl'de, "Besler"de öğleyin bir köfte
bile yiyememiştik. Öğleyin her yer kapalıydı.
Hakkâri'de, Orduevi'nde, tablodaki Atatürk'ün elinden ka-
dehle sigarayı yok edivermiş biri! 180x140 tabloda, Atatürk'-
ün eli bir tuhaf kalmış; iyi mi? Dağ ve Komando Tugay
Komutanı Tuğgeneral Kamil Başar, Marmara Üniversitesi'n-
den iki doçente "Askerin Duası" diye bir kitap mı hazırlat-
mış ne? Her askerin cebinde miymiş? Görenler söyledi.
Hakkâri'de ramazan boyunca, büfelerde içki satılmıyormuş.
Orduevi'nde de içki yasakmış. Akşam yemekleri de 17.30'a
mı alınmış? Tekel Müdürü ameliyat oimuş da sağınlara zu-
ladan içki gelmiş! Onlar bir şey mi? Çankaya'da iftarlar ve-
rildi, toplu namaz kılındı.
Server Tanilli'nin başı çektiği bir aydınlar grubu, Avrupa'-
dan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ı,
Birleşmiş Milletler'in yetkili organlarını uyardılar. Kürt halkı-
na karşı sürdürülen kırımın durdurulması için harekete geç-
meye çağırdılar. Aydınlar, aynı başvuruyu Türk yetkililere de
yaptılar. Başvurulardaki imzalar şöyle:
Dursun Akçam, Oya Baydar, Fakir Baykurt, Akgül Bay-
lav, Cahit Baylav, Nihat Behram, Habip Bektaş, Nafiz Bos-
tancı, Fuat Bultan, Gani Cansever, Ismail Çoban, Molla
Demirel, Liliana Ege, Ragıp Ege, Ali Eriş, Aydın Engin, Gül-
tekin Gazioğlu, Fatoş Güney, Doğan Görsev, Alp Hamuroğlu,
Karabey Kalkan, Fevzi Karadeniz, Nevin Karadeniz, Barış
Pirhasan, Merih Pirhasan, Nebahat Pohlreich, Sami Sülük,
Prof. Server Tanilli, Vedat Türkali, Dr. Fikret Yıldız, Melike
Yurdatapan, Şanar Yurdatapan, Dr. Rkret Zengin.
(Not: Ankara Notları'nı yazdıktan sonra öğrendim; ceza-
ların ertelenmesiyle ılgilı yasa taslağı Meclis'e sevk editir-
ken Bakanlar Kurulu'nda daraltıldı; 'devlete karşı işienen
suçlar' kapsam dışı bırakıldı. Bu, büyük haksızlık; Meclis'te
düzeitilmesini bekleyelim.)
DİL DERNEĞİ'NİN AYLIK DİL VE
YAZIN DERGİSİ ÇAĞDAŞ
TÜRK DİLİ'NİN NİSAN 1991
SAYISI ÇIKTI
ÇTD'yi gazetednize sorunl..
ÇTD'nin bu sayısında ÖMER ASIM AKSOY, MAHMUT
TALİ ÖNGOREN, TUNCER UÇAROL, LEYLA S.
UZUN, ŞEMSETTİN ÜNLÜ, MUZAFFER UYGUNER,
DİNÇER SEZGİN, ŞÜKRÜ KAYA'nın yazılan; ERHAN
BENER, GÖNÜL C. KARTALOĞLU'nun çevirileri;
GÜLTEN AKIN, TALİP APAYDIN, ÜLKÜ Y. GÜNAY,
BERİN TAŞAN, ULUER AYDOĞDU, MEHMET M.
TUZCU, S. ALİ, OKTAY RİFAT'ın şiirleri; FİDAN
KURT'un öyküsü; TAN ORAL'ın çizgisi yer alıyor.
Yıllık sürdürûm: 36.000 lira, altı aylık: 18.000 lira; Posta
çeki hesabı: 30 51 11; Dağıtım: GAMEDA.
Dil Demeği: Tuna Cad. 5/12, Kızılay-Ankara
Tel.: 135 24 56
ÇTD'yi gazetednize sorun.'..
ÎLAN
RİZE SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN
Dosya No: 1990/146
Davacı Rize Fener mahallesinden Mehmet Kahraman tarafından
Nuri Van ile Abdullah Van'ın mirasçüannı belirtir mahkememizde
açılan veraset davasımn yapılan yargüaması sırasında verilen ara karan
geregince;
Muris Nuri Vanlı eşi Fatma Zehra Vanh adına çıkarılan açıkla-
malı davetiyelerin bila tebliğ olduğu yaptırılar zabıta tahkikatuıda
da adresi meçhul olduğu anlaşüdığından hakkında tebligatın ilan yolu
ile yapılmasına karar verilmiştir.
Eşiniz Nuri Vanh'mn ölümü ile açılan veraset davasında, mirasta
mülkiyet veya intifa hakkında tercihiniz sorulacaktır. Dunışmamn
atıh bulunduğu 29.4.1991 günü saat 9'daki Rize Sulh Hukuk Mah-
kemesi'nde bulunmadığınız veya kendinizi bir vekil ile temsil ettir-
mediğiniz takdirde kocamzdan kalan mirasta mülkiyet hakkını tercih
etmiş sayılacağınız davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olu-
nur. 15.3.1991
Basın: 46405
ERFELEK CUMHURİYET
BAŞSAVCILIĞI'NDAN
Erfelek Sulh Ceza Mahkemesi'nin 22.11.1990 tarih ve 1989/117 -
1990/103 Esas ve Karar sayılı ilamı ile Erfelek ilçesi tnesökü köyün-
den Rasim oğlu, 1966 DMu Sanık Safi Koç hakkında Gıda Maddeleri
Tüzüğüne aykmlık suçundan, Gıda Maddeleri Tüzüğünün 304 ve 331.
maddeleri delaletiyle TCK.nın 398, 647/4, 72, 402/1 md ve 402/son
maddesi uyarınca neticeten: 470.000 TL. ağır para cezası, 3 ay müd-
detle meslekten men ve ilanen teşhirine karaı verilmiş olmakla;
TCK'ın 403/son maddesi gercğince sanık hakkında verilen hukura
ilanen duyurulur. Basın: 23380