20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 HABERLER 26NİSAN1991 Ozal'ın kitabı Ingiltere'de • LONDRA (AA)— Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın yaldaşık üç yıl önce Paris'te Fransızca olarak yayımlanan "Avrupa'da Türkiye" adh kitabı mayıs ayında Ingilizce olarak Londra'da piyasaya çıkacak. Türkiye'nin Avrupa Tbpluluğu'na ginnesi gerektiği tezini çeşitli yönlerden inceleyen kitap, bazı değişiklikler ve uzun ilavelerle tngilizceye çevrildi. K. Rüstem And Bro. Yayınevi tarafından çıkanlacak kitabın mayısın ikinci haftası ıçinde büyük bir reklam ve tanıtma kampanyası ile tngütere'de piyasaya sürüleceği öğrenildi. Kitabın tanıtımı için mayıs başında lngiltere'nin önde gelen gazete ve dergilerine reklamlar verilecek. tngilizce adı "Tlırkey in Europe and Europe'in Turkey" (Avrupa'da Türkiye ve Türkiye'de Avrupa) olan kitap, 9 mayıs günü Türk büyükelçiliğinde verilecek resepsiyonla tngiliz ve Türk basını ile önde gelen kitap eleştirmenlerine tanıtılacak. Helikopterle iltica • ERZURUM (AA)— Ermenistan'dan kaçırdığı helikopterle Türkiye'ye giren ve Erzurum Havaalanı'na inen bir Ermeni pilot, iltica talebinde bulundu. Yetkililerden edinilen bilgiye göre, dün akşam saatlerinde, askeri bir helikopterle Erzurum Havaalanı'na iniş yapan ismi açıklanmayan Ermeni pilotun, helikopteri Erivan'daki bir askeri havaalanından aldığı ve Türk sınırını geçerek Erzurum'a geldiği bildirildi. Mısfikopterin Erzurum Havaalanı'nda bekletildiği, iltica talebinde bulunan Ermeni pilotun da, Erzurum'da tutulduğu öğrenildi. Suikast soruştunnası • ANKARA (UBA)— Ankara E>evlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcüığı emekli Korgeneral Hulusi Sayın, astsubay Halil Çetin ile Dr. Musa Duman'ın öldürülmeleriyle ilgili suikast soruşturmasını tamamlayamadı. Bu suikastlann zanhlan olarak tutuklanan Erol Özpolat, Ibrahim Bingöl ve Alp Aslan'ın halen tecritte tutulduklarını belirten avukatları Murat Demir, "Erol Pozpolat dün Musa Duman olayıyla ilgili olarak yeniden teşhise çıkanlmıştır. Tüm yönlendirmelere rağmen kendisini teşhis cden olmamıştır" dedi. Demir yaptığı açıklamada, savcıüğı komployu surdürmekle suçladıktan sonra mahkemede yapılması gereken işlemlerin hazırhk sonışturması sırasında yapılmak istenmesini de savunmanın kısıtlanması olarak değerlendirdi. Dev-Genç davası düştü • ANKARA (UBA) — Ankara'da yargılaması devam eden SS sanıklı Ankara Dev-Genç davası TCK'run 141 ve 142. maddelerinin kaldınlması nedeniyle düştü... Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlasma Derneği (TAYAD), Demokrasi Mücadelesinde Kadın Derneği (DEMKAD), Ankara Yüksek Öğrenim Gençliğiyle Yardımlaşma Derneği (AYOADER) ile kültür derneklerinin baa yonetici ve üyeleriyle Mücadele Derneği Ankara temsilcisi ve muhabüierinin sanık olarak yargılandıklan dava TCK'nın 141. maddesine muhalefet edildiği gerekcesiyle açılnuştı. Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde ongönilen davada sanıklar özellikle yükseköğretim kummlannda Dev-Genç'i örgütlemek, bu örgüt adına etkinliklerde bulunmak, yasadışı Devrimci Sol örgütünün bir yan örgütü olarak faaliyet göstermekle suçlanıyorlardı. Anayasa MahkemesVnin 29. kuruluşyıldönümü töreninde konuşan Başkan Dancıoğlu: ÜyelerözenleseçilmeliCumhurbaşkanı Turgut özal'ın da kaüldığı Anayasa Mahkemesi'nin 29. yıl kutlama törenine muhalefet temsilci göndermedi. Mahkeme Başkam Necdet Dancıoğlu, anayasaya uygunluk denetiminin demokrasiye aykırı sayılmayacağmı söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Anayasa Mahkemesi1 nin 29. kuruluş yıldönümü dün kutlandı. Cumhurbaşkanı Tur- gut Özal'ın da kaüldığı törene, muhalefetin temsilci göndCrme- diği gözlendi. Anayasa Mahke- mesi Başkam Necdet Dancıoğ- lu, anavasaya uygunluk deneti- minin demokrasiye aykın sayı- lamayacağını söyledi. Mahke- meve üye seçiminde gerekli öze- nin gösterilmesini de isteyen Dancıoğlu, bunun mahkemeye olan güven duygulannı pekişti- rerek saygınlığını arttıracağını belirtti. Kuruluş yıldönümü nedeniy- le dün ilk töreıı Anıtkabir'de dü- zenlendi. Anayasa Mahkemesi başkan ve üyeleri Anıtkabri zi- yaret ederek çelenk koyup saygı duruşunda bulundular. Başkan Dancıoğlu. Anıtkabir özel def- terini de imzaladı. İkinci tören Anayasa Mahke- mesi'nde düzenlendi. Bu törene Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile birlikte TBMM Başkam Kaya Erdem, Başbakan Yıldırım Ak- bulut, Devlet Bakanı Kemal Ak- kaya, AdaJet Bakanı Oltan Sun- gurlu, İçişleri Bakanı Abdiilka- dir Aksu, Dışişleri Bakanı Ah- met Kurtcebe Alptemoçin, yük- sek mahkeme ve başkan üyeleri ile Türkiye Barolar Birliği Baş- kam Önder Sav da katıldılar. Törende, Başbakan Akbulut'un eşi Anayasa Mahkemesi yedek üyesi Samia Akbulut da bulun- du. Törene, muhalefet partileri, Cumhurbaşkanı özal'ın katıl- ması nedeniyle temsilci gönder- mezlerken, Cumhurbaşkanı Özal'ın özellikle politikacılar ve basuı kuruluşları aleyhine açtı- ğı davalarda avukatlığım yapan Bilgin Yazıcıoglu'nun da törene katıldığı gözlendi. Anayasa Mahkemesi Başkam Necdet Dancıoğlu törende yap- tığı konuşmada, Anayasa Mah- kemesi üyeliğinin hukuki ve öz- lük hakları statüsünün iyileşti- rilmesini ve yüksek mahkeme yargıçlığını özendirecek yeni ön- lemlerin ahnması gerektiğini söyledi. Anayasa Mahkemesi üyeleri- nin secimi sırasında özenli dav- ranmak gerektiğini belirten Da- ncıoğlu şöyle dedi: "Anayasa koyucunun, kuru- luş gününden, 1961 Anayasas'n- dan bu yana benimsediği kar- ma sistem, kuşkusuz Yuce Mah- keme'nin tarafsızlığını pekiştir- meyi ve bilimsel otoritesini yük- seltmeyi başlıca amaç saymak- tadır. Bu bakımdan adayları belirleyecek yüksek mahkemeler ile öteki kurura ve kuruluşların, Anayasa Mahkemesi üyelerini seçecek Cumhurbaşkanı'nın, Cercihlerini. sistemin amacıyla uyumlu olarak. ilmi otorileleri her türlü kuşkunun üstünde bu- lunan, tarafsızlıklan tartışılma- yacak, güçlii ve gerçekten güve- nilir adaylar arasından özenle yapmalan, üyelik andının içerik ve anlamı