Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/4 HABERLER 26NİSAN1991
Ozal'ın kitabı
Ingiltere'de
• LONDRA (AA)—
Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'ın yaldaşık üç yıl önce
Paris'te Fransızca olarak
yayımlanan "Avrupa'da
Türkiye" adh kitabı mayıs
ayında Ingilizce olarak
Londra'da piyasaya çıkacak.
Türkiye'nin Avrupa
Tbpluluğu'na ginnesi
gerektiği tezini çeşitli
yönlerden inceleyen kitap,
bazı değişiklikler ve uzun
ilavelerle tngilizceye
çevrildi. K. Rüstem And
Bro. Yayınevi tarafından
çıkanlacak kitabın mayısın
ikinci haftası ıçinde büyük
bir reklam ve tanıtma
kampanyası ile tngütere'de
piyasaya sürüleceği
öğrenildi. Kitabın tanıtımı
için mayıs başında
lngiltere'nin önde gelen
gazete ve dergilerine
reklamlar verilecek.
tngilizce adı "Tlırkey in
Europe and Europe'in
Turkey" (Avrupa'da Türkiye
ve Türkiye'de Avrupa) olan
kitap, 9 mayıs günü Türk
büyükelçiliğinde verilecek
resepsiyonla tngiliz ve Türk
basını ile önde gelen kitap
eleştirmenlerine tanıtılacak.
Helikopterle
iltica
• ERZURUM (AA)—
Ermenistan'dan kaçırdığı
helikopterle Türkiye'ye
giren ve Erzurum
Havaalanı'na inen bir
Ermeni pilot, iltica
talebinde bulundu.
Yetkililerden edinilen bilgiye
göre, dün akşam
saatlerinde, askeri bir
helikopterle Erzurum
Havaalanı'na iniş yapan
ismi açıklanmayan Ermeni
pilotun, helikopteri
Erivan'daki bir askeri
havaalanından aldığı ve
Türk sınırını geçerek
Erzurum'a geldiği bildirildi.
Mısfikopterin Erzurum
Havaalanı'nda bekletildiği,
iltica talebinde bulunan
Ermeni pilotun da,
Erzurum'da tutulduğu
öğrenildi.
Suikast
soruştunnası
• ANKARA (UBA)—
Ankara E>evlet Güvenlik
Mahkemesi Cumhuriyet
Başsavcüığı emekli
Korgeneral Hulusi Sayın,
astsubay Halil Çetin ile Dr.
Musa Duman'ın
öldürülmeleriyle ilgili
suikast soruşturmasını
tamamlayamadı. Bu
suikastlann zanhlan olarak
tutuklanan Erol Özpolat,
Ibrahim Bingöl ve Alp
Aslan'ın halen tecritte
tutulduklarını belirten
avukatları Murat Demir,
"Erol Pozpolat dün Musa
Duman olayıyla ilgili olarak
yeniden teşhise çıkanlmıştır.
Tüm yönlendirmelere
rağmen kendisini teşhis
cden olmamıştır" dedi.
Demir yaptığı açıklamada,
savcıüğı komployu
surdürmekle suçladıktan
sonra mahkemede yapılması
gereken işlemlerin hazırhk
sonışturması sırasında
yapılmak istenmesini de
savunmanın kısıtlanması
olarak değerlendirdi.
Dev-Genç
davası düştü
• ANKARA (UBA) —
Ankara'da yargılaması
devam eden SS sanıklı
Ankara Dev-Genç davası
TCK'run 141 ve 142.
maddelerinin kaldınlması
nedeniyle düştü... Tutuklu
ve Hükümlü Aileleri
Yardımlasma Derneği
(TAYAD), Demokrasi
Mücadelesinde Kadın
Derneği (DEMKAD),
Ankara Yüksek Öğrenim
Gençliğiyle Yardımlaşma
Derneği (AYOADER) ile
kültür derneklerinin baa
yonetici ve üyeleriyle
Mücadele Derneği Ankara
temsilcisi ve muhabüierinin
sanık olarak yargılandıklan
dava TCK'nın 141.
maddesine muhalefet
edildiği gerekcesiyle
açılnuştı. Ankara Devlet
Güvenlik Mahkemesi'nde
ongönilen davada sanıklar
özellikle yükseköğretim
kummlannda Dev-Genç'i
örgütlemek, bu örgüt adına
etkinliklerde bulunmak,
yasadışı Devrimci Sol
örgütünün bir yan örgütü
olarak faaliyet göstermekle
suçlanıyorlardı.