doğrultusunda, Türki- ye Cumhuriyeti Anayasası'nı iç- tenlikle koruyacak, görevini doğruluk, larafsızlık ve hakka saygı duygusu içinde, sadece vic- danının emrine uyarak yapacak kişileri görevlendirmeye inançla calışmaları, anayasa yargılama- sına ve Anayasa Mahkemesi'ne karşı güven duygularını pekişti- recek, Yüce Mahkeme'nin say- gınlığını arthracaktır." Üyelik, cazibesini yitirdi Anayasa Mahkemesi'ne üye seçilmenin hukuksal konum ve özlük haklan açısından özendi- riciliğini yitirdiğini belirten Da- ncıoğlu, "Yüksek mahkemelerin başkanlan, daire başkanlan, başsavcılan ve yüksek öğretim kurumları ogretim üyelerinin hukuksal konumları ve özlük haklan nedeniyle Anayasa Mah- kemesi üyeligine uzunca bir sü- reden beri istekli olmadıklarını bzülerek görmekteyiz" dedi. Dancıoğlu, Anayasa Mahke- mesi'nin kuruluşundan bu yana, asil ve yedek üyelik arasında ya- Cumhurbaşkanı Özal, Anayasa Mahkemesi'nin 29. knnıluş yıldönümünde, emekli üyelere plaket verdi. (Fotograf: AA) pılan ayrımın hukuken geçerli bir işlevi bulunmadığını, bu uy- gulamadan vazgeçilmesi halin- de daha yararlı hizmet verilebi- leceğini söyledi. Raportörlerin durumuna da değinen Dancıoğlu, Anayasa Mahkemesi'nce belirlenecek üç aday raportör arasından seçile- cek birine Anayasa Mahkemesi üyeligine seçilme olanağı veril- mesinin, bu görevi çekici kılaca- ğını ve hizmetin kalitesini arttı- racağını sözlerine ekledi. Dancıoğlu, yüksek mahke- menin anayasaya uygunluk açı- sından yaptığı denetimlerin azınlığm haklanrun savunulma- sında önemli olduğunu da vur- guladı. "Anayasaya uygunluk deneümi demokrasiye aykın sayüamaz" diyen Dancıoğlu şöyle konuştu: "Gerçek demokrasi çoğunlu- ğun iradesinin mutlak egemen- lik olarak nitelendirilemeyeceği- ni, çağdaş anlamıyla demokra- sinin özgürlük ve hukuk devleti kavramlarıyla uyum içinde bü- tünleşmesi gerektiğine göre, ço- ğunlugun sınır tanımayan, azm- lığın hak ve özgürlüklerine say- gı göstenneyen istek ve iradesi- ni özgürlükçü demokrasi ve hu- kuk devleti kavramlarıyla bağ- daştırmak elbette mümkün olmayacaktır. Demokrasi, siya- si iktidann salt seçim yoluyla değiştirilmesi anlamında bir kavram sayılamayacağına, ikti- dann anayasanın çizdtği yetki sı- nırları çerçevesinde kullanılma- sı da sistemin gereği olduğuna göre, temel hakların korunma- sını ve guçlendirîlmesini sağla- yan her mekanizmada oldugu gibi anayasaya uygunluk dene- timi mekanizması da demokra- siye ve demokrasinin gelişmesi- ne aykın sayüamaz." Dancıoğlu'nun konuşmasın- dan sonra, emekli olan bazı es- ki üyelere Cumhurbaşkanı Özal tarafından plaket verildi. Ana- yasa Mahkemesi törenlerinde cumhurbaşkanlannın konuşma- sı geleneği bulunmadığı için tö- ren, plaketlerin verilmesinin ar- dından sona erdi. Cumhurbaş- kam Özal ve kabine üyeleri, tö- renden sonra Darıcıoğlu'nun makamına çıkarak bir süre mahkeme üyeleri ile sohbet ettiler. Terörle mücadeleyasasından yararlanarak tahliye edilenlerin durumu tartışmayarattı Şarth salıverilenler iş istiyor141,142 ve 163'ün kaldınlması sonucu şarth tahliye edilen tutuklu ve hükümlülerin eski görevlerine dönüp dönemeyecekleri tartışıhyor. Yeni yasadan yararlananlann, "suç işlememiş" durumuna geldiği,eski görevlerine iade ediknelerinde engel olmadığı belirtiliyor. TURAN YILMAZ ANKARA — Türk Ceza Yasası'mn yürürlükten kaldınlan 140, 141, 142 ve 163. maddeleri uyannca görevlerine son verilen memur ve işçiler ile okullarıyla Uişiği kesilen öğrencilerin durumlan tar- tışma konusu oldu. Sayılan binlerle ifa- de edilen bu durumdaki kişilerin, yargı- landıklan ya da soruştunılduklan yasa maddelerinin kalkmasıyla birlikte "suç işlememiş" durumuna geldikleri belirti- krek işlerine ya da okullanna dönmeme- leri için herhangi bir engel bulunmadığı savunuldu. 12 Eylül 1980'den sonra yoğunlaşan bu "göreve son verme" ve "okulla ilişik kesme" işlemlerinin, buna dayanak oluş- turan yasa maddelerinin yürürlükten kaldırılmasıyla birlikte hukuken geçer- siz duruma geldiğini savunan hukukçu- lar, Adalet Bakanlığı'nın, son yasal dü- zenlemeyle de belirsiz kılınan bu konu- ya açıkhk getirmesi gerektiğini söylediler. Terörle Mücadele Yasası ile yürürlük- ten kaldınlan maddelerden verilen ve ke- sinleşen cezalara ait sabıka kayıtlannın da sihnmesi gerektiğini kaydeden Avu- kat Şenal Sanhan, "Bu maddelerden ce- za alarak kamu görevi yapamayacak du- ruma düşen memurlar ve işçiler ile öğ- renim haklannı yitirmiş olan öğrenciler yönünden sabıka kayıtlannın silinmesiy- le eski dumnüannı kazanmaları günde- rae gelmektedir" dedi. Adalet Bakanlığı yetkilileri, Adli Sicil Yasası'nda geçen kasım ayında yapılan bir değişiklikle, yürürlükten kalkan suç- lardan ötürü verilen sabıka kayıtlannın, kişilerin başvurulan halinde silinmesinin öngörüldüğünü aıumsattılar. Sanhan ise kişilerin tek tek başvurularınm yanı sı- ra Adalet Bakanhğı'nın bir genelge ile bu kayıtlann düşürülmesini emretmesi ge- rektiğini de söyledi. Adli sicil müdürlükierinden alınacak sabıkasızhk kayıtlarıyla, göreve son ve- ren ya da ilişik kesen kurumlara başvu- rulabileceğini kaydeden Sanhan, "Anı- lan maddelerin kaldınlmasıyla tamamen eski duruma yönelik haklar kazanılmış- tır. Bu durum, aynılık göstermese de 1402 sayılı yasa ile görevlerine son veri- lenlerin durumlanna benzetilebilir. İnan- cıma göre yasanın bu maddelerinin yü- rürlükten kaldınlmasıyla, yasama organı daha önceki uygulamaların haksız oldu- ğunu kabul etmiştir. Bir bakıma işlem geri ahnmışür. Bu sebeple göreve ya da okula dönüşün yanı sıra tazminal tale- binin ileri sürülmesi bile haklı olabilir" diye konuştu. Kurumların olumsuz yanıt vermeleri halinde, "eski görevli oluşlannın kazan- dırdığı hak ve tüm şartları taşıyor oluş- lan gerçeği*' ileri sürülerek idari dava açı- labileceğini de kaydeden Sanhan, bu du- rumda bulunanlar için ise dönüşlerinde engel oluşturacak bir şekilde yeniden gü- venlik soruşturması engeli çıkanlması- nın maddelerin yürürlükten kaldırılma- sından beklenen amaca aykırı olacağını da kaydetti. Ancak