Anayasa MahkemesVnin 29. kuruluşyıldönümü töreninde konuşan Başkan Dancıoğlu:
ÜyelerözenleseçilmeliCumhurbaşkanı Turgut özal'ın da kaüldığı
Anayasa Mahkemesi'nin 29. yıl kutlama
törenine muhalefet temsilci göndermedi.
Mahkeme Başkam Necdet Dancıoğlu,
anayasaya uygunluk denetiminin demokrasiye
aykırı sayılmayacağmı söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Anayasa Mahkemesi1
nin 29. kuruluş yıldönümü dün
kutlandı. Cumhurbaşkanı Tur-
gut Özal'ın da kaüldığı törene,
muhalefetin temsilci göndCrme-
diği gözlendi. Anayasa Mahke-
mesi Başkam Necdet Dancıoğ-
lu, anavasaya uygunluk deneti-
minin demokrasiye aykın sayı-
lamayacağını söyledi. Mahke-
meve üye seçiminde gerekli öze-
nin gösterilmesini de isteyen
Dancıoğlu, bunun mahkemeye
olan güven duygulannı pekişti-
rerek saygınlığını arttıracağını
belirtti.
Kuruluş yıldönümü nedeniy-
le dün ilk töreıı Anıtkabir'de dü-
zenlendi. Anayasa Mahkemesi
başkan ve üyeleri Anıtkabri zi-
yaret ederek çelenk koyup saygı
duruşunda bulundular. Başkan
Dancıoğlu. Anıtkabir özel def-
terini de imzaladı.
İkinci tören Anayasa Mahke-
mesi'nde düzenlendi. Bu törene
Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile
birlikte TBMM Başkam Kaya
Erdem, Başbakan Yıldırım Ak-
bulut, Devlet Bakanı Kemal Ak-
kaya, AdaJet Bakanı Oltan Sun-
gurlu, İçişleri Bakanı Abdiilka-
dir Aksu, Dışişleri Bakanı Ah-
met Kurtcebe Alptemoçin, yük-
sek mahkeme ve başkan üyeleri
ile Türkiye Barolar Birliği Baş-
kam Önder Sav da katıldılar.
Törende, Başbakan Akbulut'un
eşi Anayasa Mahkemesi yedek
üyesi Samia Akbulut da bulun-
du. Törene, muhalefet partileri,
Cumhurbaşkanı özal'ın katıl-
ması nedeniyle temsilci gönder-
mezlerken, Cumhurbaşkanı
Özal'ın özellikle politikacılar ve
basuı kuruluşları aleyhine açtı-
ğı davalarda avukatlığım yapan
Bilgin Yazıcıoglu'nun da törene
katıldığı gözlendi.
Anayasa Mahkemesi Başkam
Necdet Dancıoğlu törende yap-
tığı konuşmada, Anayasa Mah-
kemesi üyeliğinin hukuki ve öz-
lük hakları statüsünün iyileşti-
rilmesini ve yüksek mahkeme
yargıçlığını özendirecek yeni ön-
lemlerin ahnması gerektiğini
söyledi.
Anayasa Mahkemesi üyeleri-
nin secimi sırasında özenli dav-
ranmak gerektiğini belirten Da-
ncıoğlu şöyle dedi:
"Anayasa koyucunun, kuru-
luş gününden, 1961 Anayasas'n-
dan bu yana benimsediği kar-
ma sistem, kuşkusuz Yuce Mah-
keme'nin tarafsızlığını pekiştir-
meyi ve bilimsel otoritesini yük-
seltmeyi başlıca amaç saymak-
tadır. Bu bakımdan adayları
belirleyecek yüksek mahkemeler
ile öteki kurura ve kuruluşların,
Anayasa Mahkemesi üyelerini
seçecek Cumhurbaşkanı'nın,
Cercihlerini. sistemin amacıyla
uyumlu olarak. ilmi otorileleri
her türlü kuşkunun üstünde bu-
lunan, tarafsızlıklan tartışılma-
yacak, güçlii ve gerçekten güve-
nilir adaylar arasından özenle
yapmalan, üyelik andının içerik
ve anlamı doğrultusunda, Türki-
ye Cumhuriyeti Anayasası'nı iç-
tenlikle koruyacak, görevini
doğruluk, larafsızlık ve hakka
saygı duygusu içinde, sadece vic-
danının emrine uyarak yapacak
kişileri görevlendirmeye inançla
calışmaları, anayasa yargılama-
sına ve Anayasa Mahkemesi'ne
karşı güven duygularını pekişti-
recek, Yüce Mahkeme'nin say-
gınlığını arthracaktır."