bugünkü durum ile benzerlik gösteren zaman aşımı nedeniyle davanın düşmesine ilişkin olaylarda, > r argı organ- lannın açılan haksız tutuklama tazmina- tı davalarında, bunun "kesin aklanma konumu olmadığı" gerekcesiyle olumsuz kararlar verdiğini de anımsatan Sanhan, "Her iki konumda da sanık, aklanma hakkını kullanamamaktadır. Bu duru- mun bir usul hükmünden kaynaklandı- ğı, esasın dairna usuller önünde olduğu dikkate alınarak, samk aleyhine doğan bu tablo sanık lehine kullanılmalıdır. Nasıl ceza davalarında kuşku sanık le- hine değerlendirilse, ceza davalanndan doğmuş olan haksız tutuklama tazminatı istemi davalarında da bu kuşkulu du- rum, tazminat isteyenin lehine değerlen- dirilmelidir. Böyle bir tutumun hukuka uygun olacağı inancındayım" diye konuştu. Yasanın, yurttaşhktan çıkanlanlann durumuna da bir açıkhk getirmediği be- lirtildi. Yasada bu konuda, "açık bir belirsizlik" bulunduğunu kaydeden Sa- nhan, şöyle dedi: "12 Eylül döneminde yurtdışına çık- ma durumunda kalan ve istemedikleri halde Türk vatandaşlığını kaybetmiş olanlar gendlikle haklannda adÜ koguş- turmalar bulunan kişilerdir. Bu kişiler- le ilgili açılmış dava var ise davadaki is- teme göre durumlannı değerlendirip, ör- neğin haklannda 146/1 gereğince ceza isteniyorsa, Türkiye'de 20 >ıl cezaevinde kalmayı göze alıp dönmeleri mümkiin- dür. Henüz haklannda dava açılmamış, fakat hazırhk sonışturması süren kişiler yönünden ise göze alıp alamama gibi bir değerlendirme de söz konusu degildir. Örneğin, fikir suçlusu olduğunu zanne- dip, Türkiyeye dönen bir kişi hakkında TCK 168'den dava açılabilir. Yeni yasa- daki olumsuz tablo buna çok elverisli- dir." POÜTİKAGÖNLÜĞÜ Kutlu-Sargın davası karar için 10 mayıs tarihine ertelendi Dava ortadan kaltlınlmahTBKP Genel Başkam Nihat Sargın ve Genel Sekreter Haydar Kutlu, TCK'mn 141,142 ve 163. maddelerinin kaldırıldığı gerekcesiyle haklarındaki davaların da kaldırılmasını istediler. Ankara DGM, Kutlu'nun eşi Ayşe Çiçek Yağcı ile 60 sanığın yargılandığı davada beraat kararı verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosn) — Ankara DGM, Türk Ceza Yasası'nın yürürlükten kal- dırılan 140, 141 ve 142. madde- lerinden ötürü yargılanan TBKP yöneticileri Nihat Sargın ve Haydar Kutlu için 10 mayısta karar verecek. Ankara DGM, Kutlu'nun eşi Ayşe Çiçek Ymğcı ile TBKP'nin Ankara il ve Ka- radeniz Ereğlisi ilçe örgütü yö- neticilerinin yargüandığı 60 sa- mkh diğer TBKP davasım ise 141 ve 142. maddelerin yürür- lükten kalkması gerekcesiyle be- raat karan vererek sonuçlandır- dı. TBKP Genei Başkam Nihat Sargın, son gelişmeler nedeniy- le, TBKP'nin kapatılmasına iliş- kin davanın görüldüğü Anaya- sa Mahkemesi'ne dün ek bir sa- vunma daha verdi. Ankara DGM'de dün, ilk ola- rak, 60 sanıklı TBKP davası gö- rüldü. Sanıklardan yalnız Ayşe Çiçek Yağcı, Nevzal Deringöl ve Şaban Çetik'in katıldıklan dun- kü duruşmada, sanık avukatla- rından Veli Devecioğlu, 141 ve 142. maddelerin yürürlükten kaldınlmasıyla birlikte, sarukla- nn işledikleri öne sürülen suçun tüm unsurlanyla birlikte orta- dan kalktığını söyledi. Bu ne- denle "taritıi bir gun yaşandığını" da kaydeden Deve- cioğlu, "1936 yılından beri top- lum hayatım büyük ölçüde kısıt- layan dönem bu yasa ile kapan- mıştır" dedi. Terörle Mücadele Yasası ile devletin şimdiye kadar ^ptığa haksızhklan kabul etmiş olduğunu da savunan Devecioğ- lu, "Davada yargılanan kişiler, toplumun temeline dinamit koy- madılar. Hiçbir zaman da koymayacaklar" diye konuştu. 141 ve 142. maddelerin yürür- lükten kalkmasıyla, suçun tüm unsurlanyla birlikte ortadan kalktığını, bu nedenle davanın da ortadan kaldınlması gerekti- ğini kaydeden Devecioğlu, bera- at karan verilmesi durumunda kendisinin, hukuk estetiğine uy- gun bir tanımlama yapamayaca- ğını savundu. Duruşmaya katılan sanıklar da davanın ortadan kalkması gerektiğini söylediler. Mahkeme heyeti ise 141 ve 142. maddelerin yürürlükten kalkmasıyla birlikte dava konu- su suçun ortadan kalktığını be- lirterek bu gerekçe ile tüm saruk- lar için beraat karan verdi. Karar 10 mayısta Bu duruşmanın ardından, TBKP yöneticileri Nihat Sargın ve Haydar Kutlu'nun yargılan- dıkları dava görüldü. Sargın ve Kutlu ile birlikte toplam 18 ki- şinin yargılandığı bu davanın duruşmasında söz alan sanık avukatlanndan Erşen Şansal, davamn, karut niteliği taşımayan bir sürü belgenin dosyaya ko- nulması nedeniyle şişirildiğini savundu. Bu nedenle davanın kapsamh göründüğünü de kay- deden Şansal, "Davanın temeli TCK'nın 141 ve 142. maddele- ridir. Bu maddeler de Terörle Mücadele Yasası ile yürürlükten kaldırılmıştır. Iddianamedeki diğer suçlamalar ise mahkeme- nizin görev kapsamında degil- dir. Bu nedenle dava bitirilme- lidir" diye konuştu. Duruşmaya katılan Sargın ve Kutlu da Şansal'ın görüşlerine katıldıklarını söylediler. Duruşmada söz alan DGM Savcısı Osman Turhan da yürür- lükten kalkan maddelerin yanı sıra başka maddelerden de ceza isteminde bulunulduğunu anım- sattı. Dava dosyasının çok kap- samh ve hacimli olduğunu da kaydeden Turhan, dosyanın in- celenerek, görüşlerini belirtme- leri için kendilerine verilmesini istedi. Mahkeme heyeti de sav- cının istemini yerinde görerek dava dosyasını savcılığa iletme kararı aldı. Mahkeme heyeti, duruşmayı, davaya ilişkin kara- rın açıklanması için 10 mayıs ta- rihine erteledi. Duruşma sonunda gazetecile- rin sorulannı yanıtlayan Sargın, "12 nisanda Terörle Mücadele Yasası'nın çıkması ve TCK'nın 141 ve 142. maddelerinin kaldı- nlmasıyla bu dava kesin olarak bitmiştir" dedi. Sargın, tahliye edildikten sonra uzun süre du- ruşmalara katılmadıklarının anımsatılması üzerine, "141 ve 142'nin yürürlüklen kalktığı ilk celse buvdu. Bu durumda mah- kemede bulunmak için. bu anı birlikte yaşamak için buradayız" diye konuştu. Sargın ve Kutlu için. yürürlük- ten kalkan 140, 141 ve 142. mad- delerin yanı sıra TCK'nın 158, 159 ve 312. maddelerinden de ceza isteminde bulunuluyor. Sargın, dün aynca TBKP'nin kapatılması istemiyle açılan