Üyelik, cazibesini yitirdi
Anayasa Mahkemesi'ne üye
seçilmenin hukuksal konum ve
özlük haklan açısından özendi-
riciliğini yitirdiğini belirten Da-
ncıoğlu, "Yüksek mahkemelerin
başkanlan, daire başkanlan,
başsavcılan ve yüksek öğretim
kurumları ogretim üyelerinin
hukuksal konumları ve özlük
haklan nedeniyle Anayasa Mah-
kemesi üyeligine uzunca bir sü-
reden beri istekli olmadıklarını
bzülerek görmekteyiz" dedi.
Dancıoğlu, Anayasa Mahke-
mesi'nin kuruluşundan bu yana,
asil ve yedek üyelik arasında ya-
Cumhurbaşkanı Özal, Anayasa Mahkemesi'nin 29. knnıluş yıldönümünde, emekli üyelere plaket verdi. (Fotograf: AA)
pılan ayrımın hukuken geçerli
bir işlevi bulunmadığını, bu uy-
gulamadan vazgeçilmesi halin-
de daha yararlı hizmet verilebi-
leceğini söyledi.
Raportörlerin durumuna da
değinen Dancıoğlu, Anayasa
Mahkemesi'nce belirlenecek üç
aday raportör arasından seçile-
cek birine Anayasa Mahkemesi
üyeligine seçilme olanağı veril-
mesinin, bu görevi çekici kılaca-
ğını ve hizmetin kalitesini arttı-
racağını sözlerine ekledi.
Dancıoğlu, yüksek mahke-
menin anayasaya uygunluk açı-
sından yaptığı denetimlerin
azınlığm haklanrun savunulma-
sında önemli olduğunu da vur-
guladı. "Anayasaya uygunluk
deneümi demokrasiye aykın
sayüamaz" diyen Dancıoğlu
şöyle konuştu:
"Gerçek demokrasi çoğunlu-
ğun iradesinin mutlak egemen-
lik olarak nitelendirilemeyeceği-
ni, çağdaş anlamıyla demokra-
sinin özgürlük ve hukuk devleti
kavramlarıyla uyum içinde bü-
tünleşmesi gerektiğine göre, ço-
ğunlugun sınır tanımayan, azm-
lığın hak ve özgürlüklerine say-
gı göstenneyen istek ve iradesi-
ni özgürlükçü demokrasi ve hu-
kuk devleti kavramlarıyla bağ-
daştırmak elbette mümkün
olmayacaktır. Demokrasi, siya-
si iktidann salt seçim yoluyla
değiştirilmesi anlamında bir
kavram sayılamayacağına, ikti-
dann anayasanın çizdtği yetki sı-
nırları çerçevesinde kullanılma-
sı da sistemin gereği olduğuna
göre, temel hakların korunma-
sını ve guçlendirîlmesini sağla-
yan her mekanizmada oldugu
gibi anayasaya uygunluk dene-
timi mekanizması da demokra-
siye ve demokrasinin gelişmesi-
ne aykın sayüamaz."
Dancıoğlu'nun konuşmasın-
dan sonra, emekli olan bazı es-
ki üyelere Cumhurbaşkanı Özal
tarafından plaket verildi. Ana-
yasa Mahkemesi törenlerinde
cumhurbaşkanlannın konuşma-
sı geleneği bulunmadığı için tö-
ren, plaketlerin verilmesinin ar-
dından sona erdi. Cumhurbaş-
kam Özal ve kabine üyeleri, tö-
renden sonra Darıcıoğlu'nun
makamına çıkarak bir süre
mahkeme üyeleri ile sohbet
ettiler.
Terörle mücadeleyasasından yararlanarak tahliye edilenlerin durumu tartışmayarattı
Şarth salıverilenler iş istiyor141,142 ve 163'ün kaldınlması sonucu şarth tahliye edilen
tutuklu ve hükümlülerin eski görevlerine dönüp
dönemeyecekleri tartışıhyor. Yeni yasadan
yararlananlann, "suç işlememiş" durumuna geldiği,eski
görevlerine iade ediknelerinde engel olmadığı belirtiliyor.
TURAN YILMAZ
ANKARA — Türk Ceza Yasası'mn
yürürlükten kaldınlan 140, 141, 142 ve
163. maddeleri uyannca görevlerine son
verilen memur ve işçiler ile okullarıyla
Uişiği kesilen öğrencilerin durumlan tar-
tışma konusu oldu. Sayılan binlerle ifa-
de edilen bu durumdaki kişilerin, yargı-
landıklan ya da soruştunılduklan yasa
maddelerinin kalkmasıyla birlikte "suç
işlememiş" durumuna geldikleri belirti-
krek işlerine ya da okullanna dönmeme-
leri için herhangi bir engel bulunmadığı
savunuldu.
12 Eylül 1980'den sonra yoğunlaşan bu
"göreve son verme" ve "okulla ilişik
kesme" işlemlerinin, buna dayanak oluş-
turan yasa maddelerinin yürürlükten
kaldırılmasıyla birlikte hukuken geçer-
siz duruma geldiğini savunan hukukçu-
lar, Adalet Bakanlığı'nın, son yasal dü-
zenlemeyle de belirsiz kılınan bu konu-
ya açıkhk getirmesi gerektiğini söylediler.
Terörle Mücadele Yasası ile yürürlük-
ten kaldınlan maddelerden verilen ve ke-
sinleşen cezalara ait sabıka kayıtlannın
da sihnmesi gerektiğini kaydeden Avu-
kat Şenal Sanhan, "Bu maddelerden ce-
za alarak kamu görevi yapamayacak du-
ruma düşen memurlar ve işçiler ile öğ-
renim haklannı yitirmiş olan öğrenciler
yönünden sabıka kayıtlannın silinmesiy-
le eski dumnüannı kazanmaları günde-
rae gelmektedir" dedi.
Adalet Bakanlığı yetkilileri, Adli Sicil
Yasası'nda geçen kasım ayında yapılan
bir değişiklikle, yürürlükten kalkan suç-
lardan ötürü verilen sabıka kayıtlannın,
kişilerin başvurulan halinde silinmesinin
öngörüldüğünü aıumsattılar. Sanhan ise
kişilerin tek tek başvurularınm yanı sı-
ra Adalet Bakanhğı'nın bir genelge ile bu
kayıtlann düşürülmesini emretmesi ge-
rektiğini de söyledi.
Adli sicil müdürlükierinden alınacak
sabıkasızhk kayıtlarıyla, göreve son ve-
ren ya da ilişik kesen kurumlara başvu-
rulabileceğini kaydeden Sanhan, "Anı-
lan maddelerin kaldınlmasıyla tamamen
eski duruma yönelik haklar kazanılmış-
tır. Bu durum, aynılık göstermese de
1402 sayılı yasa ile görevlerine son veri-
lenlerin durumlanna benzetilebilir. İnan-
cıma göre yasanın bu maddelerinin yü-
rürlükten kaldınlmasıyla, yasama organı
daha önceki uygulamaların haksız oldu-
ğunu kabul etmiştir. Bir bakıma işlem
geri ahnmışür. Bu sebeple göreve ya da
okula dönüşün yanı sıra tazminal tale-
binin ileri sürülmesi bile haklı olabilir"
diye konuştu.
Kurumların olumsuz yanıt vermeleri
halinde, "eski görevli oluşlannın kazan-
dırdığı hak ve tüm şartları taşıyor oluş-
lan gerçeği*' ileri sürülerek idari dava açı-
labileceğini de kaydeden Sanhan, bu du-
rumda bulunanlar için ise dönüşlerinde
engel oluşturacak bir şekilde yeniden gü-
venlik soruşturması engeli çıkanlması-
nın maddelerin yürürlükten kaldırılma-
sından beklenen amaca aykırı olacağını
da kaydetti.
Ancak bugünkü durum ile benzerlik
gösteren zaman aşımı nedeniyle davanın
düşmesine ilişkin olaylarda, >
r
argı organ-
lannın açılan haksız tutuklama tazmina-
tı davalarında, bunun "kesin aklanma
konumu olmadığı" gerekcesiyle olumsuz
kararlar verdiğini de anımsatan Sanhan,
"Her iki konumda da sanık, aklanma
hakkını kullanamamaktadır. Bu duru-
mun bir usul hükmünden kaynaklandı-
ğı, esasın dairna usuller önünde olduğu
dikkate alınarak, samk aleyhine doğan
bu tablo sanık lehine kullanılmalıdır.
Nasıl ceza davalarında kuşku sanık le-
hine değerlendirilse, ceza davalanndan
doğmuş olan haksız tutuklama tazminatı
istemi davalarında da bu kuşkulu du-
rum, tazminat isteyenin lehine değerlen-
dirilmelidir. Böyle bir tutumun hukuka
uygun olacağı inancındayım" diye
konuştu.
Yasanın, yurttaşhktan çıkanlanlann
durumuna da bir açıkhk getirmediği be-
lirtildi. Yasada bu konuda, "açık bir
belirsizlik" bulunduğunu kaydeden Sa-
nhan, şöyle dedi:
"12 Eylül döneminde yurtdışına çık-
ma durumunda kalan ve istemedikleri
halde Türk vatandaşlığını kaybetmiş
olanlar gendlikle haklannda adÜ koguş-
turmalar bulunan kişilerdir. Bu kişiler-
le ilgili açılmış dava var ise davadaki is-
teme göre durumlannı değerlendirip, ör-
neğin haklannda 146/1 gereğince ceza
isteniyorsa, Türkiye'de 20 >ıl cezaevinde
kalmayı göze alıp dönmeleri mümkiin-
dür. Henüz haklannda dava açılmamış,
fakat hazırhk sonışturması süren kişiler
yönünden ise göze alıp alamama gibi bir
değerlendirme de söz konusu degildir.
Örneğin, fikir suçlusu olduğunu zanne-
dip, Türkiyeye dönen bir kişi hakkında
TCK 168'den dava açılabilir. Yeni yasa-
daki olumsuz tablo buna çok elverisli-
dir."
POÜTİKAGÖNLÜĞÜ
Kutlu-Sargın davası karar için 10 mayıs tarihine ertelendi
Dava ortadan kaltlınlmahTBKP Genel Başkam Nihat Sargın ve Genel
Sekreter Haydar Kutlu, TCK'mn 141,142 ve
163. maddelerinin kaldırıldığı gerekcesiyle
haklarındaki davaların da kaldırılmasını
istediler. Ankara DGM, Kutlu'nun eşi Ayşe
Çiçek Yağcı ile 60 sanığın yargılandığı davada
beraat kararı verdi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosn) — Ankara DGM, Türk
Ceza Yasası'nın yürürlükten kal-
dırılan 140, 141 ve 142. madde-
lerinden ötürü yargılanan TBKP
yöneticileri Nihat Sargın ve
Haydar Kutlu için 10 mayısta
karar verecek. Ankara DGM,
Kutlu'nun eşi Ayşe Çiçek Ymğcı
ile TBKP'nin Ankara il ve Ka-
radeniz Ereğlisi ilçe örgütü yö-
neticilerinin yargüandığı 60 sa-
mkh diğer TBKP davasım ise
141 ve 142. maddelerin yürür-
lükten kalkması gerekcesiyle be-
raat karan vererek sonuçlandır-
dı. TBKP Genei Başkam Nihat
Sargın, son gelişmeler nedeniy-
le, TBKP'nin kapatılmasına iliş-
kin davanın görüldüğü Anaya-
sa Mahkemesi'ne dün ek bir sa-
vunma daha verdi.
Ankara DGM'de dün, ilk ola-
rak, 60 sanıklı TBKP davası gö-
rüldü. Sanıklardan yalnız Ayşe
Çiçek Yağcı, Nevzal Deringöl ve
Şaban Çetik'in katıldıklan dun-
kü duruşmada, sanık avukatla-
rından Veli Devecioğlu, 141 ve
142. maddelerin yürürlükten
kaldınlmasıyla birlikte, sarukla-
nn işledikleri öne sürülen suçun
tüm unsurlanyla birlikte orta-
dan kalktığını söyledi. Bu ne-
denle "taritıi bir gun
yaşandığını" da kaydeden Deve-
cioğlu, "1936 yılından beri top-
lum hayatım büyük ölçüde kısıt-
layan dönem bu yasa ile kapan-
mıştır" dedi. Terörle Mücadele
Yasası ile devletin şimdiye kadar
^ptığa haksızhklan kabul etmiş
olduğunu da savunan Devecioğ-
lu, "Davada yargılanan kişiler,
toplumun temeline dinamit koy-
madılar. Hiçbir zaman da
koymayacaklar" diye konuştu.
141 ve 142. maddelerin yürür-
lükten kalkmasıyla, suçun tüm
unsurlanyla birlikte ortadan
kalktığını, bu nedenle davanın
da ortadan kaldınlması gerekti-
ğini kaydeden Devecioğlu, bera-
at karan verilmesi durumunda
kendisinin, hukuk estetiğine uy-
gun bir tanımlama yapamayaca-
ğını savundu.
Duruşmaya katılan sanıklar
da davanın ortadan kalkması
gerektiğini söylediler.
Mahkeme heyeti ise 141 ve
142. maddelerin yürürlükten
kalkmasıyla birlikte dava konu-
su suçun ortadan kalktığını be-
lirterek bu gerekçe ile tüm saruk-
lar için beraat karan verdi.
Karar 10 mayısta
Bu duruşmanın ardından,
TBKP yöneticileri Nihat Sargın
ve Haydar Kutlu'nun yargılan-
dıkları dava görüldü. Sargın ve
Kutlu ile birlikte toplam 18 ki-
şinin yargılandığı bu davanın
duruşmasında söz alan sanık
avukatlanndan Erşen Şansal,
davamn, karut niteliği taşımayan
bir sürü belgenin dosyaya ko-
nulması nedeniyle şişirildiğini
savundu. Bu nedenle davanın
kapsamh göründüğünü de kay-
deden Şansal, "Davanın temeli
TCK'nın 141 ve 142. maddele-
ridir. Bu maddeler de Terörle
Mücadele Yasası ile yürürlükten
kaldırılmıştır. Iddianamedeki
diğer suçlamalar ise mahkeme-
nizin görev kapsamında degil-
dir. Bu nedenle dava bitirilme-
lidir" diye konuştu.
Duruşmaya katılan Sargın ve
Kutlu da Şansal'ın görüşlerine
katıldıklarını söylediler.
Duruşmada söz alan DGM
Savcısı Osman Turhan da yürür-
lükten kalkan maddelerin yanı
sıra başka maddelerden de ceza
isteminde bulunulduğunu anım-
sattı. Dava dosyasının çok kap-
samh ve hacimli olduğunu da
kaydeden Turhan, dosyanın in-
celenerek, görüşlerini belirtme-
leri için kendilerine verilmesini
istedi. Mahkeme heyeti de sav-
cının istemini yerinde görerek
dava dosyasını savcılığa iletme
kararı aldı. Mahkeme heyeti,
duruşmayı, davaya ilişkin kara-
rın açıklanması için 10 mayıs ta-
rihine erteledi.
Duruşma sonunda gazetecile-
rin sorulannı yanıtlayan Sargın,
"12 nisanda Terörle Mücadele
Yasası'nın çıkması ve TCK'nın
141 ve 142. maddelerinin kaldı-
nlmasıyla bu dava kesin olarak
bitmiştir" dedi. Sargın, tahliye
edildikten sonra uzun süre du-
ruşmalara katılmadıklarının
anımsatılması üzerine, "141 ve
142'nin yürürlüklen kalktığı ilk
celse buvdu. Bu durumda mah-
kemede bulunmak için. bu anı
birlikte yaşamak için buradayız"
diye konuştu.
Sargın ve Kutlu için. yürürlük-
ten kalkan 140, 141 ve 142. mad-
delerin yanı sıra TCK'nın 158,
159 ve 312. maddelerinden de
ceza isteminde bulunuluyor.
Sargın, dün aynca TBKP'nin
kapatılması istemiyle açılan da-
vayı gören Anayasa Mahkeme-
si'ne de son gelişmeleri içeren bir
ek savunma verdi. Sargın, ek sa-
vunmada, partinin kapatılması-
na dayanak oluşturan "komii-
nizm" ve "Kiirt" konularının,
artık Türkiye'de birer tabu ol-
maktan çıktığını ve sürekli tar-
tışılan konular haline geldiğini
anımsattı. Yine kapatılma ge-
rekçesine dayanak gösterilen 141
ve 142. maddelerin de yürürlük-
ten kalktığını kaydeden Sargın,
"Bu durumda hakkımızdaki
esas iddianın dayanaklan orta-
dan kalkmaktadır" dedi. Bu ge-
lişmeler karşısında, halen yürür-
lükte bulunan anayasa ve Siya-
si Partiler Yasası'nın ilgili hü-
kümlerinin partinin kapatılma-
sına ilişkin iddianame doğrultu-
sunda yorumlanamayacağını da
savunan Sargın, davanın redde-
dilmesi isteminde bulundu.
HİKMETÇETİNKAYA
Oyalamaca ve
Kandırmaca Yöntemi...
ANAP erken seçime mi hazırianıyor?
DYP lideri Süleyman Demirel, Ankara'dan sonra İzmir'de
de bir kez daha "hodri meydan" dedi. Hem il binasının açı-
lışında hem de dün sabah sanayici ve işadamlarıyla yaptığı
toplantıda üstûne basa basa şöyle konuştu:
— Gelin 15 Eylül 1991'de genel seçime gidelim. 29 eylûl-
de de cumhurbaşkanı seçelim...
Bu durumda ANAP ve Özal ne yapar?
Demirel, anayasa değişikliğine, cumhurbaşkanını halk
seçsin önerisine, seçmen yaşının 18'e, seçilme yaşının 25'e
inmesine, sandalye sayısının 6O0'e çıkmasına 'evet' diyor.
Böylece DYP ile SHP'nin yolları aynlıyor. Çünkû SHP cum-
hurbaşkanmın halk tarafından seçilmesine, bir başka deyişte
iki sandıkla seçime gidilmesine 'hayır' diyor. işte bu nokta-
da ANAP sessiz kalroayı yeğliyor. Kendi aralarında yaptık-
ları tartışmalarda, seçimin 1992 eylül ayında yapılması ge-
rektiğini konuşuyortar. Cumhurbaşkanı Özal'ın, anayasa de-
ğişikltğini seçim koşuluna bağlamak gibi bir düşüncesi ol-
madığını öne sürüyorlar. Bir de Demirel'in "hodri meydan"
derken eşitlik ilkesine değinmesini kabul etmiyorlar.
DYP'nin Meclis'te imzaya açtığı anayasa değişikliği tekli-
finde, seçimin başlangıç tarihi 8 temmuz olarak geçici mad-
dede düzenleniyor. Özal'ın bu tarihten geçerli oîmak üzere
yedi gün içinde istifa etmesi gerekiyor.
ANAP'lılara soruyoruz bu konuyu. Aldığımız yanıt şu
oluyor:
— Hayır bunu kabul etmeyiz. O kadar kolay mı bu iş? DYP
lideri seçimden kaçtığı için böyle bir kılıf hazırlıyor...
Devlet Bakanı Işın Çelebi, yine dün sabah gazetecilerte
sabah kahvaltısı yaparken üreticileredönük ilginç açıklama-
larda bulunuyordu. — • ^ — " ^ — — • • — ~ ^ m
^ — —
Bakan Çelebinin DYP İle SHP'nİP VOİIan
m yansıtmıyor- tsrdfınclan seçilmesine,
KnSîSSS: birbaskadeyışleiki
lacağını, kurulacak bir SanOIKİa Se
fonla özellikle tütünve gİdİltTIŞSİnegŞ y
buğday üreticilerinin d
jyor
Işfe ÖU Döktada
^maianiçTnpm ANAPsossiz kalmayı
yapılacağını bildi- yoğlİyOr.yapılacağını
riyordu.
Demek ki hûkümet, 1991 eylülünde bir erken seçimi dü-
şünmüyordu. Kırsal kesimde giderek yok olan, büyük kent-
lerde ise sıfırı tüketen ANAP, yine Özal'ın aracılığıyla ortaya
bir erken seçim tartışması çıkarmıştı. Kim ne derse desin,
bir oyalama ve kandırmaca yöntemi Türkiye'nin iç slyasa)
gûndemini kusatmıştı.
Süleyman Demirel dün izmir'de sanayici ve işadamları-
na moral aşılarken bol bo) alkış topladı. Demirel, bu arada
SHP'ye de dokundurdu:
— Anamuhalefeti biz idare ediyor değiliz. Ana lafı proto-
kol işidir, merasim lafıdır. Muhalefetin anası, babası, dede-
si olmaz. Cumhurbaşkanını halk seçmesin derseniz, halk-
çıyız deme hakkını yitirirsiniz...
SHP lideri Erdal İnonü, son gelişmeleri "birtakım
kandırmacalar" olarak niteliyor. İnönü, pazartıklar yaparak
halkı oyalamak amacında olmadıklarını belirtip şöyle diyor.
— Kimsenin seçimi önlemeye gücü yetmeyecektir...
İnonü, Özal'ın kişteel egemenliğini sürdürmek için bir anİ-
yasa degişikliğini gündeme getirdiğini de vurguluycrdu dün
sabah. Onun için de "Bu iktidann kaderine halkımız karar
verecektir" diyordu. Üstelik, Özal'la hiçbir zaman pazarlı-
ğa girmeyeceklerini belirtiyor, üstü kapalı Demirel'i de suç-
luyordu.
Kulislerde esen hava Demirel'in Özal'ı köşeye kıstıımas»
S)lunda. Bu yüzden, "İki sandıklı seçim" diyor Demirel.
zal'ın istediği de bu. Ama, Demirel bir şey daha istiyor:
— Çankaya'dan ayrıl bir kere...
özal ve ANAP'lıların yanıtı: -.
— Olur mu öyle şey canım... >
• SHP de bu oyunun ayrımında... '
oo«oo
ooııtoo
oo»»»oo
o«o«o«
•oo«oo
•The
. British
. Council
The British Embassy wishes to recaıit an
office Manager
Por the Offîce of the Counsellor for British Council and
Cultural affaırs in Gazıosmanpaşa.
The successful candidate wıll be dynamıc self-
motivated and able to vvork. vvıthout close supervisıon.
She or he will probably have a universıty degree, per-
haps ın Busıness Studies or a related Fıeld and will cer-
tainly have experience of running a busy office, or as-
sisting an office manager, including experience of staff
and financıal management and purchasıng and supply.
She or he ıs likely to be young and ambitious, looking
for experıence in running a very busy office in an inter-
natıonal environment for a few years, before moving
on to an executive posıtion.
The job entails the day to day management including
forvvard planning, of administrative servıces and the of-
fice premises as well as line responsibilıty for 9 staff
and administrative responsibility for a staff of 32. The
postholder also substitutes for the accountant vvhen
necessary.
Further details and application forms are available from:
British Embassy
Office of the Counsellor for British Council and
Cultural Affairs,
Kırlangıc sokak No: 9, Caziosmanpaşa,
06700 Ankara. Tel: 128 31 65
Completed forms should be retumed by .
5.30 p.m. on Monday 13 May.
MülkiyelilerBirlrği
İstanbul Şubesi
Cumartesi
Bulusmalaa
68 istanbul
MülkiyelilerVakfı
"Sanayide Çağdaş Gelişmeler"
Halil BEZMEN
Sanayici
27 Nisan 1991 Cumartesi Saat: 14.00
Mülkiyelüer Lokali - Kuruçeşme Tel: 157 46 34 - 35
Etkinliklerimiz, Restaurant ve Lokalimiz Herkese Açıktır.