da- vayı gören Anayasa Mahkeme- si'ne de son gelişmeleri içeren bir ek savunma verdi. Sargın, ek sa- vunmada, partinin kapatılması- na dayanak oluşturan "komii- nizm" ve "Kiirt" konularının, artık Türkiye'de birer tabu ol- maktan çıktığını ve sürekli tar- tışılan konular haline geldiğini anımsattı. Yine kapatılma ge- rekçesine dayanak gösterilen 141 ve 142. maddelerin de yürürlük- ten kalktığını kaydeden Sargın, "Bu durumda hakkımızdaki esas iddianın dayanaklan orta- dan kalkmaktadır" dedi. Bu ge- lişmeler karşısında, halen yürür- lükte bulunan anayasa ve Siya- si Partiler Yasası'nın ilgili hü- kümlerinin partinin kapatılma- sına ilişkin iddianame doğrultu- sunda yorumlanamayacağını da savunan Sargın, davanın redde- dilmesi isteminde bulundu. HİKMETÇETİNKAYA Oyalamaca ve Kandırmaca Yöntemi... ANAP erken seçime mi hazırianıyor? DYP lideri Süleyman Demirel, Ankara'dan sonra İzmir'de de bir kez daha "hodri meydan" dedi. Hem il binasının açı- lışında hem de dün sabah sanayici ve işadamlarıyla yaptığı toplantıda üstûne basa basa şöyle konuştu: — Gelin 15 Eylül 1991'de genel seçime gidelim. 29 eylûl- de de cumhurbaşkanı seçelim... Bu durumda ANAP ve Özal ne yapar? Demirel, anayasa değişikliğine, cumhurbaşkanını halk seçsin önerisine, seçmen yaşının 18'e, seçilme yaşının 25'e inmesine, sandalye sayısının 6O0'e çıkmasına 'evet' diyor. Böylece DYP ile SHP'nin yolları aynlıyor. Çünkû SHP cum- hurbaşkanmın halk tarafından seçilmesine, bir başka deyişte iki sandıkla seçime gidilmesine 'hayır' diyor. işte bu nokta- da ANAP sessiz kalroayı yeğliyor. Kendi aralarında yaptık- ları tartışmalarda, seçimin 1992 eylül ayında yapılması ge- rektiğini konuşuyortar. Cumhurbaşkanı Özal'ın, anayasa de- ğişikltğini seçim koşuluna bağlamak gibi bir düşüncesi ol- madığını öne sürüyorlar. Bir de Demirel'in "hodri meydan" derken eşitlik ilkesine değinmesini kabul etmiyorlar. DYP'nin Meclis'te imzaya açtığı anayasa değişikliği tekli- finde, seçimin başlangıç tarihi 8 temmuz olarak geçici mad- dede düzenleniyor. Özal'ın bu tarihten geçerli oîmak üzere yedi gün içinde istifa etmesi gerekiyor. ANAP'lılara soruyoruz bu konuyu. Aldığımız yanıt şu oluyor: — Hayır bunu kabul etmeyiz. O kadar kolay mı bu iş? DYP lideri seçimden kaçtığı için böyle bir kılıf hazırlıyor... Devlet Bakanı Işın Çelebi, yine dün sabah gazetecilerte sabah kahvaltısı yaparken üreticileredönük ilginç açıklama- larda bulunuyordu. — • ^ — " ^ — — • • — ~ ^ m ^ — — Bakan Çelebinin DYP İle SHP'nİP VOİIan m yansıtmıyor- tsrdfınclan seçilmesine, KnSîSSS: birbaskadeyışleiki lacağını, kurulacak bir SanOIKİa Se fonla özellikle tütünve gİdİltTIŞSİnegŞ y buğday üreticilerinin d jyor Işfe ÖU Döktada ^maianiçTnpm ANAPsossiz kalmayı yapılacağını bildi- yoğlİyOr.yapılacağını riyordu. Demek ki hûkümet, 1991 eylülünde bir erken seçimi dü- şünmüyordu. Kırsal kesimde giderek yok olan, büyük kent- lerde ise sıfırı tüketen ANAP, yine Özal'ın aracılığıyla ortaya bir erken seçim tartışması çıkarmıştı. Kim ne derse desin, bir oyalama ve kandırmaca yöntemi Türkiye'nin iç slyasa) gûndemini kusatmıştı. Süleyman Demirel dün izmir'de sanayici ve işadamları- na moral aşılarken bol bo) alkış topladı. Demirel, bu arada SHP'ye de dokundurdu: — Anamuhalefeti biz idare ediyor değiliz. Ana lafı proto- kol işidir, merasim lafıdır. Muhalefetin anası, babası, dede- si olmaz. Cumhurbaşkanını halk seçmesin derseniz, halk- çıyız deme hakkını yitirirsiniz... SHP lideri Erdal İnonü, son gelişmeleri "birtakım kandırmacalar" olarak niteliyor. İnönü, pazartıklar yaparak halkı oyalamak amacında olmadıklarını belirtip şöyle diyor. — Kimsenin seçimi önlemeye gücü yetmeyecektir... İnonü, Özal'ın kişteel egemenliğini sürdürmek için bir anİ- yasa degişikliğini gündeme getirdiğini de vurguluycrdu dün sabah. Onun için de "Bu iktidann kaderine halkımız karar verecektir" diyordu. Üstelik, Özal'la hiçbir zaman pazarlı- ğa girmeyeceklerini belirtiyor, üstü kapalı Demirel'i de suç- luyordu. Kulislerde esen hava Demirel'in Özal'ı köşeye kıstıımas» S)lunda. Bu yüzden, "İki sandıklı seçim" diyor Demirel. zal'ın istediği de bu. Ama, Demirel bir şey daha istiyor: — Çankaya'dan ayrıl bir kere... özal ve ANAP'lıların yanıtı: -. — Olur mu öyle şey canım... > • SHP de bu oyunun ayrımında... ' oo«oo ooııtoo oo»»»oo o«o«o« •oo«oo •The . British . Council The British Embassy wishes to recaıit an office Manager Por the Offîce of the Counsellor for British Council and Cultural affaırs in Gazıosmanpaşa. The successful candidate wıll be dynamıc self- motivated and able to vvork. vvıthout close supervisıon. She or he will probably have a universıty degree, per- haps ın Busıness Studies or a related Fıeld and will cer- tainly have experience of running a busy office, or as- sisting an office manager, including experience of staff and financıal management and purchasıng and supply. She or he ıs likely to be young and ambitious, looking for experıence in running a very busy office in an inter- natıonal environment for a few years, before moving on to an executive posıtion. The job entails the day to day management including forvvard planning, of administrative servıces and the of- fice premises as well as line responsibilıty for 9 staff and administrative responsibility for a staff of 32. The postholder also substitutes for the accountant vvhen necessary. Further details and application forms are available from: British Embassy Office of the Counsellor for British Council and Cultural Affairs, Kırlangıc sokak No: 9, Caziosmanpaşa, 06700 Ankara. Tel: 128 31 65 Completed forms should be retumed by . 5.30 p.m. on Monday 13 May. MülkiyelilerBirlrği İstanbul Şubesi Cumartesi Bulusmalaa 68 istanbul MülkiyelilerVakfı "Sanayide Çağdaş Gelişmeler" Halil BEZMEN Sanayici 27 Nisan 1991 Cumartesi Saat: 14.00 Mülkiyelüer Lokali - Kuruçeşme Tel: 157 46 34 - 35 Etkinliklerimiz, Restaurant ve Lokalimiz Herkese Açıktır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle